Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Ataerkil Kuram  (Okunma sayısı 5263 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ağustos 13, 2011, 04:50:33 ös
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



Ortalığı karıştıran, sanırım bundan hoşlanan, kendine göre birtakım tezler ileri süren, bunların doğruluğuna da inanan hani ve bir türlü gerçeği kabullenmeye yanaşmayan, yanaşsa da bunu açıkça dile getirmekten çekinen bir kişinin (kişiyse) belli bir konu üzerindeki ileri sürüşleri üzerine, “Ben buna benzer bir şey okumuştum bir yerlerde.” diye zihnimi didikleyip duruyordum.

Sonunda bulamadım ve “Yanlış hatırlıyorum herhalde” diyerek, bir de “Zaten doğru hatırlmasam ne olacak ki? İşte ötesini hatırlayamıyorum.” ekleyerek vazgeçmiştim.

Gücüm ve yeterli enerjim olduğu, çeşitli konular üzerinde araştırmalar ve incelemeler yaptığım dönemlerde beni hayrete düşüren bir olgu vardı. Çok aramış olmama karşın bir türlü bulamadığım bir şey, sonradan, olmadık bir zamanda ve olmadık bir yerde karşıma çıkıverirdi.

Pek de sevinemezdim bu duruma. Çünkü çoğu kez ilgili çalışma çoktan bitirilmiş, bir yerde sunumu yapılacaksa yapılmış, basılı bir materyala girecekse girmiş, özetle iş işten geçmiş olurdu.

Burada, forumda bu bağlamda çok daha şanslıyız. Sonradan keşfedilen bir bilgi önceki bir konuya eklenebilir.

Fakat ben bu bulduğumu önceki konu başlığına eklemek istemiyorum.



Bu konu için şöyle bir başlık koymak uygun olurdu aslında Masonluğun Ataerkil (Pederşahi) Kuramı (Teorisi). Bunu Batı dillerinden çevirdim. Fransızca aslı şöyle: Théorie Patriarcale de la Franc-maçonnerie, İngilizce’de Theory of Patriarchal Freemasonry, Almanca’da ise Patriarchentheorie der Freimaurerei deniyor. Öteki dilleri bilemem.

Nedir bu kuram?

Buna “kuram” deek ne denli doğru, kuşkuluyum. Çünkü kuram, bilimsel yöntemle yapılan bier çalışmanın sonucunu bağlar. Bu ise bence sadece bir tasarım. Daha doğrusu bir fantezi bence. Ancak kimilerine göre hiç de öyle değil anlaşılan.

Bu tasarımda Masonluğun kökeni eski İbrani kaynaklarına bağlanıyor.

Desteği ise şu: Masonluğun bazı eski el yazmalarında Enoş (Hanuk), Lamek, Nuh, İbrahim, Musa ve Süleyman’dan söz ediliyor.

O kadarla da kalmıyor bu iş ama bu kadarı bile yeterli görülüyor.

Bu kuramdaki iddiaya göre; İsrailoğulları soyunun bu Semitik ataları, masonların da atalarıdır.

Böylece bu kuram, Masonluğa, Tevrat’a sıkıca dayanan bir dogmatik inanç, bir bağlanış yerleştirmeyi öngörür.

Bunun doğru olması durumunda, antimasonik girişimlerde Masonluk ile Semitizmi ilişkili gösteren savların da doğru olması gerekir. Hatta bazı antimasonik girişimlerde Masonluğun “Yahudilerin politik ülküsü” anlamındaki Siyonizm ile özdeşleştirilmesi bile haklılık kazanabilir.

Öte yandan, böyle bir tasarımı Masonluğa bir köken olarak yerleştirmeye çalışmış olanlar, bambaşka bir ülkü peşinde koşmakta da olabilir. Bu kuramın Siyon Örgütü (Prieuré de Sion) adlı kurum ile bağlantısı olan masonlarca çıkarılmış olması olasılığı da vardır. Ancak bu doğruysa, bu kez Yahudilerin politik ülküsü ile hiçbir bağlantısı olamaz; tersine buna karşı olmalıdır.

Bütün bunları niçin çıkıyor biliyor musunuz?

Masonlar, kurumlarının tarihsel geçmişinin ancak 300 yıl kadaür olduğunu bir türlü içlerine sindiremiyor. İlle de daha eski olacak. sanki daha eski olmakla daha köklü olacak! Daha eski olmakla daha köhneleşmiş olacak sadece.

18. yüzyılda bu eski bir tarihsel kökene sahip olma iddiası bir ölçüye kadar ve göreli bir bakış açısıyla haklı sayılabilirdi. Masonluk kendini kanıtlamalıydı ve o tarihlerde köklü bir tarihçeye sahip olmak böyle bir kanıt için yeterli olabilirdi.

