Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Necip Fazıl Edebiyatı!  (Okunma sayısı 18810 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Haziran 16, 2007, 07:02:32 ös
  • Ziyaretçi

Şüphesiz ki Türk edebiyatının en önemli isimleri arasında yer alan,şahsen tek geçeceğim müthiş bir edebiyat  yeteneğine sahip olan fikir,ilim,sanat,dava adamı büyük dahi Üstad Necip Fazıl'ı saygıyla anıyorum..

ALLAH DERİM

Sırtımda, taşınmaz yükü göklerin;

Herkes koşar, zıplar, ben yürüyemem!

İsterseniz hayat aşını verin;

Sayılı nimetler bal olsa yemem!

Ey akıl,  nasıl da delinmez küfen?

Ebedi oluşun urbası kefen!

Kursa da boşluğa asma köprü, fen,

Allah derim, başka hiçbir şey demem!

                                                                                                --------------

ÖLÜNÜN ODASI

Bir oda, yerde bir mum, perdeler indirilmiş;

Yerde çıplak bir gömlek, korkusundan dirilmiş.

Sütbeyaz duvarlarda, çivilerin gölgesi;

Artık ne bir çıtırtı, ne de bir ayak sesi...

Yatıyor yatağında, dimdik, upuzun, ölü;

Üstü, boynuna kadar bir çarsafla örtülü.

Bezin üstünde, ayak parmaklarının izi;

Mum alevinden sarı, baygın ve donuk benzi.

Son nefesle göğsü boş, eli uzanmış yana;

Gözleri renkli bir cam, mıhlı ahşap tavana.

Sarkık dudaklarının ucunda bir çizgi var;

Küçük bir çizgi, küçük, titreyen bir ân kadar.

Sarkık dudaklarında asılı titrek bir ân;

Belli ki, birdenbire gitmiş çırpınamadan.

Bu benim kendi ölüm, bu benim kendi ölüm;

Bana geldiği zaman, böyle gelecek ölüm…


Haziran 16, 2007, 07:10:15 ös
Yanıtla #1
  • Ziyaretçi

Necip Fazil Kisakurek
Cok guzel siirleri vardir.
Zindandan Mehmed'e mektup beni en cok etkileyen siirlerinden biridir:
Zindandan Mehmed'e Mektup

Zindan iki hece. Mehmed'im lafta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de geri adam, boynunda yafta...
Halimi düşünüp yanma Mehmed'im!
Kavuşmak mı?.. Belki... Daha ölmedim!

Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı köşeli.
Bu yol da tutuktur hapse düşeli...
Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak
Ne ayak dayanır buna, ne tırnak!

Bir alem ki, gökler boru içinde.
Akıl, olmazların zoru içinde
Üstüste sorular soru içinde.
Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu?
Buradan insan mı çıkar, tabut mu?

Bir idamlık Ali vardı, asıldı;
Kaydını düştüler, mühür basıldı.
Geçti gitti, birkaç günlük fasıldı
Ondan kalan, boynu bükük ve sefil;
Bahçeye diktiği üç beş karanfil...

Müdür bey dert dinler, bugün "maruzat"!
Çatık kaş... Hükümet dedikleri zat...
Beni Allah tutmuş kim eder azat?
Anlamaz; yazısız, pulsuz dilekçem...
Anlamaz! ruhuma geçti bilekçem!

Saat beş dedi mi, bir yırtıcı zil
Sayım var, maltada hizaya dizil!
Tek yekün içinde yazıl ve çizil!
İnsanlar zindanda birer kemmiyet;
Urbalarla kemik, mintanlarla et.

Somurtuş ki bıçak, nara ki tokat;
Zift dolu gözlerde karanlık kat kat...
Yalnız seccademin yönünde şefkat
Beni kimsecikler okşamaz madem
Öp beni alnımdan, sen öp seccadem!

Çaycı getir ilaç kokulu çaydan!
Dakika düşelim, senelik paydan!
Zindanda dakika farksızdır aydan
Karıştır çayını zaman erisin
Köpük köpük, duman duman erisin!

Peykeler, duvara mıhlı peykeler
Duvarda, başlardan yağlı lekeler
Gömülmüş duvara, baş baş gölgeler...
Duvar, katil duvar yolumu biçtin
Kanla dolu sünger... Beynimi içtin

Sükut... Kıvrım kıvrım uzaklık uzar
Tek nokta seçemez dünyadan nazar
Yerinde mi acep, ölü ve mezar?
Yeryüzü boşaldı habersiz miyiz?
Güneşe göç var da, kalan biz miyiz?

