Masonlar.org - Harici Forumu

Mason ve Masonluk Nedir? => Turkiye`de Masonluk => Atatürk ve Masonluk => Konuyu başlatan: Veritas - Aralık 30, 2008, 01:11:58 ös

Başlık: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Veritas - Aralık 30, 2008, 01:11:58 ös
http://abbey.lodge.org.uk/famous-masons.htm

Adresinde 100 ünlü mason arasında Mustafa Kemal Atatürk'ün de ismi geçiyor. Bu basit bir hata mıdır yoksa iddiada bulunan Abbey Lodge, muntazam bir mason locası değil midir? Ya da başka bir açıklama mevcut mu?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: KUZEYDOĞU - Aralık 30, 2008, 10:33:07 ös
forumda bulunan sayın masonların affına sığınarak kişisel yorumumu yazıyor ve kendilerinden gelecek değerli bilgileri sabırsızlıkla bekliyorum.

Ulu önderimiz hem ülkesine hem insanlarına kazandırdıkları ve hemde tüm dünyada hayranlık uyandıran yaşam tarzı ve eseleri noktasında kanımca muntazam bir locaya üye olmasa dahi ''önlüksüz mason'' olarak değerlendiriyorum.

saygılarımla.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: piri reis - Ocak 01, 2009, 04:47:12 ös
o zamanlar sarayın giremediği tek yer mason localarıydı bu yüzden bir süre ittihatçılar ve başka isimler daha rahat hareket etmek için localara kaydolmuştur.

Atatürk'ün mason gösterilmesinde ise şahsi kanaatim, masonlar ifşaa oldukça o da bizden di demek istemeleri olabilir
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: KUZEYDOĞU - Ocak 01, 2009, 05:31:24 ös
o zamanlar sarayın giremediği tek yer mason localarıydı bu yüzden bir süre ittihatçılar ve başka isimler daha rahat hareket etmek için localara kaydolmuştur.

Atatürk'ün mason gösterilmesinde ise şahsi kanaatim, masonlar ifşaa oldukça o da bizden di demek istemeleri olabilir

Görüşünüze katılmıyorum sayın piri reis, masonlar hiçbir platformda ne bundan önce nede şuan hiçbir bireyin arkasına sığınmamışlardır. Tarihte antimasonların birçok saldırısına uğramalarına rağmen.

saygılarımla.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: piri reis - Ocak 02, 2009, 05:54:09 ös
Sevgili mericcan ben de sizin görüşünüzün bir önyargı olduğunu,böyle bir şeyin olup olamayacağı hakkında da net bir ifade de bulunamayacağımızı düşünüyorum.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: KUZEYDOĞU - Ocak 02, 2009, 06:05:47 ös

Sevgili mericcan ben de sizin görüşünüzün bir önyargı olduğunu,böyle bir şeyin olup olamayacağı hakkında da net bir ifade de bulunamayacağımızı düşünüyorum.

sayın piri reis;

şahsi görüşünüze saygı duymakla birlikte masonluğu araştıran biri olarak türkiyede faaliyet gösteren H.K.E.M.B.L. 'nin hiç bir üyesi bugüne kadar ATATÜRK'ümüz ile ilgili böyle bir ne açıklama yapmıştır nede önderimizin arkasına sığınmışlardır. Sığınacak birşey yaptıkları konusunda net bulgularınız varsa paylaşmanızı istirham ederim.

saygılarımla.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: dogudanesen - Ocak 03, 2009, 12:08:23 ös
İzmir Vadisi Araştırma Locası Yayınları'nın Sorularla Masonluk adlı eserinde sn. Mustafa Besimzade, Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Locası 'nın genel yaklaşımını özetliyor. Aslında genel olarak Masonlar'ın bu konuya yaklaşımı aynı çizgide; yani Atatürk resmi olarak mason olsun ya da olmasın zaten
masonların toplum için amaçladıkları her eyleme önderlik etmiş bir önder. Diğer taraftan ise Mustafa Kemal'in İtalya'da Büyük Locaya bağlı Makedonya'daki Veritas Locası'na kayıtlı bir mason olduğu ancak zamanla locaya olan devamsızlığı nedeni ile masonluktan çıktığı iddia ediliyor. Hatta çıkış belgesinin varlığından söz ediliyor.
Kısacası Mustafa Kemal'in masonluğu hakkında masonlar da dahil bugün net bir şeyler söyleyebilecek bilgi ve donanıma sahip bir şahıs ya da kurum yok ! Varsa da ortaya çıkmadı.
Ancak masonların yaklaşımını da yanlış bulmuyorum. Şu bakımdan değil tabiki "bugün birçok kurumun yaptığı gibi Atatürk'ü öne sürüp o da bizim gibi ...."  mantığıyla değil.
Ama Bağımsızlık Savaşımıza önderlik edip bize bir cumhuriyet bırakan bu insana hala saçma sapan bir takım şeylerin hesabını sorma cüretine girişen zihniyetin yerine O'na kurtarıcı ve kurucu önderimiz olarak saygı duymayı seçmesi yönüyle masonlar en azından daha saygıdeğer bir duruş sergiliyor.

Saygılarımla 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Dino - Ocak 03, 2009, 04:48:36 ös
Sayin Dogudanesen,

Aciklayici ve objektif yaklasimiz icin kendi adima tesekkur ederim size. Yuce Ataturk'un Mason olup olmadigini bizler de aramizda tartisiyoruz zaman zaman ama bu bizim cok da vaktimizi almiyor acikcasi. Zira Yuce Ataturk, tipki bir Mason gibi yasamistir. Bizler O'nun tirnagi bile olamayiz. Mason olmussa ne mutlu bize ki ayni idealler icin calismisiz, olmamissa da hayallerimizde olan "bagimsizlik ve ozgurluk" ile ilgili yapilmasi gereken ne varsa eksiksiz yapmistir. Bahsedildigi gibi bircok kaynak O'nun Mason oldugunu acikliyor, digerleri de olmadigini. Onemli olan yaptiklari, giydigi onluk degil. Biz Mason'lar O yuce varligin arkasina asla siginmadik, siginmayi da dusunmedik. Bizlere yapistirilan o desteksiz iftiralar icinde, "O da bizden, bizim gibi" diyerek O'nun ismini kirletmek istemedik. O bir misyonerdi ve bize bu cagdas ve demoktarik ulkeyi birakti bu hepimize yeter, Mason olsun olmasin...

Sevgi ve Saygilarimla,     
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Veritas - Ocak 03, 2009, 06:33:54 ös
Bu konu sizler arasında da zaman zaman tartışılmakta yani sayın Dino. Sayın Doğudanesen sizin de cevabınız için çok teşekkür ederim, gerçekten çok mantıklı ve inandırıcı söyledikleriniz.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: aaron - Ocak 04, 2009, 12:54:27 öö
M. Kemal Atatürk mason olsa ne olur, olmasa ne olur? Bu tür iddilar durumu kısır bir döngüye götürmekten başka bir şey yapmaz. O dönemde Atatürk ittihat ve terakki cemiyetine üye olmuş fakat aktif olmamıştır. Kuşkusuz Atatürk'ün etrafında daima masonlar olmuştur.Keza ittihatçılaron çoğu da masondur. Masonluk şimdiki gibi ayağa düşmeden önce(kusura bakmayın bu benim fikrim), oldukça muntazam korunaklı bir liman olarak görülmüştür. Zira dönemde herkes jurnalcidir. Atatürk'e hiç kimse ne bir masondur, ne de mason değildir, diyemez çünkü bunu kanıtlayacak bir delil yoktur-ki olsa da açıklanmaz. O dönemlerde herkes görevini çok iyi yapmıştır. Üzücü olan artık o dönemde sevginin, saygının, inanılmaz dürüstlüğün, namusun, ahlakın, inancın, ideaların, onurun, düzenin yerinde yeller esmektedir.
Günümüzde yeni bir düzen geldiğinde harekete geçmeyi düşünenler çok geç olduğunun farkına varamayacaklar. Atatürk bir düzen sanatçısıydı ve onun harcı bu topraklardı. Gerisi hikaye.
by aliasaaron
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: KUZEYDOĞU - Ocak 04, 2009, 08:12:35 ös
sayın aaron ne demek masonluk bugünkü gibi ayağa düşmemişti ?  misafir olduğunuz bir sitede ev sahipleri hakkında bu kelimeleri kullanmak hiç güzel şeyler değil, size çok sevdiğim  bir sözü yazmak istedim , umarım anlarsınız.

'' sesini değil sözünü yükselt Yağmurlardır büyüten zambakları GökGürültüleri değil''

sayGılarımla,
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: aaron - Ocak 04, 2009, 09:06:50 ös
Mericcan,  Algida seçici olmamanız dileğiyle, umarım anlarsınız.

*şahsımla ilgili, buna ve muhtemel yazılarınıza başka yanıt yok.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Makbenah - Ocak 09, 2009, 12:39:04 öö
sayın aaron Atatürk'ümüze olan sevgi ve saygınızı içten taktir ediyorum ancak masonluk ayağa düştü derken neyi kastettiniz merak ettim tahmin ediyorum ki saygısızlık etmek istemediniz lütfen açıklayın
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Waldow - Ocak 22, 2009, 09:49:10 öö
M.KemaL Atatürk her zaman kendi fikirlerinin adamı olmustur o su bu guruba uye ve onların fıkırlerını savunanlardan onlmaktan kacınmıstır Ataturkun cok yakın arkadasları cuhuriyeti kurarken ona destek olan ve devrimlerini birlikte gerceklestıren arkadaslarının bir cogu masondu.Ataturk gorunurde mason locası uyesı degıldı ama fıkırlerındekı cagdaslık uygarlık mason fikirleriyle paraleldi.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Şubat 06, 2009, 02:10:32 öö
Bay aaron bu sitenin ismi masonlar.org ve bu sitenin bazı konuları Masonlluğa yönlendirerek konuşulması gayet doğal. Size bazı şeyler anlamsız gelebilir ama başkalarının kafasında bir düşünce olmasına sebep olabilir.
Mesela Atatürk Mason ve üst derecelere kadar yükseldiğini düşünelim; Ozaman Atatürk'ün Mason olduktan sonraki düşüncelerini, yaptıklarını ve kişiliğini ona göre yorumlayabiliriz.
Ama eğer Atatürk Mason değilse, dışrak olanlar için bir anlam ifade etmez ama Masonlar için ise Atatürk önlüksüz bir Mason'dur.

M. Kemal Atatürk mason olsa ne olur, olmasa ne olur?

Bu kadar ağır bir laf ettiğinize göre herhalde bunu ayrıntılı bir şekilde açıklarsınız. Eğer bir ya da iki kişinin söylediğiyle böyle bir düşünceye sahipseniz, siz her söyleneni sorgulamadan araştırmadan kendi yorumunuzmuş gibi ifade ediyorsunuz.
Masonluk şimdiki gibi ayağa düşmeden önce(kusura bakmayın bu benim fikrim)

Yine başkasının düşüncelerini yazmışsınız.Bu da Murat Bardakçı'nın düşüncesi. Eğer sizin bilginiz ise kaynaklarını buraya yazarmısınız.
Murat Bardakçı'nın dediğine göre o dönem de Abdülhamit jurnalcileriyle meşhur. Bu kadar güçlüyken ve bukadar jurnalci varken neden localara jurnalci sokamadığı bana komik geliyor. Mesela şuan MİT görevlisi ya da muhbiri localarda kesinlikle olmadığını söyleyebilirmisiniz.
(Masonluk)oldukça muntazam korunaklı bir liman olarak görülmüştür.Zira dönemde herkes jurnalcidir.

Tamer Ayan'ın Atatürk ve Masonluk kitabını okudunuz mu?
Atatürk'e hiç kimse ne bir masondur, ne de mason değildir, diyemez çünkü bunu kanıtlayacak bir delil yoktur-ki olsa da açıklanmaz.
Bence sizin söylemleriniz hikaye bile değil olsa olsa masal olur. Çünkü Atatürk kastettiğiniz bu topraklarda doğmamıştır. Atatürk'ün harcının hangi topraklarda olduğunun hiçbir önemi yok. Önemli olan ne yaptığı ve nasıl yaptığıdır.
Atatürk bir düzen sanatçısıydı ve onun harcı bu topraklardı.Gerisi hikaye.

saygılar
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: kagank - Şubat 08, 2009, 01:27:45 ös
Bay aaron daha uygun bir tarz kullansanız söyledikleriniz daha etkileyici olabilir, iddiaları sunuş şekliniz iddianızın önüne geçiyor..

Saygılarımla
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Amon - Şubat 24, 2009, 05:00:08 ös
Ben Atatürkün sabetaycı oldugunu duymuştum yanılmıyorsam Yalçın küçük bir kitabında alatıyordu ismini unuttum. Kendisi Sabetay Sevi'nin mesih olduguna inanıyormuş
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Şubat 24, 2009, 05:05:02 ös
Atatürk sevmeyeşiniz pkk'nın adamlarına sığınmanızı sağlamış.
Dikkate aldığın adama bak;
http://video.google.com/videoplay?docid=-1501572967048801276&ei=dwykSfvbF42grwKxwM08&q=Yal%C3%A7%C4%B1n+K%C3%BC%C3%A7%C3%BCk+pkk
Ben Atatürkün sabetaycı oldugunu duymuştum yanılmıyorsam Yalçın küçük bir kitabında alatıyordu ismini unuttum. Kendisi Sabetay Sevi'nin mesih olduguna inanıyormuş
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Amon - Şubat 24, 2009, 05:14:28 ös
Yalçın Küçük Allah mı sığınalım ? Dogrudur yanlıştır adam birşeyler yazıyor
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Şubat 24, 2009, 05:33:31 ös
Bir benzerliğiniz var yalçın küçük'le ikinizde kaynaksız konuşuyorsunuz.
saygılarımla
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Amon - Şubat 24, 2009, 06:44:44 ös
Mustafa Kemal bilindigi gibi Selaniklidir Sabetaycılar yani dönmeler genelde selanik kökenlidir Şemsi Efendi okulunda okumuştur bu okul Sabetaycı çocuklarına eğitim verir. Okulun kurucusu şemsi efendi 1852 dogumlu bir sabetaisttir. Atatürkün boşandığı eşi Latife Hanım uşakizade ailesine mensup bir Sabetaycıdır ve bilindigi gibi Sabetaycılar dışarıya kız vermezler.

Bunları söyleyenler Soner Yalçın ve Yalçın küçük ben söylemiyorum
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Şubat 24, 2009, 07:54:01 ös
Bu söylediklerinizin konuyla alakası nedir?Bunu belirttikten sonra size cevap verebilirim. Ayrıca Soner Yalçın ve Yalçın Küçük'ün söylediğini belirtirtiğiniz hangi kitap, hangi sayfa?

Mustafa Kemal bilindigi gibi Selaniklidir Sabetaycılar yani dönmeler genelde selanik kökenlidir Şemsi Efendi okulunda okumuştur bu okul Sabetaycı çocuklarına eğitim verir. Okulun kurucusu şemsi efendi 1852 dogumlu bir sabetaisttir. Atatürkün boşandığı eşi Latife Hanım uşakizade ailesine mensup bir Sabetaycıdır ve bilindigi gibi Sabetaycılar dışarıya kız vermezler.

Bunları söyleyenler Soner Yalçın ve Yalçın küçük ben söylemiyorum
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Dino - Şubat 25, 2009, 12:13:21 öö
Mustafa Kemal bilindigi gibi Selaniklidir Sabetaycılar yani dönmeler genelde selanik kökenlidir Şemsi Efendi okulunda okumuştur bu okul Sabetaycı çocuklarına eğitim verir. Okulun kurucusu şemsi efendi 1852 dogumlu bir sabetaisttir. Atatürkün boşandığı eşi Latife Hanım uşakizade ailesine mensup bir Sabetaycıdır ve bilindigi gibi Sabetaycılar dışarıya kız vermezler.

Bunları söyleyenler Soner Yalçın ve Yalçın küçük ben söylemiyorum

Velev ki Ataturk bir Sabetay. Bu Osmanli'nin Ingilize sattigi milleti kurtarmasina, herkesin ozgurce yasayabildigi yepyeni bir Cumhuriyet kurmasina, 7 duvele karsi direnmesine ve galip gelmesine, sizin, benim ozgurce fikirlerimizi beyan etmemize engel mi oldu? Bu adam o kadar buyuk bir adam ki, ona dil uzatacaklari bile onceden tahmin etmis ve size ezberletildigi gibi dinsiz ya da din dusmani degildi. Elbette dindarlarin degil "dincilerin" tekerlerine comak soktu, cunku din ozgurce yasanmaliydi, laiklik olmaliydi.

Okumanizi rica ediyorum asagidaki satirlari, belki kafanizdaki ezberler bir parca bozulur.

Yıl 1922... Kasım ayının 1'i... Büyük önder, büyük devrimci, Türk milletinin başöğretmeni ve dünya ülkelerinin gelecekte kendisini örnek alacağı seçilmiş insan Gazi Mustafa Kemal Paşa Türkiye Büyük Millet Meclisi' ndeki konuşmasını yapmak için kürsüdeki yerini alıyor. O şimşekler çakan gözleri ile arkadaşlarına bakıyor ve konuşmasına şu cümle ile başlıyor: "Efendiler! Tanrı birdir, büyüktür...”. Evet, o büyük insan gerçek bir dindardı. Belirli çevrelerin daha baştan itibaren Atatürk’ün sözde dinsiz ve dine karşı olduğunu yaymak istemelerine rağmen, o laik zihniyete sahip “dindar” bir kişiydi. O, kalıplara sığmayan, şekilcilikten uzak, gösteriş içermeyen ve Hz.Muhammed'in buyurduğu “yüksek ahlak” üzerine kurulmuş dinin aşığıydı. O İslamiyet’in kaynağındaki saf şekline bağlıydı.

29 Ekim 1923’de Fransız yazar Maurice Pernot’ya verdiği demeçte bu saflığı kendisi şöyle tanımlıyor: “Türk milleti daha dindar olmalıdır. Yani bütün sadeliği ile dindar olmalıdır demek istiyorum. Hakikate bizzat nasıl inanıyorsam dinime de öyle inanıyorum. Şuura muhalif, terakkiye mani hiçbir şey ihtiva etmiyor. Halbuki, Türkiye’ye istiklalini veren bu Asya milletinin içinde daha karışık, suni itikatlardan ibaret bir din daha vardır. Fakat bu cahiller, bu acizler sırası gelince aydınlanacaktır.”

Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Konya konuşmaları, Atamızın din hakkındaki görüşlerini ortaya koyması açısından çok önemli bir yer tutmaktadır. İşte 20-23 Mart 1923 tarihleri arasında Konya’yı ziyareti sırasında yaptığı konuşmadan bölümler: “İslamiyet’in ilk parlak devirlerinde geçmişin mahsulü olan sağlıksız adetler bir zaman için kendini göstermemiş ve yüze çıkmamışsa da, biraz sonra İslamiyet’in gerçeklerine sarılmaktan İslam esaslarına göre hareket etmekten çok, geçmişin mirasa olan adet ve inançları dine karıştırmaya başlamışlardır. Bu yüzden İslamiyet’e dahil bir akım kavimler, İslam oldukları halde düşmeye, sefalete, geriliğe maruz kaldılar. Geçmişlerin kötü ve batıl alışkanlıkları ve bu suretle gerçek İslamiyetten uzaklaştıkları için kendilerini düşmanlarının esiri yaptılar. Bu İslam kavimleri içinde Türkler, milli gelenek ve görenekleri itibariyle bir taraftan İran, diğer taraftan Arap ve Bizans milletleri ile temas halindeydiler. Şüphe yok ki temasların milletler üzerinde etkileri görülür. Türklerin temas ettiği milletlerin o zamanki medeniyetleri ise çökmeye başlamıştı. Türkler bu milletlerin kötü adetlerinden, fena yönlerinden etkilenmekten nefislerini men edememişlerdir. Bu hal, kendilerinde bozukluk, cehalet ve insanlıktan öte zihniyetler doğurmasından uzak kalmamıştır. İşte gerileyişimizin belli başlı sebeplerinden birini bu nokta teşkil ediyor. Milletimizin gerçek din bilginleri, din bilginlerimiz arasında da milletimizin hakkıyla iftihar edebileceği bilginlerimiz vardır. Fakat bunlara mukabil ilim kisvesi altında hakikatten ilimden uzak, gereğince ilim tahsil edememiş, ilim yolunda layığı kadar ilerleyememiş hoca kıyafetli cahiller vardır. Bunların ikisini birbirine karıştırmamalıyız.

Efendiler, gerçek din bilginleri ile dine zararlı ulemanın birbirine karıştırılması Emeviler zamanında başlamıştır. Bilindiği üzere Sıffın vak'asında Hz.Ali’nin ordusuna karşı mızrak uçlarına Kur’an-ı Kerim sayfalarını takarak saldırdılar. İşte o zaman dine fesatlık, İslam arasına nefretlik girdi ve o zaman hak olan Kur’an, haksızlığa kabule vasıta yapıldı. Halifelik hile ile el değiştirdi. Ondan sonra bütün müstebit hükümdarlar dini hep alet edindiler. İhtiras ve istibdatlarını kabul ettirmek için hep ulema sınıfına başvurdular. Gerçek ulema, dini bütün bilginler, hiçbir zaman bu müstebit taç sahiplerine uymadılar. Onların emirlerini dinlemediler, tehditlerinden korkmadılar. Bu gibi ulema kamçılar altında dövüldü, memleketlerinden sürüldü, zindanlarda çürütüldü, darağaçlarında asıldı. Lakin onlar yine o hükümdarların keyfini dine alet etmediler. Fakat gerçek durumda bilgin olmamakla beraber, sırf o kisvede bulundukları için bilgin sanılan, menfaatine düşkün, haris ve imansız bir takım hocalar da vardı. Hükümdarlar işte bunları ele aldılar ve işte bunlar, dine uygundur diye fetva verdiler. İcap ettikçe yanlış hadisler bile uydurmaktan çekinmediler. İşte o tarihten beri saltanat tahtında oturan, sarayda yaşayan kendilerine halife namı veren baskıcı hükümdarlar bu gibi hoca kıyafetli cahillere iltifat edip, onları himaye ettiler. Hakiki ve imanlı ulema her vakit ve her devirde onların kinini çekti. Böyle yapan halifelerinin ve din bilginlerinin arzularına muvaffak olmadıklarını tarih bize misallerle izah ve ispat etmektedir. Artık bu milletin ne böyle hükümdarlar, ne böyle alimler görmeye tahammülü ve imkanı yoktur. Artık kimse böyle hoca kıyafetli sahte alimlere önem verecek değildir. Eğer onlara karşı benim şahsımdan bir şey anlamak isterseniz; derim ki, ben şahsen onların düşmanıyım. Onların menfi yönde atacakları bir adım, yalnız benim şahsi imanıma değil, o adım benim milletimin kalbine havale edilmiş kanlı bir hançerdir. Benim ve benimle hemfikir arkadaşlarımın yapacağı şey mutlaka o adamı tepelemektir.”

Evet, yıllar önce ve olağanüstü şartlarda kullanılmış bu ifadeler Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün ne kadar büyük bir kimliğe sahip olduğunun ispatıdır.

Yüce Atatürk’ün Hz.Muhammed'e duyduğu büyük sevgi ile birlikte Hz.Mevlana’nın da fikirlerine duyduğu hayranlık onun tüm hayatını ve icraatlarını etkilemiş, din konusundaki ifadelerine temel teşkil etmiştir. Bir Konya ziyareti sırasında söylediği şu sözler Hz.Mevlana'ya gösterdiği sevgi ve saygının delili gibidir: “-Ne zaman bu şehre gelecek olsam, içimde bir heyecan duyarım. Hz.Mevlana düşünceleriyle benliğimi sarar. O çok büyük bir dahi, çağları aşan bir yenilikçi...”

Evet...Yüce Atatürk sahip olduğu hayat görüşünün kaynağını işte bu sözleriyle özetleyivermiştir.

Çankaya köşkündeki dil çalışmaları toplantısında Konya Mevlevi Dergahı eski postnişinlerinden Veled İzbudak Çelebi de davet edilmişti. Söz dönüp dolaşıp Hz.Mevlana’ya gelmiş, yüce Atatürk şunları söylemişti:

“- Mevlana, Müslümanlığı Türk ruhuna intibak ettiren büyük bir reformatör... Müslümanlık aslında geniş manasıyla hoşgörülü ve modern bir dindir. Araplar onu kendi bünyelerine göre anlamış ve tatbik etmişlerdir. Sıcak bir iklimde oturan, suyu nadiren kullanan, genel bir hareketsizlik içinde ömür süren Badiye Arapları için günde beş vakit abdest ve namaz, çok ileri seviyede bir yaşama hareketidir. Hz.Muhammed insanları uyuşukluktan harekete sevk etmiştir. Sarp dağlar, yüksek yaylalarda at koşturan, erimiş kar suları ile yıkanan Türkler için abdest ve namaz çok tabii olmuştur. Mevleviliğe gelince, o tamamen dönerek ayakta ve hareket ederek Allah’a yaklaşma fikri, Türk dehasının en tabii ifadesidir."

İşte Yüce Atatürk'ün İslamiyet'e şekilcilik katarak onu asıl ruhundan uzaklaştıranlara verdiği en mükemmel mesajlardan birisi. O birçok kez dinin insanlık tarafından gerçek boyutlarıyla anlaşılmadığını belirtirken, Hz.Mevlana’nın da yanlış ve eksik yorumlandığına da temas etmiştir. Bir gün Konya milletvekili Naim Onat’ın sözde Mevlana'yı yermek istemesi üzerine Atatürk’ün söylediği şu sözleri bugün bile üzerinde ibretle düşünülmesi gereken ifadelerdir:

“-Eğer Mevlana’yı sizler gibi kavramak gerekirse, o büyük insanın ruhu dertlenir, biz de belki bir saygısızlık göstermek zorunda kalırdık. Mevlana’yı ululuğuyla kavrayabilmek için medresenin dar kapısından geçmemiş olmak gerek.”

Gazi Mustafa Kemal Paşa Konya’ya yaptığı toplam dokuz ziyareti sırasında her sefer önce Hz.Mevlana’nın makamının bulunduğu Türbe-i Saadeti ziyaret etmeyi ihmal etmemiş, tekke ve zaviyelerin işlevlerini tamamlaması ve dolayısıyla kapatılması yönünde çıkan yasa sırasında Hz.Mevlana’nın türbesini müze haline dönüştürerek tüm insanlık alemine açık halde kalmasını sağlamıştır.

Bununla ilgili bilgiler 22 Aralık 1987 yılında yayınlanan Hürriyet gazetesinde çıkan bir haberde şöyle dile getirilmiştir:
Atatürk, Konya'daki Mevlana Dergahı ve türbesini, Konya'ya ilk gelişi olan 3 Ağustos 1920 günü ziyaret etmiş ve bu ziyaretten pek etkilenmişti. Daha sonra ziyaretlerinde Mevlana Türbesini ziyaret etmeden Konya'dan ayrılmamıştır. 3 Nisan 1922 günü ziyaretlerinde, kendisi için açılan Sema meydanında hazır bulunmuş, 22 Mart 1923 günü yaptığı ziyarette postnişin Abdülhalim Çelebi'nin davetlisi olarak dergahta yemek yemiş, Hz.Mevlana'nın büyüklüğü üzerine takdir ve hayranlık dolu sözler söylemiştir.

Cumhuriyet'in ilanından sonra, tekke ve türbelerin kapatılması hazırlıkları yapılırken, Başbakan İsmet İnönü'ye "Mevlana Dergahı ve türbesinin kapatılmayarak kendi eşyası ile birlikte müze olarak düzenlenmesi ve ziyarete açılması"emrini vermiştir. Bir süre sonra, Bakanlar Kurulu kararı ile dergah, müze haline getirilmiştir.
Atatürk, 18 Şubat 1931 günü Konya'ya 9'uncu defa geldiği zaman, Konya'da 11 gün oturmuş, bu arada 21 Şubat 1931 gününü tamamen artık müze halinde ziyarete açık bulundurulan Mevlana Müzesi'nde geçirmiştir.

Bu ziyaret sırasında eski Konya Milletvekillerinden Fuat Gökbudak ve o günlerde Konya Azar-ı Atika Müzesi müdürü olan Yusuf Akyurt'un ayrı ayrı anlattıklarına göre, Atatürk müze müdürünün odasına girer girmez, niyaz penceresi üzerindeki rubaiyi görmüş, Farsça'yı çok iyi bilen Hasan Ali Yücel'e tercümesini yaptırmıştır. Atatürk tercümedeki: "Ey keremde, yücelikte ve nur saçıcılıkta güneşin, ayın, yıldızların kul olduğu sen. Garip aşıklar, senin kapından başka bir kapıya yol bulmasınlar diye öteki bütün kapıları kapanmış, yalnız senin kapın açık kalmıştır." ibaresini işitir işitmez şöyle demiş:

"Hz.Mevlana'nın büyüklüğü burada bir kere daha kendini gösterdi... Doğrusu ben, 1923 yılındaki ziyaretim sırasında, bu dergahı kapatmayalım Müze olarak halkın ziyaretine açalım, diye düşünmüş; bir yıl sonra dergah ve tekkelerin kapatılması kanunu çıkar çıkmaz İsmet Paşa'ya Mevlana dergahı ve türbesini kendi eşyası ile Müze haline getir emrini vermiştim. Görüyorum ki, şu okuduğumuz rubainin hükmünü yerine getirmişim. Bakınız ne kadar mükemmel bir Müze olmuş..."

Değerli tarihçi Cemal Kutay’ın ifadelerine göre, Mustafa Kemal’e emrindeki yardımcılarının “Paşam Hz.Mevlana’nın makamını müze haline getirmeniz üzerine halk buraya akın etmeye başladı. Bu bir sakınca doğurmasın” demeleri üzerine Atatürk’ün verdiği cevap ilginçtir:

“-Eğer, Hz.Mevlana’yı hakkıyla tanımak ve benimsemek için ziyarete gitmekte olduklarına inansam öteki dergahların da açılmasını sağlardım. Çünkü, Hz. Mevlana’yı tanımak ve anlamak zaten diğer tüm tehlikeleri de ortadan kaldırmaktadır.”

Hz.Muhammedin “Din nedir?” sorusuna verdiği “Ahlak,ahlak,ahlak” cevabına her dönemde çok ihtiyaç duyduğumuzu düşünerek Hz. Muhammed'in, Hz.Ali’nin, Hz.Mevlana'nın ve Atatürk' ün şu sözlerine dikkat çekmek istiyorum:

“İlim Çin’de olsa gidip öğreniniz.”
Hz.Muhammed

“Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.”
Mustafa Kemal Atatürk

“Dünyada sevgiye dair ne varsa ben orada varım, savaşa dair ne varsa ben orada yokum.”
Hz.Mevlana

“Yurtta Sulh, Cihanda Sulh."
Mustafa Kemal Atatürk

“Evlatlarınızı zamana göre yetiştiriniz.”
Hz.Ali

“Milletimi muasır medeniyet seviyesinde görmek isterim.”
Mustafa Kemal Atatürk

Umarim bu bilgiler size biraz isik olmus, kafanizdaki o cirkin ve kindar dusunceler biraz olsun silinmistir.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: degas - Şubat 25, 2009, 12:44:27 öö
Mustafa Kemal bilindigi gibi Selaniklidir Sabetaycılar yani dönmeler genelde selanik kökenlidir Şemsi Efendi okulunda okumuştur bu okul Sabetaycı çocuklarına eğitim verir. Okulun kurucusu şemsi efendi 1852 dogumlu bir sabetaisttir. Atatürkün boşandığı eşi Latife Hanım uşakizade ailesine mensup bir Sabetaycıdır ve bilindigi gibi Sabetaycılar dışarıya kız vermezler.

Bunları söyleyenler Soner Yalçın ve Yalçın küçük ben söylemiyorum

yau sallama ailesi bizim dostlarımız.soner yalcının dediğide başka şeydir, iyi oku.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: hewal73 - Mart 03, 2009, 10:48:38 ös
bana göre atatürk masondu ve masonluktan attılar ondan türkiyedeki mason localarını kapattı
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: hewal73 - Mart 03, 2009, 10:59:26 ös
sebataydı falandı yani konuyla alaksını cözemedim
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Saygın - Mart 03, 2009, 11:11:06 ös
bana göre atatürk masondu ve masonluktan attılar ondan türkiyedeki mason localarını kapattı

Bu konuyu görüştünüz sanırım masonlarla ?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: KUZEYDOĞU - Mart 03, 2009, 11:30:15 ös
Sayın hewal73 Atatürkün masonluktan atıldığına dair herhangi bir kanıtınız var mı ?


bana göre atatürk masondu ve masonluktan attılar ondan türkiyedeki mason localarını kapattı
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: hewal73 - Mart 04, 2009, 12:08:56 öö
MERICCAN  ben kanıtım var diye bir kelime kullanmadım ama yazılanlar onu gösteriyor tamam
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: KUZEYDOĞU - Mart 04, 2009, 12:11:24 öö
Nereden okudunuz ? Atatürk'ümüzün Masonluk ile bir bağı olduğu dahi kesinlik kazanmamışken masonluktan atıldığından dolayı locaları  kapattığını  iddia ediyorsunuz?

MERICCAN  ben kanıtım var diye bir kelime kullanmadım ama yazılanlar onu gösteriyor tamam
Başlık: Re: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduðu Ýddiasýyla Ýlgili Bir Soru
Gönderen: Isis - Mart 04, 2009, 12:52:21 öö
Sn Dino ,

Paylasiminiz hakikaten cok istifadeliydi. Bazi bilmedigim anektodlari vesilenizle ogrendim. Tekrar cok tesekkur ederim.


Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: hewal73 - Mart 04, 2009, 10:41:18 öö
 sayın MERICCAN tekrar söylüyorum benim kanıtım olduğunu söyleedim yazılanlar onu gösteriyor tarih kitaplarında atatürkün locaları kapattığından bahsediyor bizde bu nedenle masonlara kızgınlığından kapatmıştır diye düşünüyom çünkü atatürkten sonra tekrar serbest kalmıştır mason locaları bilginize
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Genius Loci - Mart 04, 2009, 11:04:05 öö
sn. heval73,

Forumda arama kısmını kullansanız ve 1935 olayı ile ilgili gayet bilgilendirici yazıları okusanız yukarıda yazdığınız iddianızın ne denli gerçekle örtüşmediğinin de ayırdına varırsınız.

