Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Tanriya inanmayan mason olurmu?  (Okunma sayısı 50408 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ağustos 29, 2011, 10:38:12 öö
Yanıtla #50
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 667
  • Cinsiyet: Bay

ben başlığa cevaben... şöyle desem

Masonluğa girişte ya ''inandım'' diyip' , aslında'''' kalpten'' inanıyorsa. Bir üye nasıl anlaşılacak.
çevresinede hep inanıyorum diye gözükebilir kişi, Masonluğa girmeden önce araştıırlıyor, o açıdan
özellikle forum yöneticilerinden ve Mason olan sayın Laus Deo kalbinde yaşattığını farklı başlıklarda beyan etti.
örneğin  Laus Deo yarın loca da kalbinden inanmadığını geçirirse,''artık inanmıyorum'' derse kalbi.
söyleyemezde ''inanmıyorum'' diye. O zaman ne olacak...
Saygılarımla


Ağustos 29, 2011, 10:45:22 öö
Yanıtla #51
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 229

Sayin Hacamat,

Lutfen haddinizi bilin. Anlamadiginiz konulari ornek olarak kullanamazsiniz. Sahsimi ornek vererek hic kullanamazsiniz.

Kalbimde yasadigim inancim ya bir anda gidiverirseymis? Sanki 5 vakit namaz kilan adam inancini kaybedemezmis gibi.

Siz zaten kalpte inanma olayini anlasaydiniz bu verdiginiz ornegin TAM TERSINI vermeniz gerektigini anlardiniz. Ama maalesef...

Ben inancimi da Masonlugumu da kalbimde tasiyorum. Bunlar ben olene kadar orda olacaklar. NOKTA.

Herkes haddini bilmeli artik, lutfen!
YY & Y


Ağustos 29, 2011, 11:08:08 öö
Yanıtla #52
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 667
  • Cinsiyet: Bay

 5 vakit namaz kılanda dediğiniz gibi değişir, hatta namazda bile belki değişir, ben bir dinin içinden konuşup
o nu övüp diğerlerini yermiyorum sizin gibi sayın Laus Deo,dikkatinizi çekerim. Ben insanı konuşuyorum.
burada siz iyi bir örnek teşkil ettiniz,daha evvel kalbinizde bir çok inancı taşıdığınızı beyan eden bir kişli olarak hepsi bu.
Ben haddimi biliyorum.
bu arada soruma yanıt vermemişsiniz.
Madem alındınız düzelteyim soruyu
bir Mason kalbinde inançsızlık taşıyamaz mı?

OOo :)
Saygılarımla


Ağustos 29, 2011, 03:58:41 ös
Yanıtla #53
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 229

Sayin Hacamat,

Her mesajinizda sasiriyorum. Neden biliyor musunuz? Ben size A diyorum onu B olarak algiliyorsunuz. Sonra tekrarliyorum, A diyorum, bir bakiyorum siz onu C olarak algilamissiniz. Iste en az bu kadar farkli sizin benim soylediklerimi algilama aciniz.

Yani her mesajinizda goruyorum ki dediklerimin hic birini anlamamissiniz. Onun yerine olayi tamamen farkli algilamissiniz.

Bunu lutfen anlayin. Yani hic birseyi anlamiyorsunuz, bari hic birseyi oldugu gibi anlayamadiginizi anlayin.

Sorunuza cevap vereyim:

Bir Mason kalbinde inancsizlik tasiyamaz mi?

Bundan onceki sayfada sayin DEDE'ye verdigim cevapta oldugu gibi:

Evet inancsiz bir Mason olabilir ancak OLMAMALIDIR.

Yani kisi yalan soyleyip inancsiz oldugu halde Mason olmussa, bu onun kim olursa olsun aslinda Mason olmayi hak etmedigini gosterir. Kisi bir an once yanlisindan donup Masonluktan kendi onuru ile cikmayi istemelidir.

Peki ya kisi Mason olduktan sonra inancini kaybederse?

