Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Nazim Hikmet  (Okunma sayısı 31831 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Haziran 03, 2010, 11:49:31 öö
Yanıtla #30
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

kökü burda
        yüreğimde
yaprakları uzaklarda bir çınar
ıslık çala çala göçtü bir çınar
       göçtü memet diye diye
              şafak vakti bir çınar
           silkeledi kuşlarını
                         güneşlerini:
«oğlum sana sesleniyorum işitiyor musun, memet,
                                                                      memet!»

gece leylâk
       ve tomurcuk kokuyor
üstümbaşım elim yüzüm gazete
vurmuşum sokaklara
vurmuşum karanlığa
       uy anam anam
       haziranda ölmek zor!
  

bu acılar
bu ağrılar
              bu yürek
neyi kimden esirgiyor bu buz gibi sokaklar
bu ağaçlar niçin böyle yapraksız
bu geceler niçin böyle insansız
bu insanlar niçin böyle yarınsız
bu niçinler niçin böyle yanıtsız?

kim bu korku
        kim bu umut
ne adına
              kim için?
  

«uyarına gelirse
       tepemde bir de çınar»
             demişti on yıl önce
demek ki on yıl sonra
demek ki sabah sabah
demek ki «manda gönü»
demek ki «şile bezi»
demek ki «yeşil biber»
bir de memet'in yüzü
bir de güzel istanbul
bir de «saman sarısı»
bir de özlem kırmızısı
demek ki göçtü usta
kaldı yürek sızısı
              geride kalanlara
  

nerdeyim ben
        nerdeyim?
kimsiniz siz
        kimsiniz?
  

yıllar var ki ter içinde
       taşıdım ben bu yükü
bıraktım acının alkışlarına
                      3 haziran '63'ü

bir kırmızı gül dalı  
                    şimdi uzakta
bir kırmızı gül dalı
                    iğilmiş üzerine
yatıyor oralarda
bir eski gömütlükte
       yatıyor usta
bir kırmızı gül dalı
              iğilmiş üzerine
okşar yanan alnını
bir kırmızı gül dalı  
                      nâzım ustanın

"Hasan Hüseyin'in Haziranda Ölmek Zor şiirinden"

Mavi Gözlü Dev, aramızdan bedenen ayrılışının 47. yıldönümünde,  yine işsever bir devrim hamalı , güzel umutlar taşıyor yine yurtsever ve ortasında hâlâ halkı için kavganın! Bunu da yazın dokuz sutuna  apak kıpkızıl sapsarı harflerle ! 

Nazım halkı için hâlâ kavganın ortasında!


Haziran 03, 2010, 11:52:01 öö
Yanıtla #31
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Bugün Dünya Nazım Hikmet'siz geçen bir 47 yıla merhaba diyor.


O, edebiyat dünyasının 'Mavi Gözlü Devi.'

Yüreğinde sevdaları, davaları, yasaklı kelimelerine rağmen yazmaya devam eden kalemi ve vatan hasretiyle geçmiş bir hayat Nazım Hikmet'inki.

1925'te 15 yıl hapse mahkum edilmesi sebebiyle Sovyetler Birliği'ne kaçmasıyla başlayan sürgün hayatı gel gitlerle ölümüne kadar devam etti.

25 Temmuz 1951 yılında da 'vatan haini' ilan edilerek Türk vatandaşlığından çıkarılan Nazım Hikmet hep hasretini çektiği vatanından uzakta 3 Haziran 1963'te kalp krizi geçirerek hayata veda etti.

Tam 58 yıl sonra 2009'da tekrar Türk vatandaşlığı verilen, Nazım Hikmet için bugün birçok yerde anma etkinlikleri düzenleniyor.

İşte 'büyük usta'yı anmak isteyenler için düzenlenen etkinliklerden bazıları...

NAZIM İÇİN ŞARKILAR

İstanbul Kadıköy ve Maltepe'de iki şubesi bulunan Nazım Hikmet Kültür Merkezi 3 Haziran'da başlayan ve tüm hafta sürecek etkinlikler düzenliyor.

Nazım Hikmet Kültür Merkezi'ndeki Nazım Günleri boyunca şiir dinletileri ve Nazım'ın hayatından kesitlerin yanı sıra Nazım için şarkılar söylenecek.

NAZIM'IN ÇOCUKLUĞU OYUNCAK MÜZESİ'NDE

Nazım Hikmet anısına düzenlenen bir diğer etkinlik ise Göztepe'deki İstanbul Oyuncak Müzesi'nde gerçekleşiyor.

