Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Tibetin Ölüler kitabı  (Okunma sayısı 18731 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Haziran 11, 2011, 08:58:09 ös
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 236
  • Cinsiyet: Bayan

''En pratik  öğrenme  yolu  bilgiyi hafızada en  iyi  saklama ona bir olağanüstüklük  kazandırmakla ve  tekrar etmekle olacaktır.Bu  görüşlede mitlerden  kutsal kitaplara değin  devam eden bütün bilgiler; içinde bir  gerçekliği ve  olağan üstülüğü  barındırdığı için süregelmiştir.Yanlış kullanıma mahal vermemek ve  korumanın  en  etkili  yolu  ise  sembollerle gizleyerek  anlatmaktır.Günümüze  kadar gelmeyi başaran hic  bir  öğretiyi  yadsımadan safsata kabul etmeden bir kez daha  okuyup  bir kez daha anlamaya  çalışmak hayatın farklı  devrelerinde gözden  gecirmek  isabetli olacaktır.''
Herşey  zıddıyla vardır, belki yaşamı  iyi  anlayabilmek ölümü anlamakla  daha  mümkün ve anlaşılır olacaktır.Bir de bu açıdan bakarak farklı bir bakış açısıyla aşağıda ki  yazıyı sizlerlede paylaşmak istiyorum;
(Tibetin ölüler kitabı :
Tibetin kutsal kitabı olan  ''ölüler kitabı ,  ölüme hazırlık ölüm  sonrası  uyanış ve  tekrar Tibet  ölüler kitabı (Bardo Thödol), insan olayının  ölüm olayından  sonrasına  dek içinde bulunacağı  koşulları ve  geçireceği  bilinç hallerini ayrıntılı  bir  biçimde açıklar ve  ruha  ölüm sonrasında geçirebileceği  haller  konusunda rehberlik  yapar.Bir  çok kişiye  alışmadık  bilgiler  sunan yepyeni  bir düşünce tarzını  ortaya  koyan, antik  bir  metindir.Bu  bilgilerin anlaşılması  zor  gibi  gözüksede ruhsal  yolu  izleyen  bir  insanın  kavraması son  derece kolaydır;çünkü bu metnin dilinde, karmaşıklığın  altında  bir  basitllik  gizlidir.
­­­Kitabın Tibet  dilinde ki  adı  Bardo thödoldur.Bu ad, ''bar'', ''thos'' ve ''grol'' sözcüklerinin  bir  araya getirilmesiyle oluşturulmuştur.''Duyarak  aracı  hallerden kurtuluş'' anlamına  gelir.
Bu kitapdan adındanda anlaşılacagı gibi, ölmekte olan kimseye öte alemde yardımcı olması  amacıyla, huzurunda  okunacak  biçimde düzenlenmiştir.Bu  kitaptaki  bilgilere göre, kişinin  imijinasyonunu, niyet  düşünce ve duygularını  denetleme yeteğini henüz  yeryüzünde kazanabilmiş  olması kendisine ölüm sonrası  yaşamında son derece  yararlı olur ve  bedenini terkeden herkesin  geçirecegi ilk zor  aşamaları kolayca atlatmasını sağlar.Dolayısıyle kadim Tibet tradisyonuna göre bu  yeteneği  henüz  dünyada kazanabilmiş  olanlara   bu kitabın okunmasına  gerek yoktur.O  alemde karsılasacagı olaylar kişinin  kendi zihinsel faaliyetlerının urunu  olacagından,  zihnini  ve  duygularını   denetleyebilen kişi,  haliyle o olaylarıda denetleyebilecektir.
Budizm inancının amacı  tekrar doğmamaktır.Dünyevi  acılara son  vermenin  en sağlam yolu,  bir  daha  ana  rahmine düşmemenin  yolunu  bulmak, kurtuluşa ulaşmaktır.Diğer bir deyişle, ölen kişinin asıl  hedefi olan yere gitmesi  için  yol gösterilmektedir.Kişi  öldüğünü  anlayacak ve buna göre ruhlar dünyasında ruhuna  sahip  cıkacaktır.
Tibet ölüler kitabına  görehayat  çarkı  altı  bölümlüdür ve içinde altı bölüm  barındırır.Bunların  hepsi samsaraya  tabidir.Samsara alemlerinden tek  kurtuluş  yoluda arzu ve  hırsları  yok eden , duygularını aklı  ile kontrol edebilen,  nefslerine  hakim Bodişavatların yoludur.Sadece bu  yolla sonsuz acı ve  zevklerin birbirini  kovaladığı ve sonsuza dönen  hayat  carkından  kurtulup yedinci bir alem teşkil eden Bodişavatların diyarına gitmek  mümkündür.
Aslında sözcuk  anlamı ile ''ara  hal ''  anlamına  gelen ''Bardo'' terimi ruhun içinde bulunan bilinç  hallerini  belirtir.Ölüm denilen ruhun bedeni terk etmesinden  hem önce hem  sonra yaşanabilecek olan ara haller konusu önemli bir konudur.Aracı  haller 6  grupta  ele  alınır.
1-Kyenay Bardo:Doğum öncesiden anne  karnındayken yaşanan bilinç durumu
2-Milam Bardo: Ruya sırasındaq  yasanan  bilinç  durumu
3-Tinzegin Bardo:Meditasyon  sırasında bilinç  durumu
4-Chikai Bardo: Ölüm halindeki  bilinç durumu
5- Chönyid Bardo: Ölüm sonrasında bilinç durumu
6-Sidba Bardo:Yüksek  realiteye ulaşıldıgında yasanan bilinç  durumu
Ölüler kitabı  yaşamakta  olanlar  içinde önemli ruhsal süreçleri simgeler.Bardo ölümle yeniden yaşam  arasında  49  gunluk  nekahat  dönemidir ve üç  ana bölümden oluşmaktadır.Tibet ölüler kitabı M.Ö 8  y.y.da yazılı  hale  getirilmeden çok önceleri,kuşaklar boyunca agızdan agıza nakledilirken konuya vakıf olmayan kimseler tarafından ögrenilmesi ve istismar edilmemesi için son derece simgesel  yazılmıştır.
Her ne  kadar ölüler kitabı  denilsede aynı zamanda  bir  doğuş ve yaşayış kitabı olarak da adlandırılabilir.İnsanların dunyada nefislerini terbiye etmeleri  için yazılmış bir kitaptır.Ölmeden önce ölebilecek  gücü  ve yetkinliğe sahip gerçek  ınsanın  yaratımı  hedeflenmiştir.
Tibet Ölüler kitabı yaşarken gelişmeyi düşünmeyi be  bilgi edinmeyi önerir.Bireysel gelişim varlığın kendini tanıması  ve  geliştirmesi  sürecidir.Sorularımıza yanıt  dışımızda değil bizdedir.Ulaşmamız  gereken  benlik dısımızdaki  değil karanlık olan içlerimizdedir.)



