Nasıl MASON olunur? Sorusuyla ilgili bulduğum oldukça ayrıntılı bir yazıyı sizlerle paylaşmak istedim.
"Bu soruyu birkaç ayrı anlama çekebiliriz:
- Masonluğa girecek kişinin ne gibi bireysel nitelikleri olmalıdır?
- Masonluğa girebilmek için ne yapmak gerekir?
- Masonluğa alınacak olan bir kişi ne gibi işlemlerden geçer?
-Masonluğa giriş işlemi nasıl ve ne gibi bir yöntemle gerçekleşir?
Birtakım ön yargılarla ve art niyetlerle Masonluğa saldırılarda bulunulan kaynaklarda, yalnızca genelde "Masonluküzerine değil, özelde Masonluğa nasıl girildiği, nasıl mason olunduğu üzerine
de bir sürü mesnetsiz lâf edilmiş, uydurma şeyler söylenmiştir.
Belki sizin de Masonluk üzerine bildikleriniz bu siteye girmeden önce pek az, pek sınırlıydı. Hatta belki siz de Masonluğa saldırılarda bulunmuş olanlardan, masonları kötüleyenlerden etkilenmiş, yanlış kanılara kapılmıştınız. Oysa bu sitede işlenen bölümleri incelemişseniz, şimdi artık "Masonluk" hakkında hayli bilgi edinmiş sayılırsınız. Hatta başkalarını da bu konuda aydınlatabilecek düzeye gelmiş olabilirsiniz.
Fakat, Mason olmak için gerekli bireysel nitelikler nelerdir?
Masonların mutlaka en iyi, en doğru, en akıllı, en bilgili, en erdemli, en seçkin, özetle "en üstün" kişiler olmaları gerekmez.
Zaten hiçbir masonun da böyle bir savı yoktur.
Demek oluyor ki, her mason ne gibi bireysel nitelikler taşıyorsa, Masonluğa girmek isteyecek kişi de o nitelikleri taşımalıdır. Masonluğa girmek isteyen kişilerde başkaca bir nitelik aranmaz.
Bununla birlikte, her isteyen, salt istediği için Masonluğa giremez ve alınamaz.
Bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar, yalnızca daha önce mason olmuş kişilerce, başvurunun yapıldığı locanın uymak zorunda olduğu geleneksel kurallar ve örgütsel tüzükler uyarınca verilebilir. Herhangi bir kişinin mason olabileceği ya da Masonluğa alınamayacağı konusunda yargıya varabilecek bir başka kurum ya da yetkili organ yoktur.
Masonluğa saldırılarda bulunanlar, Masonluğa girişin masonların onayına bağlı olduğunu, oysa demokratik ülkelerde kişilerin her istedikleri derneğe üye olma haklarının bulunduğunu, Masonluğun bu tutumunun T.C. yasalarına aykırı olduğunu ileri sürer.
Bu yanlıştır!
Dünyanın hiçbir yerinde hiç kimse salt kendi istemi uyarınca elini kolunu sallayarak hiçbir derneğe üye olamaz. Her derneğin, üyelerini alırken gözettiği belli kurallar vardır. Bunlar derneğin tüzüklerinde yazılıdır.
Masonluğa girmek isteyen bir kişinin, bu isteminde mutlaka bir kararlılığı bulunmalıdır. Masonluğun ne olduğunu ve ne olmadığını iyice anlayıp öğrenmeden, gerçek bir istek taşımaksızın, salt merakını gidermek amacıyla, ya da bir dostun önerisi üzerine sadece onu kırmamış olmak için Masonluğa girmek anlamsız ve gereksizdir.
