Masonlar.org - Harici Forumu

Diger => Diger Konular => Konuyu başlatan: asimov - Ocak 30, 2012, 07:55:36 ös

Başlık: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: asimov - Ocak 30, 2012, 07:55:36 ös
Merhaba,
Herhalde aşağıdaki haber Sayın Adam'ın gönderdiği resmin başka bir boyutunu anlatıyor. Tahammül sınırlarında...
Saygılarımla.
(http://gundem.milliyet.com.tr/dinsizlestiren-heykele-defalarca-saldirdilar/gundem/gundemdetay/30.01.2012/1495741/default.htm)

Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar

Edirne’de muhafazakar çevreler, Türk Kadınlar Birliği Edirne şubesi tarafından cumhuriyetin 80. yılı anısına Fatih mahallesine yapılan “Özgür ve Çağdaş Kadın” heykelinin kaldırılması için çalışma başlattı. Milli Gazete’nin haberinde; “başörtüsünü atan erotik” kadın heykeliyle çağdaşlık kisvesi altında Türk halkının manevi değerleriyle alay edildiği savunularak heykelin bir an önce kaldırılması istendi. Ayrıca habere göre istenmediği için halkın defalarca kırdığı ve yıktığı heykel, birlik tarafından her seferinde yeniden yapılmış.

Milli Gazete’nin üst başlığında “Çağdaş yobazlığı yansıtan bu heykel serhat şehri Edirne’ye yakışmıyor” dediği ve “Yobazlığın Heykeli” başlıklı haberde şu ifadelere yer veriliyor:

"Dinsizleştirme politikasıdır

"Bir toplumu dininden uzaklaştırırsan o toplumu yok edebilirsin" diyerek tepki gösteren Milli Türk Talebe Birliği Başkan Yardımcısı Yasin Sadıkoğlu: "Sapkın zihniyetler bugün de Türk Kadınının çağdaş oluşunu Edirne'de başörtüsünü çıkaran bir kadın heykeli ile karşımıza çıkarıyorlar. Amerika Afganistan'a girdikten sonra da bir kadın fotoğrafı yer almadı mı dünya basınında? Bir kadın var eliyle başörtüsünü çıkarıyor. Neymiş efendim Afganistan kadını özgürleşti. Allah'tan o kadının bir gazetenin muhabiri olduğu ortaya çıktı da susmak zorunda kaldılar. Türk basınında da manşetten verilmedi mi bu haber? Hem de günlerce manşetlerde yer almadı mı? Bakıldığı zaman Afganistan kadını yiyecek ekmeğin sıkıntısının yaşarken başörtüsünü çıkararak rahat bir nefes alıyor sanki. Bugüne kadar hep kadının başörtüsüyle uğraşıldı. Nereye özgürlük getirilecek dendiyse kadının başındaki eşarbı çıkartıldı. Bunun bilerek ve isteyerek uygulanan bir politika olduğu aşikârdır. Dinsizleştirme politikasıdır bu. Çünkü bir toplumu dininden uzaklaştırırsan o toplumu yok edebilirsin" dedi.

Milletimize hakarettir

Bu ahlaksız heykel Müslüman- Türk Milletine hakarettir" diyerek tepki gösteren Alperen Ocakları Edirne İl Başkanı Alparslan Cankanoğlu şunları söyledi: "Türk Kadınlar Birliği Edirne Şubesi tarafından 2004 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin 80'inci yıldönümü anısına Fatih Mahallesi'ne dikilen "Özgür ve Çağdaş Kadın" olarak isimlendirilen başörtüsünü atan çıplak kadın heykeli bizi ziyadesiyle üzmektedir. Hele hele bu heykelin başörtüsüne hakaret edercesine başörtüsünü çıkarmış şekilde ve çıplak olarak gösterilmesi Müslüman -Türk Milletine ağır hakaret olarak görüyoruz".

Heykel derhal kaldırılmalıdır

Cankanoğlu, "Cumhuriyet demek çıplaklık demek değildir, çıplaklık hiçbir zaman medeniyet ölçüsü değildir. Bu durumu Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un dediği gibi "Medeniyet dediğin eğer açmaksa bedeni hayvanlar sizden daha medeni" olarak özetliyor. Manevi değerlerimize aykırı olan milli değerlerimizle bağdaşmayan bu heykelin kaldırılmasını başta Edirne Belediyesi olmak üzere diğer yetkililerden şiddetle istiyoruz" dedi.

Halk yıktı onlar tekrar yaptı

Halkın tepkisine neden olan Başörtüsünü atan erotik heykel Türk Kadınlar Birliği Edirne Şubesi tarafından Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 80'nci yıldönümü anısına yaptırılmıştı. 400 kilogramağırlığındaki bu bronz 'Özgür ve Çağdaş Kadın Heykeli' halkın defalarca yerinden söküp kırmasına rağmen Türk kadınlar Birliği tarafından inatla tekrar yapılmıştı." (t24.com.tr)
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: asimov - Ocak 30, 2012, 08:00:52 ös
(http://i.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2012/01/30/fft99_mf1956834.Jpeg)
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: Alşah - Ocak 30, 2012, 11:40:39 ös
       Pes yani. bir heykel hakkında bu kadar basit yorumlar yapılabilir ancak. Nelerle uğraşıyoruz. Akıl erdiremiyorum.
       Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: popperist - Ocak 30, 2012, 11:51:24 ös
Burada yorum çok önemli. Heykelin neye benzediğini fotoğrafa bakarak tam anlayamadım, eğer denildiği gibi başörtüsünü atarak çağdaşlaşan bir kadın heykeli durumu varsa, ve sanatçı da gerçekten bu amaçla, bunu düşünerek bu heykeli yapmışsa, durum bir fecaattır. Ama, sanatçının böyle bir amacı yoksa, ve görünüş itibariyle muhafazakar çevreler "algıda seçicilik" yapıyorsa, bu durum da fecaattır.

