Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: İslam ve Bugün  (Okunma sayısı 37820 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Temmuz 12, 2011, 03:12:28 ös
Yanıtla #20
  • Ziyaretçi

Kuran'a Sünnete dayalı müslüman olmak zordur. Zina etmeyeceksin, dedikodu yapmayacaksın, alkol içmeyeceksin, paranı kendine biriktirmeyeceksin ve paylaşacaksın, seksi bir kadın olamayacaksın, seksi bir kadını gözlerinle süzemeyeceksin vb. tatlı şeylerden mahrum kalmak istemiyoruz. Özgürlük kavramına getirilen kelepçeleri takmak istemiyoruz. Kuran aykırılığı ve çağdaşlık kavramlarının örtüşmesinin temel nedeni de bu arzuları bastıramamanın verdiği işine gelmeme psikolojisidir. Bu noktadan bakarak islam dininin insan fıtratına ters bir mekanizma olduğunu savunmak da mantıklı durabilir.

Ehli Sünnetin 4 hak mezhebe sığınmasındaki amaç ise, Kuran'ın milyonlarca çeşit tefsirinin ortaya çıkabilmesi nedeniyle bir ortak payda yaratabilmek ve çatışmaları önleyebilme çabasıdır. Ki eğer incelenirse imamı azam Ebu Hanife gibi şahısların dini bilgi birikimleri ve zeka seviyelerinden dolayı daha iyi hüküm çıkartabilecek alimlerin gelme ihtimalinin sıfır olması da bu boyun büküşe neden olabilir.

Hadisleri bir kenara itip sadece Kuran'dan fikirler üretmek bu ara çok modadır fakat çok risklidir. Ki radikal islami gruplar genelde bu mantıkla ortaya çıkıyorlar. Çünkü yanılma ihtimali çok büyüktür. Pek çok ayet sadece o döneme inmiştir. Bu gibi ayetleri de sadece hadisler ışığında tespit edebilirsiniz. Tefsir ve Arapça çok derin bir ilimdir ve bir insanın ömrünün yetmeyeceği kadar zaman ve zeka gerektiren bir kavramdır.

Benim şahsi kanaatim ve başığa uygun yazı yazmam gerekirse, islam çok tehlikeli bir kavram halini almıştır. Neden derseniz şeriat hükümlerine bakılınca örneğin sadece adam öldürenin idamına ben de karşı değilim fakat din değiştirene veya farklı bir mezhebe gönül verene de idam cezası vermek gibi sonuçlar doğacağı için tehlikelerle doludur. Tarihde örneğin Türklerin Araplar tarafından  ciddi bir insan kıyımıyla zorla müslümanlaştırılmaları gibi yaşanılan olaylar da islamın tehlikeli bir siyasi yaratığa dönüştürüldüğünü gösteriyor.

Neticede rahmetli Atatürk'ün neden islami kesimden uzak durmaya çalışıp, laik bir cumhuriyet kurmak istediğini anlayabilmek için müslümanları ve pek çoğunun beyinlerindeki hastalıklı fikirleri çok iyi tartmak gerekiyor.

Saygılarımla.


Temmuz 12, 2011, 05:27:16 ös
Yanıtla #21
  • Ziyaretçi

İslamı seviyeli olarak yaşamak ve farklı fikir ve düşüncelere sahip olmamak gerekir...


Temmuz 14, 2011, 02:49:03 ös
Yanıtla #22
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay

  Muslumanın anlamını bılerek dınlere baktıgımızda hepsının aynı ögretı oldugunu göruruz, cunku kaynak aynı aksini ıdda eden bılgı, kaynagın kendıne aykırı degılmı?usul ve sekıl farklı olabılır,ayrıntılarla ugrasmaya dalan öze ulasamaz.Özde İnsan olmayı bılelım gerısı teferruaat.

 imzanızda iddalı bende iddada bulunayım.Ben"O"yum,"O" da ben ......bendeki sureti bu .:))
bu işler bir yere kadar akılla gider gerisi yurek isi yuregin aldıgı kadarsın dermişim :)))
sevgiyle kalın.....





