Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Kadın Mason Büyük Locası (Türkiye)  (Okunma sayısı 77590 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Haziran 07, 2011, 01:21:38 öö
Yanıtla #20
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 879
  • Cinsiyet: Bay

Sn.Prometheus zaten yazılmış olan şeyleri tekrar kopyala yapıştır yapmamın gereği var mı? Araştırmaya çok üşeniyorsanız linkini arayım yapıştırayım ister misiniz ?


Haziran 07, 2011, 01:23:36 öö
Yanıtla #21
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 647
  • Cinsiyet: Bay

Hiç gerek yok, siz sadece cevabı bir verin bakalım. Yoksa bilmiyor musunuz? Madem bir fikriniz var, bilgiye de dayanıyordur sanırım. Bilgi olmadan fikir yürütmek buradaki insanların pek işi değildir.

Üstelik şu var ki; Cümlenizde müthiş bir çelişki var. Hem bir şey diyemiyorsunuz, hemde çok bilgi var diyorsunuz? Hangisi doğru şimdi bunun? Ben biraz cahilim, zor anlarım, açıklarsanız sevinirim.
Bir yere ait olmayı hiç istemedim. Ya kendim olurum yada başkalarının arkamdan övgüleri ile ölmüş olurum.


Haziran 07, 2011, 01:32:42 öö
Yanıtla #22
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 879
  • Cinsiyet: Bay

Pekala özetle şu şekilde açıklayayım o zaman. Masonluğu hiram abif ve süleyman mabedinde çalışan taş ustalarına dayandırıyorum. Bana göre başlangıcı odur. Orada da bayanlar taş ustası olamıyordu. Şuan ki masonlukta gelenek olarak buna dayandığı için bayan alınmıyor. Muntazam masonlukta benim için tek gerçek masonik kurumdur. Bu yüzden de KMBL asla masonik bir kurum değildir benim gözümde.

Düşünüyorum da acaba önceki iletimde KMBL hakkında söylediklerim sizi rahatsız mı etti ? Ve sürekli polemik arayışında olan sitemizin bazı harici üyelerinin amacı nedir ? Bu saldırgan ve kendini beğenmiş uslubu kınıyorum.

Saygılar.


Haziran 07, 2011, 01:53:11 öö
Yanıtla #23
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 647
  • Cinsiyet: Bay

:) Çok güzel, cevabınız için size teşekkür ederim sayın Waldow.

Bende sizin gibi hariciyim ama, hiçbir masonik kuruluşu kabul veya red hakkına sahip değilim. Sanırım Böyle bir şeye kalkışmam ya yalakalık olur yada bilmişlik. Çünkü başta ben mason değilim ki kimin ne olduğuna karar vereceğim. Kaldı ki bu konuda buradaki masonlar bile diğer tarafa, onlar mason değildirler demez, sadece muntazam değildirler der.  O yüzden benim ne KMBL, ne ÖMBL, ne de HKMBL yi tanıyıp tanımama gibi bir haddim yoktur, olamaz da.
Bu sebeple KMBL hakkındaki yorumlarınıza tamamen nötürüm, sadece şunu biliyorum, ki iki ayrı kanadın bir tarafına yakındırlar.

Gerçi sizin konuşmalarınız sayın enelsır ve sayın Mustafa kemal ile, ben sadece gördüğüm bir çelişkiyi öğrenmek istedim ve sizde cevabınızı verdiniz. Bu yüzden cevabınızı eleştirmedim dikkat ederseniz.

Saygılarımla...
« Son Düzenleme: Haziran 07, 2011, 01:55:33 öö Gönderen: Prometheus »
Bir yere ait olmayı hiç istemedim. Ya kendim olurum yada başkalarının arkamdan övgüleri ile ölmüş olurum.


Haziran 07, 2011, 04:45:49 öö
Yanıtla #24
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 879
  • Cinsiyet: Bay

Aslında bir masonik kuruluşu kabul ve ya red hakına sahipsiniz. Çünkü o kuruluşlar bir zamanlar harici olanlardan oluşuyor. Sonuç olarak o kuruma girmeden önce araştırdığını varsayarsak ona göre kabul ve ya red hakkına sahip olduğunu görürüz. Örn: ÖMBL kardeşlik teklif etse bende onları mason olarak kabul etmediğimi ve katılmayı istemediğimi söyleyebilirim değil mi ? :)


Haziran 07, 2011, 07:09:11 öö
Yanıtla #25
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Burada benim açımdan yanıt verilmesi gereken iki konu var. Biri Sayın Mustafa Kemal’in giyim ile bağlantılı konusu, öteki Sayın Waldow’un Kadın Mason Büyük Locası’nın geçerliliği üzerine görüşü. (Bireysel atışmaları göz ardı ediyorum; kusura bakmayın.)

