Masonlar.org - Harici Forumu

Diger => Guncel Konular => Konuyu başlatan: Birisi - Haziran 10, 2016, 02:31:11 ös

Başlık: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: Birisi - Haziran 10, 2016, 02:31:11 ös
Merhaba arkadaşlar, Amerika'nın Erdoğan'a konuşma izni vermemesini hepimiz az çok biliyoruz, Muhammed Ali'nin ailesininde istemediğini yazan kaynaklarda var. Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Bunun devamındaki süreçte neler olabilir? Yoksa buda bir danışıklı dövüş olabilir mi?
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: NOSAM33 - Haziran 10, 2016, 04:06:51 ös
Efsane boksör Muhammed Ali’nin cenazesi için ABD’nin Louisville kentinde bulunan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, tüm istekleri reddedilince programını yarıda kesip geri dönmek zorunda kaldı.
 8) 8) 8)
ALINTI : CUMHURİYET GAZETESİ
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: karahan - Haziran 10, 2016, 04:34:48 ös
Cumhuriyet gazetesinin kaynağı ne acaba?
Hadi hep beraber göbek atalım, oh olmuş diyelim yağlarını erisin.

Cumhuriyet gazetesi sadece iddia gazetesidir. Her şeyi iddia ederler. Ha en önemlisi de Atatürk cü olduğunu iddia ederler. En mühim iddiaları ise sosyalist olduklarını soylemeleridir. Yani hem Marksist hem sosyalist hem cumhuriyetçi hemde en büyük Atatürk cü dür.

Halk ta bu gazeteye inanır ve okurlar.
Ne diyeyim

Karahan
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: NOSAM33 - Haziran 10, 2016, 04:48:28 ös
Alıntı
Halk ta bu gazeteye inanır ve okurlar.
Ne diyeyim

 :)
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: karahan - Haziran 10, 2016, 05:12:12 ös
Alıntı
Halk ta bu gazeteye inanır ve okurlar.
Ne diyeyim

Sözlerim genelde üstünüze alinmayin

 :)
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: burakc - Haziran 10, 2016, 11:25:16 ös
Gazetecinin haber kaynağını açıklama zorunluluğu yoktur.

Saygılar
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: Herakles - Haziran 11, 2016, 12:21:21 öö
Kim konusturmamışsa dünyanın en hayırlı işini yapmış. Her kanalda gormekten bıktık artık. Zaten en dahiyane üç konuşması  : En az üç çocuk, eeyyyy cehape , bir olalım diri olalım. Geri kalan konuşmasını da prompterden okuyor.
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: Risus - Haziran 11, 2016, 04:41:53 öö
Gazetecinin haber kaynağını açıklama zorunluluğu yoktur.

Saygılar

Müddei, iddiasını ispatla mükelleftir. / 4721 S.lı Türk Medeni Kanunu

Kısaca iddia sahibi kim olursa olsun iddia ettiği olayı, durumu ve şahsa ithamı ispat etmek veyahut iznini almak zorundadır. Basın özgürlüğü demek, heybeden hayali haberler ortaya atmak değil, ispatı olan haberi özgürce, sansüre maruz kalmadan paylaşabilmek demektir.

Saygılarımla
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: burakc - Haziran 11, 2016, 10:47:59 öö
Alıntıdır

Gazetecinin Haber Kaynağını Açıklama Zorunluluğu var mıdır?     

Gazetecilikte haber kaynağının korunması basın özgürlüğünün en önemli unsurlarından biridir. Gazetecilik literatüründe Kaynak, “bir gazeteciye bilgi sağlayan tüm kişiler” olarak tanımlanmaktadır.  Bazen gazetelere yansıyan önemli haberler toplumda büyük bir yankı uyandırmakta, bazen de devletin kendisini tedirgin etmekte hatta zan altında bırakmaktadır. Bu tür haberlerin basına yansımasıyla gazetelere hukuki davalar açılabildiği gibi (özellikle Tazminat Davaları) cezai soruşturmaya ve kovuşturmaya da tabi olabilmektedir.