Şimdi artık öyle köklü tarihçeye sahip olmanın bir değer kazanmak bakımından öyle göze gelir bir yanı yok. Değer kazanmak istiyorsanız, dün ne yaptınız, onu göstereceksiniz, bugün ne yapıyorsunuz, onu belirteceksiniz, yarın ne yapmayı düşünüyorsunuz, onu ortaya koyacaksınız.

Ataerkilmiş, anaerkilmiş geçin onları bir kalem. Bugün erk başkalarının elinde.


ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ağustos 15, 2011, 09:55:42 ös
Yanıtla #1
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 243

Sayin ADAM beni biraz sasirtiyor.

Bir kisim yazar, Masonlugu cok cok eski kokenlere dayandiriyor. Sayin ADAM'in bahsettigi Patriarchlar (Adem ile Nuh arasindaki kisiler) gelenegine kadar gidenler var.

Bir kisim yazar da, neden oldugunu anlamadigim bir hisimla, 18.yy'dan oncesine baglanti kurmaya calisan tum diger yazarlari, fantezist olarak nitelendiriyor.

Bana kalirsa bu iki ucun ikisi de hatali.

Salt belgelere dayanacaksak ki, biraz romantik oldugumdan biraz da yazinin insanin yolcugulugunun buyuk kisminda ana iletisim kaynagi olmamasindan, salt yazili belgecilik pek tercihim degildir, ortada 18.yy oncesinde Masonlugun olduguna dair cok net kanitlar var.

Regius elyazmasindan tutun, Elias Ashmole'un 1600'lerde Londra'da bir Mason Locasi'na kayitli olmasina kadar bircok belge var.

Eh, Masonlugun da, 1717'de bir anda sapkadan ciktigini ve cikar cikmaz Eski Mukellefiyetler, Anayasalar gibi belgeler yazildigini soylemek de fantezisizmin bir baska yonu olsa gerek. Peki o fantezistler neden bu tur komik iddialarda israrcilar, onu da ogrenebilirsem mutlu bir Mason olarak bilinecegim.

Sevgi ve Saygilarimla,
Eureka
The mason square doth clear the air of folly and deception
The rule is straight, the angle clear, for greatness has direction


Ağustos 15, 2011, 10:03:47 ös
Yanıtla #2
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 229


Eh, Masonlugun da, 1717'de bir anda sapkadan ciktigini ve cikar cikmaz Eski Mukellefiyetler, Anayasalar gibi belgeler yazildigini soylemek de fantezisizmin bir baska yonu olsa gerek. Peki o fantezistler neden bu tur komik iddialarda israrcilar, onu da ogrenebilirsem mutlu bir Mason olarak bilinecegim.


Aynen oyle Kardesim. Ben de hep bunu savunurum. Ne guzel soylemissin, asil hayal gormek budur.

Esenlikler,
Laus Deo.
YY & Y


Ağustos 15, 2011, 10:34:51 ös
Yanıtla #3
  • Ziyaretçi

Masonluk hakkında derin bir bilgiye sahip değilim ama kral süleyman'a dayandığı iddalarına sıcak bakmakmaktayım , kral süleyman ile ilgili bölümleri kutsal kitapta bulmak mümkün farklı bir kaynak varsa bilemiyeceğim , kutsal kitabı okumuş biri olarak şunu söylemem mümkündür, israil Kralı süleyman gerçektende bilge bir insandı ve kral Davud'un oğludur, kendisi bilgeliye önem vermiştir ve sözleri mishlei kısmında bulunur kutsal kitabın , diğer kısımlarındada geçer, kutsal kitabın tamamını okumuş olmama karşın masonluk ile ilgili herhangi bir metine rastlamadım... kral süleyman masonluğu kurdu ise bile bunun gizli tutulmasına özen göstermesi mantıklı bir açıklama gibi geliyor eğer gerçektende öyle ise....


Saygılarımla,
418


Ağustos 16, 2011, 09:46:25 öö
Yanıtla #4
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Şu başlık altında nasıl ben Sayın Eureka için şaşkınlık konusu olmuşsam, o da beni şaşırtıyor.

Ben Sayın Eureka'yı Masonluğun genel tarihini bilen bir mason olarak tanıdım. Yanılıyor muyum?

Acaba bu başlık altında yazmış oldukları bazı düzeltmeleri gerektirmiyor mu?

Örneğin Elias Ashmole'ün Masonluk ile bağlantısına ilişkin yer ve tarih!.... Aslında Elias Ashmole'ün 1717 yılında kurulan Londra Büyük Locası'nın amaç ve felsefesi bakığmından işyevi de pek ilginçtir. Sayın Eureka, isterse onu da anlatır bize.

