Sayın Spock ve Adam'a paylaşımları için teşekkürler.
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, dikkat ederek bütün konuyu okumama rağmen gözden kaçırmış olduğum bir gönderi varsa affola.
Bu hareket sadece Türk Mason Cemiyeti'ne yapılmamıştır, CHF'den (Cumhuriyet Halk Fırkası) bağımsız bütün sosyal ve kültürel örgütlere yapılmıştır. Tabi bu konuyu açıklığa kavuşturmak için detaya inmemiz ve locanın kapatılmasından 5 yıl öncesine gitmemiz gerekiyor ve bende ders kitabımdan kısa bir özet olarak aktarıyorum.
"1920’li yıllar sona ererken ülke içindeki bütün muhalefet odakları artık kesin olarak susturulmuş ve katı bir tek parti yönetimi kurulmuştu. Buna karşılık ekonomik ve toplumsal alanlarda, 1929 dünya ekonomik buhranın da etkisiyle çeşitli sıkıntılar yaşanmaktaydı. Bu sorunların giderilebilmesi için hükûmeti eleştirecek ve denetleyecek kontrollü bir muhalefete ihtiyaç olduğunu düşünen Mustafa Kemal Paşa, 1930 yılının yaz aylarında bu görevi üstlenecek, sınırlı ve denetim altında tutulabilecek bir muhalif partinin kurulmasına karar verdi. Böyle bir partinin kurulmasıyla varlığını gizli olarak sürdüren muhalefetin gücü de açık olarak görülebilecekti.
Muhalefet partisinin kuruluş süreci Paris Büyükelçisi Ali Fethi (Okyar) Bey’in 22 Temmuz 1930’da izinli olarak İstanbul’a gelmesiyle başladı ve Mustafa Kemal Paşa, Ali Fethi Bey’e kurulacak partinin başına geçmesini önerdi. Mustafa Kemal Paşa, ülkenin o günkü durumunu da değerlendirerek Ali Fethi Bey’e şunları söyledi:
“Bugünkü manzaramız aşağı yukarı bir dictature manzarasıdır. Vakıa meclis vardır, fakat dâhil ve hariçte bize dictateur nazarıyla bakıyorlar. (...) Ben ise millete miras olarak bir istibdat müessesi bırakmak ve tarihe o surette geçmek istemiyorum. Bütün müşküllere katlanacağız. Sizin dostluğunuza, ahlakınıza, malumatınıza itimadım vardır. Mesele memlekette cumhuriyetin şahısların hayatına bağlı kalmayarak kökleşmesidir. Siz bu işi deruhte etmelisiniz” "Atatürk'ün bizzat kendi isteğiyle ve Ali Fethi Okyar başkanlığında kurulan SCF (Serbest Cumhuriyet Fırkası), CHF'yi eleştirecek ve denetleyecekti. Fakat SCF'nin beklenmeyen bir destek alması ve toplumda alternatif bir iktidar olarak gözükmesi sebebi ile Atatürk açık bir dille CHF'den yana tavır koydu. Bu gelişmeler sonrasında parti varlığının devam etmesi için, Atatürk ile siyasi bir mücadele içine girmesi gerekiyordu ve böyle bir niyetleri yoktu. Ali Fethi Okyar 17 Kasım 1930'da, dilekçe göndererek partinin kendi kendini feshettiğini açıkladı.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Peki paylaştıklarımın Atatürk'ün Mason Cemiyetini kapatması/kapatmaması ile alakası nedir?
Ulu Önder Atatürk, Türkiye Cumhuriyetini içeriden ve dışarıdan gelen tehtitlere karşı korumak amacı ile, aynı ilkeler yolunda ilerleyen bütün sosyal ve kültürel örgütleri tek bir çatı altında toplamak istedi. Bu nedenden ötürü, 10 Ekim 1935'te Türk Mason Locaları faaliyetlerine yapılan açıklamayla beraber son verdi.
"Türk Mason Cemiyeti, memleketimizin sosyal tekâmülünü ve günden güne artan muazzam terakkilerini nazar-ı itibara alarak ve Türkiye Cumhuriyeti’nde hâkim olan demokratik ve cidden laik prensiplerin tatbikatından doğan iyilikleri müşahede ederek faaliyetine nihayet vermeyi ve bütün mallarını memleketin sosyal ve kültürel kalkınmasına çalışan halkevlerine teberruu muvafık görmüştür."
Sonrasında ise;
M. Kemal Öke, 27 Aralık 1938'de
Yedigün'de yayımlanan "Ulu Atamızın Son Günleri" başlıklı yazıda, mason localarının kapatılması konusunda Atatürk'ün kendisine şunları söylediğini belirtir:
"Mademki masonluk milliyetçidir, halkçıdır, cumhuriyetçidir, Halk Fırkası'nın umdeleri de bundan başka bir şey olmadığına göre masonluğun var olma nedeni yoktur... Ben başkalarının yaptığı prensiplere değil ancak kendi prensiplerime uyarım".Son cümlenin Atatürk'ün mason olmadığını kanıtlayacak nitelikte olduğunu düşünüyorum. Sizin de düşünceleriniz nedir merak etmiyor değilim. Tabi şunu da eklemem gerekir.
Mason Locası ile beraber kapatılan yada yeri doldurulan isimleri verilmiş diğer örgütler;
- Türk Ocakları - Kapatıldı yerine Halkevleri açıldı.
- Türk Kadınlar Birliği - Kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınması sonrası kapatıldı.
- Talebe Birliği
- İstanbul Darülfünun
Ve adı geçmeyen bir çok örgüt...
KaynaklarAhmad, Feroz (2006). Bir Kimlik Peşinde Türkiye, İstanbul.
Akın, Rıdvan (2000). Türk Siyasal Tarihi, İstanbul.
Alpkaya, Faruk (1998). Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluşu (1923-1924), İstanbul.
Demirel, Ahmet (1994). Birinci Mecliste Muhalefet: İkinci Grup, İstanbul.
Demirel, Ahmet (2012). Tek Partinin Yükselişi, İstanbul.
Demirel, Ahmet (2013). Tek Partinin İktidarı: Türkiye’de Seçimler ve Siyaset (1923-1946), İstanbul.
Koçak, Cemil (2006). Belgelerle İktidar ve Serbest Cumhuriyet Fırkası, İstanbul.
Öz, Esat (1992). Tek Parti Yönetimi ve Siyasal Katılım, Ankara.
Parla, Taha (1991). Türkiye’de Siyasal Kültürün Resmi Kaynakları, Cilt I, Atatürk’ün Nutuk’u, İstanbul.
Parla, Taha (1991). Türkiye’de Siyasal Kültürün Resmi Kaynakları: Cilt II Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, İstanbul.
Tekin Alp (1936). Kemalizm, İstanbul.
Timur, Taner (1991). Türkiye’de Çok Partili Hayata Geçiş, İstanbul.
Tunçay, Mete (1999). Türkiye Cumhuriyeti’nde Tek Parti Yönetiminin Kurulması (1923-1931), İstanbul.
Uyar, Hakkı (1998). Tek Parti Dönemi ve Cumhuriyet Halk Partisi, İstanbul.
Zürcher, Erik Jan (2003). Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası, İstanbul.
Zürcher, Erik Jan (2009). Modernleşen Türkiye’nin Tarihi, İstanbul.
Saygı ve sevgilerimle...