Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: cemaat savcılığı  (Okunma sayısı 11131 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Şubat 21, 2010, 07:09:51 ös
  • Ziyaretçi

CEMAAT OKULLARINDAN ÇIKAN SAVCILAR BUGÜN NEREDE?



Adlarına gerek yok...
Türkiye'nin konuştuğu-tartıştığı davalara bakan savcılar çok genç değil mi?
Çoğunuz bilirsiniz; görmüşsünüzdür, hakimler, savcılar ak saçlı, tonton amcalar değil miydi?
Mahkemeye gitmediyseniz Yeşilçam filmlerindeki yaşlı tonton hakimleri, savcıları anımsayınız.
Peki...
Ne oldu da bugün TV’de, gazetelerde gördüğümüz savcılar bu kadar genç?
Ve bu kadar genç savcılar bu kadar önemli makamlara nasıl çabuk gelmişler?
Evet, ne oldu da bu kadar genç savcılar Türkiye'nin gündemindeki tüm soruşturmaları, davaları yürütür oldular?
Bu kadar ağır yükümlülüklerin altına neden bu genç savcılar sokuldu?
Yanıtı zor sorular mı bunlar?
Bilemeyiz. Bildiğimiz şudur:
Bu soruların yanıtlarını bulmalıyız.
Bu soruların yanıtlarını bulamazsak Türkiye'nin konuştuğu soruşturmaları-davaları doğru değerlendiremeyiz.
Savcıların yaşlarıyla, aldıkları ağır sorumlulukların birbiriyle ilgisini kavrayamazsak meseleleri analiz edemeyiz.
Gelin şimdi olayın bir başka yönüne bakalım...

Rahmetli Bülent Ecevit, cemaat okullarına hep destek çıktı. "Okul açmanın kime zararı olur; okusun öğrensin çocuklar" dedi hep.
Cemaat, Ecevit'i bile etkileyecek bu psikolojiyle kamuoyunun önüne çıktı sürekli: "Ne var sanki yoksul çocuklar bu okullarda okusa, bizim yurtlarımızda kalsa, kime zararı var?"
İşte olayın özü budur.
Bu çocuklar bu okullarda okudu, bu yurtlarda kaldı.
Hepsi de çok "başarılı" oldu!
Genç yaşta en kritik makamlara getirildi.
Şimdi bu "başarılı" çocukların neler yaptığını tüm Türkiye görüyor.
Şimdi daha iyi anlaşılıyor; cemaat okullardan çıkan çocukların neden hep mülki yöneticiliği, hukuku ve emniyeti seçtikleri.
Tek giremedikleri yer neresiydi: TSK.
Onun da başına neler getirilmeye çalışıldığını artık herkes görüyor. O kadar akıllı hareket ediyorlar ki; TSK suçlarını sivil mahkemelere taşımak istediler.
İstediler ki bu genç savcılar TSK'yı dize getirsin. Tasfiye; bu genç hukukçuların hazırladıkları dosyalarla gerçekleşsin?
Sadece bu mu?
Hiç kimse düşünmez mi ki; bir cemaatin, medyaya bu kadar hakim olmak istemesinin sebebi nedir?
Yoksul çocukları okutan bir cemaat, neden medyada da güç sahibi olmak ister?
Peki, niye emniyeti ele geçirmek ister?
Salt amaç yoksul çocukları okutmak değil o zaman.
Peki ne?
Ne olduğu açık değil mi?
Bugün Türkiye genç emniyetçiler ile genç hukukçuların el ele verip yaptıklarını dehşet içinde izliyor.
Amaç ne?
Yazmaya gerek var mı; bur stratejileri hala anlaşılmıyor mu?
Biliyoruz ki, birileri görmek istemiyor. Bu nedenle bugün medya, Erzincan-Erzurum-Ankara-İstanbul arasındaki hukuk skandalının ayrıntısında boğuluyor. Kimin görev alanı nedir gibi kafa karıştırıcı detaylar üzerinde duruluyor. İllüzyonla halk bıktırılıyor.
Halbuki, bu kadar ayrıntıya gerek yok.
Soru basit:
Cemaat okullarından çıkan çocuklar genç yaşta ne kadar önemli makamlara getiriliveriyor...
Cemaat medyası neden hep "yargı reformu" diye bağırıp çağırıyor....
Evet, mesele bu kadar basit.
Yapılacak tek bir haber var oysa:
Bu genç savcılar, bu kadar önemli makamlara, bu kadar ağır görevlere bu kadar kısa sürede nasıl getirildi?

