Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Kafkas dağlarının hüzünlü sesi duduk  (Okunma sayısı 11502 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Şubat 25, 2008, 01:54:53 öö
Yanıtla #10
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 202
  • Cinsiyet: Bay

Bende bağlama ile eşlik etme güzelliği yaşamak isterim

uyar mı?


Şubat 25, 2008, 02:10:58 öö
Yanıtla #11
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 341



Şubat 25, 2008, 02:22:47 öö
Yanıtla #12
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 562
  • Cinsiyet: Bay

=) duduk öyle bir enstrüman ki sesinin klarnete çok benzediği anlar oluyor. Fakat eğer araştırdıysanız deliklerinin açılış sırası kendine ait bir gam oluşturuyor ve bu gam dışında eserler icra etmek benim gibi bir amatör için epey zor. Djivan Gasparyan'dan daha çok Suren Asaduryan'ı seviyorum ben. Özellikle Yansımalar ile birlikte çaldığı Vuslat albümündeki Kayıkçı (Navarar) adlı parçayı dinlemelisiniz.

Fakat tabi Farid Farjad tadında çalınacak olan bir keman, bağlama ve duduk gerçekten çok hoş olacaktır sanırım =)
Mea mihi conscientia pluris est quam omnium sermo


Şubat 25, 2008, 01:07:35 ös
Yanıtla #13
  • Ziyaretçi

Kardeşler bi şeyi unutmayalımki Ermeni milletinin bi şeyi yok kendilerine ait. Sizin Duduk dediyiniz alet bile Azerbaycana ait bi Balaban. Sarı gelin gibi her şeyi kendilerinki bilmişler ama nereye kadar bakalım. İnanın hayatda 2 millete nefret besledim.
1. Ermeni
2. Ermeni perest Fransızlara


Şubat 25, 2008, 01:36:06 ös
Yanıtla #14
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 202
  • Cinsiyet: Bay

Türkiye;

depremden sonra Jeolog,

seçim zamanlarında dansöz,

şehitlerden sonra, milliyetçi

cinayetlerden sonra hrant dink olmaya alışıktır...

"buna da alışacaksınız sevgili kardeşim!"

bir enstrumanının yapımcısının hangi millet olduğunun önemi yoktur! onu en iyi icra eden, tanıtan ve sevdirenin önemi vardır!

o halde hiç birşey dinlemeyelim ülkeye de girişini yasaklayalım dünya müziklerinin...

Yaw kaçıncı yüzyıldayız neyi tartışıyoruz çok kızıyorum bunlara... konu duduk ve dijivan gasparyan ve ne hikmetse ermeni sorununa girmek üzererim!

Sevmeye bilirsin saygı duymalısın

Ben bunları herhangi bir şekilde ermeni bağlantım olmadığı halde düşünüyorum çünkü; olayın evrensellik boyutuna bakıyorum.

Dijivan Gasparyan'ın bir röportajından alıntıdır; sizin mesajınızdaki uslubunuza bence en güzel cevabı yine Sn. Gasparyan vermiş.

Biraz duduktan, duduk ailesinden bahsedebilir misiniz?

Duduğun geçmişi 5. asıra dayanır. İki kardeş çoban bir kamışı kesmişler. Ağzını yapıştırıp deliklerini delmişler. Biri çalmış, diğeri dem sesini çıkarmış. Kafkas ülkelerinde, Türklerde, Arap ülkelerinde çalınıyor bu ve buna benzer çalgılar. Şimdi kanun kimindir? Araplar da çalıyor, Türkler de çalıyor, Ermeniler de çalıyor. Duduğun da hangi millete ait olduğunu söyleyemem. Ama onu Ermenilerin ilk kez dünyaya tanıttıklarını ve kayıtlarında kullandıklarını biliyoruz, bunu söyleyebilirim. 500-600 yıllık duduklara rastlayabilirsiniz Ermenistan'daki müzelerde. Azerilerin balabanı, sizin meyiniz hep aynı sınıftan kardeş çalgılar. Duduk başlangıçta kayısı ağacından yapılmıyordu belki ama, artık kayısıdan alınıyor en güzel sesler. Bas, tenor, alt ve soprano duduğumuz var bugün. Bunların gelişimi için çok çalıştım. Bugün her türlü konserde çalınabilecek bir enstrüman duduk.


Şubat 25, 2008, 08:09:04 ös
Yanıtla #15
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 341


Biraz duduktan, duduk ailesinden bahsedebilir misiniz?

Duduğun geçmişi 5. asıra dayanır. İki kardeş çoban bir kamışı kesmişler. Ağzını yapıştırıp deliklerini delmişler. Biri çalmış, diğeri dem sesini çıkarmış. Kafkas ülkelerinde, Türklerde, Arap ülkelerinde çalınıyor bu ve buna benzer çalgılar. Şimdi kanun kimindir? Araplar da çalıyor, Türkler de çalıyor, Ermeniler de çalıyor. Duduğun da hangi millete ait olduğunu söyleyemem. Ama onu Ermenilerin ilk kez dünyaya tanıttıklarını ve kayıtlarında kullandıklarını biliyoruz, bunu söyleyebilirim. 500-600 yıllık duduklara rastlayabilirsiniz Ermenistan'daki müzelerde. Azerilerin balabanı, sizin meyiniz hep aynı sınıftan kardeş çalgılar. Duduk başlangıçta kayısı ağacından yapılmıyordu belki ama, artık kayısıdan alınıyor en güzel sesler. Bas, tenor, alt ve soprano duduğumuz var bugün. Bunların gelişimi için çok çalıştım. Bugün her türlü konserde çalınabilecek bir enstrüman duduk.

Sn. Gasparyan'ın cevabı Sn.Ulumason un msjına yeterli bi açıklama olmuş fazlasıyla,,
tabi işin nefret kısmına bişey diyemeiz,sevmek veya nefret etmek kişisel tercihlerdir ama bazen objektif bakmayı engelleyebiliyorlar..
saygılar


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
41 Yanıt
23101 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 03, 2010, 01:19:48 ös
Gönderen: Prenses Isabella
0 Yanıt
4193 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 21, 2008, 12:19:34 ös
Gönderen: Veritas
0 Yanıt
2776 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 10, 2009, 03:36:06 ös
Gönderen: Mozart
7 Yanıt
7270 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 24, 2009, 01:01:48 öö
Gönderen: Mozart
0 Yanıt
2202 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 18, 2013, 10:09:30 ös
Gönderen: Melina
0 Yanıt
1316 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 05, 2015, 11:46:36 ös
Gönderen: Ömercan