Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: SEVGİ Mİ ?...  (Okunma sayısı 3978 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kasım 14, 2010, 07:41:18 ös
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay

 
Birçok şeyi sevgi sandığımız için karmaşa yaşıyoruz. Birisine duyulan yoğun çekim, paylaşılan zevkler, özlem­ler, arzular... Bu özlem ve arzuların, sevgi objemiz üzerin­deki yansıması, onaylanma, kabul görme, sevilme, cinsel­lik gibi ihtiyaçlarımızın belli bir süre birisi tarafından kar­şılanması... Şehvet, kıskançlık, tutku... Duygusal çıkar­lar... Sevgi sanılıyor. Zaman içinde değişen, gelip giden her şeyin altında bir duygu yatar. Oysa sevgi hiçbir duygu­dan etkilenmez.

 

           Gerçekten sevdiğimizde, tüm duyguları, tüm ruh halle­rini yaşasak da, sevdiğimizi sevmeye ve ona saygı duyma­ya devam ederiz. Sevgi, öfke ve kızgınlık, utanç ve suçlu­luk duyguları içinde bile vardır. Hatta nefretin içinde bile sevgi vardır. Sevgi hiçbir duygunun zıddı değildir. Çünkü sevgi bir bilinç boyutudur. Kesinlikle zarar verme gücün­den yoksundur. Sevgi sadece yaratmayı bilir.

 

           Sevgi, birisine duyulan hayranlık da değildir. Çünkü hayranlık da nefret gibi bir yansıtmadır. Kendi içimizdeki beyaz ve siyah gölgelerin yansıması. Yadsıdığımız, henüz ortaya çıkmamış boyutlarımızın baş­ka insanlara yönlendirdiğimiz projeksiyonudur hayranlık ve nefret. Bu tür sevgi sanılan aşklar, yani kişinin kendi gölgesini başka bir insanda görüp vurulması, kişiyi duygu çalkantı­larının girdabına sokar. Kişi kendi yarattığı büyünün etkisi altındadır artık. Bu gerçek sevgi değildir. Sevgi başka in­sanların ruhlarıyla oynamaz. Kendi yansımasına bağımlı olmaz. Duygular, arzular gelir ve gider. Koşullar değişir ama gerçek sevgi tüm duyguların içinde bile travmayı, aldatıl­mayı, boşanmayı, ayrılmayı, ölümü aşar.

 

           Bir çocuğun sarılmasında, bir dostun ilgi ve şefkatinde, kedine köpeğine gösterdiğin ilgide sevgi vardır. Aile üyelerinden bazılarına kızsan da onları destekle­mende sevgi vardır. Burada görev ve suçluluk duygusun­dan kaynaklanan zoraki desteği kast etmiyorum. İçinden gelerek verdiğin destekten bahsediyorum.

 

           Sevginin dilini bildiğinde onu, hayatında bir evcil hay­vana, saksındaki bir çiçeğe karşı gösterdiğin ilgi ve bakım­da bulabilirsin. Sevginin bilinci, doğa ve hayvan sevgisiy­le başlar. İnsan sevgisiyle devam eder. Sevgi bilincinin pratiğinin doğa ve hayvan sevgisiyle başlaması iyidir. Çün­kü onlardan kendini koruyacak bir güvensizliğin, korkula­rın, bir beklentin yoktur. Seni, bir insanı da böyle sevebil­meye hazırlar. Kimi insan, "İnsan severim ama hayvan sevmem" der. Sevmenin en somut ölçüsü zararsızlık ilkesidir. Yoksa sev­mek ille de kucaklaşmak, birlikte olmak değildir. Kimi insan, "Ben doğayı ve hayvanları severim ama in­sanları sevmem" der. Bu kişinin doğayı ve hayvanları da gerçekten sevdiği anlamına gelmez. Evcil hayvanını, kendi yalnızlığını bir nebze olsun giderdiği için seviyordur bu kişi. Bitki, hayvan, insan diye bir hiyerarşinin olduğu yerde Sevgi olmaz.

