Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Dinimizin ne olduguna kim karar verir?  (Okunma sayısı 5730 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Temmuz 28, 2008, 11:48:46 öö
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 75
  • Cinsiyet: Bay

Sayin arkadaslar, Turkiyede (emin degilim ama) kimliklerde hala o kisinin dini yaziyor degil mi?

Sorularim ozellikle sayin uzman hukukcu arkadaslarimiza.

1- Bir kisi daha birkac gunluk bebekken, dininin, ailesi (yada devleti) tarafindan secilmesi ve o kisinin (en azindan belli bir yasa kadar) bu sekilde damgalanmasi ne kadar mantiklidir? Dogrumudur? Degisme olasiligi varmidir?

2- Dernekler kanununda, kisilere dinlerinden dolayi ayricalikli davranilmasi nasil aciklanmistir?
Or: Bir dernek "Ben sadece muslumanlari uye olarak aliyorum" diyebilir mi? Diyebilirse kisilerin muslumanligini nasil test ederek onaylayabilir? Musluman olan bir kisi gelipte yalanla oraya uye olamaz mi?
 Bir dernegin bir kisiye dininden dolayi ayricalikli davranmasi adil midir?
(gerci ayni konunun birde "cinsiyet ayrimi" kismi var ama o tarafa ben girmeyecegim. gordugum kadari ile forumda o konuyu bayagi guclu savunan zatlar var)

3- Yani sonucta anlatmaya calistigim, eger orasi din ve vucdan ozgurlugunu savunan bir ulke ise bizim dinimizin ne olduguna kim/nasil/hangi merci karar verir? Bunu yapan ailemidir? devletmi?

Iyi gunler
Pasha


Temmuz 28, 2008, 12:19:09 ös
Yanıtla #1
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 181

Sayın Pasha,
Hukukçu değilim ama birşeyler söylemek isterim.
Evvela siz nereden katılıyorsunuz merak ettim

1-Ne yazık ki evet hala İSLAM veya diğer ibareler yazılıyor. Ben gerçi bugüne kadar İSLAM dışında bir yazı görmedim o kutuda. MUSEVİ veya SÜRYANİ falan gibi...Ancak dediğiniz gibi çocuk doğar babası en yakın nüfus müdürlüğüne doğum belgeleri ile gider orada da ne yazdırmak istiyorsa onu yazdırır.
Değişmesi o kadar kolay değil galiba.İstenirse EVET değişir ancak bildiğim kadarı ile mahkemeyebaşvurmak gerekir. Tanıdığım bir bayanın nüfus kayıtları (kütük) ERKEK iken kimliği pembe idi. Evlenince ortaya çıktı bu durum.Bunun için bile kaç kere mahkeme kapılarında süründü.  ;D
Doğrumudur tabiki hayır. Ne dinen ne de  ne ahlaken doğru değildir.

2-Dernekler böyle bir ayrıcalık yapamaz. Sadece üyelere özel olabilir ama dernekler araplara veya hristiyanlara veya sarışınlara veya Adı BILGI olanlara kapalıdır gibi bir durum sözkonus değildir.

3- Kim(s)e karar veremez. Allah bilir gerisi hikayedir. Ancak ülkemizde din olgusunun %90 ına yakını aynen kimlikde olduğu gibi dışardan empoze edilmektedir. O nedenle bir sürü türban gibi sorunlar yaşamaktayız.

Sevgiyle kalın.
Almanya'dan yaşıyorsanız Berlin de eş dost var.Hepsine selam ederim bu vesile ile...
« Son Düzenleme: Temmuz 28, 2008, 01:27:54 ös Gönderen: Bra »
...Söyleceklerimi yukarda söyledim zaten...


Temmuz 28, 2008, 01:05:46 ös
Yanıtla #2
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 75
  • Cinsiyet: Bay

Sayin arkadasim, cevabin icin tesekkurler. Ben Almanyada yasamiyorum. Amerika/New Jersey deyim.
Suryanilik bir dinmidir bilmiyorum? cok az duydugun bir kelime, pek bilgim yok.

Bir insanin dininin kimliginde yazmasi nerelerde gerekiyor ve ise yariyor ayrica bunuda merak ediyorum.