Önce ikincisine bakalım.

10. yüzyılın sonlarından bu yana dünya yüzünde önce karma (kadın + erkek) mason örgütleri, daha sonra sırf kadınlara özgü mason örgütleri (büyük localar) kurulmuş. Bunların tarihçesini ezbere bilmiyorum; gerekirse bulabilirim ama çok önemli olduğunu sanmıyorum. Bu açıdan Türkiye’de bir icatta bulunulmuş değil. Ancak birçok mason örgütü onları düzensiz (gayri muntazam) sayabilir. Nitekim öyle. Bu ise onların öznel tutumu. Ayrıca Sayın Waldow, özellikle Türk kadın masonların Masonluğun tarihini ÇOK İYİ bildiklerinden hiç kuşkusu olmasın.

Sayın Mustafa Kemal’in sözü ise sanırım Sayın Asli’nin ortaya attığı sorudan kaynaklanıyor.

Kadın mason kuruluşlarının kimisi toplantılarında bir harmaniye kullanıyor; kimisi siyah, kimisi beyaz. Başları kapalı değil. Türkiye’de olduğu gibi bazısı ise erkek masonların giyiminin karşılığını kullanıyor yani siyah (koyu renk) takım, tayyör ya da döpiyes. Belki erkeklere oranla biraz daha çeşitli gibi görünebilir ama aslında erkeklerin sınır konulmayan kravat renkleri çok daha fazla çeşitlilik yaratmakta olabilir. Şöyle diyelim: Erkek masonların giyimi pratikte Masonluğun etiketine ne kadar uygun oluyorsa kadınların giyimi de o kadar uygundur.

« Son Düzenleme: Haziran 07, 2011, 07:14:17 öö Gönderen: ADAM »
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Haziran 07, 2011, 08:10:56 öö
Yanıtla #26
  • Skoç Riti Masonu
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 206

Ben de ayni konu ile ilgili farkli bir yorum getireyim.

Forum uyelerimiz benim gayrimuntazamlik/ Kadin Masonlar ile ilgili nasil (keskin) dusundugumu artik heralde biliyorlardir. O yuzden bu konu ile ilgili Kadinlardan Mason olur/olmaz, OMBL mensuplari Masondur veya degildir tartismasina girmeyecegim.

Benim dikkat cekmek istedigim sey Sayin ADAM'in son yorumundaki "COK IYI" kelimelerinden esinlenerek aklima gelen "Emege Saygi". kavrami. Orneklerle baslayalim; mesela OMBL'de bir beyefendi var Murat Ozgen Ayfer isminde. Kendisi harici kabul ediliyor ama gelin gorun ki, cogu Duzenli Mason belkide Masonlugu, Masonca davranmayi onun eserlerinden ogrenmeye baslamistir. Bir baska ornek ise Isvicre'den Amerika'ya saglik hizmeti gormek icin gelen bir hanimefendinin hasbel kader bizim Merkez binamizi gorup iceriye girmesidir. Kendisi ile uzun uzun sohbet etmis bundan da buyuk bir zevk almistim. O hanimefendi bizim "co-ed" dedigimiz karisik Mason Locasi uyesi idi. Kendisi bana bir keresinde Loca'sinda sundugu tezini gondermisti, Amerika'da Masonlugu konu alan. Okuduktan sonra cok yogun emek ve ciddi bir arastirma sonucu bu tezin ortaya ciktigini anlamistim. Akademik bir calisma yapiyorsaniz, subjektif olmak gibi bir luksunuz yoktur. Sadece dogru bilgiyi aramaniz, yazarin kisiligine degil, ortaya koydugu esere bakmaniz gerekir.

Birakalim Masonlugu, dilimizin bence en buyuk zenginliklerinden birisi olan Atasozlerinden biri ile konuyu biraz daha anlasilabilir kilalim: "Yigidi oldur, hakkini teslim et." Benim calistigim kurumda namiyla unlu bir teknisyen mevcut. Uydu parcasi yapmaktan tutun da su tesisati tamirine kadar cok yogun bir is yelpazesi vardir ancak kendisinin resmi bir muhendislik diplomasi yoktur. Sirf Muhendislik diplomasi yok diye bu islerden anlamaz diyebilir miyiz? Belki de benden cok daha iyi bildigi seyler vardir, ancak ana resme baktigimizda kendisi tescilli bir muhendis degildir.