Hikmet’in çocukluk eşyaları İstanbul Oyuncak Müzesi’nde sergilenecek. Şairin ölümünün 47. yıldönümü için Nazım Hikmet Vakfı’nın katkılarıyla düzenlenen sergide, sanatçının çocukluk pelerini, hırkası, ayakkabısı, mama kaşığı ve Moskova’daki çalışma odasında bulunan oyuncaklar yer alıyor.

Nazım Hikmet’in çocukluğunun önemli bir bölümü, Göztepe semtindeki Taşmektep Sokağı’nda geçmiştir. Bu sergiyle şairin çocukluğu koşup oynadığı Göztepe’de yıllar sonra yeniden canlanıyor…

Oyuncak Müzesi’nin kurucusu şair ve yazar Sunay Akın, sergiyle ilgili şunları söyledi:”Nazım Hikmet oyuncakları çok severdi. Nerde bir oyuncakçı dükkânı görse, ellerini camekâna bir çocuk gibi dayar, uzun süre seyre dalardı. Bu yüzden şiirlerinde ve yazılarında oyuncaklar çokça çıkar karşımıza. Örneğin, Beyoğlu’ndaki Japon Mağazası’nın vitrinindeki oyuncakları Orhan Selim imzasıyla yazdığı Akşam gazetesinde anlatır. Nazım Hikmet Vakfı’nın katkısıyla düzenlenen bu sergide, ünlü şair ilk kez bir oyuncak müzesinde yer alacaktır. Nazım Hikmet’in sergilenen eşyaları, yüz yıl önceki çocuk dünyasının izlerini taşıması açısından ayrıca önem taşıyor.”

Sergi, 4 Temmuz 2010 tarihine kadar İstanbul Oyuncak Müzesi’nde görülebilir.

İstanbul Oyuncak Müzesi, Göztepe’deki Dr. Zeki Zeren Sokağı’nda pazartesi hariç hafta içi her gün 09.30–18.00 saatleri, haftasonu 09.30–19.00 saatleri arasında ziyarete açık.

HAYDARPAŞA GARI'NDA NAZIM

İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetmenliği’nin merkez projelerinden Haydarpaşa Garı’nda Bahar, Nazım Hikmet’e ölümünün 47. yılında bir saygı, sevgi ve doğduğu topraklardan selam niteliğinde, 3 Haziran Perşembe günü başlayacak. İstanbul’un yoğun göçle değişen sosyal yapısının konu edildiği romanlardan, filmlere birçok esere esin kaynağı olmuş Haydarpaşa Garı, 3-6 Haziran tarihleri arasında İstanbul’un en yoğun kültür sanat merkezi olacak.

Nazım Hikmet ve göç temalı etkinlikler dizisinde, Haydarpaşa Garı sabah 11.00’dan gece yarısında kadar dört gün boyunca sanatın İstanbul’daki kalbi olacak. Tiyatro oyunları, dans performansları, film gösterimleri ve konserlerden oluşan program, tüm İstanbullu sanatsever tarafından ücretsiz takip edilebilecek.

İZMİR'DE NAZIM İÇİN KÜRSÜ

İzmir Büyükşehir Belediyesi de ölümünün 47. yılında Nazım Hikmet için Kültürpark'taki anıtı başında 3 Haziran'da anma töreni düzenleyecek.

Belediyeden yapılan yazılı açıklamaya göre, Nazım'ın serbest kürsüde anlatılacağı etkinliğin ardından, şair Ataol Behramoğlu ile müzisyen Haluk Çetin katılacağı Şiirlerle Şarkılarla Nazım Hikmet Programı gerçekleştirilecek.

Anma programına Büyükşehir Belediyesinin yanı sıra, Besam İzmir Temsilciliği, Birleşik Metal İş İzmir Şubesi, Buca Emekli Sen, Cumalı Seferis Gökyüzü Derneği, Demokrasi Dostluk Dayanışma Derneği, Dil Derneği İzmir Temsilciliği, Edebiyatçılar Derneği İzmir Temsilciliği, Ege 78'liler Dayanışma ve Demokrasi Derneği, Egeli Kadın Yazarlar Platformu, Ege Kültür Platformu Derneği, İzmirli 68'liler Platformu, İzmir'i Sevenler Platformu, Kadın Yazarlar Derneği, Pen Yazarlar Derneği İzmir Temsilciliği, Tiyatro Evi, TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu, TOBAV İzmir Temsilciliği ile Türkiye Yazarlar Sendikası İzmir Temsilciliği de katkı koyacak.

Anma etkinliği kapsamında, Kültürpark'taki İzmir Sanat'ın bahçesinde Nazım Hikmet Anıtı'nda saat 18.00'de bir anma töreni yapılacak. Törende, etkinliğe katkı koyan tüm kuruluşların temsilcileri serbest kürsü oluşturarak, ünlü şairle ilgili duygu ve düşüncelerini aktaracak.