Dernekler boyle bir ayricalik yapamaz demissin ama ornegin bir hiristiyanin mevlevi tarikatina girebilecegini hic sanmiyorum. Yada bir muslumanin sabetay olabilecegini. Bu ayrimcilik sadece din olarak degil cinsiyet olarakta var. Bazi dernekler "biz aramiza kadinlari almiyoruz" diyebiliyorken bazilarida "biz aramiza yahudileri/muslumanlari/ hiristiyanlari almiyoruz" da diyebiliyor. Yani sen istersen buna "kapali" de ama bu kurali kendileri koyabiliyor. ki buda zaten dernegin yaptigi ayrimciligi gosteriyor. Benim sorumsa su: Bu ayrimcilik nasil oluyorda esitlikten bahseden bir ulkede yasal oluyor? Ben sadece turkiyeden bahsetmiyorum. Amerikadada ayni sey var. Amerikada erkeklerin giremedikleri derneklerde var. Yani acikcasi bu konunun hukuki aciklamasini merak ediyorum. Cunku bir turlu mantigima uyduramadim.

3. soruda "kime" degil "kimse" yazacaktin galiba. yoneticiler gerekli duzeltmeyi yaparlar herhalde.

Turkiyedeki bir musevinin kimligine musevi yazdiracagini sanmiyorum. Cunku su bir gercekki turkiyede musevi olmaktan dolayi bircok ortamda farkli gorulecek ve bu onun dezavantaji olacaktir. e durum boyle iken nerdeyse her dinden olan kisiler kimligine musluman yazdiriyorken, bunun yazimina kendisi bile karar veremiyorken ve en onemlisi bu (benim gordugum kadari ile) devletin yada o kisinin hicbir ise yaramiyorken BU NEDEN HALA YAPILIYOR?

Iyi Gunler
Pasha


Temmuz 28, 2008, 01:51:13 ös
Yanıtla #3
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Sayin arkadaslar, Turkiyede (emin degilim ama) kimliklerde hala o kisinin dini yaziyor degil mi?

evet yazılıyor. Ama bu tamamen kişinin isteğine bağlı yani isterse hiçbir şey de yazdırmayabilir.

5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu (R.G. 29/4/2006   - 26153) 35/2. maddesi ile "Aile kütüklerindeki din bilgisine ilişkin talepler, kişinin yazılı beyanına uygun olarak tescil edilir, değiştirilir, boş bırakılır veya silinir" hükmü getirilmiş bulunmaktadır.

Ülkemizde anne-babalar, doğan çocuklarının din hanesine "islam" yazdırmaktadırlar. ancak, yasa bu bölümün boş bırakılabileceğini belirtmektedir.

Anne-babası tarafından nüfusa dini islam olarak yazdırılan bir kişi daha sonra sadece yazılı bir beyan ile bunu değiştirebilir, boş bıraktırabilir ve sildirtebilir.


Alıntı
Bir kisi daha birkac gunluk bebekken, dininin, ailesi (yada devleti) tarafindan secilmesi ve o kisinin (en azindan belli bir yasa kadar) bu sekilde damgalanmasi ne kadar mantiklidir? Dogrumudur? Degisme olasiligi varmidir

BM çocuk hakları sözleşmesinin 14. maddesi;

"1. Taraf Devletler, çocuğun düşünce, vicdan ve din özgürlükleri hakkına saygı gösterirler.

2. Taraf Devletler, anne-babanın ve gerekiyorsa yasal vasilerin; çocuğun yeteneklerinin gelişmesiyle bağdaşır biçimde haklarının kullanılmasında çocuğa yol gösterme konusundaki hak ve ödevlerine, saygı gösterirler.

3. Bir kimsenin dinini ve inançlarını açıklama özgürlüğü kanunla öngörülmek ve gerekli olmak kaydıyla yalnızca kamu güvenliği, düzeni, sağlık ya da ahlakı ya da başkalarının temel hakları ve özgürlüklerini korumak gibi amaçlarla sınırlandırılabilir. "

hükmünü içermektedir. Ebeveynler isterlerse çocuklarına herhangi bir dinsel eğitimde bulunmayabilirler veya buluna da bilirler. Sorularınız aslında aile kurumunun tartışılmasını gerektiriyor.

mesela yukarıdaki sorunuza şu soruyla genişletme yapılabilir. Bir kişiye doğumuyla anne babası tarafından verilen bir veya birkaç isim vardır. bu da aslında bir "damgalamadır". birey kendi ismi üzerinde hiçbir yetkiye sahip olmaksızın başkalarının verdiği bir isimle hayatını sürdürür gider.

bu gayet normal görülür.

ailenin öyle ya da böyle çocuğunu eğitme hakkına sahiptir. dolayısıyla bir müslüman ailenin çocuğuna islamı, bir musevi ailenin çocuğuna museviliği.. ilh. anlatmaları ve onu öğretmelerinde bir sakınca yoktur. çocuk büyüdüğü ve ergen olduğunda kendi inancını seçebilir.

aynı şekilde ülkemizdeki din hanesi uygulamasında da aileler çocuklarının din hanelerine genellikle "islam" yazdırmaktadırlar. bunu o çocuk isterse ergen olduktan sonra basit bir dilekçe ile sildirebiliyor.

