Masonlar.org - Harici Forumu
Inanc => Inanc Uzerine => Konuyu başlatan: Prenses Isabella - Ocak 15, 2008, 01:46:26 ös
-
Bu olay uzun yıllardır tartışıladursun özellikle Dini Kesimlerde, sanırım bir olaya daha parmak basma imkanına sahip oldum ;) Nasıl ki İlk Yaratılan İnsanlar olma sıfatını kazanıp Tanrı'nın Onlar için ayırmış olduğu Yeryüzünün güzel bir köşesinde ve buna Cennet denilmekte; Kusursuz bir yapıya sahip olarak güzel güzel yaşarlarken nasıl oldu da Adem Aden Bahçesinden gözünün yaşına bakılmadan atıldı ???
Kandırma mı değil mi, Şeytan mı, ayartma mı söz konusu tam olarak bilemiyorum ama dikkatimi çeken asıl olay şu oldu ve bunu sizlerle paylaşmak istedim:
İnsanoğlu Yaratıcısına bağlı olarak yaratıldığından Kusursuzdu ancak Tanrı'ya Ters Düşünce bu Özelliğini kaybetdip Kusurlu ve Ölümlü bir yaratığa dönüştüler. Ki bundan da anlaşılıyor ki Adem bunu bilmeden kendi iradesiyle yönetilme seçeneğini tercih etmiş ve dolaysıyla olan kendisine olmuş deyiminden hareket ederek bir tür ''hapı yuttu'' olayına vesile olmuşlardır :D
Acaba İnsanoğlu olayın bu yönünü gerçekten biliyor muydu? Bilseydi bu seçeneği tercihlemesini kendi adıma pek sanmıyorum ama düşünsenize böyle bir olay karşısında siz olsaydınız ne yapardınız?
Gerçekten de sorun Hak edip etmeme olayı mıydı? Yoksa İnsanoğlunun Tanrı'ya bir koşma düşüncesine karşı Tanrı'nın Adaleti'nin bu olayın bu şekilde mi olmasını mı gerektirmiştir?
Akla gelebilecek bir başka edindiğim ip ucu ise neden sadece Yeryüzünün küçük bir parçası Aden Bahçesi olarak seçilmişti? Tanrı tabiki yarattığı Kulunun bunu yapabileceğini düşünmüştü ama buna engel olması düşünülemez çünkü Tanrı'nın Otoritesi bunu gerektirmeyen bir yapıya sahipti!!!
Hemen şöyle bir sonuca ulaştım; 1_ İnsanoğlunun Kendi İradesiyle Yönetim Şekli,
2_ Tanrı'nın İradesi'yle Yönetim Şekli ( ALTIN ÇAĞ )
Acaba hangi Yönetim Şekli adı altında Dünya daha başarılı olabilir???
Sorusuna binaen yanıtım kesinlikle şu olacaktır: İnsanoğlu bu Dünyanın başından beri gelindiği bu aşamaya dek maalesef kendi yönetilme şeklinin getirdiği ağır felaeketlerin, büyük kayıpların, biz İnsanlığa vermiş olduğu büyük zararların haddi hesabı olmadı.
Yani SONUÇ: İNSANOĞLUNUN YÖNETİMİ'NİN BAŞARISIZ OLDUĞU TAMAMEN İSPATLANDI.
-
Sizin dusuncelerinize bi az farkli yontemden bakalim isterseniz. Aslinda Ademin Edin bagindan kovulmasi Havva tarafindan yapilan baski sayesinde olmustur ki, Havva bi Saytana inandi ve onun fikirlerini istek haline getirdi.
Aslinda burda bi seyi derinden dikkat edersek Kuranda bahs edilen Edin baglari cennetde diyil mehz yer yuzunde shimdiki Iranin Tebriz shehrinde yerlesmis.
Burda dikkat cekicek 2-ci bi gercek de vardir ki, belkide onlar kendi istekleriyle Edin baglarini terk etmisler, Dunya tek Edin baglarindan ibaret diyildir her halde.
-
:)
-
İnsanoğlu önce insan olacak,sonra Adem ....ADAM olacak...O zaman cennet onun olduğu her yerdedir.
Adem ve Havva hikayesi teklikten ikiliğe ,cokluğa geçiştir.
Ayni nefisten yaratılmış olan iki nefisin hikayesi. Nefsine hakim olan kendini bilendir. Kendini bilen Rabbini bilir......yani o kişi artık Rab'tir..Tanrıdır.