Gerçek ne bilmiyorum. Sanatçının ve o heykeli oraya diken derneğin amacının bilinmesi lazım. Onların yorumu lazım. Ben iki seçeneği de varsayıyorum:

Eğer gerçekten başörtüsünü eleştirmek için konulmuşsa, halkın buna tepki göstermesi anlaşılabilir bir durumdur. Çünkü haberde de denildiği üzere, bu, başörtülü insanları küçümseyen, onların kutsalına dil uzatan, ötekileştiren bir durum olur. Denilebilir ki bir sanatçı böyle bir şeyi amaçlayamaz mı? Kendi görüşünü sanatına yansıtamaz mı? Elbette yansıtabilir, ama bunu kişisel, özel alana koymalıdır. Kamusal alana değil. Kendi evinde, kendi derneğinde bu heykeli istediği gibi dikebilir. Ama kamusal alan, adı üstünde, herkesin alanıdır, ve herkesin alanında, hoşgörü ve eşitlik esastır. Hala buradaki sorunu anlayamayan varsa, orada bu heykelin değil de, kendi giydiklerinin veya kendi düşüncelerinin küçümsendiği bir yapıtı görmek ister mi, bunu kendisine sorup empati yapmalıdır. Kamusal alan, farklı görüşlerin birbirine hakaret etme, düşmanlık etme alanı değil, farklı görüşlerin asgari müştereklerinin öne çıkarıldığı barışçıl alanlar olmalıdır. Bir sanat eseri sergilenecekse de kimlik politikasından uzak, evrensel değerleri refere edecek eserlerin sergilenmesi gerekir.

Yani sırf sanattır diye, içinde düşmanlık, nefret ve kimlik ötekileştirici öğeler içeren eserler her zaman her yere konulamaz. Burada halkın yine o heykeli yıkması doğru değil, bundan ziyade legal yollarla bunun kaldırılmasını isteyebilirlerdi, fakat o heykelin oraya baştan konulması hiç doğru değil.

Diğer seçenek heykelin böyle bir amacının olmadığı, arkadaki şeyin bir başörtüsü olmadığı, herhangi bir kimlik politikası yapmadığı, fakat her şeye rağmen böyle algılandığıdır. Bu durumda bunu yıkan ve tepki gösterende daha fazla suç vardır. Suçun azı da bu heykelin konusunun ne olduğu hakkında halka düzgün bilgi veremeyen sanatçı, ve o heykeli oraya diken dernektir.

Saygılar

Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: karahan - Ocak 30, 2012, 11:53:52 ös
Haklısın sn.alşah nelerle uğraşıyorus böyle bir konuya nasıl yorum yapılırki.Mesela neyi sorgulamalıyız ana hatlarıyla.

1--Bu heykeli yapan heykeltraş acaba neyi hedefledi konusu ne neyi anlatıyor?
2--Böyle bir heykelle vermek istediği mesaj için hedeflediği bir kitlemi vardır istediğini almışmıdır?
3--Sadece sanatsal dürtüleriylemi yapmıştır hiç bir amacı olmadan yada art niyeti olmadan
4--bize hangi duygusaunu geçirmeye çalıştı acaba bu heykel siparişmidir yada öylkesinemi yapıldı.

diğer taraftan

bir heykel bir resim yada başka bir eser ile bir kesime belli bir mesaj vermek istiyor iseniz yukarıda görüldüğü gibi bayağı başarıya ulaşır ülkemizde.

sonuç olarak kısa yoldan bu işten bu malzeme ile ancak cacık yapılır ancak bu forumda,burdan birşey çıkmaz biz önümüze bakalım kimin ne  takıp ne çıkardığı ancak bitik beyinlerin işidir.

saygılar
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: Alşah - Ocak 31, 2012, 12:41:49 öö
        Gidin, o heykeltraşı bulun ve ol namerdin kellesin tez koparın.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: Masor1976 - Ocak 31, 2012, 03:55:34 öö
Ülkemizde yaşanan medyadan, sanata, gazete köşe yazılarına ve sokak olaylarına kadar her şey istihbarat örgütlerinin operasyonlarıdır olağan üstü para döndüğü için dansöz de çok malesef. Müslüman insanı tahrik edip sanata düşman gibi lanse etmeye çalışılıyor çırılçıplak bir kadın heykeli olsa çok dikkat çekmezdi fakat başörtüsünü çıkartan bir kadın iyi niyetle hazırlanmış bir şeye benzemiyor. Eğer bu ölçüde çıplaklığa tepki gösteren bir millet olsaydık Hürriyet, Sabah gibi gazetelerin televizyonların binalarını her gün insanların taşlaması gerekirdi.

Saygılarımla.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: ADAM - Ocak 31, 2012, 09:34:51 öö


Bu başlık altında bir yazı elbette yazılır ve yorumda da bulunulur.

Forumdaki dostlar benim bu konuya da bulaşmamı hiç yadırgamasın. Bunun Masonluk ile hiçbir bağlantısı olmadığını söylemek yanılgılı olur.