Masonluğa girmek isteyen bir kişinin, gerçekten de istekli olması durumunda, taşıması gereken belirli birtakım bireysel nitelik vardır. Bu bireysel nitelikler şunlardır:
- Ergin yaşta bulunması (21 yaşını tamamlamış olması);
- Özgür düşünceli olması;
- Uygar haklara sahip olması (yani yargı organlarının kararıyla diğer yurttaşların kullanabildikleri haklardan yoksun bırakılmış olmaması);
- Masonluğun öğretimi anlayabilecek düzeyde yeterli eğitim ve öğrenim görmüş bulunması;
- Loca çalışmalarına katılmasını engelleyecek bir bedensel ya da bir ruhsal sakıncasının olmaması;
- Derneğe giriş ödentisini verebilecek, yıllık ödentileri sıkıntı çekmeksizin karşılayabilecek ölçüde yeterli ekonomik gücünün bulunması;
- Üyesi olacağı locanın toplantılarına düzenli bir şekilde katılma olanağına sahip olması;
- Masonluğun ilkelerine, çalışma kurallarına ve yöntemlerine, derneğin tüzüklerine, locaların ve yetkili organların kararlarına uymayı kabul etmesi.
Masonluğun çok eskiden kalma geleneklerinden biri uyarınca; bir kimsenin yalnızca "mason" sıfatını almasının düşünülmesiyle yetinilmez. Kişinin, Masonluğun amaçları doğrultusunda ve tüm ilkeleriyle uyumlu bir şekilde gelişip ilerleme yeteneğini göstermesi de öngörülür.
Fakat bu göreli bir değerlendirmedir. Tüzüklerde tanımlanarak belirtilemez.
Bunların ötesinde, "mason" olacak kişide bir de "töresel nitelikler"; aranır. Fakat bu nitelikler, ne bir kişiye şöyle bir bakmakla, ne bir takım belgeleri gözden geçirmekle, ne de mason olmak isteyen kişiye birkaç soru sormakla anlaşılabilir.
Bunun için de, Masonluğa girmek isteyen bir kişi, başvurduğu locanın üyelerince incelenir.
Bu noktada önemli bir açıklama yapmak gerekiyor :
Masonluğa girme başvurusu doğrudan bir büyük locaya değil, belli bir locaya yapılır.
Gerçi büyük locanın bu işlemde bir işlevi yok değildir. Çünkü başvuran kişinin Masonluğa alınması uygun görülecek olursa, ilgili kişinin asıl üye olacağı yer dernektir. Loca ise derneğin bir koludur. Bunun için, büyük locanın yetkili organı, söz konusu kişinin Masonluğa alınmasında kağıt üzerinde bir engeli bulunup bulunmadığını inceler. Bir engel görünmüyorsa, ilgili locaya işlemi sürdürmek üzere onay ve yetki verir. Ancak bu, bir adayın başvurduğu locada Masonluğa girişi ile ilgili olarak yürütülen işlemlerin sadece bir aşamasıdır.
Masonluğa girme isteminde bulunan kişi hakkında ilgili locanın üyelerince bir araştırma yapılır. Töresel niteliklere yeterince uyum sağlayıp sağlamadığı konusunda, olanaklar ölçüsünde bir görüş oluşturulur. İsterseniz bunu "Masonluğa girmek isteyen kişinin karakteri hakkında bir yargıya varmak" olarak niteleyebilirsiniz.
Söz konusu töresel niteliklerin en önemlilerini de şöyle sıralayabiliriz:
- İyi ahlâklı, yumuşak huylu, dürüst ve erdem sahibi olması;
- Ailesi içinde, dost ve arkadaşlarının arasında, işinde ve sosyal çevresinde, iyi ve olumlu ilişkiler kurmuş olması;
- Başkalarının kazançlarına göz dikmekten, üstünlük taslamaktan, kibir ve gururdan, olumsuz tutkulardan sakınır, haksever, alçak gönüllü olması;
- Bireysel inançları her ne olursa olsun; dogmalara saplanmamayı, kör inançlara kapılmamayı ve bağnazlıktan sakınmayı öngörür, açık ve ileri düşünceli olması;
- Bilimsel bilgilere ve akıl verilerine güvenir olması; çok geniş çapta bilgi sahibi olsa bile, öğrenmeye ve yanılgılarını gidermeye eğilimli olması; kendini daha da yetiştirerek olgunlaşma stek ve yeteneği göstermesi;
- Yurtsever olması; yurduna ve yurttaşlarına gönülden bağlı, onlara karşı olan görevlerinin bilincinde olması;
- İnsansever olması; insanlar arasında, onların çeşitli farklılıkları nedeniyle ayırım gözetmemesi;
- İnsanlara, elinden geldiğince ve herhangi bir karşılık beklemeksizin, iyilikte ve yardımda bulunmaya gönüllüce istekli olması;
- Masonluk'ta bireysel yararlar ve çıkarlar aramaması; bu kuruma ne olduğunu ve ne olmadığını kavramış bir şekilde, önce kendisine ve sonra diğer insanlara ve Insanlığa yararlı olabilmek üzere bilinçle girmeyi ister olması.