Sadece madde ve  oluşumunu  fiziksel anlamda bilmek  yaradılışı  acıklamaya  yetmeyecektir.Fiziksel yapının  dısında madde ötesi  ve  ruh  dunyasına ait ögretileri ve bilgileri edinip harmanlamak gerekir....



''insanın  savası yine kendi  yarattığı  gölgesiyledir.''
Saygılarımla
AquA



« Son Düzenleme: Haziran 11, 2011, 09:00:56 ös Gönderen: AQUA »
Quoddam ubiquae, Quoddam semper, Quoddam ab omnibus, creditum est!


Haziran 11, 2011, 11:03:54 ös
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 223
  • Cinsiyet: Bay

Muhteşem yazın için çok teşekkürler  sayın AQUA..saygı ve sevgilerimi sunarım
MAY THE FATHER OF UNDERSTANDING GUIDE US...


Haziran 11, 2011, 11:30:18 ös
Yanıtla #2
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 647
  • Cinsiyet: Bay

ölüler kitabı bana göre boştur. İlk ölüler kitabı mısırlılara aittir.
Bu konuda sanırım biraz bilgim var. İsteyene her şeyi aktarabilirim.


saygılarım ve bilmişliklerimle...
Bir yere ait olmayı hiç istemedim. Ya kendim olurum yada başkalarının arkamdan övgüleri ile ölmüş olurum.


Haziran 11, 2011, 11:38:54 ös
Yanıtla #3
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 236
  • Cinsiyet: Bayan

Sn Prometheus,
Bildiğini  sanmak  ögrenmenın  yolunu  kapar.Mısır  tarıhı  MÖ 3050  cıvarında   baslar, tibetin Ölüler  kitabı yazılmaya  baslandıgı MÖ 8 yy  dahada eskıye  dayanır..
Saygılarımla
AquA
Quoddam ubiquae, Quoddam semper, Quoddam ab omnibus, creditum est!


