Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: MASONLUKTA GÖREVLİLERİN SEÇİMİ -3  (Okunma sayısı 6076 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mart 17, 2010, 01:32:36 ös
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



Bu başlık altındaki seri yazılarımın bu aşamasında bir mason locasındaki görevlilerin seçimine değinmek istiyorum. Bir büyük locadaki seçimlere ise daha sonra geleceğim.



Bir locanın başkanına “üstad-ı muhterem” deniyor, biliyoruz. Neden böyle pek eski dilde kalmış bir unvanın kullanılmasının sürdürüldüğü anlaşılır gibi değil. Gerçi Özgür Masonlar Büyük Locası bunu değiştirmiş, yerine “Saygıdeğer Üstat” unvanını getirmiş. Ancak Türkiye’deki öteki büyük localarda bu bakımdan bir değişiklik (yenileme) görünmüyor. İsteyenler bu dediğimi “konu dışı bir eleştiri” olarak alabilir. Ne yapayım; ben biraz anlaşılır Türkçeden yanayım. Osmanlıcadan kalma tamlamaların yerine konulabilen çok güzel Türkçe karşılıklar var. Hem bunlar TDK tarafından yapılan uydurmacalardan da değil. İngilizcede “Worshipful Master” deniyor; Fransızcada “Venérable Maître”, Almancada “Stuhlmeister”. Şimdi Masonluğun Türkiye’de eskiden kalma terimler olmasa, bunlardan herhangi birini alıp Türkçeye çevirseniz, o “Üstad-ı Muhterem” terimini bulabilir misiniz acaba? Sanmam. Ancak madem Türkiye’deki masonların çoğunluğu öyle demeyi sürdürüyor, ben de öyle diyeceğim anlaşılabilir olsun diye.



Bir locanın seçimlerinin yapıldığı tarih bir büyük locadan diğerine değişir. Ancak bu genellikle takvim yılının sonuna doğrudur.

Seçimlerin yakınlaştığı zamanlarda, ilgili locanın üyesi olan kardeşler arasında birtakım kıpırdanmalar doğduğu, kimin hangi göreve aday olacağından, olası adaylardan hangisinin seçilmesinin uygun düşeceğinden söz edilmesine başlandığı görülebilir. Ancak Masonluk politika alanındaki gibi olmadığı için, ne propaganda yapılır ne de gruplaşmalar oluşur. Buna karşın, kimi zaman Masonluğa yakışmasa bile hizipleşmelerin doğduğu da yadsınamaz.

Her görevli, görevini yerine getirişindeki noksan ve yanlışlıkları nedeniyle eleştirilebilir. Fakat bu eleştiriler ancak ilgili görevli ile eleştirecek olan arasındaki ikili görüşmeler sırasında ve özel olarak yapılır; locanın toplantıları sırasında ortaya konulmaması, başkalarının indinde yapılmaması gerekir. Çünkü amaç bir görevlinin noksan ve yanlışlarını ortaya dökerek onu yıpratmak değil, iyisinin ve doğrusunun yapılmasıdır. Bir locanın görevlilerinin tümüne toplu eleştiri yöneltilmez; çünkü bu üstad-ı muhteremi eleştirmek demektir. Böyle bir şey yapılmaz çünkü bu locaya zarar verir.

Şimdi şunu soracaksınız: «Ne yani? Bir üstad-ı muhterem yapıp etmelerinin uygun olmaması ya da yanlış olması durumunda eleştirilemez mi?»

Eleştirilebilir elbette ama bunun bir yolu ve yöntemi, bir yeri ve zamanı vardır. Bunun çok önceki bire bir ilişkilerde yapılmış olması gerekir; seçimler yaklaştığında değil. Hem bu, kapalı kapılar ardında, tüm diğer loca üyelerinin gözlerinden ve kulaklardan uzak, tümüyle ikili ilişkiler ortamında, kişilere özel olarak yapılır. Amaç aynıdır: Daha iyisinin, daha doğrusunun, daha güzelinin sağlanması.

Masonlukta seçilmiş görevlilerin yıpratılmasına çalışılmaz. Görevlerini iyi ya da doğru yapamadıkları ileri sürülerek, bir sonraki seçimler için yatırım hazırlıklarına girişilmesi de söz konusu değildir. Yapılırsa, bunlar bir masona yakışmayacak davranışlardır. Görevlilerin göreve seçilmekle hiçbir ayrıcalık edinmiş olmadıkları, sadece “görev” üstlenmiş bulundukları, bir başka deyişle taşımak üzere bir yükün altına girmiş oldukları göz önünde tutulur.

Masonlukta görev, onu üstlenip iyi ve doğru yapana elbette onur kazandırır. Fakat salt onur kazanmak amacıyla görev üstlenilmez. Hiçbir mason da bir diğer masonu kendi çabası ve özverisiyle kazanacağı onurdan yoksun etmeye kalkışmaz. Ayırımsız olarak her kardeşi böyle bir onur edinmeye yaraşır görür. Masonluktaki kardeşliğin gereği budur.