Tanrılar öldü düzen bozuldu .ne dersin? Buda benim görüşüm :)
-
İnsanoğlu önce insan olacak,sonra Adem ....ADAM olacak...O zaman cennet onun olduğu her yerdedir.
Adem ve Havva hikayesi teklikten ikiliğe ,cokluğa geçiştir.
Ayni nefisten yaratılmış olan iki nefisin hikayesi. Nefsine hakim olan kendini bilendir. Kendini bilen Rabbini bilir......yani o kişi artık Rab'tir..Tanrıdır.
Tanrılar öldü düzen bozuldu .ne dersin? Buda benim görüşüm :)
Adem; sol tarafın
Havva; sağ tarafın
Tanrın ise; kalbin, dilin,üreme organın
-
Akıl? zeka? irade ?
-
Akıl? zeka? irade ?
Zeka; solun (Öğrendiklerin)
Akıl; sağın (Öğrendiklerin üzerinden yola cıkan hayellerin)
İrade; Sabrın (Yaratan ve öğreten olana,en yakın olan tarafın; dengen/Ortan)
-
Sanki bir karışıklılk var gibi ..
.Öğrendiklerimiz aklı geliştirir. Akıl verebiliriz birilerine ..yani paylaşılabiliyor.Gelişip büyüyor..
zeka ise herkeste yok. kiminde çok az .kiminde çok fazla .zekayı paylaşamıyoruz. çok zeki olan akıllı olamıyor..görünüşe göre akıl zekayı kontrol ediyor.
irade buda sanırım hepsinin konturolu.bir nevi frenliyici.
Kalp akıldan yoksun kalırsa eksik bir Tanrı olur ..
-
Sanki bir karışıklılk var gibi ..
.Öğrendiklerimiz aklı geliştirir. Akıl verebiliriz birilerine ..yani paylaşılabiliyor.Gelişip büyüyor..
zeka ise herkeste yok. kiminde çok az .kiminde çok fazla .zekayı paylaşamıyoruz. çok zeki olan akıllı olamıyor..görünüşe göre akıl zekayı kontrol ediyor.
irade buda sanırım hepsinin konturolu.bir nevi frenliyici.
Kalp akıldan yoksun kalırsa eksik bir Tanrı olur ..
Bu kim olduğumuzun cevabıdır.3 cümle ile anlaşılmaz. "Kendini bilmek" kavramının cevabı ve var oluşun yansımasıdır.
Akıl vermek: Kişinin yaşadığı bir olgu üzerinden hayal/fikir yürütüp,tahmin de bulunmaktır.Karışıklık dediğiniz cümleyi iyi düşünün.
-
Benimde merak ettiğim bir konu var hazır yeri gelmişken sorayım;
Birçok dinde hatta belkide hepsinde ensest ilişkiler yasaklanmıştır, ancak ilk insan zamanında Adem ile Havva'nın çocuklarından başka insanlar veya aileler olmadığı için aile içerisinde ilişkiler yaşanmış ve yeni nesiller ortaya çıkmıştır, Bu tıbbi olarakta sakıncalıdır, çocukların sorunlu doğma olasılığı çok yüksek. Şimdi dinlerde bu yasak ama daha ilk insanlardan itibaren bu yapılmış? İnsanı düşündürüyor. Sanırım hepimiz şuanda o sorunlu çocuklardanız :)
-
Benimde merak ettiğim bir konu var hazır yeri gelmişken sorayım;
Birçok dinde hatta belkide hepsinde ensest ilişkiler yasaklanmıştır, ancak ilk insan zamanında Adem ile Havva'nın çocuklarından başka insanlar veya aileler olmadığı için aile içerisinde ilişkiler yaşanmış ve yeni nesiller ortaya çıkmıştır, Bu tıbbi olarakta sakıncalıdır, çocukların sorunlu doğma olasılığı çok yüksek. Şimdi dinlerde bu yasak ama daha ilk insanlardan itibaren bu yapılmış? İnsanı düşündürüyor. Sanırım hepimiz şuanda o sorunlu çocuklardanız :)
Geçmişteki bir cok dinsel anlatım; yaşadıkları cevreyi ve İnsan'a dair olanı cözümlemek için yazılmıştır.
Merakımız, doğanın bilinmezliği ile harmanlandıkca, gerçeğe giden yolun cukurlarına düşe/kalka varmamız doğal bir reaksiyondur.
