Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Diyarbakir'daki Saldiri PKK' nin Son Cirpinislari mi?  (Okunma sayısı 5913 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ocak 04, 2008, 05:29:36 ös
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1662

Dun yani 3 Ocak 2008 tarihinde Diyarbakir'da gerceklestirilen bombali saldiri icin Genel Kurmay Baskanimiz neler soyledi?

Büyükanıt saldırıyı değerlendirdi

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Diyarbakır Valiliği ziyareti sonrası dün yaşanan hain saldırıyı değerlendirdi.

- Teröristler sivillere zarar vermek istedi. Teröristlerin işbirlikçileri takip edilmeli...

- Dün Diyarbakır'da vuku bulan terör eylemi terör konusunda da birçok gerçeği gözler önüne seriyor. Dünkü bu menfur saldırı yalnız silahlı kuvvetlere değil vatandaşın canına da kasteden terör eylemi...

- Birçok eylem yapılacak eylem var, tenha yer var. Bu saldırı asker kadar kadar sivilleri de hedef aldığını gösteriyor. Bu insanlığa sığmayan bir terör eylemidir.

- Hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyorum...

- Diyarbakır ismi artık terörle birlikte anılmamalı.

- Biz terörle yıllardır uğraşıyoruz....

- Kararlığımızı değiştirmeyiz hatta bu kararlığımız daha da artar.

- Diyarbakır halkının bütününe geçmiş olsun diyorum. Bir daha böyle bir şeyin olmamasını temenni ediyorum...

- Dün meydana gelen olan paniklemenin bir sonucuduur. Bu onların sonunu değiştirmez...

- Teröristlerin işbirlikçileri var. İşbirlikçilerle teröristler arasında hiçbir fark yok....

- Patlayıcının tipine ilişkin benim tahminin A4 veya C4 olabilir.

aktifhaber.com




Ocak 04, 2008, 05:33:37 ös
Yanıtla #1
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1662

Saldiriyi PKK ustlendi ama ne kadar gercekci?

http://www.aktifhaber.com/news_detail.php?id=148956


Anlatilana gore, PKK'nin yayin kanali Roj TV, her ustlendikleri saldirilari gururlu bir sekilde bahsediyor fakat ne tuhaftir ki bu kez Diyarbakir'daki saldiri ile ilgili kanalda henuz bir yorum yapilmis degil. Acaba gercekten PKK mi yapti? PKK nin elinde bu kadar guclu bombalar varsa neden kendi halklarini savunduklarini iddia ettikleri  Kurt yurttaslarimizin yasadigi daha yogun bir bolgeyi secti?

Goruslerinizi okumak isterim..

sevgiler
« Son Düzenleme: Ocak 04, 2008, 05:36:41 ös Gönderen: Kirlangic »


Ocak 04, 2008, 05:34:41 ös
Yanıtla #2
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

Bence son çırpınış  değil
Yeni bir başlangıç
« Son Düzenleme: Ocak 04, 2008, 05:49:29 ös Gönderen: shemuel »


Ocak 04, 2008, 05:43:12 ös
Yanıtla #3
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1662



Ocak 04, 2008, 07:41:32 ös
Yanıtla #4
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay



Ocak 04, 2008, 08:56:51 ös
Yanıtla #5
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 654
  • Cinsiyet: Bay

Saldırıyı elbette PKK yaptı PKK nın bölgede etkin bir propagandası var dağa eleman lazım böyle dönemde dağa adam çıkartmak için propagandaya ihtiyaç var doğruluğundan tam emin değilim ama PKK nın kurulma döneminde sıradan askeri kıyafetler giyen teröristler köyleri basıp katliam yaparlarmış ve KÜRTLERE ÖLÜM diye nağara atarlarmış bu olayda kürtleri gaza getirir ve askere karşı isyan başlar ben bunu da benzer bir olay görüyorum insalar sizler gibi düşnecek BUNU PKK YAPAMAZ NEDEN DİYARBAKIRI BOMBALASIN Kİ GİDER BATI DA BİR YERİ BOMBALAR bunu yapsa yapsa Türk istihbaratı yapmıştır hurra dağa intikam almaya ters mantık sürü psikoloji basit bir sosyal mühendislik olayı Diyarbakır da PKK dan başka kim sivil halka saldırabilir ki?
Çilesini çekmediğin dert senin değildir...