Bir başka başlık altında bir katılımcımız Türkiye’nin hiçbir zaman tam anlamıyla özgür olamadığını (ya da buna benzer bir şey) söylemişti. Bir açıdan doğrudur. Çünkü bir yandan kimileri yurdumuzu özgürleştirmek için çaba harcarken hatta bu amaçla geçici bir süre için bile olsa faşist yöntemlere başvururken, kimileri de öyle olursa kendi çıkarlarının elden gideceğini sezerek olanca güçle tersini yapmaya girişmiştir.

Özgürlük Masonluğun temel ilkelerinden biridir. Fakat Masonluğun tek temel ilkesi özgürlük değildir. Masonluğun temel ilkelerinin kapsamında eşitlik ve kardeşlik de yer alır; laiklik de bu üçünün oluşturduğu üçgenin ortasına yerleşir.

Ancak Masonluğun ilkeleri bu kadarla kalmaz. Bunlara töresel ilkeler de eklenir.

İşin ilginç yanı şu ki, Masonluğa karşı olanların çoğu Masonluğun ilkelerini savunur. (Bunların arasında belki bir tek laikliği ayrı tutanlar çıkar.)

Buradan giderek bu başlık altındaki konuyu Masonluğun odağına çekeceğim ya da olması gereken yönünden saptıracağım sanılmasın.

Ancak bu konu, bu olay, öyle kendi başına, tek ve yalıtılmış bir olay ya da konu değildir. Gerek ülkemizde gerekse başka ülkelerde bu olayın benzerleri çok görülmüştür.

Örneğin 1950’li yılların başlarında Ankara’da o zamanlar adı Zafer Meydanı olan yerin tam ortasına yerleştirilmiş, o tarihlerde Ankara’nın simgelerinden biri sayılan Atatürk heykeli, ticanilerin saldırısına uğramıştı.  Meydanın o tarihlerdeki görünümü şöyleydi:




Edirne’deki çağdaş kadın anıtı da benzer bir tepkiye hedef olmuş.

Heykellere yapılan saldırılar bu kadar değil ki… Benzer olaylar Türkiye’de çok görülmüştür. Başka ülkelerde de benzerleri vardır. Bunlar, tek ve yalıtılmış birer olay ya da konu değildir. Hepsi bir bütünün parçalarıdır.

Mehmet Aksoy’un İnsanlık Anıtı’nın yıkılmasını pek farklı bir olay olarak mı nitelemek gerek?

Bir heykel, resim ya da benzeri sanat yapıtına her saldırıda bulunan, bu tutum ve davranışının arkasına kendince geçerli bir gerekçe yerleştirir.

Özgür olan ya da öyle olduğunu ileri süren bir ülkede, kişilerin ve zümrelerin, bir olay ya da olguya hatta geleceğe farklı ilke inanç, eğilim, benimseyiş ve tutumlarla bakışları, bu bağlamda düşünülerini başkalarınınki ile karşılaştırıp değerlendirmeksizin eyleme dönüştürmeleri işte böyle olaylar ile sonuçlanmaktadır.

Kimileri, ister dinsel ister kesinlikle dinden soyutlanmış bir görüş açısıyla olsun, bu gibi heykelleri birer “put” olarak nitelendirir.

Yanlış! Her ne kadar bunları o put sözcüğünün Batı dillerinden dönüştürme karşılığı “idol” ile yakınlaştırabilsek de, aslında her birinin bir simge olduğunu, dış görünümünün ardında bir anlatımının bulunduğunu göz ardı etmemek gerekir.

Nitekim yapılmak istenen, putun kırılması ya da yıkılması ileri sürüşünün ardında o heykelin simgelediği kavramın, düşüncenin, özlemin, dileğin, ülkünün ortadan kaldırılmasıdır. Buna dinsel inançları da eleyebiliriz. Nitekim ülkemizde eski kiliselerdeki heykeller, ikonalar, rölyefler ve resimler, Hıristiyan Batı ülkelerinde Antik Çağ’dan kalma heykel ve resimler aynı akıbete uğramıştır. İslâm’da heykel ve canlı resmi olmadığı için, Endülüs uygarlığı Hıristiyanlarca yıkılırken camiler, hamamlar ve kütüphaneler hedef alınmıştır.

Asıl amaç kültürü yok etmek, kendininkine uymayan düşünce tarzını ortadan kaldırmaktır. Bir heykele yapılan saldırı aslında özgürlüğe yöneliktir.

Edirne’de yapılmış olan da bundan başka bir şey değildir.

Olayın savunmasında kullanılmış olan deyişler, demokratik ve laik Türkiye Cumhuriyeti’nin bir Müslüman ülke olarak nitelenişi, dünyanın her yerinde kadınların kullandığı başörtüsünün İslam inancının gereği gibi gösterilişi, konunun içine çıplaklık gibi göreli bir ahlâk bağlantısı kurulan müstehcen bir gözle bakış açısı katılmaya kalkışılması, hep asıl amaç ve eğilimi gizlemeye yönelik bahanelerdir.

O asıl amaç ve eğilimin kapsamında bir de çıkar kaygısı vardır.

Konu Edirne’de Türk Kadınlar Birliği şubesinin diktirdiği heykel olunca, gösterilen tepkinin ataerkil bir çıkar yitirme kaygısıyla beslendiği, işin içine kışkırtıcı kökenlerin girdiği açıkça belli oluyor. Ataerkil toplum düzeninin kuruluşundan bu yana, erkek egemen ortamlarda kadınların gerek siyasal, gerek zihinsel gerekse ekonomik özgürlüğe sahip oluşlarının engel olunmasına hatta bunun yok edilmesine, kadınların doğuştan köleleştirilmesine hatta bir eşya gibi kullanılmasına çalışılmıştır.