Gayet  tabii olabilir ancak ben ne yalan soyleyeyim; gercek bir Mason'un din inancini kaybetse bile bir YARATICI inancini asla kaybedecegine inanmiyorum. Eger kisi Mason iken inancsizlasmissa bu durumun psikolojik bir durumdan gecici olarak kaynaklanmadigina kanaat getirdikten sonra kisi yine erdemli bir sekilde, Mason gecmisine yakisir bir sekilde Masonluktan ayrilmalidir. Veya kisinin inancsizligini goren Masonlar onunla yollarini ayirmalidir.

Tabii bu yazdiklarim nasil OLMASI gerektigini anlatir.

Yoksa herkes bunu yapmiyordur elbette. Maalesef, Masonlugu hak etmedigi halde Kardesligin icine adim atmis kisiler elbette vardir. Bu konuda cok da yapilacak bir sey yok elbette. Masonlar da insan sonucta, Tanri degiller ki kisinin inancindan %100 emin olabilsinler.

Kisinin inancli olup olmadigini kendisinden bile iyi bilir Tanri.

Esenlikler,
Laus Deo.
« Son Düzenleme: Ağustos 29, 2011, 04:03:02 ös Gönderen: Laus Deo »
YY & Y


Ağustos 29, 2011, 05:59:27 ös
Yanıtla #54
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay

Masonlar Sayın Laus Deo'nun dediğini yapacak olursa, önemli sorunlar çıkabilir.

Ancak onu şimdilik bir yana bırakalım. Çünkü konunun o yönü üzerinde durduğumuz zaman, başka belirlemeler yapmamız da gerekecektir, neredeki (hangi ülkedeki) Masonluktan söz ediyoruz diye...

İzninizle ben konuya bambaşka bir açıdan, işin temelinden, özünden bakmak istiyorum.

Bunun için de iç içe iki parçadan oluşan bir soru sormak istiyorum. Yanıtını bildiğim bir soru ama buna mason olmak için mutlaka bir dinsel inancın zorunlu olduğunu ileri sürenlerin yanıt vermesini rica ediyorum.

Masonluğun evrensel amacı nedir? Masonlukta bu amaca ulaşabilmek için ne gibi hedefler belirlenmiştir?

Şimdi bu size konuyu saptırmak olarak mı görünüyor? Bana hiç de öyle görünmüyor. Çünkü ileri sürülen o görüş, bana göre Masonluğun evrensel amacı ve hedefleriyle çelişiyor. Elbette böyle bir çelişki olmadığı da savunulabilir. Görelim... 

« Son Düzenleme: Ağustos 29, 2011, 06:01:42 ös Gönderen: ADAM »
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ağustos 29, 2011, 06:23:46 ös
Yanıtla #55
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Masonluğun evrensel mesajı; insanların Kardeşliği, insanlar arasındaki sevgi, barış ve adaletin sağlanması, insanlarda dürüstlük, cesaret, şefkat gibi erdemlerin oluşturulması olarak özetlenebilecek, dinler ile erdemleri gerçekleştirmeye yönelik diğer mistik, ezoterik veya açık mezhepler veya Kardeşlik cemiyetlerince de desteklenen bir içeriğe sahiptir.

Masonlukta diğerleri arasındaki sembolizma ve anlatım farklılığı, mesajın içeriğini değiştirmez. Masonluğun bunlardan ayrıldığı en önemli nokta, Masonluğun insan merkezli, diğerlerinin Tanrı merkezli olmasıdır. Masonluk Kartezyen bir rasyonalizmle üyelerini ve zamanla insanlığı hakikatin arayışına yöneltirken onlara akıl ve hikmeti rehber kılmıştır. Bu akıl insan aklıdır ve gerçeğin araştırılması yolundaki en etkili araçtır. Akıl ve hikmeti kullanarak ve yalnız ona güvenerek gerçeğe ulaşmak olanaklıdır. Diğerleri ise aklın önüne inancı koyarak skolastik bir niteliğe bürünmüş, hakikati tanrısal mesajın yorumunda aramışlardır.

