Anlıyorum, zaten özrünüzü bana hitefen yapmadığınızı biliyorum. Size karşı olan tepkimin ağır olduğunu farketmemle birlikte karşımda kim olunursa olunsun farketmez her halukarda bir özür borcumun olduğunu belirtmek istedim.
Sizinle ya da başka biriyle ister dost ister düşman olma gibi bir fikrim olmadığı için, olayın beni ilgilendiren yönü itibariyle belirli bir sınırı geçmeme taraftarıyım. Kendi tarihim ve kültürümle, etnik kökenimle ilgili olarak olayları yansız bir biçimde yansıtarak, doğru olan yönlerini göstermek açısından buraya aktarmaya gerek olmadığının düşüncesindeyim. Eğerki, bilinen bir gerçek ve tarih varsa bu biliniyordur. Kime göre nasıl ve ne şekilde anlam kazanıyorsa bu kişiye göre değişkenlik arzetmektedir.
Önyargıların kırılması hususunda ise, bireysel ve toplumsal yargıların adeta tabulaşmış biçimini almış bir durumdayken gerçeği yansıtmanız ve anlatmaya çalışmanız boşunadır. Kimin doğruyu söylediği, yanlışı savunduğu öznellik çerçevesinde söz konusu olduğundan burada herkese açık görüşlülükle net bir biçimde olayların manasını kazanma iradesiyle değerlendirip neyin doğru neyin yanlış olduğunu derin tarih bilgisi ve araştırmalar neticesinde elde edilen kaynakları objektif olarak irdeleyip belirli bir bakış açısına sahip olunuyorsa ne mutlu o kişiye.. Gerçeğin de keşfine varır, Bilginin de.. Bakınız bu etnik sorunların, kimlik arayışların çerçevesinde bulunmaktan kendim adına büyük utanç duyarım o yüzden de kendimi aşma yönünde çabalayıop gayret gösterme yolunda belirli bir olgunluğa erişip Evreni anlama yönünde derin bilgiye sahip olmak için çalışıyorsam bunlar benim için çok da önemli olmayan meselelerdir. Ama her halukarda Irkıma, söylenilecek en ufak sözde tepkimi de göstermekten çekinmem. Ha bu kişi karşımda eğer laftan anlayacak olursa ki böyle bir olgunluğa sahip kişi ya da kişiler dil-din-ırk-mezhep ve cinsiyet ayrımını taşımaksızın bunları aştığı için haliyle böyle bir tavrı sergileyeceğini zannetmiyorum. Diğer taraftan taşa ne kadar anlatırsan anlat, anlamayacağı için işin gerçeği öyleleriyle de benim işim olmaz.
Insanlığın bir getirisi olarak düşündüğüm özrü şahsınıza yapılmış gibi olsa da ne yazıkki hala evrimleşle yolunda yoğrulan hamur gibi şekil almak için yaptığımı da belirtmeliyim. Buradaki özür sizi hala haklı çıkarmadığı gibi size de katıldığımı göstermez. Katılmak için aynı seviyeyi ve olgunluğu yaşayıp paylaşmak gereklidir. Yanlış anlaşılmasın lütfen benim herhangi bir olgunluğa sahip olmuş gibi bir durumum olmasa da en azından bu yolda çaba gösterdiğim için kendime daha çok dikkat etmem gerekir, diye düşünüyorum. Gösterilen olumsuz ve agresif davranışlar daima bireye negatif puan kazandırdığı için malum daha çok bu yolda değişik şekillerde adam oluncaya kadar çabalayacak demektir. Benim için ne kadar çok erken tamamlarsam yaşamın her yönünü
o kadar daha karlı çıkarım.
Burada konuyla ilgisi olmayan şeylerden de bahsetme gereğini hissettim ama sonuç itibariyle daha iyi anlaşılmak adına yineliyorum millet nelerle uğraşıyor bizler de hala oturmuş şu tarihte böyle olmuş bu tarihte şöyle olmuş diyip suçu başkalarına atmakla duruyoruz. Ne kadar yazık.. Kendimize baksak ne kadar zavallı ve acınacak durumda olduğumuzu görürsek zaten aklı başında aklıselim bir biçimde davranır ve herkesin gözü önünde bu tip şeylere girme ihtiyacı duyulmaz. Ağlanacak halimize gülüyoruz. Ülkenin durumu sadece içler acısı ve ben de sadece seyretmekle yetiniyorum hatta bazan kulaklarımı tıkarım, bazan gözlerimi kapatırım. Yeterki kendilerini daha basitleştiklerini ve kendileri de ne yazıkkı farkında değiller, küçüldükçe küçüklerini görmek istememek için.. Böylesi ucuz şeylerin peşinde koşanların benim kanaatimce tek bir açıklaması vardır, o da bundan tam bir rant elde ettikleri..
Sanırım diğer ülkelerden tabi kendini bi şekilde aşmış toplumları kastediyorum bu kadar çok dünya gözü önünde o kadar çok basite indirgenmişizdir onların hakkımızdaki düşüncelerini bile öğrenmek hatta duymak bile istemem çünkü hissediyorum ve biliyorum da.
Saygılar,