Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Eleştiri nedir? Sınırları nelerdir?  (Okunma sayısı 7682 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mayıs 04, 2013, 11:07:52 ös
  • Mason
  • Aktif Uye
  • *
  • İleti: 645
  • Cinsiyet: Bay

Bu başlığı açmamdaki amaç, temelsiz bazı düşüncelerin, kişisel görüşlerin ve genele mal edilemeyecek bazı talihsiz olayların, gerçekmiş gibi bazı üyeler tarafından yansıtılmasıdır. Ben dahil herkesin, düşüncesini, görüşünü yazmadan önce ve bir suçlamada bulunmadan önce daha iyi araştırması ve daha etik olması gerekmektedir. Bunun kuralları var mıdır, sınırları nelerdir, nasıl birbirimizi kırmayız ve daha önemlisi bilgimiz daha fazla nasıl artar ve bakış açımız nasıl değişir sorularına yanıt olacağı umudundayım.

Eleştiri (tenkit), kişi, yazar veya konu hakkında fikir belirtmektir. Sözlük anlamı bir şeye kıymet biçme, kıymetlendirme demektir. Aslında bir edebiyat türü olmasına rağmen, günümüzde, görsel, duysal ve sosyal medyanın sıklıkla kullanılmaya başlamasıyla hayatımızın her yerine girmiş bir açıklama, anlatım şeklidir.

Amacı, kişi, yazar veya konuyu (buna filmler, makaleler, diziler, röportajlar, kitaplar vs. dahil edilebilir) olumlu ve olumsuz yönleriyle incelemektir. Kuralları nelerdir:

1-   Eleştirmen, eleştirdiği konuya hakim olmalıdır. O konudaki gelişmeleri takip etmeli, benzerleri hakkında bilgi sahibi olmalı ve geçmişini iyi bilmelidir.
2-   Eleştirilecek kişi, yazar veya konu, o günün şartlarına göre değerlendirilmelidir (örneğin bir kitabı eleştireceksek, kitabın yazıldığı tarihteki yerli ve yabancı benzerleriyle karşılaştırmamız, kitabın yazıldığı coğrafyayı dikkate almamız gerekir).
3-   Konuyu hem olumlu hem de olumsuz yönleriyle ele almak gerekir.
4-   Olumsuz yönlerden bahsedilirken, olumsuzluğun nasıl düzeltilebileceğinden veya neyi yapsaydı/yapmasaydı bu olumsuzluğun olmayacağından söz etmek gerekir.
5-   Kaynaksız veya sadece bir bakış açısını temel alan kaynaklardan faydalanılarak eleştiri yapılmamalıdır. Karşıt görüşlerinde kaynakları derinlemesine incelenmelidir.
6-   Konuya, kişiye veya yazara hakaret içeren, onların hassas noktalarına dokunan eleştirilerden uzak durulmalıdır.
7-   Eğer ağır bir eleştiride bulunacaksak, elimizde bu ağır eleştiriyle ilgili yeterli kaynaklar mevcutsa ve eleştireceğimiz konunun da uzmanıysak, bu ağır eleştiriyi yapacağımız kişiye öncelikle şahsi olarak ulaşmalı, konu hakkındaki açıklamasını dinlemeli, ardından eleştirimizi yapmalıyız (genelde basın açıklamaları için geçerli).
8-   Konu hakkında yeterli bilgiye sahip değilsek, fakat içimize sinmeyen veya vicdanımızın kaldıramadığı bir şey varsa, bunu soru olarak ifade etmeli, sorunun yanıtını almalı sonra araştırmalıyız. Halen zihnimizde netleşmeyen bir şey varsa, kişisel görüş olarak rahatsızlığımızı daha az agresif bir dille ifade etmeliyiz.

Özgürlüğün bile bir sınırı varken, elbette eleştirinin de bir sınırı olacaktır.
Foruma katkı sağlaması umuduyla
Saygılarımla

* MASON OLMAK İÇİN KİŞİSEL YARDIM, DANIŞMANLIK VE REHBERLİK TALEBİNDE BULUNMAYINIZ.
* MASONLUKLA İLGİLİ SORULARINIZI ÖZEL MESAJ İLE  SORMAYINIZ, FORUMA BAŞLIK AÇARAK SORUNUZU FORUMDA PAYLAŞINIZ.


Mayıs 05, 2013, 01:12:09 öö
Yanıtla #1
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1795
  • Cinsiyet: Bay

       Sayın Caliper güzel şeyler yazmış. Ne var ki ülkemiz insanı, sayın Caliper'in yazdıklarına pek uymaz. Yani bilgi sahibi olmadan fikir sahibidir insanımız. Bunun için de aydınlanmada, mehter marşı gibi iki ileri bir geri yol alırız (bazen de iki ileri üç geri giderek ilerlediğimizi zannederiz).
       Saygılar-sevgiler.
"Vur ama dinle beni"


Mayıs 06, 2013, 10:15:56 ös
Yanıtla #2
  • Mason
  • Aktif Uye
  • *
  • İleti: 645
  • Cinsiyet: Bay