Özellikle polis soruşturmaları ve ceza davaları esnasında haber sahibi gazetecinin haber kaynağına ulaşılmaya çalışılmaktadır. Gazetecinin bu önemli bilgileri veya belgeleri kimden elde ettiği ya da bunları nasıl bulduğu, bazı kesimler ve özellikle devlet makamları açısından büyük önem arzetmektedir.

Peki böyle bir durumda gazetenin veya gazetecinin haber kaynağını açıklamama hakkı var mıdır? Bu konu Avrupa’da çok tartışılmış, AİHM’e taşınarak burada da ayrıntılı olarak incelenip çeşitli kararlar üretilmiştir. AİHM’in Goodwin v. İngiltere davası ile Voskuil v. Hollanda Krallığı davasında verdiği kararlar bu açıdan çok önemlidir.

İngiltere makamları gazetede çıkan bir haber nedeniyle Goodwin isimli gazeteciden haber kaynağını açıklamasını isterler ve kendisine bu hususta ihtarda bulunurlar. Gazeteci bu ihtara rağmen talebi reddeder ve haber kaynağını açıklamaz. İngiltere Yasaları gereğince bu gazeteciye para cezası verilir.

Konu AİHM’e gider. Mahkeme, 1996 yılındaki kararında gazeteciyi haklı bulur ve yapılanın demokratik bir toplum bakımından uygun olmadığını söyleyip gazetecilerin haber kaynaklarını korumalarının basın özgürlüğünün temel taşlarından biri olduğuna vurgu yapar.

Diğer meselede ise Hollandalı gazeteci Voskuil, ismini açıklamadığı bir polise dayanarak yaptığı haberde Amsterdam’da polislerin hile yaparak silah ele geçirdiklerini kamuoyuyla paylaşır. Bu haber Hollanda’da büyük yankı bulur.  Haber kaynağını yani kendisine bilgi veren polisin ismini açıklamadığı için Vosklui tam 18 gün gözaltında tutulur.

AİHM’e yapılan başvuru sonucu mahkeme şu tespitlerde bulunur: “Gazeteciliğe ait kaynakların korunması, basın özgürlüğünün genel kabul görmüş temel ilkelerinden birisidir. Bunun gibi bir koruma olmaksızın, kaynaklar kamu yararını ilgilendiren meselelerde basını bilgilendirmeye yardımcı olmaktan kaçınabileceklerdir.”

AİHM 2007 yılında verdiği bu karar ile tüm AB ülkelerini bağlayıcı bir içtihat yaratmıştır. Hem bu içtihat hem de Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 2000 yılında kabul ettiği “Gazetecilerin Bilgi Kaynaklarını Açıklamama Hakkına İlişkin Tavsiye Kararı” ışığında hayati öneme sahip istisnai haller dışında Gazetecinin haber/bilgi kaynağını açıklama zorunluluğu yoktur.

Bugün gazetecilik etik kuralları ve gazetenin güvenilirliği açısından haber kaynaklarının açıklanmaya zorlanamaması önemli bir gelişmedir. Basının bu korumaya sahip olduğunun bilinmesi ile insanların gönül rahatlığıyla gazetelere haber veya bilgi iletmelerine olanak sağlanmaktadır.

Gazeteci arkadaşlara açık çağrımdır “Toplumsal yarar ve kamuoyu denetimi için haber kaynağınızı hiçbir zaman açıklamayınız”.

http://www.kibrispostasi.com/print.php?col=162&art=13873 (http://www.kibrispostasi.com/print.php?col=162&art=13873)

http://www.hurriyet.com.tr/japon-mahkemesi-gazeteci-haber-kaynagini-aciklamak-zorunda-degil-4580521 (http://www.hurriyet.com.tr/japon-mahkemesi-gazeteci-haber-kaynagini-aciklamak-zorunda-degil-4580521)


Haber kaynağı korunmazsa yani güvence olmazsa gazetecilere bir çok kişi bilgi sağlamayacaktır.

