Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Beğendiklerim (Karışık)  (Okunma sayısı 21383 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mayıs 04, 2012, 06:20:22 ös
Yanıtla #10

BAŞLASIN

Dünyaya gel
İnsan başlasın
Tanrıyı bul
Korku başlasın
Ağalık, beylik
Bir bir başlasın

Bin yıl, on bin yıl
Bunca emek bunca yıl
Nemrut bitirsin
Süleyman başlasın!

Sen ki dünyayı cennete çevirdin
Dünyaya hükmün başlasın.

Ruhi SU
• Laborare est Orare XXII.
• ... Bense daha önce duyulmamış, yeni şeyler söylediğim için onların ilenç ve lanetlemelerine maruz kalmaya devam edeceğim.... Simon Magus


Mayıs 04, 2012, 06:21:35 ös
Yanıtla #11

KARA TAŞ AK TAŞ ÜSTÜNE

         Paris'te öleceğim boşanan yağmurlarla,
anısını şimdiden yaşadığım bir günde.
Paris'te öleceğim - bu da koymuyor bana -
belki de bugün gibi, bir güz perşembesinde.

        Bir perşembe olacak, çünkü bugün, perşembe,
yazarken bu dizeleri durmadan sızlıyor kolum,
ve hiçbir gün, geçtiğim yollarında yaşamın,
yalnızlığı içimde bugün gibi duymadım.

        César Vallejo öldü, dayak yiye yiye herkesten,
oysa kimseyi de incitmemişti:
koca sopalarla vurdular,

        kalın urganlarla dövdüler;
tanığı perşembeler, kollarında kemikler,
yalnızlık, yağmurlar, yollar....
   
César VALLEJO
Türkçesi: Cevat ÇAPAN
• Laborare est Orare XXII.
• ... Bense daha önce duyulmamış, yeni şeyler söylediğim için onların ilenç ve lanetlemelerine maruz kalmaya devam edeceğim.... Simon Magus


Mayıs 04, 2012, 06:23:12 ös
Yanıtla #12

KİMİM BEN

Başım yıldızlarla çarpışır
Ayaklarım dağların doruklarındadır
Evrensel yaşamın kıyılarında,
Derin vadilerinde gezinir parmak uçlarım
Derinlere, yaşamın asli özüne iskandil eder ellerim
Mukadderatın çakıl taşlarıyla oynarım.
Binlerce kez cehennemlere gidip döndüm
Cennetin her köşesini tanırım,
Tanrıyla düşüp kalktığımdan.
Kanla su gibi oynar, dehşete şapka çıkarttırırım.
Aşinayım çoktan güzelliği yakalamanın tutkusuna
Dahası "uzak dur" diye yasaklanan her şeyin tümüne
İnsanoğlunun müthiş isyanına.

Benim adım gerçek’tir;
Ben evrenin ele geçirilmez tek esiriyim.

Carl SANDBURG
Türkçesi : Bülent KUMRA
• Laborare est Orare XXII.
• ... Bense daha önce duyulmamış, yeni şeyler söylediğim için onların ilenç ve lanetlemelerine maruz kalmaya devam edeceğim.... Simon Magus


Mayıs 04, 2012, 06:24:23 ös
Yanıtla #13

Öfke,
kara bir orak gibi,
kuşatır beni.
Her gün,
bir Nazi
götürürdü, sabah saat 8'de, bir bebeği
ve kahvaltı için hafif ateşte
pişirdi tavasında.

Ve ölüm bakar ilgisiz bir gözle
ve kazır tırnak diplerindeki kiri.

İnsan şeytandır,
Bağırırım avaz avaz.
İnsan bir çiçektir
yakılmamalı,
Bağırırım avaz avaz.
İnsan
çamurlara bulanmış bir kuştur,
Bağırırım avaz avaz.

Ve ölüm bakar ilgisiz bir gözle
ve kaşır kıçını.

İnsan minik pembe ayakları ile,
olağanüstü parmakları ile
bir tapınak değildir
ama bir keneftir.
Bağırırım avaz avaz.
İnsan, bir daha asla bardak kaldırmasın.
İnsan, bir daha asla kitap yazmasın.
İnsan, bir daha asla ayakkabısını giymesin.
İnsan, bir daha asla gözlerini açmasın
bu tatlı Temmuz gecesinde.
Asla.Asla.Asla.Asla.Asla.
Bağırırım avaz avaz bütün bunları.