Tüm bunlar böyle ardı arkasınca sıralanınca, bir kimsenin "mason" olabilmesi için olağanüstü bireysel nitelikler arandığını sanıp, böyle giderse hiç kimsenin Masonluğa giremeyeceği izlenimini edinebilirsiniz.
Oysa hiç de öyle değil!... Toplum içinde, şu saymış olduğumuz töresel niteliklerin hemen hemen tümüne sahip olan kişilerin sayısı, aynı toplumdaki masonların sayısından çok daha fazladır. Bu nedenle de saymış olduğumuz bu nitelikler hiç de aşırı değildir.
Aslında Masonluğa girmek isteyen kişilerde birtakım üstün nitelikler aranmakta değildir. Yukarıda sayılmış olanlar, yalnızca kişinin gelişmeye, olgunlaşmaya ve giderek yetkinleşmeye elverişli bir yetenek göstermesini gerektirir. "Simgeler ve Simgecilik" başlığı altındaki bölümde belirttiğimiz simgesel dille söylenecek olursa, "kendi hamtaşını yontabilme yeteneğini göstermesi" beklenir.
Her mason, çevresini şöyle bir alıcı gözle incelediğinde, mason olabilecek, Masonluğa çoktan girmiş olması gerekli birçok insan görebilir. Bunlarden kendisine yeterince yakın gördüklerine Masonluğa girmesini önerebilir.
Böylece, yukarıda ortaya attığımız ikinci soruya geliyoruz:
Masonluğa girebilmek için ne yapmak gerekir?
Masonluğa girebilmek için gerekli olan başvuruda bulunmanın yöntemi, herhangi bir mason derneğinin adresini öğrendikten sonra oraya gidip kapıyı çalarak «Ben mason olmak istiyorum. Lütfen gerekli işlemleri yapar mısınız? Gerçi buna benzer başvurular, pek seyrek de olsa yer yer ve zaman zaman görülmüştür; ama bu olağan dışıdır. Böyle bir başvuruyla karşılaşılması durumunda bile geleneksel yöntemlere uyulur. Kendisini bir locaya önerecek, "mason" olduğunu bildiği hiçbir tanıdığı olmayan bir kişi Masonluğa girmek isteyecek olursa, kimi masonlarla tanışıp yakınlık kurması sağlanır.
Demek oluyor ki, Masonluğa girebilmek için önce en az bir mason ile tanışmış olmak gerekir. Bu ise, sıradan, gelişigüzel bir tanışma değildir. Masonluğa girmek isteyen ile ilgili masonun, herhangi bir yerde karşılaşmış, birbirlerinin adlarını ve ne iş yapmakta olduklarını öğrenmiş, birkaç saat bir arada bulunmuş, belki hoşça vakit geçirmiş, birbirlerinin bazı olumlu niteliklerini öğrenip beğeniyle karşılamış olmaları yetmez. Hatta bir zamanlar aynı okulda sınıf arkadaşlığı etmiş olmak, epeyden beri aynı işyerinde çalışır ya da sürekli bazı iş ilişkilerinde bulunur olmak, aynı sosyal kurum ya da derneğin üyelerinden olmak bile yetmez. Bu tanışmanın daha ileriye gitmiş olması, karşılıklı olarak birbirinin karakterini bilmeye varması, bir takım tinsel öğeleri paylaşabilme aşamasına gelmiş bulunması gerekirMasonluğa irmek isteyen kişinin ereği, "mason" olduğunu bildiği kişilerle bir arada bulunmak değil, Masonluğa girmek olmalıdır. Masonluğa girmek isteyen kişi, bir ya da birkaç masonun kişilik yapısı ve karakteriyle genel olarak Masonluk hakkında bir yargıya varmaktan da sakınmalıdır. Tanımadığı masonların da tanıdıkları gibi olduğunu sanmamalıdır. Diğer masonların, tanıdıklarından farklı yanları olabileceğini bilmelidir.
