Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: İsrail yardım gemilerini vurdu.  (Okunma sayısı 16189 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mayıs 31, 2010, 11:18:18 ös
Yanıtla #20
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1662

Sabahtan beri Israil basini, Ingiliz basini, Arap basini ve Turk basini arasinda gelismeleri ihtiyatla ve dikkatle izliyorum. Tam anlamiyla saglikli bir yorum yapmak icin kanaatimce henuz erken. Olulerin kimlikleri, atesin ne icin acildigi, sivillerin nasil tepkiler verdigi, ne suretle gemiye inildigi gibi pek cok soru henuz cevap bulunmadan cesitli degerlendirmeler yapmayi kendi adima dogru bulmuyorum. Sadece su kadarini soyleyebilirim. Uluslarasi Deniz Hukuku, Uluslarasi Ceza Hukuku ve Askeri Hukuk'a gore IDF komutasinin yaptigi hukuk disi bir saldiridir. Cunku bir defa askeri deniz hukukuna gore, yabanci gemilerin kendi karasularini ihlal ettigini dusunen bir devletin ordu komutasi, velevki gemi icindeki aktivistler silahli dahi olsalar, geminin icine yukardan helikopterle degil, geminin her iki tarafindan gemiyi durdurma atesi acmak suretiyle mudahale etmesi gerekirdi. Askerlerin gemiye girmesi komutayi elinde tutan muvazzaf generalin/albayin ve dogrudan tabiki Savunma Bakanliginin kualifikasyon dusuklugu, istihbarat eksikligi, avami tabirle ve dahi Haaretz gazetesinin bugunku mansetiyle "salaklik, ahmaklik, gerizekalilik" tir. Netanyahu hukumeti Israil'in basina yakismiyor. Bir dahaki secimlerde bu asiri ulusalci, fasist zihniyetin sandikta alasagi edilmesi zorunludur. IDF'in bu sabahki gemiye cikarma yapip saldirmasi Islamcilarin ve dolayisila AKP'nin elini guclendirmis, Turkiye'nin de siyasi hayatini buyuk olcude Islamcilarin lehine olarak degistirme miladi baslatmistir. Ve tabiki bu hadise her ne kadar ufak capli da olsa, Turkiye ve Brezilya'nin Iranla imzaladigi uranyum takasina once onay veren sonra karsi cikan Amerika'nin artik cok fazla itiraz edememesi demek ve Orta Dogu'da gittikce yukselen islam liderliginin onunu buyuk oranda acmistir. IDF hata yapmis olabilir ama bunun neticesi olarak bugun hem Savunma Bakanligi hem de Basbakanin "operasyon devam edecek, arkasindayiz" laf-i guzaflari Israi'in dis politikada intihar etmesi demektir ki artik hukumetin "ulusal guvenligimiz tehdit altinda" iddialarini bu beceriksiz sozum ona "operasyon" da sivillere "kardesim uluslarasi hukuka gore sizin bir devletin kara sularini diplomatik izinler almadan ihlal etmissiniz, hata sizde" deme hakkini oldurmustur.

Beri yandan, IHH'nin Hamas ile olan yakin dostlugunu dusunursek, ve oraya giden gemilerin 6'sindan sadece 3'unde yardim malzemesi oldugunu dusunursek, yine kendilerinin de ifadesiyle gemilerdeki "aktivistler"in asil amaci zaten Israil ambargosunu protesto etmektir. Bir bolgede zuhur eden sayet insani ihtiyaclar varsa bunlarin giderilmesi, o bolgenin yonetimini elinde tutan othoritenin gorevidir, sivil toplum orgutlerinin degildir. Yani bu Avrupa Insan Haklari ve Uluslarsi Hukuka gore bir "hak" degildir. Ancak protesto her sivil toplum kurulusunun Uluslarasi Hukuk ve Avrupa Insan Haklari Hukukuna gore hakkidir ancak protestonun methodlari, hele ki bu uluslararasi bir toprak/suda gerceklesecekse diplomatik yollari vardir ve bunlar cozulmeden yola cikilmasi delilikten baska bir seyle aciklanamaz.