Ben konu dışına taşmayı sevmem. masonluğun nasıl ve nicçin, kimlerce kurulmuş olduğu bu forumda uzun boylu anlatılmıştır. İsteyen okur, öğrenir. İsteyen basma kalıp tarih kitaplarına güvenmeye devam ederek yanlışları benimser.

Ataerkil kuram da işte o yanlışlardan biridir. Dahası, hiç de Operatif Masonluğun devamı iddiası gibi kuruluş öncesinde özenle kurgulanmamış olduğu için, hiçbir dayanağı bulunmayan bir fanteziden öteye gidemiyor.

Ancak buna inanmak isteyenler de yok değil.
 

 
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ağustos 16, 2011, 10:55:02 öö
Yanıtla #5
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 243

Sayin ADAM,

Elias Ashmole, hayati boyunca operatif Masonlukla uzaktan yakindan iliski yasamamis bir antikaci ve simyacidir. Bir insaatta 2 tane sutun dikmisligi yoktur.

16 Ekim 1646 tarihli gunluk yazisinda, Masonluga, Warrington'da Henry Mainwaring adinda bir albayla ayni gece kabul edildigini belirtmistir. Bahsi gecen albayin da kac kere duvar ordugu merak konusudur.

Ashmole'un bu tarihten 1680'lere kadar gunluklerine Kardes Sofrasina birlikte katildigi kisilerin isimleri seviyesinde detay icerecek girdiler yaptigi gorulmektedir.

Isin ilginci, Elias Ashmole, o zamanlar cogunlukla operatif Kardeslerden olusmus Masonluga kabul edilen tek veya ilk spekulatif Mason da degil. Ondan da once, 1641'de Sir Robert Murray'in Edinburgh'da tekris edildiginin kayitlari da var.

Kisacasi biliyoruz ki, Operatif ve Spekulatif Masonlarin birlikte calistiklari zamanlar olmustur. Ve bunlar 1717'den cok oncelere kadar gitmektedir. Bilinen en eski kayitin da, turunun dunya capinda ilk ornegi oldugunu iddia etmek dogru olmaz. 1640'ta Localar varsa ve operatif olmayan Kardesler tekris ediliyorsa, bu buyuk ihtimalle bir suredir devam eden bir uygulamadir.

Bakin, dikkatli konusuyorum. Zira ben de one surulen bazi teorileri asiri buluyorum. Dedigim gibi Ataerkil (patriarchal) kuram da bunlardan biri. En azindan Babil'den oncesine giden teorilerin fantezist olarak nitelendirilmesine de karsi cikmiyorum.

Ama, 1600lerdeki kayitlara dayanan teorileri de, Masonlugu Hz.Adem veya ondan sonra gelen pek uzun omurlu efsanevi kisiliklere dayandiran teorilerle ayni kefeye koyup hepsinin birden cope atmayi da dogru bulmuyorum.

Sayin ADAM da bunlari biliyor, kuvvetle muhtemel benden cok iyi biliyor. Oyleyse neden herseyin 1700lerde basladigini ileri suruyor. Bilimsel metodu icsellestirmis ileri derecede arastirmaci bir kisiligin bu konudaki tavri kafami karistiriyor.

Dolayisiyla karismis kafamla dusunuyorum. Neden Masonlugun 1700lerde ortaya ciktigi iddiasi onun icin onemli olsun? Biraz muzipce birkac olasilik ortaya atayim:

1. "Masonluk 1700lerde ortaya cikti. Dolayisiyla, zaten en basindan beri geleneksel ve liberal olmak uzere iki ana akim vardi." Bu Sayin ADAM'i, Masonluga kimsenin sahip olmadigi gibi oldukca guzel ve faydali bir sonuca goturur.
2. "Masonluk zaten 1700lerde birkac kisi tarafindan sifirdan yazildi. Dolayisiyla icerdigi sembol, rituel ve efsanelerin degistirilmesi gayet mesrudur." Ic rahatlatici bir diger acilim.

Masonlugun 1717'de toz ve gaz bulutundan olusmasi tezini ileri surenlerin bu veya bunun gibi bircok sebepleri olabilir.

Ben Masonlugun tarihiyle ilgili yazilar okumaya basladigimdan beri, herseyin 1717'de basladigini ileri suren kesimi anlayamadim gitti. Benim su noktada benimsedigim yaklasim, Albert Mackey Kardesin Symbolism of Freemasonry kitabinda ileri surdugu teoriyle, Dionysos iscileriyle ilgili yaptigim arastirmalardan ulastigim bilgilerin birlesiminden olusan tarihsel bir Masonluk teorisi.

