Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Ucuncu Dunya Savasi Turkiye'den cikabilir  (Okunma sayısı 4364 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ağustos 08, 2007, 02:52:36 ös

'Ucuncu Dunya Savasi Turkiye'den cikabilir' baslikli 7 Mayıs 2007 tarihli Ahmet Altan'a ait yazi , Le Monde ve Stern'de de yayimlandi.

Iste o ilginc yazi:

Ucuncu Dunya Savasi, Turkiye'den cikabilir...

Turkiye, son ve buyuk bir hesaplasmaya dogru gidiyor. Bu ulke korkuldugu gibi irka ya da dine dayali bir bolunme yasamadi.
Daha korkunc ve daha temel bir bolunmeyle sakatlandi.

Cumhuriyet boyunca suren "kulturel bolunme" artik iyice keskinlesti.Simdi bir yanda, ayakkabilarini sokak kapisinin onunde cikaran,kadinlarinin basini orttugu, erkeklerinin sokaga pijamayla da cikabildigi, erkek cocuklarinin kahveye gittigi, kizlarinin tam bir baski altinda yasadigi, turkuyle arabesk arasi bir muzikten hoslanan, belki de hic kitap okumamis, hic dansetmemis, hic kari koca birlikte lokantaya gitmemis, hic tiyatro seyretmemis, evlerinde floresan lamba yakan, iyi egitim alamamis, dini inanclari kuvvetli kalabalik bir kitle var.

Diger yanda ise kiz lisesiyle Robert  Kolej yelpazesinde egitim gormus, bir dugun salonunda ya da kolej partisinde dansetmis, sinemaya giden, cok fazla olmasa da kitap okumus, muzik zevki pop sarkilarla klasik muzik arasinda dolasan, evi nispeten daha zevkli dosenmis, kizlarin flortune izin verilmese bile goz yumulan, Allah'a inanan ama ibadete pek aldirmayan, kadinlarinin basini ortmedigi, sarabin kalitesinden pek anlamasa da kadin erkek bir arada gidilen bir gezmede icki de icmis, gazetelere bakan, magazin haberlerini izleyen, kendini birinci gruba  kiyasla cok gelismis hisseden, entelektuel duzeyi cok yuksek olmasa da okumus yazmis, Bati standartlarina yakin bir grup var.

Bu iki grubun yasam tarzi birbirinden kopuk.

Onlari, Bati'daki siniflar arasinda ortak bir zevk yaratan kilisemuzigi, dini resimler, Incil'in sinemalara bile yansimis hikayeleri gibi birlestirecek kulturel bir zemin yok. Hayatlari, zevkleri, inanislari birbirinden farkli. Hatta birbirine dusmanca. Birinci grup Cumhuriyet boyunca horlanmis, asagilanmis, itilip kakilmis. Simdi bu grup siyasal olarak orgutlendi. Kalabaliklar.Ve her secimi kazanacak siyasi bir gucleri var artik.

Ikinci grup ise azinlikta. Ve artik bir daha secim kazanma ihtimalleri yok.

Bu noktada da tarihi bir paradoks ortaya cikiyor. Daha Batili olan "ikinci grup", Bati'nin siyasi degerlerini kabul ederse bir daha asla iktidari ele geciremeyecegini bildigi icin Bati'ya ve Bati'nin demokratik degerlerine dusman oluyor. Yasam tarzi olarak Bati'ya dusman olan kesim ise iktidari ancak Bati'nin kriterlerini kabul ederek ele gecirebilecegini bildigi icin Bati'yla iliskileri gelistirmek ve demokrasiyi kabullenmek istiyor.

Bu kulturel parcalanmada "ordu" onemli bir role sahip. Eger, birinci grubu desteklerse ve Bati'nin demokrasisi burada kabul gorurse, ordu da iktidarini kaybedecek.  Aslinda birinci grubun cocuklarindan olusan ordu,kendi iktidarini surdurebilmek icin, kendisine benzemeyen ikinci grupla isbirligi yapiyor. Bir anlamda kendi koklerine ihanet ediyor.

Bu iki grup siyasi iktidar icin son kez carpismak uzere hareketlenmis gozukuyorlar.