Ote yandan Turk basini olaylari cok fazla carpitiyor.  Sevgili Rafael Sadi'nin IHH yardim gemileriyle ilgili olarak yazdigi uzunca yorumu sizle paylasmistim. Gazze'ye havadan ve karadan ambargo oldugu dogrudur ama Gazze'de bir insanlik drami, aclik yasanmamaktadir. Israil'in Kizilay'i Kerem Shalom sadece Mayis ayinda bu gemilerdeki yardim malzemelerinin tam yuz kati oranda yardim malzemesi, giyecek, icecek, bebe mamasi, petrol, ilac gibi binlerle ton yardim yapmistir, halen de yapmaya devam etmektedir.

IDF'in sivillere ates acmasini lanetliyor, Netanyahu Hukumetinin de pismis pismis hala bilanconun savunuculugunu yapmalarini siddetle kiniyorum. Olenlere Allah'tan rahmet, yaralilara acil sifalar diliyorum.




Mayıs 31, 2010, 11:40:32 ös
Yanıtla #21
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1662

Biri bana su aciklamayi yapabilir mi lutfen.
. Daha evelsi gun Taliban kalkti, Ahmedilerin camisini kusatip, 80 kisiyi caminin icinde katletti. ! Islamcilardan biri de Turkiye'de kalkip ta bu teroristleri kinamadi. Kardesim IDF'i yine suclayin... Ama uc gun evvel bu cami icinde olan ikinci Yezid vakasi oldugunda bu aktivistler neredeydi, neredeydi Islamci yazar cizer takimi, neredeydi demokrat  gecinen kalemler??????????


Haziran 01, 2010, 12:02:24 öö
Yanıtla #22
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Gazze‟ye giren malların sadece oranı değil, çeşitliliği
de büyük ölçüde azaldı. Bugünlerde İsrail sadece 35 çeşit ürünün Gazze‟ye
girmesine izin veriyor10. Ambargo başlamadan önce Gazze‟ye ortalama 4 bin çeşit
ürün ithal ediliyordu11. Temel gıda maddeleri, (şu anda sınırdan geçebilen ürünlerin
%74‟ü. Ambargodan önce sınırdan geçen ürünlerin %17‟sine tekabül edilyordu) ve
ilaçlar sınırı genellikle geçebiliyor. Geçiş izni olan ürünlerin neler olduğuna dair yazılı
bir liste olmadığı gibi, nelere izin verilmeyeceğine dair de bir tutarlılıktan
sözedilemiyor. Örneğin bir gün, “lüks” sayılabilecek bazı meyvelere “temel gıda”
olduğu için izin verildiğine, iznin ertesi gün kaldırıldığına tanık olabilirsiniz12. Teorik
olarak geçiş iznine sahip, barınma kitleri (ortalama gecikme 85 gün), sağlık ve
pediatri kitleri (ortalama gecikme 68 gün), yatak ve mutfak malzemesi (ortalama gecikme 35 gün) gibi insani yardımlar da, beklenmedik gecikmeler ve sınırlamalarla
bölgeye girebiliyorgecikme 35 gün) gibi insani yardımlar da, beklenmedik gecikmeler ve sınırlamalarla
bölgeye girebiliyor

2007‟de ambargo başlamadan önce, Gazze‟ye girmek için altı resmi sınır geçişi
vardı: İsrail‟den geçiş için Erez, Kami, Nahal Oz, Kerem Shalom ve Sufa ve Mısır‟la
Refah kapısı açıktı. Ambargodan önce Gazz‟den günde 70 kamyon dolusu ürün ihraç
ediliyor5, 583 kamyon dolusu mal ve insani yardım da içeri giriyordu6. Malların çoğu,
Gazze‟nin kuzeydoğusunda bulunan, geniş ölçekli, ciddi güvenlik önlemlerine sahip,
ticaret için uygun Karni kapısı aracılığıyla geçiyordu. Gazze elektrik santraline de
enerji sağlayan ana petrol borusu ise Nahal Oz‟dan geçiyordu. Karni, dev güvenlik
duvarının üzerinden Gazze‟ye buğday taşıyan vinç hariç11 Haziran 2007‟den beri
kapalı. Artık güneydeki, çok daha küçük, Kerem Shalom kapısı kullanılıyor.
Ambargonun ilk iki yılında, ortalama 112 kamyonun Gazze‟ye geçmesine izin verildi
(önceki dönemin beşte biri)7. Hollanda‟ya ihraç edilen karanfiller gibi küçük siparişler
hariç tüm ihracat yasaklandı8. Sufa 2008 eylülünde tamamen kapatıldı.