Forumdaki tartışmları görünce, bir araştırma yapıp elde ettiğim bilgileri paylaştım sizlerle. Aslında çok zor değil bunları yapmak. Okudukça bazı şeyleri eksik ve yanlış bildiğimizi anlıyoruz. Sordukça ve dinledikçe başkalarının düştüğü hatalara düşmemeye çalışıyoruz. Ama sıkıntı, kişide bunları yapabilecek azim ve alçak gönüllülük olması.
Saygılarımla
* MASON OLMAK İÇİN KİŞİSEL YARDIM, DANIŞMANLIK VE REHBERLİK TALEBİNDE BULUNMAYINIZ.
* MASONLUKLA İLGİLİ SORULARINIZI ÖZEL MESAJ İLE  SORMAYINIZ, FORUMA BAŞLIK AÇARAK SORUNUZU FORUMDA PAYLAŞINIZ.


Mayıs 06, 2013, 11:37:47 ös
Yanıtla #3
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 856
  • Cinsiyet: Bayan

Eleştirinin gözlemlenen kötü veya hoşa gitmeyen taraflı yapılmasından çok, adilce yapılması esastır. Yani hiç kimse, eleştiriyorum diye kimseyi aşağılayamaz, küçümseyemez. Bu, İnsan Hakları'na aykırı olduğu gibi, etik bir davranış değildir.

Eleştiri ile sözlü saldırı arasında ince bir çizgi vardır.

Selamlar
Adequatio intellectus et rei


Mayıs 07, 2013, 12:35:49 öö
Yanıtla #4
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 261

Aslında her türlü eleştiri,aklın bir yerde egonun baskısı altına girerek kendini ön plana çıkarma ısrarı ve çabası içinde olması yanında,ileriye doğru atılan bir adımdır da.Aklın gerçek amacı,eleştirme durumunda kaldığı bireyi,topluma ulaştırmaktır.İyice gözlemleyecek olursak,aslında eleştri diye bir şeyin pek olmadığını görürüz.Çünkü bizler toplum yaşamımızda hoşlanmamızı,ya da hoşlanmamamızı eleştri deyimi altında saklıyor ve sözde yumuşatma ile karşımızdakinin sözde hoşgörüsüne sunuyoruz.

Saygılarımla...
Tek bildiğim hiçbir şey bilmediğimdir.
(Socrates)


Mayıs 07, 2013, 07:52:16 öö
Yanıtla #5
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Bu konruya girmem ne denli doğru?

Eleştiri Masonlukta önemli bir yer tuttuğu için girebilirim.

Ancak önce Sayın Symbol'u eleştireyim; sonra belki biraz daha yazarım.

Sayın Symbol şöyle diyor: "bizler toplum yaşamımızda hoşlanmamızı,ya da hoşlanmamamızı eleştri deyimi altında saklıyor ve sözde yumuşatma ile karşımızdakinin sözde hoşgörüsüne sunuyoruz."

Kim bu "bizler"? Hem biz (yani onlar) hem en azından bir başka biz daha var. Kim bu "onlar"lar?

Hoşlanmak ve hoşlanmamak niçin saklanmışmış ki eleştiri deyimi altında?...

Eleştiri bir deyim falan değildir; terimdir. Apaçık ve somuttur. Ardında bir şey saklamaz. O ardında bir şey saklanan belki kinaye ya da ona benzer bir şey olur.

Eleştiri yumuşatılmış bir şey de değildir. Benim burada yaptığım gibi serttir, katıdır, dosdoğrudur; alamayanın canını sıkar hatta acıtabilir de.

Eleştiri eleştirilenin hoşgörüsüne falan sunulmaz.  Böyle bir şey olabilmesi için eleştirilenin mutlaka üstün ve bağışlayıcı bir konumda olması gerekir. Oysa eleştiri belki ancak eleştirenin hoşgörüsünü içerir. İçermeyebilir de. Fakat toleranslı olmalıdır. Aksi takirde eleştiri olmaktan çıkar ve yergi olmaya dönüşür.

Sonuç: Sayın symbol'un bu başlık altındaki son tümcesi bence baştan sona yanlış. Fakat belki de asıl demek istediği bu değil; düzeltebilir. Çünkü daha önce eleştirinin ileriye doğru atılan bir adım olduğunu, bireyi topluma ulaştırmakta işe yaradığını belirterek iyi bir giriş yapmıştı konuya.   


ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Mayıs 07, 2013, 05:47:19 ös
Yanıtla #6
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

Eleştiri türk toplum yapısına pek uygun değil gibi gözüküyor,heleki sn.adam'ın anlattığı bakış açısına göre yapıldığında muhakkak 2 taraftan biri zayii olur.

İnsan en iyi kendini bilir eksiği ve fazlası ile ,kendi bildiğinide başkasından duymak sanki yakalanmışçasına korku verir insana dayanamaz,Eleştiri tıpkı sn.melinanın bahsettiği şekli ile o ince ayar çizgisi gözetilip yapılırsa karşı tarafın anlayıp algılayabileceği seviyede yapılırsa o zaman eleştirilen o eleştiriyi anlar ve ona uygun davranmaya çalışır.