Tekrar özür...

Bendenize yönelik bir açıklama olduğunu henüz görebildim.

Kaynağının göreceli olabileceğini öngördüğüm ve günümüzde inananlara dayatılan teist inançların özünün birbirine yakın olduğunun idrakindeyim."Ben O yum O da ben"iddiası enelhak savının anlaşılamaması nedeniyle bu savı destekliyenlerin gördüğü zulmü onaylamak demektir.Bu nedenle,malaesef sizin savınızı onaylıyamıyorum.

Derin mevzu dediğiniz konulara yeterince kafa yorduğumu düşünüyorum;nitekim düşünceleriminde büyük bir kısmını forum ortamında paylaştım,belki siz görememiş olabilirsiniz."O da ben"savı,byansımayı doğal olarak inkar eder.Zira,beşerin göremediği tek şey kendisidir.

Görebildiğine ikna olduğu tek yer yansımasından ibarettir.İşte onun için "O"sadece "Ben"değildir diyebilmek,O nun yansımalarının tamamamının görülebildiğini inkar etme zorunluluğuna işaret eder.

"O"da "Ben"diyebilmek için "O"nun aşkın olduğuna,yani dışarılarda bir yerde olduğuna inanmamızı gerektirir ki,bu durumda inanan gizli şirke düşer.

İşte o yüzden "Ben","O"olsamda,"O"ben değildir diyebilmek şimdilik benim açlığımı yatıştırır.


Saygılarımla


,
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Temmuz 14, 2011, 03:06:31 ös
Yanıtla #23
  • Ziyaretçi

Sayın Ceycet enelhak veya vahdeti vucut gibi beşerin idrak edemeyeceği ve sadece yaşanılabilecek bir kavramı izah etmeye çalışmak gerçek manada hem imkansız hem de önyargılara sebep olur. Bir tasavvuf ehlinin "Ne aynı, ne de gayrı" diye izahı bana  makul gelmişti. Bu tarz makamlara ibadet yapılarak, felsefe yapılarak vb. gelebilmek imkansızdır. Örnek vermek gerekirse AbdulKadiri Geylani gibi zatların bebekken oruç vaktinde annesinin sütünü emmemesi gibi kerametlerini görebiliriz. Onların ruhlar alemindeki sınavda kazanarak bu mertebeleri kazandıklarına inanılır.

Genelde tasavvuf erbabının gelmiş, geçmiş ve günümüzdeki önderleri de dahil geneli sahtekardır. Sırları açığa vuraç büyük veliler mevcut olmuş tarihte fakat bu velilerin derecelerinin sır saklayamaycak kadar  ufak oluduğuna işaret eder. Tasavvuf ezoterik bir yapıydı ve keşke öyle kalsaydı, bu tarz ezoterik yapıların milyonlarca hatta milyarlarca  insanları sömüren siyasi ve ekonomik bir pazar halini alması üzücüdür.

Saygılarımla.


Temmuz 14, 2011, 03:36:26 ös
Yanıtla #24
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Ceycet enelhak veya vahdeti vucut gibi beşerin idrak edemeyeceği ve sadece yaşanılabilecek bir kavramı izah etmeye çalışmak gerçek manada hem imkansız hem de önyargılara sebep olur. Bir tasavvuf ehlinin "Ne aynı, ne de gayrı" diye izahı bana  makul gelmişti. Bu tarz makamlara ibadet yapılarak, felsefe yapılarak vb. gelebilmek imkansızdır. Örnek vermek gerekirse AbdulKadiri Geylani gibi zatların bebekken oruç vaktinde annesinin sütünü emmemesi gibi kerametlerini görebiliriz. Onların ruhlar alemindeki sınavda kazanarak bu mertebeleri kazandıklarına inanılır.