          Sayın ADAM bir yazısında soruyor du,sevginin olmadığı yerde saygı olur mu,diye.Olmaz,olamaz...Oluyor gibiyse,orada hakim olan riyadır.

Aslında,sevginin olmadığı yerde hakim olan maskelerdir.Maskeleri taşıyanlar,zamanla unuturlar maskelerle,gerçek olanları...İşte,dünyada cehennemi yaşatan bu maskelerdir.Sevilmeye layık olmadığını düşüneneler,sevmeyi de öğrenemezler.

          Dönüp dolaşıp konu,insanın kendisine olan inancına bağlanıyor.



Saygılar

Ben"O"yum,"O"ben değil...


Kasım 15, 2010, 12:17:52 ös
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 439
  • Cinsiyet: Bay


Birçok şeyi sevgi sandığımız için karmaşa yaşıyoruz. Birisine duyulan yoğun çekim, paylaşılan zevkler, özlem­ler, arzular... Bu özlem ve arzuların, sevgi objemiz üzerin­deki yansıması, onaylanma, kabul görme, sevilme, cinsel­lik gibi ihtiyaçlarımızın belli bir süre birisi tarafından kar­şılanması... Şehvet, kıskançlık, tutku... Duygusal çıkar­lar... Sevgi sanılıyor. Zaman içinde değişen, gelip giden her şeyin altında bir duygu yatar. Oysa sevgi hiçbir duygu­dan etkilenmez.

 

           Gerçekten sevdiğimizde, tüm duyguları, tüm ruh halle­rini yaşasak da, sevdiğimizi sevmeye ve ona saygı duyma­ya devam ederiz. Sevgi, öfke ve kızgınlık, utanç ve suçlu­luk duyguları içinde bile vardır. Hatta nefretin içinde bile sevgi vardır. Sevgi hiçbir duygunun zıddı değildir. Çünkü sevgi bir bilinç boyutudur. Kesinlikle zarar verme gücün­den yoksundur. Sevgi sadece yaratmayı bilir.


         

kesinlikle katılıyorum sn ceycet. Katılmak ile kalmayıp kendi düşüncelerimi de paylaşmaktan mutluluk duyarım.

Sevgi insanı herzaman uzaklara götüren bir olgudur. sevgi, çok yönlüdür. Herkes farklı şeylere sevgi besleyebilir, taşa, ağaca,kuşa, şiire, anneye-babaya, yada sevgiliye. ama sevgi inançta saklıdır. sevgi inanmaya bağlıdır. Bu olguyu tadabilen insan pek çok şeyide sevmeyi öğrenebilir. Ama benim için sevgide ki en önemli nokta; SEVGİ & SABIR...

Sevgi sabırlı olmayı gerektirir. Sabır sevginin yapı taşını oluşturur.  Sabırlı insan, kusur görmez görsede o kusuru bir şekilde kendisi kapatır. yapılan yanlışlıklara karşı hoşgörüyü beraberinde getirir. En derinlerde hissetmeyi sağlar. Sevgide bir olguda BEN değil SEN olgusudur. bunu kendisine kazandırabilen ve bu inancı uygulayan kişi sevgiyi en derinden işler.

Sevgi sizinde dediğiniz gibi dönüp dolaşıp kendisine olan inancına geliyor

saygılarımla,


Kasım 15, 2010, 12:18:00 ös
Yanıtla #2
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 439
  • Cinsiyet: Bay


Birçok şeyi sevgi sandığımız için karmaşa yaşıyoruz. Birisine duyulan yoğun çekim, paylaşılan zevkler, özlem­ler, arzular... Bu özlem ve arzuların, sevgi objemiz üzerin­deki yansıması, onaylanma, kabul görme, sevilme, cinsel­lik gibi ihtiyaçlarımızın belli bir süre birisi tarafından kar­şılanması... Şehvet, kıskançlık, tutku... Duygusal çıkar­lar... Sevgi sanılıyor. Zaman içinde değişen, gelip giden her şeyin altında bir duygu yatar. Oysa sevgi hiçbir duygu­dan etkilenmez.

