Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: MASONLUK TARİHİ’NDE ANLATILMAYANLAR - 20  (Okunma sayısı 3209 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Eylül 29, 2009, 07:54:49 öö
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



Önceki bölümün sonunda sözünü ettiğim o "yangın"a daha sonra geleceğim. Önce sırayı yitirmeden diğer birkaç noktaya değinmek istiyorum.


Niçin “Büyük Loca”


Akla gelebilecek sorulardan biri de kurulmuş olan bu yeni örgüte niçin “büyük loca” denmiş olduğudur.

Günümüzde Masonlukta kullanılan “büyük loca” terimi (İngilizcede Grand Lodge, Fransızcada Grade Loge, Almancada Grossloge) yeter sayıda locanın bir araya gelerek oluşturduğu, federatif nitelikli bir mason örgütü anlamındadır. (Aslında bu terimi kullanan başka örgütler de var.) Buna aynı zamanda “obediyans” da denilmektedir ama günümüzün Masonluğunda statüsü bakımından “büyük loca” tarzındaki bir örgütlenmeye tam uymayan, birtakım farklı nitelikler taşıyan obediyanslar da vardır. Bu nedenle bir büyük loca bir obediyanstır ama her obediyans “büyük loca” olmayabilir. (Bunun ayrıntılarını bir başka başlık altında incelemek gerek. Üstelik bu konu çok daha sonraki bir zaman diliminin ürünü.)

Ancak sorumuz hâlâ yanıtsız… Niçin kısaca “Londra Locası” değil de “Londra Büyük Locası”?

İşin aslına bakarsanız bence bu ilk büyük locanın adıyla bağlantılı olmak üzere baştan beri bir yanlışlık yapılmış. Bunun İngilizcesi “Grand Lodge of London”; “London Grand Lodge” değil. Bu nedenle de Türkçesinin aslında “Büyük Londra Locası” olması gerekir yani Londra’nın BÜYÜK locası. Nitekim kuruluşu sırasında bu adın alınmasındaki amaç da bu örgütün büyüklüğünü vurgulamak; diğer locaların tümüne oranla bir üstünlüğünün bulunduğunu ortaya koymaktı. Büyük olunca da tüm mason localarının bu örgüte bağlanması, ona itaat etmesi. onun belirlediği yolda gitmesi öngörülüyordu. (Ancak ben alışılagelmişten sapmayıp Londra Büyük Locası adını kullanmayı sürdüreceğim.)

Böyle olunca, büyük locanın bu bağlamda birtakım örgütsel düzen kuralları da olmalıydı. Bunlar bir yandan inşaatçı mason localarının yüzyıllardan beri geçerli geleneklerini izlemeli ama diğer yandan büyük locanın kuruluş amacına da uygun bir biçimde yeniden düzenlenmeliydi. Nitekim bu bağlamda ilk adım ikinci büyük üstat George Payne tarafından atıldı.

George Payne, İngiltere’de geleneksel yapıcılık mesleği ve zanaatı ile ilgili olmak üzere bulunabilecek tüm eski el yazması belgeleri toplatmaya girişti. Bu toplatma işinin amacı, Londra Büyük Locası’na gerektiği ya da istendiği gibi esaslı bir karakter kazandırılması olarak ortaya konmuştu. Bunun için devlet erkinden de yararlanılmıştı.

Aslına bakarsanız, sonradan Operatif Masonluk denilecek olan geleneksel inşaatçılık mesleğinden kalma öyle pek çok belge de yoktu. Olamazdı. Çünkü inşaatçı masonlar ne locaların çalışmalarına ilişkin kural ve yöntemleri ne de bir inşaatı nasıl yaptıklarını -özellikle teknik bilgileri- yazıya dökerdi. Masonlar bunları kulaktan dolma olarak öğrenir, pratikle geliştirir, gerekenleri ezberlerdi. Buna karşın, birtakım kaçak el yazmalarının varlığı da biliniyordu. Bunların bazılarını elde etmek hiç zor olmamıştı. Ancak başka nerede ne vardı acaba?...

Şu şansa bakın ki, daha önce de değinmiş olduğum üzere 1718 yılında yani George Payne büyük üstat olduğu sırada Londra Büyük Locası’nın merkez binasında bir yangın çıktı. Toplanmış olan tüm belgeler de o yangında kül olup gitti. Bu olay Masonluğun resmi tarihinde de anlatılır.

Ancak anlatılmasından sakınılan bir başka olay var ki, o da bir masonun günlük defterine yazdığı anılarda geçiyor. Yangın olayından epeyce sonra bir gün Büyük Üstat George Payne ile büyük locanın ileri gelenlerinden bir ikisinin ki bunların arasında James Anderson da var, sonradan ele geçmiş olan birtakım diğer el yazması belgeleri de şömineye atarak yaktıklarını görmüş.

Şimdi bu gerçek mi, bir hayal ürünü mü, yanlış anlama mı, yoksa tümüyle art niyetli bir uydurmaca mı?... Düzmece bile olamaz mı? Orasını söyleyebilmek olanaklı değil; ancak kimileri bu anı notlarını bir gerçek belge olarak kabul edip, 1718 tarihindeki yangının da bir kundaklama ile çıkarılmış olduğunu, asıl amacın toplanmış olan tüm el yazmalarının ortadan kaldırılması, böylece Londra Büyük Locası çatısı altındaki yeni masonluğun inşaatçı eski masonlukla olan tüm zorunlu bağlarının koparılıp, örgütlenme tarzı ve yöntemini kendi istediği gibi düzenlemesini sağlamak olduğunu ileri sürmüşlerdir.

Ben bu konuda yan tutarak bir yorum yapamam. Sadece şunu söyleyebilirim: Toplanmış olan eski elyazması belgeler ister kazara yitirilmiş ister bilerek ortadan kaldırılmış olsun, o tarihte ele geçirilememiş ve çok daha sonra bulunmuş olan elyazması belgeler de var. Çoğu Britanya’da birkaçı da Avrupa’da olmak üzere toplam 60 dolayında belge bulunmuş. Ancak bulundukları tarihlerde dünya yüzünde Masonluk artık salt çağdaş anlamında olduğu ve bu örgütün kökeninin eski inşaatçı locaları olduğu benimsendiği içindir ki, bunlar Masonluğun çok değerli anısal (müzelik) değerleri sayılmış.

İşte o elyazması belgeler gözden geçirildiği zaman ortaya şu gerçek çıkıyor:

Londra Büyük Locası geleneksel inşaatçılık mesleği ve zanaatının devamı falan değildi. Her bakımdan çok farklı, yepyeni ve bambaşka bir örgüttü.



ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
3 Yanıt
5382 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 05, 2010, 05:19:04 ös
Gönderen: Asi
0 Yanıt
2970 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 24, 2009, 10:48:02 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3393 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 25, 2009, 04:12:50 ös
Gönderen: ADAM
8 Yanıt
6063 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 27, 2009, 02:49:27 ös
Gönderen: ozkann
1 Yanıt
4479 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 27, 2009, 07:18:53 ös
Gönderen: Prenses Isabella
0 Yanıt
3529 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 27, 2009, 03:57:52 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3256 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 28, 2009, 08:06:50 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3408 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 28, 2009, 06:57:41 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3397 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 01, 2009, 08:32:56 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3502 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 01, 2009, 02:01:58 ös
Gönderen: ADAM