Düşünsel Masonluk her ne kadar sembolizminde Doğu mistisizminden öğeler taşıyor olsa da öz olarak Avrupa Aydınlanma Dönemi akılcılığından aldığı esinle şekillenmiş, batı düşünce okullarının bir ürünüdür. Mesajı “Evrenseldir” yaklaşımı “Batılı”dır. Masonluğun, tanrıya inancı korumakla birlikte, bu insan merkezli yaklaşımı onu Batılı olarak tanımladığımız düşünce yapısının bir kurumu durumuna getirmiş, evrenselliğini ve benimsenmişliğini bu ölçüyle sınırlandırmıştır.

Masonluğun amacı, kişiyi yücelterek kişi yoluyla toplumu yüksek insani değerlere ulaştırmaktır. Bu nedenle Masonluk kişiyi hedef alır ve öğretisini kişi üzerine yoğunlaştırır. Öğretinin içeriğinde, Masonluğun her derecesinde farklı bir isimle anılan Yüce Yaradana inanç bulunmakla birlikte, yaklaşım olarak, Masonik öğreti sekülerdir. Dinlerin tanım olarak içermek zorunda oldukları dogmatizmden kaçınır bunun yerine insan aklı önderliğinde hakikat arayışını koyar. Hakikat arayışında insan aklına önderlik görevi vererek sekülerizmi benimseyen Masonluk, dinlerin mistisizminden de etkilenmiştir. Masonluğun dinlerden benimsemediği yan, skolastik ve dogmatik yaklaşımdır.

Masonik düşünce, kendsini tamamen dogmalardan soyutlayabilmiş midir?

Masonluk ve Masonluk kapsamındaki öğreti herkese açık değildir. Ancak duyarlı bir eleme sürecinden geçenler Masonluğa kabul edilirler. Bazıları için kapı baştan kapalıdır. Masonluğun dogmatik olarak nitelendirilebilecek bir yanı Evrenin Ulu Mimarına inanç zorunluluğudur. Bu sınırlama ateist düşüncede olan bir kişiyi daha başından Masonluk dışında bırakır. Tanrıya inanç zorunluluğunu benimsemeyen obediyanslar muntazam kabul edilmemektedir. Bütün iyiliği, bilginin ve güzelliğin kaynağı, mutlak hakikatin barındığı yer olarak nitelenen bir büyük yaratıcı güce inanç olmadan, kanımızca Masonik düşünce onun hedefleri dayanaksız kaır. Oswald Wirth’in belirttiği gibi gerçek anlamda Masonik düşünce bir yanında hümanizm diğer yanında teizm bulunan bir terazi gibidir. Tanrının varlığına inancı reddetmemekle birlikte buna değinme ihtiyacını duymadan yürütülecek bir öğretinin tanım olarak gerçek anlamda Masonik olması zordur.

Saygılarımla


Ağustos 29, 2011, 07:32:13 ös
Yanıtla #56
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 229

Sayin SkullG Kardesim cok guzel anlatmis, ozetlemis.

Ben de sayin ADAM'in sorusuna tek bir cumleyle cevap vereyim: Evrenin Ulu Mimari'nin yarattigi bu Dunyayi, yine Evrenin Ulu Mimari'nin yarattigi Cennet'e cevirmek. ('C' buyuk dikkatinizi cekerim.)

Esenlikler,
Laus Deo.
YY & Y


Ağustos 30, 2011, 04:51:02 ös
Yanıtla #57
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Sayın SkullG'nin yazısının son paragrafını çıkartırsak bence de pek bir sorun kalmaz.

Sayın Laus Deo ise Evrenin Ulu Mimarı'nın iyice kişileştirmiş, dünyayı onun yarattığını belirttiği gibi bir de Cennet yarattığını ve dünyayı oraya çevirmek gerektiğinden söz edeyor.

