Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: EVRENİN BİR AMACI VAR MI? - 10  (Okunma sayısı 3202 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ekim 26, 2009, 03:40:32 ös
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



Ben bunu okurken anlamış olduğumu söyleyemem. Elimden geldiğince aktardım. Bakalım siz ne düşüneceksiniz.


BELKİ

Paul Davies – Fizikçi, kozmolojist ve astro biyolojist. Arizona Eyalet Üniversitesi Beyond Center Direktörü.


Kozmik amaç tartışmaları her zaman kültürel bavuluyla birlikte gelir.

Bu nedenle evrenin bir amacı var mıdır yok mudur sorusunu ve aynı zamanda eğer varsa bunun ile ne kastedildiğini de yanıtlamak için öncelikle bilimsel dünya görüşüne odaklanmalıyız.

Bilim adamları genellikle evrenin boyutu, uyumu, asaleti ve gerçekliğine ilişkin romantik yaklaşımlar sergiler. Einstein “kozmik dinsel bir duygusallık” olayını açıkça dile getirmişti.

İzin verirseniz bu duygunun yarattığı tadı aktarayım. Kozmik dramın paketi açıldığında sanki birbirini izleyen olaylar dizgesine benzer bir metin varmış gibi görünür. Doğa bir gelişigüzel olaylar dizgesi değil, matematik yasalarının çok zekice işlendiği bir bildirgedir. Bunun üzerinde görüş birliğine varılmıştır. Ancak ya bununla bağlantılanan amaç?...

Eğer kozmik öyküyü anlatan bir metin varsa bu bile kendi başına bir tür amaç değil midir?

Çoğu bilim adamları bu tezi değersiz bulmada çok aceleci davranır. Richard Feynman “Fiziksel dünyanın ne şekilde davrandığına ilişkin derlenen büyük bilgi birikimi sadece ve sadece bu davranışta bir tür anlamsızlık olduğunu gösterir.” diye düşünmüştü. Bu kanı Steven Weinberg tarafından da o ünlü yorumunda onaylanmıştı: “Evren daha iyi ve kapsamlı anlaşıldıkça bir o kadar hedefsiz görünüyor.”

Benzer bir eleştiri de “anlam” ve “amaç” türünden kavramların insan düşüncesinden türemiş olduğu ve doğaya mal edilemeyecekleridir. Ancak genel olarak bu, bilimsel kavramlar ile bağlantılı bir eleştiridir. Evreni açıklama yönündeki tüm girişimler insan kategorileriyle şekillendirilir. Bilim insanların düşündüğü kavramları, -ki bunlar çoğunlukla günlük deneyimlerden esin almıştır- devralarak çalışır ve aynı kavramları doğaya uygular. Pierre Laplace, evreni saat gibi çalışan dev bir makineye benzetmişti. Richard Dawkins da yaşayan organizmaları gen makineleri gibi betimlemişti. Fakat makineler de insan yapımıdır ve makine mekanizması da bir insan kavramınıdır, topko amaçta olduğu gibi. “Evrendeki amaç” gibi bir şeye ilişkin kanıt aramak, evrenin bir makine, bilgisayar ya da bir diğer insan türevli şey olduğuna ilişkin kanıt aramaktan daha anlamsız değildir.

O halde “kozmik amaç”ın kanıtı nerededir? Tam da burnumuzun dibinde, başarılı bir açıklayıcı paradigma olan bilimin varlığındadır. Bilimle uğraşmak dünyada olup biteni anlamaya çalışmaktır; evrenin neyin peşinde olduğunu, neye ilişkin olduğunu anlamaya çalışmaktır. Eğer “hiçbir şeylilik” üzerinde değilse o zaman bilimsel keşfi ilk adıma almak, önceliği vermek için iyi bir neden olmayacaktı. Çünkü o zaman dünyaya ilişkin daha anlamlı ve ardışık gerçekleri gün ışığına çıkartabileceğimize inanmak için nedenimiz olmayacaktı. Deneyimler göstermiştir ki bilimsel yöntemi kullanarak derine, daha derine indikçe, akla yatkın ve anlamlı bir düzeni bulmaya da devam ederiz. Evren bir anlam oluşturur. Biz de onu akıl yoluyla anlayabiliriz.

Bilim bir keşif yolculuğudur ve tüm yolculuklarda olduğu gibi, çıkmadan önce oralarda bir yerlerde keşfedecek anlamlı bir şey olduğuna inanmak zorundasınızdır. Her bir yeni bilimsel keşifle bu inanç teyit edilir. Eğer evren nedensiz ve gerekçesiz ise o zaman gerçek tümüyle saçma hale gelir. Bu durumda biz de deneyimin fiziksel dünyasının, şeytanice zekî bir hilekârlık olduğu sonucuna varmak zorunda kalırız. Bu, saçmalığın akılcı bir düzenmiş gibi maske takması halidir. Weinberg’in düşüncesi böylelikle tersine çevrilebilir. Eğer evren gerçekten amaçsızsa o halde kapsamsızdır da ve bu durumda bilimin akılcı temeli çöker.


ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
1 Yanıt
3413 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 24, 2009, 07:21:50 ös
Gönderen: Prenses Isabella
1 Yanıt
3304 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 24, 2009, 07:27:34 ös
Gönderen: Prenses Isabella
1 Yanıt
3662 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 24, 2009, 07:37:37 ös
Gönderen: Prenses Isabella
1 Yanıt
3450 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 24, 2009, 07:46:40 ös
Gönderen: Prenses Isabella
1 Yanıt
3575 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 24, 2009, 07:55:54 ös
Gönderen: Prenses Isabella
1 Yanıt
3422 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 24, 2009, 08:02:52 ös
Gönderen: Prenses Isabella
1 Yanıt
4381 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 24, 2009, 08:05:11 ös
Gönderen: Prenses Isabella
5 Yanıt
5066 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 10, 2016, 02:11:01 ös
Gönderen: Tık-Tik-Tak
0 Yanıt
2757 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 26, 2009, 08:23:52 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3089 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 27, 2009, 10:02:46 öö
Gönderen: ADAM