Kısaca tekrar edeyim ki, Atatürk Mason localarını kapatmamıştır, Mason Derneği herhangi bir yasayla ya da idari bir yaptırımla da kapatılmamıştır. Mason Derneği, ayrıntısına girmeye gerek görmüyorum, daha sonra Mahkeme kararıyla da subut bulduğu üzere hukuki olmayan bir biçimde kendi kendini kapatmıştır. Bilginize.

Saygılarımla.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Dino - Mart 04, 2009, 11:52:41 ös
Sn Dino ,

Paylasiminiz hakikaten cok istifadeliydi. Bazi bilmedigim anektodlari vesilenizle ogrendim. Tekrar cok tesekkur ederim.





Sayin Kirlangic,

Rica ederim, bir parca faydasi olduysa sevinirim.

Sayin Hewal,

Ataturk'un Mason'luk ile bagdastirilmasi, planli yapilan yipratma hareketlerinin basinda gelir. Ve bazi okumadan fikir sahibi oldugunu sananlar da bu tuzaga duserler. Fikrim; Ataturk keske bir Mason olsaydi, bu butun dunya Masonlari icin gurur kaynagi olurdu, inanin. Olmamasi ise uzucu degildir, en azindan benim icin, cunku bir Mason gibi yasayip hala kendinden soz ettirecek seyler yaptigi da kesindir.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 05, 2009, 07:39:26 ös
bana göre atatürk masondu ve masonluktan attılar ondan türkiyedeki mason localarını kapattı

:D
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Dino - Mart 05, 2009, 08:00:45 ös
bana göre atatürk masondu ve masonluktan attılar ondan türkiyedeki mason localarını kapattı

:D

Sayin Isabell,

Sayin Hewal'in hakaretamiz yaklasimi cok mu komik geldi size?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 05, 2009, 08:02:48 ös
Sayın Hewal'in herhangi bir hakaret içerikli mesaj yazdığına inanmıyorum. Bundan dolayı da safça tabiri hoşuma gittiğinden böyle bir smiley kullandım. Ne o farklı şekillerde mi algılıyoruz Insanları?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Dino - Mart 05, 2009, 08:22:45 ös
Sayın Hewal'in herhangi bir hakaret içerikli mesaj yazdığına inanmıyorum. Bundan dolayı da safça tabiri hoşuma gittiğinden böyle bir smiley kullandım. Ne o farklı şekillerde mi algılıyoruz Insanları?

Sayin Hanimefendi,

Ilk once, Ataturk icin soylenen, "Masondu, sonra masonluktan attilar, O'da gidip Mason Localarini kapatti" tabirini safca bulduysaniz siz de bir o kadar safsiniz. Bundan hoslandiysaniz, size soyleyecek kelime bulmakta zorlaniyorum. Ataturk Turkiye Cumhuriyeti'ni kurarken, etnik yapilari bir araya getirerek bir dinamizm yakaladi. Bu bir mozaikti. Ve hicbir mozaigi birbirinden ayirmadi, birbirine karistirmadi. Bu mozaik icindeki kirik camlardan bir ikisinin sir'rindan ayrilmasi, butunlugu asla bozmayacak, o mozaigin albenisini kaybettirmeyecektir.

Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 05, 2009, 08:31:42 ös
Bu, Atatürk'ün Düşüncesi'ydi ve bu maalesef güncelliğini zaman zaman koruyamadı. Bu arada kimsenin hoşuna gitsin ya da gitmesin diye de hiçbirzaman Atatürk'e olan hayranlığımı asla yadsımadım ama Hewal konusunda biraz aşırı tepki verilmesini doğrusu ilk etapta Irkçı bir anlayış olarak algıladım. Umarım yanılıyorumdur, Kendilerini şahsen tanımıyorum ve gözlemlediğim kadarıyla aynı Yörenin Insanı olmamız ve haliyle de böyle bir aşırı tepkiye maruz kalması sebebiyle malum sessiz kalamadım.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Mart 06, 2009, 04:40:55 ös
Hewal konusunda biraz aşırı tepki verilmesini doğrusu ilk etapta Irkçı bir anlayış olarak algıladım.

Bayan Isabell yukarıda ki alıntıladığım yazınızda tepkiyi ırkçı bir algılayış olarak niteliyorsunuz ancak, aşağıdaki alıntıladığım yazınızda ırkçılığı ve insan kayırmacılığını siz yapıyorsunuz.

gözlemlediğim kadarıyla aynı Yörenin Insanı olmamız  ve haliyle de böyle bir aşırı tepkiye maruz kalması sebebiyle malum sessiz kalamadım. .

Ayrıca Bay Hewal, ebru sanatı gibi olan Türk Milleti gerçeğine bakış açısından dolayı, gereksizce kökenini belirterek ırkçılığı kendisi yapmıştır. Düşünebiliyormusunuz, Türkiye'de yaşayan bütün vatandaşlar resmi dil olan Türkçeyi öğrenmek yerine, etnik kökeninin dilini-lehçesini öğrensin ve kendini diğerlerinden ayırsın. Bu ülke kurulduğunda insanlar, dil kanunu ile Osmanlıca-Arapça''dan başka bir dil öğrendi ve bu dil yani Türkçemiz resmi dilimiz oldu, 81 sene geçmesine rağmen siz hala yok ben öğrenmeyeceğim diyorsanız, bu sizin bileceğiniz iş, ama buna bahane olarak; ırkçılık yaparak ben şuyum ben buyum diyemezsiniz, sizin diğer etnik gruplardan bir farkınız yok. Bu ülkede herkez nasıl vergisini veriyorsa, kurallara uyuyorsa, ortak dilimizi de öğrenmelidir.

saygılarımla
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: raven - Mart 06, 2009, 05:18:31 ös
Hewal konusunda biraz aşırı tepki verilmesini doğrusu ilk etapta Irkçı bir anlayış olarak algıladım.

Bayan Isabell yukarıda ki alıntıladığım yazınızda tepkiyi ırkçı bir algılayış olarak niteliyorsunuz ancak, aşağıdaki alıntıladığım yazınızda ırkçılığı ve insan kayırmacılığını siz yapıyorsunuz.

gözlemlediğim kadarıyla aynı Yörenin Insanı olmamız  ve haliyle de böyle bir aşırı tepkiye maruz kalması sebebiyle malum sessiz kalamadım. .

Ayrıca Bay Hewal, ebru sanatı gibi olan Türk Milleti gerçeğine bakış açısından dolayı, gereksizce kökenini belirterek ırkçılığı kendisi yapmıştır. Düşünebiliyormusunuz, Türkiye'de yaşayan bütün vatandaşlar resmi dil olan Türkçeyi öğrenmek yerine, etnik kökeninin dilini-lehçesini öğrensin ve kendini diğerlerinden ayırsın. Bu ülke kurulduğunda insanlar, dil kanunu ile Osmanlıca-Arapça''dan başka bir dil öğrendi ve bu dil yani Türkçemiz resmi dilimiz oldu, 81 sene geçmesine rağmen siz hala yok ben öğrenmeyeceğim diyorsanız, bu sizin bileceğiniz iş, ama buna bahane olarak; ırkçılık yaparak ben şuyum ben buyum diyemezsiniz, sizin diğer etnik gruplardan bir farkınız yok. Bu ülkede herkez nasıl vergisini veriyorsa, kurallara uyuyorsa, ortak dilimizi de öğrenmelidir.

saygılarımla


Bakınız Türkiye gibi çok milletli ülkelerde devletin bütünlüğü milletin kültürel farklılıklarıyla bozulmaz aksine bunlar devletin gücünü ve demokrasiye, cumhuriyete inanç ve bağlılığını gösterir.İnsanların anadilini konuşma talebi olması kadar doğal bir hak yoktur tabiki devletin bir yazışma dili olmalıdır fakat içerdiği etnik unsurlar dikkate alındığında insanların kendisini kimliğiyle ve diliyle ifade etmesi insan haklarının gereğidir.İmha ve inkar politikalarıyla ve bazı başka oyunlarla Anadoluda ki kirli savaş maalesef son 25 yıldır hem binlerce çeşitli kökendeki insanımızın canına hemde milyarlarca dolarlık silah,bomba vb savaş yatırımlarına harcanmış,bununla paralel olarak sağlık ve eğitim gibi temel ihtiyaçlar zayıf bırakılmıştır.Ayrıca belirtmek isterimki savaş sırasında iki tarafa da silah satan tüccarlar aynı olup asıl bu savaşımın sürekliliğine onlar ve onlara uşaklık eden hainler zemin hazırlamıştır.Bizler Anadoluda kardeşçe yaşamayı ilke edinmiş insanlar kader birliği içerisinde demokratik ve özgürce yaşamayı haketmiş toplumlarız.
Büyük Kurtuluş Savaşı bu coğrafyanın herhangi bir milletin tek elinde olmadığının herkezin ortak kazanımı olduğunun yegane ispatıdır.Sizlerin düşüncelerine saygı duymakla birlike düne kadar bu ülkede şunlar bunlar yok diyen resmi ideoloji bugün kendi televizyolarında başka dillerde yayın yapmaya başlamışdır.Buda bana ilginç gelmekde ve filmin devamı konusunda kafamda büyük bir soru işareti oluşturmaktadır.

Ayrıca Sn.Isabell siz kendi yörenizden olduğunu düşündüğünüz Sn.Hewal adlı arkadaşımızı korumaya çalışarak etnik kökene dayalı bir bağ oluşturmakda yani aslında gizli ırkçılık yapmaktasınız.Sn. Hewal rahatsızsa kanımca konuya kendisi cevap verebilir.Resmi ideolojinin ve egemen milletlerin ırkçılığı ne kadar tehlikeli ve zararlıysa,belli bir etnik kökenin de ırkçılığı bir o kadar tehlikeli ve zararlıdır.
Konuya devletin tüm vatandaşlarına anayasanın eşitlik ilkesine uygun davranıp davranmadığı noktasından bakıp hizmetlerin herkeze eşit dağıtılıp dağıtılmadığını tartışarak bence saha sağlıklı bir sonuca ulaşabiliriz.

Saygılarımla
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Mart 06, 2009, 07:25:31 ös
Bay raven, benden alıntı yaparak "bakınız" diyerek bana hitaben yazdıklarınızın, benim yazdıklarımla bir alakası yok. Çünkü ben,  etnik lehçesinde ya da dilinde konuşmasın demedim, kültürel farklılıklar olmasında demedim yazılanı doğru okuyunuz. Açık ve net yazdım, eğer sorunuz varsa yanıtlarım ama sanki benim düşüncelerimmiş ve ben sizin yazdıklarınızın tersi birşey yazmışım gibi benden alıntı yaparak cevap vermenizde bir anlam görememekteyim.

Bakınız Türkiye gibi çok milletli ülkelerde devletin bütünlüğü milletin kültürel farklılıklarıyla bozulmaz aksine bunlar devletin gücünü ve demokrasiye, cumhuriyete inanç ve bağlılığını gösterir.İnsanların anadilini konuşma talebi olması kadar doğal bir hak yoktur

Büyük Kurtuluş Savaşı bu coğrafyanın herhangi bir milletin tek elinde olmadığının herkezin ortak kazanımı olduğunun yegane ispatıdır.Sizlerin düşüncelerine saygı duymakla birlike düne kadar bu ülkede şunlar bunlar yok diyen resmi ideoloji bugün kendi televizyolarında başka dillerde yayın yapmaya başlamışdır.Buda bana ilginç gelmekde ve filmin devamı konusunda kafamda büyük bir soru işareti oluşturmaktadır.

saygılarımla.....
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: de_hund - Mart 06, 2009, 08:22:17 ös
"Türkiye gibi çok milletli ülkelerde devletin bütünlüğü milletin kültürel farklılıklarıyla bozulmaz aksine bunlar devletin gücünü ve demokrasiye, cumhuriyete inanç ve bağlılığını gösteri" Raven the cunning


   hmm,herhalde dalga geçiyor olmalı. tarihteki devletlerin yıkılmasının sebeplerinden biri de var olan azınlıklar ve bu azınlıkların nüfuslarının artarak bir 'düşünce' de birleşmesidir.sana gösteriyim, önce bir toprak alınır,buraya baskın millet veya topluluk diyelim yerleşir. yalnız oraya geldiklerinde orada bulunanlar pasif gibi görünen bir boyunduruğu kabul ederler. Ancak zamanla devlet politikasına bağlı olarak azınlıklar ya azalır,ya asimile olur yada kendilerini korurlar. işte bu koruma zamanla onları güçlendirecektir,çünkü bir devletin ve milletin ortaya çıkıp tarihe kendilerini kabul ettirme istekleri 'nüfusa' bağlıdır. işte bu bağlamda zamanla artan nüfus bir volkan konisi oluşturacak şekilde bir sebep bulur ve patlar. dev imparatorlukların en büyük çöküş sebeplerinden biri buydu. en basitinden bu yukarda yazdıklarımı türkler bizzat çinlilerin egemenliğine girince uygulamışlardır. yine ilkçağda babiller buna iyi bir örnektir. roma imp.,avusturya-mazaristan,osmanlı imp. 2. dünya savaşı japonyası bunlara örnektir. he tabi 1945 ten sonra dünyanın değişmesiyle bu asimile ve azınlık sorunu farklı bir boyut aldı. artık büyük devletler şuna karar verdiler: "ya şimdi biz burayı alalım ve bize bağlı bir devlet oluşsun ve o devlete bizim kültürü aşılayalım" tarzında bir strateji güttüler. bu strateji ilk değildi ama ciddi anlamda dünyada 1945 sonrası oluştu. işte kültür savaşı denen şeyin ta kendisiydi bu. hı iyi bir taktikti.

   Gelelim,şu hewal denen kişiye, bu kişi yukarda da anlattığım gibi bir takım akım ve toplanmaların etkisinde kendisini ve bağlı olduğu topluluğu ispatlama gibi bir umde yüklemiş kendisine. bu rahatlıkla görülebilir ve rahatlıkla görülebilecek bir diğer şey ise kürt topluluğunun son 2,5 yılda doğuyu sanki kendilerininmiş gibi kabul edip orada bir devlet-oluşum oluşturmak istemesi.
Nitekim M.Akyol'un yukarda bir cümlesi  var "....aslında ırkçılığı kendileri yapıyorlar..." cümlesi. Soylu bir şekilde akıllarınca devlet kurup bu toprakları parçalayacaklarını sanıyorlar. bunun içinde demokrasi,sosyalizm,apo gibi oldukça tutarsız ve vahşi söylemleri kullanıyorlar. bunu kimse bana tc nin çeşitliliği diye sunmasın ben bunu yemem. ırkçı değilimdir; ama devlet sınırı korunmalı. "kurtuluş savaşında biz çanakkaledeydik bu ülkeyi bizde kurtardık" diyip doğuyu bize verin diyen zihniyete vericek bir karış toprağımız bile yok. Eğer benden ciddi anlamda "bu ülke toprakları kimin" diye sorarsanız ben buna "kimsenin...sadece güçlü olanın" diye yanıt vericem. ve bu topraklarda 1071 den beri biz güçlüyüz ve yine gözümüzün önünde gerçekleşen bir yıkım olayına sessiz kalıp, "bu çeşitliliği bozmayalım" demicez. çanakkaleyi kazanmak için birkaç kürte ihtiyaç yoktu. bu millet çok diyet ödedi. balkanlarda,arap bölgelerinde,mısırda,hicazda,viyanada bunları yaşlı bir gazi söylemiyor,genç bir çocuk söylüyor.

   Şunu da unutmadan söyliyim,aslında doğuda bir kürt devleti kurulması türkiyede ırkçılığı maximuma çıkarır. bu çekirdeğin işine gelir.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: semih_tatar - Mart 07, 2009, 06:54:26 öö
Daha yapici bir sekilde kimseyi alçaltmadan,guçluler ve guçsuzler sinifi olusturmadan,asil dogru benim dogrumdur dogmatikligine girmeden guzel ulkemizin sorunlarini nasil çozeriz diye karsilikli saygi çerçevesi içinde yorumlarimizi ve fikirlerimizi  diger arkadaslara sunup herkesin kazançli çiktigi bir ortak paydada bulusmak  birlik,beraberlik  dolu bir turkiye hayali kurmak daha guzel olmazmiydi sizce? ulkemizde kendisine karsi  kast edildigini ve ait oldugu toplumun bir çesit esir hayatinin içine suruklenmesi gerektigini dusunen bir suru dusmanin var oldugunu dusunen o kadar çok insanimiz var ki bu bana aci veriyor ve beni çok kaygilandiriyor kendi çapinda vatan ve millet sevgisi içinde olanlarin gordugum kadari ile vatanlari için yaptiklari tek sey bir polemikten digerine atlamak bence hangi devir olursa olsun yapilmasi oncelikli olan atamizin zamaninda yapmayi basardigi seydir. "birlik ve butunlugu saglamak"  eger siz bir dusman ariyorsaniz bu ulkedeki her kesimin  birbirine kenetlenmeye çalistigi zamanlarda bunun tam tersini yapanlardir asil dusman olanlar bunu bize tarih gostermistir zamaninda ve her geçen yil biraz daha gorecegiz asil dusmanlari ama en onemli olan ders vermektir artik almak degil çunku biz millet olarak herkesten fazla yasadik kotu gunleri .
mustafa kemalin mason olup  olmadigi tartisiliyor. Bunun ne anlami var ki? mason olsa bunu nereye baglamayi dusunuyorsunuz yada olmasa nereye? onemli olan o genç mustafa kemalin zamaninda kimsenin hayal bile edemedigi  bugunun turkiye CUMHURIYETINI hayallerden oteye gecirip gerçege donusturebilmesidir ve sonunda ona layik gorulen ATATURK sifatini kazanabilmesidir.
Bence gerçekten sevmek sevdigini soylemekten otesidir bunun en buyuk ornegi ise MUSTAFA KEMAL ATATURKTUR. boylesi durumlarda onu bir kez daha saygi ve bitmez tukenmez bir sevgi ile aniyorum iyiki varsin ve eminim ki benim varolmadigim  gelecekte sen hala varolmaya devam edeceksin.
hepinize sevgiler...
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: hewal73 - Mart 07, 2009, 12:17:06 ös
"Türkiye gibi çok milletli ülkelerde devletin bütünlüğü milletin kültürel farklılıklarıyla bozulmaz aksine bunlar devletin gücünü ve demokrasiye, cumhuriyete inanç ve bağlılığını gösteri" Raven the cunning


   hmm,herhalde dalga geçiyor olmalı. tarihteki devletlerin yıkılmasının sebeplerinden biri de var olan azınlıklar ve bu azınlıkların nüfuslarının artarak bir 'düşünce' de birleşmesidir.sana gösteriyim, önce bir toprak alınır,buraya baskın millet veya topluluk diyelim yerleşir. yalnız oraya geldiklerinde orada bulunanlar pasif gibi görünen bir boyunduruğu kabul ederler. Ancak zamanla devlet politikasına bağlı olarak azınlıklar ya azalır,ya asimile olur yada kendilerini korurlar. işte bu koruma zamanla onları güçlendirecektir,çünkü bir devletin ve milletin ortaya çıkıp tarihe kendilerini kabul ettirme istekleri 'nüfusa' bağlıdır. işte bu bağlamda zamanla artan nüfus bir volkan konisi oluşturacak şekilde bir sebep bulur ve patlar. dev imparatorlukların en büyük çöküş sebeplerinden biri buydu. en basitinden bu yukarda yazdıklarımı türkler bizzat çinlilerin egemenliğine girince uygulamışlardır. yine ilkçağda babiller buna iyi bir örnektir. roma imp.,avusturya-mazaristan,osmanlı imp. 2. dünya savaşı japonyası bunlara örnektir. he tabi 1945 ten sonra dünyanın değişmesiyle bu asimile ve azınlık sorunu farklı bir boyut aldı. artık büyük devletler şuna karar verdiler: "ya şimdi biz burayı alalım ve bize bağlı bir devlet oluşsun ve o devlete bizim kültürü aşılayalım" tarzında bir strateji güttüler. bu strateji ilk değildi ama ciddi anlamda dünyada 1945 sonrası oluştu. işte kültür savaşı denen şeyin ta kendisiydi bu. hı iyi bir taktikti.

   Gelelim,şu hewal denen kişiye, bu kişi yukarda da anlattığım gibi bir takım akım ve toplanmaların etkisinde kendisini ve bağlı olduğu topluluğu ispatlama gibi bir umde yüklemiş kendisine. bu rahatlıkla görülebilir ve rahatlıkla görülebilecek bir diğer şey ise kürt topluluğunun son 2,5 yılda doğuyu sanki kendilerininmiş gibi kabul edip orada bir devlet-oluşum oluşturmak istemesi.
Nitekim M.Akyol'un yukarda bir cümlesi  var "....aslında ırkçılığı kendileri yapıyorlar..." cümlesi. Soylu bir şekilde akıllarınca devlet kurup bu toprakları parçalayacaklarını sanıyorlar. bunun içinde demokrasi,sosyalizm,apo gibi oldukça tutarsız ve vahşi söylemleri kullanıyorlar. bunu kimse bana tc nin çeşitliliği diye sunmasın ben bunu yemem. ırkçı değilimdir; ama devlet sınırı korunmalı. "kurtuluş savaşında biz çanakkaledeydik bu ülkeyi bizde kurtardık" diyip doğuyu bize verin diyen zihniyete vericek bir karış toprağımız bile yok. Eğer benden ciddi anlamda "bu ülke toprakları kimin" diye sorarsanız ben buna "kimsenin...sadece güçlü olanın" diye yanıt vericem. ve bu topraklarda 1071 den beri biz güçlüyüz ve yine gözümüzün önünde gerçekleşen bir yıkım olayına sessiz kalıp, "bu çeşitliliği bozmayalım" demicez. çanakkaleyi kazanmak için birkaç kürte ihtiyaç yoktu. bu millet çok diyet ödedi. balkanlarda,arap bölgelerinde,mısırda,hicazda,viyanada bunları yaşlı bir gazi söylemiyor,genç bir çocuk söylüyor.

   Şunu da unutmadan söyliyim,aslında doğuda bir kürt devleti kurulması türkiyede ırkçılığı maximuma çıkarır. bu çekirdeğin işine gelir.




 sayın   de_hund    biz kürtler bu ülkede ırkçılık yapmıyoruz sadece sizin gibilerinin yapmış olduğu saldırılara karşılık veriyoruz biz bu ülkenin kurucu unsurları olarak bu ülkeyi bölmek değil ayakta tutmak istiyoruz anayasal haklar istiyoruz sizin gibiler ırkçılıklşa sucluyorlar bizi türkiyedeki tarih kitaplarında yazılanlar değiştirilip millete farklı lanse edildiği için herkes kürtler bu ülkenin düşmanı olarak görüyor ama biz kürtler olmasak inanın bu ülke çoktan yabancı güçler tarfından bölünmüştü sunu unutmayın biz bu ülkeyi seviyoruz ama bize yapılacak her türlü hakaret vb seyleride asla kabul etmeyecegiz saygılarla
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: spinoza - Mart 07, 2009, 12:29:31 ös
Değerli Arkadaşlarım,
Tartıştığınız konu ile ilgili bir yorum yapmak istemiyorum çünkü "Konu: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru" değil miydi? Eğer bir şeyler tartışacaksak önce neyi tartışmamız gerektiğini belirlememiz lazım, dağil mi?

Saygılar ve Sevgiler,
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: dogudan - Mart 07, 2009, 01:34:13 ös
Sayın hewal73

İlk yazdığınız yazıların siz daha açıklama yapmadan, türkçe bilmediğinizden olabileceğini düşünüyordum. Hem anlam bütünlüğü zayıf, hemde imla kurallarına uymamıştınız. Ancak aşağıda alıntıladığım de_hund'a cevap yazınızda göründüğü kadarıyla aslında istediğinizi dilerseniz anlatabiliyorsunuz ve belkide bilerek sadece imla kurallarını es geçmişsiniz. Bu durum açıkçası bende kuşku yarattı. Kuşkusuz özgür bir ortamda, saygı çerçevesinde olmak kaydı ile her türlü fikir paylaşılabilir ve bana görede karşılıklı fayda mutlaka sağlanacaktır. Ancak amaç provokatif davranmak ise bunun size veya başkasına ne yazıkki faydası olmayacaktır hatta gereksiz muhabbate dönecektir. Sayeniz de  de_hund cevap verirken belkide düşünmeden ölçüyü elden kaçırmıştır.


sayın   de_hund    biz kürtler bu ülkede ırkçılık yapmıyoruz sadece sizin gibilerinin yapmış olduğu saldırılara karşılık veriyoruz biz bu ülkenin kurucu unsurları olarak bu ülkeyi bölmek değil ayakta tutmak istiyoruz anayasal haklar istiyoruz sizin gibiler ırkçılıklşa sucluyorlar bizi türkiyedeki tarih kitaplarında yazılanlar değiştirilip millete farklı lanse edildiği için herkes kürtler bu ülkenin düşmanı olarak görüyor ama biz kürtler olmasak inanın bu ülke çoktan yabancı güçler tarfından bölünmüştü sunu unutmayın biz bu ülkeyi seviyoruz ama bize yapılacak her türlü hakaret vb seyleride asla kabul etmeyecegiz saygılarla










Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: dogudan - Mart 07, 2009, 01:54:48 ös
Sayın de_hund

Çanakkale'de  bu vatan için ölmüş (ister Kürt, ister başka ırktan) insanların hakkında yazmış olduğunuz ifadenin bilgiden ve saygıdan yoksun buluyor ve sizi kınıyorum.  Türküye Cumhuriyeti bütün eksikliklerine rağmen içindeki tüm unsurlarla barışık yaşamak ve yaşatılmak zorundadır. Bunun da yolu hukukun üstünlüğüdür. Bu ülkenin tüm vatandaşları eşittir ve bir etnik grup bir diğerinden üstün olamayacağı gibi güçlü olanın dilediği gibi davranma özgürlüğü de yoktur.


"Türkiye gibi çok milletli ülkelerde devletin bütünlüğü milletin kültürel farklılıklarıyla bozulmaz aksine bunlar devletin gücünü ve demokrasiye, cumhuriyete inanç ve bağlılığını gösteri" Raven the cunning

   hmm,herhalde dalga geçiyor olmalı. tarihteki devletlerin yıkılmasının sebeplerinden biri de var olan azınlıklar ve bu azınlıkların nüfuslarının artarak bir 'düşünce' de birleşmesidir.sana gösteriyim, önce bir toprak alınır,buraya baskın millet veya topluluk diyelim yerleşir. yalnız oraya geldiklerinde orada bulunanlar pasif gibi görünen bir boyunduruğu kabul ederler. Ancak zamanla devlet politikasına bağlı olarak azınlıklar ya azalır,ya asimile olur yada kendilerini korurlar. işte bu koruma zamanla onları güçlendirecektir,çünkü bir devletin ve milletin ortaya çıkıp tarihe kendilerini kabul ettirme istekleri 'nüfusa' bağlıdır. işte bu bağlamda zamanla artan nüfus bir volkan konisi oluşturacak şekilde bir sebep bulur ve patlar. dev imparatorlukların en büyük çöküş sebeplerinden biri buydu. en basitinden bu yukarda yazdıklarımı türkler bizzat çinlilerin egemenliğine girince uygulamışlardır. yine ilkçağda babiller buna iyi bir örnektir. roma imp.,avusturya-mazaristan,osmanlı imp. 2. dünya savaşı japonyası bunlara örnektir. he tabi 1945 ten sonra dünyanın değişmesiyle bu asimile ve azınlık sorunu farklı bir boyut aldı. artık büyük devletler şuna karar verdiler: "ya şimdi biz burayı alalım ve bize bağlı bir devlet oluşsun ve o devlete bizim kültürü aşılayalım" tarzında bir strateji güttüler. bu strateji ilk değildi ama ciddi anlamda dünyada 1945 sonrası oluştu. işte kültür savaşı denen şeyin ta kendisiydi bu. hı iyi bir taktikti.

   Gelelim,şu hewal denen kişiye, bu kişi yukarda da anlattığım gibi bir takım akım ve toplanmaların etkisinde kendisini ve bağlı olduğu topluluğu ispatlama gibi bir umde yüklemiş kendisine. bu rahatlıkla görülebilir ve rahatlıkla görülebilecek bir diğer şey ise kürt topluluğunun son 2,5 yılda doğuyu sanki kendilerininmiş gibi kabul edip orada bir devlet-oluşum oluşturmak istemesi.
Nitekim M.Akyol'un yukarda bir cümlesi  var "....aslında ırkçılığı kendileri yapıyorlar..." cümlesi. Soylu bir şekilde akıllarınca devlet kurup bu toprakları parçalayacaklarını sanıyorlar. bunun içinde demokrasi,sosyalizm,apo gibi oldukça tutarsız ve vahşi söylemleri kullanıyorlar. bunu kimse bana tc nin çeşitliliği diye sunmasın ben bunu yemem. ırkçı değilimdir; ama devlet sınırı korunmalı. "kurtuluş savaşında biz çanakkaledeydik bu ülkeyi bizde kurtardık" diyip doğuyu bize verin diyen zihniyete vericek bir karış toprağımız bile yok. Eğer benden ciddi anlamda "bu ülke toprakları kimin" diye sorarsanız ben buna "kimsenin...sadece güçlü olanın" diye yanıt vericem. ve bu topraklarda 1071 den beri biz güçlüyüz ve yine gözümüzün önünde gerçekleşen bir yıkım olayına sessiz kalıp, "bu çeşitliliği bozmayalım" demicez. çanakkaleyi kazanmak için birkaç kürte ihtiyaç yoktu. bu millet çok diyet ödedi. balkanlarda,arap bölgelerinde,mısırda,hicazda,viyanada bunları yaşlı bir gazi söylemiyor,genç bir çocuk söylüyor.

   Şunu da unutmadan söyliyim,aslında doğuda bir kürt devleti kurulması türkiyede ırkçılığı maximuma çıkarır. bu çekirdeğin işine gelir.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: degas - Mart 07, 2009, 02:19:52 ös


  

 sayın   de_hund    biz kürtler bu ülkede ırkçılık yapmıyoruz sadece sizin gibilerinin yapmış olduğu saldırılara karşılık veriyoruz biz bu ülkenin kurucu unsurları olarak bu ülkeyi bölmek değil ayakta tutmak istiyoruz anayasal haklar istiyoruz sizin gibiler

Bu ülke kürtle değil kürde rağmen kurulmuştur.Aksini söyleyene Hodri meydan derim.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 05:04:33 ös

 sayın   de_hund    biz kürtler bu ülkede ırkçılık yapmıyoruz sadece sizin gibilerinin yapmış olduğu saldırılara karşılık veriyoruz biz bu ülkenin kurucu unsurları olarak bu ülkeyi bölmek değil ayakta tutmak istiyoruz anayasal haklar istiyoruz sizin gibiler ırkçılıklşa sucluyorlar bizi türkiyedeki tarih kitaplarında yazılanlar değiştirilip millete farklı lanse edildiği için herkes kürtler bu ülkenin düşmanı olarak görüyor ama biz kürtler olmasak inanın bu ülke çoktan yabancı güçler tarfından bölünmüştü sunu unutmayın biz bu ülkeyi seviyoruz ama bize yapılacak her türlü hakaret vb seyleride asla kabul etmeyecegiz saygılarla

Doğu'nun kendine özgü bir özelliği vardır, Hewal; bunu sen de en az benim kadar bilirsin. Ülke bazında söylüyorum batıda çoğu kez Kürt ve benzeri Irklara karşı hatta buna Yabancıları da ekleyelim aşırı bir düşmanlık beslenilmiş ve bu daha çok mensubu olan Kişilere karşı direkt saldırı pozisyonu yaratmış, haliyle de sonucu ölümlere, faili meçhullere kadar uzanmıştır. Bütün bunlara rağmen Türklerin, Kürtlere bakış açısını şuanki sanal ortamda da net bir şekilde görüleceği üzere düşmancıl fikirlerle teşkil edilmesine karşın Doğu Insanın Batda yaşayan ve özellikle de Türkler dahil bütün Uluslara karşı Kardeşçil duygularla beslenmiş ve yaklaşılmış olunması senin açından ne gibi bir varsayım ortaya çıkarır?

Genel olarak fikir belirtecek olursam ( Üye Arkadaşlarımın belirtmiş oldukları görüşlerine istinaden) ;   

Bir Milleti yok saymak ya da varolan birşeyi yadsımak kadar mantıksızlık bu Evrenin hiçbiryerinde mevcut değildir. Hala bu gibi basit düşüncelerle hareket edenlerle herhangi bir diyalog da söz konusu olamaz. Burada Tanrı'nın Varlığı- yokluğu mezvusunu tartışacak kadar saçma bir anlayışa benzeyeceği için bunun üzerinde fazla durmamayı daha makul olarak nitelendiriyorum.

Bir diğer durum ise, Kişi ya da Kişilerin yazısında kusur görenlerin yazılarını baştan sona dikkatle incelemeye bile gerek kalmadan fazlasıyla kusur, hasar tespit ettim ki hiçbir zaman da bunu gündeme getirme gibi bir anlayışsızlığa sahip olamadık. Neden olamadık diyorum çünkü karşımızdakine ne olursa olsun saygı duyma prensibine az çok bağlı kaldığımız için daha çok Kişiyi rencide etme ya da zayıflıklarından yakalayarak onu yıpratma politikasına gitmek -varolan şeyin yok sayılması - gibi iradi zayıflılığı olanların ilgi alanlarına girmektedir.

