Örneğin incildeki şu gizemli ve mistik anlatım:
‘’Yu 6:53 İsa onlara şöyle dedi: «Size doğrusunu söyleyeyim, İnsanoğlu’nun bedenini
yiyip kanını içmedikçe, sizde yaşam olmaz.
Yu 6:54 Bedenimi yiyenin, kanımı içenin sonsuz yaşamı vardır ve ben onu son günde
dirilteceğim.
Yu 6:55 Çünkü bedenim gerçek yiyecek, kanım gerçek içecektir.
Yu 6:56 Bedenimi yiyip kanımı içen bende yaşar, ben de onda.'’
(benzeri anlatımlar Pavlus’un mektuplarında da bulunur)
Bu oldukça “tuhaf” sayılabilecek ayetlerin yahudi kaynaklı olmadığı bilim adamlarınca
belirtilmiştir.
Greklerin pagan Dionysos ve Attis kültüdür.Bu ayin bir pagan ayiniydi,Dionysosçular
da sembolik olarak (hatta bazen bir hayvanı kurban ederek onun etini sembolleştirip)
Dionysos’un etini yiyip kanını içiyorlardı.Bu sembolik ayin ile Dinysos’un ruhuyla
birleştiklerine,ölümsüz olduklarına, arınıp yeniden doğduklarına..vs inanıyorlardı.
(Prof.Barry Powell’in belirttiği gibi bugün kiliselerin hepsinde gizem kültlerine ait bu
eski pagan ayini yapılmaktadır;özellikle katolik ve ortodoks kiliselerinde ekmek
bölünür,İsa’nın eti ya da bedeni denilerek yenir. Kırmızı şarabın, gerçekten İsa’nın
kanına dönüştüğüne inanılır “İsa’nın kanı” diyerek içilir.)
Yuhanna incilinin yazarı (yahut yazarları) da Paganların bu ayinini, İsa’ya
uyarlamışlardır.
Ayrıca sadece Yuhanna incilinde bulunan (çünkü yuhanna incili Pavlus’un
mektuplarıyla beraber Paganizmden en fazla etkilenmiş yazıdır) ilginç başka bir hikaye
daha vardır:
‘’Yu 2:7 İsa hizmet edenlere, «Küpleri suyla doldurun» dedi. Küpleri ağızlarına kadar
doldurdular.
Yu 2:8 Sonra hizmet edenlere, «Şimdi bundan alın, şölen başkanına götürün» dedi.
Onlar da götürdüler.
Yu 2:9-10 Şölen başkanı, şaraba dönüşmüş suyu tattı.'’
“Suyu şaraba dönüştürme”.İlginç bir mucizedir.
Bu ayetin kökeni de şarap Tanrısı Dionysos’tan gelmektedir.
Dionysos da aynı İsa gibi suyu şaraba dönüştürmüştü…Ve bu mucize Dionysos
inanlılarınca sürekli dile getiriliyordu.Yuhanna incili yazarları bu mucizeyi kendi
tanrıları olan İsa’ya uyarladılar.
İsa’nın üçüncü gün ölümden dirilmesi anlatımında da;
Bu fikrin kaynağı da pagan Dionysos kültüdür.
Dionysos’un dirilmesi ile ilgili farklı anlatımlar vardır;çoğunda Dionysos ölür gömülür
ve sonra ölümden dirilir.Hatta Dionysos’un ölümden dirilmesi bu pagan dininin
taraftarlarınca her yıl kutlanıyordu.
İncil yazarları da bu “ölüp dirilme” hikayesini Dionysos’tan alıp İsa’ya uyarladılar.
Ayrıca Grek pagan dinlerinde Mö400 yılından itibaren “pharmakos” kavramı önem
kazandı.Phamakos “günah keçisi” anlamına gelir.
Dionysos’da kutsal “pharmakos” idi.Yani aynı İsa gibi kaderinde acı çekmek
ve “insanların iyiliği için” insanların menfaati için ÖLMEK vardı,ölmesi
gerekiyordu.İnsanların günahlarını kanıyla affettiriyordu.
İncilin yazarları da aynı teolojiyi İsa’ya uyarladılar,böylece İsa’nın da ölmesi günahları
bağışlatmak için kurban olması gerekiyodu.Yani pagan dininden alıp hristiyanlığa
koydular.(ilk önce Pavlus bu pagan fikrini hristiyanlığa geçirdi)
Hristiyanlığın ikinci kaynağı ise Mitracılık idi.Bu da Dionysos kültü gibi bir gizem kültü
idi,pek çok bilim adamı ve yazar Mitraizmin hristiyanlığı doğrudan etkilediğini
söylemektedir.
Bazı hikayelerde bazı ayrıntı farklılıları olsa da Roma Mitrasının da Hristiyan İsası ile
benzeşen pek çok yönü vardır.
Mitracılığın Roma versiyonunda (İran değil sadece Roma Mitra versiyonlarında Mitra
ölür ve dirilir) Mitra ölüp dirilmiştir,kendini insanlık uğruna “feda” etmiştir.Dirilişi
pagan taraftarları tarafından kutlanmıştır.
Ayrıca genel olarak pagan dini inanırlarının önderlerinin giyim tarzları da bugünkü
katolik ve ortodokslarınkine benziyordu, çok şaşalıydı.Tapınaklarının süslemeleri de
bugünkü katolik ve ortodokslarınki gibi çok süslü ve görkemli idi.Haç ve “balık”
sembollerinin zaten pagan kökenli oldukları biliniyor.
Çeşitli hristiyan sanatları resimleri de direkt Mitracılık ve Dionysos sanatlarından
ayrıca çeşitli pagan Yunan dini sanatlarından gelir