Masonlar.org - Harici Forumu

Mason ve Masonluk Nedir? => Masonluk ile ilgili Sorular ve Cevaplar => Konuyu başlatan: enelsır - Nisan 22, 2012, 05:42:45 ös

Başlık: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: enelsır - Nisan 22, 2012, 05:42:45 ös
Forumumuzda güncel halde olan bir konuyu inceler ve bu konu üzerinde düşünürken zihnimde bazı sorular oluştu.

 Konu din olunca bazı çelişkiler ortaya çıkıyor sanki. Masonluğun, üyelerinin dini inançlarına kesinlikle müdahale etmediğini, değişik dinlere mensup kişilerin, aynı loca içerisinde kardeşce çalışabildiklerini biliyoruz. Belki tek başına bu durum bile bireysel olarak masona çok şey katıyordur. Kişiyi olduğu gibi kabul etme, tolerans vb. açılardan. Fakat iş dünya görüşüne gelince biraz değişiyor.
 
 Masonluğun '' cehalet'' ve '' bağnazlık''a karşı olduğunu ve her masonun bu kavramlarla bir savaşım içinde olması gerektiğini forumumuzdaki masonların deyişlerinden biliyoruz. Fakat beri yandan "din" bu iki kavramı da içerisinde otomatik olarak barındırmıyor mu? Mesela belirli dini yasa veya öğretilerin sorgulanamaması ve akıl yoluyla incelemeye çalıştığınızda çözümü ve anlaşılması imkansız bilgiler, hikayeler, kıssalar ve kuralları  içerisinde barındırıyor olması... Bütün bunlara masonluk felsefi olarak nasıl yaklaşıyor?

Sorgulanması kural olarak imkansız olan bir öğretiye, bilimselliği ve aklı rehber tuttuğunu savunan Masonluk, nasıl bakıyordur?

Bu konuyu çok merak ediyorum.
 
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: karahan - Nisan 22, 2012, 06:25:48 ös
Sn.Enelsır

Bende çok merak ediyorum bu konuyu lakin benim dini konularda hemen yorum yapıp yazmam forumdaki arkadaşlarıma gınağ getirdiği için sadece izleyip okumak istiyorum heleki bu konuya moderatörümüzde dahil sn.masonlardında katılıp görüş belirtip fikirlerini sunarlarsa iyi bir şekil alır kanısındayım.

saygılar
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: Alşah - Nisan 23, 2012, 01:01:01 öö

         Masonluğun Dine Bakışını şahsen yerinde bulanlardanım. Bildiğim kadarı ile Loca'larda "din" hiç tartışılmayan bir konudur. Peki neden "din" hiç tartışılmaz ? Masonluk bunun cevabını çok iyi veriyor. Çünkü din soyut bir kavramdır.Birine göre kutsiyetine inanılan bir varlık, bir başkasına göre hiç bir anlam ifade etmez. Birine göre yapılan bir ibadet bir başkasına göre saçmalıktan başka bir şey değildir (bu cümleden olarak, Masonluk'ta uygulanan bir çok ritüeli saçma bulanlar da vardır, bunlardan büyük haz duyanlar da vardır). Dikkat edilirse, Masonluğun en temel ilkelerinden biri aydınlanma yani daha fazla ışığı yakalamadır. Pekiyi bu nasıl başarılabilir ? Bilimle, araştırma ile sorgulama ve deneylerle. Oysa "din"  söz konusu olduğunda, sorgulama yapamazsınız, deney yapamazsınız,  dinin akideleri üzerinde yorumlar yapamaz ayet veya pasajları tartışamazsınız.
         Bence;  Bunun için Mason'luk,  salt inanca dayanan, bilimselliği tartışılamayan "din" konusunu kişilerin inisiyatifine bırakmış, sadece "Bir yaratıcının varlığına inanmayı" yeterli bulmuş ve  Loca'larında tartışılmasına izin vermemiştir.
        Örneğin; evrenin varoluşu ile ilgili sayısız bilim adamı sayısız deneyler ve araştırmalarla bir yere varmaya, bilgi bakımından ıspata dayanabilen veriler elde etmek için inanılmaz çalışmalar bir bilgi paylaşımı yaparken, aynı konuda "din" bunların hiç birine itibar etmeden "Tanrı ol dedi oldu" tezini söyleyerek olaya noktayı koyabilmektedir. Böyle bir mantık söz konusu olduğunda, neyi nasıl tartışacak ve bir yere varacak sınız? Hikayeleri, kıssaları nasıl tartışacaksınız?
        Bu arada zaman zaman din konusunun  istismara uğramasından duyduğum rahatsızlığı belittiğim zaman bana kızanlar da olmaktadır. Olabilir.  Ben müsbet ilme  inanan biri olarak "din"in her konunun içine sokulmasına karşıyım.
        Sonuç olarak, akla ve bilimselliğe önem vermeyen konuların , Mason'luğun ilgi alanına girmediğini düşünüyorum.
        Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: Arais - Nisan 23, 2012, 03:52:55 öö
Sayın Alşah
 Yanlış biliyorsunuz bence din konuşulur,Tepki çekmemek için konuşulmaz diyorlar.Hatta belki en çok konuşulan konu masonlar arasında dinler ve Allahtır.Din insanoğlunu terbiye etmek için gereklidir.Söle bir konu açalım isterseniz.Dinler olmasaydı dünyada ne olurdu ? Neler olurdu ? Bu şekilde bakar olaya masonluk tek bir din uzerinden deil. sosyoljık etkılerı, kulturel etkıleri, ahlaki etkileri, hukuksal etkileri, vs.artı yönleri eksi yonleri neler.
İse duygularını katmaz.Objektif olmaya özen gösterir.