Ocak 05, 2008, 08:48:42 öö
Yanıtla #6
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1662

KÜRTLER VE PKK

Kürt siyasetçiler hep aynı açmazla sıkıştırılır:

“PKK’nın terörist olduğunu söyle.”

Bir Kürt siyasetçi kolay kolay bunu söyleyemez.

Neden söyleyemeyeceğini anlamak için bu örgütün ortaya çıktığı dönemi iyi hatırlamak gerekir.

1980’li yıllarda askeri bir cuntanın gölgesi Türkiye’nin üzerindeyken, Kürtçe konuşmak, Kürtçe şarkı söylemek, Kürt çocuklarına Kürtçe isimler koymak yasaklanmışken, Diyarbakır Hapishane’sinde Kürtler tarihte eşine az rastlanır bir zulmün hedefiyken ve seslerini duyurmanın hiçbir yasal yolu yokken çıktı PKK ile Öcalan sahneye.

Televizyonda konuşmasını bizzat dinlediğim, istihbarat dünyasını yakından izlediği anlaşılan bir akademisyen, “12 Eylül cuntasının, Amerika’nın önerisiyle Kürtleri dağa çıkmaya zorlamak için böyle bir baskı yöntemini bilinçli bir şekilde seçmiş olduğunu” söylemişti. Onun söylediğine göre Amerika, “dağa çıkanları rahatça yakalarsınız” demişti. Bunun için baskılar, işkenceler artırılmıştı. Kürtler çaresiz bırakılmıştı.

Bir daha da kimseden bu iddianın yalanlandığını duymadım.

Bu şartlarda doğdu PKK.

Kürt çocukları bu şartlarda dağa çıktı.

O günlerde durumun ne olduğunu anlarsanız, Kürtlerin büyük çoğunluğu için “Öcalan ve PKK” kavramlarının da ne anlama geldiğini de anlarsınız.

Kürtlerin geçmişinde Öcalan ve PKK kutsal değerler olarak vardır.

Ama soru şudur:

Kürtlerin geleceğinde Öcalan ve PKK var mıdır?

Bugün şartlar çok değişti çünkü.

Türkiye, Avrupa Birliği üyeliği yolunda zar zor da olsa yürüyor.

Ülkenin üstündeki baskıların önemli kısmı kalktı.

Sadece Kürtlerin değil bütün Türkiye’nin özgür ve zengin olabileceği bir hedefe doğru yavaş da olsa ilerleniyor.

PKK ise şartlar hiç değişmemiş gibi davranıyor.

Anlamını kimsenin çözemediği eylemler yapıyor.

Yollara mayınlar döşeyip askerleri öldürüyor, minibüsleri tarıyor.

Öcalan, askerlerin koruduğu bir adada mahkumiyetini çekerken “gerginliğin sürdürülmesi” için emirler veriyor.

Mayınlarla askerleri öldürmenin, minibüsleri taramanın, Kürtlere özgürlük ve zenginlik getireceğine inanan kimse var mı bu ülkede?

Kürtler, gerginliğin hem kendileri hem de ülke için mutluluk yaratacağına inanıyorlar mı?

Buna inananlarının çok fazla olduğunu sanmıyorum.

Yollara mayın döşemek, pusu kurmak, gerginlik yaratmak, iktidarını sürdürmek isteyen “derin devlete” yarıyor sadece.

PKK, neden “derin devletin” böylesine işine yarayacak bir politika izliyor?

Hem Kürt gençleri hem de Türk gençleri ne için ve kim için ölüyor?

Eğer “derin devletin” iktidarı bu gerginliğin yardımıyla sürerse, Türkiye AB’den ve demokrasiden uzaklaşırsa, Türk ve Kürt aydınları yeniden hapishanelere doldurulursa, işkenceler başlarsa, bu gelişme, Kürt ve Türk gençleri için çok olumlu bir sonuç mu verecek?

Kürtler çok acı çekti, çok eziyet gördü, çok haksızlığa uğradı.

