Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: MIZRAIM VE MEMPHIS ÖYKÜSÜ - (EKEİR – 38)  (Okunma sayısı 3906 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Şubat 01, 2010, 11:15:56 öö
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay





Bir sonraki bölümde Eski ve Kabul Edilmiş İskoç Riti’nin kökenindeki en büyük, en çarpıcı, en ne olduğu anlaşılmaz, en inanılmaz olaya geleceğiz.

Anca kronolojik bakımdan Eski ve Kabul Edilmiş İskoç Riti’nin Fransa’daki yüksek konseyinin kuruluşunun hemen ardından ortaya çıkmış olan bir olaylar dizisi var. Gerçi bunu bir başka başlık altında da inceleyebilirdim ama kıyısından köşeciğinden Eski ve Kabul Edilmiş İskoç Riti ile de bir bağlantısı bulunduğundan ötürü buraya yerleştirmeyi yeğledim.





Önce Cagliostro, ardından da Mesmer, Masonluğa bambaşka bir anlayış, çok farklı bir eğilim getirmişti. İkisi de, Masonluğun kapsamında zaten yer alan Eski Mısır kökenli öğreti öğelerine çok daha fazla ağırlık verilmesinden yanaydı. Böylece Masonlukta bir eğilim daha doğdu. 1801 yılında Venedik’te kurulan bir mason ritine, Mizraim* adı kondu. (Tevrat’ta Mizraim, Nuh’un torunu ve Mısır’ı kurmuş olan kişi olarak anlatılır. Bazı yerde “Misraim” ya da “Mitzraim” olarak yazıldığı görülebilir. Kaldı ki İbranicede Mısır’ın, adı fonetik olarak böyle okunur.)

Bu ritin önceleri 20 derecesi vardı. 1805 yılında Charles Lechangeur bu riti geliştirip, derecelerin sayısını 90’a kadar çıkardı.

Bunun şöyle bir nedenden kaynaklandığı söylenir:

Lechangeur, o sırada Fransa’da da bir yüksek konseyi kurulmuş olan Eski ve Kabul Edilmiş İskoç Riti’nde bir batında 30. dereceye kadar çıkarılmıştı. Kendisine bu ritin İtalya’da da yerleşmesini sağlamak üzere yetki tanınmış ama daha yüksek derecelerden yoksun tutulmuştu. Buna çok içerleyen Lechangeur, «Ben de, hem daha çok derecesi olan hem de daha kapsamlı bir başka rit kurarım.» demişti.

Eski ve Kabul Edilmiş İskoç Riti’nin Fransa’daki yüksek konseyi, İtalya’ya burnunu sokmak istediğine göre; Mizraim Riti de Fransa’da da örgütlenirdi. Bunun için Lechangeur, François Joly adlı masonu yetkilendirdi. Fransa’dan İtalya’ya gelmiş olan Marc, Joseph ve Michel Bédarride adlı üç kardeşi de ritine almayı başardı. 1812 yılında da Mizraim Riti’ni Fransa’ya taşımak üzere Bédarride kardeşlerden ikisi, geniş yetkilerle donatıldı.

Fransa’daki Mizraim Riti’nde karmaşa başladı.

Asıl yetkili kimdi?... François Joly mi, yoksa Bédarride kardeşler mi?...

Hangisi olursa olsun, Eski ve Kabul Edilmiş İskoç Riti’nin Fransa’daki ileri gelenlerinden kimilerinin gönlünü çalmayı başaran Bédarride kardeşler, kuşkusuz kendilerini kabul ettirebilmekte çok daha şanslıydı.

Derken, ortaya Mısır asıllı Samuel Honis diye bir adam çıktı.

“Memfis Riti” adı altında 91 dereceli bir başka mason riti kurdu.

Kaynağını Eski Mısır’daki ekollerden aldığını savunan bu iki ritin liderleri arasında kıran kırana bir rekabet, hatta kıyasıya bir çekişme başladı.

Gerçi bundan sonrasında Mizraim ve Memfis ritlerinin EKEİR ile hiç ilgisiz ve bağlantısız yönüne geliyoruz ama hazır konuyu açmışken bitireyim.

Memfis Riti’nin kurucusu Samuel Honis, Gabriel Mathieu Marconis de Négre adlı bir aristokratın desteğiyle hayli güç kazandı.

Bunun üzerine Mizraim Riti’nin yöneticileri olan Bédarride kardeşler de Fransa’nın en büyük mason örgütü olan Fransa Büyük Doğusu (Grande Orient de France) ile anlaşma olanağını aramaya girişti. Önerileri, Mizraim Riti’nin diğer ritlerden çoğunun paralelinde giden ilk 35 derecesinin yönetimini büyük doğuya devretmekti; sonrakileri ise kendi yönetimleri altında tutacaklardı. Fransa Büyük Doğusu ise, bu öneriye “Ya hep ya hiç!” gibi bir yanıt verince, anlaşma sağlanamadı.