Ama zaten bir sürü saldırı varken üzerlerinde bas bas da biz localarda bunları konuşuyoruz demezler denmemelidirde.Denmesi abest olur.İnsanların düşüncelere saygı duymadıgı bir çağdayız.

Saygılarımla
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: ADAM - Nisan 23, 2012, 12:38:24 ös

Sayın enelsır güzel bir konu gündeme getirmiş; Sayın Karahan bunu desteklemiş; Sayın alşah çok güzel, kutlanası bir açıklama yapmış; Sayın Arais, onu belli bir noktasından yakalayıp o noktada bir düzeltme yapmak gereksinmesini duymuş; aslında onu da açıklığa kavuşturmak gerekir ama başka kimse henüz dokunmamış bu konuya.

Oysa dokunulmalı. İster sanki Sayın alşah ve Sayın arais hiçbir şey dememişlercesine, ister onların açıklamalarına da değinir bir tarzda.

Bekliyoruz.   
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: karahan - Nisan 23, 2012, 06:51:46 ös
Sn.Enelsırın sadece son cümlesindeki şu beyanını ben tam olarak kabul edemiyorum

Sorgulanması kural olarak imkansız olan bir öğretiye, bilimselliği ve aklı rehber tuttuğunu savunan Masonluk, nasıl bakıyordur?

Anlayamadığımız herşeyin sorgulanabilir olduğunu biliyorum bende yoksa başka nasıl anlarız.Sorgulamak imkansız lafı bağnazların yeni fikirler türemesin böyle gitsin dediği bilimsel argümanlara uymayan bir teoridir.Sorgulanamayan gerçek gerçek değildir.Ben sorgulamadan nasıl anlarım bu mümkünmü birileri bana allah var diyor ben şimdi ne gördüm ne göreni gördümeğerki amacım onun varlığını anlamaksa ulaşabileceğim tek çıkış var onu sorgulayarak algılamaktır.

Din bazılarının dediği ve anladığı gibi onu sorgulama kabul et demez dinin dediği tek şey inanmak için önce anlaman gerektiğidir allahı anlamayan insan nasıl inansın üstelik hakkında bir şey bilip görmüyorsa.

Masonların dine bakışı nasıldır işte bu soruyu en net mason dostlarımız verecektir biz hariciler ile nerelerde bir nerelerde farklı kalıyoruz tam anlaşılır olarak anlatırlarsa böyle bir konu bu forumda bir çığır açar sanırım.

saygılar
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: ceycet - Nisan 23, 2012, 06:56:25 ös
Zannımca,"Din"olgusu kişisel kabullenmelerin etkisiyle kişi üzerinde şekillenir.Dolayısıyla,herhangi bir kitlenin herhangi bir din üzerinde oluşturacağı kanaat,istismara açıktır.İnanan ve o dinin aidiyetini benimsemiş kişiye düpedüz saygısızlıktır.

Günümüzde ve geçmişte örneklerini birçok defa gördüğümüz bu teşebbüse,masonların aynı duyarsızlıkla yaklaşmamaları enazından akılcılıkla ve töleransla açıklanabilir.


Saygılar
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: ADAM - Nisan 24, 2012, 12:32:54 ös

Bu başlık altında bir bilgi verir ya da paylaşımda bulunurken, Sayın enelsır’ı ne sormuş olduğuna, dikkat etmek gerekir. Bu konuyu kapsam dışına taşırmak çok kolay. Zor olan o taşmayı yapmadan, tam olarak yanıtlayabilmek.

Sayın enelsır sorusunun yanıtını kimden bekliyor acaba? Kimi forum üyelerimizin yaptığı gibi Godot’yu beklemiyordur umarım.

Bu soruyu yanıtlamadan önce belki kısa bir açıklamada bulunmak da gerekir. Sayın enelsır’ın sorusu, benim algılayışımla “din” açısından, “dinsel inanç” açısından değil. Bu ikisi farklı. Üstelik aralarındaki fark çok önemli. Okuyanların bunu bildiğini ve katıldığını öngörüyorum.

İnançları bir yana bıraktık; konuya "din" açısından bakacağız.

