Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Kitap Okumak  (Okunma sayısı 13926 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ekim 10, 2007, 05:38:43 ös
Yanıtla #10

Kitap okumak iyidir. Ama yazmak daha iyidir. Bizim toplumda günlük tutma, düşüncelerini yazma gibi bir davranış yok. O yüzden kitaba yeterli değer verilmiyor. O yüzden tarihe önem vermiyor. O yüzden geçmişini bilmiyor vs...

Gerçek kitap okuyucuları günlük tutan, birşeyler yazan kişilerdir.  Bu kişiler ne okuyacağını bilir.
Diğerleri seyirci, copy-paste men veya bioscanner.
Saygılarımla


Ekim 10, 2007, 05:49:31 ös
Yanıtla #11

Kitap okumak iyidir. Ama yazmak daha iyidir. Bizim toplumda günlük tutma, düşüncelerini yazma gibi bir davranış yok. O yüzden kitaba yeterli değer verilmiyor. O yüzden tarihe önem vermiyor. O yüzden geçmişini bilmiyor vs...

Gerçek kitap okuyucuları günlük tutan, birşeyler yazan kişilerdir.  Bu kişiler ne okuyacağını bilir.
Diğerleri seyirci, copy-paste men veya bioscanner.
Saygılarımla

:) Doğru bir noktaya parmak basmışsın sevgili kardeşim.Ancak okuma sevgisi olan insanın yazmak ve yazdıklarını paylaşmak isteği olur.Bu sebepten bence süreç önce okuma sevgisi, çok okumak daha sonrada bir eser meydana getirmektirmek şeklinde ilerler.

Konu açılmışken basit bir örnekde vermek isterim.Türkiye de belirli bir yere ziyaret yapmak istediğiniz zaman bu yöreyi internetten araştırırsanız en iyi bilgiyi yabancıların hazırladığı sitelerden alırsınız.Adamlar yurtdişindan gelip görüp edinimlerini yazmışlardır.Aynı yöre ile ilgili Türk yapımı sitelerde ise göreceğiniz kitaptan alınmış basma kalıp bilgiler ve abuk sabuk reklamlardır.

Saygılarımla,
Omnia mors aequat


Ekim 24, 2011, 02:24:05 öö
Yanıtla #12
  • Yeni Katilimci
  • *
  • İleti: 12
  • Cinsiyet: Bay


   Merhabalar,

   2007 yılının  Ekim ayında pek değerli olduğunu düşündüğüm bir konu hakkında kişiler geçmişler klavyelerinin başına pekte güzel hakikatince yazmışlar. Forumun biraz tozlanmış bu sayfalarını karıştırmak hazzı bir yana söylemi önem arzettiğinden hatıra bir kez daha getirmek niyetindeyim.

   Sn.MYSTICPROVOCATEUR 'un paylaştığı alıntı şöyle başlamış : '' Kitap okuyamıyorum! '' ve devam edegelmiş nedenleriyle bahane ve sığınmalarıyla.

   Şöyle bir düşündürdü beni...Bir ''şey'' ile ilk tanışma onu kavrama daha sonrasında pekiştirme sürecine(mümkünse daha ileri taşıma elbette) itti beni.Her ayrıntısı ile hatrımda olan ''Kitap'' (şey) ile  ilk tanıştığım an ... Nedir o an ? Algılanması basit , huzur veren , yanlız olmadığını rahatça uyuyabileceğini sana bildiren cümlelerini kopuk kopuk hatırlayabildiğin o an bir '' Masal '' kitabı ile tanışma anı elbette.Her şey yolunda güzel.Kırmızı başlıklısı , burnu uzayanı .... Sonra ne olmuş peki hali bu '' şey '' in ? Ne boyanabilir bi hal almış nede boşlukları var eğlencesi desen şakamı ? Baksana şuna!!! ağırlığı içindekinden fazla bir şekliyle sırtında ''şey'' olmuş sana '' Ders Kitabı '' . Keyfi kaçmış işin kısaca...Emek ister hale gelmiş '' şey '', üstüme biraz kafa yoracaksın demiş yetmezmiş gibi birde okuyanda anlayanda sen olacaksın.Yok öyle başkasına okutmak!!! Olur. Zamanla ''şey'' e benzerlerini keşfetmişim.Üzerinden bana sorular sorulmuş , sinirimi bozmuş.Haddine mi hiç ? Evimdeki yerleri bile ürkütücü gelmiş bi dönem.Hatları büyümüş küçülmüş.Zaman içinde bir umut güdülmüş : - eski haline dönmezmi bu ''şey'' ? Ne güzeldin bir vakit sen ? Nerden çıktı şimdi bu nazın niyazın ? Nerde görülmüş bi çocuğun kulağı çekliyor Ayşegül'ün kedisi ni bilmiyor diye ?
   
