Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Türk Gençleri En Öfkeli, En Mutsuz  (Okunma sayısı 4373 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Eylül 06, 2012, 12:54:49 ös

Türk gençleri en öfkeli, en mutsuz

Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan araştırmaya göre Türk gençleri öfkede birinci, mutlulukta sonuncu

Birleşmiş Milletler’e bağlı olan Dünya Sağlık Örgütü (WHO) dünyanın en kızgın gençlerinin Türkler olduğunu açıkladı. Bu ay sonunda tamamı açıklanacak rapordan İsrail’in Times of Israel adlı haber sitesine sızan ilk bilgilere göre Türk gençleri öfke sıralamasında ilk sıraya yerleşiyor.

34 ülkenin incelendiği raporda, en öfkeli gençlerin yaşadığı ülkeler ise sırasıyla Türkiye, Yunanistan, Romanya, Ermenistan ve İsrail olarak açıklandı.

En mutlu gençler Ermenistanlı

Mutluluk Endeksi adlı raporda en mutsuz gençlerin bulunduğu ülkelerin de Türkiye, Ukrayna, Polonya, Letonya ve Kanada olduğu belirtildi. Endekse göre en mutlu gençlerin yaşadığı 3 ülke ise Ermenistan, Makedonya ve İsrail olarak açıklandı. 4 yıl süren araştırmada yaşları 11 ila 15 arasında değişen gençlerden yaşamları hakkında 0 ila 10 arasında bir puan vermeleri istendi.

Örgütün gerçekleştirdiği araştırmanın İsrail ayağını yürüten Doktor Yossi Harel-Fish, gençlerin hissettiği öfkenin geçici olduğunu söyledi. Ancak Harel-Fish mutluluğun gelecekten beklenenlerle bağlantılı olduğunu ekledi. Gelecek beklentisi ne kadar düşükse mutluluğun da o kadar düştüğü belirtildi. Toplum sağlığıyla ilgili uluslararası çalışmalar yapan örgüt 7 Nisan 1948 tarihinde kuruldu. İsviçre merkezli örgüte üye olan ülke sayısı ise 2012 yılı itibariyle 194 olarak biliniyor.

Milliyet / 6 Eylül 2012
• Laborare est Orare XXII.
• ... Bense daha önce duyulmamış, yeni şeyler söylediğim için onların ilenç ve lanetlemelerine maruz kalmaya devam edeceğim.... Simon Magus


Eylül 06, 2012, 07:25:31 ös
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 319
  • Cinsiyet: Bay

- Emeklilik yaşının 65 olduğu,
- Ortalama gelirin realite de yerlerde süründüğü,
- Sınavların tamamına yakınının şaibeli yapıldığı,
- Cumhuriyet tarihinden beri eğitim, eğitici ve geliştirici değil köreltici ve robotlaştırıcı yapıya sahip olduğu,
- Her türlü adam kayırmanın moda,
- Vergilerin tavan yaptığı,
- Hakimlerin rüşvet alarak, olması gerekenden farklı kararlar verdiği,
- Hukukun, maddi ve sosyal çevre gücü olmayanlar için bir aslan, mal varlığı ve arkası güçlü olanlara ise kuzu kesildiği,
- Hala töre cinayeti, kan davalarının sürmesi daha vahşeti erkeklerin kadınlara karşı onursuzca ve şerefsizce davrandığı ve katlettiği,
- Yarını olmayan günlük siyasetler,
- Yöneticilerin zekaları gerçek anlamda orta ve ortanın altında olması,
- Her türlü yolsuzluğun yapıldığı,
- Vergi kaçıranların zengin olduğu, vergisini ödeyen ve onuruyla yaşayanların ay sonunu zor getirdiği,
- Sosyal güvencesi gerçek anlamda olmayan insanların yaşadığı,
- Tükettiği gıdaların bir çoğunda kanserojen madde olan,
- Mutlu görünen gençlerin, aslında ne kadar acınacak halde olduğunu göremeyen kendini bilgin sanan morukların yaşadığı,
- Vatandaşın kendini siyasi bir partiyi desteklemek zorunda gibi hissettiği,
- Gerçekten geri zekalı olan orta yaşlı insanların bolca bulunduğu
bir ülke de yaşıyoruz. Fakat bu saydıklarım bile benim mutsuz olmamı engelleyemezdi gerçek tarihimizi öğrenene kadar.
Bizler, 1 asıra yakındır kandırılmış bir neslin son genç fertleriyiz. Ve gerçekten çok sinirliyiz. Ve bu sinir eyleme döküldüğünde tüm bu sorunlar çözülmeyecek ama bizim içimizdeki nefret biraz olsun dağılacak.