Tam konuya girecektim; giremedim. Olmuyor. Bir ön açıklama getirmek gerek: Hangi tür Masonluktan söz ediyoruz burada? Tutucu nitelikli Masonluktan mı, Gelenekçi Masonluktan mı, Liberal ya da Özgürlükçü Masonluktan mı?... Yoksa böyle dünya çapında falan değil de sadece Türkiye’deki Masonluktan mı söz edelim? Onun da farklı yanları var ama o kadar önemli sayılmayabilir. Fakat Sayın enelsır’ın sorusu konuya felsefi olarak nasıl yaklaşıldığında yani biraz kurumsal bir olgu; bireylerin bu bağlamdaki öznel tutumlarının nasıl olduğu değil.

Sayın enelsır benim bu satırlarımı okuyacak ve ben de soracağım: Yanılıyor muyum?

Elbette onun bu sorularına kendince yanıt veren olabilir. Oldu da… Nitekim ben de bu bakımdan özellikle Sayın Alşah’ın açıklamasını beğendiğimi belirtmiştim. Sayın Arais’in işaret ettiği ise felsefi bir yaklaşım değil, pratikte ne yapılmakta olduğu. Bunlar da birbirinden farklı; hepsini aynı tierazinhin kefelerine koyamıyoruz.

Üstelik unutmayalım: Masonlukta bir de simgesel dereceler ile yüksek dereceler var. Bu bağlamdaki tutumlar ve içerikler de bu ayırım nedeniyle birbirinden farklı.

Hangisinden söz edelim? (Lütfen “hepsinden” demeyin.)

Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: enelsır - Nisan 24, 2012, 03:57:13 ös
Evet, sorum Sayn ADAM'ın belirttiği diğer katılımcılarımızın da anladığı üzere böyledir. Daha açığı ben bu soruyu bu açıdan cevaplar alabilmek adına sormuştum.

Öğretisini, yaşayış biçimlerini, inançlarını bir kenara bırakarak, salt "Din" olgusu hakkında Masonluk ne düşünür, nasıl yorumlar? Merak ettiğim buydu.

Masonluğun üyelerinin dini inançlarıyla ilgilenmediğini daha önce belirtmiştik. Bunu bizzat masonların kendisi söylüyor. Öte yandan Masonluk'un uğraşı alanı doğrudan kişinin kendisi yani "İnsan" olduğuna göre, bireyin gelişimini ve yaşayışını, bunun devamı olarak da toplumun gelişimini ve yaşayışını etkileyen "Din" olgusunu Masonluğun incelememesi ve üzerinde felsefe üretmemesi imkansız gibi duruyor.

Merak ettiğim nokta budur.
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: ADAM - Nisan 24, 2012, 05:32:09 ös

Bildiğim kadarıyla Masonluk "din" olgusu üzerine herhangi bir görüş iletmiyor. Bu konuda öyle belirgin bir tutumu da yok.

Bazı mason kuruluşları masonların belirli bir dinden hatta belirli bir mezhepten olması, bazıları ise belirli bir dinden ya da mezhepten olmaması gibi kurallar koymuş, bunun peşinden gidiyor. Onlara göre Masonluğun evrensel amacı farklı değil ama o amaca uulaşmanın yolu da işte böyle dindar bir tutum.

Masonluğun simgesel derecelerinde bu bağlamda herhangi bir felsefe görebilmek olası değil. Bunu ancak bazı ritlerin ileri ya da yksek derecelerinde görebiliriz. Bunun da masonların üzerinde öyle çok ağır bir etkisi olduğunu sanmıyorum çünkü heangi ritten olursa olsun masonların tutumlarına şöyle bir bakınca hemen hepsinin hayli geniş görüşlü ve toleranslı bir tutum takındığını izliyoruz.

Demek ki bir masonun üye olduğu mason örgütünün belirgin, kesin, katı kuralları ve yöntemleri olsa bile aslında masonların büyük çoğunluğu kendi eğilimleri doğrultusunda ilerlemeyi sürdürüyor. Kimisi bu bireysel eğilimleri daha Masonluğa girmeden edinmiş; zaten diğer masonlar da böyle bir eğilimden yana olduğu için onu yadırgamamış, kimisi ise koruk olup üzüme bakarak
aklaşmış. Hiçbir salkım ötekinin aynı değil ama hepsi birbirine benzer; her tanenin de genelde tadına doyum olmaz arada ekşi mi ekşileri çıksa da tek tük.

Din olgusu, elbette Sayın enelsır'ın dediği gibi hedefini"insan" olarak alınan Masonlukta öyle bir kenara bırakılamaz. Sayın Arais'in demiş olduğundan biraz farklı bir biçimde incelenip, irdelenir. Üstelik bazı mason ritlerinde bunun belli bir ya da birkaç aşamasına rastlanabilir. Fakat işte bu olgu, rdaha önce değinmiş olduğum üzere, Masonluğun nasıl ele alınmış olduğuna bağlıdır. Bu bakımdan da dünyanın en yaygın riti olan Eski ve Kabul Edilmiş İskoç Riti'nde, bir ülkeden diğerine hatta aynı ülkedeki bir yüksek konseyden diğerine farklılık sergiler.