310 ton çimentonun girebilmesi için yapılan sıkı pazarlıklar sonucunda, Temmuz
ayında anlaşıldı19. Dünya Bankası koordinasyonunda Gazze‟nin tek enerji santrali, su
arıtma tesisi ve Gazze‟nin çalışırken hava saldırısına uğrayan yegane un değirmeni
tamir edilecekti20.
Geriye kalan çimento I. Dünya Savaşı‟ndan kalma Commonwealth mezarlığındaki
mezar taşlarının tamiri için ayrıldı. Ancak 1.5 ton çimento ve 350 mezartaşından
oluşan bu ufak yük bile İsrail tarafından kabul edilmedi. Bir ay kadar sonra İsrail ordu
yetkililerini kaynak gösteren medyanın bu kargonun Hamas tarafından geri
çevrildiğini söylediklerini gördük21. halbuki yardım çalışanları çimento torbalarını
mezarlıkta kilit altında görmüşlerdi22.
Buna ek olarak, Gazze‟nin bombalanan un değirmenini tamir etmek üzere kabul
edileceği söylenen çimento da Gazze‟ye giremedi. Gazze‟yle Mısır arasında bulunan
tüneller aracılığıyla fahiş fiyatlara da olsa az miktarda çimento bölgeye girebiliyor.
Ancak bu miktar büyük çaplı bir inşa projesi için yeterli değil. Bombardıman sırasında
patlayan binlerce ev, okul ve iş yeri penceresinin değiştirilmesi için cam hayati öneme
sahip. Özellikle soğuk kış günlerinde rüzgar ve yağmurdan korunmak için ince
plastiklerden başka birşeyi olmayan evler için. Küçük çaplı cam girişlerine Haziran ve
Temmuz‟da iki kez izin verildi. Özel izin verilen malzeme girişlerinden biri de büyük
çabalarla oluşturulan su sistemleri için gerekli malzemeler içindi. Bu kapsamda, dört
kamyon plastik boru, iki kamyon çimento, bir kamyon katran ve dört kamyona
yüklenmiş arıtma malzemesi giriş yapacaktı24.Yapı malzemelerinin girişini yasaklayan
genel kuralın dışında kalan bu bir avuç istisna, bu malzemenin girişinin ne kadar
mümkün ve karar verene bağlı olduğunu gösteriyor.

...

İsrail’in vatandaşlarını koruma yükümlülüğü, uluslararası
insani hukuk ve insan hakları hukuku çerçevesinde bulunuyor. Filistinli gruplar
tarafından İsrail’in güneyinde gerçekleştirilen hedefi belirsiz saldırılar, birkaç sivilin
ölümüne ve onlarcasının yaralanmasına yol açtı. Bu saldırılar uluslararası insani
hukukun açık ihlalleridir. Bu tip hedef gözetmeksizin sivillere karşı girişilen saldırıları
kınıyoruz. Bir tarafın giriştiği uluslararası hukuka aykırı saldırılar ne kadar ağır olursa
olsun, diğer tarafın saldırılarına haklılık kazandırmaz. İsrail’in Gazze’de uyguladığı ve
birkaç kişinin eylemleri için herkesi cezalandıran abluka uluslararası insani hukukun
toplu cezalandırmaya karşı maddesinin açık bir ihlalidir

...