Genelde tasavvuf erbabının gelmiş, geçmiş ve günümüzdeki önderleri de dahil geneli sahtekardır. Sırları açığa vuraç büyük veliler mevcut olmuş tarihte fakat bu velilerin derecelerinin sır saklayamaycak kadar  ufak oluduğuna işaret eder. Tasavvuf ezoterik bir yapıydı ve keşke öyle kalsaydı, bu tarz ezoterik yapıların milyonlarca hatta milyarlarca  insanları sömüren siyasi ve ekonomik bir pazar halini alması üzücüdür.

Saygılarımla.



Sayın Mason 1976,


"Ne ayrı,ne gayrı"söyleminin vahdet-i vucut veya enelhak felsefesinden ayrı bir kabule işaret ettiği konusundaki savınızı anlayamdım.

Tasavvuf ehlini sahtekar kabul edersek,İslam-i ezoterizmi nasıl açıklarız onu da kavramış değilim.

Tasavvufu İslam'dan ayırırsak,İslam'dan ne anlayacağımızı merak ediyorum.

Mutasavvuflar sahtekar olursa,İslam alimi olarak öngördüğünüz şahsiyetlerin söylemlerinin nekadar anlaşılabilir olduğu konusunda da kuşkuluyum.

Elbette ki,düşüncelerinize saygılı ve anlaşılabilmesi muhtemel olarak bakıyorum.

İsterseniz,ayrı bir başlıkta savlarınızı birleştirin,tartışalım.İslam ve Kuran telkinlerinin tasavvufun dışındaki yorumlarını merak ediyorum.


Saygılarımla
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Temmuz 14, 2011, 03:48:11 ös
Yanıtla #25
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Mason 1976

Bu söylediğiniz fikri yahudi kabalası içinde kullanırsak o inancında içi boşalır.Sanırım anlatmak istediğinizi tam anlatamadınız bir üst cümlenizde Abdülkadir Geylani ile ilgili anlatım sizi ikna etmiş görünürken hemne altta ise tasavvufu yerden yere vuruyorsunuz ,İnanç sistemleri yada düşünce tarzları ile ilgili söylenen yada söylenilecek cümleler okadar önemliki kendi fikrinizi söylerken ve savunurken bir başkasının fikrini tarumar ediyorsunuz farkında olmadan.Mesela ben kuranı anlamada ve yorumlamada en çok tasavvufi yolu kullanıyorum o dili anlamaya çalışıyorum.Tasavvuftan ne anladığınızı bilmiyorum ama sanırım değişik bir bakış açısına sahip olmalısınız.
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


Temmuz 14, 2011, 04:02:01 ös
Yanıtla #26
  • Ziyaretçi

Sayın Ceycet "Ne aynı, ne gayrı" ile vahdeti vucut ve enelhak felsefesinin ayrı olduğunu söylemek istememiştim yani bir cümlede olayı izah ettiğini ifade etmek istemiştim.

Tasavvufi yapı tehlikeli bir silah olarak kullanılabilir. Çünkü inandığınız önderiniz öl dese çekinmeden ölüme atlayabilir bir intihar komandosuna dönüşebilirsiniz. Sorgulama yoktur bu gibi inanışlar tehlikelidir. Eğer tasavvufi sırlar açığa çıkmamış olsaydı bu gün siyasi örgütleşmeden öteye gidemeyen tarikatlar ortada olamazlardı. Benim absürt bir sözüm vardır "Eğer Allah kendisini gösterseydi muhtemelen insanlar sahtesini yaparlardı" şeklinde.

İslam'ın tasavvufsuz kanadında da bu tarz radikal ve tehlikeli yapılar mevcuttur. Kısacası sadece tasavvuf islam değildir fakat tasavvufsuz bir islam dini oluşturulabilir. İslam dini insanların sosyal yaşamını ve ibadet şekillerini hukuk çerçevesiyle sarmaya çalışan sosyal bir ilim gibi. Tasavvuf ise tamamen metafizik bir yapıdır.