Gazeteci haberin doğru olup olmadığını İspatlamak zorundadır. Çünkü önüne gelen her bilgiyi araştırmadan haber yapması zaten gazetecilikl değildir. İspatlamak zorunda olması başka şey haber kaynağını bildirmesi başka şey.

Avrupa insan hakları mahkemesi gazetecinin haber kaynağını açıklama zorunluluğu olmadığını bildiriyor.

Şöyle düşünelim haberin kaynağı açıklanmak zorunda olsaydı bence Can Dündar MİT Tırları haberini yapamayacaktı ve bizim ilaç yardımı olarak duyduğumuz tırlarda silahlar olduğunu gözlerimizle göremeyecektik.
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: Risus - Haziran 11, 2016, 03:11:37 ös
Alıntıdır

Gazetecinin Haber Kaynağını Açıklama Zorunluluğu var mıdır?     

Gazetecilikte haber kaynağının korunması basın özgürlüğünün en önemli unsurlarından biridir. Gazetecilik literatüründe Kaynak, “bir gazeteciye bilgi sağlayan tüm kişiler” olarak tanımlanmaktadır.  Bazen gazetelere yansıyan önemli haberler toplumda büyük bir yankı uyandırmakta, bazen de devletin kendisini tedirgin etmekte hatta zan altında bırakmaktadır. Bu tür haberlerin basına yansımasıyla gazetelere hukuki davalar açılabildiği gibi (özellikle Tazminat Davaları) cezai soruşturmaya ve kovuşturmaya da tabi olabilmektedir.

Özellikle polis soruşturmaları ve ceza davaları esnasında haber sahibi gazetecinin haber kaynağına ulaşılmaya çalışılmaktadır. Gazetecinin bu önemli bilgileri veya belgeleri kimden elde ettiği ya da bunları nasıl bulduğu, bazı kesimler ve özellikle devlet makamları açısından büyük önem arzetmektedir.

Peki böyle bir durumda gazetenin veya gazetecinin haber kaynağını açıklamama hakkı var mıdır? Bu konu Avrupa’da çok tartışılmış, AİHM’e taşınarak burada da ayrıntılı olarak incelenip çeşitli kararlar üretilmiştir. AİHM’in Goodwin v. İngiltere davası ile Voskuil v. Hollanda Krallığı davasında verdiği kararlar bu açıdan çok önemlidir.

İngiltere makamları gazetede çıkan bir haber nedeniyle Goodwin isimli gazeteciden haber kaynağını açıklamasını isterler ve kendisine bu hususta ihtarda bulunurlar. Gazeteci bu ihtara rağmen talebi reddeder ve haber kaynağını açıklamaz. İngiltere Yasaları gereğince bu gazeteciye para cezası verilir.

Konu AİHM’e gider. Mahkeme, 1996 yılındaki kararında gazeteciyi haklı bulur ve yapılanın demokratik bir toplum bakımından uygun olmadığını söyleyip gazetecilerin haber kaynaklarını korumalarının basın özgürlüğünün temel taşlarından biri olduğuna vurgu yapar.

Diğer meselede ise Hollandalı gazeteci Voskuil, ismini açıklamadığı bir polise dayanarak yaptığı haberde Amsterdam’da polislerin hile yaparak silah ele geçirdiklerini kamuoyuyla paylaşır. Bu haber Hollanda’da büyük yankı bulur.  Haber kaynağını yani kendisine bilgi veren polisin ismini açıklamadığı için Vosklui tam 18 gün gözaltında tutulur.

AİHM’e yapılan başvuru sonucu mahkeme şu tespitlerde bulunur: “Gazeteciliğe ait kaynakların korunması, basın özgürlüğünün genel kabul görmüş temel ilkelerinden birisidir. Bunun gibi bir koruma olmaksızın, kaynaklar kamu yararını ilgilendiren meselelerde basını bilgilendirmeye yardımcı olmaktan kaçınabileceklerdir.”