Odatv.com




Nisan 14, 2010, 04:50:39 ös
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 269
  • Cinsiyet: Bay

Mahir Kaynak cemaat-mason mücadelesi hakkında şöyle yazmış:


"Türkiye’de büyük bir çatışma yaşanıyor. Dünya üzerindeki konumumuz değişirken bunu destekleyenler kadar rahatsız olacakların da olması doğal. Bunların uzantıları ülkedeki farklı güçlerin içine sızar ve birbirleriyle mücadele ederler. Bu her yerde ve her zaman böyledir. Bir dış odakla aynı çizgiye düşen gücü itham etmiyorum. İç dinamik kendi yolunda ilerlerken birisi bunu kendi yararına görür ve gücü ölçüsünde onun yanında yer alır. Mesela SSCB’deki değişimi o dönemde ABD içinde yer alan global sermaye destekledi ve SSCB dağılınca Rusya’nın ekonomik ve siyasi olarak yanında yer aldı.

Ülkemizdeki bu büyük çatışmada taraf değil gözlemciyim. Olayları analiz edeceğim ama ulaştığım sonuçların hangi tarafın işine geldiğini sorgulamayacağım. Çünkü tarafların ikisi de bu ülkeye ait.

Bugünkü analizime bir soruyla başlayacağım. MİT, Ergenekon örgütü hakkında, medyaya intikal edenlerin dışında bir bilgiye sahip olmadığını söyledi. İki şıklı şu soruya lütfen cevap verin. A) Ergenekon hakkındaki bilgiler neredeyse işportaya düştüğü halde devletin güvenliği ile ilgili istihbarat yapmakla görevli bu kurum uyumuş mudur? B) Bu konuda kamuoyuna intikal eden bilgiler yönlendirme amaçlıdır ve MİT olaya bir operasyon olarak bakmakta, durumu bu açıdan değerlendirmektedir.

Böyle büyük değişim dönemlerinde büyük operasyonlar yapılır. Bunun içinde yer alanlar bir tarafın haklılığına inanır ve o yönde çalışır. Ama bu kişiler eğer yapılanlar hakkında doğru bilgiye sahip değillerse ve kaybedecek tarafta yer almışlarsa hak etmedikleri olumsuzluklarla karşılaşabilirler. Çünkü onlar doğru buldukları şeyleri yapmaktadırlar ama gördüklerinin ne ölçüde doğru olduğunu fark edemeyebilirler.

Kurumlararası çatışmalar, inanılması güç iddiaların havada uçuşması sürecinin sonuna yaklaşıldığını gösteriyor. Oynanan oyunda herkes parayı sürmüş sıra kağıtların açılmasına gelmiştir.

İnsanlar genellikle bir eylemin etkileriyle ilgilenirler. Oysa her etkinin yaratacağı bir tepki vardır ve bu tepkinin eylemin etkisinden büyük olmasına sıkça rastlanır. Herkes yapacağını yaptı şimdi sıra bunun doğuracağı tepkilerin ne olacağına geldi.

Tüm kurumların tartışma konusu yapılması, halkın bu kurumlara güvenini sarsacak iddiaların ortaya atılması, devletin temellerini mi sarsacak yoksa bu daha iyi bir yapılanmanın gerçekleşeceği bir süreç midir? Şimdi çoğunluğa bu kadarı da olmaz dedirtecek, komploculuk sayılacak bir tahminde bulunacağım.

Bir kurumda görülen aksaklıklar nasıl düzeltilir? Bunun cevabı yanlış yapanlar tasfiye edilir olacaktır ama bu kurum içinde huzursuzluk yaratır. Yanlışlıkları karşıt bir gücün ortaya çıkarmasına imkan sağlanır ve tüm sorumluluk bu güce yüklenir Sonra hem çürük elmalar ayıklanır hem de karşıt güç tasfiye edilir.