Uzattigimin farkindayim, toparlayayim. Konu Masonluk olsun olmasin, eger sonucta bir emek varsa bence bu emegi atlamamamiz gerekir. Bu konu basligi altinda Sayin ADAM ile mutabakata varamayacagimiz cok belli onun icin havanda su dovmeye gerek yok. Ancak (bence) sadece Masonlukta degil, hayatin her alaninda cok onemli olan bu ince ayrintiyi atlamamak istedim.

Saygilar

Bir de not: bu yorumu uyelerimiz OMBL'nin hakkini yiyor veya KMBL'sina gereken kredi verilmiyor diye degil, tamamen bu detay aklima geldigi icin belirttim. Belki de konu basligina hic uymadi ama olsun, bence atlanmamasi gereken bir detay idi.
In Thy name we have assembled!


Haziran 07, 2011, 08:29:04 öö
Yanıtla #27
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 498
  • Cinsiyet: Bay

 Öncelille sayın Waldow' a değer bulup sorumu yanıtlamaya çalıştığı için teşekkür ederim. Şimdi belki sevgili ADAM konuyu saptırdık diye kulağımı çekecek ama böyle bir soruyu ben ortaya attığım için devam etmemem sayın Waldow' saygısızlık olacak.

 Bunu niye sordum? Sayın Waldow kadın masonlar için '' masonculuk oynamak gibi'' diye bir tabir kullanınca , kendisinin bunu gelişi güzel söylemediğini elbet dayandırdığı bir temel olduğunu ve bunun ne olduğunu merak ettiğim için, öğrenmek adına sordum. Peki neden '' siz masonluğun ne zaman doğduğunu düşünüyorsunuz'' diye sordum? Çünkü birkavramın tarihini bilmek çok önemlidir. Hatta derece olarak neredeyse rit'i yarılamış bulunan sayın Mustafa Kemal bu görüşü imza olarak kullanır: ''Bir kavramın tarihini bilmediğiniz sürece, kavramın kendisini idrak edemezsiniz''. Bunu ben de çok benimserim. Hatta forumdaki ve başka ortamlardaki okumalarımı bu yöne yoğunlaştırmak gibi bir çabam var.

 Sayın Waldow masonluğun doğuşunu Hiram efsanesine dayandırıyor. Bence yanlış. Bu hem bizzat masonların söylemiyle bir efsane ( doğru da olabilir) hem de konu Masonluk olunca görece yakın bir tarihtir. Oysa düşünsel Masonluk'ta Masonluğun 6000 yıl önce doğduğu söylenir. Dikkat! '' Söylenir'', fakat söylence olmasına rağmen bence doğru olan budur ( bence!). Bu tarihte öyle gelişi güzel değildir ama,  onun da bir sebebi bir dayanağı var elbet. Fakat konuyu iyice dağıtıp dayak yemeden bağlamalıyım :). Hiram efsanesi olsa olsa ritüellerin ve masonluğun bugün kullandığı sembollerin, yani şekil olarak Masonluğun başlangıcı sayılabilir belki. Bilemem.

 Masonluk ilkeleri, amaçları incelendiğinde tarihe sığamayacak kadar geniştir. Masonların kullandığı ve çok sevdiğim bir tanımlama var '' masonluk bir nurdur''. Katılırım. Ben masonluğu böyle anladım...Evet bir Nur.

 Peki neden bunu bu konu başlığın da sordum ve bu düşüncelerimi paylaştım. Bunların bu konuyla alakası ne?

 Işık her yer de ve her zaman ve her şeyi , ayırmadan, kayırmadan, eşit ve adil olarak ,aynı aydınlatır ve aynı ısıtır. Ayrımcılık insanlara mahsustur. Masonluğa mal edilemez.


not: Şu iletimi bir gözden geçirdim de... Ne büyük laflar etmişim. Bir yıl kadar önce üye olduğum da M' sini bilmediğim bu konu da neler yazmışım. Bütün bunları öğrenmeme vesile olan bu forumun kurucusundan yöneticisine, üyesinden ziyeretçisine kadar tırnak ucu kadar bile katkısı olan herkese en içten sevgilerimi sunarım.

 Saygılarımla.
 




 
« Son Düzenleme: Haziran 07, 2011, 08:34:45 öö Gönderen: enelsır »
enelsır


Haziran 07, 2011, 11:13:28 öö
Yanıtla #28

"Hangi Masonluk" sorumun iki seçenekli bir cevabı vardı aslında... Operatif ve Spekülatif (ya da ben bunu kastetmeye çalıştım diyelim).