Mart 2009'da Sharm el
seyh'deki bağışçı konferasında, uluslararası topluluk Gazze'nin yeniden
yapılandırılması ve Filistin ekonomisinin desteklenmesi için, AB'nin söz verdiği 1
milyar doların dışında, 4 milyar dolardan fazlasını vermeyi taahhüt ettiler. AB ve tüm
uluslararası topluluklar Israil askeri operasyonlarının verdiği zararı onarmak için
tekrardan sorumluluk aldılar fakat, bu yardımın iletilmesi için gerekli aşamaların
kaydedilmesinde başarısız oldular68. İsrail ablukası neredeyse pek çok taahhüt
edilmiş fiziksel yeniden yapılandırma projeleri için aktarılmış olan yardımlara engel
oldu. AB, Dökme Kurşun Operasyonu sırasında Gazze'de AB fonlu projelerin zararı
için bir bedel aramadı. Sadece bir kısım bilgi kaynakları üzerinden bile tahmin
edilmiş, EUR bazında 12.35 milyon (ve 2000 yılından beri EUR 56.35 milyon)

...

Yukarıdaki satırlar oldukça ayrıntılı olarak hazırlanmış olan Uluslararası Af Örgütü'nün Gazze Raporundan alıntıdır. Hani İsrail yardım yapıyormuş ya onun için ekledim. Af Örgütü'nün kapsamlı raporuna http://www.amnesty.org.tr/ai/system/files/gazze_mazeret%20yok_amnesty.pdf adresinden erişebilirsiniz.



Haziran 01, 2010, 12:08:35 öö
Yanıtla #23
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Af Örgütünün 2010 raporundan israil bölümünden alıntılar (raporun 173 vd. sayfalarından)

İsrail güçleri acil durum yardımı ve insani yardımları
kasten veya diğer şekillerde engellediler. Ayrıca
yardım konvoylarına ve dağıtım merkezlerine, tıbbi
personele saldırarak UNRWA ve ICRC’nin saldırı
sırasında Gazze’deki hizmetlerini durdurmasına
neden oldular.

Bir çok durumda İsrail askerleri çocuklar da dahil
olmak üzere Filistinli sivilleri askeri operasyonlar
sırasında “canlı kalkan” olarak kullandılar ve sık sık
bu sivilleri tehlikeli görevler yerine getirmek zorunda
bıraktılar. İsrail askerleri ayrıca ikamet edilen evlerin
yakınlarından saldırılar düzenlediler

Savaş uçakları, helikopterler ve insansız uçaklardan
veya hedeflerinden kilometrelerce uzağa
konuşlandırılmış tanklardan fırlatılan uzun menzilli ve
yüksek isabetli mühimmatlar kullanılan İsrail
saldırılarında yüzlerce sivil öldürüldü. Kurbanlar iki
ateş arasında kalarak veya militanlara kalkan görevi
görürken değil evlerinde uyurken, günlük işlerini
yaparken veya oynarken öldürüldüler. Çocuklar dahil
bazı siviller, İsrail askerlerinin hayatı için tehlike
oluşturmazken yakın mesafeden vuruldular. Sağlık
görevlileri ve ambulanslar yaralıları kurtarırken
defalarca saldırıya uğradı ve bu saldırılar muhtelif
ölümlere yol açtı.
Hedefi bulma yeteneği daha az olan topçu mermisi,
havan ve çivi bombası da denilen Flechette türü tank
mermileriyle çok sayıda sivil öldürüldü veya yaralandı.
Yoğun nüfuslu yerleşim bölgelerine ayrım
gözetmeksizin tekrar tekrar beyaz fosfor atılarak
siviller öldürüldü veya yaralandı, sivil mülkler imha
edildi.
Bunların birçoğu orantısız ve ayrım gözetilmeden
yapılan saldırılardı, tıbbi personel ve araçları da dahil
olmak üzere siviller ve sivil nesneleri doğrudan hedef
alarak, sivillere yönelik riski asgariye indirmek için
mümkün olan bütün önlemler alınmayarak, tıbbi ve
yardım personeli ve araçlarının zamanında erişimine
izin verilmeyerek uluslararası yasayı çiğnediler