Büyük Doğu ile bir anlaşma yapılamamış olmasına karşın, 1822 yılında Mizraim Riti’nin Fransa’nın 25 kentinde, ayrıca Belçika, İsviçre ve İtalya’da locaları olduğu görülüyor. Fakat işte o yıl, Fransa’daki kolluk güçleri bu ritin tüm localarını kapattı. Mizraim Riti’nin çalışması yasaklandı.

Durup dururken niçin böyle bir engel çıktığına bakılınca, bu işe arkasında Memfis Riti’nin o tarihteki ileri gelenlerinin bulunduğu görülüyor. Mizraim Riti’nin localarına çamur atmış, bu localarda din karşıtı çalışmalar yapılmakta olduğunu ileri sürmüşlerdi. Bu ihbar, hayli tanınmış kişilerden geldiği için, ya incelenmesine bile gerek duyulmamış ya da baskı altında kalınmıştı.

Bédarride kardeşler, bu işi düzeltmek için uzun süre uğraştı. 1830 yılında localarını yine çalışmaya açmayı başardı ama artık hiç kimse Mizraim Riti’ne ilgi göstermiyordu.

Büyük bir umutla, daha önce yararını gördükleri Gabriel Mathieu Marconis de Négre’nin oğlu Jacques Etienne’i rite aldılar. Jacques Etienne Marconis de Négre ise, ritin yönetiminde kendi borusunu öttürmek istedi. Onu ihraç ettiler. Ertesi yıl yine aldılar. Daha aradan birkaç ay geçmişti ki, yine attılar. Hem bu durumda olan sadece o değildi. İkide birde alındıktan kısa bir süre sonra ihraç edilen oluyordu. Bunların hepsi de mason... Hepsi de uyumsuz tutum ve davranışlarda bulunmuş olamaz ya!...

Açıkça belli ki, Mizraim Riti bir türlü tutarlılık sağlayamıyordu.

Hele Jacques Etienne Marconis de Négre de döneklik edip, Memfis Riti’ne katılınca, Mizraim Riti iyiden iyiye çöküntüye uğradı.

Beri yanda Jacques Etienne, Memfis Riti’ne hızlı bir gelişim temposu kazandırdı. Derecelerin sayısını 97’ye kadar çıkardı. Masonluğun tarihinde bu, bir ritin kapsamında yer alan derecelerin sayısı bakımından rekor olsa gerektir.

Mizraim Riti ile Memfis Riti arasındaki çekişme böylece sona ermedi.

Bu kez Bédarride kardeşler, Memfis Riti ile uğraşmaya başladı. 1840’lı yılların başlarında, bu ritte çalışan masonlar hakkında bir dolu söylenti çıkarıp, localarının kapatılmasını sağlamaya çalıştılar.

Başaramadılar.

Kıskançlıkları, hınca dönüştü. Bu ritin localarının etkin olarak politika yaptığını ileri sürüp, ileri gelenlerinden birçoğu hakkında ayrı ayrı olmak üzere suç duyurusunda bulundular.

Soruşturma açıldı. Locaların belgeleri didik didik edildi. Herhangi bir kanıt bulunamadı ama dönem öyle kritikti ki, «Ne olur, ne olmaz!» diye düşünen Fransız polisi, Memfis Riti’ni kapatıp dağıttı.

Jacques Etienne Marconis de Négre, dostlukları sayesinde ve gösterdiği yoğun çabaların sonunda, 1862 yılında Memfis Riti’nin Fransa Büyük Doğusu tarafından kabul edilmesini sağladı. Bu pek bir işe yaramadı, çünkü birkaç yıl sonra bu ritin merkezi Amerika’ya taşındı. (Bundan yüz yıl kadar sonra ise, Mizraim ve Memfis ritleri Amerika’da birleştirildi ve “Memfis-Mizraim Riti” adı altında yine Avrupa’ya da döndü.)





İşte şimdi artık Eski ve Kabul Edilmiş İskoç Riti’nin kökenindeki o en büyük, en çarpıcı, en ne olduğu anlaşılmaz, en inanılmaz olaya gelebiliriz.





ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
0 Yanıt
8140 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 22, 2009, 11:00:38 öö
Gönderen: ADAM
1 Yanıt
7294 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 24, 2009, 11:55:12 ös
Gönderen: ozak1977
2 Yanıt
5251 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 30, 2009, 01:12:50 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
4485 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 12, 2010, 09:07:40 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
7374 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 13, 2010, 08:54:06 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3210 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 16, 2010, 09:02:52 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2693 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 17, 2010, 09:11:59 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2615 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 18, 2010, 10:22:48 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
6118 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 21, 2010, 10:30:45 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3159 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 31, 2010, 08:54:12 öö
Gönderen: ADAM