 

           Gerçekten sevdiğimizde, tüm duyguları, tüm ruh halle­rini yaşasak da, sevdiğimizi sevmeye ve ona saygı duyma­ya devam ederiz. Sevgi, öfke ve kızgınlık, utanç ve suçlu­luk duyguları içinde bile vardır. Hatta nefretin içinde bile sevgi vardır. Sevgi hiçbir duygunun zıddı değildir. Çünkü sevgi bir bilinç boyutudur. Kesinlikle zarar verme gücün­den yoksundur. Sevgi sadece yaratmayı bilir.


         

kesinlikle katılıyorum sn ceycet. Katılmak ile kalmayıp kendi düşüncelerimi de paylaşmaktan mutluluk duyarım.

Sevgi insanı herzaman uzaklara götüren bir olgudur. sevgi, çok yönlüdür. Herkes farklı şeylere sevgi besleyebilir, taşa, ağaca,kuşa, şiire, anneye-babaya, yada sevgiliye. ama sevgi inançta saklıdır. sevgi inanmaya bağlıdır. Bu olguyu tadabilen insan pek çok şeyide sevmeyi öğrenebilir. Ama benim için sevgide ki en önemli nokta; SEVGİ & SABIR...

Sevgi sabırlı olmayı gerektirir. Sabır sevginin yapı taşını oluşturur.  Sabırlı insan, kusur görmez görsede o kusuru bir şekilde kendisi kapatır. yapılan yanlışlıklara karşı hoşgörüyü beraberinde getirir. En derinlerde hissetmeyi sağlar. Sevgide bir olguda BEN değil SEN olgusudur. bunu kendisine kazandırabilen ve bu inancı uygulayan kişi sevgiyi en derinden işler.

Sevgi sizinde dediğiniz gibi dönüp dolaşıp kendisine olan inancına geliyor

saygılarımla,


Kasım 15, 2010, 04:04:10 ös
Yanıtla #3

Sevgi, bircok anlatimlarla ifade edilir, muhakkak :) ama sevgi anlayisi tipki diger kavramlarda oldugu gibi her zamanki gibi goreceli odugundan kisiden kisiye degisen farkli bir anlam kazanir. Kime gore, neye gore misali.. Ama ne olursa olsun sevgideki temel husus tam bir saf duyguyla teslim olusu simgeler - bana gore - vericidir, karsilik beklenmez.. hele menfaate hic mi hic yer yoktur.. hatta bu asamaya gelmis bir bilinc icin tasa, topraga bile inanilmaz bir sevgi duyar - doga aski gibi birsey - sevgi bircok farkli anlamlar kazanirken salt bir canliya duyulan sevgiden oldukca farklidir. Genis capta sevgiyi hissedebilenler icin..

Sevgilerle:)  
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
SEVGİ

Başlatan sun Insan

1 Yanıt
3619 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 14, 2008, 08:14:09 ös
Gönderen: Prenses Isabella
4 Yanıt
3266 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 14, 2008, 04:54:37 ös
Gönderen: blossom
1 Yanıt
3002 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 01, 2009, 02:53:01 ös
Gönderen: martı
0 Yanıt
2975 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 16, 2009, 12:00:28 ös
Gönderen: ceycet
1 Yanıt
3431 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 09, 2010, 05:30:19 ös
Gönderen: oasis
6 Yanıt
7133 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 14, 2012, 05:41:32 öö
Gönderen: Element
0 Yanıt
2687 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 09, 2011, 06:56:12 ös
Gönderen: karahan
0 Yanıt
2225 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 24, 2011, 07:48:20 ös
Gönderen: karahan
0 Yanıt
2979 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 06, 2012, 07:53:40 ös
Gönderen: karahan