Tasavvufçuların ve büyük velilerin ahlaklarıyla ahlaklanmaya çalışmak onları örnek almaya gayret göstermek güzel bir şey ve bundan kimse zarar görmez. Fakat yana yana bir veli aramaya çalışıp sahtekarların kucağına düşmek yuzde 99 ihtimal olduğu için tasavvufun özellikle günümüzde çok riskli olduğunu savunuyorum.

Sayın Karahan, Eğer dikkat edilirse insanları etkilemeye ve kullanmaya çalışan her dini yapının kullandığı argümanlar birbirine çok benzer. Aslında aynı olan tek şeyleri ise siyasi ve ekomonik ranttır. Buna dikkat çekerken tasavvufu yok sayıyor gibi gorundum sanırım.

Saygılarımla.



Temmuz 14, 2011, 04:11:32 ös
Yanıtla #27
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Ceycet "Ne aynı, ne gayrı" ile vahdeti vucut ve enelhak felsefesinin ayrı olduğunu söylemek istememiştim yani bir cümlede olayı izah ettiğini ifade etmek istemiştim.

Tasavvufi yapı tehlikeli bir silah olarak kullanılabilir. Çünkü inandığınız önderiniz öl dese çekinmeden ölüme atlayabilir bir intihar komandosuna dönüşebilirsiniz. Sorgulama yoktur bu gibi inanışlar tehlikelidir. Eğer tasavvufi sırlar açığa çıkmamış olsaydı bu gün siyasi örgütleşmeden öteye gidemeyen tarikatlar ortada olamazlardı. Benim absürt bir sözüm vardır "Eğer Allah kendisini gösterseydi muhtemelen insanlar sahtesini yaparlardı" şeklinde.

İslam'ın tasavvufsuz kanadında da bu tarz radikal ve tehlikeli yapılar mevcuttur. Kısacası sadece tasavvuf islam değildir fakat tasavvufsuz bir islam dini oluşturulabilir. İslam dini insanların sosyal yaşamını ve ibadet şekillerini hukuk çerçevesiyle sarmaya çalışan sosyal bir ilim gibi. Tasavvuf ise tamamen metafizik bir yapıdır.

Tasavvufçuların ve büyük velilerin ahlaklarıyla ahlaklanmaya çalışmak onları örnek almaya gayret göstermek güzel bir şey ve bundan kimse zarar görmez. Fakat yana yana bir veli aramaya çalışıp sahtekarların kucağına düşmek yuzde 99 ihtimal olduğu için tasavvufun özellikle günümüzde çok riskli olduğunu savunuyorum.

Sayın Karahan, Eğer dikkat edilirse insanları etkilemeye ve kullanmaya çalışan her dini yapının kullandığı argümanlar birbirine çok benzer. Aslında aynı olan tek şeyleri ise siyasi ve ekomonik ranttır. Buna dikkat çekerken tasavvufu yok sayıyor gibi gorundum sanırım.

Saygılarımla.





Aynı şeyleri söylemeye çalışıyoruz,ancak siz Tasavvuftan söz ederken radikal unsurları buna dahil ediyorsunuz.Bende tam tersini,sizin dileklerinize yönelik sorguluyorum.Tasavvuftan ne anlaşılması gerektiği çok önemli...

Radikal örgütlenmelerle,değişime kapalı inanç unsurları,sorgulamadan dayatılan telknler bizlerin anladığı tasavvufun tamamen dışındadır.Siz radikal örgütlenmeleri,tasavvuf felsefesinin çağrılarıyla bağdaştırırsanız,zaten uzlaşamayız.Siz,ben ve benim gibi düşünenlerin savunduğu tasavvuf felsefesini,radikal katillerin düşünce yapısıyla bağdaştırabiliyorsanız tartışılacak birşey yoktur.
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Temmuz 14, 2011, 07:28:32 ös
Yanıtla #28
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 342
  • Cinsiyet: Bayan

syn ceyceyt ,
Kaynağının göreceli olabileceğini öngördüğüm ve günümüzde inananlara dayatılan teist inançların özünün birbirine yakın olduğunun idrakindeyim."Ben O yum O da ben"iddiası enelhak savının anlaşılamaması nedeniyle bu savı destekliyenlerin gördüğü zulmü onaylamak demektir.Bu nedenle,malaesef sizin savınızı onaylıyamıyorum.

demisiniz ,buradakı ıfadenızı bıraz acarmısınız ne anlatmak ıstedıgınızı net anlıyamadım.neyın zulmu ?

