Bir insan bir insanı kandırmışsa bunun adı kandırılmak olur. Kandırılmak faktörünü sadece karşıdaki kişinin cinsiyetine bağlamak bana çok sağlıklı bir bakış açısı gibi gelmiyor.
Öte yandan kadınların içten pazarlıklı veya kandırmaya yatkın olmuş olmasını bir varsayım olarak ele alsak bile, bu belki de kadınların erkek kadar egemen olamayışı dolayısıyla, hal ve duruma karşı geliştirdiği bir çözüm olarak düşünebiliriz.
Bir de şu var ki, toplumumuzda kadınlardan sürekli klasik rolde kalmaları isteniyor. Dünya artık klasik değil ki kadınlar klasik olsun. Bir erkek de bir erkeğe pek ala kazık atabilir ama bir kadın attığında nevrimiz dönüyorsa, bu biraz da bilinçaltımızda onlara biçtiğimiz "anaç" rolünün bir anda yok olmasından kaynaklanıyor.
Sayın Hacamat, beni de bir kadın kandırdı. Fakat o beni kandırmasaydı, ben yine eski ben olacak, şu anki halime asla ulaşamayacaktım. Bir erkeğe, hayatın gerçeklerini en iyi aldatan bir kadın öğretir. En büyük öğretmenlerdir.
Off topic oldu farkındayım ama buraya yazdım.
Sayın Alşah, benim varlığım Kemal Atatürk'ün eseri değildir. Anne babamın bile değildir.
Saygılar
Eskilerden bir laf geldi posta kutuma...
Laf ola beri gele... yazmış bir bilge.
Bu yazı kime neyi veriyor?
Siz oportinistler, korkularınızı yol kenarlarımıza levha olarak dikmeyin artık.
Siz biteli bir yüzyıl geçti...
Akp ye oy veren adamın değeri para ile ölçülebilir...
Para her şeydir diyen, para için her şeyi yapar.
Savunduğun sistem içten çürüyeli çok uzun yıllar geçti.
Siz bize bin yılların meyvasını satamazsınız, onlar çürüdü.
Sizin değerleriniz maddiyat üzerine oldukça, bize neyi satacaksınız? Madiyatı mı?
Yunus ne anlar parada?
Ya mevlana demiş en değerli hazineler için
Ya ömerim Hyyyamın bir şraba tanrıya cenneti iade etmemiş mi?
Al demiş vadeli cennetini, cehennemini. Ben peşin peşin aşklar yaşıyorum.
Özgürlük için maddiyatı ortalara saldıkça, gözümüzdeki değeriniz düşmeye devam edecektir.
Liberalizm hem paraya bağımlılığı işlerken hemde aklı sıra özgürlüğü savunur.
Soruyorum bilgelere.
Paranın olduğu yerde sınırsız bir özgürlük olur mu?
Sınırsız olmayan bir özgürlük özgürlük olur mu?
Siz çok bilmişler, Siz bize yol gösterenler.
Madem biliyordunuz da, niye hala savaşıyorsunuz?
Sizin yolu gitmeyi bırak, yolu bile bilmediğiniz apaçık
Hem maddiyatı savun, ham özgürlüğü
Hayır...
Hiç bir zeka, hem para hem özgürlük diyemez, paranın olduğu yerde bağımlılık hep vardır. En azından paraya bağımlısın?
Para sahibi olmayanda paraya bağlı kalır, en çok paraya sahip olanda kalır...
Özgürlük içseldir, özgürlük önüne çıkan her engeli aşmak, en iyiye ulaşmaya çalışmak değildir.
Özgür olmak için çalışmak aptallıktır. Var mı itiraz eden?
Özgürlüğün bedeli yoksa, o zaman çalışmakta özgürlüğün bedeli olamaz.
Özgür olmak için çalıştıkça batarsınız.
Özgür olmak, bütün bağımlılıklarını poşete koyup çöp kutusuna atmakla olabilir ancak..
O poşete koyduğunuz çöplerin içinde pırlantalar olabilir, O çöpe en pahalı aşkları da atabilirsiniz.
Budha bağımlıklarımızın, sahte doğrularımızdan kaynaklanan alışkanlılıklarımızı zorladığını söyler ve kimse de haksız bulamaz.
Sauyın popperist değil, aklı başında biri bana, Hem sınırsız para(maddiyat) hemde sınırsız insan özlüğünü her hangi bir felsefenin, mantığın, diyalektiğin sınırları içinde açıklar mı?
Keşke olsa?
Yok böyle bir geyik?
Hatta bu geyik muhabbeti değil, antilop sürüsü.
Dostum sen artık konuşma..
Saygılarım ve sevgilerimle...