Bence tüm bunları bir yana bırakalım çünkü bunlar ansiklopedik olmanın da ötesinde âdeta akademiktir. Öemli ve değerli olan masonların tutumudur. İnsana insan olarak bakışlarıdır. İnsanın dini ya da inancı arasında ayırım ya da ayrıcalık gözetmeyişleridir, işte bu Türkiye dışındaki birçok ülkede aslında hepsi için pek geçerli olmasa da... Fakat o geçersizlik de bilir misiniz ki büyük bir çoğunlukla, İsveç gibi birkaç ülke dışında kağıt üzerinde kalır.   
       
 
   
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: Tij - Nisan 24, 2012, 10:39:35 ös
Selamlar,

ben sayin enelsir"in sordugu sorulara ( umarim yanlis anlamamisimdir ) katki amacli olarak gecenlerde baska bir baslik altinda yayinlanan ve Emin Cölasan"a ait bir yazidan bir alintiyla destek vermek istiyorum ve burda masonlarin aldiklari degisik tavirlar cercevesinde olayin Masonluk-Din ve Masonluk-Masonlarin Din Özgürlügü gibi konulari birazda güncel olaylarla degerlendirme firsati yaratayim dedim


Alıntı
Geçtiğimiz günlerde (3 Aralık 2011) burada belgeli bir yazım çıkmıştı. Milliliği kalmayan Eğitim Bakanlığı, ilköğretim okullarında Arapça dersler başlatıyordu. Belge özetle şöyleydi:

“Bakan başkanlığında toplanan Talim ve Terbiye Kurulu, küçük öğrencilerin Arapça öğrenmesine karar vermişti. 4-5. sınıf öğrencileri için Arapça bu eğitim yılında, 6-8. sınıflar ise 2013 eğitim yılında başlayacaktır.

Arapça ders kitaplarının taslakları Bakanlığa 30 Mart 2012 tarihine kadar gönderilecek, kabul edilenler Temmuz 2012’de duyurulacaktır.”

Olay yukardaki  kanuna atilmis olan imzalardan birinin ait oldugu kisi cercevesinde dügümleniyor.


Alıntı
Yayınladığım belgede Bakan Ömer Dinçer’le birlikte, bakanlığın personeli olarak görev yapan Talim ve Terbiye Kurulu başkan ve üyelerinin de imzaları vardı.

Maşallah, biri olsun bu karara karşı çıkamamış, hepsi imzayı bastırmıştı.

Ancak imza sahiplerinden biri vardı ki, Bakanlığı değil ama üyesi olduğu Mason Locasını karıştırdı, kavga çıkmasına neden oldu.

Ahmet Sönmez!

Bu şahıs üst düzey bir mason.

Şu anda Pergel Locası’nın üstad-ı muhteremi.

Başka bir deyişle, locanın başkanı.

Locanın basılı rehberinde resmi ve ismi var. Yanında şu bilgilere yer veriliyor:

“Tekris (kabul) tarihi 2 Mayıs 2000. Mesleği: Eğitimci. İş adresi: Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu üyesi…”

Evet sayin Ahmet Sönmez daha sonra Mason arkadaslari tarafindan elestiriliyor ve cezalandirilmasi talebiyle daha yüksek bir mevkiye sikayet ediliyor ve bu yüksek mevkiden gelen cevap aynen,


Alıntı
“Cemiyetimizde, devlet memuru kardeşlerimizin sayısında zaten büyük azalma var. Mecbur kaldığı için böyle yapmıştır. Hakkında işlem yapılmasına gerek yoktur.”
"dir.

Aslinda bu olay cercevesinde sorulacak biryigin soru var, hatta alinti yaptigim konu basligi altinda sorular sormustum ama hic bir cevap alamamistim ve bu sorulari buraya tasiyip konuyu dagitmayayim diyorum vede;

