Masonlar.org - Harici Forumu
Diger => Diger Konular => Masonluk Harici Sorular => Konuyu başlatan: shemuel - Ekim 28, 2007, 10:27:31 ös
-
Uluslararası siyasette tasvip edemediğim bir gerçeklik vardır ki o da her zaman bir güçlünün "barışının" dünyada egemen olduğudur.
Roma barışı, daha sonra Osmanlı Barışı şimdi de barış olup olmadığı kesinlikle tartışmalı bir dünya jandarmalığı düzeni kurmak isteyen Amerikan Barışı...
-
Amerika barışı nedense arkasındaki İsraili söylemiyorsun.İsrail mosadın yarısı bağdatta dolaşırken kötü bie barışıda Amerikanın üzerine atmayınız
-
Barış silahları yeniden doldurmak için verilen bir zamandır demişti birisi ama kaynağı hatırlamıyorum. Aynı sözü bir metal grubunun solisti de söylemişti sanırım.
Her şey diyalektiktir, savaşlar da bir dialogdur. Tezi (askeri güç, ekonomik güç, sosyal güç) güçlü olan sentezi kendi tarafına yakınlaştırır. Amerikan-Roma-Osmanlı barışları arasında temelde büyük farklılıklar olduğunu düşünmüyorum.
-
Barış silahları yeniden doldurmak için verilen bir zamandır 8)
kim söylemişse doğru söylemiş
-
Sayın Veritas verdiğiniz örnek çok güzeldi gerçekten. Bence belirlemelerden önce barış ve savaş tanımlarının yenilenmesi gerekiyor.
-
Şöyle bir çıkarım yapabiliriz belki.Barışı tanrı belirler.Çünkü insanlar güçlü oldukları sürece savaşın devam etmesini isterler.Tanrı onların güçten mahrum bırakınca barışı hatırlarlar ancak.
-
Barış, Insanlara göre belirlenmiş olsaydı eğer ki şimdiye kadar yeryüzünde yaşanılan birçok savaşsal durumların asıl sebebi budur, bana göre ama netice itibariyle taraflar arasındaki anlaşmazlıkların tek bir tarafa bağımlı kalınmaması şartıyla eşit ölçüde giderilmesi maksadıyla oluşturulan ve daha önceden belirlenmiş Kurallar niteliğinde yerini almıştır. Aksi halde korkunç bir kargaşanın içersinde bulabilirdik kendimizi. Yeryüzünde bir Düzen hakim olduysa ve giderek almaya devam ediyorsa bu tamamen ''Önceden Belirlenmiş Kurallar'' Sayesindedir.
Saygılar,
-
Barisi AKIL belirler. Akil herseye kumanda edebilecek kadar guclu, bir o kadar da tehlikelidir. "Beser akli dunyanin en tehlikeli vebasidir." demis Calvin Coolidge. O akli dogru kullanirsaniz baris, yanlis kullanirsaniz lum getirir.
Sevgi ve Saygilarimla,
-
Barisi AKIL belirler. Akil herseye kumanda edebilecek kadar guclu, bir o kadar da tehlikelidir. "Beser akli dunyanin en tehlikeli vebasidir." demis Calvin Coolidge. O akli dogru kullanirsaniz baris, yanlis kullanirsaniz lum getirir.
Sevgi ve Saygilarimla,
Sayın Dino; buradan hareketle birşey aklıma geldi. Yeryüzünde oluşmuş ilk Kurallar ve Yasalar ki günümüze kadar çeşitli Toplumlarda farklı şekillerde ve biçimlerde oluşturulmuş, günümüze kadar süregelmiştir. Peki -aklıma geldiğini hemen söyleyeyim- Yeryüzünde oluşmuş ya da oluşturulmuş Hukuk Kurallarının ilk Kaynağı nasıl ve ne şekilde belirlenmiştir. Sanıyorum biraz afalladım gibi ama ifade etmekte zorlanıyorum; Buna gereksinme olmuştur, Toplumda birşekilde düzenleme, şekillendirme mahiyeti adı altında Kurallar da ortaya çıkmıştır ama İlk Hukuk Kaynağının oluşmasına sebebiyet vermiş olan Insan- Insanlar arası ilişkileri düzenleme- biçimlendirme gayesiyle oluşturulduğu kanısındayım.
O halde demekki Toplumları irşat etmek amacıyla hak-sınır-hukuk bağlamında Düzenleme ve Şekillendirme maksadıyla meydana gelmiştir denilebilinir mi?
Çünkü Güçlü olan Kazanır Anlayışı hakim olsaydı şu zamanda diğer ( masumların ) hakları önemli derecede korunamazdı. Çünkü bu Dünyada yaşıyorsak, yaşayan her Canlı'nın bir Hakkı vardır ve kimsenin de o hakkı almaya hakkı yoktur. Yaşamlar, şimdiye dek Insanlık Tarihinde gerek savaş gerekse de katliam adı altında birçok Insanın yaşamı elinden alınmamış mıdır? Ya da farklı bir şekilde bunu dile getireyim, çıkar ve menfaat duygularıyla beslenmiş kişilerin başkalarını kendilerine kul, köle etme zihniyeti ile önemli derecede suç işledikleri anlaşılmıyor mu?
