BİR LOCA MABETTE NELER YAPAR? - 11

[ADAM]

Oturumun Sonu

Bir locada nasıl oturumun açılmasını izleyen birtakım işler varsa, oturumun kapatılmasına geçilmeden önce de gündemde yazılı olmayan ama geleneksel olarak yapılan işler vardır.

Bunlardan en belli başlıları engellerin (mazeretlerin) bildirilmesi ile “yararlar” (menfaatler) üzerinde görüşülmesidir. Bunlardan sonra bir de “keseler” dolaştırılır ve ardından oturumun kapatılmasına geçilir.

Oturum kapatılınca, katılmış olan masonlar ilgili büyük locada benimsenmiş olan kurala uyarak mabetten çıkar, toplantıdan sonra düzenlenmiş bir “kardeş sofrası” varsa, orada buluşurlar.

Şimdi bunları sırasıyla ve özetle gözden geçirelim.

Bazı büyük localarda yararlar önce engeller sonra görüşülür. Görüşme sırası bunun tersi de olabilir, her iki konunun bir arada görüşülmesi de… Ancak her biri için söz alınacağından, bir o konu bir öteki olmasın diye, karışıklığın önlenmesi bakımından, bu iki konunun birbirinden ayrı tutulması yeğlenir.

Engeller ya da mazeretler daha basit olanı… Önce ondan söz edelim.

O günkü toplantıya katılmış olması gerekip de katılamamış olan masonların önceden ini bildirmiş olmaları, bir bakıma zorunludur. Bu zorunluluk öyle yaptırımcı bir kural değildir ama hem önemli hem de görgü gereğidir.

Bazı localarda engel bildirmiş olanların adlarının buna ilişkin bir çizelgeye yazılmasıyla yetinilir. Bazılarında ise her engelli loca üyesinin adı toplantıya katılanlara duyurulur. Ötesi, bazı localarda ilgili kişinin sadece “engelli” (mazeretli) olduğunun belirtilmesiyle de yetinilmez; engelinin ne olduğu yani niçin gelemediği de belirtilir.

Şimdi şöyle diyebilirsiniz: «Engelliyse engelli işte. Bunun bir de ayrıntısına girmenin ne anlamı, n gereği var?»

Bakınız… Bu iş öyle basit değil. Şunu unutmayalım: MASONLUK BİR KARDEŞLİK KURUMUDUR. Loca iyesi olan her mason, kardeşinin niçin gelememiş olduğunu merak eder. Sıradan ve önemsiz bir engeli mi var, işinin çok oluşu ya da uzak bir yere gitmiş durumda olması gibi mi, yoksa hasta mı? Yoksa önemli bir aile sorunu mu var? Bir gereksinmesi var mı? Aranıp sorulması, destek verilmesi, yardımcı olunması gerekiyor mu?

Öyle ki, bildirilen engelin gerekçesi, kardeşlik açısından önemli ise, bu konu üzerinde görüşülmesi, ayrıntılı bilgisi olanların diğer loca üyelerini de bilgilendirmesi söz konusu olur.

Engel bildirimi üzerinde böyle uzun boylu durulması, ayrıntıya girilmesi, kimilerince bir locanın toplantısı için sınırlı olan süresini boşa harcamak olarak düşünülebilirse de, öyle değildir. O zamanı harcamaya değer. Çünkü bu yaklaşımın, mason kardeşlerin birbirlerine göstermesi gereken ilginin pekişmesine katkısı olur.

Bir toplantıya katılamayan, bu nedenle engel bildirmiş olan masonlardan kimisi, toplantının sonunda bir yardımlaşma (hasenat) kesesi dolaştırılacağını da göz önünde tutar. Şayet toplantıya katılmış olsaydı ve bu keseye de bir katkıda bulunacak olsaydı, engelini iletmesini rica etmiş olan kimseden kendisi adına bu katkıyı yapmasını da rica eder. Sanırım bu konuya “keselerin dolaştırılması” işlemini anlattığım sırada yine değinmem gerekecek.

Bir şey daha ekleyeyim: Loca bir toplantı gününde birden çok derecede ayrı oturumlar yapıyorsa, engelli olanların bu oturumların her birinde ayrı ayrı bildirilmesi gerekmez. Tüm loca üyeleri o gün yapılacak en alt derece oturumunda bulunacağına göre, engelli olanların adlarının da o oturumda belirtilmesi yeterlidir. Ancak her bir oturum için ayrı ayrı tutulan toplantıya katılma ya da devam çizelgesine engelli olduğu işlenebilir.

Bir loca oturumunda “yararlar” (menfaatler) bölümü biraz daha ayrıntılı ve uzun. Onu sonraki bölüme bırakıyorum.