Saygilarimla
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: Alşah - Nisan 24, 2012, 11:35:54 ös
        Sayın Arais'in yazısını okuduktan sonra,önce hiç bir şey yazmamayı, neticede inançtır, daha fazla üzerine gitmemeyi düşündüm. Fakat, bu tavrım yanlış olacaktı.Zira; ortada bariz yanlış bilgi vardı, suskun kalmam halinde bu yanlış bilginin doğru kabul edilmesi gibi hoş olmayan bir durum çıkıyordu ortaya. Onun için istemiyerek te olsa yazmamın daha doğru olacağı kanaatine vardığım için yazıyorum.
        Loca'larda "din"in hiç tartışılmadığı yolundaki ifademi sayın Arais doğru bulmayarak benim yanlış bildiğimi söylüyor. Hayır sayın Arais, yanlış bilmiyorum. Her ne kadar bir Loca çalışmasına katılmamışsam da ,  Loca'larda "din"in tartışılmadığı birçok kitapta vurgulana vurgulana anlatılmaktadır.
        Yine, Masonlar arasında belkide en çok konuşulan konunun  Allah ile Din konuları olabileceğini bildiriyor. Gerçekten bu mümkün mü ? (Loca'da her dinden insanlar bulunduğundan konuşmalarında  her biri kendi dini içinde canlandırdığı Tanrı'yı/Allah'ı mı, hangi dinin daha gerçek olup olmadığını mı, peygamberlerinden hangisinin daha hikmet sahibi oluşunu mu konuşuyorlar?)
         Sonra, Dinler olmasaydı dünyada ne olurdu ? diye soruyor sayın Arais. Tabiiki kehanette bulunamam. Dinler olmasa idi ne olurdu bilemem ama dinler ve özellikle tek tanrılı dinlerden önce de insanlık vardı ve pekala çağlarının şartlarına göre yaşıyorlardı. Tek tanrılı dinlerden önce de ahlak anlayışı , ibadet,  ataya saygı, manevi değerlere saygı vardı.
          Peki, dinlerin özellikle tek tanrılı dinlerin ortaya çıkışından sonra, insanların mensup oldukları dini,  diğer  dinleri ortadan kaldırmak için çıkardıkları savaşlar, öldürülen binlerce insan için ne demeli, (Haçlı seferleri her halde çekirdek yemeye gitmek için yapılmadı)?
          Bir insanın dine saygı göstermesi başka bir şeydir, din olmadan yaşam olmayacağını savunması başka bir şeydir. Keza; milliyetçilik te öyle. Ülkeni, milletini sevmek başka, diğer milletlerden üstün olduğuna  inanmak başka bir şeydir.
          Nitekim; üstün ırk iddiasında olan bir faşitin, yakın tarihimizde yüzbinlerce insanın  ölümüne  sebep olduğunu ve insanlığı nasıl bir felekete götürdüğünü unutmayalım.
          Saygılar-sevgiler.
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: Arais - Nisan 25, 2012, 04:47:35 öö
Sayın Alşah

Sayın ADAM'ın yazısını dikkatli okuyun lutfen konuşurlarda demiyor.Konuşmazlarda demiyor.Farklıklar ve çeşitli derecelerde değinilir diyor.Locadan locaya fark var diyor.Yanlış bir bilgi yok.İslamı ağırlıklı masonluk var.

Hristiyan ağırlıklı masonluk var.Sayın John Anderson bir papaz nasıl olurda konuşulmaz

Eleştirileri bile bir görüş bildirmedir.

 Bencenin yanlış bilgisi olmaz.
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: ADAM - Nisan 25, 2012, 08:11:29 öö

Bu foruma az katkıda bulunmakta olsalar da gerek sayın Alşah gerek Sayın Arais çok tutarlı paylaşımda bulunan üyelerimiz. Birbirlerini üzücü tartışmalarda bulunmalarını  istemem; daha sık katkıda bulunmalarını beklerim.

Bu itişmeye neden olan konu üzerinde de biraz daha söz etmek isterim.

Locaların çok türü var da bir başka açıdan bakıldığında iki tür loca var:

1- Toplantılarında sadece yönetimsel nitelikli işler ile ritüelik çalışmalar yapan localar;
2- Bunların yanı sıra konferans, panel ve açık oturum gibi çalışmalar yapan localar.

Öncekilerden bazısı, sonrakilerin ek olarak yaptığını, gerekirse mabet dışında düzenlediği ve genelde sosyal bir nitelik taşıyan, "masonik" sayılmayan toplantılarda yapar.

İkincilerden bazısı, localarındaki bilgisel ve kültürel diyebileceğimiz bu çalışmalarına birtakım belli konuları getirmemekte pek duyarlıdır. Dinler ve inançlar da bunlardan biridir ama iş bu kadarla kalmaz; başta politika olmak üzere daha birçok konu yasaklanmış olmasa bile kısıtlanmıştır.

İşte bunlardan kimilerinde, herhangi bir yan tutmamak, herhangi bir aşağılamada da bulunmamak koşuluyla, salt bilgisel bir tutumla dinler ve inanç sistemleri de gündeme getirilir; incelenir, irdelenir, tartışılır. Bunun yapılması zorunlu görülür çünkü dinin ve inancın gerek birey olarak insanın gerek toplumun üzeindeki etkileri yadsınamaz. Bu etkileri günümüzde de görmüyor muyuz? Amacı insan olan bir kurumun, dolayısıyla sosyolojik etkenleri önemseyen bir topluluğun, kendini din ve inançlarla bağlantılı çalışmalardan soyutlaması olanaksızdır.

Dolayısıyla Sayın Arais'in dediği işte budur ama Sayın Alşah da zaten zinhar böye bir çalışmanın yapıldığını söylemekte değildi bence.

Kaldı ki bunu Masonluktaki simgesel dereceler için söyledik... Bir de yüksek dereceler ve onların atölyeleri var. İşin ilginç yanı, daha önce değinmiş olduğum üzere, dinsel nitelikli bir yönelimin ağırlık taşıdığı mason ritleri de var. O ritlerin belirli derecelerinin ritüellerinde belirli dinsel yönlendirmeler, etkilemeler de var. İşin ilginç olan bir diğer yanı, din armlarına sorarsanız bu etkileme ve yönlendirmeler dine aykırı. Ancak işte orada bunların üzerinde farklı görüşler ileri sürmek, tartışmaya girişmek yok. Zaten ilgili mason kuruluşunun bu konu üzerindeki kurumsal görüşünü sorarsanız, Masonluk dinlerden ve inançlardan bağımsız, onların üzerinde, ayırımcılığa karşı, kardeşliği öncelikli ve üstün tutan bir kurumdur. Söylemde bir değişiklik pek yoktur.