Görünen manzara iç açıcı değil ama ben geleceğe iyimser bakıyorum. Kurumlar bu çatışmadan yıpranmış olarak değil arınmış olarak çıkacaktır."

http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=147660


Saygılar
Çöl Bilgesi


Nisan 14, 2010, 09:37:06 ös
Yanıtla #2
  • Ziyaretçi

Fetullahçılarla Masonların Kirli Tezgah Pazarlığı

Sitemiz yazarlarından Doç. Dr. Ümit Sayın'ın bilgisayarına hakkında açılan bir dava çerçevesinde el koyan resmi makamlar ellerindeki bilgisayar verilerine yeteri kadar sahip çıkamamış olacaklar ki; Ümit Sayın'ın özel bilgisayar kayıtları www.kirlitezgah.com adresinden servis edilmeye başlandı.

Türkiye'ye yönelik komploları deşifre etmede önemli bir rol üstlenen ve en son HaberTürk'te çıktığı programla Emniyeti fazlası ile rahatsız eden Ümit Sayın bu sitede yayınlanan metinlerle ilgili kendi açıklamasını yapacak ve gerekli yasal işlemleri başlatacaktır.

Bu sitenin arkasındaki resmi yetkililer bir de hayra vesile olup Türkiye'deki masonların en güncel listelerinden bir tanesini yayınlamışlar fakat nedense ellerinde daha fazlası olmasına rağmen listeyi "mavi localarla" sınırlı tutmuşlar. Ve "üzerimize gelmeyin , yoksa kırmızı locaları da yayınlarız" demekteler. Biz bunu tehdit değil; Masonlara "buyrun gelin pazarlık edelim" çağrısı olarak görüyoruz.

Mason cephesinde de, Fetullah Cephesinde de işlerin karıştığı bir dönemde Kirli Tezgahcılar aynı Ulusalİhanet gibi gündemin en makbul köşesine kuruyor tezgahı.

Kendilerini tebrik ediyoruz.

Masonlarla tarikatlar tepişirken keyifle seyreden bizler; olur da , Kirli Tezgah açtığı tezgahtan sonuç alır , pazarlık masasından istediğini alarak kalkabilir ve dolayısı ile bu Mason listeleri yayından kalkabilir diye bu listeleri aşağıda dikkatinize sunuyoruz.

Kendini seçilmiş zanneden zannetmekle kalmayıp Millet'in ve Devlet'in altını oyan dinamiklere hizmet eden ne kadar tarikat, Soros, v.s. çocuğu varsa babamızın oğlu olsa deşifre etmeye devam edeceğiz.

KirliTezgah'la kendileri gibi tarikatçı olan mason kardeşlerine tezgah açan resmi arkadaşlara çağrımız ise şudur:

Bırakın bu 'üzerimize gelmeyin' yoksa açıklarız' sahnelerini.

Siz emir almadan tek bir satır fazla yazamaz, tek bir satır çıkaramazsınız.

Patronlarınız arka planda pazarlıkları tamamladığı andan itibaren siteniz "hacklendi", "baskı", "sansür" bahanesi ile kapatılacak ve diğer tarikatçı kardeşlerinizle beraber bu Millet'in kanını iliğini yeni paylaşım planları çerçevesinde emmeye devam edeceksiniz. (Bkz: Ulusalihanet sitesi macerası)

O yüzden Hodri Meydan...yayınlayın şu Kırmızı Mason localarının listesini de Millet bu toprakları saran şebekelerden bir tanesini daha net bir şekilde görsün...

Sonra hızınızı alamayıp Fetullah başta olmak üzere diğer tarikat şebekelerinin listesini bile yayınlarsınız siz...

Yoksa yanılıyor muyuz?

Açık İstihbarat


Türk Milleti'nin Dikkatine:

(www.kirlitezgah.com adresinde yayınlanan hali ile)

Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar (06 Haziran 2005)

Büyük Mason Mahfili (18 Temmuz 2005)

Kadın Masonlar Listesi (06 Haziran 2005)

NOT: siteden masonların listesine ulaşılabiliyor

http://www.acikistihbarat.com/Haberler.asp?haber=6480


Nisan 15, 2010, 11:07:48 öö
Yanıtla #3
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 269
  • Cinsiyet: Bay