O günleri yeniden geri getirmeye çalışmanın kime ne yararı olacak?

Eğer hesap, “bir darbe ortamı yaratılır, bir cunta iktidara gelir, baskılar, eziyetler artar, dağa çıkan çocukların sayısı yeniden çoğalır ve biz eski gücümüze kavuşuruz” hesabıysa, bu çok gaddarca bir hesap.

Üstelik de tutmaz.

Kendi zalimine yardım ederek mutluluğa ulaşmış bir halk yok tarihte.

Bundan sonra da olmayacak.

Şu gerçeği herkes kabul etmek zorunda: Şartlar değişti.

O çok bilinen ifadeyle söylersek, “aynı suda iki defa yıkanılmaz.”

Yıkanılmasın da… İçinde yıkandığımız su, su değil kandı çünkü.

Kendi çocuklarımızın kanı.

Kürtlerin de Türklerin de geçmişinde kimlerin olduğunu biliyoruz.

Geleceğinde kimlerin olacağını ise…

Bu kanı durduracaklar belirleyecek.

Kanı durdurmanın imkanı var çünkü artık, tarih bize bu şansı bağışladı.

Çocuklarımızı kurtarma şansını verdi bize.

Bu şansı yok etmeye çalışanlar, mazlumluktan zalimliğe geçerler.

Ve zalimlere yer vermez gelecek.

AHMET ALTAN-gazetem.net

1 Ekim 2007, Pazartesi


Ocak 05, 2008, 10:28:45 öö
Yanıtla #7
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 562
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Kırlangıç, PKK daha önceleri de sık sık Kürt vatandaşlarımıza karşı bu tarz terör eylemleri gerçekleştiriyordu. Lütfen Öcalan zamanı PKK politikasını unutmayalım. Öcalan yakalandıktan sonra bir fetret dönemine giren PKK işte bu tarihlerde çoğunlukla askere karşı hareket yapmaya başlamıştır. Bundan önce herhangi bir şekilde sadece gerilla savaşıyla askere karşı mücadele yürütmemiş sık sık köy baskınlarına katılmıştır. Öcalan sonrası bu tarz olaylarına ara vermelerinin sebebi tahminimce Kürt halkından tamamen kopacaklarını ve bu durumun örgüte insan katılımını olumsuz etkileyeceğini düşünmeleri olmalıdır.

Türkiye'de var olduğu iddia edilen derin devlet Diyarbakır'da böyle bir olaya karışacak kadar aptal değildir.

Sayın shemuel'in de yeni bir başlangıç sözüne katılmıyorum. PKK'nın bilindik yöntemleri bunlar. Son çırpınış olarak da görmüyorum bu örgütün tasviyesi şu an zor gözüküyor fakat psikolojik buhrandan kurtulma amaçlı yapıldığı kesin gibi. Unutmayın ki terör kelimesi korkuyla aynı babadan gelir. Korku olmadan varlığını sürdüremez.
Mea mihi conscientia pluris est quam omnium sermo


Ocak 05, 2008, 12:29:08 ös
Yanıtla #8
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Saldırıyı HPG üstlendi zaten bunda bir buzağı aramaya gerek yok. Yaptıkları açıklamayı propaganda olacğaı için aktarmıyorum. Ancak eylemi üstlendikleri bu yazının son cümlesi bunlar insanla dalga geçiyor dedirtecek türden olduğu için aynen aktarıyorum.

"Bu vesileyle geç de olsa, Amed’in bu güzel yeni yılını kutluyorum"


adamların yeni yıl kutlaması da bir acaip oluyor görüldüğü üzere...


Ocak 05, 2008, 04:54:01 ös
Yanıtla #9
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

"Bu vesileyle geç de olsa, Amed’in bu güzel yeni yılını kutluyorum"


adamların yeni yıl kutlaması da bir acaip oluyor görüldüğü üzere...

Havayi fişekleride bayağı güçlüymüş


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
53 Yanıt
29341 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 28, 2011, 02:47:01 öö
Gönderen: Mozart
21 Yanıt
14170 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 05, 2013, 10:45:04 öö
Gönderen: Samuray
0 Yanıt
2091 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 03, 2015, 02:39:07 ös
Gönderen: karahan