"Dökme Kurşun” Operasyonu krizi yıkıcı seviyelere
yükseltti. Operasyon bittikten sonra abluka yeniden
inşa çabalarını önledi veya engel çıkardı. Sonuçta su
ve temizlik hizmetleri daha da kötüleşti, daha çok
elektrik kesintisi yaz sıcağında kamu ve sağlık
kuruluşlarında ciddi sorunlara yol açtı, okullardaki
aşırı kalabalık sorunu daha da kötüleşti, artan talep ve
hasarlı tesislerle baş etmeye çalışan zaten sınırlarını
zorlayan sağlık sistemi yeni zorluklarla karşılaştı ve
ekonominin toparlanma ihtimali çok azaldı veya yok
oldu. İsrail çiftçilerin İsrail- Gazze sınırına 500 metre
ve daha yakındaki tarlalarına erişimlerine engel
olmaya ve kıyıdan üç deniz milinden ötede balıkçılığı
yasaklamaya devam etti.
Gazze’de kapana kısılanlar arasında, Gazze dışında
tıbbi tedaviye ihtiyacı olan ağır hastalar, üniversiteye
veya işe gitmek için Batı Şeria’ya veya yurtdışına
seyahat etmesi gereken öğrenci ve işçiler vardı.

İsrail İAFT’deki Filistinlilerin yeterli ve güvenli su
kaynaklarına erişimine izin vermemeye devam ederek,
sosyal ve ekonomik gelişmeyi engelleyerek ve sağlığa
tehdit oluşturarak işgalci güç olarak sorumluklarını
ihlal etti. Filistin su tüketimi günlük kişi başına 70
litreye zar zor ulaştı – WHO’nun tavsiye ettiği miktar
günlük asgari 100 litrenin oldukça altında kaldı.
İsraillilerin kişi başına günlük tüketimi dört kat
fazlaydı. İsrail ordusu Filistinlilerin Batı Şeria’da
yağmur suyu toplamak için kullandıkları sarnıçları
izinsiz inşa edildikleri gerekçesiyle tekrar tekrar imha
etti.

İsrail güçleri özellikle de Doğu Kudüs’te, Filistinlileri
zorla tahliye ettiler ve izinsiz inşa edildikleri
gerekçesiyle evlerini yıktılar. Filistinlilerin bu tür izinler
edinmeleri sistematik olarak engelleniyordu. Eşanlı
olarak İsrail yerleşimlerinin, yasadışı olarak el
konulmuş Filistin topraklarında yayılmasına izin
verildi. Negev’in Bedevi nüfusu da zorunlu
tahliyelerde hedef alındı

İsrail güçleri Filistinli sivillere karşı aşırı güç kullanarak
birçok yaralanmaya ve bazı ölümlere neden oldu.
Güvenlik güçleri kendileri veya başkaları için ciddi bir
tehdit yokken sık sık göz yaşartıcı gaz, plastik kaplı
metal mermi ve hakiki mermi kullandılar.



Haziran 01, 2010, 12:21:52 öö
Yanıtla #24
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Evet amaç ambargoya hayır demekti. bunu bilmeyen yok. bunun yanı sıra orası için hayati önem taşıyan yardım malzemelerini ulaştırabilmekti. İsrail'in bize verseydiniz biz gönderirdik mavrası inandırıcı değildir. çünkü gazzeye inşaat malzemesi girişi yasaklanmıştır. (bkz. yukarıda Af Örgütü Raporu)

Ambargo gayrı insanidir. Gazze İsrail toprağı değildir. İsrail oraya kimin gireceğine karışamaz. Bir gruba karşı mücadelede tüm bir halk baskı ve gözetim altında tutulamaz. Gazze'ye isteyen istediği şekilde girebilir. İsrail anca bakar. Ötesi yok!  Uluslararası sularda bir gemiye ancak korsanlık ve köle ticareti sebebiyle müdahale edilebilir. İsteyen Doğu akdenizde uluslararası sularda Gemi Kent bile kurabilir.