Gerek uygulamada gerekse de kendi sosyal yaşantılarımızda uyguladığımız ya da uygulamaya çalıştığımız İnsani tavırlar belirli bir kesime ya da kişiye yönelik olarak sergilenmediği gibi bunun hiçbirşeyle alakası olmayıp sadece kendi Insanlığımızı son noktasına kadar korumaya çalıştığımızın bir göstergesidir. Unutmayınki:) sadece Insanlara değil aynı şekilde Hayvanlar dahil Doğada yaşayan bütün Canlılara karşı tavrımız budur. Umarım anlaşılabilindim :D

Bu arada Sayın Spinoza'nın görüşüne katılıyorum. Bunun için de Yönetimden özür dilerim. İstenirse başka bir başlık altına görüşlerim aktarılabilinir.

Saygılarımla,
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: degas - Mart 07, 2009, 05:10:24 ös

Doğu'nun kendine özgü bir özelliği vardır, Hewal; bunu sen de en az benim kadar bilirsin. Ülke bazında söylüyorum batıda çoğu kez Kürt ve benzeri Irklara

kürt bir ırk değil, farisilerin araplarla birleşen koludur.

Türkler dahil bütün Uluslara karşı Kardeşçil duygularla beslenmiş ve yaklaşılmış olunması senin açından ne gibi bir varsayım ortaya çıkarır?

haklısınız Türkler 30 bin insanını , musulu ,kerküğü kaybetmiş, iranlılar sizden bıkmış, sıriyeliler dersen al bende o kadar demekte.

Bir Milleti yok saymak ya da varolan birşeyi yadsımak kadar mantıksızlık bu Evrenin hiçbiryerinde mevcut değildir.

kürt diye bir millet yoktur, isimlerini bile Türklerden çalan farisiler vardır.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 05:13:34 ös
Lütfen görüşlerimi anlam bütünlüğünü bozmadan genel bir bakış açısıyla değerlendirmenizi ve kısım kısım alınarak başka yönlere çekilebileceği düşüncesiyle yanlış anlaşılmalara mahal vermemenizi, özellikle de görüşlerinizi kendi fikirlerim üzerinden belirtmemenizi önemle rica ediyorum.

 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: degas - Mart 07, 2009, 05:20:59 ös
sayın isabel, görüşler bu cümlelerle başlayınca haliyle cümlelerin gerisini okumaya gerek kalmıyor.Konuyu baştan çarpıtıyorsunuz çünkü.Önce gerçek kimliğinizi kabul edin sonra tarih sahnesinde hak ettiğiniz yeri bulursunuz.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 05:22:36 ös
Cevap vermeye bile gerek duymadan bireysel eksikliklerin toplumla bağdaştırılmaya çalışanların kişilik testine başvurmaları ve kimliklerini toplumsal değil bireysel yolla kazanmalarını tavsiye etmekten başka bir söze hacet bile yok derim..
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: degas - Mart 07, 2009, 05:25:44 ös
Cevap vermeye bile gerek duymadan bireysel eksikliklerin toplumla bağdaştırılmaya çalışanların kişilik testine başvurmaları ve kimliklerini toplumsal değil bireysel yolla kazanmalarını tavsiye etmekten başka bir söze hacet bile yok derim..

Bence verebiliyorsanız verin.En azından tarihsel kimliği buluruz.Demagoji değil bilgi gerekli bize.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 05:32:08 ös
Bilgi, isteyene verilir. Anlamak istemeyene değil..
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: de_hund - Mart 07, 2009, 07:25:10 ös
"Türkiye gibi çok milletli ülkelerde devletin bütünlüğü milletin kültürel farklılıklarıyla bozulmaz aksine bunlar devletin gücünü ve demokrasiye, cumhuriyete inanç ve bağlılığını gösteri" Raven the cunning


   hmm,herhalde dalga geçiyor olmalı. tarihteki devletlerin yıkılmasının sebeplerinden biri de var olan azınlıklar ve bu azınlıkların nüfuslarının artarak bir 'düşünce' de birleşmesidir.sana gösteriyim, önce bir toprak alınır,buraya baskın millet veya topluluk diyelim yerleşir. yalnız oraya geldiklerinde orada bulunanlar pasif gibi görünen bir boyunduruğu kabul ederler. Ancak zamanla devlet politikasına bağlı olarak azınlıklar ya azalır,ya asimile olur yada kendilerini korurlar. işte bu koruma zamanla onları güçlendirecektir,çünkü bir devletin ve milletin ortaya çıkıp tarihe kendilerini kabul ettirme istekleri 'nüfusa' bağlıdır. işte bu bağlamda zamanla artan nüfus bir volkan konisi oluşturacak şekilde bir sebep bulur ve patlar. dev imparatorlukların en büyük çöküş sebeplerinden biri buydu. en basitinden bu yukarda yazdıklarımı türkler bizzat çinlilerin egemenliğine girince uygulamışlardır. yine ilkçağda babiller buna iyi bir örnektir. roma imp.,avusturya-mazaristan,osmanlı imp. 2. dünya savaşı japonyası bunlara örnektir. he tabi 1945 ten sonra dünyanın değişmesiyle bu asimile ve azınlık sorunu farklı bir boyut aldı. artık büyük devletler şuna karar verdiler: "ya şimdi biz burayı alalım ve bize bağlı bir devlet oluşsun ve o devlete bizim kültürü aşılayalım" tarzında bir strateji güttüler. bu strateji ilk değildi ama ciddi anlamda dünyada 1945 sonrası oluştu. işte kültür savaşı denen şeyin ta kendisiydi bu. hı iyi bir taktikti.

   Gelelim,şu hewal denen kişiye, bu kişi yukarda da anlattığım gibi bir takım akım ve toplanmaların etkisinde kendisini ve bağlı olduğu topluluğu ispatlama gibi bir umde yüklemiş kendisine. bu rahatlıkla görülebilir ve rahatlıkla görülebilecek bir diğer şey ise kürt topluluğunun son 2,5 yılda doğuyu sanki kendilerininmiş gibi kabul edip orada bir devlet-oluşum oluşturmak istemesi.
Nitekim M.Akyol'un yukarda bir cümlesi  var "....aslında ırkçılığı kendileri yapıyorlar..." cümlesi. Soylu bir şekilde akıllarınca devlet kurup bu toprakları parçalayacaklarını sanıyorlar. bunun içinde demokrasi,sosyalizm,apo gibi oldukça tutarsız ve vahşi söylemleri kullanıyorlar. bunu kimse bana tc nin çeşitliliği diye sunmasın ben bunu yemem. ırkçı değilimdir; ama devlet sınırı korunmalı. "kurtuluş savaşında biz çanakkaledeydik bu ülkeyi bizde kurtardık" diyip doğuyu bize verin diyen zihniyete vericek bir karış toprağımız bile yok. Eğer benden ciddi anlamda "bu ülke toprakları kimin" diye sorarsanız ben buna "kimsenin...sadece güçlü olanın" diye yanıt vericem. ve bu topraklarda 1071 den beri biz güçlüyüz ve yine gözümüzün önünde gerçekleşen bir yıkım olayına sessiz kalıp, "bu çeşitliliği bozmayalım" demicez. çanakkaleyi kazanmak için birkaç kürte ihtiyaç yoktu. bu millet çok diyet ödedi. balkanlarda,arap bölgelerinde,mısırda,hicazda,viyanada bunları yaşlı bir gazi söylemiyor,genç bir çocuk söylüyor.

   Şunu da unutmadan söyliyim,aslında doğuda bir kürt devleti kurulması türkiyede ırkçılığı maximuma çıkarır. bu çekirdeğin işine gelir.




 sayın   de_hund    biz kürtler bu ülkede ırkçılık yapmıyoruz sadece sizin gibilerinin yapmış olduğu saldırılara karşılık veriyoruz biz bu ülkenin kurucu unsurları olarak bu ülkeyi bölmek değil ayakta tutmak istiyoruz anayasal haklar istiyoruz sizin gibiler ırkçılıklşa sucluyorlar bizi türkiyedeki tarih kitaplarında yazılanlar değiştirilip millete farklı lanse edildiği için herkes kürtler bu ülkenin düşmanı olarak görüyor ama biz kürtler olmasak inanın bu ülke çoktan yabancı güçler tarfından bölünmüştü sunu unutmayın biz bu ülkeyi seviyoruz ama bize yapılacak her türlü hakaret vb seyleride asla kabul etmeyecegiz saygılarla

   bölücü olmadığını söyleyen bu insanlar, iç anadoluda yaşayan kürtlere son derece kaba bir tabir olan 'devşirmiş kürttür onlar,gerçek değiller onlar' diyorlar. ırkçılığın hasını yapıyorsunuz bu gerçek. Gerçi ne anlatıcam,açıkcası buraya bir ton şey yazardım ama kim için? ne için? hangi mertebe? falza cüretkarsınız ama kralların yanında fazla küstah.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: de_hund - Mart 07, 2009, 07:29:53 ös
beni kınıyomuş.... aşk utangaçlığı tarzı yazılar yazmam ben.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 07:31:55 ös
Bu yazdıklarına gerçekten gülüyorum. Sen bir Irk a mensupsan neden bu kadar kendini büyük görüyorsun? Bazıları bu Irk üzerinden çok prim yaptılar. Türk'ün türkten başka dostu yoktur diye.. Halbuki ne olursan ol önce Insan ol denilmiştir bize.. ve bu yüzden gelip geçici olan dünyamızda yaşadığımız sürece neyimizle övünebilir neyimizle büyüklük taslayabiliriz? Bu tamamen egonun başkalaşım şeklidir. Beyaz ırk Siyah ırktan kendini üstün tutardı bir zamanlar.. bu da aynen şuna benzedi. Enerji olarak evrim geçirdiğimiz düşünülürse bizleri de aşağılayan birtakım üst Irklar olacaktır. Aynen Almanların Türkleri kendi ülkelerinde aşağılaması gibi..

Bu konuda son derece hassas davranıyorum ama gerçekten halinize güleyim mi yok acıyayım mı bilmiyorum. Her zaman için söylediğim söz vardır iki takım taraftarı tuttukları takımla kendini diğerinden üstün kılar. Bu çok saçma olduğu gibi saplantılı bir düşünce de aynı zamanda.. Kişiliği zayıf insanlardır genelde.. ve dikkatimi çeken de hemen karşı tarafı karalama, ağır suçlama, dalga geçme gibi çok seviyesiz hareketleri sergilerler. Olgunlaşmak gerçekten de bir evrim işiymiş. Saygı duymak da öyle.. Irk ayrımı yapmayan tüm Insanlar, benim nazarımda Hakiki Insan vasfına erişmiş yüksek bilinçli Insanlardır. Irk ayrımı yapan insanları da zaten kendi hallerine bırakmak bence en uygunudur. Ne düşünürlerse düşünsünler önemli değil bana göre yani.. Kendini bilenler zaten biliyorlardır.

     
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: de_hund - Mart 07, 2009, 07:38:01 ös
Bu yazdıklarına gerçekten gülüyorum. Sen bir Irk a mensupsan neden bu kadar kendini büyük görüyorsun? Bazıları bu Irk üzerinden çok prim yaptılar. Türk'ün türkten başka dostu yoktur diye.. Halbuki ne olursan ol önce Insan ol denilmiştir bize.. ve bu yüzden gelip geçici olan dünyamızda yaşadığımız sürece neyimizle övünebilir neyimizle büyüklük taslayabiliriz? Bu tamamen egonun başkalaşım şeklidir. Beyaz ırk Siyah ırktan kendini üstün tutardı bir zamanlar.. bu da aynen şuna benzedi. Enerji olarak evrim geçirdiğimiz düşünülürse bizleri de aşağılayan birtakım üst Irklar olacaktır. Aynen Almanların Türkleri kendi ülkelerinde aşağılaması gibi..

Bu konuda son derece hassas davranıyorum ama gerçekten halinize güleyim mi yok acıyayım mı bilmiyorum. Her zaman için söylediğim söz vardır iki takım taraftarı tuttukları takımla kendini diğerinden üstün kılar. Bu çok saçma olduğu gibi saplantılı bir düşünce de aynı zamanda.. Olgunlaşmak gerçekten de bir evrim işiymiş. Saygı duymak da öyle.. Irk ayrımı yapmayan tüm Insanlar, benim nazarımda Hakiki Insan vasfına erişmiş yüksek bilinçli Insanlardır.

     

öncelikle sana birşey yazmadım ben. ama bana yönelttiğin şeye cevap veriyim, ben belirttiğim gibi ırkçı değilim. ama devlet sınırının korunması ve siyasetin taze tutulması taraftarıyım. kimseyi hakir gören yok,ama son 3-4 yılda yapmadığımız şeyler için özür dileme,bir özerklik verdirtme gibi politikalar var. isabell hey isabell... benim işime gelir bu ciddiyim bak bunda. sen çıkıcaksın kürtçe konulşcaksın,laz çıkıcak abazca konuşcak, eee nasıl devlet birliği oluşcak? ayrıca söylediklerin gibi bir insan olmayan sensin, kürt değilsin sen ermeni asıllısın değil mi? ve türkiyede bir kürt özerkliği hatta devleti kurulmasının belkide en ateşli taraftarısındır. siyaset böyle işler işte... soyluca yürütceksin işini,kavram kullancaksın,bazen sertlik.... al sana devlet ve sözleşme...

almanların türkleri aşağılaması olayına gelince, o eskidendi,ingiltere sağolsun almanyayı dağıttı.... gençliği artık punkçı takılıyor. almanlar topraklarından kimseyi atamaz artık. kral faramund dönemi bitti.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 07:41:27 ös
ha bana yazmışsın ha Hewale yazmışsın farketmez.

Valla onu bilemem. Almanlar bir ara bazı Türkleri ( genelleme yapmıyorum ) çok aşağılayıcı hareketlerde bulunuyorlardı. O bi dönem diyorsun ama  aşağılayan mutlak surette aşağılanır evrim yasası dahilinde doğa kanunu aklıma getirdi de ondan söledim :D

yoo yanılıyorsun öyle bir niyetim yok yani Ülkede ister Kürt olarak tanınılsın ister tanınılmasın. Bu o kadar da önemli değil ki.. Ben sadece bir Kürt olarak Irkıma ait bazı özelliklerden bahsettim o kadar... hem Doğunun bilinmeyen yönlerini burada paylaşmayı da bir dönem çok istemiştim ama Bra isimli Şiirimle yerle bir olduğum için bu güzel düşünceden istemeyerek de olsa vazgeçtim. Doğuyu size tanıtma amacında değilim yanlış anlaşılmasın da sadece bazı husular üzerinde paylaşım kurmayı seven bir yapım var. Ondan yani..
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: de_hund - Mart 07, 2009, 07:44:47 ös
ha bana yazmışsın ha Hewale yazmışsın farketmez.

Valla onu bilemem. Almanlar bir ara bazı Türkleri ( genelleme yapmıyorum ) çok aşağılayıcı hareketlerde bulunuyorlardı. O bi dönem diyorsun ama  aşağılayan mutlak surette aşağılanır evrim yasası dahilinde doğa kanunu aklıma getirdi de ondan söledim :D

şimdi türkler kuyumcu olup alman dövüyorlar. he bu tarz davranışları benimsemem ama sen bu tarz davranışları referans kılıyorsun. he şunu da söyliyim bil ya nolur onu da bil..

bana olmadığını göster sen önce.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 07:48:47 ös
Neden göstereyim ki.. Öyle bir amaç taşımam ben.. Ben sadece beni anlayan ve ilk etapta beni dinleyen olgun Kişilerle fikir paylaşmayı daha gerekli görüyorum. Karşımda bana hakaret edecek sonra da kırıp dökecek ve ben Kürtleri tanımıyorum düşüncesiyle hareket edecek ve ben de ona kalkıp kendi görüşlerimden bahsedecem. yapma ya işte bu benim en çok zorlandığım durumdur esasında .. çünkü boşa vakit harcamayı pek sevmem. senin düşüncendir derim çeker giderim:)   
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: de_hund - Mart 07, 2009, 07:52:23 ös
isabell kendini komik durumu düşürme. burada kürtleri reddetsek kürt lafını ağzımıza almayız. benim bahsettiğim konu başından beri siyasetti. tabi onu aldınız kendinize göre yorumlayıp sundunuz. senin düşüncen neymiş ki? tnınmak mı istiyorsun? veya saygı,zaten kendi çapında gerçekleştirdiğin şeydir bu. şu yukardaki son cümlemi anlamayışın bile senin aslında sadece biblo olduğunu gösteriyor,bu seni yabancılaştırıyor,bak herşeyi çözersin ama bu yabancılaşmanı engelleyemezsin,çünkü kendini ilgilendirir bu. bu sefer ne dediğimi anla.

çeker gidermiş,nereye çekip gidiyosun? birilerini gördükten sonra mı çeker gidersin hı:) biraz özel bir soru oldu gerçi ama.... şu son cümleme bir cvp yazsana,çok merak ettim
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 07:56:04 ös
Tartışma yapmaktan uzak dururum demek istedim. Algılayış yönünü biraz genişletebilirsen ne demek istediğimi kolaylıkla anlayabilirdin. Hem bu sitede bu hususta fikirlerimi belirtmem bazılarına karşı bir cevap niteliğinde olabilir ama sonuçta sessiz kalmak yerine bazı noktaları açıklığa kavuşturmak daha yeğdir, diye düşünüyorum.

İşte daha önce de bahsettiğim gibi olay anında kişiselliğe saldırı olduğundan ben çoğunlukla cevap vermemeyi muhatap almama bağlamında uygun görüyorum:) 

Bu arada kimin komik duruma düştüğü açıkça ortada, yazılan yazılara aksayan karakteristik özellikler Insanları çok mantıklı bir şekilde deşifre edebiliyor. Bunun en bariz yolu Tartışmaktan geçer. Ama her zaman sölediğim gibi Tartışma anlamından uzak bir şekilde yapılmaktadır. Bilgi konusunda fikir üretmek yerine kişiyi hedef alan sözler sarfedildiği zaman haliyle İnsanin iç bünyesini bulandırmaktadır. Bunu kastetmiştim..
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: de_hund - Mart 07, 2009, 07:59:46 ös
soruma cevap? algım geniş olmasaydı bana hayranlık beslemezdin. neyse soruma gelelim. hadi cevap
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 08:00:20 ös
:)
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: de_hund - Mart 07, 2009, 08:01:59 ös
yanlış kişiyi aldığın için üzülüyorum. .
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 08:06:28 ös
Pardon, anlayamadım ama neyse.. Konu iyice dağılmış gibi görünüyor :( özür..
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Dino - Mart 07, 2009, 08:13:40 ös
Sayin Isabell,

Yine yaptiniz yapacaginizi, sanirim polemik yaratip kargasa cikartma sizin hosunuza gidiyor, sonra da birsey dememis gibi masumlari oynamak. Hanimefendi, bu forum icindeki neredeyse hickimse boluculuk, ayrimcilik fikirlerine karsi insanlardir, eger okuyorsaniz yazilanlari bunda hemfikir olacagimizi saniyorum. Dolayisi ile boluculuk yaptigini iddia ettiginiz kisilerin ne demek istediklerini dahi anlamiyorsunuz, anlamaya calismiyorsunuz ya da isinize geldigi gibi yorumluyorsunuz. Bu forumda boluculuk yapmak sizin tekelinizde neredeyse, boluculugu siz yapiyorsunuz ve ciddi bir yanilgi icindesiniz. Ulkemizi (tabii bu ulkeyi kendi ulkeniz kabul ediyorsaniz) bolmek isteyenlerin yontemleri, saf insanlari milliyetcilik duygulari ile doldurup karsi tarafa saldirtmaktir. Sizin de yaptiginiz budur. Aklinizi kullanin hanimefendi, baskalarinin koleleri olmamak icin butun olmaktan baska yapilacak birsey yok.

Lutfen boluculukten ve laflari suslemeye calisip anlamini kaybettirmekten kurtulun.

Saygi ile  
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Dino - Mart 07, 2009, 08:14:32 ös
Ayrica, Ataturk konu basligi altinda boyle bir konunun tartisiliyor olmasi beni rahatsiz ediyor...
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 08:22:25 ös
Bu durumda gene suçlu ben oldum yani Sayın Dino.

Bu sitede bir ırk ayrımcılığının yapıldığını mı yoksa Masonların direkt Irk ayrımını yaptıkları hususunda mı düşüncelerim olmuştur? Böyle bir imada bulunmadım. Öncelikle bunu belirtmek isterim. Ayrıca bana atfetmiş olduğunuz hiçbir düşünceyi kabul etmiyorum. Amacım ne olursa olsun zaten Kardeşlik bağlamında olacağı için herhangi bir endişem bu hususta yer almamaktadır.

Bazı noktalara değinmem yapılan yanlışları kendimce tasvip etmediğim şekilde davranmamı sağlayacaksa bunu ben kendi kişiliğimde gerçekleştirmem mümkün değildir. Kişilere saygı duymayı biliyor ve buna uygun hareket ediyorsam saygıdan yoksun olanlara dair neden herhangi bir düşünceniz yeralmamakta? Burada sanıyorum ki sizin gözüne batan bir kişi oldum. Varlığımdan rahatsız olmanız benim açımdan üzücüdür. İster istemez size rahatsızlık vermem elimde olmasa bile bana ciddi anlamda ağır bir hakaret anlamını teşkil etmektedir. Görüşlerimden ve düşüncelerimden dolayı rahatsız edildiğiniz için gerçek manada bundan büyük bir üzüntü duyduğumu da belirtmeden geçemiyorum.

Her halukarda bu sitenin Yönetici vasfında bulunmanız nedeniyle size karşı saygılarımı belirtiyorum. Ama bunda da yanlış bir yöne umarım çekilmez. Hani büyüklük bende kalsın gibi bir yanlışlığa gidilmemesi için söylemiyorum yani..

 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 08:38:03 ös
Ayrica, Ataturk konu basligi altinda boyle bir konunun tartisiliyor olmasi beni rahatsiz ediyor...

Hangi ''böyle konu''  sizi rahatsız etti acaba öğrenebilir miyim?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Dino - Mart 07, 2009, 08:53:19 ös
Sayin Hanimefendi,

Ben bir Mason olabilirim ama oncelikle insanim ve Turkiye Cumhuriyeti vatandasiyim. Dikkat ettiyseniz, Turk'um, Kurt'um,Laz'im demedim, vatandasim dedim. Hanimefendi vatandaslik onemli bir kavramdir, aidiyet onemli bir kavramdir. Bir de kendinizi bir ulkenin vatandasi sayar ama ezildiginizi, kirildiginizi, soykirima ugradiginizi soyler ve etnik milleyetcilik yaparsaniz, ustune bunu birilerinin gazi-parasi-silahi ile terore dokerseniz elbette bolucu olursunuz. Tekrar yaziyorum, bu ulkede herkes esittir, herkes birdir. Bu ulkede Kurt Cumhurbaskani, cikmamis midir, bu ulkede DTP denen bolucu parti ne istedigini acik acik soylememekte midir? Buyrun size demokrasi, var mi dunyada baska bir ornegi? Ispanya'yi, Belcika'yi, Italya'yi bir inceleyin.

Benim yazdiklarimi takip ettiyseniz gormussunuzdur, ayrimcilik, boluculuk, saygisizlik ve Ataturk konularinda tavizkar degilim. Ayrica varliginizdan rahatsiz olmak ne haddime, siz neyseniz ben de o'yum. Ama fikirlerinize katildigimi soylemem mumkun degil.  

Hanimefendi, ben de sizin gibi bu sitede duz bir uyeyim, herhangi bir yaptirimim, gucum yoktur.

Sizden ricam, lutfen dusunun, neden insanlar sizin fikirirlerinize karsi cevaplar yaziyorlar, herkes mi size karsi? Hatayi biraz da kendinizde ararsaniz birseyler bulacaginiza eminim.

Saygi ile.

Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Dino - Mart 07, 2009, 08:55:10 ös
Elbette ogrenebilirsiniz; Ataturk bu ulkeyi kurarken bir suru hainin engelleri ile karsilasti. Dolayisi ile Ataturk ile boluculuk gibi asagilik bir kavramin yanyana gelmesi beni rahatsiz ediyor, sizi de etmeli...
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: degas - Mart 07, 2009, 09:00:25 ös
Neden göstereyim ki.. Öyle bir amaç taşımam ben.. Ben sadece beni anlayan ve ilk etapta beni dinleyen olgun Kişilerle fikir paylaşmayı daha gerekli görüyorum. Karşımda bana hakaret edecek sonra da kırıp dökecek ve ben Kürtleri tanımıyorum düşüncesiyle hareket edecek ve ben de ona kalkıp kendi görüşlerimden bahsedecem. yapma ya işte bu benim en çok zorlandığım durumdur esasında .. çünkü boşa vakit harcamayı pek sevmem. senin düşüncendir derim çeker giderim:)   

sayın isabel ben kürtleri tanımam, çünkü Kürt ,Türkçe bir kelimedir ve anlamı dağ Türkü demektir.Aksini iddia ediyorsanız buyrun.Şuanki kendini kürt olarak tanımlayanlarda dağ Türkü değil, farisilerin araplarla birleşen koludur.Biraz iran ve suriye tarihinide incelerseniz gerçeğe ulaşabilirsiniz.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: degas - Mart 07, 2009, 09:02:13 ös
ha bana yazmışsın ha Hewale yazmışsın farketmez.

Valla onu bilemem. Almanlar bir ara bazı Türkleri ( genelleme yapmıyorum ) çok aşağılayıcı hareketlerde bulunuyorlardı. O bi dönem diyorsun ama  aşağılayan mutlak surette aşağılanır evrim yasası dahilinde doğa kanunu aklıma getirdi de ondan söledim :D



o hakaret edilenleri araştırın altından Türk değil, kürt çıkar.herkese Türk kimliği verilirse sonuç bu oluyor haliyle.Peki bu konuda suriye ne yapıyor, hiç araştırdınızmı.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 09:05:06 ös
Sayın Dino; sanırım gene yanlış anlaşıldım:) Sizle ben bir değilim. Herkesin bir konumu vardır. Siz Masonsunuz ve bu Sitede bulunduğunuz konumla benim bulunduğum konum birbirinden çok farklıdır, rica ederim: Kendinizi benimle lütfen bir tutmayınız. Ben haddimi bilmeye çalışan biriyim ayrıca..

Fikirlerime katılmamanız kadar doğal bişey yokki, benim de aynı düşüncede yer aldığım asla yadsınamaz.

Saygılarımı sunuyorum tekraren..

    
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 09:09:10 ös
Sayın Degas, kimi tanıyıp tanımamanız umrumda değil. Evrende kendini yalnız sanan birtakım insanlar at gözlüğü takmış ve kalıplaşmış düşünceler doğrultusunda hareket etmiş kişiler olarak onlara istediğiniz kadar evrende insanoğlu yalnız değildir, dünya dışı varlıklar da bulunmaktadır desek de boşunadır. Bu tamamen Tanrının Varlığını ispat etmeye kalkışmak kadar zor birşey olduğu için bırakalım insanlar düşündükleri gibi yaşasınlar. Herkesin belirli bir kapasitesi vardır. Edindiğim bilgileri paylaşmak için burada yer alıyorum. Ama kimseye de dikte etmiyorum. Herkesin görüşü de kendinedir diyorum ve lütfen müsademi kabul ederek bu tartışmalarda artık yeralmamayı diliyorum. 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Dino - Mart 07, 2009, 09:11:02 ös
Hanimefendi,

Siz neyseniz ben de oyum, bu gercektir ve bunu mutevazilik icin soylemiyorum. Ben de haddimi asarsam cezayi yerim.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Prenses Isabella - Mart 07, 2009, 09:12:59 ös
Hanimefendi,

Siz neyseniz ben de oyum, bu gercektir ve bunu mutevazilik icin soylemiyorum. Ben de haddimi asarsam cezayi yerim.

Bunu söylemekte saygısızlık yaptığımı düşünmenizi istemem ama belirli bir deneyim, birikim ve tecrübe sahibi olduğunuz için Konumunuza Saygım vardır:)

Saygılarımla,
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: degas - Mart 07, 2009, 10:14:01 ös
. Bu tamamen Tanrının Varlığını ispat etmeye kalkışmak kadar zor birşey olduğu için  


Tanrının var olmadığı ispat kadar kolaydır bu konular.Sadece korkmamak gerekir.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduðu Ýddiasýyla Ýlgili Bir Soru
Gönderen: Anatolic - Mart 07, 2009, 11:32:07 ös
Sayin Üyeler,

konu akabinde tartismalarinizi seviyenizi koruyarak sürdürmeniz geektigini tekrar hatirlatmak isterim. Kisisel saldirilardan vazgecmenizi ve karsilikli saygi ve sevgi cercevesi icinde fikir ayriliklarinizi beyan etmenizi rica ederim.

Sevgilerimle
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Veritas - Mart 08, 2009, 06:10:02 öö
Neden göstereyim ki.. Öyle bir amaç taşımam ben.. Ben sadece beni anlayan ve ilk etapta beni dinleyen olgun Kişilerle fikir paylaşmayı daha gerekli görüyorum. Karşımda bana hakaret edecek sonra da kırıp dökecek ve ben Kürtleri tanımıyorum düşüncesiyle hareket edecek ve ben de ona kalkıp kendi görüşlerimden bahsedecem. yapma ya işte bu benim en çok zorlandığım durumdur esasında .. çünkü boşa vakit harcamayı pek sevmem. senin düşüncendir derim çeker giderim:)   

sayın isabel ben kürtleri tanımam, çünkü Kürt ,Türkçe bir kelimedir ve anlamı dağ Türkü demektir.Aksini iddia ediyorsanız buyrun.Şuanki kendini kürt olarak tanımlayanlarda dağ Türkü değil, farisilerin araplarla birleşen koludur.Biraz iran ve suriye tarihinide incelerseniz gerçeğe ulaşabilirsiniz.

Kart, kurt yüzünden olmuş değil mi?

Öncelikle "dağ" kelimesi, Türkçe'nin en eski kelimelerinden birisidir. Sıklıkla "tağ, tag, tav" olarak da karşımıza çıkar. Yine Türk de, Türkçe'de kullanımı eski olan bir kelimedir ve "Türk, Türük, Twrk" olarak karşımıza çıkar. Eğer eski Türkçe'de "dağ Türk'ü" demek istiyorsanız bunu en arkaik şekilde, zorlayarak "Tavtürük" falan demeniz gerekir.

Kürt kelimesi Kürtçe değildir. Ama bu Kürtler'in Kürt olmaması anlamına gelmez. Cermen kelimesi Almanca değildir mesela. Almanlar kendilerine şu an "Deutsch" derler, biz onlara Cermenik bir halk olan Alemannii'nin Fransızca üzerinde kendisine kullanım alanı bulması sebebiyle Alman diyoruz. Bu onların Alman olmalarına da bir engel değildir.

Kürt kelimesini en fazla duyabileceğiniz yer ise evet bir göçebe halktır. Macarlar'ın "Turul" efsanesinde anlatılan o meşhur yedi kabilesinden (Hetumogar) birisinin adı Kürt-Gyarmat'tır. Bildiğiniz gibi Macarlar Türk değil, Fin-Ogur grubuna dahil bir halktır. Türkler'le aynı göçebe kültürden gelir ve Türkik halklarla çok etkileşime girmiştir. Bunun kanıtı olarak mesela göç efsaneleri "Turul"un ismini bile örnek verebiliriz.

Ne var ki Kürt-Gyarmat kabilesi ile Kürtler arasında bir bağlantı kurulamaz.

Örnek soru: Turks & Caicos adalarıyla Türkler arasındaki yedi benzerliği bulunuz?

Bir kaktüsten başka bir şey bulamadınız değil mi? Kürt-Gyarmat ile de Kürtler arasında bağlantı kuramazsınız. Zaten Kürtler de kendilerini "Kürt" olarak değil "Kurmanji" olarak tanımlarlar. Aynı Almanlar'ın kendilerini "Deutsch" olarak tanımlamaları gibi. Kürt kelimesi, diğer halkların Kürtler'e verdiği bir isimdir. Çerkes kelimesi, diğer halkların Çerkesler'e verdiği bir isimdir. Alman kelimesi, diğer halkların Almanlar'a verdiği bir isimdir.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: raven - Mart 08, 2009, 01:55:07 ös
Sayin Üyeler,

konu akabinde tartismalarinizi seviyenizi koruyarak sürdürmeniz geektigini tekrar hatirlatmak isterim. Kisisel saldirilardan vazgecmenizi ve karsilikli saygi ve sevgi cercevesi icinde fikir ayriliklarinizi beyan etmenizi rica ederim.

Sevgilerimle

Sn.Anatolic düşüncelerime tercüman oldunuz.Tartışma maalesef seviyesiz bir boyuta doğru gitti.

Saygıyla kalınız
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: degas - Mart 08, 2009, 02:43:56 ös



Öncelikle "dağ" kelimesi, Türkçe'nin en eski kelimelerinden birisidir. Sıklıkla "tağ, tag, tav" olarak da karşımıza çıkar. Yine Türk de, Türkçe'de kullanımı eski olan bir kelimedir ve "Türk, Türük, Twrk" olarak karşımıza çıkar. Eğer eski Türkçe'de "dağ Türk'ü" demek istiyorsanız bunu en arkaik şekilde, zorlayarak "Tavtürük" falan demeniz gerekir.

Kürt kelimesi Kürtçe değildir. Ama bu Kürtler'in Kürt olmaması anlamına gelmez. Cermen kelimesi Almanca değildir mesela. Almanlar kendilerine şu an "Deutsch" derler, biz onlara Cermenik bir halk olan Alemannii'nin Fransızca üzerinde kendisine kullanım alanı bulması sebebiyle Alman diyoruz. Bu onların Alman olmalarına da bir engel değildir.

Kürt kelimesini en fazla duyabileceğiniz yer ise evet bir göçebe halktır. Macarlar'ın "Turul" efsanesinde anlatılan o meşhur yedi kabilesinden (Hetumogar) birisinin adı Kürt-Gyarmat'tır. Bildiğiniz gibi Macarlar Türk değil, Fin-Ogur grubuna dahil bir halktır. Türkler'le aynı göçebe kültürden gelir ve Türkik halklarla çok etkileşime girmiştir. Bunun kanıtı olarak mesela göç efsaneleri "Turul"un ismini bile örnek verebiliriz.

Ne var ki Kürt-Gyarmat kabilesi ile Kürtler arasında bir bağlantı kurulamaz.