Edirne, yurdumuzun en Batı’ya yakın kentlerinden biridir. (Dikkat: burada batıya yakın demedim; Batı’ya yakın dedim. Bu ikisi arasında bir fark var.) Trakya’da, kırsal kesimde tüm kadınlar başlarını örter. Bunun Müslümanlıkla ilgisi yoktur. O bağlantı yapay olarak yaratılmakta, köylü kadınımızın yani halkımızın başörtüsüne farklı bir gerekçe bağlanmasına çalışılmaktadır. Oysa az ilerideki Hıristiyan Yunan, Makedon ve Bulgar hatta daha ötedeki Sırp, Romen, Hırvat, Arnavut kadınları bile beridekilerden farklı değildir.

Demek ki Edirne’deki heykele karşı yapılan eylemin ardında bir başka niyet vardır.

Bu girişimi savunanların hangi basın ve sivil toplum örgütleri olduğuna dikkat ettiniz mi?

Bu eylemin “halkın eylemi” olduğunu ileri sürerken Trakya ve Edirne halkının çoğunluğunun hiç de onlarla aynı görüş ve eğilimde olmadığını kendileri de pek iyi bilmekte ama bunu göz ardı ettirmeye uğraşmaktadırlar. Karşılarına çıkan olursa, kendileri örgütlü ötekiler ise tek tek olacağı için, kaba güçle, en azından tehdit ile sindirme çok kolay olmaktadır.

Burada bir büyük noksanlık var: Tolerans.

Masonluk toleransı boşuna töresel ilkelerinin başına koymamış. Ancak bugüne dek toplumlarda toleransın yerleşmesine ne denli katkıda bulunabilmiş olduğu sorgulanabilir.

Özür dilerim, konuyu dönüp dolaştırıp yine Masonluğa bağladım. Eh, burası masonlar.org sitesinin forumu olduğuna göre, umarım bu kadarı hoş görülür.


Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: Masor1976 - Ocak 31, 2012, 09:52:41 öö
Sayın Adam her zaman olduğu gibi makul düşünüyorsunuz. Fakat hayat şartları teoriyi pratikte uygulatmayabilir. Bazen ortaya bir fikir belirtince insanlar tepki sunuyorlar senin boyun kaç gibi..  Eğer örneğin bir çoban yaşadığı ortam için keşke şunu şöyle yapabilseler diyorsa o yörenin yöneticileri uyuyordur ya da kötü bir niyet vardır çalışmıyorlardır vb..

Avrupada bireyin özgürlüğü konusu mühim bir konu. Örneğin belli bir yaşa gelene kadar çocuk ailesi tarafından baskı görüyor mu diye inceleme altında tutulur. Aileler çocuklarına şiddet ve baskı yapmaktan çekinirler. Neticesi hapis cezası ve çocuklarının ellerinden alınması olur.

Benzer yapıyı başörtüsü için de devlet yapabilirdi. Yani çocukları zorla başını kapattıran veya zorla ibadet ettiren v.b. aileler cezalandırılabilir. Dindar ruhlu bir kızın başını zorla açmak bana makul gelmiyor burda bir çoban gibi duşunuyorum yani siyasilerde kötü niyet seziyorum. Ya da kafaları hakikaten çalışmıyor.

Eğer dikkat edilirse ülkemizde sanata heykeltraşlığa resime iddia edildigi ölçüde tepki yoktur. Osmanlıdan bu yana Türk insanı her kezi kucaklamayı bilmiştir. Bu adet ve örfümüz gereği Taliban tarzı islami inanış da yaşama olanağı bulamamıştır. Heykeline saldırılan insanların baskıcı politikaları nedeniyle canlısına bir şey yapamadıkları için heykeline saldırarak psikolojik bir deşarj yöntemi gibi görmek daha mantıklıdır.

Saygılarımla.

 
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: Tij - Ocak 31, 2012, 10:25:49 ös
                                                  Selamlar,
Özgurlük......
.
.
.
.                                                                                     fasizim????



                                                                                                   
Islam dini............
.
.
.
                                                                                           sanat ( heykel,resim,bale, vs.vs.) .


Eminim baska arkadasalrinda yazacaklari vardir, herseyi ben yazmiyayim. 

Saygilarmla
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: Alşah - Ocak 31, 2012, 11:06:53 ös
       Değerli katılımcılar, hanginiz bu heykeli gördünüz ? Muhtemelen hiç biriniz ya da çok azınız görmüş olabilirsiniz. Ben gördüm,güzel bir heykel.
       Bu kentte yaşayan yurttaşlarımız böyle heykellerden hiç mi hiç rahatsız olmazlar.  Onlar, bu heykeli san'at  değeri ve estetik açıdan değerlendirirler. Bu kentte yaşayan yurttaşlarımız, emin olun ki bu tepkilerden sonra heykele daha da fazla ilgi göstereceklerdir. Tamamen provakasyon kokan, hiç bir haber değeri olmayan bir konuda, ortalığı karıştırmak isteyen   bir  takım ard niyetli kişilerin hevesleri sanırım kursaklarında kalacaktır.
       Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: popperist - Şubat 01, 2012, 09:18:43 öö
Kimlik politikasini,otekilestirmeyi, benim dusundugum daha dogrudur benim gibi olmayana vurunculugu, dusmanligi sanatla anlatinca sirf sanattir diye bunu hosgoremeyiz.  Goruruz diyen varsa taksimin ortasindaki anitin kaldirilip, ornegin g.washington, napolyon veya churchill heykeli dikildignde sanattir diye tepki vermeyecekler midir? Veya sagda solda ornegin biri kemalizmin cagdisi oldugunu deklare eden, ornegin alti oku kirip atan, cagdas batili degerleri savunan bir kadin heykeli sergilense tepkiler ne olurdu? Turkiyenin guneydogusunun olmadigi bir harita imaji ankaranin ortasina dikilse mesela? Sanattir diye tepki vermezdim diyecek var mi burada gercekten merak ediyorum. Varsa el kaldirsin. Saygilar
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: Alşah - Şubat 01, 2012, 11:22:44 ös
       