İsraili savunanların talibanla pkkyle kendilerini örneklemeleri onlara tepki vermediniz ama demeleri de israilin nasıl bir terörist zihniyetle yönetildiğinin bilinçaltındaki görünümlerinin dışa vurumudur.

« Son Düzenleme: Haziran 01, 2010, 12:31:56 öö Gönderen: skullG »


Haziran 01, 2010, 09:36:52 öö
Yanıtla #25

Öncelikle Öldürülen Askerlerimize üzüntümü belirtiyorum. Ve artık bu yaklaşımla bir yere varılamayacağını anlayıp radikal çözümlere ihtiyaç var demek istiyorum. Bu çözümlerin uzlaşma ve kaynaşma yolu ile barışa yönelik olmasıdır temennim... Malesef bir taraf ''Dağlara Gel Dağlara'' diğer taraf '' Dağlar Seni Delik Deşik Delerim'' sloganından bugünde vazgeçmedi...


Geliyorum Gazze olayına... Abluka vs. İsrail'in kötü tutumları Filistin Halkı'nın zor koşulları... Birkaç ''yardım derneği kuruluşu'' ''süper fikirleri'' ile ablukayı deleceklermiş... T.C. Devleti Makamları bağımsız bir organizasyona neden arka çıkar ''gaz verir'' İsrail'in iç meselesine karışıp ''hava basar''?
İçerde oy kaygısı ve taban tutma, dışarda sıcak sermaye için ''İt önüne bırakılmış et'' misali sivil insanların beyhude yolculuklara gitmesine destek olmak... E be akl-ı evel, keyf-i keder yöneticilerimiz burnunuz Kaf dağında mı sizin? İnsan hayatına kıyan katil İsrail  devleti mi daha suçlu yoksa ölüme afyonlu Haşşaşin misali Gemi yüzdürten içimizdeki Hassan Sabbahlar mı?

Değdi mi şimdi ? Kaç sivil hayatını yitirdi durdu mu Gazze ablukası ?

Bir devlet ki hele T.C. Devleti paravan yollarla abluka delmez ya bu işe diplomasi ile değinir ya da kaldırır namluları düşman ilan edecekse eder...

Yazık diyorum kimsenin insan hayatına saygısı kalmamış demekki Devlet yönetenlerde duygular evde bırakılarak yaşamakmış meğer racon meğer düşünmeden yönetiliyormuş devlet keyf-e keder canın nasıl isterse istediğin gibi...


Son olarak senin teröristin iyi benimki ''kaka'' durumuna cevap olsun... Açıp bir bakmalı insan tarihe İsrail Devlet olmadan önce hangi süreçlerden geçti ? Güçlenmeden önce hangi terör faaliyetlerini gerçekleştirdi... İsteyen açsın baksın Eski Ahit'e ne yazıyor diye o zaman terör nasıl yapılır soykırım nasıl yönetilir tüyleriniz diken diken görürsünüz...


Tüm bu saldırılarda ölen Asker ve Sivil vatandaşlarımıza rahmet Ailelerine ve halkımıza başsağlığı temmenni ederim.



Haziran 01, 2010, 04:22:35 ös
Yanıtla #26
  • Ziyaretçi

Kuzey Irak'ta ki pjak kamplarına herhangi bir ülkenin yardım etmesini engellemiş bir Türkiye ne kadar suçlu sayılabilirse hamas yanlılarına yardımı engellemiş bir İsrail'de o kadar suçludur...

6 şehit sırf bizim luzumsuzlar din kardeşi dedikleri teröristlere yardım edecek diye verildi.Oturalımda 6 şehide yanalım.Filistin miş islam dünyasıymış....Geçin bunları arkadaşlar yarın bir dünya savaşı çıksa bizi ilk müslüman din kardeşi dediğiniz adamlar satar...Neden hamas israilde dünden beri ardı ardına bombalar patlatmadı her tarafı savaş alanına çevirmedi...Yardım gemileri filistinlilere gidiyordu 16 kişi öldü sanırım.Neden 16 cana 16bin can almadılar.Hikaye bunlar.Bu olaylar biraz tayyibin iktidar koltuğuna tutunması için dış mihrakların filimleri birazda ortadoğuda amerikaya göbekten bağlı güçlü bir Türkiye projesinin km taşları...