Spekülatif döneme girildikten sonra "Muntazam" Masonluk 2 kadın üye kabul etmiştir.

Daha ilginç bir bilgi de var. Selamet Locası'na zamanın birinde bir hanım başvurur Mason olmak için. Bir Locanın buna cevap vermesi, Sn. Waldow'un cevap vermesinden çok daha uzun sürer. Çok uzun bir süre tartışırlar, alalım mı almayalım mı diye. (Eminim Sn. Adam bu hikayeyi çok iyi biliyor) Hoş sonuçta almazlar, ama burada anlatmak istediğim çok farklı bir durum. Masonlar bile kestirip atmamış bu işi. Zamanında çok uzun tartışmalar yapılmış.

Bizim kabul ettiğimiz Masonluk anlayışı kadın üyeleri kabul etmiyor doğrudur. Ama bu noktaya gelirken "Süleyman Mabedinde kadın yoktu, o zaman kadınlar Mason olamaz" diyip kestirip atmıyor. Üzerinde uzun mesailer harcanmış bir konu.

Saygılarımla.
Bir kavramın tarihini bilmediğiniz sürece
Kavramın kendisini idrak edemezsiniz


Haziran 07, 2011, 12:38:15 ös
Yanıtla #29
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Ayrı ayrı bakış açılarından yürütülen düzeyli tartışmalar beni mutlu ediyor. Burada bir kişinin bir diğerini ikna etmesi diye bir zorunluluk yok. Böyle bir şey Masonlukta da yok.  Bilimsel verilere dayandığı, akla uygun düşüğü, iyi ve güzel olduğu sürece her şey destek görecektir.

Şimdi bir soru sormak istiyorum:

Masonluk iyi bir şey midir?

Kötü olduğunu söyleyenler var elbette. Bu forumda bile Masonluğun kötülenmesi olasıdır; en azından eleştirilebilir.

Ancak diyelim ki bu sorunun yanıtı "Evet!" diye verildi.

Bir diğer soru:

Türkiye'de Masonluğun varlığı yararlı mı dır, zararlı mıdır?

Diyelim ki bunad da aynı mantık yoluyla "Yararlıdır." diye yanıt verildi.

Üçüncü soru... Biliyoruz ki dünya yüzünde birbirinden farklı Masonluklar var. Kimiler bunu öyle görmeyip sadece kendi masonluğunu masonluktan sayıyor ama objektif bir göz benim dediğimden yana. Aslında bu farklı Masonlukları da çok kaba hatlarıyla iki kanatta toplayabiiyoruz. Her iki kanattan ulusal nitelikli mason örgütlerinin yurdumuzda bulunması ve çalışması, ulusal yararlarımız bakımından iyi midir kötü mü?

Buna kimisi "iyi" diyebilir, kimisi "kötü" olduğunu söyleyebilir. Çünkü değerlendirmelerini farklı açılardan yapmaktadırlar.

Sonunda sorumuza gealdik.

Türkiye'de ulusal nitelikli bir erkek masonluğunun bulunması iyi ve yararlı ise, ulusal nitelikli bir kadın masonluğunun da bulunması yararlı mıdır, zararlı mı?

Kadın Mason Büyük Locası bu açıdan da değerlendirilmeli.  Üstelik bu değerlendirme iki bakımdan birden yapılmalı.

1- Mason örgütlerinin misyonlarıgöz önünde tutularak yurt içindeki etkileri;

2- Mason örgütlerinin uluslararası ilişkiler bakımından etkileri.

Bunları düşünmeye değer.
 
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
28 Yanıt
65421 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 03, 2017, 08:24:27 ös
Gönderen: ADAM
12 Yanıt
12132 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 11, 2011, 05:59:50 ös
Gönderen: ADAM
16 Yanıt
15107 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 23, 2009, 04:56:39 öö
Gönderen: Waldow
0 Yanıt
7680 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 13, 2009, 03:20:26 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
4946 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 22, 2012, 06:29:46 ös
Gönderen: b12
57 Yanıt
29704 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 02, 2013, 07:49:46 öö
Gönderen: ADAM
6 Yanıt
7349 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 23, 2014, 04:35:31 ös
Gönderen: ADAM
10 Yanıt
8230 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 24, 2014, 03:08:54 ös
Gönderen: ADAM
2 Yanıt
5180 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 20, 2015, 02:05:44 ös
Gönderen: Risus
7 Yanıt
6429 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 16, 2015, 06:27:01 ös
Gönderen: ADAM