Mason Rozeti
Vitrinlere bakarak kaldırımda yürüyen genç adamın gözü, dükkânının kapısında duran yaşlı antikacının yakasındaki Mason Rozeti’ne takılır. Dükkânı geçtikten sonra düşünür, aklına şimşek gibi bir şey gelir, birden geriye döner ve antikacıya yaklaşarak sorar:
“Yakanızdaki Mason rozetini gördüm, ben de Masonum. On bin liraya çok ihtiyacım var, on gün sonra da geri verebilirim. Masonlar muhtaç Kardeşlerine yardım ederler. Acaba, Mason oluşuma güvenerek, bu parayı bana borç olarak verebilir misiniz?”
Yaşlı antikacı, Mason olduğunu söyleyen, iyi görünüşlü ve düzgün giyimli genç adamı şöyle bir süzdükten sonra, verebileceğini söyler. Birlikte dükkâna girerler ve genç adam, sadece Mason oluşuna güvenen, yaşlı antikacının verdiği borç parayı alır ve çıkar gider.
On gün sonra da gelir ve teşekkür ederek borcunu öder; öykünün ilk bölümü böyle biter; aradan geçen bir yıldan sonra öykünün asıl bölümü başlar...
Tekris Töreni Mason olmak için başvurusu kabul edilen genç adamın tekris töreni yapılmaktadır. Meğer, genç adam antikacıdan borç para aldığı tarihte, Mason olmadığı halde Masonum demiş! Gözleri açılan genç adam merakla Locayı süzerken, bir de ne görsün? Masonum diyerek kandırdığı yaşlı antikacı da Kardeşlerin arasında oturmuyor mu? Çok utanır ve ne yapacağını şaşırır. O tarafa bakmamaya ve yaşlı antikacı ile göz göze gelmemeye çalışır. Yaşlı antikacının kendisini tanımamış olması için dua eder ve ona görünmeden Locadan çıkmayı tasarlar. Toplantının bitiminde hemen kapıya yönelmesine karşın, yaşlı antikacı ardından yetişir ve genç adamı tutar: “Seni kutlarım Kardeşim. Ama görüyorum ki, benden borç istediğin gün Mason değilmissin!” diyerek genç adamı tanıdığını belli eder.
Genç adam sıkıntıdan kızarır ve olayı açıklamak gereğini duyar. Yaşlı antikacıyı bir kenara çekerek: “O gün istemeden seni kandırmak durumunda kaldığım için beni lütfen bağışla. Ama amacımı öğrenince hoşgörülü davranacağını sanıyorum. O gün, Mason olmadığım gibi, borç para almaya da ihtiyacım yoktu. Yakanda Mason Rozeti’ni görünce, birden aklıma geliverdi. Öteden beri, Masonların çok yardımsever insanlar olduklarını ve özellikle muhtaç Kardeşlerine yardım ettiklerini duymaktaydım. Bu söylentinin doğru olup olmadığını irdeleyebilmek amacıyla, seni sınamaya karar verdim ve Mason olduğumu uydurup senden borç istedim. Sen de, Masonum deyişime güvenerek bana yardım ettin ve böylece Masonlar hakkında duyduklarımın doğru olduğunu kanıtladın. Bunun üzerine, ben de, iyi ve yardımsever insanların arasına katılmaya karar verdim. Gereken başvuruyu yaparak, bugün Mason oldum. O gün için senden yeniden özür dilerim Kardeşim” Yaşlı antikacı gülümseyerek genç adamın sırtını okşar ve kulağına eğilip: “Kendini boşuna üzme Kardeşim. Çünkü borç istediğin gün, ben de Mason değildim. Yakamda gördüğün antika Mason Rozeti bana ait değildi ve sen gelmeden biraz önce satın aldığım eşyaların arasından çıkmıştı. Çok beğendiğim için, özenmiş ve yakama takarak kapının önüne çıkmıştım. Tam o sırada sen geçtin ve rozeti görüp, beni Mason sandığından, Mason olduğunu söyleyip, borç istedin. Birden, Masonların dürüst ve sözüne güvenilir insanlar olduklarına ilişkin duyduklarım aklıma geliverdi. Bu söylentinin doğru olup olmadığını anlamak için elime iyi bir fırsat vermiştin. Bir Masonu sınayıp, bu fırsatı değerlendirmeyi düşündüm ve sadece Mason oluşuna güvenip, istediğin parayı verdim. Sen de borcunu tam zamanında ödedin; dürüst ve güvenilir insanların arasına katılmaya; yani Mason olmaya karar verdim. Tesadüfen, ben de, senden önce, Locaya başvurmuşum. Kısa bir süre önce tekrisim yapıldı ve böylece beklentime kavuştum, Kardeşim.”
Genç adamla yaşlı antikacı, buğulan gözlerle bakışıp, birbirlerine sarılırlar…
Nasıl Yorumlarız ? Öyküdeki mesajın değişik kişiler tarafından farklı biçimlerde yorumlanması, Masonluğun özüne ve doğasına çok uygundur. Bu öykünün olağan bir açıklaması da, kişilerin Masonluktan beklentilerinden yalnızca ikisini sergilemektedir; genç adamın beklentisi, yardımsever ve iyi insanlar bulmak; yaşlı antikacının ise, dürüst ve güvenilir insanların arasına katılmaktır. Başkalarının beklentilerinin daha değişik olması doğaldır.