Alıntı
2- Dernekler kanununda, kisilere dinlerinden dolayi ayricalikli davranilmasi nasil aciklanmistir?
Or: Bir dernek "Ben sadece muslumanlari uye olarak aliyorum" diyebilir mi? Diyebilirse kisilerin muslumanligini nasil test ederek onaylayabilir? Musluman olan bir kisi gelipte yalanla oraya uye olamaz mi?
 Bir dernegin bir kisiye dininden dolayi ayricalikli davranmasi adil midir?


5253 sayılı Dernekler Yasası 4/c hükmünde "c) Derneğe üye olma ve üyelikten çıkmanın şart ve şekilleri."nin Dernek Tüzüğünde belirleneceği ifade edilmektedir. Ancak hiçbir dernek tüzüğünde veya yönetmeliğinde x dinine inanma veya inanmama zorunluluğu gibi bir zorunluluk getirilemez. çünkü bu Anayasanın 10. maddesinde vucut bulan Eşitlik ilkesine aykırı olacaktır.

Ancak önemle belirteyim ki, bu derneğin üye seçme hakkına halel getirmez. yani bir dernek başvuruda bulunan bir kişiyi üye olarak kabul etmeyede bilir. hatta başvuru için referans isteyebilir veya iki - üç üyenin teklifini gerekli kılabilir.



Alıntı
Yani sonucta anlatmaya calistigim, eger orasi din ve vucdan ozgurlugunu savunan bir ulke ise bizim dinimizin ne olduguna kim/nasil/hangi merci karar verir? Bunu yapan ailemidir? devletmi?

sizin dininizin ne olduğuna karar verecek olan yine sizsinizdir. aileniz çocukluk döneminizde size bir dini telkin edebilir bu dini din haneninze yazdırabilir ama siz bu dini kabul etmeyebilir ve sonra sildirebilirsiniz veya başka bir dini tercih edebilirsiniz. burda devletin hiçbir duhlu olamaz. ailenizle olan ilişkilerinizin bozulma ihtimali de ailenizle sizi ilgilendirir. :)

Anayasa hükmüne göre kimse dini düşüncelerini açıklamaya zorlanamaz denmektedir. dolayısıyla kimse size dinin ne diye açıklamaya zorlayamaz. siz isterseniz dininizi nüfus kutuğunuze yazdırtmayabilirsiniz

Sevgi ve Saygılarımla .

« Son Düzenleme: Temmuz 28, 2008, 02:46:15 ös Gönderen: skullG »


Temmuz 29, 2008, 12:58:20 ös
Yanıtla #4
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 75
  • Cinsiyet: Bay

sayin skullG. cocuk konusunu cok guzel aciklamissiniz. O konudaki sorularimin cevaplarini tam olarak buldum diyebilirim. Fakat o konuda kucuk bir sorumu galiba kacirmissiniz. Kimlikte o kisinin dininin yazmasinin, devlete (istatistiki haric) ne yarari olabilirki?

Alıntı
Ancak hiçbir dernek tüzüğünde veya yönetmeliğinde x dinine inanma veya inanmama zorunluluğu gibi bir zorunluluk getirilemez.

Su dine inanmak zorundasin kurali getirilemez. Fakat "su dinlere inananlari uye olarak almiyorum" diye bir kural getirilebilir. Getirilmistirde.

Dernek, istedigi kisiyi istedigi nedenle uye olarak almama hakkina sahipmidir? Yani bir kisiye "Sen muslumansin seni uye olarak kabul etmiyorum" diyebilir mi?

Alıntı
Anayasa hükmüne göre kimse dini düşüncelerini açıklamaya zorlanamaz denmektedir. dolayısıyla kimse size dinin ne diye açıklamaya zorlayamaz.

Iste inanca saygi budur. Keske birde uygulanabilse.

