Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Folklor Bilgileri  (Okunma sayısı 1332 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ocak 27, 2019, 06:40:04 ös
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 85
  • Cinsiyet: Bay

Merhaba sayın misafirlerimiz ve üyelerimiz,

Zamanında hakkında araştırmalar yaptığım "folklor" kavramını beraber inceleyelim istedim. Halk arasında yanlış kullanılan folklor kelimesinin, Anadolu'da ve dünyadaki önemini, folklor kavramının ne olduğunu bu yazıda ele alacağım.
Özellikle masonluğunda ilerlemesinde ve bugünlere gelebilmesinde en büyük etkenlerden birisi olarak görüyorum. Bu yazımda Ziya Gökalp'in de folklor adına neler yaptığını göreceğiz.

FOLKLOR NEDİR?

A- Terim Olarak Folklor:

Folklor kelimesi İngilizce kökenli birleşik bir kelimedir. Terim olarak Türkçe'ye çevrildiğinde; "Folk: Halk,  Lor: Bilgi, bilim" diyebiliriz. Kısacası halkbilimi, halkbilgisi olmaktadır.
Günümüzde folklor kelimesini yanlış kullanabiliyoruz.

Folklor sözünü ilk 1846 yılında İngiliz yazarlarından Williams John Thoms "Atheneum" dergisinde kullanmıştır. Bugün de batı bilim dünyası bu sözcüğü kullanmaktadır. Yalnızca Almanlar, folklor sözünü bilmekle beraber, bu anlamda daha çok "Volkskunde" sözcüğünü kullanmayı tercih ederler.

Türkiye'de folklor bilimi hakkında ilk yazı 23 Temmuz 1913 yılında Ziya Gökalp tarafından yazılmıştır.

"Artık folklor birçok bilimlerin kavşak yerinde bulunan ya da onlarla birçok konuları ortaklaşa paylaşan bir bilimdir."

Yine Ziya Gökalp'in sözleriyle devam edelim,

"İnsandan insana uzanan bir kültür olan folklor alanı insan, konusu özgün kültür olan bilimsel yöntem anlayışı ve alana özgü araştırma teknikler aracılığı ile elde ettiğimiz bulgularla genellemeler düzeyinde kuramlara ulaşmayı amaçlayan, toplumsal bilimler içerisinde bir ilimdir."

B- Tanım Olarak Folklor:

Folklor günümüzde sadece oynamak ve türkü söylemek olarak anlaşılmaktadır. Tabi bu yanlış bir düşüncedir. Yapılan çalışma ve derlemelerin büyük bir kısmı folklor kültürünün sadece iki dalında odaklaşmıştır; halk oyunları ve halk türküleri olarak.

1955 yılında kurulan "Türk Halk Sanatlarını ve Ananelerini Tetkik Cemiyeti" iki kez ad değiştirerek, bugünkü "Folklor Araştırmaları Kurumu" adını almıştır. 1964 yılında kurulan "YTG Türk Folklor Enstitüsünü Kurma Derneği" 1966 yılında "Türk Folklor Kurumu", 1982 yılında "Folklor Kurumu" adını almıştır. Türkiye'de okuma alışkanlığımızın az olması dolayısıyla, maalesef bu bağlamda yayımlanan birçok derginin kapanmasına yol açmıştır.

Anlaşılan üzere folklor deyimi, halk oyunu, halk müziği, halk edebiyatı olarak anlaşılmıştır. bu bir çözüm olarak da 22 Ağustos 1846'da, bir İngiliz arkeoloğu olan W.J. Tohms büyük bir araştırma sonunda, "Dünyada birçok sosyal bilimler var. Ama özellikle bir bilim dalı var ki buna "folklor" dememiz gerekiyor." demiştir.

Ülkemizde folklor ile ilgili yapılan çalışmalar biraz geç başlamıştır. İlmi araştırmalarda 1913 yılı başlangıç gösteriliyor.

23 Temmuz 1913  tarihinde "Halka Doğru" dergisinde, "Halk Medeniyeti" başlığıyla ilk yazıyı Ziya Gökalp yazmıştır. Bu yazıda Gökalp iki medeniyetten söz ediyor.

1- Remi Medeniyet
2- Halk Medeniyeti: Ziya Gökalp buna batının folklor dediği medeniyet diyor. Gökalp buna "Halkiyat" demektedir.
6 Şubat 1914 tarihinde "İkdam" adlı gazetede yeni bir ilim Halkiyat "Folklor" adlı yazıyı Fuat Köprülü çıkarıyor.

20 Şubat 1914 de "Peyam" gazetesinde Rıza Tefik Bölükbaşı tarafından "Folklor - Folklore" başlıklı bir yazı çıkartılıyor. Bu yazılar büyük ilgi görse de, savaşa denk gelmesi duraklamasına yol açıyor. 1923 yılında Cumhuriyetin ilanından sonra gündeme tekrar geldiğini görüyoruz. 1923 yılında Ziya Gökalp önderliğinde Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde Hars (Kült) dairesi kuruluyor. Bütün illerde deneme ve araştırma yapılmaya başlanıyor. 1927'de Halk Bilgisi Cemiyeti adlı bir cemiyet kuruluyor. Görevi folklorun bütün yönleri ile ele alınıp incelenmesidir. Fakat bu proje maalesef fazla devam etmiyor.

1932 yılında Atatürk'ün emriyle Halkevleri bu alanda öncülük yapıyor. Bu arada akabinde halk müziği ağırlıklı olmak üzere geniş bir araştırma başlıyor. 1936'da İstanbul Belediye Konservatuarı ilk halk müziği derlemelerini başlatıyor.  Bu çalışmalar 4 yıl kadar devam ediyor. (Keza Anadolu'da da çalışmalar sürüyor). Diğer derleme yapan kuruluşlar da elbette çıkıyor bu yıllarda.
Halk evleri 1949 yılında kapanıyor. Bu kapanış başka kurumların çıkmasına sebep oluyor. 1952'de Yapı Kredi Bankası halk oyunlarını yayma ve yaşatma vakfı kuruyor. Bu kuruluş 1969'a kadar araştırmalar yapıyor. 1953'te folklor fikri üniversite bünyesinde ilgi görüyor.
Mimar Sinan Üniversitesi 1954'te Türkiye Milli Talebe Federasyonu Halk Müziği ve Halk Oyunları adı altında çalışmalar başlıyor. Bu çalışmalar sonunda bir yozlaşma başlıyor. Yüksel Tahsil gençliği, T. F. Enstitüsü koruma derneği kuruluyor. Amacı;

1- Araştırma ve derlemeleri en ileri şekilde yapmak ve devlet bünyesinde saklamak.
2- Folklor alanında hizmet verecek kişileri yetiştirmek.

Deyip burada bitiriyorum. Gelecek olarak Türkiye'de yapılan araştırmaları ve derlemeleri inceleyebiliriz.

Sevgiyle
Mars