Ancak şu da önemlidir: Bir seçimde herhangi bir göreve aday olacak ya da aday gösterilecek olan kişi buna hazırlanır; bu iş bir “oldu bitti”ye getirilmez. Dolayısıyla, hangi göreve kimlerin aday olacağı ya da gösterileceği, seçim tarihinden kısa bir süre öncesinden bellidir.

Seçimler, locanın olağan oturumlarından birinde, ritüelik düzen içinde yani üstad-ı muhteremin yönetiminde yapılır. Bunun böyle yapılışı, tüzükler elveriyorsa üstad-ı muhteremin aynı göreve yeniden aday olmasını engellemez. Ancak üstad-ı muhterem yeniden aday ise, o göreve genellikle bir başka aday çıkmaz. Çıkarsa, loca içinde bir sorun, ikilik var demektir. (Bazı büyük localarda, tüzükler uyarınca seçimde en az iki üstad-ı muhterem adayı bulunması gerekirse de, bu tüzük gereklerini yerine getirebilmek için bir zorunluluktur. Gerekçesi de, bir locada üstad-ı muhterem olabilecek nitelikte birden çok masonun bulunmasının sağlanmasıdır.)

Locanın üstad-ı muhtereminin seçimi, diğer tüm görevlilerden önce yapılır. Çünkü bir locada önce yeni üstad-ı muhteremin belirlenmesi gerekir. Bazı büyük localarda bu seçim mutlaka gizli oyla (dağıtılan pusulalara ad yazılarak), bazılarında mutlaka açık oyla (el kaldırarak), bazılarında ise sadece birden çok aday varsa gizli oyla yapılır. Bu yöntem her ne ise, sadece üstad-ı muhtirim için değil, seçilecek diğer görevliler için de geçerlidir.

Kuşkusuz şöyle bir soru sorulmalı: «Şayet bir görev için tek bir aday varsa oylama yapmanın anlamı ne?»

Aslında anlamsız ve gereksiz gibi görünüyorsa da, sanırım bunun gerekçesi göreve seçilecek kişinin o görevi yapmak üzere belirlenişinin loca üyelerince onaylanmış olması.

Masonlukta masonların özgürlüğü üzerinde çok durulur ya… İşin pek ilginç yanlarından biri, locada herhangi bir oylama yapılacağı zaman bu özgürlüğün olmayışı… Kişinin vereceği oyun niteliği bakımından değil; oy verme bakımından. Birçok kurum ve dernekte seçmenler “seçmen” niteliği taşısalar da oy vermek zorunda tutulmaz. Eğer gizli oylama yapılıyorsa, kimi seçmenlerin “boş oy” ya da aday olmayanlardan birine oy verdiği, hatta oy pusulasını seçimleri alaya almak amacıyla kullandığı görülebilir. Masonlukta bunların hiçbiri yoktur. Her seçmen oyunu kullanmak ve adaylardan birine oy vermek zorundadır. «Peki ya tek bir aday varsa?ۚ» O durumda da o adayın göreve gelmesini desteklemediğini belirtmek zorundadır. İlginç, değil mi? Masonluğun loca çalışmalarını incelediğimizde karşımıza başka kurum ve derneklerde görmediğimiz ne kurallar, gelenek ve yöntemler çıkıyor!

İşte bu gelenek ve yöntemlerden biri de, yeni üstad-ı muhterem ve diğer görevliler belirlendikten sonra, hemen paldır küldür görev devir teslimi işi yapılıp yeni görevlilerin görevlerine başlamayışı. Bu amaçla seçim toplantısından sonraki bir toplantıda mutlaka bir tören düzenlenişi. Hem de bu törenin Masonluktaki birçok törenin içinde “en önemli tören” oluşu. Türkiye’deki Masonlukta bu amaçla genellikle “İsat Töreni” diye bir terim kullanılıyor. Bunun da ayrıca incelenmesine değer doğrusu…





Masonluktaki loca seçimleri hakkında başka ne anlatabilirim? Bilmiyorum doğrusu. Ben şu anlattıklarımı yeterli buluyorum ama belki ayrıntılar üzerinde soru sormak isteyen çıkabilir. Bildiğim bir şeyse anlatırım. Soru soran ya da eksik bıraktığım noktaları tamamlayanlar olmazsa, büyük loca seçimlerine geçerim.
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
13 Yanıt
12746 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 22, 2009, 10:51:30 öö
Gönderen: ceycet
4 Yanıt
12007 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 20, 2015, 07:57:51 ös
Gönderen: ADAM
9 Yanıt
18276 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 04, 2011, 07:59:36 ös
Gönderen: Isis
2 Yanıt
11856 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 03, 2012, 09:22:40 öö
Gönderen: ADAM
15 Yanıt
21963 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 23, 2009, 05:53:12 ös
Gönderen: lucifer
6 Yanıt
7085 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 26, 2015, 08:29:31 öö
Gönderen: ADAM
3 Yanıt
6034 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 10, 2010, 11:21:17 öö
Gönderen: alcyone
2 Yanıt
4566 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 11, 2010, 11:46:03 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
4798 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 15, 2010, 06:01:34 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
4941 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 16, 2010, 09:08:35 öö
Gönderen: ADAM