AİHM 2007 yılında verdiği bu karar ile tüm AB ülkelerini bağlayıcı bir içtihat yaratmıştır. Hem bu içtihat hem de Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 2000 yılında kabul ettiği “Gazetecilerin Bilgi Kaynaklarını Açıklamama Hakkına İlişkin Tavsiye Kararı” ışığında hayati öneme sahip istisnai haller dışında Gazetecinin haber/bilgi kaynağını açıklama zorunluluğu yoktur.

Bugün gazetecilik etik kuralları ve gazetenin güvenilirliği açısından haber kaynaklarının açıklanmaya zorlanamaması önemli bir gelişmedir. Basının bu korumaya sahip olduğunun bilinmesi ile insanların gönül rahatlığıyla gazetelere haber veya bilgi iletmelerine olanak sağlanmaktadır.

Gazeteci arkadaşlara açık çağrımdır “Toplumsal yarar ve kamuoyu denetimi için haber kaynağınızı hiçbir zaman açıklamayınız”.

[url]http://www.kibrispostasi.com/print.php?col=162&art=13873[/url] ([url]http://www.kibrispostasi.com/print.php?col=162&art=13873[/url])

[url]http://www.hurriyet.com.tr/japon-mahkemesi-gazeteci-haber-kaynagini-aciklamak-zorunda-degil-4580521[/url] ([url]http://www.hurriyet.com.tr/japon-mahkemesi-gazeteci-haber-kaynagini-aciklamak-zorunda-degil-4580521[/url])


Haber kaynağı korunmazsa yani güvence olmazsa gazetecilere bir çok kişi bilgi sağlamayacaktır.

Gazeteci haberin doğru olup olmadığını İspatlamak zorundadır. Çünkü önüne gelen her bilgiyi araştırmadan haber yapması zaten gazetecilikl değildir. İspatlamak zorunda olması başka şey haber kaynağını bildirmesi başka şey.

Avrupa insan hakları mahkemesi gazetecinin haber kaynağını açıklama zorunluluğu olmadığını bildiriyor.

Şöyle düşünelim haberin kaynağı açıklanmak zorunda olsaydı bence Can Dündar MİT Tırları haberini yapamayacaktı ve bizim ilaç yardımı olarak duyduğumuz tırlarda silahlar olduğunu gözlerimizle göremeyecektik.



Elbette ben de yorumumda ispatını vurguladım. Yoksa gazetecinin her kaynağı açıklaması beklenemez zira bazen şahitlik veya itiraf durumları olabiliyor ve bu durumda kişiyi zan altında bırakmamak için kaynağını açıklamama hürriyetini kullanabilir. Fakat bir kişiyi veya kurumu itham eden yaklaşımlarda ispat şarttır. Bunu ister kaynağını açıklayarak yapsın ister başka şekilde. Aksi halde bu bir gazeteci hürriyeti değil alelade iftira olur.

Saygılarımla
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: karahan - Haziran 11, 2016, 06:27:49 ös
Gazetecinin haber kaynağını açıklama zorunluluğu yoktur.

Saygılar

Müddei, iddiasını ispatla mükelleftir. / 4721 S.lı Türk Medeni Kanunu

Kısaca iddia sahibi kim olursa olsun iddia ettiği olayı, durumu ve şahsa ithamı ispat etmek veyahut iznini almak zorundadır. Basın özgürlüğü demek, heybeden hayali haberler ortaya atmak değil, ispatı olan haberi özgürce, sansüre maruz kalmadan paylaşabilmek demektir.

Saygılarımla
Sn.Risus doğru söylüyor.
Kaynağı açıklanmaz ise meçhul kalır. Haber değeri ne olaki dahi inananlar yanlış ise haber neye inanmış olacaklar.

Şimdi bende bir iddiada buluna yim o zaman gazeteci değilim ama farz edin gazeteciyim.

Iddia 1= Sn.Mason asla mason değildir, iddia ettiği kayıt belge iddia ettiği loca da yoktur.yıllardır bizi mason um diye uyutmus.