   Kısaca ilk tanışmada sorun yokta sanki pekiştirmeler pek sancılı olmuş gibi durmakta.Düşünüyorumda : ''- Haydi çocuklar bakalım okuma haftamız geliyor şu kitapları şunlar şunlar bu kitapları bunlar bunlar okuyacak'' Eğlenceye bak hele! Dışarıda misket sesleri , toplar kale direklerine gümlemekte biz bir hafta içerisinde kalbimizde ''kitap'' sevgisini geliştirmek peşindeyiz.Olur hocam! Çalıkuşu hele...(Güzelim eser bir sözlü sevdasına , yazık ) 2 den fazla karakter ismi hatırlayan eserden ? Ala.Derken garip bir heycanı yüklemişiz kendimize '' gelecek '' demişiz adınada...Geçinme hatta geçindirmek derken bir adam çevirmiş kolumdan kitap okumayı severmisin? diye sormuş.Ne demişim sonra ben : '' Kitap okuyamıyorum! '' . Çok mu demişim ?

  Yok cancazım.Öyle olmadı elbet öyküm.

  Bir '' sihir '' dir derim ben.Büyülü sözleri işitmeye izin vermek mesele.Bunca olumsuz pekiştirme ve sığınmak isteği arasında bir kez kalbine düşünce iyileşmek heycanı yolu yok düşeceksin peşine ''cehaletinin''. Kimi dostlar sorar -nasıl olduk biz ? neyden olduk ? neye varır halimiz ?... Gerçekten yürektenmi merakınız? Samimi midir bu takındığınız ifade ? Azizim o zaman hangi dilinden anlıyorsanız insanın ( şiir - roman - matematik - din - kimya -tarih ) işte o lehçede yazılmış eserlerin(şeyin) peşine koşacaksın.Toparlayacaksın birbir gücün ve aklın yettiğince. Cevapları değil belki amma eminim kendinden fazlasını bulacaksın.

  '' Yazar bana -sen cahilsin. dedi , matematikçi de bunu ispatladı . ''

  Lise Matematik öğretmenimin , bir gün tenefüste yanıma gelip : - Şu çözemediğin üçgen sorusu vardıya oğlum , sana biraz fazla yüklendim tahtada farkındayım ama önemi yok nasılsa bu üçgenin iç açıları toplamı zaten 180 den fazlada olabilir azda '' diyerek içime işlediği merakı ve saygı değer Edebiyat öğretmenimin sıramın üstündeki kitabı gördükten sonra : Cehaletini ispata gerek mi var? diyerek uyandırdığı sonsuz açlığımı  '' Kitap okuyamıyorum '' diyen dostuma ithaf ediyorum.

  Saygılarımla...
 

 
   
 

   
Kardeşim sen düşünceden ibaretsin , geriye kalan et ve kemiksin.


Ekim 24, 2011, 05:53:25 ös
Yanıtla #13
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1811

Alıntı
Kitap okumamak bizim kaçış noktamız, sığınağımız. Halbuki hayatında üç-beş sayfadan öteye okumamış birisi bile hayatın 
bazı doğrularını rahatlıkla size söyleyebilir. Duyduklarımız  bizim sorumlu olmamıza yeter
.