Şiirlerle Şarkılarla Nazım Hikmet başlıklı anma programının ücretsiz olan ikinci bölümü Tarihi Havagazı Fabrikası Kültür Merkezi'nde şair Ataol Behramoğlu ile müzisyen Haluk Çetin'in katılımıyla 20.00'de başlayacak. 
 
NAZIM'A ORATORYO ANTALYA'DA

Nâzım Hikmet'in Ölümsüzlüğünün 47. Yılı Anısına Fazıl Say'ın Müziği İle Yeniden Hayat Bulduğu Nâzım Oratoryosu, 3 Haziran Perşembe Günü Saat 21.30'da Antalya Konyaaltı Açıkhava Tiyatrosu'nda Gerçekleştirilecek.

Aynı gün, Heykeltıraş Mehmet Aksoy tarafından tasarlanan "Nâzım Hikmet Hapiste" heykelinin açılış töreni ise saat 18.00'da Karaalioğlu Parkı'ndaki birinci miradorda yapılacak.

Say'a dev orkestra ve koro eşlik ediyor

Piyanodaki güçlü ve sınırsız yorumu ile izleyici karşısına çıkacak Fazıl Say'a eserinde, Şef İbrahim Yazıcı yönetimindeki Antalya Devlet Senfoni Orkestrası ve Ankara Devlet Çoksesli Korosu eşlik edecek. Konserde ayrıca şiirde Genco Erkal, vokalde Sertab Erener, Güvenç Dağüstün, blok flüt İrem Alpay, Glockenspiel Elif Ceren Fitoz ve çocuk solist olarak Kansu Tanca sahne alacak.

 

http://www.hurriyet.com.tr/kultur-sanat/haber/14915610.asp?gid=282


Mart 23, 2011, 09:32:40 ös
Yanıtla #32
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Yürümek;
yürümeyenleri
arkanda boş sokaklar gibi bırakarak,
havaları boydan boya yarıp ikiye
bir mavzer gözü gibi
karanlığın gözüne bakarak
                              yürümek!..

Yürümek;
dost omuzbaşlarını
omuzlarının yanında duyup,
kelleni orta yere
yüreğini yumruklarının içine koyup
                               yürümek!..

Yürümek;
yolunda pusuya yattıklarını,
arkadan çelme attıklarını
                            bilerek
                            yürümek...

Yürümek;
yürekten
gülerekten   
              yürümek


Mart 25, 2011, 11:58:17 öö
Yanıtla #33
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 308
  • Cinsiyet: Bay

Şu karşıki ışıklara iner bu asfalt.
İnekler üçer üçer yüklenmiş kamyonlara,
sallanıyor başları ağır, rahat.
Şu karşıki ışıklara iner bu asfalt.
 
İnekler üçer üçer yüklenmiş kamyonlara,
 karası, alacası, sarısı,
 Hiç kimse anlatamaz onlara:
 mezbahaya gidiliyor gece yarısı.

Şu karşıki ışıklara iner bu asfalt.
İnekler üçer üçer yüklenmiş kamyonlara,
sallanıyor başları ağır, rahat.  ( 1 Eylül 1960 Nazım Hikmet )


IŞIK ve SEVGİ ile KALIN.......
Işık, sadece ışık ama daha fazla ışık.......


Aralık 06, 2011, 02:26:40 ös
Yanıtla #34
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 308
  • Cinsiyet: Bay

DİYET

Gözlerinizin ikisi de yerinde, Adnan Bey,
İki gözünüzle bakarsınız,
İki kurnaz,
İki hayın,
Ve zeytini yağlı iki gözünüzle
Bakarsınız kürsüden Meclis'e kibirli kibirli
Ve topraklarına çiftliklerinizin
Ve çek defterinize.
Ellerinizin ikisi de yerinde, Adnan Bey,
İki elinizle okşarsınız,
İki tombul,
İki ak,
Vıcık vıcık terli iki elinizle
Okşarsınız pomadlı saçlarınızı,
Dövizlerinizi
Ve memelerini metreslerinizin.
İki bacağınızın ikisi de yerinde, Adnan Bey,
İki bacağınız taşır geniş kalçalarınızı,
İki bacağınızla çıkarsınız huzuruna Eisenhower'in,
Ve bütün kaygınız
İki bacağınızın arkadan birleştiği yeri
Halkın tekmesinden korumaktır.
Benim gözlerimin ikisi de yok.
Benim ellerimin ikisi de yok.
Benim bacaklarımın ikisi de yok.
Ben yokum.