Birinci grup ekonomik olarak da guclu artik, Anadolu'da uretim yapiyor, "devletle" arasi iyi olmadigi icin malini dis dunyaya satiyor. Para
kazaniyor. Siyasi orgutunu destekliyor.

Ikinci grup parasal guc olarak da kuvvetli degil.

Dis dunyayla is yapan, disardan borclanan buyuk burjuvazi, Turkiye'nin ancak demokrasiyle normallesebilecegin e inanan entelektuel kesim, devletin yapisinin degismesi ve dunyayla butunlesmesi gerektigini dusunen bir grup burokrat, birinci grubun destekcileri. Yargi, ordu, burokrasinin onemli bir kismi ikinci grubun arkasinda.

Ikinci grup, siyasetle, demokrasiyle iktidari elinde tutmasinin mumkun olmadigini kavradigindan simdisiyaset ve demokrasi disinda bir cozumun pesinde. Cumhurbaskani secimi kavganin keskinligini ve iki tarafin niyetlerini acikca ortaya koydu. Ordu destekli ikinci grup artik secim de istemiyor. Ve darbe soylentileri gittikce artiyor. Cuntalardan soz ediliyor.

Peki, darbe olursa ne olur?

Yasam tarzi Bati'ya daha yakin olan grup orduyla birlikte iktidara gelir ve Bati'nin destegini kaybeder.  Avrupa buna kesinlikle karsi cikar. Amerika her zamanki pragmatizmiyle, Kuzey Irak ve Ortadogu politikalarini desteklemesi karsiliginda darbeyi kabullenebilir aslinda. Ama Amerika'nin onunde de ciddi bir engel var. "Demokrasi getirecegim" diye Irak'i isgal eden bir ulke, dunyaya ve kendi kamuoyuna Turkiye'deki "darbeyi" niye destekledigini aciklayamaz. Ve Irak faciasindan sonra ikinci bir "zorlamayi" gerceklestirecek gucu yok. Istese de istemese de darbeye karsi cikacak.

Silahini ve parasini Bati'dan alan bir ordu ve ulke, Bati'dan koptugunda ne yapacak? Sanirim uzun zamandir bunu dusunuyorlar ve korkarim bunun cevabini buldular.Turkiye'de darbe olursa, tarihte bugune kadar hic gerceklesmemis yeni bir olusumla karsilasacak dunya. Turkiye, olasi bir darbeden sonra, Rusya ve Iran'la ortaklik kurmak isteyecek. Silahi, enerjiyi ve parayi bu iki ulkeden alacak. Rusya'yla Iran'in elindeki dogal gaz, petrol ve nukleer guc, Turkiye'yi bir sureligine de olsa ayakta tutmaya yeter. Ama Rusya, Turkiye, Iran bloku dunyanin butun dengelerini degistirir. Ortadogu'nun kontrolunu tumuyle ele gecirir. Avrupa'yi kucuk kitasina hapseder. Kafkaslar'i, Afganistan'i, Pakistan'i kendi gucune katar.Musluman dunyayla yakin bir iliski kurar. Petrol kaynaklarina egemen olur. Cin'le isbirligi yapabilir. Bu gelisme, Avrupa, Amerika ve biraz da Japonya'dan olusan "Bati"nin dunyadaki etkinligini inanilmaz bir bicimde azaltir. Yeni blok asker, enerji ve para acisindan cok guclenir. Boylece, Turkiye'deki catlama dunyada buyuk bir catlamaya yol acar. Eger Ucuncu Dunya Savasi cikacaksa, sanirim, bu catlamadan cikar. "Asla boyle bir sey olmaz" diyebilirsiniz... Niye olmayacagina dair elinizde cok kuvvetli veriler varsa, soyleyin.

Ama, ya olursa... Ki bana cok mumkun geliyor. O zaman ne yapacaksiniz? Bugun Turkiye'de kamplasan ve bolunen insanlarin da...

Turkiye'yi Avrupa disina itmeye calisan, eski bir imparatorluk olmanin bir yaniyla cok gorkemli, bir yaniyla cok zayif mirasina sahip olan bir ulkeye kustahca davranan, isbirligi yerine "basogretmenlik" yapmaya kalkan Avrupa'nin da...