Selamlar,
benmi illahi öküz altinda buzagi ariyorum yoksa bunu yazan yazar bana " sen kitap okumasanda olur kulagini ac yeter biz sana yapman gerekeni söyleriz" mi demek istiyor.
Tamam öyleyse dinliyorum, hemde bu ülkenin en büyük adamlarini dinliyorum.
Cumhurumun basi demec veriyor ve intikam intikam diye bagiriyor ve ülkemin dört bir tarafinda kürt  ve alevilerin oturduklari semtlere fasistler saldiriyor
Basbakanim italyan fasizminden ödünc alinma sansürlerle bu ülkeyi biryerlere götürmeye calisiyor.( Dün Can Dündar"dan foruma aktardigim yaziyi okumanizi isterim)
Aciyorum televizyonu ve bütün gece birbiri ardina bir sürü ipe sapa gelmez dizi sanki bu ülkede terör yokmus, aclik yokmus, yoksulluk yokmus, issizlik yokmus gibi gayet lüks villalarda beynime birseyler sokmaya calisiyorlar.
Hersey ragmen ,ki en büyük despotlarda ( hitler gibi, mussolini gibi ) kitap okuyorlardi, gecerliligine inandigim bir söz vardir, derlerki " okuyan adamdan zarar gelmez". Bunun yaninda dünya ülkelerinin gelismislik sevyelerini ve okuma sevyelerini karsilastirdiginizda ne söylemek istedigimi daha iyi anlarsiniz.

Saygilarimla



Ekim 24, 2011, 07:53:39 ös
Yanıtla #14
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 599
  • Cinsiyet: Bay

Ben bir bulgarım.Ülke ismi vermeden belirteyim yoksa milliyetçi duygu miligramları fazla arkadaşlarım tarafından atılan okların hedefinde olmak istemiyorum.Bazı ülkelerde kitap okuyana ahmak,vaktini boşa harcayan,bu güzel havada oturup vaktini mahveden bir şahıs olarak görüldüğüm zamanlar o kadar cok oldu ki yıldımmı hayır..Anlatmak istediğimmi ne ? Sadece bahaneyle alaka birşey değil zaten bir takım yıldırmalar elinde kitap görülünce otomatik şahsa doğru başlıyor..Ben okudum.Yazmaya korktum..Kendi düşündüklerimi yazıp sonrasında okumaya korktum.O beni eleştirenler yazdıklarımı okur diye korktum..Okuması sorun değil okur ama anlamaz anlar ama yanlış anlar diye korktum.O yüzden hala okurum forumuda okurum takip ederim fakat derine inip düşündüklerimi yazmam..Sanırım bir süre sonra bununda üstesinden geleceğimi düşünmemin zamanı geldi diye düşünüyorum..

Anlaşılabildiğimi düşünmeye başmamam üzere saygılarımla.
Ölü Gibi Sessiz...Mezar Gibi Ketum...



חמישים אחוזים חמישים אחוזים בולגרי של יהודים....!!! O:


Ekim 24, 2011, 09:05:33 ös
Yanıtla #15

Haklısınız Sevil hnm,

Çok kitap okumak tabii ki iyi birşeydir ancak bundan kasıt roman okumaksa kazanımınız en fazla kelime dağarcığınızı ve hayal gücünüzü geliştirmekten öteye gitmeyecektir.Romanlar veya hikaye kitapları gelişim çağındaki çocuklara okuma alışkanlığı kazanmaları içinde önerilebilir.Şahsi fikrim ilgi duyulan konularla ilgili bilgi kazanmak amaçlı okuma en faydalı uğraşlardan bir tanesidir.Yazıda hoşuma giden bir diğer husus ise not alarak veya altını çizerek okuma stilidir.Bu hem okunanların daha iyi akılda kalmasını sağlar hemde ileriki zamanda daha önceden okumuş olduğunuz bir kitabı elinize aldığınızda kısa bir özet olarak gözden geçirme ve hatırlama imkanı sunar.