         
           Gerek Musavilik  ve gerekse İslamiyet , yer üstünde ve yer altında yaşayan canlıların suretlerini yapmayı yasaklamıştır. Bu nedenle hem Musaviler ve hem de Müslümanlar san'at denilen resim ve heykel yapımında yakın tarihimize kadar hemen hemen hiç bir etkinlik gösterememişlerdir.
        Batıda rönasans-reform gibi toplumsal ve kültürel  hareketler başladığı zaman, Osmanlı, bu hareketlerden etkilenmemek için toplum üzerinde özellikle din unsurunu kullanarak bir  şekilde baskı oluşturmuş, yenilik hareketlerinden toplumu uzak tutmuştur.
        Batı, yenilikçi bu hareketlerin yanı sıra ulusalcılık,özgürlük, kardeşlik ve barış  kavramlarını gündeme taşımış, insanlar ortaçağın karanlık ve vahşi engizisyonlarından kurtulmak adına ayaklanmışlar, devrimler gerçekleştirerek ulusallık kavramının yanı sıra birey-fert olmanın erdemini de yakalamışlardır.
        Batı, tüm bu yenilik hareketleri ve bunu takibeden sanayileşme devrimleri ile kendisini yenilerken, Osmanlı'da saray entrikaları, taht için  kardeş katliamları, bila sebep  vezirlerin kellelerinin bir biri ardı sıra kesilmesi, haremlerde sapık ilişkiler , özellikle akli melekeleri yerinde olmayan padişahların aciziyeti Osmanlı'nın kaçınılmaz sonunu getirmiştir.
        Esas meselelerden biri de  matbaanın  icadıdır. Denilebilir ki, matbaanın icadı, aydınlanmaya giden yolun ilk merdivenlerinden biridir. Ne var ki, gelişmenin karşısında, halkını sadece kendisinin kulu olarak gören Osmanlı padişahları, özellikle din tacirlerinin ve karanlık ideolojilerin sahibi yobaz yandaşlarının da katkıları ile  kullarının aydınlanmasını engellemek için  madbaa denilen bu icadı, 200 yıl gibi uzun bir süre sonra ancak ülkemize girmesine izin vermişlerdir.
         Ulu önder büyük kurtarıcı Mustafa Kemal ATATÜRK'ün Cumhuriyetimizi kurmasına kadar  ülkemizde, denilebilir ki doğru dürüst yapılmış hiç bir heykel yoktur.  Büyük kurtarıcı ülkemizin çağdaş ve muassır medeniyetler seviyesine ulaşmasının en önemli faktörlerinden birinin de san'at olduğunu, bu konuda da çalışmalar yapılması gerektiği mesajını vermesinden sonra, Türk insanı da  bu konuda ki çalışmaları ile mükemmel denilebilecek eserler yaratmış, yüz yıllar sonra başlasa da çağdaşlarını yakalamayı başarmıştır.
          Değerli katılımcılar,  bu konudaki fikrimi daha önceki yazılarımda kısaca belirtmiştim.Böyle bir yazıyı yazmayı da  hiç istemezdim. Aslında yazım doğrudan konu başlığı ile ilgili görülmeyebilir de. Ama, "Güzel San'atlar"ın dalı olan  bir  heykel üzerinde yapılan spekülasyonlardan duyduğum rahatsızlık nedeni ile konuyu biraz açarak az  da olsa katkıda bulunmak istedim.
          Sözlerimi ulu önderin şu veciz sözü ile tamamlıyorum.
         "San'atsız bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir."
         Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: Alşah - Şubat 01, 2012, 11:26:26 ös
      Değerli katılımcılar, az önce yazdığım yazımda cümlemin başında yanlışlıkla "Musavilikte" diye yazmışım, doğrusu "MUSEVİLİK" tir. düzeltir. Bu hatamın hoş görülmesini dilerim.
      Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: NOSAM33 - Şubat 02, 2012, 06:41:03 öö
Özür dilerim, konuyu dönüp dolaştırıp yine Masonluğa bağladım. Eh, burası masonlar.org sitesinin forumu olduğuna göre, umarım bu kadarı hoş görülür.

Üstat , ne güzel konuyu özetlediniz saygılar.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: Masor1976 - Şubat 02, 2012, 11:43:24 öö
Bozgunculuk, terörizm, komplo  gibi negatif kavramları Yahudilik, Masonluk gibi belli topluluklara maletmek ne kadar yanlış ise pozitif kavramları da Osmanlı, Türkiye Cumhuriyeti, Avrupa, Amerika, bilim insanları gibi sosyal topluluklara maletmek de o kadar yanlıştır. Hangisini ele alırsanız alın içlerinde radikal düzeyde iyi ve kötü insanlar mevcuttur.