Bu iki kişinin, birbirlerini yeterince, özellikle mason olanın diğerini gerektiğince iyi tanıdıklarını varsayalım. Bu durumda, Masonluğa girişin
1. Bir mason, Masonluğa girmesinin uygun olacağını düşündüğü kimseye, bu konuda bir niyeti olup olmadığını sorar. Eğer bu soruya olumlu bir yanıt alırsa, onu bir mason locasına "aday" olarak önerir.
2. Mason olmak dileğinde bulunan kişi, "mason" olduğunu bildiği bir kişiye bu dileğini bildirir. O da dilekte bulunan kişinin Masonluğa girmesini uygun ve yararlı görecek olursa, bu konuyla ilgileneceğini belirtir ve onu bir mason locasına "aday" olarak önerir.
Her iki durumda da önce önereceği kişiye gerekli ön bilgileri verir. Böylece bir kişinin Masonluğa girişi ile ilgili işlemler başlar.
Masonluğa girmek, mason olmak isteyecek kişilerin mutlaka bilmeleri gereken çok önemli bir konu vardır:
Hiçbir mason, hiç kimseyi kendi başına "mason" yapamaz; ona bu konuda garanti veremez. Ancak ona Masonluğa girmek üzere kendi özgür buyrultusuyla dilekte bulunmasını önerebilir ve yol gösterebilir.
Bir mason, herhangi bir mason locasına yeni bir mason adayı önerdiğinde, gerek ilgili büyük locanın tüzükleri gerekse masonik gelenekler uyarınca bu konudaki işlemlerin yürütülmesine başlanır.
Böylece üçüncü konuya geldik::
Bir kişinin Masonluğa girerken geçtiği işlemler nelerdir?
Önce bir mason, adayı bir locaya önerir. Bu önerinin en az bir diğer mason tarafından desteklenmekte olması gerekir.
Öneri yazılı olarak yapılır. İlgili locanın gündemine alınır ve okunur. Oturuma katılanlara öneri hakkında söz verilir; sonra da oylarına sunulur. Öneri kabul edilirse, adaydan isteğini belirten dilekçesinin alındığı ikinci aşamaya geçilir.
Adaya, üzerinde belirli soruların bulunduğu ve açıklamaların yapıldığı bir dilek formu iletilir. Aday isterse bu formu doldurur ve imzalar. Adayın mason olma istemini gösterdiği bu form da locanın oturumlarından birinin gündemine alınarak okunur. Katılanlara söz verilir. Sonra oya sunulur. Adayın isteği loca tarafından kabul edilirse bir sonraki aşamaya geçilir.
Adayın istek formu loca tarafından büyük locanın "Büyük Sekreterlik" olarak anılan organına gönderilir. Büyük Sekreterlik, adayın durumunu büyük locanın kayıtlarında inceler; bir sakıncası olup olmadığına bakar. Hiçbir sakınca yoksa adayın kimlik bilgilerini tüm dernek binalarında bir süre için askıya çıkarır. Herhangi bir olumsuz görüş bildiren çıkmazsa, süresi dolduğunda ilgili locaya adayın işlemlerinin sürdürülebilmesi için bir onama yazısı gönderir.