Iddia 2= Sn.Adam aslında mason dur.Birçok mason dan bilgi anlamında ileri olduğu barız dir.Loca kaydı da mevcuttur.

Bilginize

Karahan
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: burakc - Haziran 11, 2016, 11:52:28 ös
Evet sayın Risus.

Diyalog ilgimi çekince yazmak istedim. Ben bu konuda çekimserim. Üzerinde detaylıca düşünmedim. Kaynağın açıklanmaması konusunda doğru bulduklarımda var yanlış bulduklarımda. Ben sadece uluslararası ve ulusal kanunlara göre olanı bilgi vermek amacıyla yazdım.

Tartıştıkça ortak noktalar bulunuyor veya fikirler o doğrultuda değişebiliyor.

Mesele bağcıyı dövmek değil üzüm yemek. Yorumlarınız için teşekkür ederim :)



Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: karahan - Haziran 12, 2016, 12:27:23 ös
Hurriyet gazetesi yıllar önce Ahmet Kaya için vay şerefsiz diye manşet attığın da Mit bu gazeteden yıllar sonra kaynak istediğinde gosterememisti.
Basın sabıkalı dir dolayisi ile kaynak konusunda şeffaf olmalı ve basın ilkesi gibi uygulamadigi değerlere siginamamali. Topluma yön ve ayar veren objeler gizlilik barındırmaz.
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: burakc - Haziran 12, 2016, 07:48:30 ös
Hurriyet gazetesi yıllar önce Ahmet Kaya için vay şerefsiz diye manşet attığın da Mit bu gazeteden yıllar sonra kaynak istediğinde gosterememisti.
Basın sabıkalı dir dolayisi ile kaynak konusunda şeffaf olmalı ve basın ilkesi gibi uygulamadigi değerlere siginamamali. Topluma yön ve ayar veren objeler gizlilik barındırmaz.
Bunlar sizin düşünceleriniz benim söylediklerim ise uluslararası kanunlar...
Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: smyrnali - Haziran 13, 2016, 11:34:09 öö
Çok alemsiniz.Burada bir haber var ,haberi bırakıp gazeteciye yöneldiniz
.Aslı varmı yokmu.bunu dış basın haberlerindede araştırıp sorgulayabilirsiniz.
Asparagas heberler illaki oluyor ve günümüzde RTE tutan medyanın bu tür haberleri çarşaf milleti uyutuyor .UYUMAYA ALIŞTIK MI ?...Can Dündar olayı önümüzde ibretlik durum.Gercek haberciler tutuklanıyor,sindiriliyor,tehdit ediliyor ..haberi tartışmak konu ise . haberciliği tartışmak ayrı bir konudur...


Başlık: Ynt: Erdoğan'ın Muhammed Ali'nin Cenazesinde konuşamaması
Gönderen: smyrnali - Haziran 13, 2016, 12:19:44 ös
sabah gazetesinin verdigi habere göre :Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamada Erdoğan'ın Çarşamba gecesi yola çıkacağı bilgisi verildi. Açıklamada, "Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muhammed Ali'nin ABD'deki Müslüman toplumunun liderlerinden İmam Zaid Şakir tarafından Perşembe günü kıldırılacak olan cenaze namazında saf tutacak. Cumhurbaşkanı, Muhammed Ali için Cuma günü son derece kalabalık bir katılımla gerçekleşmesi beklenen anma ve uğurlama törenine katılacak" denildi.

Evdeki hesap çarsıya uymadı....

Dünya bu görüntüleri konuşuyor: 'Muhammed Ali'nin cenazesinde Erdoğan'ı ittiler'..

http://www.cumhuriyet.com.tr/video/video_haber/549509/Dunya_bu_goruntuleri_konusuyor___Muhammed_Ali_nin_cenazesinde_Erdogan_i_ittiler_.html# (http://www.cumhuriyet.com.tr/video/video_haber/549509/Dunya_bu_goruntuleri_konusuyor___Muhammed_Ali_nin_cenazesinde_Erdogan_i_ittiler_.html#)