ECEVİT
----Ecevit basbakanliktan ayrildiktan sonra Rahsaniyla artik yuvasinda mütevazi bir hayat sürüyor.... birgün telefonu çaliyor, ortada artik sekreteri vs olmadigi için tabi kendi telefonuna kendi bakmak zorunda.......telefonu açinca bir adam sesi:
- Iyi günler, TC Basbakaniyla görüsebilir miyim?
Ecevit gülüyor:
- Bayim ben artik TC Basbakani diilim.....
Bunun üzerine telefon kapaniyor... derken 5 dakika sonra tekrar telefon......Ecevit açiyor, yine ayni adam..
- Iyi günler, TC Basbakani lütfen?
Ecevit sasiriyor.....
- Az önce arayan siz diil miydiniz? Bakin ben artik TC Basbakani diilim.....
Telefon yine kapaniyor....... Ecevit tam yerine oturucakken tekrar telefon çaliyor...
- Iyi günler, TC Basbakani orada mi?
Ecevit artik çok kiziyor:
- SEN LAFTAN ANLAMAZ MISIN?
? KAÇ KERE SÖYLEMEM GEREKIYOR, BEN ARTIK TC.BASBAKANI DIILIM...!!
Bunun üzerine karsi taraf gülüyor:
- BILIYORUM...........BILIYORUM
AMA TEKRAR TEKRAR DUYMAK ÇOK HOSUMA GIDIYOR...!!!
Siyasi Fıkralar
ECEVİT
----Ecevit basbakanliktan ayrildiktan sonra Rahsaniyla artik yuvasinda mütevazi bir hayat sürüyor.... birgün telefonu çaliyor, ortada artik sekreteri vs olmadigi için tabi kendi telefonuna kendi bakmak zorunda.......telefonu açinca bir adam sesi:
- Iyi günler, TC Basbakaniyla görüsebilir miyim?
Ecevit gülüyor:
- Bayim ben artik TC Basbakani diilim.....
Bunun üzerine telefon kapaniyor... derken 5 dakika sonra tekrar telefon......Ecevit açiyor, yine ayni adam..
- Iyi günler, TC Basbakani lütfen?
Ecevit sasiriyor.....
- Az önce arayan siz diil miydiniz? Bakin ben artik TC Basbakani diilim.....
Telefon yine kapaniyor....... Ecevit tam yerine oturucakken tekrar telefon çaliyor...
- Iyi günler, TC Basbakani orada mi?
Ecevit artik çok kiziyor:
- SEN LAFTAN ANLAMAZ MISIN?
? KAÇ KERE SÖYLEMEM GEREKIYOR, BEN ARTIK TC.BASBAKANI DIILIM...!!
Bunun üzerine karsi taraf gülüyor:
- BILIYORUM...........BILIYORUM
AMA TEKRAR TEKRAR DUYMAK ÇOK HOSUMA GIDIYOR...!!!
-------Kolay Ameliyat
Büyük bir hastahane de 5 meşhur cerrah oturmuş hangi meslekten olan insanları ameliyat etmenin kolay olduğuna dair sohbet ediyorlarmış. İlk cerrah;
"Ben" demiş "Muhasebecileri, hesap uzmanlarını ameliyat etmeyi severim. İçlerini açtığım zaman her şey numaralıdır, iş kolay olur" İkincisi;
"Doğru ama" demiş "Elektrikçilerin, elektronikçilerin ameliyatı daha kolay olur. Her şey ayrı, ayrı renktedir" Üçüncü cerrah;
"Siz bir de kütüphanecileri, arşivcileri görün. Her sey alfabetik sıradadır, onun için onların ameliyatı çok kolay olur" Dördüncüsü;
"İnsaatçıların ameliyatı da pek kolay olur" demiş.
"Üstelik onlar iş bittikten sonra içeride parçalar, yabancı maddeler kalmasına alışıktırlar" Sonuncu cerrah;
"Arkadaşlar" demiş "Siz her halde hiç politikacıyı ameliyat etmediniz. Onları kalbi, yürekleri yoktur. İçleri bomboştur. Beyinleri de öyle. Üstelik kafaları ile popoları birbirlerinin yerine takılabilinir"
------Klasik ve Karizmatik
Çok eskilerde türkiyede yaşayan vatandaşımız uzun senler yurt dışında kaldıktan sonra bir arkadaşıyla konuşuyormuş...türk siyaseti ve siyasetçileri hakkında..
telefonda sormuş
- eskiden çok karizmatik bir adam vardı ismi ecevitdi ve bir de çok klasik bir politikacı olan birisi vardı..demirel..şimdi ne oldu onlara neler yapıyorlar diye
bizimkisi cevaplamış
- ikisi de duruyor..ikisi de başımızda hala...yanlız bitakım değişiklikler oldu..birinin karizması gitti "tik" i kaldı...diğeri ise klasiği gitti "*ik" i kaldı...onunla da anamızı belledi..biz de ona "baba" diyoruz artık ...
------BELEDİYE BAŞKANIMIZ
Sana koysunlar!
Fahrettin Kerim Gökay, İstanbul Belediye Başkanlığı zamanında fırınları geziyormuş. Kendisine, ağzı oldukça bozuk bir fırıncı pasta ikram etmiş. Fahrettin Bey, şöyle bir tadına bakmış ve sormuş:
"Hımmm!... Çok güzelmiş, ne kattın buna?"
Fırıncı gülümseyerek yanıtlamış:
"Sana koydum efendim!"
Fahrettin Bey, bu söz üzerine pastadan bir lokma daha almış ve devam etmiş:
"Ben de bütün fırıncılara söyleyeyim de, hepsi Sana koysunlar!..."
-------CLİNTON-SADDAM
Bağdat mı?
Clinton bir gün Bağtada gider, Saddamın karşısına oturur. Bir bakar ki Saddamın koltuğunda 2 tane düğme var ve bunlar ne diye sorar;
SADDAM: Bak göstereyim birincisine basmış alttan bir el cıkmış clintonu gıdıklamaya baslamıs saddam güler ikinci dugmeye basmıs bir el cıkıp clintona vurmaya baslamıs saddam kahkahalara boğulmus. Peki demis clinton haftayada bizim oraya amerikaya bekleriz. Bu kez Saddam amerikaya gider. Clintonun masasında 2 dügme. Saddam sormuş bunlar ne ise yarar
Clinton: Kak göstereyim der düğmenin birine basar clinton baslar gülmeye saddam saskın ne oldu diye... Clinton ikinci düğmeyede basar clinton gülmekten ölecek durumdadır. Biraz sonra saddam musade ister derki:
Ben artık bağdata geri döneyim clinton: Bağdat ? ne Bağdatı ??