Tabii, buyuk ihtimalle yaniliyorumdur. Ama bu yanilgimin, Masonluguma olumsuz bir etkisi oldugunu, bunun Masonlugu yanlis yorumlamama sebep oldugunu sanmiyorum. Aksine, daha yuksek bir standardin olmasi, Masonlugu daha ciddiye almami sagliyor. En onemlisi de bu. Zira Masonluk bir tarih ogretisi degil ve icerdigi ogelerin tarihsel olarak gerceklesmis olup olmamasinin temelde bir onemi yok.

Saygilarimla,
Eureka
« Son Düzenleme: Ağustos 16, 2011, 11:07:19 öö Gönderen: Eureka »
The mason square doth clear the air of folly and deception
The rule is straight, the angle clear, for greatness has direction


Ağustos 16, 2011, 11:29:15 öö
Yanıtla #6
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Sayın Eureka ile aramızda sanki bir diyalog biçimine dönüşmüş olan bu konuyu Sayın Eureka da uygun bulursa bu noktada keselim.

Belki izleyenlerin hoşuna bile gidiyordur bu münazara ama bu başlık Spekülatif Masonluğun oluşumunun yakın geçmişimize dek bilinmeyen, ancak bundan 50 yıl kadar önce ortaya çıkmış olan, bu nedenle de yeryüzünde kocaman birer isim yapmış masonik tarihçilerin (Gould ve Mackey gibi) yazamamış oldukları konuları tartışmanın yeri değil.

Sayın Eureka isterse, "SPEKÜLATİF MASONLUĞUN TARİHÇESİNİ ADIM ADIM TARTIŞMA" başlığı altında bir münazara açalım.
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ağustos 16, 2011, 11:39:51 öö
Yanıtla #7
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 243

Elbette Sayin ADAM, size katiliyorum. Ataerkil Kuramin ne oldugunu tanimlayip biraz da konuya yakin noktalara dikkati cektik. Bu baslik gorevini bir olcude yerine getirdi.

Isterse Sayin ADAM, "SPEKÜLATİF MASONLUĞUN TARİHÇESİNİ ADIM ADIM TARTIŞMA" basligini acsin, konunun cercevesini yerlestirsin. Ben elimden geldigince bu tartismaya katilmaktan mutluluk duyarim.

Sevgi ve Saygilarimla,
Eureka
The mason square doth clear the air of folly and deception
The rule is straight, the angle clear, for greatness has direction


Ağustos 16, 2011, 07:41:55 ös
Yanıtla #8
  • Ziyaretçi

Sayın Adam,

Masonluk konusundaki kısıtlı bilgilerimle yaazınıza aynen katılıyorum. Benim de zaman zaman aklıma gelip tam da netleştiremediğim bir konuya değerli bilgileriniz ışığında açıklık getirmişsiniz.
   
Şüphesiz kültürler, dinler, müesseseler vs birçok konuda, tarih süreci içinde birbirlerini bir şekilde etkilemişlerdir. Örneğin Nuh Tufanı ve birçok dini konu tarih sürecinde, en ilkel zamanlardan devamla, Sümer’lerden Tevrat’a, İncil’e, Kuran’a aksetmiştir. Bu gibi konuların tarih açısından incelenmesinde yarar da vardır… Önemli olan sizin de belirttiğiniz gibi, birçok konuda olduğu gibi Masonluğun kökenini ve başlangıcını illa gereksiz yere “….Erkil’liğe” bağlanacak şekilde çok eskilere dayandırma gereği duymamaktır… Bunu biraz da bazı ailelerin geçmişlerini illaki bir Paşa soyuna dayandırma çabalarına benzetiyorum.

Osmanlı’ların çöküş devrinde medreselerde “Hızır Aleyhisselam yaşadı mı? Eceli ile mi öldü? Öldürüldü mü? Vs”  konusu ortaya atılır ve günlerce bunun üzerinde konuşulduğu olurmuş. (Ancak yanlış anlama olmaması açısından bilimsel tarih araştırmalarını, ders çıkartılması gereken mitleri, efsaneleri, alegorik hikâye ve simgeleri hariç tutarım.)

Hazır konu açılmışken Ulu Önder “Atatürk Mason muydu? Değil miydi?”        sorularıyla sık sık gündeme gelen konu da acaba buna benziyor mu?..

Sevgi ve Saygılarımla,
Herkül…


Ağustos 24, 2011, 12:10:11 öö
Yanıtla #9
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1795
  • Cinsiyet: Bay

      Sayın HERKÜL, ben konuya son cümlenizden giriş yapacağım. Bu konu yakın geçmişte çok fazla tartışıldı ve hayli güzel sonuçlar da alındığını biliyorum. Şayet site geçmiş konularına girebiliyorsanız , orada  size faydalı olacak bilgiler bulunduğunu düşünüyorum.
      Saygılar-sevgiler.
"Vur ama dinle beni"