Başbakan israili ancak uyarır israilde tınlamaz.Başbakan şovunu yapar oyunu artırır.Ortadoğuda saygın adam olur o kadar.Ölen yine anakuzuları olur.


Haziran 01, 2010, 09:08:03 ös
Yanıtla #27

Futurum,  6 şehidi nasıl oldu da yardıma bağladınız onu da anlamış değilim. Bunu bir yana bırakalım, Hamas'ın misilleme yapmasını mı istiyorsunuz? Hem terörizm diyorsunuz, hem Hamas'ı neden misilleme yapmadı diye suçluyorsunuz. Hamas da mı sivil öldürseydi? Bu mudur istediğiniz? Hamas, bizim intikamımızı bir kaç İsrailli öldürerek alınca, Hamas'ı takdir mi edecektiniz?

Dünya barışını tehdit eden, asıl sizin bu rövanşizm ihtirasıyla kavrulduğunuz kokuşmuş düşüncelerinizdir. Bir terörist de sizden farklı düşünmezdi herhalde!
Karanlıklar prensi bir beyefendidir. W.Shakespeare


Haziran 01, 2010, 10:21:03 ös
Yanıtla #28
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 319
  • Cinsiyet: Bay

İsrail, Türkiye'nin hiçbir zaman dostu olmadı. Ülkeler için öncelik çıkarlardır ama uzun yıllar çıkarların örtüşüyor ise ortada bir dostluk olur. Türkiye birçok konuda da İsrail'e çıkar sağladı. İsrail'i ilk tanıyan Müslüman devletde Türkiye'dir. Savunma sanayimize bakın milyarlarca dolar İsrail ile anlaşmalar yapıldı. Ordularımızın müttefik olduğu zaten tartışılmazdı. Askerlerini Konya'da eğiten bizim ordumuzdu. Bu tür örnekler çoğaltılabilir.
Fakat, İsrail pkk denen terörist örgütünü yıllardır kullanıyor. Zaten bu örgütün kaç tane kocası var artık bilmiyorum. Ülkemizdeki birçok faali meçhul cinayetlerin arkasındaki gücün arkasında da yine İsrail kökenli grup ve örgütler yatıyor.
pkk ı kuzey ırakta yetiştiren, senelerdir hertürlü silah yardımı yapan israil kökenli asker ve mossad ajanlarını da görmek lazımdır.
Yüz yıllardır yahudileri içimizde tuttuk, ama onlar herzaman kuyumuzu kazmak için can attılar. Bu Osmanlı Devleti zamanında da böyle idi. Bize dost gözüküp, mağdur, zararsız gözüküp en büyük düşman oldular. Ülkemizin hala önemli bölgelerinde sabetayistler var. Şurada bile bu kadar israil sever yaklaşım olduktan sonra..

israil bir devlet fakat İsrail'in yöneticileri İsrail'de zaten yaşamadığını herkes biliyor, dünyaya yayılmış paraya hakim lanet olası pislikten öte birşey değiller ki bunlarında pek çoğu görüntüden ibaret. Ortada para silah yok insanları kendilerinden korkutan düşünce var, psikolojik harp var.

Gazze'ye gelince kimsenin dini ırkı beni alakadar etmez. Ortada yaşanılan bir insanlık dramı var ve onlara yardım etmek isteyen bir yardım kuruluşumuz. Saldırıda %100 İsrail devleti suçludur. Bende bir Denizciyim. Ve senelerdir Deniz Hukuku dersi gördüm.