İslam veya Musevilik canlı suretinin resmedilmesini veya heykelinin yapımının yasaklanmasındaki gayeyi sorgulamak gerekiyor. Burda tavır putperestliğedir yani sanata değildir. Örneğin Hz.Musa'nın kurtardığı musevileri dağa çıkarak inzivaya çekilmek için yalnız bırakınca boğa heykeli yapıp tapınarak Allah'a şirk koşmuşlardır. Boğa şeytanı temsil ettiği için ve şeytanın havva ile boğa kılığında ilişkiye girerek doğurduğu çocuğun yahudi soyunun oluşmasını sağladığına inandıkları için boğa heykelinin bu inanışa sahip yahudilerce kutsal olduğu ve dünyanın her köşesine boğa heykeli yaparak o yöredeki güçlerini hissetmelerini sağladıkları vb. Bu arada islamda olduğu gibi musevilikte de onlarca farklı inanç şekli ve mezhep olduğunu göz önüne alarak tek bir çatı altında yahudilik olmadığını belirtmekte yarar var. Yani her yahudi bu tarz pagan veya satanik inanca sahip değildir.  Putperestliğin önüne geçmek için örneğin Hz.Muhammed'in ve islam büyüklerinin resim ve heykelleri yapılmasına müsade edilmemiş, kabirlere ve velilerin türbelerine yaklaşım kısıtlanma çabasına girilmiştir.

Bu yaklaşım mantıklı durmayabilir, fakat buna inanan insanları yasaklama çabası hatası genelde yapılıyor. Yani isteyen boğa heykeli yapıp tapabilmesi, isteyen boğa heykelini bir sanat eseri olarak bakabilmeli, dileyen ise put olarak ele alıp evine heykel resim vb. koymayabilmelidir. Fakat genelde insanlar siyaset uğruna siyasi açıdan rakip oldukları insanların inançlarına müdahale ederler ve bu tarz kargaşalar ortaya çıkar. Bence eğer bir toplumda heykel put olarak algılanıyorsa kamusal alana heykel sokulmamalı arzu eden evinde heykel vb. bulundurabilir örneğin. Yani bir insan evinde çırılçıplak dolaşabilir özel yaşamında sıradışı davranabilir fakat sokakta bunu yaparsa veya yaşadığı özel hayatı dillendirirse sorunlar çıkar. Fakat çok nadir de olsa çıplaklar kampı gibi topluluklar var orada da giyinik dolaşan insanlar garip karşılanıyor. Türkiye gibi toplumlarda farklı düşünen insan o kadar çok ki ne yaparsanız yapın birilerinden tepki alıyorsunuz ve kavga çıkıyor. Bu tarz yıllar yaşandı ülkemizde fakat kavgayla bir şey halledilemeyeceği anlaşılınca biraz insanlar birbirine müsamaha gösterir oldular.

Genelde heykeller sanat için yapılmıyor neticede sanatçı da para kazanmak ister, belli ideolojilerin güç göstergesi ve baskı unsuru yaratmak amacıyla da sanatçının sanatı kullanılagelmiştir. Örneğin ülkemizde bayrak üreticisi bir firma devletin askerini polisini acımadan öldüren pkk bayrağı üretebilir mi? O zaman Türkiye Cumhuriyeti çağ dışı bir ülke konumuna mı giriyor? Bence bu oldukça doğal bir tepkidir.

Yani sanatı siyaset için yapan kişiler sanata asıl zararı veriyorlar ve samimi sanatçıların önünü tıkıyorlar.

Saygılarımla.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: BULGARIA - Şubat 02, 2012, 03:32:37 ös
Kendi adıma gidişattan memnuniyetsizliğimi belirtmekte sıkıntı görmüyorum..Sadece izleyebiliyor çoğu kişi..Yada sosyal iletişim ağlarında başkaları beğensin diye sağa sola hakaret yağdırmakla photoshoplu fotoğraflar paylaşmakla sosyal medyada videolar paylaşarak birşeyler paylaşarak bir takım şeylerin gidişatını durdurabileceğini veyahut değiştirebileceğini sanan bir gençlik bir kesim mevcut ne yazıkki..


Saygılar..
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: hypatia - Mart 26, 2012, 11:31:44 ös
İster politik ister sanat amaçlı olsun, bir kadının eşarbını fırlatıp atmasını bir heykelle simgelenmesi çok doğal. Bu da sadece kadının tercihidir, başkalarının özellikle erkeklerin yakıştırıp yakıştırmaması kadını bağlamaz. Ama şiddetle kızdığım şudur ki kadınların kendi haklarını savunamaması ve bu hakkı yine erkeklerin daha fazla savunur olması. Bizlere ne yapmamız gerektiğinin sözcüsünü erkek milletine bırakmış olan kadınların çoğundan tiksinir haldeyim.Bu daha çok Müslüman ülkelerinde yaşanıyor ve birde bunun adı namus ve erdem oluyor. Kimin namusu ve erdemin le övünülüyor ki? Kendilerinin  erdem ve namuslarının yoksunluğunda olan o yobazlar,kadınların tensel  hakkıyla uğraşan zavallı mahluklardır. Ben o sanatçının yerinde olsaydım;elbisesini fırlatıp atan kadın heykelinin ikincisini yapardım inadına. Erkeğin bakış açısı yüzünden kadın örtünmek zorunda mı?
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: karahan - Mart 27, 2012, 06:28:17 ös
Kısaca nefret diyelim bu başlığa biz.Her konuda dini baz alıp refere edersek gerçek inananlarada saygısızlık yapmış oluruz.Sn.alşahın güzel bir tesbiti var yahudilikte ve islamda sanat çok geri kalmıştır diye bende katılıyorum.İslamdaki bakış açısı şu hadi bakalım bu yaptığınız heykele birde can verin allah ilemi yarışıyorsuuz bakış bu idi hep.