Babil hakkındaki dini anlatımlar, bunun en güzel örneklerindendir.(Farklı dillere bölünme)
İnsanoğlunun merak ile karışık, bu gerceğe doğru olan yolculuğu, bir ömür üzerinden yorumlanamaz.Elbette bir nesil doğmaların cukurun da bazen debelenecektir.Diğer bir nesil ise her zaman,kendi geçmişinin elinden tutup, tarihini ,bağnazlığın cukurundan yukarı cekmeyi başarmıştır.
-
Dinler soyut alemlerden verilmiştir.bu durumda Adem ve Havva da soyuttur.seytan gibi melekler gibi..Bu bir bilinç seviyesi ,enerji frekansı olarak anlamladırılmalı.
biz somut alemde oldugumuz için bunu beden formuna sokarak alt bilinç boyutunda degerlendiriyoruz.
Dini soyut olarak algılamaya dönersek ,
Hırsızlık yapanın elini kesin dedigi yerde bu kişiye aş iş verilirse elini hırsızlıktan çeker......yani kesilir.
Taşlayın dedigi yerde ayıplayın kınayın utandırın demiştir .
Günde 5 vakit ibadet veriyor.her ibadette abdest isteniyor.temizlik istiyor...millet abdest olarak suyla bedenini yıkıyor.beden temizliği deönemli hele cami gibi toplu alanda ter,ayak kokusu vs ile gelmeyi engelliyor ... kişi yüregini zihnini temizliyormu ? ibadetin amacı bu temizliği de saglamak.bu vb ..algı genişlerse dinde genişler.
-
Hırsızlık yapanın elini kesin dedigi yerde bu kişiye aş iş verilirse elini hırsızlıktan çeker......yani kesilir.
Bu bakış açısına sahip bir yüreği ayakta alkışlıyorum.Sizin gibi gözler ile bakılsaydı bu Dünya'ya, cennet olur du.
-
Hırsızlık yapanın elini kesin dedigi yerde bu kişiye aş iş verilirse elini hırsızlıktan çeker......yani kesilir.
Taşlayın dedigi yerde ayıplayın kınayın utandırın demiştir .
Günde 5 vakit ibadet veriyor.her ibadette abdest isteniyor.temizlik istiyor...millet abdest olarak suyla bedenini yıkıyor.beden temizliği deönemli hele cami gibi toplu alanda ter,ayak kokusu vs ile gelmeyi engelliyor ... kişi yüregini zihnini temizliyormu ? ibadetin amacı bu temizliği de saglamak.bu vb ..algı genişlerse dinde genişler.
Çok farklı bir açıdan düşünmüşsünüz tebrik ediyorum, yani özetlemek gerekirse her şeyi olduğu gibi anlamamak lazım, bazı kelimelerin veya cümlelerin altında çok daha derin anlamlar olabiliyor.
-
İlk yaratılan insan Ademdir, yalnız kalmasın diye Havva da ona eş olarak yaratılmıştır. Her mitolojide her dinde isimleri farklıdır ama olaylar hemen hemen aynıdır. Yasak meyveyi yemesi ki genellikle elma olduğu söylenir. Havva'nın Adem'e bunu söylemesi, istemesi, kışkırtması yüzünden olduğu ve hatta ağaçtaki yılanın da buna ortak olduğu yazılır çizilir. Bu yüzden yılan sürünmeye, Havva yani kadınlar doğum acısı ile, Adem ise erkekler işte çalışarak ağır yük edindikleri belirtilir. Sonra kovulurlar ve yeryüzüne indirilirler, Adem Hindistan'a Havva ise Mekke'ye yani Arafat Dağı'na. Dinde anlatılan o dönemde yaşayan insanları çok uzun boylu olduğu ve buna ispaten öyle buluştukları yönünde. O ensest aile içi ilişki ise bence de pek mantıklı değil ki konu din olduğunda insana ne mantıklı geliyor da? Kabil'in kız kardeş(eş) kavgası yüzünden Habil'i öldürmesinden Nuh Tufanına, tufandan dinler arası savaşa. Nereye bağlayacağım şeytan falan yoktur, insanın kendisi kötüdür kendisi şeytandır. Ya nefsine yenik düşer kötülük yapar, ya da yener ve iyi bir insan olur. Hani o yabancı sinemalarda olur ya insanın sağ ve sol omzunda bir şeytan bir melek bütün hadise budur. İnsan kendisini nerede konumlandırırsa o olur. Saygılar. :)