Hint Uygarlığında Kadının Konumu
- Dünya üzerindeki pek çok ülkede kadınlara yönelik kısıtlayıcı uygulamalar, baskıcı gelenekler vardır. Ancak Hindistan'daki gelenekler şiddeti, baskıyı, her türlü aşağılamayı sözde kutsal bir kılıfta insanlara telkin eder. Bu nedenle de Hindular kadınlara zulmetmeyi, onları hor görmeyi ve aşağılamayı kendile-rince bir ibadet olarak kabul ederler.
- Hindu dininde kadının konumu bu dinin sözde kutsal metinleri sayılan, aslında İ.Ö. 1280 ile 880 arasında yazılmış yasalar olan metinlerde ayrıntılı olarak belirtilir. “Manu Yasaları” bir çok asırda nesilden nesile devredilen gelenek ve kuralların yazılıp bir kodeks haline getirilmesi ile oluşturulmuş ve Hint Hukuku’nun temeli kabul edilmiştir. Kast sistemi de bu hukukun yarattığı bir sistemdir.
- Manu'da kadın için şu söylemler yer alır:
- “Bu iradesizlik çıkmazı, bu ahlâkî fesat çıkmazı... Bu yangınlar topluluğu, bu gözler kapısını insana kapatan engel, bu cehennem ateşinin ağzı, bu yalan çiçeklerin sepeti, bu zehirli sırrın iksiri, bu insanları değersiz dünyaya bağlayan zincir ya da tek bir kelimeyle kadın...”
- Yasa kitabındaki kadınla ilgili söylemler bu kadarla kalmaz:
- “Doğuştan düşüncesiz ve hilekârdır kadın. İman yolunda bir engel, salâh yolunda bir bariyer, uygulamada bir büyücü, iğrenç arzuları temsil eden bir aşiftedir.”
- Hint uygarlığının en eski dini olan Vedizm’in kutsal kitapları Vedalar’da da kadın kasırgadan, ölümden, zehirden ve yılandan daha kötü bir mahluk olarak tasvir edilir. Oysa çoktanrıcı Vedizm dininde üç önemli tanrı olan İndra, Varuna, Mitra’nın anneleri ana tanrıça Aditi’dir. Ana tanrıça kültü ile başlayan çoktanrıcılık inancı Mezopotamya’da olduğu gibi Hindistan’da da zamanla yerini eril tanrı kültüne bırakmıştır.
- Vedizm dini zamanla Brahmanizm’e dönüşmüş ve Brahman rahipleri geliştirdikleri kast sisteminin en tepesini kendilerine ayırmışlar, Brahmin adı verilen eşleri dışında kalan tüm kadınları da baskı altına alabilmenin yollarını aramış, bulmuşlardır.
- Brahmanizm inancı, daha sonra ortaya çıkan Jainizm ve Budizm’in halk arasında yaygınlaşmasını önlemek amacıyla halkın boş inançlarına dinsel bir nitelik kazandırdı. Batılı araştırmacıların Hinduzm adını verdikleri bu inanç sistemi aslında boş inançlarla güçlendirilmiş bir Brahmanizm idi. Dolayısıyla Brahmanizm’de var olan kadın düşmanlığı aynen Hinduizm’e de geçti.
- Görüldüğü gibi günümüzde Hindistan’ındaki kadın karşıtlığının kökeni eski inanç sistemleri olan Vedizm, Brahmanizm ve Hinduizm’e kadar uzanmaktadır. Oysa Hindistan başta olmak üzere Uzakdoğu ülkelerinde yaygın olan bir başka inanç sistemi de vardır: Budizm…
- Acaba Budizm inancında kadının konumu nedir?
- Kısaca Budizm’in kadına bakış açısına bir göz atıp, özellikle günümüz Hindistan’ındaki kadınların konumuna geri döneceğiz.