Özde dinde bu bakış hiç yoktur hemen hemen hiç rastlamadım ben durum bu oluncada heykele saldırmakenirki .Bence bize düşen burada onlar gibi düşünmek değil öze inip böyle bir söylemin islamda yada yahudilikte hakikaten olup olmadığına gerekçeleri ile varsada bakmak olurki neden olsun allah insana yaratıcılık vasfını insanlara zaten vermiş zaten olmasaydı mesela uçak yapmakta aynı bakışa göre günah olması lazım oda kuşa benziyor havada uçuyor kuşta can var hadi bakalım uçağada can ver bakalım mühendis efendi demeliyiz olmuyorsa adama zındık demeliyiz,yok böyle bir şey.

Böyle bir şeyin olamayacağına bir çok örnek verebilirim benzeştirerek ozaman bu dini bir söylem değilde biz insanların uydurması ise yani hurafe ise dinin kabahati ne.Basit düşünüp herşeyin sonucunu dine odaklamakta çokça akılsızlık olmuyormu.

saygılar
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: hypatia - Mart 27, 2012, 07:24:54 ös
Sn Karahan hiç yeri değil ama gülmek geldi üstüme ister istemez :) Puanınıza bir ekleme yapmıştım bir yazınıza istinaden 31 olmuştu. Şimdi baktım bir puan yenilmiş  hemen  aklıma fare geldi.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: karahan - Mart 27, 2012, 07:33:27 ös
Sn Karahan hiç yeri değil ama gülmek geldi üstüme ister istemez :) Puanınıza bir ekleme yapmıştım bir yazınıza istinaden 31 olmuştu. Şimdi baktım bir puan yenilmiş  hemen  aklıma fare geldi.


sn.hypatia

lütfen farem çok alıngan kime kızsa öfkesini benden alıyor bakınız günlerdir hakkında tek kelime etmedim lakin o görevini kusursuz yapıyor.Umarım farelerle probleminiz olmaz seviyorsanızda sakın ola sizi men ederim benim fareme bulaşmayın bu forumda onunla tarih olacağım,beraber yaşlanacağım bu sefil fare ile.

saygılar
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: karahan - Mart 27, 2012, 07:35:28 ös
bende ince jestinize karşılık bir çentik attım hatta bunu sizi gördükçe yapıyorum siz eksi bir değer olmamalısınız.Fareye dikakt sanırım sizede bulaşan aynı fare
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: hypatia - Mart 27, 2012, 07:53:22 ös
Puanlarım kuşa dönmüş zaten:) ..neyse önemli değil aslında çok komiğime gidiyor.

İyi yorumlar
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: Alşah - Mart 29, 2012, 12:43:59 öö
       Sayın hypatia'nın 26.Mart 2012, 11.31.44 itibariyle yazdığı yazıyı beğendim (İşaretleme de yaptım. Hatta sayın karahan'ın faresine karşılık ta bir işaretleme yaptım). Epey zamandır bu konudaki düşüncelerimi çaşitli vesilelerle dile getiriyorum. Yani kadınlarımızın durumunu.
       Ne kadar acı değil mi? Bir kısım erkekler kadınların daha özgür, daha eşit, daha katılımcı olmaları için inanılmaz mücadeleler verirken, çok büyük bir kadın kitlesi tam tersi,  özgürlüklerinin kısıtlanmasını, ikinci sınıf insan muamelesi görmek istediklerini, birey olarak değil alınıp satılabilen bir mal gibi görülmelerini istiyor. Samimiyetimle söylüyorum, anlıyamıyorum anlıyamıyacağım, acaba zeka seviyemde bir hata mı var ?
       Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: karahan - Mart 29, 2012, 09:54:47 öö
Sn.hypatia

sonunda oldu uykudaki faremi rahatsız ettiniz uyurken ayak parmağıma kramp girdi sandım meğer farem ısırmış beni,anlayın artık beni lütfen hassasım bu konuda hele farem yeşilyoldaki bay cingıls dan beter hassas kendisi ile ilgili negatih düşünülmesini istemiyor.Faremle olan ilişkim bu boyutu ile gidese bu forum tarihine bir kara mizah örneği olacağız.

Sevgili farem ben seni seviyor ve sevgimle büyütüyorum sana artık kızmıyorum hatta aşağılamayı bile bıraktım kendine iyi bak.

saygılar
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: karahan - Mart 29, 2012, 10:01:19 öö
Sn.Alşah

Kadın erkek arasındaki anlamsız didşmeyi yada rekabeti bir kenara alın,mesela şuna bir cevap arayalım allah indinde kadın ile erkeğin durumu nedir hadi biz ayrıcalıklı bakıyoruzda allah bize ayrıcalıklılı muamele yapmışmı yani erkek üstündür yada kadın üstündür,üstün olmalı diye bir belirme varmı.

cevap koskoca hayır bu 2 varlıkta birbirnden asla üstün olamaz,duygularına aynen katılıyorum burada kadını kullanan erkek kadar kendini bu şekli ile sunan ve böyle pazarlayıp satan sanki cinselliğinden başka bir vasfı yokmuş gibi davranan kadınları ve onları sadece bu şekli ile değerlendiren erkek mantığınıda sorgulamak lazım.kadına bu gözle bakıp tatmin olan bir toplum sevgiyi bunun neresine koyacak merak ediyorum.

