Masonlar.org - Harici Forumu

Sanat => Edebiyat => Siirler ve Sairler => Konuyu başlatan: hakan_34_06 - Ağustos 29, 2008, 01:43:29 ös

Başlık: Bekir Sıtkı Erdoğan
Gönderen: hakan_34_06 - Ağustos 29, 2008, 01:43:29 ös
Binbirinci Gece   
     
 

Gurbetten gelmişim, yorgunum hancı!
Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş...
Aman karanlığı görmesin gözüm!
Beyaz perdeleri, ger yavaş yavaş.

Sıla burcu burcu... ille ocağım! ..
Çoluk çocuk hasretinde kucağım...
Sana her şeyimi anlatacağım,
Otur baş ucuma, sor yavaş yavaş.

Güç bela bir bilet aldım gişeden;
Yolculuk başladı Haydarpaşa'dan!
Hancı n'olur, elindeki şişeden,
Birkaç yudum daha ver yavaş yavaş!

Ben o gece, hem ağladım, hem içtim,
İki gün, diyardan diyara uçtum...
Kayseri yolundan, Niğde'yi geçtim;
Uzaktan göründü, Bor yavaş yavaş...

Garibim; her taraf bana yabancı,
Dertliyim; çekinme, doldur be hancı!
İlk önce kımıldar hafif bir sancı;
Ayrılık sonradan kor yavaş yavaş...

Bende bir resmi var, yarısı yırtık,
On yıldır evimin kapısı örtük!
Garip, bir de sarhoş oldu mu artık;
Bütün sırlarını der yavaş yavaş...

İşte hancı! ben, her zaman böyleyim,
Öteyi ne sen sor, ne ben söyleyim...
Kaldır artık, boş kadehi neyleyim,
Şu bizim hesabı, gör yavaş yavaş
.
 
Bekir Sıtkı Erdoğan
Başlık: Ynt: Bekir Sıtkı Erdoğan
Gönderen: hakan_34_06 - Ağustos 29, 2008, 01:45:04 ös
bir gurbet şairi olarak içimde yer etmiştir.
Kimdir nedir ne iş yapar bilemem.
Yalnız bu şiir bile gurbeti anlatmaya yeter.
Başlık: Ynt: Bekir Sıtkı Erdoğan
Gönderen: hakan_34_06 - Şubat 20, 2011, 02:19:08 ös
HANCIDAN YOLCUYA
 

 Elbette yorulur gurbet gezenler,
Serdim yatağını gir yavaş yavaş,
Gerecek perde yok pencerelere,
Arkanı o yana ver yavaş yavaş.
 

Sılana kavuşta ocağın yansın,
Çoluk çocuk etrafını dolansın,
Söyle de derdini gönlün inansın,
Sırrını ortaya koy yavaş yavaş.
 

Uzaktan geldin belli trenle,
Al şu kadehi de derdin frenle,
Benim de derdim sonra sen dinle,
Hangimiz dertliyiz gör yavaş yavaş.
 

Bir resmi var dedin, o da yok bende,
Güllerim solmuştur taze gülşende,
Yeter ötesini söyleme sende,
Geç Niğde’den Bor’a var yavaş yavaş,
 

Gördüm yüreğinde derin yarayı,
Seçtirdin bu gece akla karayı,
Hesap sorma benden aldım parayı,
Benim de yaramı sar yavaş yavaş.

Raşit Akçura