ShrinersBu forum alanında Şraynerler hakkında daha önce de anlatımlar yapılmıştır kuşkusuz. Ancak bir de ben, kendi tarzımla anlatayım.
Önce Şraynerlerin üyelerin yakasında bir rozet olarak da görebileceğiniz genel amblemi:
Bu örgütün tam adı
Ancient Arabic Order of the Nobles of the Mystic Shrine (Mistik Türbe Soylularının Eski Arap Tarikatı) şeklindedir. Bu ad
AAONMS biçiminde kısaltılır.
Örgütün temel amacı hastanelere yardım sağlamak olup, çalışmaları özellikle bedensel kusur ya da sorunları bulunan çocuklara yönelmiştir. Ancak bu örgüt, sıradan bir hayır derneği olmayıp, aynı zamanda bir de tek dereceli bir ritüeli olan bir kuruluş şeklinde organize edilmiştir.
Bu örgütün üyesi yani bir Şrayner olabilmek için öncelikle mason olmak, ayrıca Eski ve Kabul Edilmiş İskoç Riti’nin 32. derecesini veya İngiliz Masonluğu Sistemi’ndeki Tapınak Şövalyesi (Knight Templar) derecesini almış bulunmak gereklidir. Her ne kadar genel kural böyleyse de, son yıllarda bunun değiştirilip, üstat derecesindeki her mason örgüte girebilir olmuştur.
Merkezi Amerika Birleşik Devletleri’nin Chicago kentinde olan Şrayner Örgütü, 1872 yılında Walter Millard Fleming adlı bir masonun önderliğinde kurulmuştu. Ritüelik çalışmalarını yaptıkları tapınaklarda, gerek kullandıkları özel giyim öğeleri gerekse öğretilerinin kapsamında İslâm inançları ile Arap kültürünün açıkça belirgin izleri vardır.
Biraz dikkatlice incelendiğinde, Şraynerlerin ritüelleri ile Bektaşîlerin ilke ve yöntemleri arasında benzerlikler göze çarpar. Nitekim bu örgütün temelinin 644 yılında Hz. Ali tarafından atılmış olduğu kabul edilir. Örgütün kurucusu olan Fleming, ritüelik ilkelerin birçoğunu, 1860 yılında Fransa’da tanıştığı Rızkullah Hasan Efendi’den öğrenmiş olduğunu ileri sürmüştür. Fransa’daki bir Bektaşî tekkesinin toplantısına katılma olanağını elde etmiş, sonra Cezayir, Mısır ve Suriye’de uzun süre bulunmuştur.Yazılarında, İslâm ülkelerinde bulunmuş olduğu Bektaşî tekkelerini birer Şrayner kuruluşu olarak nitelendirir.
Şraynerlerin Amerika Birleşik Devletleri’ndeki yönetimsel örgütlenmesi 1876’da gerçekleştirilmiştir. Örgütün en yüksek yönetici organına önceleri Emperyal Büyük Konsey (Imperial Grand Council) denilirken, sonradan “büyük” sıfatı kaldırılmıştır. Örgütün ve emperyal konseyin başkanı Büyük Güçlü (Grand Potentate) unvanını taşır.
Günümüzde Şraynerlerin Amerika Birleşik Devletleri’nin her eyaletinde birer konseyi, 200 dolayında tapınakları ve bir milyona yakın üyesi vardır. Üye sayısını bu kadar çok olabilmesi, Amerika Birleşik Devletleri’nde Eski ve Kabul Edilmiş İskoç Riti’nin 32. derecesini almanın hayli kolay olmasından ileri gelmektedir.
Şraynerlerin sosyal nitelikli çalışmalara girişme ve sakat ya da bedensel sorunu olan çocukların bakımları ve iyileştirilmeleri için hastaneler kurmaya başlamaları, çocuk felcinin bu ülke için bir âfet haline geldiği 1920 tarihine rastlar. Bu amaçla Emperyal Konsey, tüm ülkeyi kapsayan bir vakıf kurmuştur. Bundan sonra bu örgüt “Masonluğun bir kolu” olarak nitelendirilmişse de, bu nitelendirme yanlıştır. Şrayner örgütü ancak üyelerinin önce mason olması gereken bir kuruluş olarak nitelendirilebilir. Masonluğa benzer olarak nitelendirilmesi bile zordur.
Günümüzde Amerika Birleşik Devletleri’nde Şraynerler, yüzlerce hastaneye yardım ederek katkıda bulunmakta, ayrıca birçok hastaneyi de doğrudan kendileri yönetmektedirler. Başlangıçta ortopedi hastaneleri üzerinde dururken, özellikle son yıllarda yanık hastaneleri ve genetik üzerinde araştırma yapan enstitüler kurarak yönetmeye de girişmişlerdir.
Şraynerler, gerçekleştirdikleri yararlı etkinlikler nedeniyle ABD’nde çok saygı görülen kişilerdir. Nitekim birçok kişi de bu örgüte “işini yoluna koyma ve geleceğini güvenceye alma” amacıyla girmektedir. Şraynerlik, gerek politikada, gerek devlet mekanizmasında gerekse özel sektörde çok geçer akçedir. Amerikanvari yaklaşımda bunun hiçbir sakıncası ya da ayıplanacak yanı yoktur; çünkü örgüte kendisine bireysel çıkar sağlama amacıyla da olsa girmek suretiyle kurumun yararına da hizmet etmiş olmaktadır.
Bu bağlamda benim de bir kişisel anım var… Çok yıllar önce Chicago’da katıldığım bir seminerde bir Şrayner ile tanışmıştım. Kısa süre içinde ahbap oluvermiştik; Amerikalılarla kolay ahbap olunuyor. Bu kuruma üye olabilmek için önce Masonluktan geçmek gerektiğini bildiğimden, ona Chicago’daki Masonluk ile ilgili bazı sorular yöneltmiştim. Hayret!... Masonluk hakkında hemen hiçbir şey bilmiyordu. Amacı Şrayner olabilmekmiş. Bana bu kurumun yapıp etmelerini uzun uzun anlatabiliyordu. Masonluğu da bu amaçla girmiş, bir hayhuy içinde ne olduğuna bile dikkat etmediği formaliteleri yerine getirmiş, Şrayner sonra da ilgisini ilişiğini kesmiş.