Onama yazısını alan locanın başkanı, aday hakkında soruşturma yapmak üzere daha önce onu tanımayan en az üç masonu görevlendirir. Bu kişiler aday hakkında soruşturma yapar, gerekli görürlerse kendisiyle de görüşürler. Bulgularının sonucu locanın başkanına yazılı bir rapor ile bildirirler.
Soruşturma raporları da ilgili locanın gündemine alınır. Tek tek okunur. Katılan masonlara söz verilir. Soruşturmaların üzerinde oylama yapılır. Bu aşama da olumlu sonuçlanırsa adayın Masonluğa Kabul Töreni'ne çağrılmasına karar verilmiş olur.
Tüm bu işlemlerden herhangi biri sırasında adayın Masonluğa girmesine karşı çıkanlar ya da daha ayrıntılı inceleme yapılmasını isteyenler olursa, önce adayın işlemleri belli bir süre için (en az altı ay) ertelenir. Bu süre içinde daha ayrıntılı incelemeler yapılır. Sonra, işlemler kalmış olduğu yerden sürdürülür. İkinci kez karşı çıkanlar olursa, adayın Masonluğa girmesi reddedilmiş sayılır. Bu konuda Büyük Sekreterliğe bilgi verilerek işlemler durdurulur.
Masonlar, genellikle Masonluğa girmesinde bir sakınca bulunan kişileri aday olarak önermez. Bu nedenle, yukarıda sözünü ettiğimiz karşı çıkma olgusu ender olarak görülür.
Bununla birlikte, localar yalnızca Masonluğa girmek isteyen adayların yönetsel işlemleriyle uğraşmadıklarından, bir adayın önerisinin yapılması ile Masonluğa girişi arasında bir yıl kadar bir süre geçer.
Masonluğa Giriş Töreni nasıl yapılır?
Masonluğa çeşitli saldırılarda bulunulanlar, bu konuyu da dillerine dolamışlardır. Kimileri Masonluğa Giriş Töreni'nin uygunsuzluğu üzerinde durmuş, kimisi bu töreni küçümseyerek alaya almıştır.Kimileri de bu törenin "çok gizli" olduğunu belirterek, Masonluğu "bilinmezlerle dolu bir örgüt" gibi göstermeye çalışmıştır.
Masonluk ezoterik bir kurumdur. Diğer tüm ezoterik kurumlarda olduğu gibi, törenlere ve törensel uygulamalara Masonluk'ta da çok önem verilir. Gene diğer tüm ezoterik kurumlarda olduğu gibi Masonluğa giriş bir ritüelik törene uyularak gerçekleştirilir.
Masonluğa kabul edilmesine karar verilmiş olan adayın Masonluk hakkında yeterince bilgi edinmiş olması gereklidir. Özellikle üyesi olacağı bu derneğin tüzüklerini önceden incelemiş bulunması zorunludur.
Bu nedenle, adayın Masonluk hakkındaki bilgileri yetersiz bulunmuşsa, kabul edilmezden önce bu bilgileri edinmesi sağlanır. Kendisine derneğin tüzükleri verilir ve bunları okuyup incelemesi söylenir.
Adayı öneren kişi, tören için belirlenmiş olan gün adayı alıp locanın çalıştığı yere getirir. Burada adayı görevlilere teslim eder.
Aday alaca karanlık bir küçük odaya alınır. Bu odada, Masonluğun öğretim kapsamıyla bağlantılı birçok simge bulunur. Burada adaya önce simgeleri incelemesi ve bunların üzerinde düşünmesi söylenir. Özlü açıklamalar da yapılır. Sonra daya üzerinde birtakım sorular bulunan bir kağıt verilir; bunları yanıtlaması istenir.
Bu sırada locada masonlar toplanmış, o günkü oturum başlamıştır. Adayın alaca karanlık odada kendisine sorulanlara verdiği yanıtlar locaya getirilip okunur. Bir kez daha oturuma katılanlara söz verilerek oya sunulur. Olumsuz görüşler belirtilecek olursa, adayın Masonluğa girme istemi bu aşamada bile durdurulabilir.