Tabi bunu, biraz daha aklı olsa gerizekalı olacak insanların anlamasını beklemeyiz.


Eylül 06, 2012, 07:29:30 ös
Yanıtla #2
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 730
  • Cinsiyet: Bay

bir ülke de yaşıyoruz. Fakat bu saydıklarım bile benim mutsuz olmamı engelleyemezdi gerçek tarihimizi öğrenene kadar.
Bizler, 1 asıra yakındır kandırılmış bir neslin son genç fertleriyiz. Ve gerçekten çok sinirliyiz. Ve bu sinir eyleme döküldüğünde tüm bu sorunlar çözülmeyecek ama bizim içimizdeki nefret biraz olsun dağılacak.

Tabi bunu, biraz daha aklı olsa gerizekalı olacak insanların anlamasını beklemeyiz.

Nasıl bir eylem?
Özgürlük zeka demektir, sevgi demektir. Özgürlük sömürmeme, yetkeye boyun eğmeme demektir. Özgürlük olağanüstü erdem demektir.
Jiddu Krishnamurti


Eylül 06, 2012, 08:45:41 ös
Yanıtla #3
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 187
  • Cinsiyet: Bay

Böyle önyargılı ve sabit fikirli toplum sadece kalıplarını oluşturur.Bu kalıplar içerisinde olan azınlık dışarısındakiler

her zaman mutsuz olmaya mahkumdur. İki seçenek vardır ya kalıplara uyacaksınızdır ya acı çekerek yaşayacaksınızdır.

Türk toplumu olabildiğince önyargılı , sabit fikirli ve değişimlere dirençlidir.

Bu toplumun geçmişte din değiştirebilmiş olmasını çokça garipsiyorum. Belkide toplum değişti bilemiyorum.

Hayatta bu devlette yaşamamızın zorluklarını an ve an yaşıyoruz.Bir genç olarak önümüze doğduğumuzdan beri çıkagelen sorunların listesini

yapmak bana düşse şöyle sıralardım.

1-Köhne bir eğitim sistemi

2-Adına toplum değerleri denilen sorgulanmazlar

3-Devletin eğitim politalarının ve uygulamalarının yanlışlıkları , birbirinden kopuk sistemlerin varlığı(eğitim sistemi,ekonomik ve sektörel yapı vb)

her sistemin kendi içerisindeki çapraşıklıkları ve birbirleri arasındaki tutarsızlıklar.

4-İşsizlik

5-Hak ve haksızlığın birbirine karışmış olduğu bir ortam.

6-Sistemlerin güç kazanmak için toplum değerlerine göre oluşturulduğu güç kullanılarak kurulan köhne sistemler.
( bazı şirketlerimiz , televizyon kanallarımız , siyaset kurumlarımız , sivil toplum örgütlerimiz (gerçekten varsa) ...)

7-Çalışmanın karşılığını alamama durumunun riskinin yüksekliği , diğer yandan doğmatik özelliklerinizle geçmişinizin çok yükseğinde

bir gelecekte olma ihtimalinin yüksekliği

.....

Öfkeli ve mutsuz olmaması için sadece mutlu olduğuna inanması gerekir.Zaten istenilende bu değil mi....


Eylül 06, 2012, 09:22:35 ös
Yanıtla #4
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

sn.neumann

sizin ve diğer paylaşımcıların düşünceleri yer yer uç ta olsa aslında temelde bir çok yaşanılan ve yaşanılmaktanda pek kurtulunamayacak gibi duran bir sorun yumağı.

Bir yahudi sözü vardır şu yazdıklarınızı o kadar doğruluyorki bakınız ifade şu,

HAK GÜÇTEN DOĞAR

İşte aslında bizim bu forumda tartıştığımız bir çok sorununda anavatanı bu cümledir.
İnsanlar insanlığından dahi çıkaran temel sorun gelecwek kaygısı ,geleceğini şekillendiremeyen geleceği hakkında hiçbir fikri olmayan insanlarla kurtuluşu arayanlar arasında cereyan eden bir yaşam savaşı.