Haziran 11, 2011, 11:41:56 ös
Yanıtla #4
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 879
  • Cinsiyet: Bay

Mısır ölüler kitabını daha önce forumda paylaşmıştım. Sn.Prometheus'tan ricam yeni bir başlık altında bilgilerini paylaşmasıdır.

Saygılar.


Haziran 12, 2011, 02:44:04 öö
Yanıtla #5
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 647
  • Cinsiyet: Bay

Sayın AQUA,
Mısırdaki piramitlerin yaşı yaklaşık 10bin yıl'dır. Nasıl oluyor da mısır tarihi 3050 de başlıyor? Bu kadar kesin tarih vermek bile büyük cür'ettir. Sanmıyorum ki bu doğru olsun.
Tibet tarihi ile ilgili o kadar eskiye tarihlenmiş hiçbir buluntu hatırlamıyorum. Sadece alüminyum ile ilgili bir buluntu vardır. Bunu da sadece Eric Von Danieken'de bulabilirsiniz ve 10bin yıla dayanmaz.
İnternette Mısırın ölüler kitabı ile tibetin ölüler kitabı hakkında araştırma yapıp buraya sonuçlarını yazacağım. Sonucu merak ediyorum.
İşin ilginç yanı: Bodavişatlar budha tarafından ret edilmiştir. O bu tarikatlere girmiş ve tatmin olmadığı için terk etmiştir. Onun inancında 8 noktadan olaşan bir tekerlek vardır. Ölüm onun için uğraşılacak bir alan değildir, ölüm diğer 7 noktadan farksızdır. Samsara yı yeniden tanmlamıştır, hatta sanırım samsara budha ile anlaşılmış yada ilk o çıkarmıştır. Şu an hatırlayamıyorum.Neyse bu başlı başına bir konudur.
Ancak Budha bile Mısır pramitleri kadar eskiye gitmez. Zaten 8. yy. demişsiniz. Yani İsadan bin yıl önce bile değil, Komik olan, m.ö 8 yüzyıl ile m.ö 3050 yılını anlamamış olmanız, m.ö 3050 demek m.ö 31 yy demektir :) Şimdi hangisi eski oluyor? 8. yüz yıl mı, yoksa 31. yy mı?
Hani sırf karşı olmak için karşı oluyormuşsunuz gibi geldi.
İlla ben biliyorum yerine, bildiğimi sanıyorum deyin bakalım ne olacak? Hangisi öğrenmenin yolunu kapıyor bir anlayalım?
Abimin bi lafı vardır; Haddini bilmeyen koç gider koca öküze sataşırmış, sonrada boynuzunu kırdırırmış. Neden bilmem aklıma bu geldi burada. Ayrıca bir atasözümüz daha vardır; Her kuşun eti yenmez.

Budizm ve o dönemlere ait bilgi isteyene, hatta sadece bir şeyler katacağına inandığım için İlhan Güngören'in "Buda ve öğretisi"ni kesinlikle tavsiye ederim. Akademik ve mükemmel anlatımlar içren bir kitaptır. Neye inanırsanız inanın bence mutlaka okumakta fayda vardır.
Sayın İlhan Güngören'in tarzından dolayı mason olup olmadığını buradaki bir mason arkadaşıma sormuş ve aynı şeyleri kendisininde düşündüğünü ve araştırdığını duymuştum. Haddim olmayarak herkese tavsiye ederim.


Saygılarımla...

Not: Sizin kitabın(Tibetin ölüler kitabı) içeriği ise binlerce hatadan ibaret, Her cümlesini burada yorumlayıp size gösterebilirm.
« Son Düzenleme: Haziran 12, 2011, 03:14:31 öö Gönderen: Prometheus »
Bir yere ait olmayı hiç istemedim. Ya kendim olurum yada başkalarının arkamdan övgüleri ile ölmüş olurum.