Katılıyorum.

Şöyle ki, Evdrenin Ulu Mimarı'nı da dünyayı da o büyük harfle yazılan Cennetü'i de birer simge olarak alırsak.

Peki... Masonluğun amacını isterseniz şu üzerinde yaşadığımız dünyanın Cennet'e dönüştürülmesi için çalışmak olarak benimseyelim. Böyle bir özet simgesel anlatım yapılabileceğini sanıyorum.

Bütün bunlara bir diyeceğim yok.

Masonların amacı şu dünyanın insanlar için daha yaşanası olması uğruna çalışmak, bunun için kendilerini hazırlamak olduğunu da kabul edebilirim.

Elbette benim kabul etmem bir işe yaramaz. Benimle aynı görüşte olan çok insan bulunabilir.

Kritik olan nokta da burası.

Bu bir dünyevi amaç. Üstelik sonuç olarak kişinin kendisine değil, kendisi dışındaki insanlara yönelik. Fakat kişinin (masonun) kendisini buna hazırlaması gerekiyor.

Buraya kadar tamam mı acaba? Anlaşabiliyor muyuz?

Yoksa Masonluğun amacı bir başka biçimde mi benimseniyor?

Benim dediğim gibiyse, bu uğurda çalışacak olan kişilerin inançlarını diudiklemenin anlamı ne? İsteyen inansın o ulu yaradana isteyen daha küçük bir yaradana, isteyen o ulu yaradarı yaradana. Dokunmayın onlara.  Dokunmayın ki evrensel ölçcekte bir MASON KARDEŞLİĞİ olabilsin. Bu kardeşlik sadece belli bir inancı olanlarla sınırlı kalmasın.

Ha, amaç ulu yaradana inanan masonları bir araya toplayıp örgütlemek ise, o zaman ona bir şey diyemem. Diyeceğim, demek ki o bir başka Masonluk.

 
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ağustos 30, 2011, 11:05:40 ös
Yanıtla #58
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 342
  • Cinsiyet: Bayan

Ulu mimar bu projede dunyayı cehhenemmi yarattı cennetmi?
ve herkesi bu projeninin icine kattı..
biz burada ne yapıyoruz?  hariciler dahililer..... cinsiyet farkından tutup,iyiler ,kötüler ,inançlılar, inançsızlar, vs vs
Ulu mimarın projesi neydi? kime hizmet etmekteyiz?
TEKBİR deniyor inanç sisteminde o TEKlik buradaki tüm yaratılmışın çıkış kaynagı ise ayırıp dışladıklarımızla nasıl BİR oluruz?
Aslında burada görünen buyuk oyunun küçük bir parcası .


Eylül 01, 2011, 09:55:25 öö
Yanıtla #59
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



Bu konu kafamın içerisinde dönerken aklıma bir şey geldi.

Soruyorum masonlara “Masonluğun amacı nedir?” diye; başka bir başlık altında olsa hemen yanıt verecekler belki ama bu başlık altında olunca pek tıs çıkmıyor. Bir tek Sayın SkullG yürekli davrandı bu bağlamda şimdiye dek. Diğerleri belki de bayram tatilinde. Öyle ya, artık bayramlar tatile dönüştü.

Bu soruyu sormamın bir gerekçesi var elbette. Bunun yanıtına göre kişilerin mason olması bakımından bir Tanrı inancı zorunlu mu, değil mi oraya gelecektik.

Gelemedik.

İşte aklıma gelen şey de bu niçin gelemediğimizi düşündüğümde geldi.

Masonlukta locaların çalışmaları bakımından iki birbiriyle çelişkili tutum var. Kimi büyük localarda A tarzında kimilerinde B tarzında.

