Sayın M.Akyol Merhaba ,
Alıntılama yaptığınız yazı ve konuşmaları ben de takip ettim. Ama bir noktayı düzeltmek daha doğrusu minik bir ilave yapmak istiyorum. Sayın Onur Öymen başbakanın bisküvi ticareti yaptığı günlere kinayeli bir gönderme yapmış , ama unutulan birşey var , başbakan yalnızca bisküvi ticareti yapmış birisi değildir ki ...Kendisinin bugüne bugün mesela "sucukçuluk" sektöründe de müthiş bilgi birikimi vardır . Daha ne sektörler , neler neler ...
Bugün artık tek branşta uzmanlaşma yetersizdir , muhasebecilikten sucukçuluğa , hatipliğe , öfkeyi bile bir hitabet sanatı olarak kullanabilme gücüne uzanan "çok geniş bir yetenek skalasına" ihtiyaç vardır artık ... yabancı dil bilgisi filan kesinlikle gereksizdir , mesela sucukçulukta öyle bir "üretim hamlesi" yaparsınız ki , belediyeci olursunuz , sucukçuluk deneyiminizi duble yol yapımında kullanmayı bilmek de sizi başbakan yapabilir , herkes bu sefer yabancı dil öğrenmek yerine sizin dilinizi anlamak zorunda kalıverir...
Siz , ben ...Kars'dan yüklenilip gönderilmiş etin sucuğa nasıl dönüştürülüp de İstanbul'da satılacağını , bu parayla ilim-irfan ve iman sahibi insanlarımızın yuvalandıkları tarikatlara ne kadar destek verilmesi gerektiğini , bu yardımların nemalanmak suretiyle kaç yılda kaç gemi alınabileceğini filan biliyor muyuz ?? Bilmiyoruz .....Bunları bilmeyip bir de hala finansçıyız, marketing bizim işimiz , kurumsal iletişim , itibar yönetimi filan diyoruz bir de kalkıp ...Sünnet düğünlerinde takılan altın ve paraları nemalandırıp filo satın almayı bilmeden bu nasıl finansçılık , nasıl bir budgeting , değil mi?? Bunlar büyük eksikliklerimizdir bizim...
Ama bu eksiklerimize rağmen , bize "özgürlük" verilmiştir bu dönemde ...Artık sıkıntımız filan olduğunda "annemizi de alıp" dilediğimiz yere doğru "yola çıkma ve çıkartılma hakkı" tanınmıştır bizlere ....Az şey midir bunlar ?? Bugün siz ve ben başbakan değilsek , bu husustaki donanımsızlığımız , bu konulardaki kapasitesizliğimiz nedeniyledir ....
Ama kendisi bu eksikliği yaşamamıştır , çünkü sucukçulukta namı alıp yürümüştür. Bundan böyle bu topraklarda başbakan olabilme yeterlilikleri arasına "sucukçuluk" da önemli bir kalifikasyon olarak girmiş bulunmaktadır. Bu örneklere bakarak bizlerin derhal kendimize gelmemiz , eksiklerimizi gidermemiz gerekmektedir.
Ama bakın görüyorsunuz , bu "laikçi elitler" bir türlü kendisinin hakkını teslim etmemektedirler ; neler neler başarmış olmasına rağmen bu "monşerler" halktan uzaktır ...Halka yaklaşmak için bir diplomatımızın , bir politoloğumuzun sucukçuluk yaptığını gördünüz mü ? Hayır . Yapmazlar , yapmadıkları için de bütün diplomatlar yetersizdir ...
Bugünkü sıkıntılarımızın çoğu sucukçuluk yapmış , duble yol yapımını hatiplikle bütünleştirmeyi bilmeyen diplomat kadrosunun yetersizliğindendir... Ha sucukçuluk yapmışsın , ha başbakan olmuşsun , ikisi de aynı şey sayılır değil mi nihayetinde ...Hep bu "kemalist elit" in kıymet bilmezliğinden bu durumdayız ....
Ama artık önümüzde "rol model" var , hep böyle kalmak zorunda değiliz , modelleme yaparak öğreneceğiz bizler de ...öyle değil mi ??
Saygı ve sevgilerimle