Saygılarımla,

Çok eski bir tarihte yazılmış bir mesaj. Katılmadığım bir nokta var onu belirteceğim. Teknik okuma, yani saf bilgi amaçlı okuma da benim öncelikli tercihimdir. Hatta teknik okuma yapmaksızın, yani realiteye dair bilgiyi merak etmeksizin, bu konuya ilgi göstermeksizin okunan, veya yazılan herhangi bir edebiyat eserinin pek yavan olacağı kanısındayım. Fakat kurgusal yazın, kelime dağarcığı ve hayal gücünü geliştirici fonksiyonlara hapsedilmemesi gerekir. Edebiyat, pratiktir. Bilginin pratiğidir. Örnektir, temsildir. İyi yazılmış bir kurgusal metin, düşünceyi tetikler, veya kişiye hayat yolunda motivasyon sağlar. İçindeki alegoriler, diyaloglar ve karakterler insana, hayat ve o hayatı ilgilendiren bilgiye yönelik, bir çeşit kavrama kolaylığı sağlar. Örneğin adaletsizliğin ve erdemsizliğin ne kadar kötü olduğunu hukuk kitapları veya davranış bilim kitapları tanımlar da tanımlar. Fakat örneğin Victor Hugo'nun "Sefiller"ini okuduğunuzda, adaletsizliğin ne demek olduğunu adeta iliklerinizde hissederek yaşar, bunu daha iyi kavrarsınız. Dostoyevski'nin eserlerini okuduğunuzda, kötü insanın, nasıl kötü olduğuna dair empatik bir kavrayışa sahip olursunuz.

Hoş, çağın post-modern edebiyat anlayışı, edebiyatı öyle absürd bir yere getirdi ki, realiteden kopuk, hatta gerçekçi olmayan, rastgele bir serüveni veya kötü bir durum hikayesini de iyi edebiyat olarak kabul etti. Diyeceğim şu ki, edebiyat fonksiyonu az bir alan değildir. Fakat iyi bir edebi eserle karşılaşmak çok zordur.

Saygılar
Karanlıklar prensi bir beyefendidir. W.Shakespeare


Temmuz 26, 2012, 02:25:18 ös
Yanıtla #16
  • Ziyaretçi

Arkadaşlarımızın çoğu güzel yorumlar, eleştiriler yazmışlar.  Hepsinin yüreğine sağlık. Az ve öz bilgiye ihtiyaç duyarız. Az bilgiler bizi tatmin etmeyince yeniden daha çok bilgiye yöneliriz. Belki okuduğumuz romanlarda aradığımız ne. Bazen böyle düşünürüm. Bazen de okumak demek sırf kitap okumak, okulda okumak değildir. Nice cahil denilen insanlar vardır ki nice okumuş dediğimiz insanlar eline su dökemez. Bir gün bir sınıf öğretmenine(İlkokul öğretmeni) arkadaşım Ankara düşman işgalinden ne zaman kurtuldu diye sormuştu. Sınıf öğretmeni 1915 Kasımı demişti.

Yani okumak sırf kitap veya bir okulda okumak değildir. Olayları takip etmek, yorum yapabilmek, insanları düşüncelerin ile etkileyebilmek bir okuma çeşidi sayılabilir.

Kutsal Kitabımızın ilk ayeti OKU. Ben okuma bilmem diyen Sevgili Peyganberimiz. Yaratan Rabbi'nin Adı İle Oku.

Peygamberimiz zamanında yaşayan fıkıh, tefsir, akaid vb ilimlerin kaynak gösterilen kişileri sadece Kur'anı okumuş ve Peygamberimizi de gözlemlemişti.