A tarzını benimseyen büyük localara bağlı localarda, ritüel neyse aynen uygulanıyor. Başka bir şey yapılmıyor. Ritüelin irdelenmesi, ayrıntılı incelemelerinin ve yorumların yapılması gibi bir işlem yok. Ritüel öyledir, öyle gelmiş öyle gitmektedir, öyle kalacaktır. Olduğu gibi uygulanır ayni kapsamı bir bakıma dogmadır. Böyle olunca da bunu benimseyecek, bunu sahiplenecek olan masonların önceden bir Tanrı inancının bulunması zorunludur. Olmazsa, bu ritüel o kişilere ters gelebilir; o kişiler bu ritüelin içerdiği öğretiyi (dogmayı) benimsemeyebilir.

B tarzını benimseyen büyük localara bağlı localarda da ritüel neyse aynen uygulanıyor ama bir farkla: İrdeleniyor, ayrıntılı incelemesi ve yorumu yapılıp, bu çalışmalar loca toplantısında paylaşılıyor. Ola ki bu çalışmaların etkisiyle ritüelde değişiklikler yapılabilir çünkü ritüelin içerdiği öğreti çağa uygun bir esneklik taşıyor ve gerektiğinde değişebilir. Böyle olunca da masonların önceden belirgin bir tanrı inancına sahip bulunmaları zorunlu değil. Bunun bir sakıncası yok; isteyen inançlı olabilir çünkü ritüelin öğretisi onun inancına aykırı düşmez ama belirgin bir inancın bulunması gerekmiyor.

Böyle olunca anlaşılıyor ki A tipindeki uygulamalarda masonların hamtaşlarını yontmaları gibi bir çaba, bir uğraşı yok. Ritüelin içerdiği öğretiyi alınca öyle bir dönüşüm ya olur ya olmaz. Kişi hamtaşını yontacaksa gitsin başka yerde yontsun. Masonluğun öğretisi kesin ve belirgin. Ondan isterse yararlanır; o da onun bileceği iş.

B tipindeki uygulamada ise masonlar locada birbirlerinden esinleniyor, birbirlerinin bilgi yorum ve değerlendirmeleriyle besleniyor ve ortak/paylaşımlı bir çaba içinde her biri kendi hamtaşını yontmaya çalışıyor. Öyle ki yontulan bu hamtaş belki Masonluğun evrensel amacının simgesel anlatımı olan o İnsanlık Mabedi’nin bir kenarında, bir köşesinde, bir duvarında bir işe yarar diye…

Türkiye’deki aydın, geniş ve ileri görüşlü, insanı ve insanlığı ayırımsız seven, bilgili ve erdemli, Masonluğa girecek, mason olacak, bilgi ver erdemlerine daha da geliştirecek, gerek masonluğa gerekse Masonluğun evrensel idealine hizmet yolunda çaba gösterecek insanımızı düşünüyorum. Onlar için bu tiplerden biri elverişli ama öteki değil diyorum.

Hangisi mi?

Onu siz de biliyorsunuz.

ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
715 Yanıt
834202 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 16, 2022, 01:01:59 öö
Gönderen: Behiye1921
162 Yanıt
67330 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 23, 2007, 10:19:54 ös
Gönderen: shemuel
22 Yanıt
28613 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 25, 2018, 08:54:51 ös
Gönderen: karahan
MASON

Başlatan Sebnem « 1 2 ... 7 8 » Uyeler

74 Yanıt
92622 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 25, 2018, 03:23:01 ös
Gönderen: Farmakoloji
39 Yanıt
38053 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 25, 2017, 11:19:30 öö
Gönderen: gfeenatre
21 Yanıt
22924 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 03, 2013, 02:11:33 öö
Gönderen: NOSAM33
7 Yanıt
19738 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 29, 2011, 02:26:52 öö
Gönderen: Zagzagel
2 Yanıt
25781 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 25, 2010, 07:16:20 ös
Gönderen: shaGrot
1 Yanıt
6568 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 20, 2008, 02:56:18 ös
Gönderen: Genius Loci
2 Yanıt
7386 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 10, 2009, 02:41:51 öö
Gönderen: TRca