Yalvarırım Tanrı işitmesin beni.

* Auschwitz: Nazi Almanyası tarafından II. Dünya Savaşı döneminde kurulmuş en büyük toplama, zorunlu çalışma ve imha kampı.

Anne SEXTON
Türkçesi: Tuğrul Asi BALKAR
• Laborare est Orare XXII.
• ... Bense daha önce duyulmamış, yeni şeyler söylediğim için onların ilenç ve lanetlemelerine maruz kalmaya devam edeceğim.... Simon Magus


Mayıs 04, 2012, 06:26:08 ös
Yanıtla #14

Gezineceğim mavi yaz akşamları patikalarda,
Ezerek cılız otları, benekli buğdaylar arasından
Dalgın, serinliğini hissedeceğim ayaklarımda!
Açık başımı terkedeceğim yıkanmağa rüzgara!
Konuşmayacağım, asla düşünmeyeceğim
Fakat hudutsuz bir aşk kaplayacak benliğimi;
Ve ben bir çingene gibi, uzağa, çok uzağa gideceğim
Tabiatın koynunda bir kadınla yaşar gibi.

Arthur RİMBAUD
• Laborare est Orare XXII.
• ... Bense daha önce duyulmamış, yeni şeyler söylediğim için onların ilenç ve lanetlemelerine maruz kalmaya devam edeceğim.... Simon Magus


Mayıs 04, 2012, 06:30:35 ös
Yanıtla #15

İnsan üzgün ve çirkin. giysiler sanıyorum,
Çıplaklığını değil, saflığını örtüyor,
Tanrısal bedenini gizleyip kirletiyor.
Olimpos dağlarının kayaları gibi dik,
İnsan bir köle oldu, başı haçlara eğik!
Ki solgun kemikleri ölümden sonra bile
O ilk güzelliğine saygısız biçimiyle,
Yaşamak sevdasında.
-Yücelsin diye erkek,
Yükselebilisin diye sonsuz seviye erkek,
Toprağımız mayamız kadın sararıp soldu,
Zincirlere vurulup tanrı'ya sunak oldu.
"Kadın mıyım, neyim ben, çoktan unuttum" diyor.
Bu kepazeliğe kargalar bile gülüyor.
-Ey tatlı, yüce venüs, n'olur bizleri bağışla

Arthur RİMBAUD
• Laborare est Orare XXII.
• ... Bense daha önce duyulmamış, yeni şeyler söylediğim için onların ilenç ve lanetlemelerine maruz kalmaya devam edeceğim.... Simon Magus


Mayıs 04, 2012, 06:33:29 ös
Yanıtla #16

KAÇAK

-Cezayir Kurtuluş Savaşı'nda ölenleri anarak-

Efendi misiniz, kodaman mısınız ne,
bir mektup yazıyorum size,
bilmem vaktiniz var mı
okumaya bu mektubu.

Az önce verdiler elime
askerlik kâğıtlarımı,
savaşa çağırıyorlar beni,
diyorlar yola çık en geç çarşamba akşamı.

Efendi misiniz, kodaman mısınız ne,
dövüşmeye hiç istek yok içimde,
insancıkları öldürmeye gelmedim ben,
gelmedim ben bu yeryüzüne.

Sizi kandırmak değil niyetim,
ama söylemeden de edemem,
savaş ahmakların işi,
hem insanlar ondan hanidir bıktı.

Doğduğum günden bu yana
ölen çok babalar gördüm,
gidip dönmeyen kardeşler gördüm,
çocuklar gördüm iki gözü iki çeşme.

Ya analar ne çekti, ya analar,
bir yanda işi tıkırında bir avuç insan
bolluk içinde rahat yaşar,
bir yanda ölüm, çamur, kan.

İnsanlar tıkılmış dört duvar içine,
çalınmış neleri var neleri yok,
karıları, eski güzel günleri bütün.

Gün doğar doğmaz yarın
kapatacağım şırak diye kapımı
ölmüş yılların suratına,
alıp başımı yollara düşeceğim.

Aşacağım karaları, denizleri,
ne Avrupa'sı kalacak, ne Amerika'sı, ne Asya'sı,
dilene dilene hayatımı
şunu diyeceğim insanlara:

Üstünüzden atın yoksulluğu,
durmayın bakın yaşamaya,
hepimiz kardeşiz, kardeşiz, kardeş,
ey insanlar, ey insanlar, ey.

