Masonlar.org - Harici Forumu
Mason ve Masonluk Nedir? => Masonluk ile ilgili Sorular ve Cevaplar => Konuyu başlatan: ADAM - Aralık 04, 2010, 09:48:57 öö
-
2006 yılında forumda şöyle bir soru sorulmuş?
“Masonların dinsel konuları tartışmadıklarını söylüyorsunuz. Oysa, gündemlerinizde Budizm, Hinduizm, Musevilik, İslâm tarikatları gibi konferans başlıklarını görüyoruz. Bu bir çelişki değil midir?”
http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=34.0 (http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=34.0)
Sayın MASON bu soruya bir yanıt vermiş ama bence asal konudan çok uzaklaşıp birtakım başka şeyler anlatmış.
Bu soruya bir de ben kendi bakış açısından yanıt vereyim dedim. Belki kimileri bu başlık ile hâlâ ilgileniyor.
Masonluktaki iki tartışma yasağından biri politika diğeri din konusuyla bağlantılı.
Bu yasaklamanın elbette akla yatkın bir gerekçesi var. Herkesin kendine göre bir dinsel inancı, kendine göre bir politik eğilim ya da benimseyişi olabilir. Masonlar aynı kalıptan çıkmış değil ki hepsi bu bağlamda birbirinin aynı olsun. Ancak bu her iki konu insanların en duyarlı oldukları konulardandır. Şayet locada bunlar üzerinde tartışma yapılacak olursa, masonlar birbirlerine karşı hoşnutsuz tavırlar takınabilir, istenmedik çekişmeler çıkabilir, bu da mason kardeşliğine temelinden aykırıdır.
Hiç olmamış, görülmemiş bir şey midir?
Birçok kez olmuş ve görülmüştür. Ancak ne zaman nerede olmuş ve görülmüşse, orada, o mason locasında hatta o mason örgütünde birtakım sorunlar baş göstermiş ve bunlar hiç de istenemeyecek sonuçlara varmıştır.
Bilinmesi gerekir ki bu yasaklama özgürlüğün kısıtlanması değildir. Aksine özgürlüklerin korunması için alınan bir önlemdir.
Şimdi sorunun ikinci bölümüne gelelim…
Kimi masonlar bu yasaklamayı “dinsel konular üzerinde hiç konuşulmaz” tarzında bir yorum ile değerlendirmektedir. Bu yanlıştır. Ancak zatken bazı mason localarında buna gerek bile yoktur çünkü sadece ritüelik konular üzerinde çalışma yapılıp, bunun dışındakiler loca toplantısı dışına bırakılır; dinsel konular bir yana dursun, başka konuların bile konuşulup görüşülmesi söz konusu bile olmamaktadır. Dolaysısıyla böyle bir soru sadece loca toplantılarının kapsamında, konferans, panel, sunu gibi çalışmaların da yapıldığı localar için söz konusudur.
Masonluğun hedefi genelde insanlık ise de, bunu özele indirgediğimizde hedefi “insan” olarak belirtebiliriz. İnsan ile, toplum ile ilgilenen bir kurum ve onun üyelerinin kendilerini din ve inanç konusunun dışına itmeleri olanaksızdır. Öyle yapılacak olursa insan ve toplum yeterince ve gerektiğince incelenemez, anlaşılamaz. Çünkü din ve inanç tarih boyunca insan ve toplum üzerindeki en önemli etkenlerden biri olmuştur.
Bunun için masonlar dinleri ve inançları incelemeli, bu bağlamdaki eksik bilgilerini gidermeli, bunun için de dayanışma içinde birbirlerinden destek almalıdır. Dolayısıyla localarda tüm dinler ve inançlar, gündeme alındıkça ve genel bir boyutta olmak üzere, bilimsel tutumla incelenip irdelenebilir. İşte localarda soruda belirtilen ve benzer başlıkların gündem konusu olmasının nedeni de budur.
Masonluğun yüksek derecelerinden bazılarında ise bu inceleme biraz daha derine indirilir ve incelenen dinlerin felsefi bakımdan ayrıntılarına da girilir. Ancak asal ilke değişmez; incelemeler objektif olarak ve bilimsel açıdan yapılır, tartışmalara, hele bir din ya da inancın yüceltilmesine buna karşılık bir diğerinin aşağılanıp kötülenmesine kesinlikle yer verilmez.
Böyle yapılınca masonlar arasında tartışma çıkmaz mı?
Çıkar… Ancak bu tartışma konunun irdelenmesiyle bağlantılıdır; herhangi bir masonun kendine özgü din ya da inancını zedelemez ve onu incitmez. Amaç, hep birlikte daha doğru olanı öğrenmek, böylece her birinin bilgi birikimine katkıda bulunmaktır.
Şunu da akıldan çıkarmamak gerek: Masonluğa yapılan saldırılar ile masonlara yöneltilen suçlamalar kapsamında “din ve inanç” çok önemli bir yer tutar. Bu nedenle masonlar, genel olarak din ve inanç üzerine, özel olarak da bulundukları ülkede yaygın olan din ve inanç üzerine bilgili olmalıdır ki, gerektiğinde hem kurumlarına yapılan saldırılara ve kendilerine ve diğer masonlara yöneltilen suçlamalara karşı durabilsinler.
Bu mason örgütlerinde sağlanıyor mu?
Ne yazık ki hayır. Masonların büyük çoğunluğu bu bağlamda pek yetersiz kalıyor. Dolayısıyla meydan Masonluğa karşıt olanların elinde.
-
Sn. Adam,
Localarda din ve politika konuşulmaz şeklinde dile getirilen yasakla ilgili benim çok takdir ettiğim bir başka söyleniş var. Localarda ayırımcı din ve taraflı politika konuşulmaz. Çok güzel bir özet olduğunu düşünüyorum.
Saygılarımla.
-
Dinin veya politikanın konuşulduğu ortamda kavga başlıyor, bireysel menfaatler daha da önem kazanıyor.
-
Din ve politika tartışılmaması insani zaaflarla ayrı düşmeleri engellenmesi ve locanın sağlıkla çalışabilmesi için olduğınu düşünürüm.Üst düzeylerin belli bir ilke ile derine inmesini de gerekli ve yerinde bir davranış olduğunu düşünürüm ama bunların hakkında hüküm vermek bana düşmez .
-
Sayın ADAM oldukça güzel ifade etmiş. Son kısma değinecek olursam, o kadar komplo teorisi var ki. 'Her taşın altında masonlar var! höh derseniz sizi öldürürler! izliyorlar hepinizi!' vs. vs. halbuki meydan bu komplo teorisyenlerinde.
Saygılar...