Turkiye politikasinda "ikili" oynayip, kurnazlik ettigini sanan Amerika'nin da...Bu senaryoyu bir dusunmesini isterim dogrusu. Turkiye'de yaklastigi gorulen kanli bir catismanin butun dunyayi yakmasi sandiginiz kadar uzak bir ihtimal degil.

Hic unutmayin ki ilk dunya savasi tek bir tabancanin patlamasiyla baslamisti.


« Son Düzenleme: Ağustos 08, 2007, 03:31:29 ös Gönderen: V.I.T.R.I.O.L. »
Virtus junxit mors non separabit


Ağustos 08, 2007, 03:05:41 ös
Yanıtla #1

« Son Düzenleme: Ağustos 08, 2007, 03:09:46 ös Gönderen: MYSTICPROVOCATEUR »
Omnia mors aequat


Ağustos 08, 2007, 03:30:06 ös
Yanıtla #2

Haklisin kardesim  ben o yaziyi gormemistim , bana e-mail ile bugun yukaridaki sekilde ulasti ve bende paylasmak istedim, hemen gerekli duzeltmeyi yapiyorum. Tesekkurler.
Virtus junxit mors non separabit


Ağustos 08, 2007, 07:15:01 ös
Yanıtla #3
  • Ziyaretçi

Sn.V.I.T.R.I.O.L.

Üçüncü dünya savaşına kadar gider mi, şu anda buna bir cevap veremiyecegim ama tehlikeli şekilde bölünmekte oldugumuz konusunda Ahmet Altana katılıyorum.
Var olan bu kültürel farklılık son 25 yıl içinde, Anadoluda küçük şehir ve kasabaların nüfusunun bir kısmını oluşturan 1. grubun büyük şehirlere göçü ve bu farklılıkta '' dini inançları kuvvetli olma '' ögesinin öne çıkartılmaya
özen gösterilmesi sonucu keskinleşmiştir.

Müslümanlar arasında böyle bir bölünme görmezden gelinemez.İki farklı kültür arasındaki düşmanlıga varan tutum
bundan sonra başlamıştır.Özgürlük,demokrasi kılıfı içinde acaba hangi niyetler gizleniyor?
30 yıl öncesini çok iyi hatırlayacak yaştayım ; Türk halkının çogunlugu o yıllarda da müslümandı,Kuranın emirlerini yerine getirmek de yasak degildi ama köyde,kasabada,şehirde dini inancı kuvvetli kadınlar saçlarının tek bir telinin bile görünmemesi için bone, türban kullanmıyor ,başörtüsü örtüyorlardı.Degişen nedir?Kuran olmadıgına göre ?Bu bölünme  dışarda kimlerin işine yarayacak?

Kendi ekonomik çıkarları için son seçimlerde 1.grubu destekledikleri sonuçlardan belli olan entellektüeller acaba
Şah Rıza Pehlevi'nin dönemindeki İran ile günümüzdeki İran'ın arasındaki farka bakıp bir ders çıkartabiliyorlar mı?



Ağustos 09, 2007, 12:30:33 öö
Yanıtla #4
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

Boşuna korkmayın hiç bir şey olmaz.
Ahmet altanmı çıkaracakmış savaşı?Öncelikle bir insanın görüşü belli olur Bu altanlarında ne olduğunu bir türlü anlamadım.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
19 Yanıt
22357 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 23, 2008, 03:03:04 öö
Gönderen: Fraternis
12 Yanıt
8672 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 28, 2008, 02:10:25 ös
Gönderen: Santander
4 Yanıt
3785 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 08, 2008, 04:46:58 ös
Gönderen: Veritas
1 Yanıt
4779 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 29, 2010, 12:15:08 ös
Gönderen: ADAM
3 Yanıt
4768 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 14, 2019, 01:28:53 öö
Gönderen: mccelik
2 Yanıt
9924 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 04, 2011, 04:07:41 ös
Gönderen: MASON
9 Yanıt
14040 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 01, 2014, 11:35:42 öö
Gönderen: Akuzman
3 Yanıt
3004 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 14, 2013, 07:40:52 öö
Gönderen: ruzber
3 Yanıt
3150 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 05, 2015, 06:59:23 öö
Gönderen: Risus