hayatın her zerresine yayılması gereken sevgiyi kadın erkek ilişkisi ki en göz önünde olanıdır bence maalesefki toplumların artık 1 numaralı sorunu  haline gelen sevgisizlik ve hoşgörüsüzlük nedeni ile algılayamıyoruz bile.Toplum öncelikle bu sorunu çözmelidir.

saygılar
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: hypatia - Mart 29, 2012, 11:13:27 öö
Sn.hypatia

sonunda oldu uykudaki faremi rahatsız ettiniz uyurken ayak parmağıma kramp girdi sandım meğer farem ısırmış beni,anlayın artık beni lütfen hassasım bu konuda hele farem yeşilyoldaki bay cingıls dan beter hassas kendisi ile ilgili negatih düşünülmesini istemiyor.Faremle olan ilişkim bu boyutu ile gidese bu forum tarihine bir kara mizah örneği olacağız.

Sevgili farem ben seni seviyor ve sevgimle büyütüyorum sana artık kızmıyorum hatta aşağılamayı bile bıraktım kendine iyi bak.

saygılar






Aşağılamayın sn Karahan boş verin,  o da öyle mutlu oluyordur. Önemli olan insanın girdiği ve yaşadığı çevresinde nasıl algılandığıdır ve yaşam misyonun da neler için çabaladığı dır. Muhakkak karşı farklılıklar olacaktır ki, ham ile olmuş olanın farkı bilinsin.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: hypatia - Mart 29, 2012, 12:12:03 ös
 Sn Alşah'ın kadın konusuna hassasiyet göstermesini memnunlukla karşıladım; ve diğer arkadaşlarında. Bu vesileyle tüm kadınlar adına, mücadele veren ve vermiş olan her ne kadar azınlıkta da olsa o beylere teşekkür ederim. Fakat bunu tüm bayanların yapmasını da yeğlerdim. Çoğu kadının kendi hakları konusunda suskun kalmasının bir kaç sebebini burada sıralayabilirim.

1-Aile kültürü ve yaşam şekli.
2-Rahatına  ve maddiyata düşkün,her konuda sırtını sadece erkeğe dayamış.
3-Ailesi tarafından baskı görmüş ve sadece erkeği mutlu etmeye endeksli büyütülmüş.

Aslında bu uzayıp gider.Fakat temelde yatan korkaklık ve maddi gösteriştir.Hele maddi varlık için her şeyi göze almış, hele ki rahat bir hayatı kendi saygınlığını bir kenara atıp sadece para evliliği yapıp babası yaşlarında beylerle evlenen bayanlara  ve kızları yaşındakileri koluna alıp eş yapanlara hiç deyin meyim sinir  katsayım yükseliyor.
Uzayıp giden sorunların başı, bu  iki temeldir; bu iki temelden yola çıkıp  farklı boyutlara varan sorunlar, kaygı verici bir biçimde maalesef artmak da devam ediyor.
Peki bu temelleri oluşturan kim? tabii ki erkek! O mekanizmanın devamını sağlayan kim? tabii ki oda kadın.
Her koyun bacağından asılır diyemiyorum maalesef çünkü, onların bir kısmının korkaklığı diğer kısmının ise maddi düşkünlüğü, azınlıkta kalmış özgür iradesini kullanan ve korkuyu aşmış diğer kadınların daha fazla mücadele etmesine sebebiyet veriyor.
Kadın kadının düşmanı olan gelişmemiş bir toplumda yaşamak kolay değil ve inanır mısınız çoğu kere şunu vurgularım;Çoğu zaman kadınların en güvenilir dostu yine erkek oluyor.

Hiç unutmam seneler önce böyle bir suçlamayla bir arkadaşa takılmıştım. Verdiği cevap aynen şuydu.
"Erkekleri siz kadınlar eğitiyorsunuz"yani anneler; eh pek söylenecek ne kalıyor geriye!
Bordo bereli bir aile dostu da şöyle ifade etmişti. Annesinin kendisine söylediği bu sözü hep vurgulardı ve bu anne Manisa doğumlu 86 yaşında. (" oğlum on tane erkeğe eğitim verileceğine  bir kadın eğitilsin;o bir kadın on erkeği eğitir")
Neyse bu uzayıp gider. Ama istenirse konu açılmışken uzaya bilir de, çünkü en hassas  olduğum konuların başında geliyor.Bir kadın kendi vasfını ve önemini anlamadığı sürece köle olmaya, ayaklar altına alınmaya muktedirdir ve gelecek neslin kadınlarının da durumu malumdur; saten başımızda ki sistem de malum.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: Alşah - Mart 30, 2012, 10:33:13 ös
       Uzun zamandır bu kadar güzel bir söz duymamıştım. Sayın hypatia'ın yaşlı bir kadından duyup naklettiği şu sözü mutlaka herkesin çok iyi anlaması lazım diye düşünüyorum, (On erkeğe eğitim verileceğine, bir kadın eğitilsin; o bir kadın on erkeği eğitir). İşte sözün doğrusu bu.
       Burada sadece şunu belirtmek isterim; verilecek eğitim, müsbet eğitim olmalı.
       Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: Dinsizleştiren heykele defalarca saldırdılar
Gönderen: hypatia - Nisan 02, 2012, 12:23:31 ös
Sadece Anne, Çocuğu bir Efendi yapar, ve sadece herhangi bir guru'daki Annelik duygusu, öğrenciyi bir guru yapar.