Ses demir, su demir ve ekmek demir...
İstersen demirde muhali kemir.
Ne gelir ki elden, kader bu, emir...
Garip pencerecik, küçük daracık;
Dünyaya kapalı, Allah'a açık

Dua, dua, eller karıncalanmış;
Yıldızlar avuçta, gök parçalanmış
Gözyaşı bir tarla, hep yoncalanmış
Bir soluk, bir tütsü, bir uçan buğu
İplik ki incecik, örer boşluğu

Ana rahmi zahir, şu bizim koğuş
Karanlığında nur, yeniden doğuş...
Sesler duymaktayım; Davran ve boğuş!
Sen bir devsin, yükü ağırdır devin!
Kalk ayağa, dimdik doğrul ve sevin!

Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte!
Ölsek de sevinin, eve dönsek de!
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte!
Yarın elbet bizim, elbet bizimdir!
Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!

1961



Bir de beklenen:
Beklenen

Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar,
Ne de şeytan bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar?

Ulkemizin kose yazarlarindan Hincal Uluc'un ilginc bir hikayesi vardir bu beklenen siiri ile ilgili. Bulabilirsem paylasirim.
Konuyu actiginiz icin tesekkurler.


Haziran 16, 2007, 07:16:15 ös
Yanıtla #2
  • Ziyaretçi

Sn.Sublime..
Üstad hakkında yazdığınız şeyler çok hoşuma gitti, şaşırdım..
Teşekkürler..
« Son Düzenleme: Haziran 16, 2007, 07:17:52 ös Gönderen: Einsof »


Haziran 16, 2007, 07:19:43 ös
Yanıtla #3
  • Ziyaretçi

Necip Fazil Kisakurek ulkemize gelmis gecmis en degerli sair ve dusunurlerden biridir. Bunu inkar edecek biri olacagini sanmiyorum.

Allah ve İnsan

Seni aramam için beni uzağa attın!
Alemi benim, beni kendin için yarattın!

1972

Iki satirda bile derin dusuncelerini aciklayabilecek buyuk bir yetenek.  Rahmetle aniyoruz. Ruhu sad olsun.
« Son Düzenleme: Haziran 16, 2007, 07:22:32 ös Gönderen: SublimePrince »


Haziran 16, 2007, 07:21:13 ös
Yanıtla #4
  • Ziyaretçi

Aman efenim siz de etmediyseniz kimse etmez zaten :D


Haziran 16, 2007, 07:24:10 ös
Yanıtla #5
  • Ziyaretçi

Aman efenim siz de etmediyseniz kimse etmez zaten :D
Bunu anlayamadim diyecegim, ama anladim ;)
Keske siz de her seyin sizin bakis acinizdan farkli olabilecegi ihtimalini anlayabilseniz ;)

Yarın elbet bizim, elbet bizimdir;
Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!..

Sevgiler, saygilar.


Haziran 16, 2007, 07:25:11 ös
Yanıtla #6
  • Ziyaretçi

YATTIĞIM KAYA


Bu akşam o kadar durgun ki sular

Gömül benim gibi kedere diyor.

İçimde maziden kalma duygular

Ağla geri gelmez günlere diyor.

 

Ey gönül, gidenden ümidini kes!

Kaçan bir hayale benziyor herkes,

Sanki kulağıma gaipten bir ses

Buluşmalar kaldı mahşere diyor.

 

Enginden engine koşarken rüzgâr,

Bende bir yolculuk heyecanı var...

Yattığım kayaya çarpan dalgalar

Çıkıver bir sonsuz sefere diyor.


Haziran 16, 2007, 07:26:05 ös
Yanıtla #7
  • Ziyaretçi

Basligi Siir bolumune tasiyorum.


Haziran 16, 2007, 07:27:08 ös
Yanıtla #8
  • Ziyaretçi

Bugünü bi yere not ettim her sene kutlamayı düşünüyorum :)
Sevgiler..


Haziran 16, 2007, 07:30:44 ös
Yanıtla #9
  • Ziyaretçi

Hep beraber kutlariz :)


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
7 Yanıt
22697 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 13, 2007, 01:01:06 ös
Gönderen: Supeluta
34 Yanıt
19946 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 28, 2007, 04:51:39 ös
Gönderen: SublimePrince
NİHAL ATSIZ - necip fazıl

Başlatan LEON COMANDANTE Diger Konular

9 Yanıt
16818 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 25, 2007, 01:53:02 öö
Gönderen: Itzhak
1 Yanıt
3697 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 19, 2008, 01:21:03 ös
Gönderen: bugfree
0 Yanıt
2821 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 18, 2011, 06:09:26 ös
Gönderen: karahan
15 Yanıt
8114 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 02, 2012, 08:04:32 ös
Gönderen: yazbenide
1 Yanıt
3034 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 03, 2012, 06:00:25 ös
Gönderen: Tij
2 Yanıt
3582 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 05, 2012, 03:41:10 ös
Gönderen: ARCHITECT
0 Yanıt
2281 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 16, 2013, 09:43:08 ös
Gönderen: Melina
1 Yanıt
2339 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 24, 2015, 04:29:48 ös
Gönderen: İNSAN