Sanırım eleştiren kişininde burada niceliği çok önemli ve varmak istediği nokta o ince ayar çizgisini çekebilecek bilgi ve donanımı olmalı,o kadar çok az eğitilen bir milleti çok ağır eleştirmek sadece ona zarar verir.Eleştirilen kişi için hakikaten eleştirenin niyeti onu geliştirmekmidir?
Uzatmayayım zor bir konu olduğu belli,ben şahsen pek eleştirerek öğretmeye yada bir çıkarım sağlamaya çalışan biri değilim o yüzden bir eleştiri geldiğinde ilk tepkim o kişinin niyetine oluyor ve ona göre davranıyorum.

Öyle aklı başındada olsa herkesin kolay eleştiri kaldırabileceğinede o kadar çabuk inanmıyoruım.
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


Mayıs 07, 2013, 06:16:41 ös
Yanıtla #7
  • Mason
  • Aktif Uye
  • *
  • İleti: 645
  • Cinsiyet: Bay

Farklı bir gözün bakış açısını, bence her zaman dikkate almak gerekir. Bunu dikkate almak, gitmek istediğimiz yoldan sapmak anlamına gelmez. Aslında siyasette bunun bir çok örneğini görebilirsiniz.
Diğer bir konu da "bizim milletimiz eleştiriyi" ile başlayan yorumlar. Gerçekte haklılar. Fakat istediğimiz zaman, günlük yaşantımıza, önceden alışmadığımız şeyleri öyle bir adapte ediyoruz ki istesek bunu da yapabiliriz. Bakınız sosyal medya nasıl yaygın kullanılıyor, cep telefonları keza. Her konu hakkında bir yorumumuz olmasa aslında veya hata yaptığımızı kabul edebilecek kadar cesur olsak...
Saygılarımla
* MASON OLMAK İÇİN KİŞİSEL YARDIM, DANIŞMANLIK VE REHBERLİK TALEBİNDE BULUNMAYINIZ.
* MASONLUKLA İLGİLİ SORULARINIZI ÖZEL MESAJ İLE  SORMAYINIZ, FORUMA BAŞLIK AÇARAK SORUNUZU FORUMDA PAYLAŞINIZ.


Mayıs 08, 2013, 08:05:39 ös
Yanıtla #8
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

Güzel bir karikatür
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


Mayıs 09, 2013, 01:38:52 öö
Yanıtla #9
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 886
  • Cinsiyet: Bay



Çoğunda eleştiri yüksek bir amaç gütmez.
Ego baskısı altında kalan akıl, kişisel tatmin içeren eleştiriden ileri gidemez.
Böyle bir eleştirinin sınırları beyin ve dudak arası olmalıdır.
Dışarıyı görmemelidir.
Kuvvetli bir eleştiri olabilir, akıl dolu değilse işe yaramaz.

Kendini bilen, iç kuvvetlerin baskısından sıyrılmış veya o kuvvetleri
amaç doğrultusunda yönetmeyi öğrenmiş bir insanın aklından gelen eleştiri dinleyeme değer.

Bu sıyrılmayı veya yönetmeyi başarmış kişiden gelen akıl dolu eleştiri karşıdan hoşgörü beklemez.
Haklılığı oranında sert olur. Hoşgörü beklemez, anlayış beklemez.
Kuvvetsiz , zayıf ama akıl dolu bir eleştiri hiçbir işe yaramaz.

Yumuşak bir tonda yapılan eleştiri eğer muhattabının psikolojik duvarlarını geçecek ise
sırf haklı olduğu için sert tonu korumaya da gerek yoktur.
Akıl ve kuvvet böyle bir durumda yetmez.
Direnç gelişebilir.
Eleştirinin amacına ulaşması için bu kuvvetli, akıl dolu eleştiri güzellikle süslenmelidir.

Böyle bir eleştirinin sınırları yumuşak bir tondan, hedeflediği sonucun faydalarını geçmeyecek
kadar kuvvetli, sert bir tona kadar geçebilir.
Geçmelidir. Denge akıl sahibine aittir.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
43 Yanıt
29420 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 09, 2008, 12:51:50 ös
Gönderen: blossom
Eleştiri

Başlatan kudüs prensi Gece Cenapları

4 Yanıt
3823 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 10, 2013, 09:25:03 ös
Gönderen: Melina
2 Yanıt
5511 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 09, 2010, 06:37:16 ös
Gönderen: calatrava
13 Yanıt
6903 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 17, 2015, 03:15:36 ös
Gönderen: ragnarr
8 Yanıt
5558 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 26, 2014, 01:48:29 ös
Gönderen: vitriol
8 Yanıt
5207 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 08, 2015, 01:27:20 öö
Gönderen: Ömercan
15 Yanıt
7461 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 05, 2015, 12:19:50 öö
Gönderen: Kadim
2 Yanıt
2850 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 09, 2015, 07:10:40 ös
Gönderen: ARARAT
0 Yanıt
1828 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 30, 2015, 03:02:48 ös
Gönderen: Ömercan
0 Yanıt
2312 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 14, 2015, 08:13:22 ös
Gönderen: MEDUSA