Mevlana Yunus Bektaşi gibi zatlar elbette ki aydın islami yaşayan zatlar lakin hac vazifeleri ve şeriat hükümlerine yani ''farz/zorunlu'' kılınmış bir çok şeyde hurafe niteliğinde inançlar mevcut. Ve yine aynı islam bu inançları reddedenin murted yani dinden çıkan olduğunu söylemektedir.
Saygılar...
Asıl çelişki burada.Mesela hac vazifesi islamın şartlarından biri değil mi ?
Etrafındaki yoksul birinin açığını kapatmak,yarasını sarmak neden
şart değil ?
İşte burada sn.ADAM'ın bu sorusunun cevabının verilmesi gerekir.
''Dinin kurallarını kim belirler?''
Sorunun cevabı hakkında birçok şey söylenebilir...Öncelik (islamiyet için) Kuran ve Peygamberdir.
Peki hac vazifesini peygamber islamiyetin şartı olarak koymuş.Ben aklım doğrultusunda hac yerine yoksula veya komşuya,akrabaya yardım etmek istiyorum.Bana mantıklı gelmiyor,hacca gitmek.(Zekat vermeme rağmen etrafımda yoksulların var olduğunu kabul edelim)
Ya da Allah'ı lanet eden,korku saçan bir yaratıcı olarak gösteren ayetlere inanmıyorsam ne olacak ?
İslamiyette bunun cevabı açık.İmansız.Çünkü Kuran ve Peygamberlere inanmak imanın şartıdır.
İşte burada imanı ne şekilde yorumlamak gerekir?
Güçlü inanç şeklinde mi yoksa dine ait tüm dogmalara inanmak şeklinde mi yorumlayalım ?
Ben Allah'a inanıyorum.Dinin tamamına değil,evrensel ahlak kuralları ile bağdaşan bölümlerine inanıyorum.Bu durumda dindar olmamış olurum.
Çünkü dindar kelimesi dine ve dinin kurallarına inanan kimseler için kullanılır.
Mesela Yaşar Nuri Öztürk sevdiğim,değerli bir alimdir.Yaşar Nuri Öztürk'ün farkını görmek için sadece ayet yorumlamalarını bugüne kadar yorumlayan birçok din aliminin yorumlarıyla kıyaslamak yeterlidir.Belki kendisinin halkımıza vereceği çok şey vardır fakat dile getiremiyordur.Çünkü bu haliyle bile toplumun gözünde kötü biri olarak anıldığı için,bilgilerini,görüşlerini paylaşmaktan biraz sakınıyor.(Bana öyle geliyor)
Sonuç olarak yaratılan ile yaradan arasında az veya çok sevgiden başka bir şey yoktur,olmamalıdır.
Masonlukta durum nasıldır bilmiyorum ? Sn.Spock bir cevap vermiş.Bu vesileyle bende kendisine ve forumdaki diğer masonlara bir soru sormak isterim.
Yukarıda tanımladığım düşünce tarzındaki bir insana masonluun bakış açısı nasıldır ? Yani Allah'a inancı tam olan,dini kuralların bir kısmına inanan kimse geleneksel masonlukta nasıl karşılanır ? Söylediğiniz gibi taassuptan uzak olmak yeterli ise..
Saygı ve Sevgilerimle