Örnek soru: Turks & Caicos adalarıyla Türkler arasındaki yedi benzerliği bulunuz?



Bakınız sayın veritas, kürt kelimesinin tarihte ilk defa nerde kullanıldığını dahi bilmeden batının ulus yaratma endişesiyle uydurduğu tarihçilik anlayışını yine tekrara geçmişsiniz.Ve bu konularda yeni olduğunuzu araştırmalarınızın henüz derinliğe ulaşmadığını , 80 sonrası uydurulan tarihçilik anlayışını tekrarladığınızı görüyorum.Türkiyede konunun yegane üstadı Hallaçoğlu varken uydurma tarihçiliği tekrarlamanız bilimsellikten ve objektiflikten öte duygusaldır.
Kürt kelimesi için satırlarca demagoji yapmanıza gerek yok, somut kanıt var.Lütfen birazdaha bilimsellik, biraz daha araştırma.Anladığım kadarıylada Türk kelimesini belirli bir tarihten alıyorsunuz, buda hata size ısrarla batıni tarih biliyormusunuz dememin sebebide budur işte, tarihçiliğin en önemli ayaklarından bir taneside sosyal antropoloji desteğidir ki, batı tipi tarihçiler bunu kendi söylemleri ile çeliştiği için sevmezler.yaratılan jenerik dünyanın en önemli ayaklarından biridir bu, tarihin belirli dönemini uydurmak.fakat ortada gerek somut gerekse antropolojik kanıtlar dağları aşar.Yazık ki yurdum TC sinde Üniversite olmadığı için önümüze geleni ezberlemekten başka yaptığımız bir şey yoktur.Erken dönem Türkçesiyle yorum yapılır.Bunada Kilise Bilimi, diyorlar işte batıda.Bugün baı bilim dünyasının en önemli tarışma konularından biride budur.Fakat , Hamd olsun bizim okumuşlarımız bile cahil olunca yapacak bir şey kalmıyor.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: degas - Mart 08, 2009, 02:45:50 ös
Ha bu arada size tavsiyede bulunduğum kitaplara baksanız, kürt kelimesinişn tarih sahnesinde ilk nerde geçtiğini , Somut ve yazılı olarak , göreceksiniz fakat siz hala Ordodoksin kilise biliminde ısrarlısınız.Yaşınız genç, daha sonra dünyanın size yalan söylediğini anlayacaksınız.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Veritas - Mart 08, 2009, 08:22:11 ös
Sayın Degas, sürekli olarak beni ve ortodoksin bilim diye bahsettiğiniz şeyi eleştirmekten düzgün ve bilgi dolu cevap veremez hale geldiniz. Şimdi siz beni, üniversiteleri bir kenara bırakın. "Lütfen biraz daha araştırma" diyorsunuz, sonuna kadar katılıyorum. Ama madem siz bu kadar araştırdınız, zahmet edip bulgularınızı da bizimle paylaşırsanız sizinle bulgular üzerine tartışma yürütürüz.

Sosyal ve andropolojik bulgular, dağları aşıyorsa eğer bu dağlar aşan bulgularınızdan küçük bir kuple bizimle paylaşırsanız biz de konu hakkında sağlıklı fikir yürütürüz. Ama "bu konu hakkında ben haklıyım ve kanıtlarım var" demek ile, kanıtları göstermek arasında dağları aşan farklar vardır. Ben size söylediğim her sözü örnekleyerek söylüyorum. Siz ise benden daha yaşlı ve araştırmış olduğunuzu söyleyerek benim yanıldığımı söylüyorsunuz. Haklı da olabilirsiniz, ben açıkçası en basidinden yaşa önem veren de bir insanımdır. Ama siz sadece "benim sosyal, andropolojik, linguistik" kanıtlarım var derseniz ve bu kanıtları göstermezseniz buna "lafla peynir gemisi yürümez" demek gerekir.

Kürt kelimesinin Türkler arasındaki kullanımı adına da muhtemelen Elegeş Yazıtı gibi "kürt" mü "körtle" mi olduğu hususunda hala bir ortak noktaya varılamayan konularla yaklaşacaksınızdır. Ama zaten ben daha önce de dediğim gibi:

"Kürt kelimesi Kürtçe değildir. Ama bu Kürtler'in Kürt olmaması anlamına gelmez. Cermen kelimesi Almanca değildir mesela. Almanlar kendilerine şu an "Deutsch" derler, biz onlara Cermenik bir halk olan Alemannii'nin Fransızca üzerinde kendisine kullanım alanı bulması sebebiyle Alman diyoruz. Bu onların Alman olmalarına da bir engel değildir."

Yani Kürtler kendilerini Kurmanji olarak tanımlarken sizin kalkıp da Kürt kelimesi Türkçe'dir demenizin pek de anlamı kalmaz.

Konuyu başka bir başlığa taşırsak teker teker noktalar üzerine tartışabiliriz. Ben de bundan keyif ve gurur duyarım. 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: de_hund - Mart 08, 2009, 11:58:48 ös
   melezleşme her yeri kaplamadığı müddetçe ırkçılık bitmeyecektir. Gerçi bütün dünya melez olsa bu seferde ırkçılık yerini başka birşey alıcaktır. bölge tutuculuğu gibi.... yani kardeşlik denilen anırdama yalandır. istisnalar elbette vardır ancak bu dünya bir ticari antlaşmaların yapıldığı yer ve bu yaşantımız bunun meşruluğu üstüne kurulu. neden sürekli ben kardeşlikten bahsedeyim ki? veyahut neden hiyerarşiyi kabul etmiyim? bu çatışma ortamı biz insanların bal gibide işine geliyor. tabi bu çatışma öylesine bir sarhoş etmiş ki biz insanları, kendi kendimize bunun bir çatışma olmadığını sadece sürtüşme olduğunu söylüyoruz. Yukarda da belirttiğim bunu ben,olayın geniş olarak özünü isterseniz bu kürt-türk olayına girmeyin,yöneticilerimiz zaten korkak-cesur bir karaktere sahipler ve onların bu karakteri devlet yönetimini oluşturuyor,ne isterlerse o olur. bu hükümet değildir.
   Neymiş efendim,kürtlerin varlığını kabul etmemezlik etmicekmişiz. ne yapıcaz peki? doğuyu vercekmiyiz? veya bir iran onlara kuzey tebrizi vericek mi? birlikte kardeşçe yaşamanın yolu, taviz kabul etmekle geçmez. yoksa osmanlıdan ne farkımız kalıcak? birbirimizin sebebiysek eğer düşmanlıkta meşrudur inanın...
  Son cümlemi iyi düşünün. akıllı bir insan şurada 4 gündür aynı konuda takılıp kalmaz. sözleriniz adeta kendinizi oyalıyor. bu gerçek. bu benim içinde geçerli,olmadığım halde cümlelerim ırkçı bir imaj yaratıyor.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ozkann - Mart 10, 2009, 06:36:54 ös
Değerli Forum Üyeleri
Anlaşmamızın mümkün olamayacağı durumlardaki tavırlarımız bizim aslında kim olduğumuzu net bir şekilde işaret eder.
Bu ilk mesajım ve bir merhabanın içinde saygısız bir eleştiride bulundurmak istemiyorum.
Merhaba

Atatürk ve Masonluk konusunda elimde bulunan iki kaynaktan bazı bilgileri aktaracak ve kendi cehaletim dahilinde bunu yorumlayacağım.
Anlaşamadığımız konusunda anlaşsak bile mutlu olacağım.
İlk kaynağım 1933 yılında ilk baskısı yapılan HC Armstrong un Gray Wolf adlı kitabıdır.
Kitabın ilk baskısını okuduğum için M.K.Atatürk ten sonra mahkeme kararıyla tırpanlanan bölümlerden midir değil midir bilemeyeceğim, bilgi tekrarı sıkıntı yarattıysa heyecanıma bağışlayın.

Selanik te "vatan" adlı organizasyonu kurmaya çalışan M.Kemal geniş bir devrimci organizasyonla tanışmıştı.
Adı ittihat ve Terakki idi. Kasabada birçok yahudi vardı; çoğu İtalyan tebaası ve İtalyan Mason Locaları üyesi idi.
İtalyan tebaası olarak kapitulasyon ve anlaşmalarla Sultanın tutuklamasından korunuyorlardı.
Evleri polis tarafından aranamıyor sadece kendilerine ait mahkemelerde yargılanabiliyorlardı.
Mustafa Kemalin bildiği bir grup yönetici (Makedonyalı Fethi de dahil olmak üzere) farmason olmuşlardı.
Korunma arkasında Mason localarının rutinlerin kullanarak İttihat ve terakki yi kurmuşlardı.
Yahudilerin evlerinde güvenlik içnde toplanıp plan yapabiliyorlardı. Bol miktarda yatırım almışlardı.
Sultan tarafından kovulan, başka ülkelerde yaşayan önemli politik mülteciler ile irtibat sağlayabiliyorlardı.
İttihat ve Terakki komitesi, Mustafa Kemali test edip incelediler ve onu davet ettiler.

Mustafa Kemal Vedata locası tarafından erginleştirilmişti.
Kendisini hiç hoşlanmadığı bir ortamda bulmuştu.
Loca uluslararası nihilist bir organizasyonun parçasıydı.
Rusyanın şeytanları, Viyananın eğlenceleri, Yahudilerin nerede ezildiği, nerede para kazanabilecekleri
hakkında konuşan adamlarla doluydu.
...........(uzatmamak için bir bölümü atlıyorum,özkan)
Daha da fazlası o bir "geç gelendi."
İttihat Terakki yi yönetenler kendilerini Masonik derecelerin arkasına gizlemişlerdi.
O ise emirler yerine getirmesi gereken yeni bir kardeşti.
.........
Ona göre localarda çok laf az iş vardı.
........
Liderlere saygısı yoktu. (Locada "söz verilince" konuşma tarzını anlatan bir takım cümleler var burada, özkan)
........
Onun kardeş yöneticileri (üstad?) kendi başına buyrukluğundan hoşlanmamışlardı.
.....
Yahudiler ona güvenmiyordu.
Hiçbirzaman üst dereceler için inisiye edilmemişti.
İttihat terakkiyi yöneten farmason kardeşlerin iç halkasından uzak tutulmuştu.

Doğal olarak kişisel politik hırsları ile loca işleyişi çelişiyordu (özkan)

İkinci Kaynak ise
Türkiyede Masonluğun Doğuşu
Abdurrahman Erginsoy(Mason, erginleştirilme 1962)

Apak'tan alıntı..
Yüksek Şura, 1925 yılında, Cumhurbaşkanımız Atatürk'e 33. Derece ve aynı zamanda fahri başkanlık ve
Rit Hakimliğinin de verilmesini, Türk Masonluğu için bir şeref sayarak bu hususu, Dr. Fikret Takiyettin
aracılığı ile arz ve sormayakarar vermiştir.
Atatürk, "Şimdilik kalsın; kendinizi gösteriniz, sonra düşünürüz" cevabıyla karşılamıştır.
Bu sırada Mehmet Cebil Ubaydın da hazır bulunmuş.

Değerli forum üyeleri aynı kitabın bir başka bölümünde ise 1909 dan itibaren Masonluğun hakim Büyük
Amirlerini kronolojik olarak izlediğimizde Yüksek Şura nın hiçbir zaman "uykuya" geçmediğini görmekteyiz.
1931-1933 Servet Yesari
1933-1933 Mustafa Reşat Mimaroğlu
1933-1935 Dr İsmail Hurşit Gün
1936-1945 Dr. Nurettin Ramih
........
Benim cahil yorumum ise şudur.
Mustafa Kemal politik arzularının ve amaçlarının örtüşme ihtimali bulunan İttihat ve Terakki ile yakınlaşma döneminde
bir mason olarak erginleştirilmiş, tekris edilmiş, inisye edilmiş?!, ancak üstad-çırak ilişkisi içerisinde karakteri itibariyle
fazla dayanamamış ve temel felsefeler noktasında birleşmesine rağmen muntazam bir Mason olarak hayatına devam etmemiştir.

Kendisinin yaşadığı hayat ve keskin karakteri itibariyle muntazam bir Mason olamayacağı açıktır.

Ancak modern fikirler açısından bu zeki adam Mason kaynağından da elbet beslenmiş esinlenmiştir.

Mustafa Kemal hayatta iken Gray Wolf(Bozkurt) adlı kitap kendisine okunmuş, kendisi "karşı çıkmamış" ancak eksik yazıldığını söyleyerek "bazı eklemeler yaptırarak" Türkiye deki baskısı yapılmıştır.
Ne varki ölümünden sonra Atatürk ü korumak amacı ile bazı bölümler mahkeme kararı ile kitaptan çıkartılmıştır.
Atatürk Mason locasında erginleştirildiğine itiraz etmemiştir.
Atatürk yaşarken Yüksek şura hayatına devam etmiştir.
Günümüze kadar herhangi bir kesinti de yoktur.

Mason olup olmadığını tartışmamızın ana sebebi ise Masonluğu bilmemekten kaynaklanıyor.
İyi tenis oynayan kişilere daha iyi tenis oynamayı öğreten bir klübün üyesi olmuş ancak klüp işleyişi
ile karakteri bağdaşamamıştır.
Tenisten ise asla vazgeçmemiştir.
Bence bu kadar basittir.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Saygın - Mart 10, 2009, 07:35:40 ös
    
Bu yazının ilk bölümü İngiltere’de Ekim 1932’de Harold Courtenay Armstrong1 , tarafından yayınlanan Grey Wolf, Mustafa Kemal an Intimate Study of a Dictator, adlı kitabın Türkiye’de muhtemelen yaratacağı etkiye bağlı olarak, Ankara’daki İngiliz Elçiliği ve İngiliz Dışişleri’nin kitabın Türk liderler üzerinde yarattığı veya yaratabileceği olumsuz etkinin azaltılması yolunda yaptıkları yazışmalar ve konu ile ilgili düşünceleri üzerine olacaktır. İkinci bölümde ise adı geçen kitaba ilişkin Türk kamuoyunun görüşleri ve resmi çevrelerin konuya ilişkin tavırları verilmeye çalışılacaktır.

Harold C. Armstrong ilk kitabı olan Turkey in Travail da, Türk Milli Mücadelesi’ni (1918-1923), açıklamaya çalışmıştır. Armstrong Birinci Dünya Savaşı sırasında Türkler tarafından tutuklanmış ve savaş tutsağı olarak cezaevine konmuştur. Savaşın ilk yıllarında gerçekleşen bu tutuklamanın etkisi ile olsa sanırız, bundan sonra yazdığı gerek, Turkey in Travail adlı kitabında, gerekse 1930 yılında yayınlanan Türkiye ile ilgili ikinci kitabı olan, Turkey and Syria Reborn2, adlı eserinde Türkiye’ye ve yeni Türk liderlerine karşı saldırgan bir tavır sergilemiştir.

Tutukluluğu sona eren Armstrong, daha sonra İngiliz kuvvetlerine katılmış ve Mütareke sonrasında (1920) İngiliz Yüksek Komiserliği’nde Askeri Ateşe Yardımcısı görevini almıştır. İstanbul’dan 1923 yılında ayrılan Armstrong 1927 yılı başlarında tekrar savaşın verdiği zararları tamir için kurulan uluslararası komisyonda delege olarak İstanbul’a dönmüş ve 1927-1928 kışında İstanbul’da bulunmuştur. Turkey and Syria Reborn da Armstrong’un Türkiye ile ilgili gözlemleri yer almaktadır. Armstrong’a göre yeni Türk rejimi Mussoli’nin İtalyası ile benzeşmekteydi ve Mustafa Kemal Paşa dönemin diktatörleri içerisinde en keskin olanı idi3.

Mustafa Kemal Paşa’nın reformları gerçekleştirmede uyguladığı metodu da eleştiren Armstrong, Mustafa Kemal Paşa’yı mesajı olmayan bir peygambere benzetmiştir4. Mustafa Kemal Paşa’nın gerçekleştirdiği inkılâplarla, özellikle kılık kıyafet alanında yapılanlarla, Avrupalılardan çok Avrupalı bir tavır takınıldığını söylüyordu5.

Yönetim olarak Türkiye’nin parlamentoya dayalı bir rejim olduğunu söyleyen Armstrong bunun yalnız sözde kaldığını, gerçekte durumun farklı olduğunu, Türkiye’de bir muhalif partinin olmadığını öte yandan Türk milletinin asla kendi kendini yönetmediğini ve disiplinli bir millet olduğunu belirtirken diğer yandan gelecekten ümitli olduğunu ve yeni kuşağın gelecekte ödev ve sorumluluklarını bilecek bir şekilde eğitildiğine işaret etmiştir6.

Ekim 1932’de yayınlanan Grey Wolf, Mustafa Kemal an Intimate Study of a Dictator da Mustafa Kemal Paşa’nın biografisini ve dönemin iç siyasi olaylarını anlatmaya çalışmıştır. Armstrong bu kitabında Türkiye ve Türkler özellikle de Mustafa Kemal Paşa’nın şahsı ve ülkeyi yönetim biçimi ile ilgili olarak gerçekleri yansıtmayan önyargılı ve saldırgan tavrını sürdürdüğünü görüyoruz.

Kitabın yayınlanması Mustafa Kemal Paşa’yı kızdırdığı gibi Türk resmi çevrelerince de hoş karşılanmamıştı. Üstelik kitabın yayınlanmasının İngiliz Dışişleri’nin organize ettiği resmi bir sunuş ile Mustafa Kemal Paşa’ya Official History of the Dardanelles Campaign adlı iki ciltlik özel bir setin sunulduğu zamana rastlaması bir terslikti. Bu sunuş ile İngiliz Dışişleri Türkiye Cumhurbaşkanı’nın büyük bir general, yiğit bir düşman ve cömert bir arkadaş olduğunu vurguluyordu7 .

İngiliz Dışişleri ileride doğabilecek istenmeyen olaylara karşı şu noktalara dikkati çekiyordu: Kitap muhtemelen Türkleri ciddi olarak üzecekti

özellikle kitabın belli sayfaları8 saldırgan, gerçekle ilgisi olmayan abartılı ve mümkün olmayacak şeyleri kapsıyordu. Aklı başında bir okuyucunun kitapta yazılanları doğru olarak kabul etmesi mümkün değildi. Kitap tek taraflı ve kaynağı belli olmayan bilgiler vermekteydi. Ama kitabın yazarının bir zamanlar İstanbul’da İngiliz resmi görevlileri arasında bulunması yadsınamaz bir gerçekti. Yine Mustafa Kemal Paşa’nın biografisini yazan ilk kişinin bir İngiliz olması ve bu eserde Paşa’nın karalanması ve ona leke sürülmesi bir şansızlıktı9.

İngiliz Dışişleri Bakanlığı Doğu işleri ile ilgili bölümden A.K. Helm10, Yüzbaşı Armstrong’un muhtemelen adı geçen kitap basılmadan önce kendisinin bir daha asla Türkiye’de savaş suçlusu olarak cezaevine konmayacağı konusunda ikna edilmiş olduğunu bildirerek, kitabın yaratacağı olumsuzluğa karşı yapacakları pek bir şey olmadığını söyleyerek Ankara’ya İngiliz Elçiliği’ne şu tavsiyelerde bulunuyordu: Eğer Türkler kitaptan etkilenerek tepki gösterirler ise onlara kitabın resmi çevrelerin oluruyla veya telkiniyle hiçbir ilgisinin olmadığı söylenebilir denilerek devamla, Türkler İngilizlerin kendileri ile gerçek düşüncelerini öğrenmek isterlerse onlara Gelibolu tarihi ile ilgili kitabın sunuşunun fotokopisinin hatırlatılması ve oraya referans verilmesi tavsiye ediliyordu.

İngiliz Dışişleri’nin bu görüşlerine karşılık Ankara’dan İngiliz Elçiliği 10 Kasım 1932’de Dışişleri’ne gönderdiği bir yazıda şimdilik konuya ilişkin yani kitabın Türk liderleri ve resmi çevreler üzerinde yaptığı olumsuz etkiye ilişkin bir gelişmenin olmadığını bildiriyordu. Ankara’dan Konsolos J. Morgan, Helm’e, konuya ilişkin olarak Gazi’nin bu konuda kesin bazı bilgilere sahip olduğunu sandığını ama Gazi’nin yüksek sesle Ankara’daki elçilerle 29 Ekim akşamı yapılan yıllık akşam yemeğinde, yalnızca İngiliz ve Sovyet elçilerine güvendiğini ve onları kendisinin gerçek arkadaşları olarak gördüğünü söylediğini not ediyordu11.

Raporda bildirildiğine göre konuya ilişkin olarak tek habere Anadolu Ajansı’nın bir telgrafında rastlanıyordu ve bu haber 25 Ekim tarihli Türk gazetelerinde yayınlanıyordu”. Anadolu Ajansı, haber kaynağını Campbell Dixon12’un, Armstrong’un kitabının tanıtımını yaptığı 24 Ekim tarihli the Daily Express olarak vermişti. Gerçekte ise Dixon’un tanıtım yazısı the Daily Telegraph’ta “Modern Turkey’s Dictator, Astounding Career of the Ail-Powerful Mustapha Kemal” başlığı ile yayınlanmıştı. Dixon yazısında Armstrong’un kitabının şimdiye kadar yaşayan diktatörler için yazılan kitapların en keskini olduğunu belirterek, Armstrong’un Mustafa Kemal Paşa’ya bazı isnatlarda bulunduğunu ama bunun yanında onun başarılarını da övdüğünü ifade ediyordu. Yazısında Dixon, Modern Türkiye’nin diktatörü Mustafa Kemal Paşa’nın başarılarla dolu kariyerini; bir asker olarak, bir devlet adamı olarak ve bir reformcu olarak yerine getirdiğini yazmıştı13.

Kitap ile ilgili bir diğer tanıtım yazısının A.T. Wilson14, imzasıyla 4 Kasım 1932 tarihli the Spectator’da çıktığını görüyoruz15. Wilson, kitabı olağanüstü bulduğunu ve Armstrong’un Türkiye’yi ve Türkleri çok iyi tanıdığını, onun olayları ve kişileri küçültme veya olduğundan başka gösterme gayretine girmediğini ve çoğu tarih profesörünün yaptığı gibi akıntıya kapılıp özür dilemek yerine, ölüm ve katletmelerin düşman elemanların elimine edilmesi şeklinde verilmesi yerine, olduğu gibi verildiğini ve sadece gerçeklerin yazıldığını söylüyor ve Armstrong’un kitabını önyargısız, yargılamadan ve mahkum etmeden, sadece olayları kaydederek yazdığına inanıyordu. Kitabın söylenildiği gibi, Mustafa Kemal Paşa’yı memnun etmeyeceği ve Türkiye’de sıkıntı ve üzüntü yaratacağı yolundaki görüşlere katılmayarak, bu düşüncelerin tamamen aksinin olacağını tahmin ediyordu. Wilson yazısında ayrıca Mustafa Kemal Paşa’nın, Halifeliğin kaldırılması, alfabenin değiştirilmesi, medeni kanunun kabulü gibi değişiklikleri kendi isteği ile yaptığını söyleyerek, insanlık tarihinde bir kişinin bu kadar değişikliği yapmasına rastlamanın mümkün olmayacağını not ederek Mustafa Kemal Paşa’nın başarılarının olağanüstü ve harika olduğunu yazmıştır16.

10 Aralık 1932 tarihinde Ankara’dan, İngiliz Elçiliği’nden gizli kaydı ile James Morgan imzasıyla, İngiliz Dışişleri Bakanlığı, Doğu İşleri Şubesi’nden A.K. Helm’e gönderilen yazıda; Morgan Türk basınında şimdiye değin “Grey Wolf” (Bozkurt), kitabına ilişkin bir yazı görülmemesine rağmen Mustafa Kemal Paşa’nın bu konuda kızgın olduğunu ve söylentiye göre Necmettin Sadık’ın Akşam gazetesinde kitap ile ilgili olarak yazı yazmasının istendiğinden bahsediyordu. Morgan ayrıca İngiliz gazetelerinin ve yazarlarının Armstrong örneğinde olduğu gibi önemsiz şeyler üzerinde durarak, kendi kibirlerini ve kişisel kinlerini tatmin etmek uğruna İngiltere’ye ve İngilizlere zarar verdiklerini ve yabancı insanların kırılmasına neden olduklarını bildiriyordu. Morgan, ayrıca bu türden davranışların İngiltere’ye olan yabancı sempatisini azaltacağını not etmekteydi17.

Konu ile ilgili olarak Ankara’dan James Morgan imzasıyla 22 Aralık 1932’de İngiliz Dışişleri Bakanı Sir John Simson’a yazılan yazıda kitabın, Spectator’da konu ile ilgili yazısı çıkan Wilson’un tahminleri aksine Mustafa Kemal Paşa’yı büyük ölçüde gücendirdiği bildirilmekteydi. Gücenmenin kısmen kitabın yalan ve iftiradan oluşmasından, esas olarak da, bir İngiliz tarafından mahalli bir İngiliz’in görüşünü temsil eden bir kitap gibi İngilizce konuşan insanlara böyle bir kitabın sunulması ve Gazi’nin gerçek kimliğini hayatını ve başarılarını gösteren bir çalışmanın yapılmamış olması gösteriliyordu. Raporda yine ileride değineceğimiz Necmeddin Sadık’ın 8-20 Aralık tarihleri arasında Akşam gazetesinde18 konuya ilişkin olarak çıkan yazılarının İngiltere’ye ve İngiliz çıkarlarına karşı resmi ve genel olarak Türk tavrının değişmesine etki eder nitelikte olmadığı belirtiliyordu19.

Yine Ankara’dan James Morgan imzasıyla İngiliz Dışişleri Bakanlığı, Doğu İşleri Şubesi’nden Helm’e gönderdiği bir yazıda20, Türk Dışişleri’nin ve resmi çevrelerin Armstrong’un kitabının İngiliz görüşünü temsil eden bir kitap olduğuna inanmadıkları söylediklerini ama sıradan bir Türk’ü kitabın üzmediğini söylemenin güçlüğüne değinerek Konsolos Morgan bu konunun tamiri için şunları öneriyordu: Eğer mümkün olursa İngiltere’de Ankara’nın kabaran hislerini yatıştırmak için bir şeylerin yapılmasını görmek istediğini, kitabın Ankara’da hâlâ eleştirilen bir konu olduğunu belirtilerek, bu konuda kitabın yarattığı olumsuz havayı yumuşatmak için bir şeyler yapmanın Türklerden çok İngilizlere düştüğüne işaret ederek; ileri gelen bir İngiliz’e Mustafa Kemal Paşa ile görüşme yaptırarak Paşa’nın yaptığı işlerin hakkıyla anlatılması ve takdir edilmesini veya tanınmış birisine bir makale veya mektup yazdırarak Grey Wolf’ta yazılanların doğru olmadığını ve Mustafa Kemal Paşa’yı gerçekten tanıyan bir şahsın kendi deneyimlerinden hareketle Gazi’nin bir asker ve lider olarak dehasını ortaya koyması neden olmasındı. Morgan, bütün bunların Ankara’da olumlu etkiler yapabileceğine inanıyordu. Morgan, muhtemelen George Young’un bu tür bir kitabı yazabileceğini ve bunun Türklerin gururunu okşayacağını bildiriyordu21.

Bu bağlamda Morgan, Türkiye’de yaşanan Belçika örneğini de veriyordu. Belçika’da the Independence Belge’nin Türkler hakkında yazdığı kabul edilmeyen şeylerin, Türklerin tepkilerine neden olduğunu ve hatta Türklerin Belçika Kraliyet ailesini de işin içine katarak karşılık verdiklerini, ama Belçika Dışişleri Bakanı’nın Türkler hakkında olumlu şeyler söylemesi ile olayın kapandığını bildiriyor ve kendilerinin de benzer şeyleri yapmasına müsaade verilmesini istiyordu22.

Morgan’ın önerileri doğrultusunda bir hareketin altı ay sonra yerine getirildiğini görüyoruz. Gazeteci yazar ve yayıncı olan Vernon Bartlett23’in İngiliz Dışişleri ile teması sağlanarak, Bartlett’in o günlerde BBC’de yayınlanan “Strong Men of Europe” programına Mustafa Kemal Paşa da dahil edilerek Mustafa Kemal Paşa ve onun Modern Türkiyesi hakkında “Strong Men of Europe VIII. The Ghazi” başlıklı bir yayın yapmıştır24. Bartlett’in bu konuşması dışında, yine Türkiye ile ilgili bir yayını daha olmuştur. Bu konuşmasının başlığı ise, “Avrupa’nın Hasta Adamının İyileşmesi” idi25. Bartlett, konuşmalarında; İstanbul ve Ankara’daki gözlemleri ile yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçekleştirdiği inkılâpları anlatmış ve Mustafa Kemal Paşa’nın hayatından kesitler vererek onun dönemin devlet adamları içerisinde en önde gelen bir liderliğe sahip olduğu vurgulanmıştır. Türk halkının Mustafa Kemal Paşa’yı Cumhuriyet’in ilk kurulduğu yıllardaki gibi sevdiği ve onun halkın gözünde popüler bir lider olduğu belirtilerek, İsmet Paşa’nın da yardımları ile Türkiye’nin güçlü bir ülke konumuna geldiğini ve Avrupa’nın hasta adamının yakın doğuda, güçlü ve etkin bir yere ulaştığını söylemiştir.

Armstrong’un kitabı dışında Mustafa Kemal Paşa ile ilgili olarak, İngiliz Dışişleri’ni rahatsız eden diğer bir yazı ise 1934 yılında New Britain adlı bir dergide yayınlanmıştır26. Bunun üzerine İngiliz Dışişleri New Britain’ı uyarmıştır. Derginin o günkü editörü olan C.B. Purdon ile yapılan görüşmede, Purdon kendisinin izinli olduğu bir döneme rastlayan bu yayının gözden kaçtığını ve kazara böyle bir yazının yayınlandığını söyleyerek, bundan sonra bu tür bir olayın olmayacağı sözünü vermiştir27.

Buraya kadar gelişen olaylar kitabın İngiltere açısından ele alınışı ile ilgiliydi. Şimdi aynı konuyu Türkiye tarafından ele almağa çalışacak olursak, bu konuda ilk olarak daha önce sözünü ettiğimiz 25 Ekim 1932 tarihli Anadolu Ajansı kaynaklı Türkiye’de çıkan gazetelerdeki haberi görüyoruz. 25 Teşrinievvel 1932 tarihli Cumhuriyet gazetesi haberi son telgraflar başlığı altında şöyle vermekteydi: “Gazi bir fevkalbeşerdir!”. İngiltere’de Gazi’ye dair bir tarih neşredildi, “Bozkurt” kitabından bahseden Daily Express Büyük Dahi’yi nasıl tarif ediyor?” telgraf ise aynen şöyleydi: “Yüzbaşı Armstrong’un Gazi hakkında “Bozkurt” isminde bugün çıkan kitabını Daily Express gazetesinde mevzuu bahseden M. Campbell Dixon Gazi’yi Harbi Umumi’nin devasa bir nisbet almağa başlayan birkaç şahsiyeti arasına koyarak diyor ki:

“Henüz yaşamakta olan bir hükümet hakkında şimdiye kadar asla yazılmamış bu derece acı bir kitapta bile Armstrong, Gazi’nin dehasını ve eserini takdir ve tescil etmektedir. Gazi’nin tarihi okunduğu vakit onun şahsında, Lenin’in sabit prensiplerini, Mussolini’nin heyecani olan meylini, Cengiz’in askerlik dehasını ve Troçki’nin veya Karno’nun sürükleyici kudretini bulmamak kabil değildir. Gazi, fevkalbeşer bir görüş sahibi ve çok kuvvetli bir teşkilâtçıdır”28.

Daha sonra aynı konuda İngiliz Elçiliği’nin, Mustafa Kemal Paşa’ya yakınlığından bahsettiği Sivas Milletvekili Necmeddin Sadık Bey’in Akşam gazetesinde, 8-20 Aralık tarihleri arasında çıkan yazılarını görmekteyiz. Necmeddin Sadık Bey, “Bozkurt: Mustafa Kemal [Yüzbaşı Armstrong’a Cevap]” başlığı altında Akşam gazetesinde çıkan yazılarının ilkinde Armstrong’un kim olduğu sorusunu sorarak, onun mütareke sonrası İstanbul’u işgal eden İngiliz ordusunun istihbarat şubesinde görevli Yüzbaşı Benett ile beraber çalıştığını, İstanbul’un eğlence yerlerinden çıkmayan ve kumara olan merakı ile tanınan maceraperest bir kişi olduğunu bildiriyordu. Ayrıca Armstrong’un Sait Molla ile tanıştığını ve onunla samimiyetini artırarak Sait Mila’ya “İngiliz Muhipler Cemiyeti”ni kurdurttuğunu yazıyordu29.

Necmeddin Sadık Bey kitap ile ilgili olarak böyle bir yazı yazmasının Armstrong’a ilmi veya ahlaki bir değer vermekten değil, ama kitaptan İngiliz kamuoyunda çokça bahsedilmesinden kaynaklandığını söylüyordu. Gerçek İngiliz yazarlarının tarafsız ve gerçekçi oluşlarıyla tanındıklarını söyleyen Necmeddin Sadık, amacını Armstrong’un kitabında yer alan, hiçbir belgeye dayanmayan, tamamen uydurma ve hayal ürünü olan konuların tarihi örneklerle çürütmek olduğunu söylüyordu30.

N. Sadık bey 9 Aralık’ta çıkan yazısında ise kitabın adının, “Bozkurt, Mustafa Kemal: Bir diktatörün hususi hayatının tetkiki” olması ve özellikle o dönemde Batılı yazarlar tarafından Mustafa Kemal Paşa’ya atfedilen diktatörlük vasfı üzerinde durarak şunları söylüyordu: Mustafa Kemal Paşa’nın nefret ettiği bu yakıştırmanın yanlış olduğu ortada idi, Mustafa Kemal Paşa bir siyasi oyun, bir hükümet darbesi veya zor kullanarak iktidara gelmiş değildi. O ülkenin içine düşmüş olduğu zor durumdan kurtuluş için Millet tarafından iş başına getirilmişti ve Mustafa Kemal Paşa milli bir kahramandı. Ülke savaş halindeyken bile egemenliğin temsil edildiği yer olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni hiç bir zaman ihmal etmeyen ve Meclis’te hararetli tartışmalara cepheden gelerek katılan Mustafa Kemal Paşa idi31.