((Derin mevzu dediğiniz konulara yeterince kafa yorduğumu düşünüyorum;nitekim düşünceleriminde büyük bir kısmını forum ortamında paylaştım,belki siz görememiş olabilirsiniz."O da ben"savı,byansımayı doğal olarak inkar eder.Zira,beşerin göremediği tek şey kendisidir.)))


sınırsız bır Yaracıyı sınırlı algıyla ne kadar kavrayabılırsın ki?
neden kendını bıl denılıyor ?Benlık beserı var bırde ilahı var..
beseriyetin işi degil zaten en el hak kavramı insanlıga bir gel bakalım..
Hakkı bılmeden hakıkat boyutuna gırılıyor mu ?bu işlere akıl yoluyla mı varılıyor  ? oyle olsa her alim evliya olurdu :)



"O"da "Ben"diyebilmek için "O"nun aşkın olduğuna,yani dışarılarda bir yerde olduğuna inanmamızı gerektirir ki,bu durumda inanan gizli şirke düşer.

İşte o yüzden "Ben","O"olsamda,"O"ben değildir diyebilmek şimdilik benim açlığımı yatıştırır.

Hem dısarda hemde icerde ..(dısarıda) O  dediginde tek bir kavram,tek bir varlık degildir zaten ,yaratılmıs ve yaratılmamıs olan, arştan tut arzdaki her zerreyi kapsayan her surette görunen ve gorunmeyen ...bılınen ve bılınmeyen sınırsız......(içerde)kendınde ıc alemının butun sırlarında bu dıştakılerın mevcudıyetını idirak edebılmek.. icerısıde dısarsıda sensin..
ikiyi bir edebilmek butun mesele .elbette herkes idirak edecek diye bir şart yok. keske .oyle olsa kolay olsa dunya bu durumda olmazdı zaten veliler diyarı olurdu :))
« Son Düzenleme: Temmuz 14, 2011, 07:34:03 ös Gönderen: smyrnali »


Temmuz 15, 2011, 08:27:04 ös
Yanıtla #29
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay

vahdet i şuhud ile,vahdet i vucud kavramını karıştırıyoruz muhtemelen,dediğim gibi başka bir başlık bizi yeni bir tartışma ortamına sürükleyecektir.Nitekim,hala aynı şeylerden çıkmazdan ısrarla çıkmaza yürümek bizlerin haricindekilerin kafasını karıştırmaktan öte bir şeye yaramaz diye düşünüyorum.
Ben"O"yum,"O"ben değil...


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
2 Yanıt
4271 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 07, 2007, 11:39:11 ös
Gönderen: Fraternis
5 Yanıt
6659 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 19, 2011, 04:42:26 ös
Gönderen: Rimor
İTTİHAD-I İSLAM (İSLAM BİRLİĞİ)

Başlatan LuckyEye « 1 2 ... 11 12 » Islam

118 Yanıt
50453 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 18, 2009, 04:46:32 ös
Gönderen: ceycet
1 Yanıt
3708 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 05, 2011, 02:22:45 ös
Gönderen: Eser
1 Yanıt
2607 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 29, 2012, 01:45:51 ös
Gönderen: asimov
32 Yanıt
11517 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 23, 2012, 05:11:32 ös
Gönderen: yazbenide
0 Yanıt
2449 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 10, 2012, 08:34:00 ös
Gönderen: Tij
0 Yanıt
1757 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 11, 2013, 02:46:23 ös
Gönderen: peacewings
3 Yanıt
2946 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 28, 2013, 08:06:38 öö
Gönderen: ceycet
2 Yanıt
1961 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 19, 2015, 01:27:24 öö
Gönderen: MEDUSA