Iyi Gunler
Pasha



Temmuz 29, 2008, 01:10:36 ös
Yanıtla #5
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Sn. Pasha,
su dine inananları üye olarak alıyorum diyemez. getiren dernek hangi dernektir. ama bunun başka metodları da vardır. yanibir dernek her başvuranı üye almak zorunda değildir hatta hiç üye alamyadabilir. Dernek istediğini üye olarak alır. buna karşı hiçbir yasal yola başvuramazsınız. sadece eğer tüzük ve yönetmeliğinde üye alımında müslümanlar üye olamaz diyorsa bu ayrımcılık yasağının ihlali olur bu dava edilebilir.


Temmuz 29, 2008, 02:40:12 ös
Yanıtla #6
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 181

Gerçekten de Sayın Skull çok doyurucu cevaplar vermişsiniz.
Avukat mısınız?
...Söyleceklerimi yukarda söyledim zaten...


Temmuz 31, 2008, 03:58:38 ös
Yanıtla #7
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 75
  • Cinsiyet: Bay

Yani kisaca soyle denebilir. Kurallar icerisinde koyamaz ama belli dinin adamlarini almak istemiyorsa baska nedenler sunarak almayabilirler. Anladim.

Hakikaten doyurucu cevaplar veriyorsunuz. Bende tesekkurlerimi sunarim.


Nisan 25, 2009, 11:55:58 ös
Yanıtla #8
  • Ziyaretçi

Anayasa'da da güvence altına alınmış "Din ve Vicdan Hürriyeti", kişinin istediği inancı benimsemesinin yanında, düşünce ve dini inançları açıklamaya zorlanamayacağı belirtilmiş. Vicdan ve din özgürlüğü, cumhuriyetin temel niteliklerinden olan lâikliğin iki kolundan biridir.
Kanımca, nüfus cüzdanlarındaki din hanesi bu kuralın açıkça ihlalidir.
Bu konuda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde görülmüş davalarla ilgili de bazı bilgiler vermek isterim.
Bir keresinde inançları dolayısıyla çocuğunun din derslerinden muaf tutulmasını isteyen bir baba, AİHM'ye başvurmuş, mahkeme şu yönde bir karar vermişti :
Okuldaki bir öğrencinin din derslerinden muaf tutulması, onu inançlarını açıklamak zorunda bırakır. Bu da laikliğin unsurlarına aykırıdır. Ayrıca muaf tutulması halinde de, çocuğun; ailesi, okuldaki arkadaşları ve kendi düşünceleri üçgeninde bir tutarsızlık yaşaması kaçınılmazdır.
AİHM bu kararı verirken, ebeveynlere, AİHS doğrultusunda ailelerinin inançlarını korumak hususunda gereken özenin ve saygının verilmesi gerektiğini vurgulamıştır.


Nisan 26, 2009, 02:02:59 öö
Yanıtla #9
  • Ziyaretçi

Sayin SkullG'ye ufak bir ek olarak Insan Haklari Evrensell Beyannamesindeki yaklasimda buna paraleldir ve ailelere cocuklarini kendidin ve inanclarina gore tercih yapma hakki vermistir. Bu konuyu aile ve devlet kavramlari ile birlikte dusundugunuzde, Turkiye kanunlarinda da zaten bu noktada bir absurdluk yok. Ancak laiklik ilkesine aykirilik iddiasi bana cok uc noktada geliyor. Zira ailenin dinini belirli bir sey yazdirdigi cocuk resit olduktan sonra zaten istedigi degisikligi yapma hurriyetindedir. Keza elestirilecek konu klasik burokratik islemler ve bununla ugrasilacak efordur... Son olarak da Avrupa Insan Haklari Mahkemesinde acilan din dersleri ile ilgili davalara bakildiginda; mantigim tamamiyle bunu kabul etmekte. Ancak oyle bir konu varki , ogrenciler liselerde hatta ortaokullarda turlu siddet ortamlarinda yetisirken, gitgide egitim sistemi camura saplanirken, din dersinin serbest olup olmamasi ya da zorunlu olup olmamasi tartisilmasi gereken en son konulardan olmasi gerekli diye dusunuyorum

Saygilar


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
0 Yanıt
2545 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 20, 2008, 11:51:03 ös
Gönderen: Supeluta
0 Yanıt
1924 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 21, 2008, 06:01:40 ös
Gönderen: bugfree
18 Yanıt
11181 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 19, 2009, 10:59:08 ös
Gönderen: dogudan
0 Yanıt
2154 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 28, 2011, 08:11:01 ös
Gönderen: karahan
8 Yanıt
6577 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 26, 2013, 06:21:17 ös
Gönderen: 418