Sevgili karahan´a iki acidan cevap vermek lazim.
1. Demokrasi ve insan haklari acisindan. Bu dokunulmazliklari kaldirilmak istenenler acisindan.
2. Bu dokunulmazliklari kaldirmak isteyenlerin ülkeyi götürmek istedikleri yön ve noktalar acisindan.
Ikinci nokta konusundaki görüslerimi daha önce baska basliklar altinda yazdim tekrar etmek istemiyorum.
Birinciye gelirsek; bu konuda gercekten demokrasiye inanmis bir insan olan ve ülkemin aydinlik yüzlerinden biri oldugunu düsündügüm Erdal Inönü´nün 1994 te DEP´li milletvekillerinin dokunulmazliklarinin kaldirilmasi sirasinda söylediklari ile cevap vermek istiyorum
Alinti:
Zararlı fikirlerin söylenmesinden korkulmamalı’
“İlke ve pratik açılarından bu dokunulmazlıkların kaldırılmasının yanlış olduğuna inanıyorum. İlke açısından: Her zaman savunageldiğim bir ilke, düşünce özgürlüğünün, demokrasinin ve daha genel olarak insan yaşamının temel bir niteliği olduğudur. Bu bakımdan düşünce suçu diye bir şeyin demokrasilerde olmaması gerektiğini, zararlı fikirlerin de söylenmesinden korkulmamasını, zararlı fikirler söylenmeden, hangi fikirlerin doğru ve yararlı olduğunun anlaşılmayacağını, bu yapılmadan sağlıklı fikirlerin toplumca içtenlikle benimsenemeyeceğini, her zaman ve fırsatta öne sürdüm. Dokunulmazlıkları kaldırılması önerilen milletvekillerinin sözle ve yazı ile açıkladıkları fikirlerine hiç bir şekilde katılmıyorum, bu fikirler yanlıştır, zararlıdır, gerçeğe uymayan, yorumlarla doludur. Ama milletvekillerinin bu yanlış fikirleri söyleme olanağını zorla ortadan kaldırırsak, bu fikirlerin yanlışlığını vatandaşlarımıza gönül rahatlığı ile kabul ettiremeyiz. Pratik açıdan: Hepimizin ortak amacımız olan vatanın bütünlüğünü koruma davasına bu dokunulmazlıkların kaldırılması nasıl katkı yapar? Yararları mı, zararları mı daha fazla olur? Hem kısa vadeli, hem uzun vadeli bütün olası etkileri düşündüğümde zararın, yarardan daha çok olacağını görüyorum.”
Alinti bitti.