Armstrong’un kitabının girişinde bahsettiği Türkler ve Türk tarihine ilişkin verdiği bilgiler gerek Mustafa Kemal Paşa’nın hayat hikâyesine ilişkin, annesi, babası, doğduğu ev, mahalle hayatı, Şemsi Efendi Mektebi ve Askeri Rüşdiye’ye ilişkin bilgiler yalan yanlış ve tarihi hatalarla dolu idi32.

Necmeddin Sadık Bey, Armstrong’un kitabında yer alan konulara ilişkin yazdığı yazıları şu başlıklar altında toplamıştır: Gazinin gençlik ve tahsil hayatı hakkında, müellifin garazkarane yalanları, Mustafa Kemal hiçbir zaman farmason olmamıştı!”33, “Hareket Ordusu ve Mustafa Kemal, Trablusgarp Seyahati, Gazi’nin Sofya Ateşmiliterliği, Şark Cephesi hakkında müellifin bazı hataları”34, “Maslup Arifin idam kararını Gazi’ye imzalattıran müellif, nasıl uydurma sahneler tertip ediyor!”35, “Milli Mücadele Devri: Kazım Karabekir Paşa, Rauf Bey, Halide Edip hanıma, müellif, mühim yer ayırmış... İçki ve kadın meselesinde, kumar bahsinde, Armstrong’un garazkarlığı”36, “Gazinin elinden kurtulamayanlar kimlermiş?, Fikriye hanım meselesi, bir tiyatro dramı haline nasıl sokulur... Mustafa Kemal kimseye söz söyletmez, herkesi sopa ile kovarmış!”37, “Halide hanım cepheye niçin gitmiş?, ‘Ordular hedefimiz Akdeniz!’, Gazinin Latife hanımla izdivacı hadisesini müellif nasıl tağyir ediyor?”38, “Gazi hazretlerinin, Latife hanımla izdivacı, niçin ve nasıl olmuştu... Geçimsizliğin ve ayrılışın sebepleri... Gaziyi zehirlemişler, az kaldı ölüyormuş?, Müellifin cehaletine, daha birçok örnekler”39, “Müellife göre Gazi’ye başka zemin, başka zaman lâzımdı; Mustafa Kemal, bir Timur, bir Cengiz Han olabilirdi, fakat ruhsuz ve tembel bir halkı adam etmek gibi sıkıcı bir işe yakalanmış!...”40, “Gazi bir aşiret reisi midir? Gazi’nin müstesna terbiye ve nezaketi, Gazinin hususiyet ve samimiyet hayatı, müellif, kralların zevk ve sefahat alemlerini ezbere, model olarak almışa benziyor” . Necmeddin Sadık Bey bu başlıklar altında Armstrong’un kitabına verdiği cevapta kitapta bahsi geçen konuların tam anlamıyla yazarın hayal ürünü olduğunu ve yazarın Mustafa Kemal Paşa gibi bir şöhretin ismi altında üne kavuşmak istediğinde olduğunu ortaya koymuştur. Necmeddin Sadık Bey yazısını şöyle noktalamıştır: “İngiliz muharirinin talihsizliği, hususi hayatında küçük göstermek istediği büyük adamın Mustafa Kemal olmasıdır... Ahlâksızlık bile her yerde sökmez. Çarptığın kaya çok serttir, yüzbaşı efendi, başka kapıya...”

Armstrong’un kitabına ilişkin olarak 4/12/1933 tarihinde bir Bakanlar Kurulu Kararnamesi görmekteyiz42. Kararnamede: “Almanya’nın Karlsruhe şehrinde çıkan ‘Badische Presse’ gazetesinde H.G. Armstrong tarafından tefrika halinde yazılarak Fransız, İngiliz ve Alman dilleriyle kitap halinde basılmış olan ‘Bozkurt - Mustafa Kemal’ adlı kitabın, zararlı yazılar ihtiva etmesine binaen gerek bu dillerle basılmış ve gerekse başka dillerle basılacak olanlarının memlekete sokulmasının yasak edilmesi; Dahiliye Vekilliği’nin 28.11.933 tarih ve 10371 sayılı tezkeresi üzerine İcra Vekilleri Heyeti’nin 4.12.933 toplanışında kabul olunmuştur.” denilmekteydi.

Yine aynı konuda “Le Mois” adlı mecmuanın Kasım - Aralık 1933 tarihli 35’nci sayılı nüshalarında yer alan “Mustafa Kemal veya Bozkurt” başlıklı makalesinde Mustafa Kemal Paşa’ya bulunulan çirkin saldırı nedeniyle toplattırıldığını görüyoruz43. Son olarak 27.9.1934 tarihli “Journal des Debars” adlı Paris’te çıkan bir gazetede CM. Laroche tarafından yazılan “Bozkurt” başlıklı makalede Armstrong’un kitabından bahsedilmesi üzerine 11.12.1934 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile adı geçen gazetenin ülkeye girişi yasaklanmıştır44.

Konu ile ilgili olarak sonuç yerine şunlar söylenebilir: İngiliz Dışişlerinin Grey Wolf’un yarattığı olumsuz etkiyi azaltmak için aldıkları tavır, sanırız Türk-İngiliz ilişkilerinin o yıllardaki durumu ile yakından ilgilidir. Bildiğimiz gibi 1926 yılına gelinceye değin, yani Musul anlaşmazlığı çözümleninceye kadar Türk-İngiliz ilişkileri belirli bir gerginlik içerisinde olmuştur. 1927 yılından itibaren Türk-İngiliz ilişkilerinin bir yumuşama sürecine girdiğini ve yavaş ama sağlıklı bir ilişki döneminin başladığını görüyoruz. Bu yeni dönemde İngiliz kamuoyu ve resmi çevrelerinde Türkiye Cumhuriyeti artık barışçı bir devlettir. Lozan Barış Anlaşması ile belirlenen sınırları dışında herhangi bir toprak talebi olmayan bir ülke konumundadır. Mustafa Kemal Paşa tarafından ifade edilen “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” artık Türk dış politikasının temel taşıdır. Buna bağlı olarak İngiltere için artık Türkiye uluslararası barış ve güvenlik için vazgeçilemeyecek bir ülke olacaktır. Diğer yandan Batı’ya karşı ulusal bir savaş veren ve yeni bir devlet kuran Türkiye’nin yeni önderi kendisine Batı’yı model almıştı. Batılı bir ülke olma yolunda zaman zaman Batı kamuoyunu da hayrete düşüren köklü değişiklikler gerçekleştirilmişti. Mustafa Kemal Paşa’nın şahsında tüm inkılâplar alkışlanmaktaydı. Armstrong’un kitabı ne Batı’nın ne de İngiliz kamuoyunun görüşlerini içermekteydi kitap sadece kendi kişisel hayali idi.


1. Harold Courtenay Armstrong, (1892-1943) Kraliyet okulundaki eğitimi sonrasında, Mezopotamya’ya giden İngiliz keşif birliklerine katılan Armstrong, Kut’ul Amare’de Türk birliklerine savaşın ilk yıllarında esir düşmüştür. Bu düşmanlıkla 1920’de Türkiye’deki İngiliz birliklerine katılan Armstrong İngiliz Yüksek Komiserliğinde Askeri Ateşe Yardımcısı olarak bulunmuştur. Esas görevi Genel Kurmay ile Yüksek Komiserlik arasında irtibat subaylığı olmuştur. Daha sonra Türkiye’de defalarca, savaştan zarar görenlerin işlerini yürütmekle görevli uluslararası komisyondaki çalışması nedeniyle bulunmuştur. Paris Konferansı’nda, İngiliz delagasyonu içinde Suriye ile ilgili alt komisyonda görevli olarak bulunmuştur. Eserleri: Turkey in Travail; Turkey and Syria Reborn; Grey Wolf, Mustafa Kemal an Intimate Study of a Dictator; Lord of Arabia (King Ibn Saud); Grey Steel (General J.C. Smuts); Unending Battle; Tales of Hazard. Geniş bilgi için bkz. Who Was Who, C. VI, 1941-1950, s. 32.
2. Londra’da 1930 yılında basılmıştır. Armstrong’un ayrıca BBC’nin yayın organlarından olan Listener dergisinde 29 Haziran 1932 tarihinde “Rounding Up the Turkish Brigand” adlı bir yazısı çıkmıştır. Bkz. C. 7. s. 931-933.
3. Armstrong, s. 194.
4. Armstrong, s. 195.
5. Armstrong, s. 203.
6. Armstrong, s. 198.
7. PRO. FO. 371/16089/E6033/34/44.
8. s. 27, 62-63, 118, 170-72, 202, 252, 254-6, 264, 269, 276-280 ve Tevfik Rüştü ile ilgili ama doğrulukla ilgisi olmayan şu sayfalar, 296-7 ve 300-1, verilmekteydi.
9. PRO.FO. 395/P.2199/2199/50.
10. A.K.Helm İstanbul’da İngiliz Elçiliği’nde ikinci sekreter olarak 1930’a kadar görevde bulunmuştur. Daha sonra ise bakanlığın Doğu işleri ile ilgili biriminde görevlendirilmiştir.
11. PRO.FO. 395/469/P2394/2199/150. EK: 1.
12. Campbell G. Dixon, (1895-1960), Tasmara Üniversitesi’nde tarih alanında eğitimini takiben Avusturalya gazetelerinin özel muhabiri olarak Doğu Hindistan, Çin, Mançurya, Kore, Japonya, Sibirya ve Rusya’yı gezmiştir. 1925-31 tarihleri arasında the Daily Mail’in edebi editörlüğünü yaptı. 1931’de the Daily Telegraph’a geçti. Eserlerinden bazıları: From Melborne to Moscow, 1925; the Daily Telegraph Fourth Miccellang, 1947. Geniş bilgi için bkz. Who Was Who, C.V. 1951-1960, s. 308.
13. The Daily Telegraph, 24 Ekim, 1932, EK: 2.
14. Arnold Talbot Wilson, (1884-1940), asker yönetici, yazar ve politikacı olan Wilson, Clifton Koleji ve Kraliyet Askeri Koleji’nde eğitim görmüştür. 1913 yılına kadar İran’da görev yapan Wilson, Türkiye ve İran arasındaki sınır anlaşmazlığını çözüm için kurulan, Türkiye, Rusya ve İngiltere arasındaki komisyonda bulunmuştur. Daha sonra Muhafazakar Parti’den millet vekili seçilmiştir. Eserlerinden bazıları: South West Persia, Mesopotamia, 1917-1920; A Clash of Loyalties, 1931; The Persian Culf, 1928; The Suez Canal, 1933; bunlardan başka the Nineteenth Century and After adlı süreli yayının editörlüğünü de yapmıştır. Geniş bilgi için bkz. Dictionary of National Biography, 1931-1940, s. 910-911.
15. Spectator, 4 Kasım 1932, s. 630-631. Armstrong’un kitabından daha sonra, Fraulein Lilo Linke’nin Chatham House’da 4 Mart 1937’de yapılan bir tartışma sırasında söz ettiğini görüyoruz. Linke, Grey Wolf’un bir taraftan mükemmel bir kitap olduğunu, ama diğer taraftan peşin hükümlü olduğunu söylemiştir.Kitapta yazarın kullandığı kaynak ve bilgilere ulaşamadığı için kitabın doğruluğunu ispat edemediğini, Atatürk’ün 1923’lü yıllarda çok fazla yetki ve kontrolü elinde bulundurma eğiliminde olduğunu, hâlâ da birçok anayasal kısıtlamaların olduğunu söyleyerek, bunun diğer ülkelerle kıyaslandığında daha az tehlikeli olduğunu, çünkü ilk olarak Mustafa Kemal Paşa’nın önder nitelikli ve eğitilmiş bir kişi olduğunu, sonra da çevresindekilerin eğitilmiş ve yetenekli olduklarını ifade etmiştir. Çevresindeki eğitilmişlere örnek olarak da Başbakan İsmet İnönü’yü göstermiştir. Türkiye’de durumun şimdilik iyi gittiğini ve giderek ülkenin güçlendiğini söyleyen Linke, Atatürk’ten sonra da bu ortamın devam edeceğini söylemiştir. Bununla birlikte Atatürk’ün diktatör olarak çok az tehlikeli olduğunu söylemenin zor olacağını ve Türkiye’de elbette demokrasiden söz edilemeyeceğini söylemiştir. İnternational Affairs, C. XVI. No. 4, Temmuz 1937, s. 563. 16
16. Spectator, 4 Kasım 1932, s. 631.
17. PRO.FO. 395/P.2618/2199. EK. 3.
18. Necmeddin Sadık Bey’in Akşam gazetesinde çıkan yazıları 8 Aralık 1932 tarihinde başlamış ve 19 Aralık tarihinde bitmiştir.
19. PRO.FO. 395/469/P.2683/2199. EK. 4. Necmeddin Sadık’ın 8-20 Aralık 1932 tarihinde Akşam gazetesinde çıkan ve Ankara’dan Morgan’ın raporuna iliştirdiği belirtilen yazılar, rapor ilişiğinde İngiliz Arşivi’nde bulunamamıştır.
20. PRO.FO. 395/485/P130/130/150, 31 Aralık 1932 tarihinde Ankara’dan Mr. Morgan imzasıyla İngiltere’ye İngiliz Dışişleri Bakanlığı Doğu işleri Şubesi’nden Mr. Helm’e gönderilen rapor.
21. Mr. Morgan raporunda ayrıca Ankara’da Gazi Enstitüsü’nde bir İngiliz hocadan Gazi hakkında Grey Wolf’un olumsuzluğunu ortadan kaldırıp Gazi’nin gerçek kimliğini ortaya koyacak bir eserin yazılmasının istendiği ve böyle bir kitabın İngiltere’de basılabileceğinden bahsetmekteydi. PRO.FO. 395/485/P. 130/130/150.
22. PRO.FO. 395/485/P. 130/130/150.
23. Vernon (Oldfeld) Bartlett, (1894-1983), gazeteci, yazar ve yayıncı olan Bartlett, Tiverton’da BlundelPs School’daki eğitimi sonrası (1911-1914) arasında İngiltere dışında gezmiştir. Avrupa dillerini çok iyi konuşan Bartlett (1914-1915) arası, the Daily Mail’de çalışmış ve daha sonra, Reuters Ajans’a geçmiştir. Ajans adına 1919’da Paris Konferansı’nı takip etmiştir. Daha sonra the Times adına özel muhabir olarak İsviçre, Almanya, Polon ya da 1919-1920 ve Romanya’da (1921-1922) bulunmuştur. Daha sonra Londra’da Birleşmiş Milletler Teşkilâtı’nda çalışan (1922-1932) Bartlett, Birleşmiş Milletler ve BBC adına etkili bir yayıncı olmuştur. Zamanda BBC’nin muhabirliğini de yürüten Bartlett, düzenli olarak dış politika konusunda Londra ve Avrupa’nın diğer başkentlerinde 1928-1934 arasında “Uluslararası Gelişmeler” başlığı ile ve haftalık seri halinde “Dünyanın Gidişi” konulu programları yapmıştır. BBC’den ayrılan Bartlett, daha sonra the Daily Herald’a oradan da the News Chronicle geçmiştir (1934-1954). 1938-1950 tarihleri arasında parlamentoya giren Bartlett’in eserlerinden bazıları: Nazi Germany Explained, London 1933; If I Were Dictator, London 1935; This is My Life, London 1937; And Now, Tomorrow, London 1937. Bartlett hakkında geniş bilgi için bkz. Asa Briggs, The History of Broad casting in the United Kingdom, The Golden Age of Wireless, Oxford 1956, s.146; Dictionary of National Biography, 1981-1985, s. 29-30.
24. Konuşmanın tam metni için bkz. PRO.FO. 395/487/P.186/186/150. EK. 5.
25. BBC’nin yayın organlarından olan Listener’de Vernon Bartlett’in yaptığı her iki konuşmasında (kısmen) yayınlandığını görüyoruz. Bkz. Temmuz 1933, s. 115-116; Kasım 1933, s. 820. EK. 6.
26. New Britain, 17 Ocak 1934, s. 252. EK. 7.
27. PRO.FO. 371/17960/E789/44. EK. 8.
28. 25 Teşrinievvel 1932, Cumhuriyet. EK. 9. Aynı habere Hakimiyeti Milliye 25 Ekim 1932 tarihli nüshasında, “Gazi. Aleyhimizde Çıkan Bir kitapta bile... Büyük Gazi’nin Dehası Önünde Eğiliyorlar” başlığı ile Anadolu Ajansı kaynaklı haber verilmekteydi, s. 1.
29. Akşam, 8 Aralık 1932, s. 1.
30. Akşam, 8 Aralık 1932, s. 7.
31. Akşam, 9 Aralık 1932, s. 1.
32. Akşam, 10 Aralık 1932, s. 1-2.
33. Akşam, 11 Aralık 1932, s. 1-2.
34. Akşam, 12 Aralık 1932, s. 1-2.
35. Akşam, 13 Aralık 1932, s. 1.
36. Akşam, 14 Aralık 1932, s. 1-2.
37. Akşam, 15 Aralık 1932, s. 1
38. Akşam, 16 Aralık 1932, s. 1.
39. Akşam, 17 Aralık 1932, s. 1-2.
40. Akşam, 18 Aralık 1932, s. 1-2.
41. Akşam, 19 Aralık 1932, s. 1-2.
42. BCA. 4/12/1933. 15377.030.18.01.41.85.15. EK. 10.
43. BCA. 26.12.1933.15487.030.18.01.41.91.5. EK. 11.
44. BCA.11.10.1934.2/1402.030.18.01.48.69.20. EK. 12.
   
    ----------------------
* Hacettepe Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Öğretim Üyesi -
- ATATÜRK ARAŞTIRMA MERKEZİ DERGİSİ, Sayı 33, Cilt: XI, Kasım 1995

------------------
ALINTIDIR
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Mart 10, 2009, 09:07:30 ös
Bay ozkann ;
Bu aşağıdaki yazdıklarınız bildiğiniz gibi çok önemli, sizden rica etsem, scanlayip foruma eklermisin ilgili sayfayı. Çünkü bir Mason'un kaleminden çıkması kaynaktır. Ancak, Bay Mason 33. derece teklifi sorusuna kimseye böyle bir teklif yapılamaz demişti. (yanlış hatırlıyorsam Bay Mason düzeltsin)
Türk Masonluğu ozamanlar gayrımuntazam olduğu için belki böyle bir teklif yapılmış olabilir. Ama mantığa saçma, Masonluğun öğretilerini bilmeden napabilir ki Atamız. Yani gönlünde böyle birşey olsa zaten çıraklıktan başlamak ister.
saygılarımla...

Apak'tan alıntı..
Yüksek Şura, 1925 yılında, Cumhurbaşkanımız Atatürk'e 33. Derece ve aynı zamanda fahri başkanlık ve
Rit Hakimliğinin de verilmesini, Türk Masonluğu için bir şeref sayarak bu hususu, Dr. Fikret Takiyettin
aracılığı ile arz ve sormayakarar vermiştir.
Atatürk, "Şimdilik kalsın; kendinizi gösteriniz, sonra düşünürüz" cevabıyla karşılamıştır.
Bu sırada Mehmet Cebil Ubaydın da hazır bulunmuş.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ozkann - Mart 10, 2009, 09:20:00 ös
Sayın Saygın;
atam.gov.tr den yaptığınız copy paste yi detaylıca tekrar okudum.
Sanırım kitap tamamen yalan söylüyor mu diyorsunuz?
Mustafa Kemal mason localarına gitmemiştir, yöneticilerinin bir kısmının mason olduğu İttihat Terakkinin
localardaki toplantılarına güvenli bir  şekilde katılmak için tekris edilmemiştir mi diyorsunuz?

Nasıl ki şu an masonların evinde ziyaretçi oluyor fikir paylaşıyoruz,
ileride bu fikirleri hiç paylaşmadık, hiç faydalanmadık,
masonların evinde hiç ziyaretçi olarak bulunmadık diyebilir miyiz?

atam.gov.tr den aldığınız yazının içeriği ile ilgili aslında bilgiler dahilinde tartışabileceğimiz tezatlar bulunmakta.
Fakat bir yazarın tüm kitabındaki orjinalinde göreceli tarihi konuları bir mesaj içinde tartışmamız ve hatta tartışsak bile çok  net sonuçlara ulaşamayacağımızı düşünüyorum.

kopyalanan yazıdan örneğin "Kitabın yayınlanması Mustafa Kemal Paşa’yı KIZDIRDIĞI gibi Türk resmi çevrelerince de hoş karşılanmamıştı" kaynak  PRO. FO. 371/16089/E6033/34/44. (????????)

ben ise atatürk ün kitaptan haberi olduğunda GULEREK
"'Bunun ithalini menetmekle hükümet hataya düşmüş. Adamcağız yaptığımız sefahati eksik yazmış, bu eksiklerini ben ikmal edeyim de kitaba müsaade edilsin ve memlekette okunsun!' diye latife etmişlerdi"
"
Kaynak M.K.Atatürkün çalışma arkadaşı Kılıç Ali nin anıları.

Konuyu şu sorumla toparlıyayım.

Yapıştırdığınız yazıya dayanarak mason yöneticileri bulunan ittihat terakkinin mason localarındaki toplantılarına M.K.Atatürk  katılmadı mı, yoksa bir harici olarak katıldı asla tekris edilmedi mi olarak yorumluyorsunuz, bunu hangi cümle ve kaynakla açıklayacaksınız?
Ben orada bulunmadığım ve M.K.Atatürk açıklamadığı için tekris edildi veya edilmedi diyemeyeceğim.
Sadece elimdeki ufak kaynakları cahil cüretkarlığımla yorumladım..

Saygılar
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ozkann - Mart 10, 2009, 11:14:42 ös
Sayın M.Akyol
Kitabın sayfalarını yarın gonderebilecegim.
Abdurrahman Erginsoy, 1996 Ocak, ISBN 975-8029-01-0, Erciyaş Yayınları, Türkiyede masonluğun doğuşu
sayfa 35..

Ancak;
 Sayın Erginsoy bu bilgiyi Üstadı Azam Kemalettin Apak'ın "Ana çizgileriyle Türkiye'deki Masonluk tarihi" (1958) kitabından alıntı yapmıştır.
Yazar Hakan Yılmaz Çebi "Atatürk ve Masonluk" (2006) kitabında Kemalettin Apak'ı kaynak göstererek 33. derece teklifinde bulunulma iddiasını kitaplaştırmıştır.
Alıntı yapılan Üstadın kitabını kaynak almanız daha net düşünsel sonuçlar çıkaracaktır. 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Mart 11, 2009, 01:22:26 öö
Bay ozkan, aşağıdaki alıntıladığım yazınızdan ben masonik bir dergi zannettim, kusura bakmayın. Kitap olduğunu son iletinizden anlamış bulunmaktayım. Abdurrahman Erginsoy'un kitabının tamamını okumayı tercih ederim. Siteye ekleminize gerek yok, zaten önemli olan asıl kaynaktır.
saygılarımla

Abdurrahman Erginsoy(Mason, erginleştirilme 1962)

Arama motorunda araştırıldığında, Kemalettin Apak'ın ilgili kitabı Mason üyelere mahsus çıkartılmış bir kitap olduğunu görülmektedir.
Abdurrahman Erginsoy ve Hakan Yılmaz'ın Mason olup olmadığını bilmediğimizi göz önünde bulundurarak ve Kemalettin Apak'ın ilgili kitabı internette gerçeği mi sahtesimi satıldığını dikkate alarak, bu bilginin gerçek olup olmadığını sadece ve sadece Mason olan bir üyemizin onayıyla anlayabiliriz.
Abdurrahman Erginsoy'un bir yazısı olan Mimar Sinan dergisi internette satılmaktadır ama onunda doğru olup olmadığı çelişkilidir. Para kazanmak isteyen bazı kişiler, sahte bir Masonik dergi basıp satabilirler. Hatta ben de çok merak ettim, Masonik bir dergi alacaktım birgün ilgili siteden, sonra dedim yanlış bir bilgi vardır, tesirinde kalmayayım, almamaya karar verdim.

saygılarımla
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Saygın - Mart 11, 2009, 02:07:33 öö
Sayın Saygın;
atam.gov.tr den yaptığınız copy paste yi detaylıca tekrar okudum.
Sanırım kitap tamamen yalan söylüyor mu diyorsunuz?
Mustafa Kemal mason localarına gitmemiştir, yöneticilerinin bir kısmının mason olduğu İttihat Terakkinin
localardaki toplantılarına güvenli bir  şekilde katılmak için tekris edilmemiştir mi diyorsunuz?

Nasıl ki şu an masonların evinde ziyaretçi oluyor fikir paylaşıyoruz,
ileride bu fikirleri hiç paylaşmadık, hiç faydalanmadık,
masonların evinde hiç ziyaretçi olarak bulunmadık diyebilir miyiz?

atam.gov.tr den aldığınız yazının içeriği ile ilgili aslında bilgiler dahilinde tartışabileceğimiz tezatlar bulunmakta.
Fakat bir yazarın tüm kitabındaki orjinalinde göreceli tarihi konuları bir mesaj içinde tartışmamız ve hatta tartışsak bile çok  net sonuçlara ulaşamayacağımızı düşünüyorum.

kopyalanan yazıdan örneğin "Kitabın yayınlanması Mustafa Kemal Paşa’yı KIZDIRDIĞI gibi Türk resmi çevrelerince de hoş karşılanmamıştı" kaynak  PRO. FO. 371/16089/E6033/34/44. (????????)

ben ise atatürk ün kitaptan haberi olduğunda GULEREK
"'Bunun ithalini menetmekle hükümet hataya düşmüş. Adamcağız yaptığımız sefahati eksik yazmış, bu eksiklerini ben ikmal edeyim de kitaba müsaade edilsin ve memlekette okunsun!' diye latife etmişlerdi"
"
Kaynak M.K.Atatürkün çalışma arkadaşı Kılıç Ali nin anıları.

Konuyu şu sorumla toparlıyayım.

Yapıştırdığınız yazıya dayanarak mason yöneticileri bulunan ittihat terakkinin mason localarındaki toplantılarına M.K.Atatürk  katılmadı mı, yoksa bir harici olarak katıldı asla tekris edilmedi mi olarak yorumluyorsunuz, bunu hangi cümle ve kaynakla açıklayacaksınız?
Ben orada bulunmadığım ve M.K.Atatürk açıklamadığı için tekris edildi veya edilmedi diyemeyeceğim.
Sadece elimdeki ufak kaynakları cahil cüretkarlığımla yorumladım..

Saygılar

Sayın Özkan;

Ben yazının sonuna "ALINTIDIR" diye ekledim ancak nereden alıntı olduğunu eklemeye ilgili tüm kaynaklar ve yazıdan sorumlu merci belirtildiğinden ötürü gerek duymadım. Defalarca www.atam.gov.tr den aldığınız bu yazı diyerek bana ve üyelere hatırlatma zahmetinde bulunduğunuz için size teşekkür ederim.

Yazınızı okudum, dolayısı ile sizin okumuş olduğunuz ve yazınızda bizimle paylaştınız "Grey Wolf Mustafa Kemal An Intimate Study of a Dictator" adlı kitap ilgimi çekti ve hemen internet üzerinden küçük çaplı bir araştırma yaptım. Bu araştırmama istinaden okumuş olduğunuz kitabın; kim tarafından yazıldığı, yazan kişinin kim olduğu, hangi dönemde yazıldığı, hangi dönemi kapsadığı, içeriğinin hangi konularla sınırlı olduğu dolaylarından. Genel içerik ve ilgili taraflarca yorumlar hakkında güçlü kaynaklardan bilgi sahibi olma şansını elde ettim. Bu belgelerin, kitabın yazıldığı ve Atatürk'ün yaşıyor olduğu dönemden intikal etmiş olması, yerli olarak görüldüğü gibi kitabın geneline bir cevap olma özelliği taşıyor. Tüm belgeri bir arada içeren kaynaktan bu yüzden alıntı yaptım. Sizin paylaşmış olduğunuz konu, sanıyorum kitabın küçük bir kısmı. Bu kısım hakkında yorumumu soruyorsunuz anladığım kadarıyla.

Bu konuya çok kafa yormuş biri olarak edindiğim tecrübeyi paylaşacağım sizinle acizane; Konuyla ilgili kafa yormuş ve araştırmış biri olarak, Atamızın mason olduğu yada olmadığı hakkında "kesin ve emin" bilgiye ulaşmanın, tarafıma hiçbir katkı sağlamayacağı kanaatine vardım. Sonuç itibarı ile Ulu Önderin ve Masonluk değerlerinin birbirinden farklı ve saf değerler olarak ruhuma işlenmesinin uygun olacağına karar verdim.

Sizde böyle yapın demiyorum. Elbette araştırmaya devam edeceksiniz, sorunuza en içtenlikle cevabım budur.

Sevgi ve Saygılarımla,
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ceycet - Nisan 10, 2009, 11:33:00 öö
forumda bulunan sayın masonların affına sığınarak kişisel yorumumu yazıyor ve kendilerinden gelecek değerli bilgileri sabırsızlıkla bekliyorum.

Ulu önderimiz hem ülkesine hem insanlarına kazandırdıkları ve hemde tüm dünyada hayranlık uyandıran yaşam tarzı ve eseleri noktasında kanımca muntazam bir locaya üye olmasa dahi ''önlüksüz mason'' olarak değerlendiriyorum.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

          Kesinlikle doğru bir tespit.Bir çok önlüksüz,mason olduklarının farkına varmadan ve hatta masonluğa karşı olduklarını iddia ederek yaşamlarını tüketiyorlar.Saygılarımla...

saygılarımla.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Serhan - Nisan 25, 2009, 03:18:26 ös
Öncelikle hepinize merhaba.Yeni kaydoldum siteye.Ve ilk yorumumu yazıyorum.Atatürk mason olmasa dahi bizim amaçladığımız tüm eylemlere öncülük ettiğinden dolayı bir masondan ötedir.Yani bu tip tartışmalara gerek yok.Atatürk mason değilse dahi ona laf edenin açıkçası zekasından şüphe duyarım.Çünkü o bizim amaçladığımız tüm eylemlere öncülük etmiştir.Masonların hepside Atatürk'ü sever zaten.
Başlık: Re: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduðu Ýddiasýyla Ýlgili Bir Soru
Gönderen: Anatolic - Nisan 25, 2009, 06:54:22 ös
Öncelikle hepinize merhaba.Yeni kaydoldum siteye.Ve ilk yorumumu yazýyorum.Atatürk mason olmasa dahi bizim amaçladýðýmýz tüm eylemlere öncülük ettiðinden dolayý bir masondan ötedir.Yani bu tip tartýþmalara gerek yok.Atatürk mason deðilse dahi ona laf edenin açýkçasý zekasýndan þüphe duyarým.Çünkü o bizim amaçladýðýmýz tüm eylemlere öncülük etmiþtir.Masonlarýn hepside Atatürk'ü sever zaten.

Sayin Serhan,

"Biz" derken, kimleri kastediyorsunuz? Kimin adina konusuyorsunuz?

Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Serhan - Nisan 25, 2009, 07:05:21 ös
Biz derken masonları kastedmiştim.Masonların içinde heralde Atatürk'ü sevmeyen yoktur.Onu sevmeyen birini düşünemiyorum.Atatürk masonların amaçladığı eylemlere öncülük ettiğinden dolayı o zamanlar masonlar uykuya geçmişlerdi Atatürk'ün isteği üzerine.Demek istediğim buydu.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: MASON - Nisan 25, 2009, 07:10:18 ös
Sayin Serhan,

Kendinizi bizlere yakin gormenizi anlayis ile karsiliyor, saygi duyuyorum.  Ifadelerinize bizleri de dahil etmeniz, daha sonra bir yanlis anlasilmaya sebep verebilir. Bu nedenle aciklamalarinizi kendi sahsiniz adina yapmaniz daha uygun olur.

Saygilarimla

Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Serhan - Nisan 25, 2009, 07:27:59 ös
Peki sayın mason düzeltirim.Sözlerim kendi şahsım adınadır.

Saygilarimla.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: producethegame - Ağustos 17, 2009, 04:57:24 öö
      Gazi Mustafa Kemal Atatürk 'ün mason olup olmadığı ileilgili söylemler biz gerçek Atatürkçülerin gülüp geçtiği birkaç satır yazıdan öteye gidemez!
      Bu milli bilinci içimizden söküp almaya hiçkimsenin gücü yetemez!
      PARAnın satın aldığı insanlar herkesi kendisi gibi sanıyor:)  Mustafa Kemal bizim kalbimizde, o çocukluğumuzdan beri beynimizde yüreğimizde. Onu oradan çıkarmaya kendilerine göre suyu bulandırmaya kimsenin gücü yetmez. Çabalar nafile kalır beyler...
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: KUZEYDOĞU - Ağustos 17, 2009, 11:18:03 öö
Sayın producethegame , PARA nın satın aldığı insanlardan kastınız kimlerdir?
Syg.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Waldow - Ağustos 17, 2009, 02:26:13 ös
Evet fporumunda baska bir konuda hic bir mason direk 33. dereceden baslayın diye bir teklif yapamaz diye yazıyordu.Sn. Masondan bizi aydınlatmasını bekliyorum.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: producethegame - Ağustos 19, 2009, 02:11:40 öö
iradelerini paraya satan insanlar. gayet açık değilmi?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: MASON - Ağustos 23, 2009, 12:00:43 ös
Evet fporumunda baska bir konuda hic bir mason direk 33. dereceden baslayın diye bir teklif yapamaz diye yazıyordu.Sn. Masondan bizi aydınlatmasını bekliyorum.

Ifade edilen dogrudur.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Eylül 06, 2009, 02:58:41 ös

Bir başka başlık altında Atatürk’ün 1935 yılında Türkiye’deki mason localarını kapatmış olduğuna ilişkin bir iddianın işlendiği de gözüme çarpmıştı.

