Masonlar.org - Harici Forumu

Mason ve Masonluk Nedir? => Evrensel Masonluk => Konuyu başlatan: Risus - Ağustos 15, 2015, 06:20:32 ös

Başlık: Yunus Emre'nin Masonluk İçin Faydalı Düşünceleri - 2
Gönderen: Risus - Ağustos 15, 2015, 06:20:32 ös
(http://i.hizliresim.com/zVnXbD.png)
(http://i.hizliresim.com/kgGLj7.png)
(http://i.hizliresim.com/8bP2mk.png)

Yunus, «güzele ve «doğru»ya yönelme, iyilik, adalet, tevazu, insan sevgisi kavramlarını inanmış bir ruhun heyecanı ile terennüm eder.

Ona göre insan için önce ahlâk ve doğruluk gerektir:

«Abdestimiz, namazımız, doğruluktur taatimiz».

İnsanı doğruluğa götüren yol tevaztıdur :

«Yol odur ki doğru vara,
Göz odur ki Hakk'ı göre,
Er odur alçakta dura, Yüceden bakan göz değil».


Tevazu, gönül alçaklığı, kötülüğe karşı iyiliktir :

«Sen sana ne sanırsan
Ayruğa da onu san;
Dört kitabın mânası
Budur eğer var ise!»

«Bir hastaya vardun ise, bir içim su virdün ise,
yarın anda karşı gele, Hak şarabın içmiş gibi.»


Bütün insanların kinden uzak, barış ve mutluluk içinde yaşamasından başka bir dileği yoktur:

«Biz kimseye kin tutmayız,
Ağyar dahi dosttur bize;
Kande ıssızlık var ise,
Mahalle vü sardır bize.»


Kötülük etmek şöyle dursun, insan gönlünü incitmeğe bile kıyamaz Yunus. «Çalabın tahtı» dediği insan gönlü kırılır mı hiç?

«Bir kez gönül yıktın ise bu kıldığın namaz değil,
Yetmişiki millet dahi elin yüzün yumaz değil.»

«Ben gelmedim da'vî (=dava) içün, benim işim sevi içün,
Dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmağa geldim.»


650 yıl önce ileri sürülen doğruluk, iyilik, yardım, kardeşlik gibi «güzel ve hür» düşünceler, mason derneğine yeni girmiş olanlara aşılanan eğitimden başka bir şey değildir : «Masonluk inançla yoğrulmuş, ahlâk ilkeleriyle teşkilâtlanmış, yardımlaşma ile insanlaşmış, kardeşlik duygu ve düşünceleriyle olgunlaşmıştır. Mason hür ve ahlâklı insandır.

Masonlar ahlâkî ve ruhî tekâmüllerini sağlamak ve bu yolda beraberce çalışmak için toplanırlar.» Yunus'un yaşadığı XIII. yüzyılın ikinci yarısında Anadolu Selçuklu Devleti Moğol istilâsı ile parçalanmış, Türkmen boyları ayaklanmış; Moğolların zulmü, derebeylerin baskısı halkı canından usandırmıştı. Anadolu yoksulluk, açlık, kan ve ihtilâl içinde idi. Manevî değerlerini kaybetmiş böyle bir toplum içinde Yunus, halka manevî bir dünyanın tattıracağı teselliyi, huzuru ve mutluluğu sunuyordu. Yunus a göre insanı mutlu eden, ölümsüz kılan sevgi idi; ahlâkı yaratan, insanlar arasında barış ve kardeşlik duygularını yaratan sevgi.

«Gelin tansık edelim, işin kolayım tutalım,
Sevelim, sevilelim, dünyaya kimse kalmaz.»

«Ey âşıklar, ey âşıklar mezhebü din aşktır bana
Gördü gözüm dost yüzünü yas kamu düğündür bana.»


Gerçi mutasavvıf olan Yunusa göre «gerçek aşk» Tanrıya duyulan aşktır; o, Tanrı sevgisinden doğan bir aşkla insanları sever. Bununla beraber Yunus'un, içinde yaşadığı toplumun acılarını derinden hissettiği, onun ahlâk değerlerinin sarsılışından huzursuz olduğu da bir gerçektir;

«Müslümanlar zamane yatlu oldu,
Helâl yinmez, haram kıymetlü oldu.»

«Ben Ay'ımı yerde gördüm,
Ne isterim gökyüzünde;
Benim yüzüm yerde gerek,
Bana rahmet yerden yağar.»


Sabahattin ARIÇ / Mimar Sinan Dergisi

(http://i.hizliresim.com/6kmOYE.png)