Masonlar.org - Harici Forumu
Diger => Diger Konular => Masonluk Harici Sorular => Konuyu başlatan: nietzsche - Eylül 10, 2007, 03:20:08 öö
-
Ülkemizde ilkokulda üniversiteye kadar olan verilen eğitimi bir düşünün. Ne öğretiyorlar? Herkes söyler yok ezberci eğitim yok güvercinin iç organları öğretiliyor ne gereği var; gerçekten de bir tıkanıklığın olduğu malum.
Mesela 4 senelik birinci dünya savaşı ilkokuldan üniversite bitene kadar tarih derslerinde mevcuttur. Osmanlı yükselme dönemi aylarca anlatılır duraklama gerileme dönemi hemen bitirilir. Kurtuluş savaşı dönemi de malum ulu önder samsuna çıktı kongreleri yaptı savaşları kazandı yunanı denize döktü cumhuriyeti ilan etti bilmem kaç tane top atışıyla kutlandı şapka devrimi kılık kıyafet harf devrimi derken Atamız öldü ah keşke hala aramızda olsaydı vs vs... Örnekler bol hepsini yazmaya gerek yok biliyoruz ne de olsa peki ama düzeltmek için ne yapılıyor? Bugün üniversiteler tamamiyle ezbere dönük hocalara yalakalık metotuyla eğitim veriyor. Gerçi daha 20 30 yıl önce ortaokul mezununu öğretmen yapan bir ülkede eğitim adına konuşmak çok komik ama yine de bir deneyelim derim. Ne olacak bu eğitim sisteminin hali? Sizce düzelme imkanı var mı yeni hükümet bu konuda ne yapar?
-
Orta ve ilk okullardaki tarih derslerinin vahimliği aşikar . sanırsam bu gelişmekte olan devletlerin genel politikası .Neden diye sorarsanız ,azerbeycan,türkmenistan gibi emsallerimize bakın .oralardada bu tür üstü kapalı pofpoflayıcı tarih dersleri ve aşırı simgesel milli kahramanklar bol sayıda mevcudttur.
Böyle böyle farkına varmadan Ggerçegi göz ardı eden bir nesil yetiştiriliyor.Tarihin geçmişteki hatalarımızıda içermesi gerekmiyormu?neden İnönü muharebelerinden bahs ederken Atatürkün inönüye gönderdiği övgü dolu şu meşur telgırafın ayaklanan meclisi dizginlemek için öne sürülmüş bir politika oldugu anlatılmıyor. Yada mustafa kemalin en yakın arkadaşlarının bile ona karşı besledikleri kıskançlık ve kinden.İlk okuldaki taraih kitaplarına bakarsak herşey toz pemebe görünün .gençler ünüversteye giddiklerinde ancak işin gerçekleri ile karşı karşıya geliyorlar .Bana sorarsanız milli eytim bakanlıgına baglı orta ve ilk okullarda yavaş yavaş devlet güvencesi ile özelleştirilme planları yapılmalı ..nede olsa gelişim, deiğişmek ve deiştirmekten korkmamakla mümkündür.
-
Bir ülkenin veya bir topluluğun veya bir zümrenin gelişimi kesinlikle eğitimle belirlenebilir,sanırım bunda herkes hemfikir... Tabiki kastettiğim siz değerli kardeşlerimin bahsettiği eğitim değildir...
Ama şu anda ülkemizde izlenen eğitim politikasını ve daha önce izlenmiş olan eğitim politikasını hiç tasvip etmiyorum ve onlarca kalıplaşmış beyne sahip öğretmenlerimiz varken ve hatta onları kat kat katlayacak kadar kalıplaşmış beyinlere sahip üst düzey yöneticiler olduğu sürece ve öğrencilerimiz sürekli o0larak deney faresi konumunda üzerlerinde değişik eğitim sistemleri denenmeye devam edildikçe bu ülkenin geleceğinden hiç umutlu değilim...
Belki çok klişe olacak ama eğitimle birçok şeyin halledilebileceğine inanan bir insanım, ama bu eğitim sistemi ve bu eğitimcilerle değil...
Bu arada bir konuyada tekrar değinmek istiyorum:
sevgili kardeşlim nietzsche ''Gerçi daha 20 30 yıl önce ortaokul mezununu öğretmen yapan bir ülkede eğitim adına konuşmak çok komik ama yine de bir deneyelim derim'' sözüne birşey eklemek istiyorum...
o insanların büyük bir kısmı (şimdiki eğitim fakültelerindeki insanlara nazaran) yinede şu andaki eğitim fakültelerinde verilen eğitimden daha donanımlılar,bundan emin olabilirsin... Ama tabiki yinede haklısın o kadar geriye gitmeye gerek yok !!! daha birkaç yıl öncesine kadar ziraat fakültelerinden ve benzeri fakültelerden alınan öğretmenler,eğitim fakültesi mezunu olduğu halde alınmayıp yerine fen edebiyat fakültesi mezunlarına birkaç aylık bir sertifika ile tamam sen öğretmen oldun diyen bir devlette yaşıyoruz...
neyse çok fazla uzatmak istemiyorum çünki konu konuyu açıyor... işin özü şu:
bu eğitim sistemi bu eğitimciler bu yöneticilerle hiçbirşey olmaz...
saygılarımla...
-
" onlarca kalıplaşmış beyne sahip öğretmenlerimiz varken ve hatta onları kat kat katlayacak kadar kalıplaşmış beyinlere sahip üst düzey yöneticiler olduğu sürece ve öğrencilerimiz sürekli o0larak deney faresi konumunda üzerlerinde değişik eğitim sistemleri denenmeye devam edildikçe bu ülkenin geleceğinden hiç umutlu değilim..."
Harika betimlemişsiniz aynen katılıyorum.
-
egitim sistemimizin durumu sonlarda ben kisaca soyleyeyim. Okulda hocamiz soylemisti. Yanilmiyorsam sondan 10 un icinde. Ama ne kadari dogrudur bilemem tabi
-
Eğitim sistemi aslında bir yaşam sistemi olmalıdır diye düşünüyorum.Yani eğitim hayatımızın her anında ve her alanında ekmek gibi su gibi olması lazım,çünkü insan devamlı gelişmeye ve değişmeye açık bir varlıktır.Ancak ülkemizde eğitim sistemleri nasıl insani boyutta kendimizi geliştiririz ve insanlığa nasıl faydalı olurunuzun cevaplarını aramak yerine eğitim sistemlerini içi boş olan bir meslek yetiştirme kurumları haline getirmişiz :( Peki ne yapmak mı gerekiyor?Bu konuyu belli bir kalıpsallıkla değil çok boyutlu düşünmekle işe başlayabiliriz örneğin...