Bundan sonra adayın gözleri bağlanarak locanın bulunduğu yere götürülür. Masonluğun öğretiminin büyük bölümünü içeren özdeyişler ve anımsatmalarla dolu bir ritüelik tören yapılır.
Adayın gözlerinin bağlanmasının gerekçesi nedir?
Sık sık sorulan bu soruyu şöyle yanıtlayabiliriz:
Bu geleneksel uygulamanın gerekçesi "tören sonuna kadar adayın çevresini görmemesini sağlamak" değildir; tören boyunca kendisi için yeni olabilecek çevresiyle değil, törenin ritüelik kapsamıyla ilgilenmesini sağlamaktır. Görmesi değil dinlemesi önemlidir.
Bu uygulamanın bir de simgesel anlamı ve değeri vardır. Böylelikle mason adayının daha henüz karanlıklar içinde olduğu, yeterince ışığa kavuşamamış bulunduğu simgelenir. Buradaki "karanlık" kavramı "bilgisizlik" kavramıyla özdeşleşir; "ışık" kavramı ise "bilimsel bilgi"nin karşılığıdır. Böylece adayın bindan böyle bilgisizlikten kurtularak bilimsel bilgiler edineceği simgesel bir yöntemle vurgulanmış olur.
Bundan sonra törene başlanır.
Adaya, tören sırasında da birtakım sorular yöneltilir. Ancak bu sorular artık onun hakkında daha ayrıntılı bilgi edinmek amacını taşımaz. Her bir soru ritüelde yer alır. Bu sorular bir sınav da değildir; çünkü her bir sorunun yanıtı alındıktan sonra, adaya Masonluğun o konu üzerindeki görüş ve yaklaşımı da özdeyişlerle anlatılır.
Bundan sonra aday loca içinde birkaç kez dolaştırılır. Bu dolaştırmalardan her biri "yolculuk" olarak anılır ve simgesel bir nitelik taşır. Her bir simgesel yolculuğun ardından adaya Masonluğun öğretimiyle bağlantılı özdeyişlerle anımsatmalarda ve öğütlemelerde bulunulur.
Yolculuklardan sonra adaya, Masonluğa girme istemini sürdürmekte olup olmadığı son bir kez daha sorulur. Töreni yadırgayarak kapsamını görüşlerine aykırı bulan aday, Masonluğa girmekten cayarak gidebilir. Gitmeyecek olursa, ant içmesi istenir.
Masonluğa Giriş Töreni'ndeki andın kapsamı da sık sık sorulagelmiştir. Bunda kişinin inançlarına, ailesel ve ulusal bağlantılarına hiçbir aykırılık yoktur. Aday, Masonluğun amaçları doğrultusunda ve ilkelerine uyarak çalışacağına, tutum ve davranışları bakımından "Mason Töresi"ne uyacağına, "masonik yükümlülükler"i yerine getireceğine, üyesi olacağı locanın bağlı olarak çalıştığı büyük locanın tüzüklerine uyacağına söz verir.
Masonluğa Kabul Töreni'nin en önemli aşaması sonudur. Törenin sonunda adayın epeyce bir süre görmesini engellemiş olan göz bağı çıkarılır. Buna "aydınlanma" denir. Bu uygulama, ancak birkaç saniye gibi kısa bir süre tutmasına karşın, simgesel olarak adayın "dogmaları ve batıl inançları atıp, bilgisizlikten kurtularak, bağnazlığa düşmekten sakınarak, olumlu ve yararlı bilgiler edinerek doğrulara varma ve gerçeklere yönelme" olayını temsil eder. Şöyle bir simgesel deyiş kullanılarak da dile getirilir:
"Karanlık'tan Aydınlığa Geçiş"
Masonluğa Kabul Töreni'nde bundan sonra yapılan ritüelik işlemler pek önemli değildir. Önemli olan şudur: Masonluğa ilk adımını atmış olan yeni mason için "gerçek aydınlanma" bundan sonra başlar ve yaşamı boyunca sürer."
Alıntıdır.