Peki bu savaşı ne için vereceğiz,bakınız insanoğlu değersizliklerin içinde yaşıyor,kendi canı bile değer taşımıyor değer üretemeyen bir insanın hedefi olabilşirmi.

SANIRIM EN BÜYÜK SORUNUMUZ GEREKTİĞİ KADAR DEĞER ÜRETEMEMEK NE DERSİNİZ?
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


Eylül 06, 2012, 10:38:50 ös
Yanıtla #5
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 187
  • Cinsiyet: Bay

Alıntı
SANIRIM EN BÜYÜK SORUNUMUZ GEREKTİĞİ KADAR DEĞER ÜRETEMEMEK NE DERSİNİZ?

Sayın karahan bizim sistemimizin ürettiği kişilerin üretimsizliğinden bahsetmiş. Bence haklı büyük çoğunluk için

Ancak şöyle bi durum var. Toplumun yargıları ve kurumları öyle bir noktada ki üretsenizde ağzınızla kuşta tutsanız bile eğer toplum yargılarına

göre bu olanaksızsa ne yaparsanız yapın başarısız olmaya mahkumsunuz.

Neden ?

Çünkü her birey toplum içerisinde yaşıyor. Ürettiklerinin karşılığını toplumdan alması kaçınılmaz bir gerçek.

Bana söylermisiniz önyargılı bir toplum nasıl olurda üretimin karşılığını verebilir ? Veremez , vermemiştirde , vermiyecektirde

İşte bende buna dikkat çekmek istiyordum. Böylece toplumun dinamikleri yani üretimi gerçekleştiren dolayısıyla toplum değerlerini oluşturanlar

yine toplum dogmalarına sahip olanlar olacak ve dikte edilen yine dogmalar olacaktır.

Hayatın temel dogma döngüsü....

Dogma dediğimde bunu dinsel dogmalardan bahsetmiyorum toplumsal olanların altını çiziyorum.

Sayın karahan gelecek kaygısından bahsetmiş. Bende şöyle bir cevap verebilirim. Bu bir realitenin ele alınmasıdır.

Hedefiniz,düşünceniz ne olursa olsun bu fikirleri beslemeniz ve yaşamınızı sürdürmeniz yani hedefinize ulaşan yolda ayakta kalmanız için

gelecek kaygısı realitesini göz önünde bulundurmak zorundasınızdır.

Saygılarımla



Eylül 06, 2012, 10:51:55 ös
Yanıtla #6
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3234
  • Cinsiyet: Bay

Alıntı
Alıntı
Bir yahudi sözü vardır şu yazdıklarınızı o kadar doğruluyorki bakınız ifade şu,

HAK GÜÇTEN DOĞAR

İşte aslında bizim bu forumda tartıştığımız bir çok sorununda anavatanı bu cümledir.
İnsanlar insanlığından dahi çıkaran temel sorun gelecwek kaygısı ,geleceğini şekillendiremeyen geleceği hakkında hiçbir fikri olmayan insanlarla kurtuluşu arayanlar arasında cereyan eden bir yaşam savaşı.

Endüstri meslek lisesinde, Elektrik bölümünde okuyup ta Mühendis olamama  ??? ??? ???
« Son Düzenleme: Eylül 06, 2012, 10:55:08 ös Gönderen: NOSAM33 »
audi-vide-tace
    dinle-gör
        sus


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
İKİ TÜRK GAZETECİ

Başlatan LuckyEye « 1 2 3 » Mizah

20 Yanıt
10585 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 05, 2007, 01:57:14 öö
Gönderen: Asi
28 Yanıt
19146 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 02, 2009, 02:13:31 öö
Gönderen: quadriga
15 Yanıt
24756 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 21, 2017, 10:43:05 öö
Gönderen: Ankara
3 Yanıt
3408 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 19, 2014, 11:46:54 ös
Gönderen: Alşah
4 Yanıt
4857 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 13, 2012, 09:52:22 öö
Gönderen: Tij
7 Yanıt
8187 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 04, 2011, 01:58:58 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2663 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 05, 2010, 07:22:31 ös
Gönderen: Texan
0 Yanıt
3931 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 17, 2010, 01:21:25 öö
Gönderen: MMT
0 Yanıt
2024 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 06, 2011, 11:40:36 öö
Gönderen: Felix Steiner
18 Yanıt
7475 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 14, 2013, 12:49:23 ös
Gönderen: Arais