Dünyada Barışı Kim Beliler? : bunun açıkcası cevabı şu olmalıdır: Insanlar değil, Tanrı belirler.
Tarafsız, Adil, Kişisellikten yoksun, Menfaat ve Çıkarcı olmayan, Hak edene ettiği ölçüde Hakkını veren Adalet Sistemi. ( Ilahi Adalet ). Gerçi burada önemli derecede Dinsel olarak olaya yaklaştım ama doğrusunu söylemek gerekirse, şuanki Dünyanın Sistemi giderek bozulmaktadır. Bunun önüne geçilemez. Yerini mutlaka Tanrı'nın Düzeni alacaktır ki, Altın Çağ programıyla bu Sistem oturtulmaya çalışılmaktadır. Tanrı'nın 4. Düzen Realitesi gıyabında :)
Saygılar,
-
Çünkü Güçlü olan Kazanır Anlayışı hakim olsaydı şu zamanda diğer ( masumların ) hakları önemli derecede korunamazdı. Çünkü bu Dünyada yaşıyorsak, yaşayan her Canlı'nın bir Hakkı vardır ve kimsenin de o hakkı almaya hakkı yoktur. Yaşamlar, şimdiye dek Insanlık Tarihinde gerek savaş gerekse de katliam adı altında birçok Insanın yaşamı elinden alınmamış mıdır? Ya da farklı bir şekilde bunu dile getireyim, çıkar ve menfaat duygularıyla beslenmiş kişilerin başkalarını kendilerine kul, köle etme zihniyeti ile önemli derecede suç işledikleri anlaşılmıyor mu?
Dünyada Barışı Kim Beliler? : bunun açıkcası cevabı şu olmalıdır: Insanlar değil, Tanrı belirler.
Tarafsız, Adil, Kişisellikten yoksun, Menfaat ve Çıkarcı olmayan, Hak edene ettiği ölçüde Hakkını veren Adalet Sistemi. ( Ilahi Adalet ). Gerçi burada önemli derecede Dinsel olarak olaya yaklaştım ama doğrusunu söylemek gerekirse, şuanki Dünyanın Sistemi giderek bozulmaktadır. Bunun önüne geçilemez. Yerini mutlaka Tanrı'nın Düzeni alacaktır ki, Altın Çağ programıyla bu Sistem oturtulmaya çalışılmaktadır. Tanrı'nın 4. Düzen Realitesi gıyabında :)
Saygılar,
Sayin Isabell,
Kusura bakmayin ama size katilamiyorum maalesef. Maalesef bu dunyada guclu olan kazanir mantigi oturmus vaziyette, resmen de uygulaniyor ve gucsuzler de seslerini cikartamiyorlar. Masumlarin haklari filan da korunmuyor, korunan ya da korunmak istenen sey daha cok para. Irak'da oldurulen masumlarin haklari yok mu, Ulkemizde, Afganistan'da, Hindistan'da, Somali'de, Bosna'da? Orada olenler masum birer duz vatandas degiller miydi?
Dunya'da barisi Allah belirliyor olsa durum boyle mi olur? Allah her bir bireye akil vermis, dogru kullanalim diye. Yanlis kullananin cezasi sanirim obur tarafta kesilecek ama goruldugu gibi bu dunyada degil. Altin Cag konusu baska bir platformun konusu aslinda ama bir kac kelam etmeden de gecemeyecegim. Dunya tarihine bir parca ilgi duymussaniz gormus ya da dikkat etmissinizdir; her yukselen, ilerleyen, olaganustu gelisimler gosteren uygarlik biranda yok olmustur yeryuzunden, Maya Uygarligi, Misir Uygarligi, Mu ve Atlantis Uygarligi gibi. Ve her yokolus bir cagin kapanip diger bir cagin baslangici olmustur. Buna Allah'in hikmeti ya da adaleti diyebilirsiniz. Belki bu basibozuk ve gittikce karanliga giden duzen de Allah'in bir hikmeti olarak, Maya takviminin sonu olan 2012 de son bulacaktir, Allah bilir.
Su unutulmamalidir; gunumuzde dunya uzerinde resmen bir satranc oynaniyor, sahlar, vezirler belli, kimde para varsa o, piyonlar da maalesef parasi olmayip da IMF'den gelecek paralar icin yanaklarindan bir de kesme vermeye hazir olanlardir. Sız 500 milyar USD dis borcla hangi bagimsizliktan, hangi masumun hakkindan, hangi refahtan, mutluluktan, huzurdan bahsedebilirsiniz ki...
Sevgi ve Saygilarimla,
-
Anlıyorum Sayın Dino :)
Saygılar,