Cemaat ile masonlar aynı tarafta yer al(a)maz çünkü ikisinin de beslendiği kaynaklar farklı, ikisi de Yaratan nuru için çalışıyor ancak biri sadece dini referans alıyor, diğeri sadece Tanrı'ya iman'ı benimsiyor, belli bir din şartı yok, bunun yanında, masonluk daha bilgelik yanlısı diğer taraf ise sadece cennete ulaşmak istiyor. Yani bu ikisinin bir arada yer alması teorik olarak mümkün değil. Peki açık istihbarat nerede yer alıyor buna bir bakalım? Sakın artık modası geçmiş, saf türkçü faşist Türk İntikam Tugayı gibi ( http://tit-mit-jitem.azbuz.ekolay.net/categories.jsp?catID=2837341 ) neo ittihat terakki camiasının safında olmasın ya da bilinen adıyla (masonlar da dahil) her kurumla ilişkisi bulunan Ergenekon'un? Acabaa?... :) http://www.gundem-online.net/haber.asp?haberid=52395

Böyle ne olduğu belirsiz, basit sitelerden  linkler vermek yerine, sizi akılcı olmaya çağırıyorum sayın Merimac. Çünkü akıl ile doğruyu bulabiliriz. Cumhuriyet kurulduğundan beri çoğunlukla mason yöneticiler tarafından idare edilmiştir. Şimdi ona rakip olarak çıkan ise cemaattir, bunlar da ABD desteklidir (ancak bunu olumsuz anlamda kullanmıyorum, her hareket birileriyle ortaklık yapmak durumundadır, zamanında Türk derinlerinin mason locası üyesi olması gibi). Ben Mahir Kaynak gibi,  -her iki taraftan tanıdıklarım olsa da- konuya tarafsız bakıp "bu mücadeleden Türkiye kazansın" diyenlerdenim ve inşallah öyle de olacaktır.
Çöl Bilgesi


Nisan 15, 2010, 09:49:35 ös
Yanıtla #4
  • Ziyaretçi

bende cemaat ile mason ögretisinin birbiriyle bağdaşmayacağını düşünüyordum fakat aşağıda yeralan link hayal kırıklığıdır bence
http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=8396.0

Sn texan ben konuya tarafsız bakmaktan yanayım diyorsun aktifhaber gibi siteyi referans gösteriyosun;

Fettoş'un "Haber" Siteleri!!!
 
Fethullah'ın orduyu yıpratmaya yönelik yalan ve iftiralarını yaymak için kullandığı yöntem hayli kurnazcadır. Fethullahçılar iftiralarını önce, her zaman olduğu gibi kökü dışarıda olan ve adres, telefon gibi iletişim bilgileri bulunmayan uyduruk haber siteleri vasıtasıyla yaymaya çalışır. İftira haberin internette bir süre yayılmasından sonra, bu sefer bu iftiralar kamuoyunda açıkça Fettoş'a ait olduğu bilinen ve daha geniş kesimlere hitap eden sitelerde ve medya unsurlarında yayınlanmaya başlanır.

Fettoş'un Dezenformasyon Süreçleri
1-Kurnazca bir iftara bulunur ve senaryolaştırılır,
2-Yurtdışı kökenli bir site açılır ve iftira orada yayınlanır,
3-Gizlenmek ve inandırıcı olmak için, sitede "dinci" imajı vermeyecek her türlü simge ve söylem (milliyetçi, Atatürkçü vs.) kullanılır.
4-Kendine ait uyduruk haber siteleri kullanılarak bu iftiralar "haber" yapılır.
5-Müritler, bu uyduruk haber sitelerini kaynak göstererek bu iftirayı yaymaya başlar.Bunun için sık ziyaret edilen forumlara ve haber sitelerine "bakın ilginç bir haber" şeklinde yorumlar yazılır.
6-İftira kısmen yayıldıktan sonra, Fettoş'a ait STV ve Zaman gibi daha kitlesel medya unsurları bu iftiraları haber yapar.
7-Fettoş'a ait olmayan diğer dinci basın (Kanal7, Yenişafak vs) da bu Fettoş propagandasına çanak tutarak bu iftiraları haber yapar.
8-Bütün bu aşamalardan sonra ise, son amaç dinci olmayan basını etkileyerek çok daha geniş kitlelere ulaşmaktır.