Bildiğim tek şey okumak bir hastalık.  Okumak demek en az kitap veya bir okulda okumak değil. Çevreyi gözlemlemek de bir çeşit okuma.

Bir de dizilerin sinema veya dizi film olarak izleyip orjinalitesi bozulan(senaryo gereği) dizileri izleyerek okuyanlar var. En azından roman kahramanları hakkında bir bilgiye sahip oluyorlar.


Temmuz 26, 2012, 04:09:38 ös
Yanıtla #17
  • Ziyaretçi

Okumak..
Var olmak anlamına gelen, derin anlamlar içinde ihtiva eden bir kavram..
Kimi kitap okuyarak, düşünce ile var olan ve algılanan evrenin tüm ince detaylarını, algılamaya gayret eder, kimisi de evreni okur detayları ile varlığını birleştirerek..
Aslında sizlerin deyişşleri hakikaten anlamlı ve detayları kabul edilir mantıklı.
Benim açmak istediğim pencere biraz daha farklı:
-- Okumak önemli ama anlamak daha önemli--  diyor bir çok kişi..
-- Okumak önemli, anlamak önemli ama anladığını anlata bilmek daha önemli-- diyor yine bir çok kişi..

Okunan her ne ise anlaşılanın gerçeklik ile bağının anlatımdan geçtiğini söyleyen kişilerin, düşüncelerindeki haklılığın ne kadar olduğunu merak ediyorum.. Bilmem ne dersiniz...


Temmuz 26, 2012, 07:02:38 ös
Yanıtla #18
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 599
  • Cinsiyet: Bay

Bu konu hakkında yorum olarak yazabileceğim ilginç birşey ne yazıkki yok.. Okumazsam yok olurum desem ne olacak ?? Birşey olmayacak.. Ama yok olurum...
Ölü Gibi Sessiz...Mezar Gibi Ketum...



חמישים אחוזים חמישים אחוזים בולגרי של יהודים....!!! O:


Aralık 08, 2012, 04:24:38 ös
Yanıtla #19

"Okunacak onlarca kitap var belki. Ama ne zamanımız, ne de o onlarca kitabı okuyacak kapasitemiz var. O zaman bize en faydalı olandan başlamalıyız. Vaktimizi istifade edemediğimiz satırlar arasında heba etmemeliyiz."

 bölümünü çok doğru buldum. Gereksiz bilgi yoktur aslında.. Kitaplar araştırmanın ürünüdür. Hepsi olmasa da bir çoğu bu şekildedir. Örneğin masonluk ile ilgili hangi kitaba baksam kongrelerden,farklı ülkelerden,farklı kitaplardan bir çok farklı kaynaktan alıntı yapmış. Okumaktan zarar gelmez. Bütün kitapları okumaya insanın ömrü yetmez.. O yüzden bizim için daha yararlı olabileceğini düşündüğümüz kitaplara ve bilgilere yönelmez daha doğru olacaktır. Paylaşım için teşekkürler efendim....


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
5 Yanıt
15029 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 05, 2008, 01:55:12 öö
Gönderen: aaron
29 Yanıt
20212 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 07, 2011, 04:44:45 ös
Gönderen: ADAM
1 Yanıt
4370 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 16, 2008, 03:07:49 öö
Gönderen: Veritas
4 Yanıt
5471 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 26, 2008, 12:08:54 ös
Gönderen: Kaan
30 Yanıt
37772 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 04, 2016, 10:29:52 öö
Gönderen: Spock
44 Yanıt
22137 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 03, 2013, 11:39:37 ös
Gönderen: Melina
5 Yanıt
8301 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 08, 2009, 05:50:59 ös
Gönderen: Mozart
1 Yanıt
4758 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 03, 2016, 12:49:51 öö
Gönderen: Tık-Tik-Tak
0 Yanıt
5124 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 31, 2011, 04:06:47 ös
Gönderen: Mustafa Kemal
1 Yanıt
4131 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 19, 2012, 11:42:23 öö
Gönderen: peacewings