Haziran 12, 2011, 09:14:12 öö
Yanıtla #6
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 236
  • Cinsiyet: Bayan

Sn Prometheus,
Öncelikle ben eksik bilgiye sahip olduğumu  kabul ediyorum ve  öğrenmeye çalışıyorum.Bilmek  ve  anlamak  aynı olgular değildir.Bilgiyi  gerçekten özümsediğiniz gerçekten hazmettiğiniz  zaman içteki  dengeyi yakaladığınızda aynı  cumleleri  ifade edişinizde farklılaşma  oluyor.Karşıdakine savasırcasına  anlatmak  yerine, yerini dinginlik  sakinlik  ve sabırla açıklamaya  çalışma eylemine dönüşüyor.Bunu ben yapamıyorum henüz  kendi  eleştirimi  yapabilecek kadar farkındayım ama bu sitede  bu anlamda başarılı olduğunu  düşündüğüm kişiler var.
Bahsi  geçen kitapla ilgili  olarak  ben biliyorum boştur, demeniz üzerine ''bildiğini  sanmak öğrenmenin  yolunu  kapatır'' ifadesini kullandım.Sizce ''tibet  ölüler kitabında ''  asıl anlatılmak  istenen üzerinde vurgu  yapılmaya çalışan fikir nedir?(Ben hangi düşünceden yola çıkarak beğenip de paylaşmak istemiş olabilirim?).''Kitapla ilgilli ne  anladığınızı  düşünüyorsunuz?'' da boştur  ifadesini  kullandınız. :)

''Ego bir buzdağıdır. Onu erit. Onu derin sevginin içinde erit, böylelikle o kaybolsun ve sen okyanusun parçası haline gel.''(Osho'dan.Ezbere söylemler edinmekle yaşama  adapte edebilmek  arasından çok  fark vardır.Adaptasyon  yapabildiğinizde her  kelimenize cumlenıze davranışınıza yansır.Sadece bilmek değil; bilgiyi  yaşayanlardan  olabilmek dileğiyle...

Saygılarımla
AquA

Quoddam ubiquae, Quoddam semper, Quoddam ab omnibus, creditum est!


Haziran 12, 2011, 09:27:52 öö
Yanıtla #7
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 647
  • Cinsiyet: Bay

Ben biliyorum demedim, sanırım biraz bilgim var dedim. Başka nasıl söylenebilir ki?
Ayrıca bu konuda okuduğum kitaplarda ciddi anlamda hiçbir şey vermedi ve bilgi olarak da hiç akla mantığa yatmayan şeylerle doluydu.
Kitaba karşı düşüncem bu, boş derken size değildi elbette.
Osho'nun Kendin olmak diye de bir kitabı olması lazım.


Saygılarımla...
Bir yere ait olmayı hiç istemedim. Ya kendim olurum yada başkalarının arkamdan övgüleri ile ölmüş olurum.


Haziran 12, 2011, 11:17:00 öö
Yanıtla #8
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 236
  • Cinsiyet: Bayan

Sn  Prometheus,
Çinde bulunan  mısırda  olanlardan cok  daha yuksek beyaz pramitler ve mısırda uygulanan mumyalama tekniklerinden  daha  ileri  bir  düzeyde olan mumyalar bu  coğrafyadaki  uygarlıgın  mısırda olandan  cok  daha eskiye  dayanıyor  olmasını  düşünmemden dolayı tibet ölüler kitabının   ya da öğretilerinin cok daha  eskiye dayandığını  algılamama neden  olmuş olabilir.
Saygılarımla
AquA
Quoddam ubiquae, Quoddam semper, Quoddam ab omnibus, creditum est!


Haziran 12, 2011, 12:36:56 ös
Yanıtla #9
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 236
  • Cinsiyet: Bayan

Quoddam ubiquae, Quoddam semper, Quoddam ab omnibus, creditum est!


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
0 Yanıt
8627 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 12, 2007, 08:05:25 ös
Gönderen: Supeluta
7 Yanıt
12491 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 21, 2014, 05:49:02 ös
Gönderen: KAM
2 Yanıt
7139 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 20, 2013, 11:18:10 öö
Gönderen: Samuray
21 Yanıt
14497 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 20, 2013, 11:10:19 öö
Gönderen: Samuray
2 Yanıt
3865 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 15, 2009, 08:49:20 ös
Gönderen: ceycet
12 Yanıt
20265 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 15, 2012, 01:00:18 ös
Gönderen: NOSAM33
17 Yanıt
21482 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 24, 2018, 07:32:21 ös
Gönderen: Venus
5 Yanıt
7431 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 03, 2014, 03:51:20 ös
Gönderen: addicted
0 Yanıt
4417 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 10, 2014, 12:12:24 ös
Gönderen: Dor
6 Yanıt
5869 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 10, 2015, 08:38:21 öö
Gönderen: Risus