Aşağıdaki açık ve gizli haber siteleri, Fethullahçıların geniş dezenformasyon ağının birer parçası :
Fettoş'un Açık Haber Siteleri
http://www.stv.com.tr/
http://www.zaman.com.tr/
http://www.todayszaman.com/

Fettoş'un Gizli Haber Siteleri
http://www.aktifhaber.com/
http://www.habervakti.com/
http://www.realhaber.com/
http://www.haber10.com/
http://www.habersutun.com/
http://www.haberkazani.com/
http://www.sentezhaber.com/
http://www.sonsaniye.net/
http://www.konhaber.com/
http://www.nurhaber.com/

Diğer Fettoş Siteleri
http://www.cafesiyaset.com/
http://www.yazimhane.com/
http://www.haksoz.net/
http://www.karakutu.com
http://www.uiportal.net/
http://www.nasname.com/
http://www.cemaat.com/
http://www.suhareketi.org/
http://www.islamiforum.com/
http://www.dusunceler.org/

http://fettosh.blogspot.com/2008/06/fethullah-glenin-haber-siteleri.html


Nisan 15, 2010, 10:10:31 ös
Yanıtla #5
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 269
  • Cinsiyet: Bay

www.iyibilgi.com, www.timeturk.com neden yok? Demek pek iyi araştırmamışsınız. Daha da var aslında. Neyse. Ben doğru olanı arayan biriyim sayın Merimac; bugüne kadar Aktifhaber'in olsun iyibilgi'nin olsun akp yanlısı analizleri dışında yanıldığını 'nadiren' gördüm. O yüzden bir şeye/şeylere karalama demeden önce doğruluğunu tartmanız gerektiğini düşünüyorum. Cemaat-mason locaları ilişkisine gelince; açıkçası böyle birinin (varsa eğer) bilindiği takdirde iki kurum tarafından da yadırganacağını düşünüyorum; bana da ilginç geldi(vermiş olduğunuz link).Yalnız bu demek değil ki, cemaat-mason ilişkisi kurumsal olarak var; mümkün değil, yani teorik olarak, yukarıda da değindim buna zaten(başka ifadeyle; kişilerin bireysel bağlılıkları kurumları bağlamaz, kişi(ler) yüzünden tüm kurum yargılanamaz).
« Son Düzenleme: Nisan 15, 2010, 10:24:13 ös Gönderen: Texan »
Çöl Bilgesi


Nisan 15, 2010, 11:45:18 ös
Yanıtla #6
  • Ziyaretçi

iyibilgi için bir şey demiyorum ama aktifhaber okuyupda yanıldığını nadiren gördüm demek, bu siteyi inandırıcı bulmak pes diyecek bir şey bulamıyorum. demekki cemaat hedefine ulaşmış görevini yapmış


Ocak 31, 2011, 11:03:08 öö
Yanıtla #7
  • Seyirci
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 125
  • Cinsiyet: Bay

Sayin merimac hepsini cok dogru yazmissiniz.
Iki gun once haberlerde izledim, ergenekon (boyle bir teror orgutu yok) sanigi bir tegmenin tutuklandikdan sonra telefonuna hizbullah teror orgutu uyelerinin telefon numaralarini kaydetmisler fetullahci polisler.Cok uzucu bir olay.Fetullahci Cemaat artik  her turlu komplo yapiyorlar.Adalet diye bir sey kalmamis anlasilan.
Aslinda Rusiya gibi yapmak lazim.Rusiya defleti 2008 yilinda bir gizli kararla ulke genelindeki butun Fetullah Gulen okularini kapattirdi.Basbakan Putinin baska bir emriyle Rusiyanin butun devlet kurumlarinda calisan  Fetulah Gulen okulu mezunlari butun kisileri gorevlerinden aldirdi.Hayatlarinin sonunadek bu kisilerin devlet kurumlarinda calismasini yasakladi.
Sebeb sudurki, Fetullah Gulen okulu mezunlari butun insanlar Rusiya devleti icin degil Fetulah Gulen ideolojisi icin calisiyor.
Turkiyede de ancak boyle kurtulmak .
Saygilar.
1283 - leriz biz.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
Genelev ve Cemaat

Başlatan ceycet « 1 2 » Mizah

12 Yanıt
9419 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 17, 2014, 12:24:20 öö
Gönderen: Alşah
3 Yanıt
4478 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 11, 2011, 11:28:28 ös
Gönderen: Alşah
5 Yanıt
3672 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 27, 2013, 07:38:49 ös
Gönderen: yazbenide