Ne çelişki ama değil mi?... Bir yandan Atatürk’ün gerçekten de mason olup olmadığını araştıranlar, diğer yanda aslında Atatürk’ün bu ülkeden gerçekleştirdiği her şeye karşı olmakla birlikte sırf Masonluğu yıpratabilmek amacıyla bu iddiayı ortaya atanlar.

Bu bağlamda benim de söyleyebileceğim şeyler vardır ama bunları zaten okuduğum kitaplardan öğrenmiş olduğum için bu forum üyesi olanların bilmediği şeyler değildir.

Ancak elimde bir tiyatro oyunu senaryosu var. İşte bunu herhangi bir yerde görmüş olabileceğinizi sanmıyorum.

Bu bir basılı metin. Sizin için tarayıcıdan geçirdim ve sözcük işlemciye dönüştürdüm.

Birinci sahnesi şöyle:

IŞIKLAR KISIK

MÜZİK: 10. YIL MARŞI BAŞLAR, ARDINDAN ATATÜRK’ÜN SESİ, ES, VURGU.

SORAN- Mustafa Kemal Atatürk'ü, Masonlar öldürdü.

MÜZİK: VURGU

BİLEN- Şarktan Garbe, Cenuptan Şimale, yeryüzündeki bütün Masonlara ilan ederim ki, Mustafa Kemal Birader,bu günden itibaren Mason sıfatını haizdir. Herkes kendisini bu sıfatla tanısın...

SORAN- Mustafa Kemal Atatürk, Masondu... Ya da değildi...

MÜZİK:VURGU.

GÖREN- 9 Ekim 1935.Anadolu ajansı bildirir: Mes'ul ve maruf imzalar altında ajansımıza verilmiştir... Türk Mason Cemiyeti, memleketimizin sosyal tekâmülünü ve günden güne artan muazzam terakkilerini nazarı itibare alarak ve Türkiye Cumhuriyeti’nde hakim olan demokratik ve cidden laik prensiplerin tatbikatından doğan iyilikleri müşahede ederek faaliyetine -bu hususta hiç bir kanun olmaksızın- nihayet vermeyi ve bütün mallarını memleketin sosyal ve kültürel kalkınmasına çalışan Halk Evleri'ne teberruu muvafık görmüştür...

SORAN- Mustafa Kemal Atatürk, Mason Cemiyetini kapattı... Ya da kapatmadı...

MÜZİK: VURGU. DİNER. IŞIKLAR NORMALE DÖNER.

SORAN- Atatürk... Adını dilimizden düşürmediğimiz, ancak ilkelerinden de pek haberli olmadığımız, büstlerini yaptığımız, kırdığımız, izinde olmak adına genellikle izinde olduğumuz büyük kurtarıcı... Bilinebildiği kadarı ile onun Masonlukla ilişkisi, Mason olup olmadığı ve Mason derneğini kapatıp kapatmadığı konuları ile sınırlıdır...

MÜZİK: ÇOK KISA YÜKSELİR-DİNER.

BİLEN- (Hafif saldırgan) Söylediklerinizden anlaşıldığı kadarı ile, ilk iş gene Atatürk’ün Masonluğu gelecek gündeme. Ne dersiniz? Doğru mu anladığım?

SORAN- (Şaşkın-Hoşgörülü) Sizin bu konuda bildikleriniz var galiba?

BİLEN- Elbette. Atatürk'ün ölümünden sonra ortaya çıkan ve pek de yabana atılamayacak söylentilerdir bunlar.

GÖREN- Neymiş efendim bu söylentiler?

BİLEN- Bildiğiniz gibi Masonların en büyük üstatlarından olan Operatör Mim Kemal Öke, kendisinin özel doktoruydu. Ve son günlerinde devamlı morfin iğneleri yapıyordu. Güya acısı dinsin diye. (Bilmiş) Ee, bu morfinin dozunu kaçırıvermek de pek zor bir iş olmasa gerek. Gerçi ispatlanmış bir şey yok ortada ama…

SORAN- (Keser) İlginç… Peki Mim Kemal Öke'nin bir açıklaması yok mu bu konuda?

GÖREN- Onu da ben arz edeyim. Mim Kemal Öke, ölümünden çok önce Gazi Hazretlerine tıbbi bir mecburiyet olarak ve acısının çekilebilir bir hale getirilebilmesi maksadı ile bu iğnelerin yapılmaya başlandığını ve ne yazık ki son günlerinde bunların dahi kendisine bir fayda sağlamadığını açıklamıştır.

SORAN- Zaten bu tevatür hakkında söylenebilecek başka bir şey de yok sanırım. Evet, Mustafa Kemal'in Masonluğuna geçebiliriz herhalde...

BİLEN- Tabii ki geçebiliriz. (Alaycı) Okudunuz mu bilmiyorum. Lord Kinross, “Atatürk-Bir Milletin Doğuşu” adlı yapıtında, «Bu çeşit maskaralıklar Mustafa Kemal'in yaradılışına aykırı idi.» der.

SORAN- (Meraklı) Hangi çeşit maskaralıklar oluyor bunlar?

BİLEN- İttihat ve Terakki'nin maskaralıkları.

SORAN- Pardon, Masonlukla ilişkisini kuramadım ben bunun.

GÖREN- Benim bildiğim kadarı ile şöyle bir ilişki var: Mustafa Kemal'in Kurmay Yüzbaşı olarak akademiyi bitirip Selanik’te bulunduğu sıralarda, burada İtalyan uyruğuna geçmiş, kapitülasyonların himayesinde yaşayan bir Yahudi azınlığı vardı. Çoğu mason derneği üyesi olan bu kişilerin evlerini polis arayamıyordu. O sıralar ihtilâl öncüsü bir örgüt durumuna geçen İttihat ve Terakki Cemiyeti yöneticileri de, büyük ihtimalle bu ayrıcalıktan faydalanma amacı ile olsa gerek, Masonluğu benimsemişlerdi. Komite toplantıları dernek üyesi Yahudilerin evinde baskın korkusu olmaksızın yapılabiliyordu.

SORAN- Peki o zaman bu toplantılara katılabilmek için Mustafa Kemal'in mason olması gereği daha akla yakın değil mi? Bildiğim kadarı ile İttihat ve Terakki'ye katılmıştı o dönem.

GÖREN- Doğrudur. Ve Jurgen V. Düner, Alman "Beyaz Zambaklar" dergisinin Mart-1938 tarihli sayısındaki bir makalesinde, Ramsor, "Jön Türkler ve 1908 İhtilali" adı ile dilimize çevrilmiş yapıtında, H.C. Armstrong, 1933 yılında yazdığı "Gray Volf Mustafa Kemal" adlı yapıtında; Benua-Möşen, "Kurt ve Pars Mustafa Kemal" adlı yapıtında, bu yazar ve araştırmacıların hepsi de Mustafa Kemal'in İttihat ve Terakki'ye kabulünden sonra, Selanik’teki "Rizorta et Veritas" Locası’nda inisiye edildiğini belirtirler.

BİLEN- Ben bunlara Floransa’da yayımlanan "Rivesta Masonica" adlı derginin 1 Ocak 1973 tarih ve 46. yaprağında Atatürk'ün bir resmi olduğu ve resmin altında «Modern Türkiye'nin Babası. Makedonia-Rizorta et Veritas Locası üyesi» yazdığını ekleyeyim. Ancak, George Blanco Viyalta adlı yazarın ise, Mustafa Kemal'in İttihat ve Terakki Komitesine kabul edildiği ama mason locasına girmemeye karar verdiğini yazdığını da ekleyeyim... Bir de General Herrington ile ilgili bir şifre olacak bu konuda.

GÖREN- Harrington'un her istihbaratı doğru olsaydı, savaşın kaderi değişirdi belki de.

SORAN- Neydi bu konunun aslı?

BİLEN- 20 Ocak 1921 tarihinde İstanbul genel karargahındaki General Harrington'dan İngiliz Savunma Bakanlığı’na çok gizli bir şifre gidiyor. Numarası,1/9821. Konusu, Mustafa Kemal Paşa’nın kişiliği hakkında derlenen bilgiler. Mesajın konuyu ilgilendiren bölümü şöyle: «Selanik ve Manastır’daki okullarda çalışkandı. Harbiyede hararetli milliyetçi oldu. Arkadaşları arasında asi yaradılışıyla sivrildi. Parlak kurmaylık sınavı verdi. Suriye’den Selanik’e atanınca,1907'de İttihat ve Terakki'ye ve İtalyan mason locasına girdi. Yetenekli bir kurmay ve yurtseverdi.»

SORAN- Teşekkürler...

GÖREN- Bir de sanırım vurgulamamız gereken, Mustafa Kemal'in mason olduğunu öne süren yazarların büyük çoğunluğunun üzerinde birleştiği bir konu daha var ki, o da diğerlerinden farklı türde bir loca olan Vedata Locası’nın uluslararası nihilist bir örgütle bağlantılı bulunduğu, ancak Türklerin özgürlüğü için yapılacak bir savaşı da enteresan bulmadığı ve bu nedenle kısa sürede Mustafa Kemal'in ilgi alanı dışına çıktığıdır.

BİLEN- Bu arada Mustafa Kemal'in İttihatçıları hayalci bulması ve görüşlerini açıkça söylemesi nedeni ile onlarca kuşkuyla karşılanması ve giderek dışlanmasının da bunda rolü olduğu belirtilmektedir... Tüm bu açıklamalardan sonra, Mustafa Kemal'in bir mason locasına girip girmediği konusunda olumlu ya da olumsuz kesin bir belge bulunmadığının altını çizmek gerek.

GÖREN- Bu noktada benim değinmek istediğim bir konu var. Daha doğrusu, Türkiye’deki masonlardan birinin bir sohbette sarf ettiği bir cümleyi getirmek istiyorum buraya.

SORAN- Buyurun, söz sizin.

GÖREN- Şöyle diyor: Atatürk ile Türk Masonluğu arasındaki bağlar iki yönden incelenebilir. Birincisi, O'nun tutum, çaba ve inançlarının temel yapısını insanların hür ve engellenmemiş düşünce ve duygularını geliştirip, bunların gerçeklerin ışığı altında işlemesini sağlamaya uğraşmış olması ve insanlığın ancak bu suretle mutluluğa varabileceğine inanması; ikincisi, Atatürk'ün Türk Masonluğunu kapatma kararını veren insan olarak Masonluk tarihine geçmiş olmasıdır.

SORAN- Evet... Bir başka ilginç konu… 1907'den 1935'e atlayıverdik.

BİLEN- 1925 yılını fazlaca mı hızlı geçtik acaba ?

SORAN- Ne vardı 1925 yılında?

BİLEN- Mason derneğinin umumi heyet celseleri var efendim, daha ne olsun! 6-13 Mart 1925 tarihlerinde. Bu tarihlerdeki Mason Yüksek Şûrası’nda Cumhurreisi Mustafa Kemal Paşa'ya 33. derecenin tevcihinin münasip olacağı hakkında bir teklif atılır ortaya. Ayrıca, fahri reislik ve Rit Hakimliği'nin de tevcihi teklif olunur. Ve kabul olunur. Mustafa Kemal Paşa’ya bu teklif Dr. Fikret Takiyiddin tarafından iletilir. Bu sırada Cemil Uybadın da yanlarındadır. Paşa'nın cevabı, «Şimdilik kalsın. Kendinizi gösteriniz. Sonra görüşürüz.» olur.

GÖREN- Doğrudur. 1926 yılında geçen bir olayı da ben nakletmek istiyorum. İzmir-Çeşme'de pek az kişinin katıldığı bir toplantı sırasında, o zamanki mason üstatlarından Dr. Sadrettin Bey bir başka konu üzerinde Atatürk'e bilgi verirken, sözü yobazlığa ve dolayısı ile karşıtı Masonluğa getirerek, kendisinin aralarına katılmak gibi bir lütufta bulunması halinde müessesenin büyük kuvvet kazanacağını söyler. Atatürk'ün karşılığı şu olur: «Ben sizin cemiyetin çok faydalı bir teşekkül olduğunu, insanlık idealine büyük hizmet ettiğini biliyorum. Bunun için size mümkün olduğu kadar yardımcı olmak isterim. Mussolini'nin yaptığı gibi takibata uğramanıza asla izin vermeyeceğim. Yalnız büyük görevim dolayısı ile sizin kendi usullerinize tabi olamayacağım için, aranıza katılamam.»

IŞIK AZALIR. MÜZİK… ATATÜRK’ÜN SESİ….


Birinci sahne bu kadar...

Devam edelim mi? Yoksa bunlar zaten bildiğiniz şeylerin bir tiyatro haline geterilmişinden başka bir şey olmadğı için gerek yok mu?

Sevgiler,
ADAM










Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduðu Ýddiasýyla Ýlgili Bir Soru
Gönderen: Anatolic - Ekim 03, 2009, 02:19:16 öö
Sayin Adam,

bu senaryonun devamini merak etmekteyim.

Sevgi ve Saygilarimla
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Ekim 03, 2009, 08:15:42 öö
Senaryonun devamı ATATÜRK VE MASONLUK adlı bir yazıda...

http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=7727.0
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: BorderWarden - Kasım 27, 2009, 10:09:44 ös
Atatürk Mason muydu degilmiydi?
Tartışılır ama Atatürkün Mason Localarını kapattıgını birçok kişi bilmekte bu yüzden Atatürk öldükten sonra bunun arkasına mı sakladılar yoksa gercekten öle miydi bilinmez?!
Atatürk sadece zamanında olması gereken yerde oldu.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Kasım 28, 2009, 08:03:07 öö

Atatürk'ün 1907 yılı öncesinde bir ara Masonluğa girip çıkmış olup olmadığı bir tartışma konusudur ve bu ne olumlu ne de olumsuz bir sonuca uluştarılamamıştır. Belgelenememiş olduğu için Masonluğa girmemiş olduğunu kabul etmek daha doğrudur; çünkü aksinin belgelenerek gösterilmesi gerekir ve böyle bir belge de bulunamamıştır.

Atatürk'ün 1935 yılında Türkiye'deki mason localarını kapattığı iddiasına gelince.... HAYIR! BÖYLE BİR ŞEY YOKTUR. BÖYLE BİR ŞEY OLMADIĞI KANITLANMIŞTIR. Buna karşın antimasonik cephede bu iddia hâlâ sürdürülür.

Şayet "Atatürk'ün mason localarını kapattığını birçok kişi biliyor." ise, bu kişilerin KİM olduğunu açıklanmalı. 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Universal - Ocak 25, 2010, 11:24:26 öö
Sn. ADAM çok doğru bir cevap vermiş ve çok haklı olarak birçok kişiyi merak etmiş. Ben de ediyorum.. Ayrıca Sn.BorderWarden, "Atatürk sadece zamanında olması gereken yerde oldu "dan kastınızı da anlayamadım. Açıklarsanız sevinirim.

Saygılarımla,
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: BorderWarden - Şubat 01, 2010, 11:02:30 ös
Bilgi kadar yaşamda Şansında gerektiğini biliyoruz.Atatürkün önderlik vasfı ve zekasını kullandığını ama bunun yanında şansınında yardım ettiğini biliyoruz.Eğer Atatürk olmasaydı yerine birileri geçerdi diye düşünüyorum.Ama geçen Atatürk kadar şanslı olurmuydu belli olmazdı.''Atatürk sadece zamanında olması gerek yerde oldu'' sözüylede Akıl ve Zekasıyla gelsede Şansınında büyük ölçüde yardım ettiğini söylemek istedim.Eğer üslubum kaba ve kırıcı ise Sizlere özürü bir borç bilirim.

Saygılarımla
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Şubat 01, 2010, 11:22:48 ös
Bay BorderWarden

Atatürk'den sonra yaşamış herkez şanssız, sadece Atatürk mü şanslı?

Şans ne demek sizin için?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: martı - Şubat 01, 2010, 11:33:26 ös
Youtube'da izlediğim bir videoda Atatürk'ün mason olduğunu kanıtlayan bir belge var ama Sn.masonlar belge yok dediğine göre sanırım yalan bir belge zaten antimasonik bir uğraştı bu video sanırım.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Şubat 01, 2010, 11:58:55 ös
Bay martı,

Rica etsem o kanıtlayan belgeyi belirten video linki ekleyebilirmisiniz. Siz belgeyi inceleme fırsatını nerden buldunuz ki kanıtlayan bir belge diyorsunuz.  Anladığım kadarıyla elinize geçti, buraya ayrıntıları iletebilirmisiniz.

İstediğiniz belge, ödül, plaket Karaköy bankalar caddesinin paralelinde ki yokuştaki bir çok reklam firmasında yapılıyor.

Sevgiler
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: martı - Şubat 02, 2010, 12:41:52 öö
Tamam ben de herhalde öyle birşeydir diye zaten sonra belirttim.Kanıtlayan belge derken gerçeklik gibi bir durumda kanıtlardı zaten demek istediğim.Burdan tartışma çıkmaz üzgünüm.Zaten elime geçse de incelemem,ilgilendiğim bir konu değil.

Saygılar
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Şubat 02, 2010, 12:52:59 öö
Bay martı

Video linki verebilirmisiniz.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: martı - Şubat 02, 2010, 01:03:26 öö
Youtube'da arama yaparsanız bulursunuz,çok eskiden izlediğim bir videoydu.Masonların belki haberi vardır böyle bir belgeden (yalansa bile) diye söylemek istedim.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Şubat 02, 2010, 01:10:00 öö
Bay martı,

Bu belgeyi görebilmek amacıyla izleyeceğim videoyu bulmak için youtube'un arama yerine ne yazmam gerekiyor?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: martı - Şubat 02, 2010, 01:16:05 öö
Bayım nasıl aratma yapacağınızı ben mi söylemeliyim ? İlgili kelimeleri girin ben şu anda pc min ağırlığından dolayı youtube'a bir süre giremiyorum.Forumu da bu kadar boş yazılarla meşgul etmenin anlamı yok diye düşünüyorum.İyi akşamlar...
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mozart - Şubat 02, 2010, 01:25:00 öö
Bay Martı,

Youtube'da izlediğim bir videoda Atatürk'ün mason olduğunu kanıtlayan bir belge var

Yukarıda ki cümlenizi unuttunuz sanırım, sizden başka kim bilecek hangi kelimeyle aratınca ilgili videonun bulunacağını? Bir söz atıyorsunuz ortaya, merak ettim sordum, o zaman bir daha hayal ürünlerinizi yazmamanızı tavsiye ederim. (Elbette ki tercih sizin ben karışamam, ama gülmek çok güzel arada yazın böyle.)

Bayım nasıl aratma yapacağınızı ben mi söylemeliyim ?




Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: martı - Şubat 02, 2010, 01:30:49 öö
Espri anlayışınızı yükseltmenizi dilerim.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Genius Loci - Şubat 02, 2010, 01:33:24 öö
Bu yazışmanın ne zaman sonlanacağını ben de merak ediyor ve bekliyorum.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: martı - Şubat 02, 2010, 01:38:04 öö
Sayın Mozart; "Atatürk'ün mason olduğunu kanıtlayan belge" sözcüğünün başı ve sonu var,arkasından büyük ihtimal yalan bir belge olabileceğini belirttim.Onun dışında hangi sözcüklerle aratmanız gerektiğine gelince böyle bir soru yok zaten,mevzu olan konu ne ise gerekli kelimeleri girersiniz.Dediğim gibi ben çok önce izlemiştim.Bunun dışında soracak soru bulabiliyorsanız bravo diyorum başka birşey demiyorum.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Asi - Şubat 02, 2010, 09:10:15 ös
Bir iddia atmissiniz ortaya hatta Belge demissiniz. Bari aciklayin sunlari da biz de bilelim.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Ozan Erturk - Mart 25, 2010, 12:24:22 öö
Okuduğum ve  duyduğum kadarıyla(altını çizerek söylüyorum), Atatürk  Selanikte bir locaya üye.





Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: lsleo - Mart 25, 2010, 04:10:20 öö
Mason ya da değil Atatürk'ten söz ediyoruz. Bir milletin kaderini değiştiren liderden. Kolay olmasa gerek böyle meşakkatli bir süreçten, layıkı bir vaziyet ile zaferle çıkmak! Her neyse...

Masonluğa baktığımızda genel olarak ismi açıklanan hemen her masonun öldüğünü görüyorum. Dolayısıyla bu listelere bakarken bile bir şüphe ile yaklaşmamak mümkün değil çünkü sonuç olarak bu kaynaklara internet üzerinden erişebiliyoruz. (şansım adına yazıyorum.) Masonların aydın ve ilerici bir insan topluluğu olduğunu biliyoruz bu bağlamda Atatürk'te neden mason olmasın ki?

Şimdi Ulu önderimiz diyelim herhangi bir dereceden Mason, bu ortaya çıksa tüm ulusumuz ondan nefret mi ederdi? Bence irdelememiz gereken soru bu? Şahsi fikrim (benim gibi serbest düşünce sahibi herkes olgunlukla karşılardı, kalan kısım belli zaten...)

Yine şahsi görüşürümdür şimdi Mason üyelerimiz belki kızacaklar bana ama tüm bunların nedeni yine Masonlardır diye düşünüyorum. Çünkü Masonluk asla kendini net bir dille ifade edebilen bir dernek olamamıştır.

Öyle ki sanki Masonluk çok acayip bir dernek, çok kötü bir oluşum ve sanki içine girince eyvah eyvah falancayı da kaybettik gibi bir durummu da bu tür kaygılar içerisindeyiz inanın anlamıyorum.

Ben bugün taraftarı olduğum x partisini tuttuğumu söyleyebiliyorsam, Masonluğu da rahat rahat konuşabilmeli, fikirlerini ve savunucusu olduğu şeyleri topluluklar içerisinde dile getirebilmeli ve bunun kötü birşey olmadığını anlatabilmeliyim ki (her dernek, parti, veya herhangi bir x oluşumunun sırları hariç) en azından Masonlukla ilgili ön yargıda olan insanları bu düşünceden kurtarabilmeliyim. Ki bunu bir harici olarak, sonunu düşünmeden denk gelen her ortam da yapmaya gayret ediyorum ki ciddi anlamda rahatsız olmaya başladım. Dediğim gibi sanki garip birşey yapılıyor gibi lanse ediliyor medya da buna dur demenin vakti geldi de geçiyor fakat neden gerçek masonlar bunu yalnızca seyrede duruyor bilemiyorum.

Bu dediğimi Masonluk belki yapıyordur bilemiyorum içlerinde olmadığımdan dolayı fakat yapılıyorsa bile yeteri raddeye ulaşamamış ki halen Atatürk Masonmuydu gibi sorular sorabilecek bir toplumun bireyleri içerisindeyiz.

Suçlu aramıyorum... Arayışım yalnızca cevaplardır.

Saygılarımla
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Mart 25, 2010, 08:21:18 öö


Kimi zaman forumda daha önce irdelenmiş hatta bunlardan bazısı da yakın tarihli olun bir konunun yine gündeme getirildiği oluyor.

Bu pek doğal. Hiçbir forum üyesinin bu alanda ayrı başlıklar altından yayınlanmış ve biriktirilmiş durumda olup tüm katılımcıların yararlanabileceği o dehşetli arşivi baştan sona gözden geçirdiğini sanmıyorum. Öyli bir üye varsa kutlarım; ben o işi yapamadım doğrusu.

Atatürk'aün mason olup olmadığı hatta mason olmasını bir yana bırakın Türkiye'deki Masonluk ve masonlar ile olan ilişkileri üzerinde bir dolu yazı var. Ben bile yazdım hatta bir de tiyatro oyunu aktardım bu konuyu işleyen.

Uzun lâfın kısasını iki tümce ile belirteyim:

- Atatürk'ün bir zamanlar Masonluğa girmiş olduğunu ileri süren, bunun delillerini gösterenler olmuştur.

- Atatürk'ün Masonluğa girmiş olduğu belgelenerek kanıtlanamamış, bu bir varsayım olarak kalmıştır.

Sevgiler.


 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Asli - Mart 25, 2010, 10:16:31 öö
Sayin adam. Tamer ayanin ataturk ve masonluk ismindeki kitabini okumussunuzdur. Bu kitabin en arka sayfalarinda ataturk resmi ile loca kayitlarina benzeyen vesikalik cekilmis resimleri ve loca bilgileri mevcut. Yani yoklama ve uye listesine benzeyen, onceden diger masonlar icinde gosterilmis bu resim hakkindaki yorumlariniz ve bilgileriniz nelerdir?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Mart 25, 2010, 05:26:49 ös

Biraz gecikerek bir yanıt:

Tamer Ayan'ın "Atatürk ve Masonluk" adlı kitabı elbette bu konuda başlı başına bir kaynaktır. Bir benzerinin olduğunu sanmıyorum.

Konu kitabın sonunda verilen aktarmalar.

Bir zamanlar İtalyan Rivisa Massonica adlı dergide Atatürk'ün mason olduğu yazılmış olduğu için birçokları bunu bir kaynak olarak aldı. Ancak yazılmış olması yetmiyor. Niteakim Tamer Ayan da o kitaptan bir iki sayfa kopyasını öylesine eklemiş kitabına. Kaldı ki orada bir de loca adı geçiyor ki o bile yanlış. Macedonia Risorta ile Veritas iki ayrı loca. Atatürk'ün Macedonia Risorta üyesi olabileceği öngörülerek, Türkiye'deki kimi masonlar 0 locanın bir zamanlar bağlı bulunduğu büyük locanın arşivlerinde araştırma yapmış ve Atatürk'ün adına rastlayamamışlardı. Dolayısıyla tüm bu anlatılar aslında İttihat ve Terakki'nin Meşrutiyat öncesi etkinlikleri, kimi üyelerinin aynı zamanda mason oluşu, Mustafa Kemal'in de bu cemiyete bir ara şöyle bir girip çıkmışlığı üzerine kurulmuş bir "olasılık" senaryosu.

Gerçi Atatürk'ün çeşitli zamanlarda çeşitli masonlarla yapmış olduğu söyleşiler esnasında Masonluk ile bağlantılı olarak söylemiş bulunduğu birçok söz (çeşitli anılarda aktarılmış olduğu üzere) Masonluk ile geçmişte de bir bağlantısının bulunmadığını ortaya koyar niteliktedir ama Türk masonları hiçbir zaman böyle bir olasılık umudunu yitirmemiş gibi görünüyor.

Aslına bakarsanız, antimasonik cephede de Atatürk'ün mason olduğunun ortaya çırılabilmesi önemlidir. Çünkü yurdumuzdaki antimasonik cephe aynı zamanda Atatürkçülüğe de karşı hatta Atatürk düşmanı olarak bile nitelenebilecek özellikler taşıyan bir cephedir.  Masonluk çok kötü hatta en kötü şey (!) olduğuna göre, şayet Atatürk'ün masonluğa girmiş bulunduğu kaanıtlanabilecek olursa, Atatürk'ü kötüleyebilmek için ellerine çok önemli ve değerli bir koz geçirmiş olurlar.

Ne ilginç çelişki değil mi?... Hem masonlar hem mason karşıtları bu işi belgeleyerek kanıtlamanın peşinde ama amaçları taban tabana zıt.



 


 



 


   
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Universal - Mart 25, 2010, 05:40:00 ös
Nasıl atlanmış,

Cemal GRANDA ' nın anılarının yer aldığı, "Atatürk' ün Uşağı; Cemal GRANDA anlatıyor" isimli kitapta Ata' nın ağzından böyle bir vurgu aktarılır.

Ancak ne yalan söyleyeyim, ben Cemal GRANDA' nın anlatımlarını pek yansız bulamadım.

Neden derseniz olayları anlatırken Ata' yı biraz gaddar, insafsız anlatmak için uğraşılmış izlenimi edindim. Bu yüzden samimi bulmadım bu anlatımı. Belki o dönemde de bu dönemde olduğu gibi cahil halk kitlelerinin gözünde tehlikeli görülen "Farmasonluk" ile kendince Ata' yı halkın gözünden düşürmek istemiş olabilir.

Ata' nın eseri Cumhuriyet ile fiilen Mason olması / olmaması gerçekten anlamını yitiriyor. Zira bugün Masonluğu körü körüne düşman belleyen kimler varsa Ata' nın eserinin de karşısında.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Asli - Mart 26, 2010, 09:31:02 öö
Ben soruma hala tam bir yanit alamadim. O kitabin son sayfalarinda bir resim var. Boyle uye listesi gibi bir resim ve o resimde ataturk de var. Yanindada birseyler yaziyor galiba. Pek hatirlamiyorum. Eger bu resim dogruysa ataturk mason demektir. dogru degilse bir mason bariz bir sekilde butun halka yalan soylemis demektir. Bana gore bu resim buyuk bir kanittir ve resmin kaynagi arastirilmalidir.

Soruma donersek; sayin adam bu resmi gordunuzmu? Sizce dogrumu? Kaynagi ve gerceklik payi nedir?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Mart 26, 2010, 10:26:26 öö
Italya'da yayınlanan Rivesta Massonica adlı derginin 1973 tarihli o sayısında, birçok mason ya da mason olduğu varsayılan kişilerin resimleri ile blirlikte tek bir tümce ile kim oldukları ve hangi locanın üyesi oldukları belirtilmişti. Tamer Ayan'ın kitabındaki sayfa da işte o derginin bu bağlamdaki sayfalarından birinin kopyasıdır. Daha önce dediğim üzere Mustafa Kemal'in üyesi olduğu ileri sürülen locanın adı bile yanlış yazılmış, iki ayrı locanın adı tek bir loca gibi gösterilmiştir. Bu yanlışlık yapılmamış olsa bile, bir dergide ya da bir başka yayında böyle bir bilginin verilmiş oluşu, o bilginin doğruluğunu göstermez. Bunun binrçok örneğini günümüzde bile yaşıyoruz. Ancak konuyu sadece Masonluk üzerine yoğunlaştıracak olursak, tanıdığımız herhangi birisinin bir dergi, gazete, kitap ya da bir başka yayın organında masonların yanı sıra adı görüleçek olursa, onun da hemen mason olduğu kabul edilebilir mi?

Bir kişinin mason olduğunu kanıtlayabilecek tek bir kaynak belge vardır. O da ilgili masonun üyesi olduğu loca ya da o locanın bağlı bulunduğu büyük locanın "matrikül" denilen üye kütüğü arşividir. Bunun dışında hiçbir belge hatta mason localarının kimi zaman bastırdıkları almanaklar bile bir kişinin mason olduğunu kanıtlamak bakımından yeterli/güvenilir bir belge sayılamaz.  (Kaldı ki bir fotokopi değil özgün belge gereklidir ki o da ayrı.)

Acaba şimdi daha açık ve anlaşılır oldu mu?

 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: AthenS - Mart 27, 2010, 10:45:55 ös
Kardeşlerim,
Soru:Masonluğun Sözlük Anlamı Nedir ?
Cevap:
Bütün insanlar arasında kardeşlik bağlarının kurulması; insanlığın, hürriyet ve ahenk içerisinde gelişerek ilerlemesi ve Hakikatın araştırılmasıdır.

Mustafa Kemal Atatürk'ün ağzından;

1-Yurtta Sulh,Cihanda Sulh  (Bütün insanlar arasında kardeşlik bağlarının kurulması)

2-Büyük işler,önemli girişimler ancak ortak çalışma ile sağlanabilir.(İnsanlığın,Hürriyet ve ahenk içerisinde gelişerek ilerlemesi)

3-
Ey birbirine diş bileyen yığınlar,
Ey yığın yığın insan gafletleri
Yırtılsın gözlerdeki gafletten perde,
Hakikat nerede?  (Hakikatın araştırılması)

ve Aziz Kardeşlerim;

İki parmağının ucunu gözüne koy.
Bir şey görebiliyor musun dünyadan? Sen göremiyorsun diye, bu alem yok değildir.

                                                                                                                                                                              Sevgilerimle
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Texan - Nisan 15, 2010, 11:55:03 öö
Bu konuda loca başkanlığı(Özgür masonlar büyük locası)  da yapmış, Murat Özgen Ayfer'in http://www.uzmantv.com/ataturk-mason-muydu videosunu izleyebilirsiniz. Ben (şahsen), mason olduğuna inanıyorum (ayrıca: http://www.internetloge.de/arst/masons1.htm#A)
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: sundance - Aralık 02, 2010, 07:38:11 ös
Cevap verebilme şansı olmayan bir kişinin inandıkları veya inanmadıkları hakkında konuşmayı etik dışı buluyorum. Kendi ağzından veya kaleminden,sözlü veya yazılı bir dayanak olmadan sadece yorumlara veya 3. şahıslara dayalı yorum yapmak; Yorum yapılan kişi ister Mustafa Kemal olsun ister x kişisi olsun;Bence hatalı olacaktır ve sorulan soru cevapsız kalacaktır.

Saygılarımla
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: İ.H.TOPRAK - Mayıs 27, 2011, 07:39:15 ös
m.k. atatürkün mason olp olmadığa dair elimizde herhangi bir yazılı evrak mevcut değil sanırım,masondur veya değildir diyebilecek bilgiye sahip değilim.SAYGILARIMLA.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Asli - Temmuz 17, 2011, 01:55:32 öö
. Çünkü yurdumuzdaki antimasonik cephe aynı zamanda Atatürkçülüğe de karşı hatta Atatürk düşmanı olarak bile nitelenebilecek özellikler taşıyan bir cephedir.  Masonluk çok kötü hatta en kötü şey (!) olduğuna göre, şayet Atatürk'ün masonluğa girmiş bulunduğu kaanıtlanabilecek olursa, Atatürk'ü kötüleyebilmek için ellerine çok önemli ve değerli bir koz geçirmiş olurlar.

Ne ilginç çelişki değil mi?... Hem masonlar hem mason karşıtları bu işi belgeleyerek kanıtlamanın peşinde ama amaçları taban tabana zıt.



 


 



 


   

Sayın ADAM mesajlarınızdan sonra hep uzun uzun boşluklar bırakıyorsunuz bunun özel bir nedeni varmı? Yoksa buda masonik bir sembol mu?

Italya'da yayınlanan Rivesta Massonica adlı derginin 1973 tarihli o sayısında, birçok mason ya da mason olduğu varsayılan kişilerin resimleri ile blirlikte tek bir tümce ile kim oldukları ve hangi locanın üyesi oldukları belirtilmişti. Tamer Ayan'ın kitabındaki sayfa da işte o derginin bu bağlamdaki sayfalarından birinin kopyasıdır.

