Bu konu korkarım ciddiyetinin dışına çıkmaya başladı.
Mizahın da yeri var elbette; onu ayrı tutalım.
Bir de ben desem şu eldiven konusunda bildiklerimi!...
Doğru mu değil mi, ben değil de başka katılımcılar söylese...
Konuyu ikiye ayıralım mı, biri eldivenin kökeni, diğeri buünkü simgesel anlamı diye?
Yorum yapmış olanlara teşekkürler de özellikle Sayın Smyrnali'ye, benim düşündüğüme çok yaklaşmış olduğu için...
Benim düşündüğüme yaklaşmış olmak, teşekkürü mü gerektiriyor. Ben teşekkür ederim, siz katılmak zorunda değilsiniz. Burada General Samurkaş Aygırmoıtor olmak gibi bir iddiam yok.
Önce şu kökene bakalım mı? Bir diğer deyişle bu beyaz eldivenler nereden gelmiş Masonluğun simgesel derecelerine? (Sonraüki dereceleri, beyaz dışı eldivenleri göz ardı ediyorum bu başlık altında.)
Şöyle derler: Eskiden taş işçileri ellerini korumak için eldiven kullanırmış. Günümüzde masıonlar da simgesel olarak hamtaşlarını yonttukları için, o eski taş işçilerinin eldivenlerinin simgesel karşılığını kullanıyor.
Derler de olmaz...
Masonların kullandıkları aletler arasında asıl önemli olanları gönye ile pergel. Nasıl kullanırsınız gönye ile pergeli elinizde kaba eldivenlerle?
Masonluğun tarihi ille de Operatif Masonluktur iddiasından kaynaklanan zorlama bir açıklama bu. Operatif Masonluk, günümüzdeki yani spekülatif nitelikli Masonluğun tarihinde yer almaz. O tarihçe günümüzdeki Masonluğa yakıştırılmıştır öyle olması gerektiği için. B bağlamda çok önmli bir baştka olay vardır tarihte: "15. Louis kimin oğludur?" diye sorulunca bunun yanıtı şöyle verilir: "Kiumin oğlu olduğu önemli değildir. kimin oğlu olması gerektiği önemlidir." Spekülatif Masonluğun asıl ve gerçek tarihinin nasıl olduğu önemli değildir; nasıl olduğunun kabul edildiğidir önemli olan. (Bunu bir yerlerinize not edin.)
Bizim konumuz eldiven...
18. yüzyıl ve öncesinde tüm soylular, aristokratlar, kentliler, o özgür sayılan insanlar eldiven giyerdi. Beyaz eldiven.
Hani şimdilerde bir görgü kuralı var ya; eldivenle el sıkışılmaz diye... Dikkat ettiyseniz, bu görgü kuralını bilernler, ellerinde eldiven varsa, el sıkışmak gerektiğinde hemen seavaşmaya girişir soıkışacaklarıı ellerinin eldivenlerini sıyırıp çıkarmak için.
O tarihlerde ise tersi söz konusu... Eldiven olmadan el sıkışılmaz.
Neden?
Eller kirlidir, pistir, rezildir de ondan... Yıkanmaz da ondan...
Ya sıradan halk?
Onlar önemli değildir. Yıkınsalar bile önemli değildir. Onbar insandan değildir ki!... İnsanlar için dolgu malzemesidir onlar. Zaten onlara eldiven giymek de yasaktır ha!... Özgür insanların giyim kuşam tarzına özenemezler.
Masonlar...
Masonlar soyludur ya da özgür doğmuş kişilerdir. Eski yükümlülüklerde bile yazılıdır öyle olması gerektiği. Dolayısıyla masonlar da eldiven giyer; giymelidirler. Zaten giyerler de...
Peki bir de simgesellikten söz etmiştik.
Olur, ona da girelim ama bakarsınız bu benim buraya "bilgi" diye yazmış olduklarıma karşı çıkacak, bunların kısman ya da tümüyle yanlış olduğunu söyleyecek, bize doğrusu gösterecek olan vardır; önce ona söz hakkı...