Beni, Üniversiteli yedek subayı,
Kore'de harcadınız, Adnan Bey.
Elleriniz itti beni ölüme,
Vıcık vıcık terli, tombul elleriniz.
Gözleriniz şöyle bir baktı arkamdan
Ve ben al kan içinde ölürken
Çığlığımı duymamanız için
Kaçırdı bacaklarınız sizi arabanıza bindirip.
Ama ben peşinizdeyim, Adnan Bey,
Ölüler otomobilden hızlı gider,
Kör gözlerim,
Kopuk ellerim,
Kesik bacaklarımla peşinizdeyim.
Diyetimi istiyorum Adnan Bey,
Göze göz,
Ele el,
Bacağa bacak,
Diyetimi istiyorum,
Alacağım da.  ( NAZIM HİKMET RAN )


IŞIK ve SEVGİ ile KALIN.......
Işık, sadece ışık ama daha fazla ışık.......


Ocak 01, 2013, 04:38:03 ös
Yanıtla #35
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 308
  • Cinsiyet: Bay

MEHMET ÇAVUŞA!
 
Vatan için ey kahraman
 
Hayatına hor baktın
 
Arslan gibi saldırarak
 
Namertleri hep yaktın
 
Kurşun bitip tüfeğin de kırılınca
 
Düşmanına taş attın
 
Bu besâlet karşısında hangi kale
 
düşmez ki
 
Bu şecaat karşısında hangi düşman
 
kaçmaz ki
 
İşte senin düşmanın
 
Tabiî ki kaçacak
 
Yine büyük Türk adı
 
Dağlar taşlar aşacak
 
Yine Türkün bayrağı
 
Kaleleri yıkacak
 
Yine Türkün gemisi
 
Denizleri aşacak
 
Yine Türkün sanatı
 
Avrupa'ya taşacak
 
Yine Türkün sinesi
 
Vatan aşkıyla dolacak
 
İşte bunlar emin ol
 
Emin ol ki olacak
 
Yine Türkün tarihi
 
Yaldızlı sahifeler yazacak.
 
22 Şubat 1330 [1914]


IŞIK ve SEVGİ ile KALIN.......
Işık, sadece ışık ama daha fazla ışık.......


Ocak 01, 2013, 04:39:29 ös
Yanıtla #36
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 308
  • Cinsiyet: Bay

IRKIMA
 
Ey ırkım sen bir zaman
 
Avrupa'yı titreten
 
İstanbul'u fetheden
 
Fâtihlere maliktin
 
Ateş saçan sahralarda harp eden
 
Cengâvere sahiptin
 
Bir zamanlar Avrupa
 
Cehl içinde yüzerken
 
Yine sen ey ırkım
 
İlm-i vakte âşinâ
 
Âlimlere maliktin
 
Neden bugün Avrupa
 
Sana meydan okusun
 
Neden bugün
 
O cehalet yuvası
 
Sana ilim öğretsin


IŞIK ve SEVGİ ile KALIN.......
Işık, sadece ışık ama daha fazla ışık.......


Ocak 01, 2013, 04:40:59 ös
Yanıtla #37
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 308
  • Cinsiyet: Bay

İNTİKAM
 
İntikamım alın diye bağırıyor
 
Haç asılmış camiler
 
İntikamım alın diye bağırıyor
 
Süngülenmiş masumlar
 
İntikamım alın diye bağırıyor
 
Öksüz kalmış yetimler
 
İntikamım alın diye
 
Hep ağlıyor dedeler
 
İntikamım alın diye
 
Hep inliyor semalar
 
İntikamım alın diye
 
Bağırıyor Rumeli
 
Sen ey ulu neslin evlâdı
 
Bu feryada susacaksın öyle mi?


IŞIK ve SEVGİ ile KALIN.......
Işık, sadece ışık ama daha fazla ışık.......


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
5 Yanıt
20377 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 21, 2015, 03:58:03 öö
Gönderen: Risus
Nazım Hikmet Ran

Başlatan arteizm Edebiyat

1 Yanıt
5292 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 04, 2013, 12:28:05 öö
Gönderen: Tij
1 Yanıt
5648 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 13, 2009, 04:56:13 ös
Gönderen: khanjar
1 Yanıt
4610 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 02, 2013, 05:31:26 ös
Gönderen: Samuray
1 Yanıt
3765 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 15, 2011, 10:21:09 ös
Gönderen: hakan_34_06
0 Yanıt
3746 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 30, 2011, 07:41:11 ös
Gönderen: karahan
1 Yanıt
3176 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 06, 2013, 04:29:33 ös
Gönderen: khanjar
0 Yanıt
2145 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 21, 2015, 03:44:56 öö
Gönderen: Risus
0 Yanıt
2720 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 21, 2015, 09:42:54 öö
Gönderen: guinding