Yani bu dergi yalan mı söyledi? Bu konuda biarz daha detaylı açıklama yaparsanız çok sevinirim. Çünkü Tamer Ayanın kitabındaki resim bir yoklama defterinin resmi gibi. Hatta zamanında Mesut Yılmaz ve Demirel için yayınlanan resimler ile aynı formatta.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Arais - Ekim 17, 2011, 10:52:47 ös


                               Hep aynı hataya düşüyoruz. Onemli olan bir ünvanmıdır.Bir insanı tarif etmek için yoksa yaptıklarımı ? bu soru aklıma geldı bu  başlık altındakileri görünce hep ünvanlara takılıp kalıyoruz insan olarak insan sonucta  onemli olan yaptıklarıdır Ünvanın hiç bir onemi yoktur bence Atatürk ün mason soylemlerı vardır. Evet Nutukta ve bazı konuşmalarında bunlara rastladım  fakat bu mason oldugu anlamına gelmez akıldan yana bilimden yana gelişimden ve değişimden bı yana kişi idi Yüce  Masondur denınce cok mu mutlu olacaksınız kı ? Mason kurallarında acıklanması yasak zaten kımse Atatürk Maspn dahi olsa bunu acıklayamaz acıklayacagınıda zandetmıyorum. Yannıssam duzeltsın benı Mason arkdaslarımız.Kişilerle deilde düşüncelerle ve dusuncelerın mantıgı ile ilgilensenız daha ıyı olur bence herhangı kabalığım olduysa affola
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: agnusdei - Ekim 18, 2011, 03:44:31 öö
Bana göre, Atatürk Mason değildi… Çünkü bir mason, çizimde bu kadar hata yapmaz! Yaptırmazlardı da…

Saygılarımla.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Ekim 18, 2011, 10:00:17 öö
Kimi zaman dönüp dolaşıp aynı noktaya geliyoruz.

"Bana göre Ataütürk masondu!"

"Bana göre Atatürk mason değildi!"

Bence ise bu gibi bir konuda "bana göre" olmaz. Bu bir yorum sorunu değildir; bilgi sorunudur. Atatürk ya masondu ya da değildi.

Bir de şu var; belki o en doğrusu: Masonluğa girmiş olup olmadığı kesin olarak bilinmiyor. Girdiği sanılıyor ama bu konuda bir belge, bir kanıt yok. Daha sonra masıonlar ile ilişkilerinde öyle sözler etmiş ki, bunlar Masonluğa girmiş olsa bile bunu pek önemsemediğini, kendisini Masonluğun dışında tuttuğunu, mason saymadığını gösteriyor. (Bakın, bu da bir yorum işte.)

Bu bağlamda belki yapılması gereken daha güzel bir şey var, merak edenler için... Tamer Ayan'ın "Atatürk ve Masonluk" adlı bir kitabı var. Yılların araştırmasının ürünü. Piyasada bulunuyor. İsteyen alır, okur, inceler, bu konudaki gerçekleri öğrenir.



 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: shakespeare - Ekim 18, 2011, 10:55:25 öö
saygıdeğer ADAM ,
ilerde konuşmak üzere şimdilik konuyu kapatıyorum demiştiniz , bu konuya benzer bir iletiniz de
sn . Mim KEMAL ÖKE nin , Ulu Önder M.KEMAL ATATÜRK ile yapmış olduğu konuşmayla ilgili
umut ediyorum ki en kısa zamanda yeni birikimlerinizi paylaşacaksınız bizlerle
sevgiler...saygılar...
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: bilGe - Ekim 18, 2011, 11:49:32 öö
'Bana göre' ile kesinlik kazanmayacak, evet. Ama yine de bana göre -okuduklarımın zihnimde oluşturduğu düşünceye göre

- Ulu Önder'in çağı aşan zekası, okuduğu kitapların sayısı, bilgi birikimi, gücü, Geometri bilgisi tam bir Mason profili çiziyor; Atatürk'e Masonluk

teklifi götürülmüştü ama o bunu konumu dolayısıyla uygun görmedi ve kabul etmedi. Hiç bir zaman Mason olmadı.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Ekim 18, 2011, 01:44:37 ös


Forumdaki eski bir söyleşide mi "Şimdilik bu konuyu kapatıyorum." demiştim? Doğrusu anımsamıyorum.  O zaman kapanmışsa belki şimdi açılır, konu her ne idiyse. (Şimdi geri dönüp arayamam doğrusu daha önce neler yazmışım diye.)

Atatürk'ün Mim Kemal Öke ile hiç kuşkusuz çok söyleşisi vardır.  (Bunu deyince acaba okurların hepsi Mim Kemal Öke'nin kim olduğunu biliyor mu diye düşündüm ister istemez. Özetleyelim: Atatürk'ün pek yakın bir dostu, özel doktoru, aynı zamanda Türk Masonluğu'nun pek ünlü çehrelerinden biri.) Bu söyleşilerden kimileri, tanık olan kişilerin kalemleriyle aktarılmıştır. Bunların en çok sansasyoın yaratmış olanı ya da yanlış yorumlanarak o hale sokulmuş olanı ise, Atatürk'ün ünlü Çankaya sofralarından birinde geçmiş olduğu anlatılan bir konuşmadır.  İşte o konuşmada Atatürk, anımsayabildiğim kadarıyla "Ben bu cemiyete girmem." diye bir söz de etmiştir.

Yine anımsayabildiğim kadarıyla bu konu üzerine yazılmış olan bir küçük tiyatro yapıtını da ben bu forumda aktarmıştım ve o konuşmanın tümü orada veriliyordu. Sayın Sahnesarsan tiyatrocu olduğu için onu çok daha iyi bilecektir ve aktarabilir isterse gerektiğince.

Sayın BilGe'nin dediğine gelince...

Evet bir görüş ya da kanı olarak doğrudur. Atatürk  hayli üstün bir düzeyde bir "mason" profili çizmiş, bize bir örnek göstermiş olabilir. Unutmayalım ki bir mason her bakımdan yetkin, hatasız, üstün bir kişi değildir. Mason olmayan ama çok olumlu nitelikler taşıyan birçok kişi gibi, masonların gözünde Atatürk "önlüksüz mason" sayılabilir.

Bir de düzeltme yapalım: Atatürk'e Masonluğa girmesine ilişkin bir öneri götürüldüğü, benim anımsayabildiğimce bir yerlerde belgeli ve yazılı olarak geçmiyor. Ancak, yanlış anımsamıyorsam 1925 yılında ya da işte o sıralarda, Atatürk'e Kâdiîm ve Makbûl İskoç Riti Türkiye Yüksek Şûrası üyeliği yani 33. derece önerilmiş. Atatürk de bunu kabul etmemiş.

Bu önermenin gerekçesi ise bambaşkadır. Türkiye'deki her cumhurbaşkanına bu önerinin götürülmesi gerekir. Götürülüp götürülmediğini bilmiyorum ama ritin gelenekleri bunu gerektirir.

Tüm bunlara karşın "Atatürk hiçbir zaman mason olmadı." diye kesin bir yargıda bulunmak doğru olmaz. 1907 yılı öncesinde Batı Trakya'da İttihat ve Terakki ile bağlantılı neler olup bittiğini tam olarak bilemiyoruz. Ünlü tarihçilerimizden Orhan Koloğlu bile, bu konuyu çok iyi araştırmış, ulaşılabilmiş hemen her belgeyi elinden geçrmiş olmasına karşın, bu konudaki bilgilerin noksanlı olduğunu belirtmekten geri kalmıyor çalışmalarında ve yapıtlarında. 

İşin ilginç bir yanı da şöyle: Her kim Atatürk'ün mason olduğunu ileri sürüyorsa, bilin ki o kişi Atatürkçülüğe de Masonluğa da karşıdır.

Her kim Atatürk'ün mason olmadığını ileri sürüyorsa, onun sadece bu iddiasıyla Atatürkçülük bakımından rengi pek belli değildir ama Masonluğa karşı olduğu açıkça ortadadır. (Bu sözüm Sayın BilGe'nin deyişini kapsamıyor. Benim dediğim bir başlık olarak iddia.)
 


Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Barbaros - Ekim 18, 2011, 02:20:31 ös
Atatürk'ün Mason olması kime ne fayda sağlar? Kime ne zararı olur? Bence kimseye bir zararı olmaz.
Atatürk vatanını, milletini seven onurlu ve zeki bir liderdi. Sevmekten öte aşıktı. Atatürk gibi, nice liderler yarattı bu Millet.
Bu konunun bu kadar uzamasına anlam veremiyorum.

Masonlar, Atamızı önlüksüz bir Mason olarak görürken başka örgüt, dernek ve meslek grupları da kendi sahip oldukları değerlere layık görecektir.

Ben bir Denizciyim. Bana göre de Atatürk, apoletsiz bir Kaptan'dı.

Atamızın, Masonluk üzerine 1 kelimesini bulamazsınız fakat Denizcilik üzerine 1 sözü yeterdir.

"Denizciliği Türk'ün büyük ulusal ülküsü olarak düşünmeli ve onu az zamanda başarmalıyız."

Tarihi, bu gün yaşayan insanlar belirlemelidir. Bunun içinde, insanlarımız uyanması şarttır.

Sayın agnusdei,
Size iyi uykular.

Değerli üyeler,
Saygılar.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: bilGe - Ekim 18, 2011, 02:25:09 ös
Sayın ADAM söylemlerinize çok şaşırdım..

Alıntı
İşin ilginç bir yanı da şöyle: Her kim Atatürk'ün mason olduğunu ileri sürüyorsa, bilin ki o kişi Atatürkçülüğe de Masonluğa da karşıdır.

Her kim Atatürk'ün mason olmadığını ileri sürüyorsa, onun sadece bu iddiasıyla Atatürkçülük bakımından rengi pek belli değildir ama Masonluğa karşı olduğu açıkça ortadadır

Yani Mason olmayan biri Atatürk'ün Mason olup olmamasıyla ilgili hangi görüşü belirtirse belirtsin, kendisi Mason karşıtıdır diyorsunuz.


Alıntı
Tüm bunlara karşın "Atatürk hiçbir zaman mason olmadı." diye kesin bir yargıda bulunmak doğru olmaz.

Alıntı yaptığınız cümlenin başında 'bana göre -okuduklarımın zihnimde oluşturduğu düşünceye göre' ifadesi yer almıyorsa doğru olmaz, alıyorsa şahsi görüştür kesin bir yargıda bulunması insiyatiftir.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Ekim 18, 2011, 03:59:22 ös

Sayın BilGe haklı...

Buraüda yanılgılı bir söz ettim. Bu yanılgili söz de bir birikimin sonucunda artık oluşmuş bir ön yargıdan kaynaklanıyor. O ön yargı da şöyle:

Masonlar, bir araştırma çalışması ya da ansiklopedik bilgi dışında Atatürk'ün mason olup olrmadığ ı üzerinde öyle pek çok durmaz. Masonluğa karşı herhangi bir ön yargısı olmadan bir Tarkiyle tarihi ya da Türkiye'deki Masonluğun tarihini irdeleyen yazarların tutumu da öyledir. Çünkü hem Atatürk hem Masonluk ayrı ayrı çok önemlidir ama ilişkilendirilmelerinin bir önemi yoktur.

Buna karşılık, Masonluğa herhangi bir bizçimde yüklenme ya da saldırıda bulunacak olanlar, Türkiye'deki Masonluk Tarihi çerçevesinde Atatürk konusuna önemle yer verir. Yaü zaten Atatürkçülüğe de karşı oldukları için Atatürk'ün de mason olduğunu  ileri sürerler ya da Atatürk'ün mason localarını kapattığı tantanasıyla dolu olarak Masonluğu yıpratmaya çalışma çabalarının kapsamına ulu önderimizi de katarlar.

Sorun buradan kaynaklaınıyor. Yıllardan beni yaptığım okumalarda, izlemkelerde, araştırmalarda bu konu öylesine çok ve öylesine aynı teranede karşıma çıktı ki, bende de ister istemez bu gibi dıavrananlara karşı bir ön yargı oluşmuş.

Onun ötesinde kesin yargının nasıl verilebileceği, inisiyatifin nasıl kullanılacağı konusuna girmek istemem. Ancak bir düşüncernin, kanının, görüşün ya da eğilimin bilgi gibi yansıtılmasının doğru olmayacağını belirtirim.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: khael - Eylül 01, 2012, 11:53:58 ös

Ulu önderimiz hem ülkesine hem insanlarına kazandırdıkları ve hemde tüm dünyada hayranlık uyandıran yaşam tarzı ve eseleri noktasında kanımca muntazam bir locaya üye olmasa dahi ''önlüksüz mason'' olarak değerlendiriyorum.

saygılarımla.

Benim şahsi görüşüm'de bu yönde Sn.Kuzeydoğu.Bunları A kişisi bu kitap'ta yahut şu kaynakta böyle yazıyor inanmayan açar bakar der.Diğeri B kitabını gösterir hayır efendim bu böyle doğru der.Fikirleri'nin doğrulukları için atışırlar.Doğruluk'lar sapmaya uğrar.Mutlak olan 'gerçek'  ise sapmaz hep orda'dır.Ama ben gerçekleri biliyorum diyen varsa.. Arazi'de  yine burası'dır.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: NOSAM33 - Eylül 02, 2012, 12:12:55 öö
Biraz Selanik tarafına, bakmakta fayda vardır kanımca ...

Saygılar


Not: Tekris edilme ortamı hakkında da o döneme ait bilgi sahibi olmak gerekir kanımca.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: shakespeare - Ekim 13, 2012, 11:43:29 ös
Değerli arkadaşlar ,
bakın Ulu Önder kimdir?

‘Türkiye, yeni dünya düzeninin merkezinde’
Clinton ve Schröder’a yön veren, Tony Blair’in danışmanı, sosyolog Lord Giddens, perakendecilere seslendi: “Atatürk’ün söyledikleri, 21. yüzyılda bizim ufkumuzu açıyor”

‘Türkiye, yeni dünya düzeninin merkezinde’

Songül Hatısaru Cannes

Soysal Danışmanlık tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenen Perakende Liderler Konferansı için Cannes’a gelen 140 perakendeci, Tony Blair’i iktidara taşıyan 3. yol kuramının yaratıcısı Lord Anthony Giddens’in yeni dünya düzenine ilişkin öngörülerini dinledi.
Clinton, Schröder gibi siyasetçilere yön veren ve sosyolojinin yaşayan en büyük ismi olarak tanımlanan Giddens, Türk perakendecilere, “Bu çok kutuplu dünyada, iktidarın doğuya kaydığı bir dönemde Türkiye’nin önemi daha da arttı” dedi.
Konuşmasında Atatürk’ün “Şiddete başvurarak, kılıç kuşanarak zafer kazanmaya çalışanlar, eninde sonunda düşünce ve ekonomik gelişmeyle kuşatanlara mağlup olacaktır” sözlerine atıfta bulunan Giddens, “Atatürk’ün söyledikleri 21. yüzyılda bizim ufkumuzu açıyor” dedi.

 ABD’nin liderliğine ihtiyaç bulunduğunu ileri süren Giddens, bugünkü resesyonun 1930’lardan daha derin olduğunu, hiç kimsenin resesyonun ne zaman biteceğini bilmediğini belirterek şöyle konuştu:
“Bence bu resesyon çok yapısal ve derin. Belki bir süre daha etkilerini yaşamaya devam edeceğiz. Sizin sektörlerinizi de etkileyecek. Çok hızlı bir şekilde düzelme olmayacak. Temkinli davranmakta fayda var. V şeklinde iyileşme olacağı söyleniyor. Bence böyle olmayacak, daha dalgalı ve iniş çıkışların olduğu yavaş bir iyileşme olacak. İyileşme sürecinde engebeli bir yol bizi bekliyor.”
Küreselleşmenin bir Batı projesi olmadığını, gücün Doğu’ya doğru kaymaya başladığını ve hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını savunan Giddens, enerji krizinin herkesi etkileyeceğini, resesyondan sonra petrol fiyatlarının varil başına 200 dolara kadar çıkabileceğini söyledi.

‘AB, Türkiye’yi oyaladı’
Lord Anthony Giddens, AB’nin liderlik gücünü artıracağını belirterek şöyle devam etti:
“Gelecekte AB daha sağlamlaşacak. Türkiye’nin AB’ye katılmasını son derece destekliyorum. Türkiye’nin pozisyonu artık daha önemli. Stratejik anlamda Türkiye, dünyanın göbeğine oturmuş durumda.
AB ile Türkiye arasında, son 40 yılda olumsuz ilişkiler yaşandığını vurgulayan Giddens şöyle dedi:
“Türkiye’yi AB’ye alacağız diye oyaladılar. Türkiye’de AB’ye karşı çok güçlü olan kamuoyu desteği son dönemde bu nedenle azaldı, AB şevkinin kırılınca milliyetçilikte bir miktar artış oldu. Türkiye’nin laik ve demokratik yapısı büyük önem taşıyor. Bu yapı, Türkiye tarihinin altyapısındaki önemli hususları teşkil ediyor. Atatürk’ün söyledikleri bizim ufkumuzu açıyor.”

sevgiler...saygılar...
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Ekim 14, 2012, 10:14:17 öö

Sayın sahnesarsan bir de bu yazısının konu başlığıyla ne gibi bir bağlantısı olduğunu anlatsa çok iyi olacak.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: shakespeare - Ekim 14, 2012, 01:47:33 ös
sosyolojinin yaşayan en büyk ismi olarak nitelenen ve bir çok dünya liderine yön veren Lord Giddens anlayana Ulu Önderimizin ne olduğunu söylediğini anlatmak için bu yazıyı koydum
Daha öncede belirtiiğim gibi Atatürk ün mason olup olmadığını bilmekten daha önemli olan , bence neler yapmaya çalıştığını anlamak yani Atatürk ü anlamak mühim mesele
Ulu Önder mason olabilir de, olmayabilirde yada saygıdeğer ADAM ın daha öğrendiğimiz "önlüksüz mason"  da olabilir , aklımıza gelebilecek bilinen bilinmeyen en üst rütbe ve derecelere de hiaz olabilir , ama bizim algımızda ki Atatürk nerede lütfen biraz da ona bakalım...
sevgiler...saygılar...
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Tij - Ekim 14, 2012, 10:00:19 ös
Alıntı
ama bizim algımızda ki Atatürk nerede lütfen biraz da ona bakalım...

Gecen gün Atatürk Orman Cifliginin yok edilmesiyle ilgili bir haber okurken o haberi burada bu baslik altinda yayinlayip, " yeter be arkadaslar, bugün Atatürke ait nevarsa yok ediliyor siz hala kalkmissiniz yok efendim masondu yok efendim degildi diye teoriler üretiyorsunuz veya kanitlar ileri sürmeye calisiyorsunuz.
Bugün O"na ait bütün kurum ve kurulüslar ve düsünceler yokedilmeye calisiliyor, birakin gecmiside ( tabiki oda tartisilmali ama günlerce ayni kisir döngüde degil ) bugüne bakalim birazda" demek yani yazmak istedim.
Akabinde sayin ADAM"in


Alıntı
Sayın sahnesarsan bir de bu yazısının konu başlığıyla ne gibi bir bağlantısı olduğunu anlatsa çok iyi olacak.

gibi bir sorusundan veya tepkisinden cekindigim icin vazgectim ama sayin sahnesarsan"in yukardaki yazisindan güc alip bu cümleleri yazmak istedim ve yazdim.

Saygilar


Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: karahan - Ekim 14, 2012, 10:31:54 ös
gibi bir sorusundan veya tepkisinden cekindigim icin vazgectim ama sayin sahnesarsan"in yukardaki yazisindan güc alip bu cümleleri yazmak istedim ve yazdim.

SN.TİJ,İN İFADESİ

Forumda çekinilerkmi yazı yazılır oldu artık,bu iş özgür paylaşımı aşmış demekki.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: asimov - Ekim 14, 2012, 11:28:16 ös
 SORU:"Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru"

Sn.sahnesarsan'ın sorusu nerede? Ayrıca Atatürk ve Masonluk ile ilgili bir yazı değil.

Bence sn.ADAM gayet net sormuş. Bir de açıklama istemiş. Yazının içeriğine kimse birşey dememiş.

Yanlış olan nedir?

Bence abartmamalı. Kimsenin özgür düşüncesine ambargo konulamaz.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Ekim 15, 2012, 07:18:31 öö

Sevgili Dostlar,

Size katılıyorum. Bu forumda her gün ulu önderimiz Atatürk ile bağlantılı bir yazı, bir anı, bir fotoğraf yayınlamalıyız.

Hele siz bir başlayın; bakın bende neler neler var katacağım.

Atatürk'ü unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız. Eski Atatürk Orman Çiftliği çarpık kentleşme gelişiminin bir doğal sonucu olarak yok olduysa, daha güzel ve daha modern bir çiftlik kurar belki kimileri ve umarım adını "Atatürk" koyar.

Fakat buradaki başlık Atatürk'ün mason olup olmadığıyla bağlantılı. Başlığa sadık kalalım. Gerçi bu konu da kabak tadı verdi artık ama ne yapalım; birçoklaürı Forumda bu konuda hneler yazılmış olduğuna hiç bakmadan, aynı soruyu tekrar tekrar ortaya atıyor. O da Sayın sahneisarsan'ın da belirtmiş olduğu üzere sanki çok önemliymiş gibi...

 
 

 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: shakespeare - Ekim 15, 2012, 10:50:14 ös
Değerli arkadaşlar ,
geçmişten bugüne insanlık tarihine iz bırakmış ve yüksek seciyeli eylemlere imza atmış insanlara baktığınız zaman hemen hemen hepsinde benzer özellikler gözlemlersiniz ,

bu benzerliklerin en ortak ve belirgin olanı,  şüphesiz yaşadıkları zamandaki toplumun bir hayli önünde , sıradışı ve yaratıcı bir karaktere sahip olmalıdır

bugün bir çok yenilik ve devrimsel nitelikte ki gelişmelere veya herkes tarafından kabül görmüş  sanatsal ve edebi üretimlere vakıf olmuş kimseler,  ister mason olarak bilinsin (olsada olmasada), ister bilinmesin neyi değiştirir.

ama şu değişmeli ve iyi benimsenmeli; üzerinde yaşadığımız ve kendi coğrafyamızdan çıkan ulu değerlere hem sahip çıkmalıyız , hemde o değer ve değerlerle bir yerlere geleceğimizi unutmamalıyız

şairin dediği gibi "olmak yada olmamak işte bütün mesele bu"

sevgiler...saygılar...
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: NOSAM33 - Ekim 15, 2012, 11:09:34 ös
Düşünebilen, sorgulayan İnsan için ATATÜRK tabiri caizse,  Şarap misali yıllandıkça değeri ve kalitesi artandır.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: davut - Eylül 18, 2014, 02:58:40 ös
 resmi kaynaklara göre mason localarının Atatürk tarafından 1935 tarihinde kapatıldığında bahsediliyor.

  kaynak olarak ;14 Ekim 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi

 "Türkiye'de Mason Locaları Bir Emirle Kapatıldı" başlıklı haberinde olayın perde arkası şu şekilde aktarılıyordu:

    "İçişleri Bakanlığı'ndan verilen bir emir üzerine Türkiye Mason Localarının faaliyetlerine nihayet verilmiştir. Yüksek makamın emri ile Türkiye masonluğunun İstanbul, Ankara, İzmir, Edirne, Muğla, Gaziantep ve Adana'da bulunan Müteaddid locaları kapanmış, bunların emlaki hükümete intikal etmiştir. "

Cumhuriyet Gazetesi'nin haberinde sözü edilen yüksek makam dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk'ten başkası değildi. İşin ilginç yanı ise Atatürk'ün Mason localarını kapatma emrini, mason olduğu iddia edilen dönemin İçişleri Bakanı Şükrü Kaya'ya vermiş olmasıydı.

burada sorulması gereken soru mason olduğu iddia edilen bir Atatürk mason localarını niye kapatsın, eğer masonsa düşüncesi ne olabilirdi?

mason localarını kapatma görevinin mason olduğu iddia edilen dönemin İçişleri Bakanı Şükrü Kaya ' ya verilmiş olmasının , kapatma işleminin gerçekci olmadığını gösterir mi ?

beni bu konuda aydınlatırsanız sevinirim .
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Eylül 18, 2014, 03:27:20 ös
Bu konu başlığı 2008 yılında açılmış ve o günden bu yana bu başlık altında 159 adet ileti yazılmış.

Şimdi soralım:

Sayın davut bu 159 iletiyi okudu ve sorusunun yanıtını bulamadı mı, yoksa şöyle bir göz gezdirip bir seçme yaparak mı bu sorusunu gündeme getirdi?

Ayrıca, Türkiye'de mason localarının 1935 yılında niçin kapanmış (daha doğrusu uykuya girmiş) olduğu Forumun bu bölümünde birçok başlık altında irdelenmiş ve açıklanmış olduğuna göre; Sayın davut bunları okumadı ya da hepsini okudu ama sorusunun yanıtı bulamadı da onun için mi soruyor?

Sakın yeni üyelerimizden Sayın davut'u azarladığımız sanılmasın... Yıllardır kim bilir kaç kez anlatmış olduklarımızı, bu konudaki gerçekleri yeniden mi anlatmamızı istiyor?


Bu arada bir de şunu sorabiliriz sayın davut'a: Herhangi bir gazetede yayınlanmış olan bir haber, resmi kaynaktan verilen bilgi niteliği mi taşır? Biz gazetelerde çoğunluktla üstünkörü bir incelemeyle ya da art niyetli olarak yanlış bilgi verildiğini ileri sürerken yanılıyor muyuz?

Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Spock - Eylül 18, 2014, 03:54:10 ös
Şimdi yazacaklarım bu forumda kim bilir kaç konu başlığı altında yazılıdır. Ama tekrar etmekte fayda var. Çünkü forumu dışarıdan okuyan bir kişi, Sn. Davut'un son iletisini okuduğunda yine ikileme düşecektir. Keşke forum üyeleri forum arşivini tamamen taradıktan sonra soracakları soruları sorsalar da, aynı şeyler sürekli tekrarlanır nitelikte gündeme gelmese.

10 Ekim 1935 tarihli Anadolu Ajansı haberi: “Türk Mason Cemiyeti, memleketimizde sosyal tekâmülü ve günden güne artan muazzam terakkilerini nazarı itibara alarak ve Türkiye Cumhuriyeti’nde hâkim olan demokratik ve cidden laik prensiplerin tatbikatından doğan iyilikleri müşahede ederek –bu hususta hiçbir baskı olmaksızın- çalışmalara nihayet vermeyi ve bütün mallarını memleketin sosyal ve kültürel kalkınmasında çalışan Halkevlerine teberruya muvafık görmüştür.”

Kısaca ne Masonluk iddia edildiği gibi yasaklanmak suretiyle kapatılmış, ne de derneğin emlaki hükümete intikal etmiştir. Daha sonradan Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu 9 Mart 1951 tarih ve 176 sayılı kararı ve Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin üç ayrı kararı ile “Halk Evleri”ne intikal eden gayrimenkuller geri alınmıştır.

Buna ek olarak tatile giren (uykuya yatan) sadece 1-3 derece faaliyetlerin icra edildiği mavi localar ve bağlı bulundukları büyük locadır; yani o zamanki adıyla Türkiye Büyük Maşrıkı (dernek adıyla Türk Yükseltme Cemiyeti).

Oysa yüksek (felsefi) derecelerin bağlı bulunduğu Türkiye Yüksek Şûrası (dernek adıyla Türkiye Yüksek Masonluk Cemiyeti) her nedense tatile girmemiş/ uykuya yatmamıştır.

Bu arada Atatürk'ün Mason olup olmadığını bilemiyoruz. Kanıt yok, belge yok, kişisel eşyaları arasında masonik giysi ve bijular yok. Bazı söylemleri Mason olmadığını ifade eder nitelikte. Gençliğinde tekris edilerek Masonluğa girmiş olduğunu iddia edenler var fakat bu iddia edilen olayın gerçekleştiği loca içindeki tüm evrak ile 2. Dünya Savaşı'nda yanıp kül olduğu için bu da kanıtlanamıyor.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: davut - Eylül 18, 2014, 10:25:04 ös
 masonluk masonlardan ögrenilmelidir düşüncesi ile 14 Ekim 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesinde yer alan "Türkiye'de Mason Locaları Bir Emirle Kapatıldı" başlıklı haberi paylaşarak doğruluğunu öğrenmek istedim, aydınlatığınız için teşekkür ederim.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Eylül 18, 2014, 10:33:54 ös
Kısaltılmış soruya kısa yanıt:

14 Ekim 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi'nde Masonluk ile bağlantılı olaram verilen haber gerçek dışı, kasıtlı bir uyduruktu.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: gfeenatre - Şubat 25, 2017, 11:44:03 öö
merhaba;

Bana göre Ulu Önder Atatürk bir Masondu. Mason olarak da bence iyi yapmıştı.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: NOSAM33 - Şubat 25, 2017, 01:58:28 ös
Alıntı
Bana göre Ulu Önder Atatürk bir Masondu. Mason olarak da bence iyi yapmıştı.


Lütfen İspatlayın ...
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: gfeenatre - Şubat 25, 2017, 05:39:41 ös
Merhaba;

Lütfen ispatlayın diye bir soru sormuşsunuz.

İspatlamak konusu için çalışma yapabilirim. Ulu Önder Atatürkün Mason olduğuna inanıyorum. Mason gibi yaşadığına inanıyorum. Yazdıklarım benim inanışlarım.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: NOSAM33 - Şubat 25, 2017, 06:30:16 ös
Yanlış .Masonlukta belge şart ...
Saygılar
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: gfeenatre - Mart 08, 2017, 12:08:04 ös
Tekrardan merhaba; Ulu Önder Atatürk mason mudur? sorusuna belge bulamadım. Fazla da araştıramadım. Ancak bir devlet adamı ve büyük bir askerin geometri kitabı yazmış olması beni hep düşündürmüştür. Mason olmasa bile şunu rahatlıkla söylemem mümkündür. Ulu Önder Atatürk Mason gibi yaşamış tamamen aklı fikri hür özgür büyük bir önderdi. Bu en son cümlemi itiraz edileceğini zannetmiyorum.

Saygılarımla.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Zennn - Mayıs 16, 2017, 04:16:40 ös
Başlığın altında daha önce sayısız kez belirtildiği üzere; Atatürk mason muydu, masonluğa bakışı nasıldı, olumlu mu olumsuz mu sorularına net bir kaynakla verilebilecek kesin bir cevap yok. Bir fikir edinebilmek için her şeyden önce Cumhuriyetin kuruluşu ve özellikle 30'lu yılların Tek Parti Döneminin tarihinin, gerçeklerinin iyi bilinmesi; göz önünde bulundurulması gerekir. Dönemin siyaset sahnesinin aktörleri arasında Mahmut Esat Bozkurt gibi "Masonlar Dinleyiniz" adlı bir kitabı olan, kamuoyunda alenen masonluğa hücum eden kimseler de vardır, mason olup aynı siyaset sahnesinde tepelerde olan da. Atatürk birbirinden tamamen farklı anlayıştaki insanlardan teşekkül bir siyasi yapının, hukuk ilkeleri temelinde, başındaydı. Dönem dönem bazı aktörlere daha yakındı. Bu nedenle, masonluğun uykuya yatışındaki iddialar, başta Atatürk olmak üzere dönemin aktörlerinin açıklamaları, çekilmiş telgraflar, gazete manşetleri ile Atatürk'ün mason olup olmaması hususunda ancak öznel değerlendirmeler yapılabilir. Varılan kanaat de hakikatten ziyade siyasi olur.  Dikkat ederseniz konu Atatürk'ün şahsında Atatürk'ün masonluğundan çok ait olduğu etnisite, dini vs gibi başka "popüler" siyasi meselelere gelmiş. Bu başlık tek başına bu ülkede masonluğun nereye konulduğu, nasıl algılandığını anlamak açısından bence çok faydalı olmuş. 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Mayıs 16, 2017, 08:31:11 ös
Zaten Atatürk'ün mason olup olmadığının sorgulanmasının bir anlamı yoktur.
Bir zamanlar (1908 öncesinde)  yani 20'li yaşlarında Masonluğa girmiş olup olmadığı, bir diğer deyişle tekristen geçip geçmediği sorgulanabilir, o kadar.
Bu da gerek mason gerek mason olmayan araştırıcılar tarafından çok araştırılmıştır. Hiçbir bilgi, hiçbir belge hatta bir anı yazısı bile bulunamamıştır. Sadece bazı anılarda Masonluğa girmek istememiş olduğuna değinilir, hepsi bu.
Zaten, her şeye karşın diyelim ki girmiştir yani tekristen geçmiştir.
Ne fark eder?
Bu, onun ululuğuna bir artı getirmez.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: shakespeare - Mayıs 17, 2017, 05:10:41 ös
Ulu Önder'imizle ilgili son  zamanlarda , hiç olmadığı kadar terbiyessizlik, hakaret ve itibarsızlaştırma gayreti görmekteyim
Tarifsiz üzüntülerle beraber, yüce ATATÜRK'ün olağanüstü azmi ve dahi kişiliğini milim milim örnek alarak, azda olsa mücadele gücü buluyorum...