Bazı mason kuruluşlarının masonlara güveni yoktur. Bu nedenle, kardeşliğin zedelenmemesi için dinsel konuların gündeme getirilmesine karşı çıkarlar. Bazı mason kuruluşları ise böyle bir kaygı taşımaz. Bundan ötürü sanmayın ki böyle konular orada gündeme getirildiğinde kardeşlik zedelenmeye uğrar.

Ölçülü ve saygılı olmayı bilmek gerek. Masonlar bunu bildikçe aralarında sorun çıkmaz.   

Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: neumann - Nisan 25, 2012, 10:35:18 ös
Öncelikle merhabalar saygıdeğer forum üyeleri

Tartışmaya sonradan dahil olarak aslında konunun görünmeyen bir başka yanının var olduğunu paylaşmak istiyorum.

Bu durum adeta madde-antimadde gibi...

Madalyonun diğer yüzünde dinlerin masonluğa bakışı var.

İşte bu bakışın altında masonluğun dine bakışı nasıldır acaba.

Mesela bir dinin masonik bir öğreti,uygulama,ritüele bakışı olumsuzsa inançlı bir kişinin tavır,hareket ve yorumlamalarına masonluk nasıl karşılar.

Pratik hayattan basit bir örnek vermem gerekirse "içki içmek" eylemini inancından dolayı uygulamak istemeyen bir kişiye (bildiğim kadarıyla eski duvar ustalarının kazançlarının karşılığı ekmek yapımı için arpa,yağ ve içki olarak verilmiş.Yanlışım varsa düzeltmeniz dileğimle , doğruluğu ve tamlığı konusunda şüpheliyim)
masonluğun tavrı nedir. Yoksa kamuoyunun takip ettiği bazı davet ve gecelerdeki gibi kadehlere konulan meyve sularımıdır çözüm.

Bu soruyu sorarken hafif gülümsememek elde değil ancak ortaya çok daha can alıcı bir karşıtlık örneğide çıkabilirdi.

Teşekkürlerimi sunuyorum.

Saygılarımla
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: ADAM - Nisan 26, 2012, 01:29:51 ös

Sayın Neumann'ın ortaya koymuş olduğu bu soru, konunun değerlendirilmesi bakımından pek yerinde....

Masonluğun aslında dinlerle pek bir alıp veremediği yok. Sadece bilimsel gerçekler ve insanın asal yaşam nitelikleriyle hiç de uyuşmayan dogmalar, din adamlarının uydurmacaları ve insanın üzerinde uygulanan dayatmalarla zoru var. Çünkü bunlarla insanlar yanlışa yönlendiriliyor ve boyunduruk altına alınmalarına çalışılıyor. Dahası başka din ve inançtan olanlarla çatışmaya zorluyor. Masonluk ise her bakımdan ve olasıya gücüyle özgürlükten ve barıştan, evrensel düzeyde kardeşlikten yana çıkıyor.

Böyle olunca o dinler, o din adamları Masonluğu nasıl hoşnutlukla karşılayabilir?

Bunu yapabilmeleri için, dünyaya ve evrene bakarken ya o daracık pencerelerinin çevresine örmüş oldukları kalın duvarları yıkmaları ya da dışarıya ve yukarıya, balkona, terasa çıkmaları gerekiyor.

Ancak bunu tüm dinler ve tüm inanç sistemleri ve onların otoriteleri ya da önderleri için söylemek pek de doğru olmaz. Dünya yüzünde öyle dinler ve inanç sistemleri var ki, ne Masonluğun onlarla bir çelişkisi söz konusu ne de onların Masonluğa karşı bir beğenmezliği.

Fakat biz genel olarak dinden söz edince hemen ve öncelikle aklımıza göksel dinler geliyor. Üstelik o dinlerin hep ortodoks nitelikli mezhep ya da kollarına bakıyoruz bir değerlendirme yaparken. Demek ki biz de penceremizi dar tutuyoruz bu bağlamda ya da gözümüzün önündeki çoğunluk o dinlerden olduğu için bir etkilenmeden alamıyoruz kendimizi; at gözlüğünden kurtulamıyoruz.

Oysa Masonluk ile hiçbir alıp veremeyeceği olmayan birçok dinin yanı sıra bildiğimiz dinler çerçevesinde de bazı tarikat ya da mezhepler açısından Masonluğun tutumunun hiç de aykırı bir yanı olmayabiliyor.  Üstelik bu bağlamda sanırım İslâm hepsinin arasında ön sırayı alır. (Ben pek bilmem; Bektaşiliği, Mevleviliği, Safiliği bir yanda bırakalım; bilenler söylesin: Masonluk ile Alevilik çok ters düşer mi? Öteki yandan bakarsak,  Alevîler açısından Masonluk hiç de hoş olmayan bir kurum, Masonluğun amaç ve ilkeleri hiç de hoşlanılmayacak şeyler, masonlar kötü insanlar mıdır?)

