Herkese saygı ve seamlar öncelikle
Hakikaten bu tartışma çok teferruatlı ve her daim insanların birbirine girmasine, manipule edilmesine çok müsait...
Benim şahsi düşüncem, insanların karakteri yapısı, daha da önemlisi kişise bazda değerendirmeden laik-antilaik, müslüman-kemalist, türk-kürt, alevi-sünni gibi uzayacak listede gruplar halinde ceğheleşmesi çok vahim bir nokta. Zira 12 Eylül tecrübesi, ki kalıntıları halen bazı ücra gruplarda devam eden, aynı sınıfta yan yana okuyan yeri geldimi birbirinden kopya çeken öğrencilerin iş sağ-sol tartışmasına geldiğinde nasıl can düşmanı olduğunu görüyoruz. Buna mukabil herhangibir adı zikredilen gazetelerden yola çıkarak kitlelere mal edilmesi de yanlış bir yaklaşım, benim bildiğim bizim insanlarımızda gazete okuma oranı çok düşük hatta okuyanların içindede gazetelerin her dediğini harfi harfine yapacak oran her kesşmde aşırı marjinal küçük bir yüzdedir, misalen büyük gazetelerinmanşetlerine bakarsanız zaman zaman binbir türlü olay çıkacak her an savala giricez her an kan gövdeyi götürecek.... İnsanların okumak istediğini yazıyorlar bir yerde insanların gazının alınması.
Buradan gelmek istediğim nokta, zaman ve toplum sürekli değişiyor, Laiklik ve temel Cumhuriyet Devrimlerini ülkemizde ilköğretimini tammalayan herkesbasmakalıp şekilde biliyor, bunu yanında, Temel Cumhuriyet kanunlarının yapıldığı dönemden sonrasındaki süreçi zaten herkes biliyor zira Adalet Partiisnin iktidara gelmesi ve 80 lere gelindiğinde ülkenin geçirdiği değişimi de.
Şimdi Amerika'dan bir örnek vermek istiyorum ama bildik özgürlük örnekleri vs deği, 11 Eylül saldırıları sonrasında ortaya çıkan Amerikan halkının cehaeti ve sadırganlığından oradaki birçok müsüman zarar gördü bununla birlikte sadece müslümanlara değil, yahudilere hatta hindulara da bazı eyaletlerde sadırılar oldu, bu radaki saldırganlıkla bu tartışmaların çıktığı ortamlardaki saldırganlık arasında bir fark göremiyorum...
Benim köyümün bağlı olduğu ilçe genel itibari ile dindardır, köyler ise tartışılır, ve köydeki kadınların giydiği -esksi kadaryaygın olmasa da- 3etek adlı geleneksel bazılarının halk oyunlarında gördüğü klasik bir elbise bu kıyafet asırlardıs standart olarak dokunan,dikilen bir elbise.. şimdi birisikalkıp ta bu 3 eteğin kepi çok yukarda, başörtüsü çenenin altında yok üstünde, yok bu araplardan gelme vs vs derse orada mantıksız kısırdöngü bir tartışma başlar. Ek olarak klişe laflardan olacak ama benim köyüm de belirlibir yaşın üzerinde kadın çoktur ama erkek hiçyoktur, sebebi özellikle 1. Dünya savaşına ve Kurtuluş savaşına gidenlerinbüyük çoğunluğunun dönmemiş olması.
Lafı da çok uzattığımın farkındayım, lakin yobaz bir insan her zaman yobazdır onu değiştiremezsiniz lakin yobazlık sadece belirli bir gruba özgü değil her gruptan her toplumdan çıkabilir, başını kendi isteği ile örten bir insanın başını zorla açtırmak ile istemediği halde zorla örtmek arasında ben bir fark göremiyorum. Ek olarak da üniversitelerde hatta kamusal alanlardaki bu yasağın vatan a ihanet olduğunu düşünüyorum, bu topraklarda doğup büyüyüp vergi veren havasını soluyan bir insanın en temel haklardan mahrum bırakılması hatta kendi devletine karşı düşman gibi gösterilmesi yada düşmanlaştırılmaya çalışılmasının mantıklı bir açıklaması yok. Derseniz ki Türkiye İran olacak, o zaman internette dolaşan abuk sabuk powerpoınt sunu mları değil sosyal,ekonomik, siyasi verilerle birlikte ciddi bir tatışma yapılır. Eskilerin deyişi ike 'koministler Moskovaya, faşistler Amerikaya' gibi söylemler insanların ne kadar gözlerinin önünü göremediğinin ispatı olduğunu düşünüyorum.
Üniversitelerde neden başarı düzeyinin bu kadar düşük olduğunun tartışılacağı yerde hatta rektörlerin toplumla ilgili tartışmalara başka şekillerde katılması gerekirken sadece ve sadece halkın en hassas Cumhuriyet değererinin arkasına saklanarak ve bunu da saptırarak çıktığını sormak lazım......
Saygılar