Sevgiler...saygılar...
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: baran21 - Mayıs 17, 2017, 10:03:32 ös
ittihat terakki cemiyetinden paşaları çoğu masondur diye biliyorum.atatürk ve ismet paşa bu cemiyette selanik te üye olmuşlar.şimdi bir devir kapanıyor.kapanan devrin paşalarına mason oldukları kabul ediliyor.ancak yeni devri açanlar niye mason oldukları kabul edilmiyor.atatürk ün bazı fotograflarına baktığımızda masonlara özgü işaretleri  görüyoruz.çağ ile  ilgili sorun var burda diye düşünüyorum.söyle bir olayda var eğer ulu önder mason ise masonlar derneği mason olduğunu açıklardı.başka birşey daha var belki .atatürk benim mason olduğumu açıklamayın demiş te olabilir diye fikir yürütüyorum ben
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: NOSAM33 - Mayıs 17, 2017, 10:32:06 ös
Alıntı
.atatürk benim mason olduğumu açıklamayın demiş te olabilir diye fikir yürütüyorum ben



Arkadaşlar Belge yok, yok ...
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Mayıs 18, 2017, 08:52:31 ös
Atatürk'ün duruşlarında Masonluk ile bağlantılı olduğu düşünülen işaretler varsa, mason olduğu bilinen kişilerin de öyle duruşları var mı? Birkaç örnek gösterilebilir mi?
Bu, yanıt ve açıklama bekleyen bir sorudur.
Gösterilemezse, böyle bir iddiada bulunanlar açıkça yalancı durumuna düşer.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Risus - Mayıs 18, 2017, 08:58:45 ös
Atatürk'ün duruşlarında Masonluk ile bağlantılı olduğu düşünülen işaretler varsa, mason olduğu bilinen kişilerin de öyle duruşları var mı? Birkaç örnek gösterilebilir mi?
Bu, yanıt ve açıklama bekleyen bir sorudur.
Gösterilemezse, böyle bir iddiada bulunanlar açıkça yalancı durumuna düşer.

Atatürk'ün duruşu mason duruşu değil Bilge Kağan duruşu diye geçer.


(https://galeri12.uludagsozluk.com/516/mustafa-kemal-atat%C3%BCrk-%C3%BCn-bilge-ka%C4%9Fan-duru%C5%9Fu_764140.jpg)

(https://pbs.twimg.com/media/Ci7L7p6WEAURd5y.jpg)


Saygılarımla
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: baran21 - Mayıs 19, 2017, 11:44:17 öö
bilge kağan duruşu el parmak ve ayakların şekli net değildir.böyle bir tahminde bulunmanız imkansızdır safsatadır masaldır. atatürk ün duruşu tam mason sadakat duruşudur.el kıyafet müsait topuklar bitişiktir .kültürümüzde sevgi ve saygı ifadesi olarak elin kısa bir müddet göğüs üzerine konulması bir selamlama şeklidir.biz ise sembolden bahsediyoruz.bu ikisi arasında farkı anlamadığınız taktirde sapla samanı birbirine karıştırmanız içten bile değildir.abd yi kuran  ve mason olarak bildiğimiz george washington bir türk olarak kabul etmemiz gerekmektedir.kimbilir belki oda mason olduğundan değilde atası bilge kağan na özenerek yapmıştır.böyle akıl tutulması olabilir mi o zaman hdp li selahattin demirtaş da bilge kağan gibi bağdaş kuruyor .hepimiz oyumuzu ona verelim başbuğ yapalım.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: ADAM - Mayıs 19, 2017, 08:53:19 ös
Kimiler saçmalıyor. Kimileri daha da saçmalıyor.
Üstelik tam bilgi edinmeden yakıştırmayı ne de çok seviyorlar.
Atatürk, "Bu memleketin başına her ne gelirse yarı münevverlerden gelir." demiş.
Bu Forumda da Masonluk ile bağlantılı konularda her ne çekiyorsak, doğru dürüst bilgi edinmeden ahkam kesmeye kalkışanlardan çekiyoruz.
Şu son yoruma bakarsak, Atatürk'ün değil ama {adlarını söylemeyelim} daha birçok kişinin mason olduğunu söylemek gerekebilir. Öyle demesek de duruşlarında masonlara özgü bir işareti kullandıklarını. Sanki o işaret ya da duruş biçimi (her ne biçimdeyse) salt masonlara özgüymüş gibi.
Ne kadar boşa harcıyoruz değerli zamanı; ben yazarak, siz okuyarak!
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Risus - Mayıs 19, 2017, 09:05:46 ös
bilge kağan duruşu el parmak ve ayakların şekli net değildir.böyle bir tahminde bulunmanız imkansızdır safsatadır masaldır. atatürk ün duruşu tam mason sadakat duruşudur.el kıyafet müsait topuklar bitişiktir .kültürümüzde sevgi ve saygı ifadesi olarak elin kısa bir müddet göğüs üzerine konulması bir selamlama şeklidir.biz ise sembolden bahsediyoruz.bu ikisi arasında farkı anlamadığınız taktirde sapla samanı birbirine karıştırmanız içten bile değildir.abd yi kuran  ve mason olarak bildiğimiz george washington bir türk olarak kabul etmemiz gerekmektedir.kimbilir belki oda mason olduğundan değilde atası bilge kağan na özenerek yapmıştır.böyle akıl tutulması olabilir mi o zaman hdp li selahattin demirtaş da bilge kağan gibi bağdaş kuruyor .hepimiz oyumuzu ona verelim başbuğ yapalım.

Bu yorumdan sonra benim için tartışma noktalanmıştır. :) Güzel sohbetler.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: baran21 - Mayıs 20, 2017, 01:15:23 ös
forum üyelerin fikirlerini  hafife almaya değersiz kılıp basitleştiriyorsunuz tek yaptığınız bu.işte şöyle yapmasan yalancısın yok böyle yapmasan yarı akıllısın bu kahvehane kültürü.başka bir şey değil. ben fikrimi söylerim.sizler mason değilsiniz.bende taş değilim.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Vulakrein - Haziran 07, 2017, 02:37:43 öö
Hafife almak demeyelim, eksikleri görüp düzeltiyorlar diyelim.


Bir kişinin hareketlerinden veyahut duruş şeklinden onu yargılayamayız. Bir hususta soru sormak isterim, mason olmadan nasıl onların duruşunu bilebiliyorsun?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: karahan - Temmuz 21, 2019, 11:33:12 ös
Sayin Dogudanesen,

Aciklayici ve objektif yaklasimiz icin kendi adima tesekkur ederim size. Yuce Ataturk'un Mason olup olmadigini bizler de aramizda tartisiyoruz zaman zaman ama bu bizim cok da vaktimizi almiyor acikcasi. Zira Yuce Ataturk, tipki bir Mason gibi yasamistir. Bizler O'nun tirnagi bile olamayiz. Mason olmussa ne mutlu bize ki ayni idealler icin calismisiz, olmamissa da hayallerimizde olan "bagimsizlik ve ozgurluk" ile ilgili yapilmasi gereken ne varsa eksiksiz yapmistir. Bahsedildigi gibi bircok kaynak O'nun Mason oldugunu acikliyor, digerleri de olmadigini. Onemli olan yaptiklari, giydigi onluk degil. Biz Mason'lar O yuce varligin arkasina asla siginmadik, siginmayi da dusunmedik. Bizlere yapistirilan o desteksiz iftiralar icinde, "O da bizden, bizim gibi" diyerek O'nun ismini kirletmek istemedik. O bir misyonerdi ve bize bu cagdas ve demoktarik ulkeyi birakti bu hepimize yeter, Mason olsun olmasin...

Sevgi ve Saygilarimla,     

Atatürk ve mason olup olmadığı ile ilgili oldukça ilginç paylaşımlar yapılmış zamanında forumumuzda.Sn.Dinonu bu paylaşımında Atatürk için iyi bi misyonerdi diyor ama neyi misyonerliğini yapmı o belli değil.

Atatürk bir misyoner falan değildi.Brası oldukça açık,Atatürk mason falanda değildi ,Bu iddialarda bulunanlar Atatürkü hiç tanıyamamışlar.

Atatürk hakkında kaç tane kitap okuyup onun düşün dünyasına inip Atatürk masondu yada değildi denilebiliyor anlayamadım.

Bakınız Atatürk çocukluğundan beri uzlaşmasız ve kolay uzlaşılamayan bir insan olarak yetişmiş.Hayatının her döneminde bu var .Atatürk gelmiş geçmiş en büyük türkçülerdendir.
Bütün hayatı yeni ve güçlü bir türk devleti kurmak ve onu ilelebet payidar kılmak olan bu adamın bu işi yaparken her hangi bir oluşumun emri yahut yönetimi altına girmesi mümkün değil.

Atatürkün tek düşü kurduğu bu ülkenin yüceliğini geliştirmekti.

Türklüğünü unutmuş bir millete yeniden türklüğünü öğreten bu adamiHiyerarşik yaşamın en tepesindeki bu ulu önderin masonluğu benimseyemeyişini neden anlamak zor anlayamıyorum.

Elde belge yok ama öyle deniyor.Şimdi akılcılığa bu kadar çok önem veren masonlar öyle bir şey olsa bugüne kadar bunu bulup ortaya çıkarmazlarmıydı?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mars - Temmuz 22, 2019, 01:02:35 öö
Sayin Dogudanesen,

Aciklayici ve objektif yaklasimiz icin kendi adima tesekkur ederim size. Yuce Ataturk'un Mason olup olmadigini bizler de aramizda tartisiyoruz zaman zaman ama bu bizim cok da vaktimizi almiyor acikcasi. Zira Yuce Ataturk, tipki bir Mason gibi yasamistir. Bizler O'nun tirnagi bile olamayiz. Mason olmussa ne mutlu bize ki ayni idealler icin calismisiz, olmamissa da hayallerimizde olan "bagimsizlik ve ozgurluk" ile ilgili yapilmasi gereken ne varsa eksiksiz yapmistir. Bahsedildigi gibi bircok kaynak O'nun Mason oldugunu acikliyor, digerleri de olmadigini. Onemli olan yaptiklari, giydigi onluk degil. Biz Mason'lar O yuce varligin arkasina asla siginmadik, siginmayi da dusunmedik. Bizlere yapistirilan o desteksiz iftiralar icinde, "O da bizden, bizim gibi" diyerek O'nun ismini kirletmek istemedik. O bir misyonerdi ve bize bu cagdas ve demoktarik ulkeyi birakti bu hepimize yeter, Mason olsun olmasin...

Sevgi ve Saygilarimla,     

Atatürk ve mason olup olmadığı ile ilgili oldukça ilginç paylaşımlar yapılmış zamanında forumumuzda.Sn.Dinonu bu paylaşımında Atatürk için iyi bi misyonerdi diyor ama neyi misyonerliğini yapmı o belli değil.

Atatürk bir misyoner falan değildi.Brası oldukça açık,Atatürk mason falanda değildi ,Bu iddialarda bulunanlar Atatürkü hiç tanıyamamışlar.

Atatürk hakkında kaç tane kitap okuyup onun düşün dünyasına inip Atatürk masondu yada değildi denilebiliyor anlayamadım.

Bakınız Atatürk çocukluğundan beri uzlaşmasız ve kolay uzlaşılamayan bir insan olarak yetişmiş.Hayatının her döneminde bu var .Atatürk gelmiş geçmiş en büyük türkçülerdendir.
Bütün hayatı yeni ve güçlü bir türk devleti kurmak ve onu ilelebet payidar kılmak olan bu adamın bu işi yaparken her hangi bir oluşumun emri yahut yönetimi altına girmesi mümkün değil.

Atatürkün tek düşü kurduğu bu ülkenin yüceliğini geliştirmekti.

Türklüğünü unutmuş bir millete yeniden türklüğünü öğreten bu adamiHiyerarşik yaşamın en tepesindeki bu ulu önderin masonluğu benimseyemeyişini neden anlamak zor anlayamıyorum.

Elde belge yok ama öyle deniyor.Şimdi akılcılığa bu kadar çok önem veren masonlar öyle bir şey olsa bugüne kadar bunu bulup ortaya çıkarmazlarmıydı?


Bu dediklerinizden veyahut seçmiş olduğunuz cümlelerden bir çok farklı anlam çıkarılır.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Caliper - Temmuz 22, 2019, 11:10:10 öö
Ulu Önder'in Mason olduğuna dair elimizde belge yoktur.

Bu cümle defalarca forumda yazılmıştır. Önceki Büyük Üstad En Muhterem Remzi Sanver, katıldığı televizyon programında da benzer bir cümle kullanmıştır. Yani Türkiye'deki Masonluğun en yetkili isminin açıklamasıdır bu.

Durum öyleyse, bu cümle üzerinden neden spekülasyon yapılmaktadır bildiğim kadarıyla anlatayım.

1- Öncelikle şunu belirtmeliyim ki; Türkiye'deki Masonların, Atatürk'ü Mason gösterme çabası yoktur. Forumu takip eden üyelerin çok iyi bileceği gibi, Atatürk'ün etrafında birçok Mason dostu vardır, İstiklal Mücadelesini Atatürk ile başlatanlar arasında birçok Mason vardır, Cumhuriyeti kuran ve yücelten kadrolar içerisinde birçok Mason vardır. 1923-1935 yılları arasında Türkiye Büyük Maşrıkı ile Atatürk arasındaki yazışmaları ve telgrafları okuyanlar, Atatürk'ün Cemiyetimize bakışını hemen idrak edecektir.

Aynı şeyleri defaatle söylemek gerekiyor. 1909 yıla kadar, Osmanlı'daki Mason Dernekleri, yabancı obediyansların şubeleriydi. 1909 yılında, Maşrık-ı Azam-ı Osmanî'nin kurulmasıyla Türk Masonluğu bir çatı altında birleşti. Dolayısıyla elimizdeki belgeler 1909 yılına kadar uzanıyor.

Kimileri şöyle bir teori öne sürerler, "Atatürk'üm çevresindeki herkes Mason iken Atatürk nasıl olmaz? Aslında Makedonya'da bir Loca'da tekris edildi ve bu tekris 1909'dan önce olduğu için belge olmaması gayet normaldir". Bu teoriyi de Atatürk'ün bir arkadaşı ile yaptığı konuşmaya dayandırmaktadırlar.

Bu teori doğru veya yanlış bilemeyiz. Ama Türk Masonluğunun en yetkili isminin açıklaması yazımın ilk cümlesidir.

Ayrıca Sayın karahan'a bir soru sormak istiyorum, Türkçüler Mason olamaz mı? Tarihte ve günümüzde Türkçü olup da Mason  olan yok mudur? Türkçülüğün bu konuyla ilgisini anlatırsa biz de bilgilenmiş oluruz ama belgeleriyle lütfen.

2- Atatürk'ten hazzetmeyen cenah, Atatürk'ü bir şekilde karalayayım da nasıl olduğu önemli değil mantığıyla, kendilerince bir psikolojik savaş yürütmektedir. Bu psikolojik savaşın içerisinde Masonluğu da çekmekte beis görmemektedirler.

3- Günümüzde meşhur olmanın yolu sansasyondan geçmektedir. Bilgisiyle, görgüsüyle, emeğiyle değil de sansasyonla meşhur olmak isteyenler, bu konuyu temcit pilavına çevirmişlerdir.

Saygılarımla ve sevgilerimle
 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: NOSAM33 - Temmuz 22, 2019, 11:38:30 öö
Ziya gökalp ilk aklıma gelen Türkçü  Masondur ...
Saygılar
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Caliper - Temmuz 22, 2019, 11:43:02 öö
Ulu Önder Atatürk'ün Mason olduğuna dair elimizde belge yoktur.

Yukarıda belirtmeyi unutmuşum, şimdi aklıma geldi.

Bu cümleden illa ki bir sonuç çıkarılması gerekiyorsa, bence çıkarılması gereken o sonuç :

"Masonlar elinde belge olmadan konuşmazlar".
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mars - Temmuz 22, 2019, 11:47:26 öö
Ulu Önder'in Mason olduğuna dair elimizde belge yoktur.

Bu cümle defalarca forumda yazılmıştır. Önceki Büyük Üstad En Muhterem Remzi Sanver, katıldığı televizyon programında da benzer bir cümle kullanmıştır. Yani Türkiye'deki Masonluğun en yetkili isminin açıklamasıdır bu.

Durum öyleyse, bu cümle üzerinden neden spekülasyon yapılmaktadır bildiğim kadarıyla anlatayım.

1- Öncelikle şunu belirtmeliyim ki; Türkiye'deki Masonların, Atatürk'ü Mason gösterme çabası yoktur. Forumu takip eden üyelerin çok iyi bileceği gibi, Atatürk'ün etrafında birçok Mason dostu vardır, İstiklal Mücadelesini Atatürk ile başlatanlar arasında birçok Mason vardır, Cumhuriyeti kuran ve yücelten kadrolar içerisinde birçok Mason vardır. 1923-1935 yılları arasında Türkiye Büyük Maşrıkı ile Atatürk arasındaki yazışmaları ve telgrafları okuyanlar, Atatürk'ün Cemiyetimize bakışını hemen idrak edecektir.

Aynı şeyleri defaatle söylemek gerekiyor. 1909 yıla kadar, Osmanlı'daki Mason Dernekleri, yabancı obediyansların şubeleriydi. 1909 yılında, Maşrık-ı Azam-ı Osmanî'nin kurulmasıyla Türk Masonluğu bir çatı altında birleşti. Dolayısıyla elimizdeki belgeler 1909 yılına kadar uzanıyor.

Kimileri şöyle bir teori öne sürerler, "Atatürk'üm çevresindeki herkes Mason iken Atatürk nasıl olmaz? Aslında Makedonya'da bir Loca'da tekris edildi ve bu tekris 1909'dan önce olduğu için belge olmaması gayet normaldir". Bu teoriyi de Atatürk'ün bir arkadaşı ile yaptığı konuşmaya dayandırmaktadırlar.

Bu teori doğru veya yanlış bilemeyiz. Ama Türk Masonluğunun en yetkili isminin açıklaması yazımın ilk cümlesidir.

Ayrıca Sayın karahan'a bir soru sormak istiyorum, Türkçüler Mason olamaz mı? Tarihte ve günümüzde Türkçü olup da Mason  olan yok mudur? Türkçülüğün bu konuyla ilgisini anlatırsa biz de bilgilenmiş oluruz ama belgeleriyle lütfen.

2- Atatürk'ten hazzetmeyen cenah, Atatürk'ü bir şekilde karalayayım da nasıl olduğu önemli değil mantığıyla, kendilerince bir psikolojik savaş yürütmektedir. Bu psikolojik savaşın içerisinde Masonluğu da çekmekte beis görmemektedirler.

3- Günümüzde meşhur olmanın yolu sansasyondan geçmektedir. Bilgisiyle, görgüsüyle, emeğiyle değil de sansasyonla meşhur olmak isteyenler, bu konuyu temcit pilavına çevirmişlerdir.

Saygılarımla ve sevgilerimle

Sn Caliper, görüşünüz için teşekkür ederim. Dediklerinizin hepsine harfiyen katılıyorum. 4000’den fazla iletisi olan ve bu forumda bir hayli zaman geçirmiş bir insanın, “Atatürk dünyanın en büyük türkçüsüydü” demesi ve bu cümlesini Atatürk’ün mason olmamasına dair haklı bir sebepmiş gibi lanse etmesi, bu insanın bu ortamda masonlukla ilgili bir çok şeyi gözden kaçırmış hissi uyandırdı bende.

Türk nedir?
Türkçü nedir?
Türk mason olamaz diye bir kural mı var?
Türkçü mason olamaz diye bir kural mı var?

Yani söylediklerinize elmayla portakal diyeceğim ama o bile hafif kalır. Mukayese ettiğiniz şeyler aynı reyon bile değil.
Burada; din, dil, ırk ayrımı yapmadan yüzyıllardır neredeyse dünyanın her coğrafi bölgesinde insanlara kucak açmış bir meslekten söz ediyoruz.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Caliper - Temmuz 22, 2019, 11:55:37 öö
Yazımın amacı, kendi bildiklerimi aktarmaktır (içine çok az kendi yorumumu katarak) kimseyi eleştirmek değildir.

Benim de bilmediğim pek çok şey var, hatta bilmediklerim bildiklerimden daha fazla. Öğrenmenin yolu paylaşmaktır ama belgeyle, bilgiyle. Bilmediğimiz bir şey paylaşılır mı bu konu hakkında onu merak ediyorum.

Gerçekliği kanıtlanmış bir belge karşısında, yorumun değeri azalır.

Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Caliper - Temmuz 22, 2019, 12:07:02 ös
Sayın karahan'nın yazısına dair eleştirilerime devam ediyorum.

Masonluk kimseyi emri veya yönetimi altına almaz. Kimseden de bunu beklemez.

Ülkenin en tepesinde bulunan insan, Mason olsa bile bu hiyerarşik yapının içerisinde zaten bulunmaz. Birçok Mason devlet başkanı olduğu için, bu çok önceden düşünülmüştür Sayın karahan, merak etmeyiniz. Devlet Başkanlarına 33. derece ünvanı verilir, buna "onurlanma- onurlandırma" denilir. Harici olsa bile kendilerine bu ünvan teklif edilir. Atatürk'e de bu ünvan teklif edilmiştir.

Kısacası Masonluk sizin düşündüğünüz gibi bir oluşum değildir. Pek çok şeyi önceden görür, ona göre tedbirini alır.

Saygılarımla ve sevgilerimle
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Melchizedek - Temmuz 22, 2019, 12:38:50 ös
Ulu Önder Atatürk'ün Mason olduğuna dair elimizde belge yoktur.

Yukarıda belirtmeyi unutmuşum, şimdi aklıma geldi.

Bu cümleden illa ki bir sonuç çıkarılması gerekiyorsa, bence çıkarılması gereken o sonuç :

"Masonlar elinde belge olmadan konuşmazlar".

sayın caliper, macaristan büyük locası ile alakalı bazı kayıtlar ve belgeler var. Zamanı geldiğinde açıklayacağım. Ulu önder M. K. Atatürk'te kayıtlara göre kardeşimizdir.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mars - Temmuz 22, 2019, 12:52:15 ös
Sayın karahan'nın yazısına dair eleştirilerime devam ediyorum.

Masonluk kimseyi emri veya yönetimi altına almaz. Kimseden de bunu beklemez.

Ülkenin en tepesinde bulunan insan, Mason olsa bile bu hiyerarşik yapının içerisinde zaten bulunmaz. Birçok Mason devlet başkanı olduğu için, bu çok önceden düşünülmüştür Sayın karahan, merak etmeyiniz. Devlet Başkanlarına 33. derece ünvanı verilir, buna "onurlanma- onurlandırma" denilir. Harici olsa bile kendilerine bu ünvan teklif edilir. Atatürk'e de bu ünvan teklif edilmiştir.

Kısacası Masonluk sizin düşündüğünüz gibi bir oluşum değildir. Pek çok şeyi önceden görür, ona göre tedbirini alır.

Saygılarımla ve sevgilerimle

Sayın Caliper,

Mustafa Kemal Atatürk’e 33. derece ünvanının teklif edildiğinin belgesi elinizde var mıdır? Yoksa, teklif edilmedi lakin teklif edilseydi de bu şekilde onore edilirdi düşüncesiyle atıfta mı bulundunuz? 
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: NOSAM33 - Temmuz 22, 2019, 01:15:33 ös
Devlet başkanlarına teklif edilir ...
Saygılar
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Caliper - Temmuz 22, 2019, 01:20:24 ös
Ulu Önder Atatürk'ün Mason olduğuna dair elimizde belge yoktur.

Yukarıda belirtmeyi unutmuşum, şimdi aklıma geldi.

Bu cümleden illa ki bir sonuç çıkarılması gerekiyorsa, bence çıkarılması gereken o sonuç :

"Masonlar elinde belge olmadan konuşmazlar".


sayın caliper, macaristan büyük locası ile alakalı bazı kayıtlar ve belgeler var. Zamanı geldiğinde açıklayacağım. Ulu önder M. K. Atatürk'te kayıtlara göre kardeşimizdir.

Melchizedek Kardeşim, belge varsa Büyük Locamız bu belgenin doğruluğunu inceler, doğruysa bu belgenin açıklanıp açıklanamayacağı Büyük Loca'nın takdirindedir.

 Saygılarımla ve sevgilerimle
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Caliper - Temmuz 22, 2019, 01:23:30 ös
Sayın karahan'nın yazısına dair eleştirilerime devam ediyorum.

Masonluk kimseyi emri veya yönetimi altına almaz. Kimseden de bunu beklemez.

Ülkenin en tepesinde bulunan insan, Mason olsa bile bu hiyerarşik yapının içerisinde zaten bulunmaz. Birçok Mason devlet başkanı olduğu için, bu çok önceden düşünülmüştür Sayın karahan, merak etmeyiniz. Devlet Başkanlarına 33. derece ünvanı verilir, buna "onurlanma- onurlandırma" denilir. Harici olsa bile kendilerine bu ünvan teklif edilir. Atatürk'e de bu ünvan teklif edilmiştir.

Kısacası Masonluk sizin düşündüğünüz gibi bir oluşum değildir. Pek çok şeyi önceden görür, ona göre tedbirini alır.

Saygılarımla ve sevgilerimle

Sayın Caliper,

Mustafa Kemal Atatürk’e 33. derece ünvanının teklif edildiğinin belgesi elinizde var mıdır? Yoksa, teklif edilmedi lakin teklif edilseydi de bu şekilde onore edilirdi düşüncesiyle atıfta mı bulundunuz?

Sayın Mars,;

Atatürk'e teklif edilmiştir. Forum arşivine ayrıntılı bir açıklama bulabilirsiniz.

Yanlış hatırlamıyorsam benim de bu konuyla ilgili paylaşımım vardı forumda.

Sevgilerimle ve saygılarımla
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: karahan - Temmuz 22, 2019, 01:38:17 ös
Türkçü mason olamaz demedim.
Atatürk mason olamaz dedim.
Atatürk misyoner değildir dedim,Sn.dino nun iddiasına.

Atatürkün çevresinde bir çok masonun olması herhangi bir şey e delalet değildir.O dönem çevresinde becerikli iş nilen insanlara ihtiyacı vardı oda buna önem verdiği için Atatürkün etrafında ve yanında idiler.
Atatürk için mühim olan liyakatlari idi.

Atatürkü mason görmek elbet masonlar için önemlidir.Syni konuyu daha önce yorumlamıştım Atatürk mason olsa direk 33.derece olurdu deniliyor masonluk ta bununda bir çok örneği vardır mutlak peki dogrumudur?buna beni kimse inandıramaz.

O insan mason deyimi ile hala hamtastir.
Sadece unvanı icin33 .derece verildiği zaman ortadan liyakat kalkar,hak hukuk kalkar.

Masonluk buna ancak böyle çare bulabilir.
Sorarım vasfi olmasa o kişiye mason üstadı dermiydiniz?
Atatürkün son 10 yılında tek derdi neredeyse bu ülke idi.Masonlugu ile ilgilide kimsenin belge falan göstereceğide yok.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Caliper - Temmuz 22, 2019, 01:48:08 ös


Atatürkü mason görmek elbet masonlar için önemlidir.Syni konuyu daha önce yorumlamıştım Atatürk mason olsa direk 33.derece olurdu deniliyor masonluk ta bununda bir çok örneği vardır mutlak peki dogrumudur?buna beni kimse inandıramaz.

O insan mason deyimi ile hala hamtastir.
Sadece unvanı icin33 .derece verildiği zaman ortadan liyakat kalkar,hak hukuk kalkar.

Masonluk buna ancak böyle çare bulabilir.
Sorarım vasfi olmasa o kişiye mason üstadı dermiydiniz?
Atatürkün son 10 yılında tek derdi neredeyse bu ülke idi.Masonlugu ile ilgilide kimsenin belge falan göstereceğide yok.

Demokratik ülkelerde, her devlet başkanına, Mason olsun veya olmasın 33. derece teklif edilmesi bir gelenektir, kural değildir ve evet örnekleri vardır. Bu geleneği uygulamayan yerler de var mı derseniz evet vardır.

Bu ünvan; fahri bir ünvandır, Masonluğun devlete bağlılığını sembolize eder.

Yazılarımı sizi inandırmak için yazmıyorum ayrıca sayın karahan. Forum üyeleri ve forumu dışarıdan okuyan kişiler doğru bilgi edinsin, dezenformasyona uğramasınlar diye yazıyorum.

Saygılarımla ve sevgilerimle
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: karahan - Temmuz 22, 2019, 02:07:51 ös
Sevgili caliper alınmayın hemen elbette öyle düşünmedim.
Derdimde o değil zaten sadece doğru bilgi.
Fahri masonluk sizce Atatürk kabul eder miydi?
Masonluğun göstermelik olarak bile olsa kişiye teklif edilmesi bir unvandan başka bir şey değil.

Cumhuriyet dönemindeki localarda mason olan kişilerin  masonluklari düzenli miydi diye sorsam mesela ziya gökalp yada namık kemal düzenli masonmuydu?yada o tarihte bu konu önemli degilmiydi?
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Caliper - Temmuz 22, 2019, 02:20:49 ös
Atatürk'e hem normal Masonluk hem de 33. derece teklif edilmiştir.

https://www.mason.org.tr/tuerkiye-de-uenlue-masonlar (https://www.mason.org.tr/tuerkiye-de-uenlue-masonlar)

Bu adreste yazan Kardeşlerimizin belgeleri mevcuttur. Elbetteki bunlar dışında birçok Kardeşimiz de var. Ama malumunuz bir kişi kendi Masonluğunu hayattayken açıklamadı ise, vefatından sonra açıklayabilecek merci ailesidir.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mars - Temmuz 22, 2019, 02:21:58 ös
Sayın karahan'nın yazısına dair eleştirilerime devam ediyorum.

Masonluk kimseyi emri veya yönetimi altına almaz. Kimseden de bunu beklemez.

Ülkenin en tepesinde bulunan insan, Mason olsa bile bu hiyerarşik yapının içerisinde zaten bulunmaz. Birçok Mason devlet başkanı olduğu için, bu çok önceden düşünülmüştür Sayın karahan, merak etmeyiniz. Devlet Başkanlarına 33. derece ünvanı verilir, buna "onurlanma- onurlandırma" denilir. Harici olsa bile kendilerine bu ünvan teklif edilir. Atatürk'e de bu ünvan teklif edilmiştir.

Kısacası Masonluk sizin düşündüğünüz gibi bir oluşum değildir. Pek çok şeyi önceden görür, ona göre tedbirini alır.

Saygılarımla ve sevgilerimle

Sayın Caliper,

Mustafa Kemal Atatürk’e 33. derece ünvanının teklif edildiğinin belgesi elinizde var mıdır? Yoksa, teklif edilmedi lakin teklif edilseydi de bu şekilde onore edilirdi düşüncesiyle atıfta mı bulundunuz?

Sayın Mars,;

Atatürk'e teklif edilmiştir. Forum arşivine ayrıntılı bir açıklama bulabilirsiniz.

Yanlış hatırlamıyorsam benim de bu konuyla ilgili paylaşımım vardı forumda.

Sevgilerimle ve saygılarımla

Teşekkürler inceleyeceğim.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Mandıra Filozofu - Temmuz 22, 2019, 03:23:43 ös
Halbuki çok yanlış bir tartışmanın içindeyiz. Atatürk mason olsa ne olur, olmasa ne olur?
Anti masonik bir söylem bu. Bana kalsa keşke mason da olsaydı. Atatürk’ün değerini düşüren birşey olmazdı.
Atatürk Atatürk’tür.(nokta)

Bunu tartışmak gereksiz.

Sevgiler.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: Alşah - Temmuz 23, 2019, 01:23:44 öö
      Sayın Mandıra Filozofu gibi düşünüyorum. Atatürk Mason olsa ne olur olmasa ne olur?. Ancak, şu anda yazlıkta olduğum için kaynaklarım yanımda değil. Bu nedenle kaynaklarımı gösteremeyeceğim.  Yalnız, hafızamda kaldığı kadarı ile bir hususu nakletmek istiyorum.
      Bildiğiniz gibi, Masonların kendine özgü çok büyük bir yeminleri vardır. Hatta savaşta bile  bir Mason, düşmanının mason olduğunu biliyorsa veya özel işareti ile bunu anlıyorsa Mason  kardeşini öldüremez.
      Tarihimizde  Mason olduğu bilinen Cavit (Davit) Bey'in İstiklal Mahkemelerince verilen idam kararının onanmaması, müebbet hapse çevrilmesi için,  Atatürk'e  dünyanın önde gelen ülkelerin saygın Mason Üstatlarının (Hatta yanılmıyorsam devlet başkanları bile var) ricaları olmuş ama Atatürk bütün bunları nazara almayarak Cavit (Davit) Bey'in idam kararını onamıştır.
       Bu tarihsel bakış açısından bakıldığında, Savaşta bile Mason biraderini öldüremeyen bir yeminin sahibi,  bir mahkeme kararı karşısında hiç tereddüt etmeden idam kararını onamayabilirdi.
       Bu nedenle , Atatürk'ün Mason olduğuna şahsen inanmıyorum.  Ayrıca kayıt ta olmadığı bildirildiğine göre , bence  gerisi laf-ı güzaf .
       Ha, Masonlar kendisine davette bulunmuşlar mıdır? Olabilir. Zira , Devlet Başkanlarına böyle tekliflerin yapılmasının  da son derece doğal olduğunu düşünüyorum.
       Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: karahan - Temmuz 23, 2019, 02:50:59 öö
Mandıra filpzofu bu konu için anti masonik diyor buna sadece gülerim.

Sn.Alşah dostumun açıklaması son derece tatmin edici.
Cumhuriyetten önceki dönemde bir çok ittihatçı mason localarında daha rahat hareket imkanı buldukları için masonluğa kaıldıkları aşikar.Atatürkte onlardan bir bir denemişliği var lakin olmamış.Ataya elbetteki teklif edilebilir edilmiştirde lakin gerekli görmemiştir.

Onun hayallerinde mason olmak yoktu.
Başlık: Ynt: Mustafa Kemal Atatürk'ün Mason Olduğu İddiasıyla İlgili Bir Soru
Gönderen: baran21 - Şubat 05, 2020, 01:56:51 ös
sayın mandıra filozofu atatürk mason olsa ne olur. olmasa ne olur.bende diyorum ki çok şey fark eder.çünkü masonluk yüzlerce yıllık insanlık için edinen güncellenen bilgiler var.halla çoğu insanlar büyüme çağındayken ebeveyn i şu cız demiş aklında cız kalmış niye cız demiş sorgulamayan insanlar var bu toplumda.kur"an "de ki :bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?doğrusu ancak aklıselim sahipleri öğüt alır."(zümer,39/9) şoyle bir hava var sanki atatürk mason olursa değeri kaybolur.hz ali kısa sözü bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum.çok büyük manalar yüklü.ilim öğrenmenin önemini vurguluyor.