Ben derim ki; Masonluk da dinler ve inançlar arasında herhangi bir ayırım ya da kayırma gözetmekte olmasa bile, en azından birtakım mezhep ve inanışlar ile daha rahat geçinebiliyor. (Bir zamanlar belli dinden olanların Masonluğa alınmadıklarını unutalım.) Bu sadece Masonluğun tutumu ve bakış açısından böyle değil; o dinler ve inanışlar bakımından da aynen geçerli.

Şuna da dikkat edebilirsiniz: Hangi din, mezhep ya da inanç sistemi özellikle evrenin yaratılış, canlıların oluşumu ve evrimi, uzay cisimleri arasındaki ve mikrokozmos ortamındaki etkileşim, insanın niteliği ve gerek bireysel gerek toplumsal işlevi gibi konular bakımından ilgili bilim dallarına karşı ise Masonluğa da karşıdır.



Sayın Neumann’ın iletisinde ele almış olduğu konu bu kadarla kalmıyor. Ancak ben, pratik hayattan olduğunu söylediği diğer konunun bu başlık ile bağlantısının pek olmadığı, o konuyu bu bağlantıda görüşürsek işin içine demagoji girebileceği düşüncesindeyim. Tıpkı kimilerinin türbana başörtüsü demesi ve bunun bu tarzda kuşanılmasının insanın inancının gereği olduğu, insana inanç özgürlüğünü tanımak ve buna saygı göstermek gerektiğinin ileri sürülüşü, sonra da bu forumda türbanlı karısı olan mason bulunup bulunmadığının soruluşu gibi…


Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: neumann - Nisan 26, 2012, 04:17:41 ös
Alıntı
Şuna da dikkat edebilirsiniz: Hangi din, mezhep ya da inanç sistemi özellikle evrenin yaratılış, canlıların oluşumu ve evrimi, uzay cisimleri arasındaki ve mikrokozmos ortamındaki etkileşim, insanın niteliği ve gerek bireysel gerek toplumsal işlevi gibi konular bakımından ilgili bilim dallarına karşı ise Masonluğa da karşıdır.

"Bilim dallarına karşı olmak" olarak ifade edilen durumu açarmısınız Sayın Adam ?

Dinlerin bilim dallarının ilgi alanına giren konular hakkında dogmalar barındırması olasıdır.Dolayısıyla bu dogmaların varlığı "bilimlere karşı olması" olarak alınmaması gerektiğini düşünüyorum.

Dinler dogmalarının varlığıyla bilimin tezlerine taraf olabilir.Bu gayet normal bir durumdur.Bu taraf oluş dogmatik olduğundan bilimsel değildir o ayrı... ancak bir duruşunun olduğuda yadsılmaması gereken bir gerçek olup "bilime karşı olmak" olarak değerlendirilemez.

Eğer dogmatik bilgi bilimsel yöntem, tez ortaya koyma özgürlüğü gibi konularda ise bence bu dogmatik bilgiyi kişinin irdelemesi gerekir.

Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: ADAM - Nisan 27, 2012, 07:59:47 öö

Bu konu üzerinde Sayın neumann'ın dediği yönde ilerleyecek olursak, korkarım başlığın açılma gerekçesi ve beklenilen kapsamının çok dışına çıkarız. Buradaki konumuz bilimler ile dinler arasındaki uyuşmazlık ya da çelişkiler, bunların neden ve nasılları değildir. Öyle olsa çok örnek verilip irdelenmesine girişilebilir. İstenirse  engel yoktur ama onu forumun bir başka bölümünde yapmak daha uygun olur.

Şayet dinlerin dogmaları ile (kimin tarafından ve nasıl konulduğunu bir yana bırakalım) bilimler arasında aslında hiçbir çelişki yoksa, dinlerin tutumuyla bilimsel yöntem bire bir uyuşma içindeyse hiçbir sorun yok. Bilimsel bulgular dinlerin dogmalarına teyit ediyorsa, dinler bilimsel yöntemi benimsiyor ve araştırmaları destekliyorsa hiçbir sorun yok. Sorun, bunların böyle olmayışında eğer böyle değilse.

İşte eğer böyle değilse, Masonluk bilimlerden yana. (Burada bilimler ya da bilim dalları deyişimin nedeni, bilimlerin hepsinin tek bir sözcükle "bilim" denilerek aynı kefeye konulmasının zor oluşundan ileri geliyor.) Masonluk bilimlerden yana ise dinler ve inançlar ile arasında bir çelişki, bir uyuşmazlık var. (Burada "din" yerine dinler ve inançlar deyişimin gerekçesi de aynı. Daha önce değinmiş olduğum üzere hepsi ile karşıtlığı yok.)

Masonluk, öyle yumuşacık bir kurum değildir. Masonların da hiç çok öyle çok uyar oğlu, vur ensesine al ağzından lokmayı tarzında insanlar olduğu sanılmasın. Masonluk dogmalara karşıdır. Bu, gerek örgütsel kurallarında gerekse ritüellerinde açıkça belirtilir. Masonlar da, gerçekten mason iseler, dogmalar ile, bunların insan ve toplum üzerinde geçerlik ve egemenliğini sürdürme emelinde olan bağnazlık ile, dogmaların üstünlüğünü korumakta en büyük etken olan bilgisizlik (cehalet) ile savaşmayı üstlenir.