Verdiğimiz 6 şehitden birisi benim oturduğum semtde oturuyordu. Ve bugün cenaze namazını tüm semt halkıyla kıldık.
Bunu ilk mesajları yazan yazarlara cevaben yazıyorum. Konuyu sulandırmaya veya farklı yerlere çekmeye gerek yok. Bu Millet her daim Şehidine sahip çıkmıştır. Herşeyi medyadan takip ederek, niye kimse Şehitler için ses çıkarmıyor demek anlamsızdır. Medya Gazze'ye odaklanmışsa bu onların sorunudur.

Bu olayın arkasında da İsrail vardır. Pkk kocasız mı kaldı?
pkk terör örgütü var olalı beridir, Deniz Kuvvetlerimize ne zaman saldırmıştır?
Bu açıkca görülmektedir ki, "İsrail devleti aman ha sakın askeri gemilerinizin rotasını bize çevirmeyin yoksa siz o gemileri kaldırmadan biz vururuz" un uygulamalı halidir.

Gönül isterdi ki güçlü liderlerimiz olsun, temiz yönetilen bir devletimiz olsun, savaş gemilerini israile doğru yöneltip vatandaşlarımızı sağ ve selamet ülkemize getirsin. Gerekirse savaş çıksın!

Huzurumu uyarılarıma rağmen bozan herşeyi yok etmeyi yeğlerim. İsrail kendi medyasında olsun, dünya genelinde sahip olduğu kalemler olsun Türkiye'yi hep karalamanın ve küçültmenin derdindedir. İstanbul'un 3 ilçesi kadar yüz ölçümü olan bir devlet Türkiye'ye laf atamaz. Atıyorsa sonuçlarına en ağır şekilde katlanmalıdır. Bu gün bu ülkede savaş çıktığı an milyonlarca insan var korkmadan gidecek. İsrail'in nesi var? Arkasındaki abd mi? Bunlar sadece ekonomik yaptırım. Gerçek güç sıcak savaşta belli olur. Gücü olan Türkiye'ye meydan okumakda devam etsin. Elbet bu Milletde komutansızda savaşacak askeri doktrin bulunur.


Haziran 04, 2010, 01:49:45 öö
Yanıtla #29
  • Ziyaretçi

malesef gormekteyim ki hemen savas senaryolari yazilmaya baslamis,savasin cikma ihtimalinin verdigi o anlamsiz cosku sarmis insanlarimizi..

Degerli uyeler,
evet israil hukuku cignemistir ve insanlik ayibi islemistir fakat biz uniter devlet yapisina sahibiz ve ulusal cikarlarimizi gozetmek zorundayiz.
Hemen hersey bitsin savas ciksin vur kir parcala yok olsun yahudiler gibi sapkin ideolojilerin bilincaltina yerlestirdigi fikirlerle hareket edersek herseyden once Turk milletinin tarihi karakterine ihanet etmis oluruz..

Evet acilar buyuk fakat daha soguk kanli olmaliyiz mantikli ve cikarlarimiza uygun hareket etmeliyiz..buyuk devlet olmak budur..

Sevgi ve saygilarimla..


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
5 Yanıt
5064 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 31, 2007, 10:09:10 ös
Gönderen: shemuel
5 Yanıt
5677 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 14, 2012, 02:20:52 ös
Gönderen: Tij
32 Yanıt
13573 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 22, 2008, 04:14:28 ös
Gönderen: paragon
0 Yanıt
3067 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 10, 2009, 01:58:44 ös
Gönderen: karahan
7 Yanıt
5748 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 22, 2010, 10:50:52 ös
Gönderen: MASON
2 Yanıt
6026 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 20, 2011, 01:19:35 ös
Gönderen: cardiffmonster
0 Yanıt
2010 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 15, 2015, 02:48:29 öö
Gönderen: Risus
0 Yanıt
2168 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 17, 2015, 05:05:53 öö
Gönderen: Ali Genetic
14 Yanıt
5984 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 10, 2015, 12:54:45 ös
Gönderen: Melina
4 Yanıt
2723 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 16, 2015, 03:41:43 ös
Gönderen: BuZ