İllâki kan dökmek mi gerek,
gidin dökün kendi kanınızı,
size söylüyorum bunu da,
efendi misiniz, kodaman mısınız ne.

Adam korsunuz arkama belki de,
unutmayın jandarmalara demeye:
üzerimde ne bıçak var, ne tabanca
korkmadan ateş etsinler bana,
korkmadan ateş etsinler bana.

Boris VIAN
Türkçesi : A. KADİR
• Laborare est Orare XXII.
• ... Bense daha önce duyulmamış, yeni şeyler söylediğim için onların ilenç ve lanetlemelerine maruz kalmaya devam edeceğim.... Simon Magus


Mayıs 04, 2012, 06:37:39 ös
Yanıtla #17

UMUTSUZCA İNSAN ARIYORUM

Tünel karanlığını aydınlatmak için
Diyojen'in feneri solgun sönük.
Kalabalıklarda insan kayboluyor -
.bataklıkta bir köpükçük sanki.
Yirminci yüzyılın sonunda
bu lanetli gezegenin
kalabalıklarında
gökteki yalnız Tanrı
insandan daha kolay bulunur.

İnsan arayıcısı -

altın arayıcısı,
iktidar arayıcısı
ve Tanrı arayıcısından
çok daha umutsuz bir uğraş.

Yapacağın biricik şey kalıyor -
kendi kendini aramak.

Umarım,
kendinde insan izi bulursun!

Blaga DİMİTROVA
Türkçesi: Hüseyin MEVSİM
• Laborare est Orare XXII.
• ... Bense daha önce duyulmamış, yeni şeyler söylediğim için onların ilenç ve lanetlemelerine maruz kalmaya devam edeceğim.... Simon Magus


Mayıs 04, 2012, 06:39:26 ös
Yanıtla #18

SERHAT TÜRKÜSÜ

Ne murdar öldüler
Ne müslüman oldular
Kılıçsız, kalkansız
Bir sofra kurdular

Zeytin zeytini getirdi
İncir inciri getirdi
Şerbeti üzüm getirdi
Her biri bir şey getirdi
Kimi meyvesini canım,
Kimi gölgesini getirdi.

Ne dörtyüz arslana borçluyuz
Ne Şehmuz Aslan’a
Ilgınlara, sazlara borçluyuz
Biz bu toprakları
Bir de yavşana.

Ruhi SU
• Laborare est Orare XXII.
• ... Bense daha önce duyulmamış, yeni şeyler söylediğim için onların ilenç ve lanetlemelerine maruz kalmaya devam edeceğim.... Simon Magus


Mayıs 04, 2012, 06:40:42 ös
Yanıtla #19

GÖZLERİN

Gözlerin gözlerin gözlerin,
ister hapisaneme, ister hastaneme gel,
.gözlerin gözlerin gözlerin hep güneşte,
şu Mayıs ayı sonlarında öyledir işte
Antalya tarafında ekinler seher vakti.

Gözlerin gözlerin gözlerin,
kaç defa karşımda ağladılar
çırılçıplak kaldı gözlerin
altı aylık çocuk gözleri gibi kocaman ve çırılçıplak,
fakat bir gün bile güneşsiz kalmadılar.

Gözlerin gözlerin gözlerin,
gözlerin bir mahmurlaşmayagörsün
sevinçli bahtiyar
alabildiğine akıllı ve mükemmel
dillere destan bir şeyler olur dünyaya sevdası insanın.

Gözlerin gözlerin gözlerin,
sonbaharda öyledir işte kestanelikleri Bursa’nın
ve yaz yağmurundan sonra yapraklar
ve her mevsim ve her saat İstanbul.

Gözlerin gözlerin gözlerin,
gün gelecek gülüm, gün gelecek,
kardeş insanlar birbirine
senin gözlerinle bakacaklar gülüm,
senin gözlerinle bakacaklar.

Nazım HİKMET
• Laborare est Orare XXII.
• ... Bense daha önce duyulmamış, yeni şeyler söylediğim için onların ilenç ve lanetlemelerine maruz kalmaya devam edeceğim.... Simon Magus


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
1 Yanıt
2974 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 08, 2007, 10:00:34 ös
Gönderen: shemuel
6 Yanıt
4893 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 11, 2012, 08:54:17 ös
Gönderen: NOSAM33