Masonluk ve onun tarihsel kökeninde başka ardlar altında yer almış bilimsel ve felsefi akımlar, zaman zaman bu bağlamda oluştkurulabilmiş ezoterik nitelikli kurum ve örgütler genelde dinlere ve inançlara karşı çıkmamıştır. Onlar kendi yollarında yürümüşlerdir. Fakat onların böyle bir yolda yürümesi, dnlyeri ve inançları, daha doğrusu bağnaz dincileri ve onların çevresindeki çıkarcıları çok rahatsız, huzursuz etmiştir. Asıl sorun belki de buradadır. Asıl sorun ne dinlerde ve inançlarda ne bilimlerdedir; insanlardadır asıl sorun. İnsanların bireysel ve zümresel çıkar kaygılarındadır.

Masonluk insandan, toplumlarda ve insanlıktan yanadır. Bunu evrensel amacında tüm insanların ve tüm toplumların barış ve mutluluğunun sağlanması biçiminde dile getirir. Şayet bir din ya da inanç sistemi bu evrensel amacı destekliyor ise, onun ile Masonluk arasında çelişki yok demektir. Masonluktaki benimseyiş uyarınca bu doğrultuda yapılacak çalışmalarda asal yol gösterici bilim ve akıldır. ("Hayatta en hakiki mürşit bilimdir, fendir." deyişini hatırlayıverdim bunları yazınca.) Şayet bir din ya daz inanç sistemi de kendisine önder olarak bilim ve akıl ilkelerini alıyorsa, Masonluk ile arasında niçin çelişki olsun ki!... 
     
   

   
   
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: neumann - Nisan 27, 2012, 09:24:09 ös
Kelimeler bence durumu ifade etmekte yetersiz kalıyor.

Nükleer santrallere karşı olmaktan bahsediliyor ama soğutma sistemine mi alınan güvenlik sistemine mi ekonomikliği ne mi ... tamam karşı oldunuz... acaba nükleer politikalara araştırmalara karşı tutumunuz nedir?..... gibi "karşı" olmak kelimesi beni tatmin etmiyor.

Sayın ADAM haklı konuları çok dağıtan bir konuşma üslübum /düşünce kademelerim var korkarım...

Konu sahibi olarak Sayın Enelsır`ın hoşgörüsüyle burada söyleyeceklerime nokta koyuyorum.

Saygılarımla
Başlık: Ynt: Masonluğun Dine Bakışı
Gönderen: karahan - Nisan 28, 2012, 03:50:32 ös
Sanırım konu bu kadar ilerliyor söylenecek bir şey yok gibi duruyor.Birileri sevmesede benim herşeyi dine bağlamamdan hoşlanmasada sanırım bu konu başlığının içeriği din olduğu için yazabilirim kızanlarda okumaya tahammül edebilir belkide sıkılmazlar okurken.

Sorunun cevabı zaten konu başlığında var gibi.Masonluğun dine bakışı deyince sanki sihirli bir şey varda masonlar dine alternatif bir bakış açısı bulup getirmişlerde onu kullanıyorlar gibi duruyor ,başlığı yada konuyu kınamak için yazmıyorum belki bu soru bundan başkada sorulmaz.Sorunun muhatabı tabiki masonlar lakin empati yaparsak eğer ben mason olsam nasıl bakardırm.

Mesela şunu demezdim iyiki mason olmuşum şu dindarlar,yobazlar ne kadar bilgisizler diye öğünme krizim tutmaz.
Mesela kendimi çok farklı hissetmezdim fakat 2 sinin arasındaki farkı anlamaya çalışırdım.İlimde nasıl mutlak diye bir kavram yok ise inanç konusunda zaten olması mümkün değil.Su akar yolunu bulur misali herkes yolunu muhakkak akıl ile bulur.

Bir locada her dinden insan olduğunu düşünürsek olayın ne kadar global olduğunun farkına varırsakmasonluğun dine bakışının aynı bu şekilde olması bir nizamının olması son derece doğal aslında.

peki bu benin nasıldır ne bir masonun benim dinime bakışı ne bir deistin yada ateistin bakışı benim için önemli değil ne yargılarım nede kötü düşünürüm.Algıda farklılıktır  benim için sadece daha ötesi bana dost olarak onları kendime daha yakın tutarım çünkü farklılıkların renginin tadına varmak isterim.Farklı pencerelerden bakmaya çalışanları anlamaya çalışarak kendime bir köşe tutmak kendimi sorgulamak daha kolay.Din her ne kasdar bir öğretide olsa biz insanlar ancak ve sadece öğrenerek ve  deneyimleyerek yaşayabileceğimiz bir olgudur.
Masonlarda dindeki bir çok söylemden muhakkak feyz alıp faydalanıyorlardır üstelik.

saygılar