Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Bir alıntı: Düşünce ve insan!  (Okunma sayısı 4670 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kasım 16, 2008, 09:32:42 ös
  • Ziyaretçi

Bir siteden az önce okuduğum bir alıntı, iyi okumalar.

   
DÜŞÜNCE HIZI

Düşünce;bir resim yazı gibi. Zaten düşünce denen şey, çabasız bir süreçtir. Şu anda düşünüyoruz, kalori gerekmiyor, gece rüyada düşünüyoruz, (Aksi halde rüya görmezdik). Ömür boyu düşüneceğiz, öleceğiz, düşünen mekanizmamız olan bilinç DÜŞÜNMEYE devam edecektir. Kabir azabında ya da sefasında,hep ama hep düşüneceğiz. Yeniden yaratılacağız yine düşüneceğiz. Ebediyen cennet ve cehennemde düşüneceğiz. Düşünmek için hiçbir çaba gerekmiyor,.
Bakın şu halimize
Hep düşünmüyor muyuz?
İnsanın hayvandan farkı şu: BİLİMİ düşünebiliyor. Bilimin, uygarlık oluşturmanın, görgünün ve sosyal boyutların kesinlikle içgüdülerimizle (Üremek gibi) ilgisi yok. Sadece insana verilmiş bir yeti. Eksi bedenimiz (Bilincimiz veya Ruh) aynadaki bir görüntümüz ama ters : kalp mesela sağda..  Buna suptil duble deniyor. Onun bizimle iki bağlantısı var.
Birincisi beyinle ortak bir kesişim alanı oluşturuyorlar.
İkincisi çok tuhaf ama bir GÖBEK bağı işte bu ikisiyle fizik beden (Ceset) ve para-fizik beden birbirine bağlanıyorlar.
Düşünceyi bir elma gibi düşünün. Elma en-boy ve yükseklikten oluşmuştur, ağırlığı sıfırdan büyüktür. Bunu ışıktan hızlı ilettiğinizde, elma "Soyut yani DÜŞÜNSEL elma" hani rüyamızda gördüğümüz elma halindedir. Çünkü eni-boyu yüksekliği yerini "Sıfırdan küçük en, boy ve yüksekliğe" bırakmıştır. Elma ise ağırlık olarak sıfırdan küçüktür (-1 kg gibi) sıfırdan küçük sayılara biliyoruz ki soyut ya da karmaşık sayılar deniyor. İşte bunlar DÜŞÜNCE yani Hologramdır. O hologram ısırılmaz fakat yenebilir. Yani alman gereken lezzet-tad-damak zevki neyse onu alırsın. O şey ışıktan hızlıdır, yani ışıktan hızlı titreşen bir evrende (esir/Ether) içinde biçimlenir. O şeyi "Işıktan yavaş " yaparsanız "ELMA" olur. Zaten elma, tohumdan da böyle bir HOLOGRAM ile yaratılmıştı.
Işıktan yavaş şeyler birer madde ve ışıktan hızlı şeyler ise aynı anlamda bu maddenin DÜŞÜNCESİ'dir.
Evrende xyz ve bunların Xj, Yj, Zj karşıtları olan 6 boyut vardır.
Işıktan hızlı olanlar ile yavaş olanlar arasında ise bir yedinci hat ya da düzlem vardır. Işıktan hızlı olan üç koordinata Berzah ötesi karanlık diyoruz. Ayna düzlemine ise karanokta diyoruz (ikinci karanlık).Bu tarafa ise KEHF (Üçüncü karanlık) diyoruz.
Bizler daha embrio iken yani et parçası ve ruhsuz iken. Rahim denen KEHF'de beden elbisemiz dikilmektedir, biçilmektedir. Bu karanlığın arkasındaki ikinci karanlık ise takriben üç aylık olduğumuzda , dikilen elbiseye ÜFLENEN ruh giydirilir.
Ruh ise ikinci karanlıktan gelmektedir: Berzah aleminden... Bir boynuz biçimindedir berzah alemi. Kadın uzvuna, rahmine çok aşırı benzer, neredeyse ikisinin de kaba anatomisi aynıdır.

Duygu ve düşünce ikisi birbiriyle ilişkili ama aynı şey değiller:
Bilim teoriktir, teknolojisi ise bilimin uygulamasıdır. Duygu teoriktir, Düşünce de duygunun uygulamasıdır. Düşüncenin hızı ışık hızının 27 milyon katı kadardır. Biliyorsunuz ki, ışıktan HIZLI gidildiğinde ZAMAN TERSİNE ÇALIŞIR. Yani TORUN DEDEYE mesaj iletebilir. Kesinsizlik ilkesi (Heisenberg prensipleri) ışık hızına kadar GEÇERLİDİR.
İyi ama, öte yanda takyonlar ve DÜŞÜNCE de IŞIKTAN hızlıdır. Işıktan hızlı olunca elektronun çapı da sıfır olur ve elektronun kendisi sonsuz özkütle olur. Elektron zarfındaki belirsizlik (Yer, zaman ve hızın aynı anda belirlenememesi) ihtimali ortadan kalkar. Noktasal olarak üçü de aynı anda belirlenir.
Işıktan hızlı dönen bir karadelik olgusu var (En az 16 karadelik ışıktan hızlı dönüyor) Takyon soyut kütledir. Yani düşünce KALIBI odur. Işıktan hızlı genişleyen bir evren var. Bunlardan elbette kesinsizlik ilkesi kalkıyor.
Alternatif gelecekler yok ama A ve B iki seçenek var. (Hidden variables)
Bu seçeneklerin HER İKİSİ DE polarize EVREN'de oluşuyor.
Bu evrende oluşan eğer İPTAL edilirse, o öteki evrene polarizleniyor.
Polarizlenmiş iki fotonun davranışını biliyorsunuz zaten...Birini şaşırttığında öteki şaşırtmadığınız da buna AYNEN uyuyor. Bunu organize eden GİZLİ DEĞİŞKENLER var ki Bohr fiziğinin tersine bu TÜNEL süreci DETERMİNİSTTİR.

Biz ÜÇ VARLMIĞIN kombinasyonuyuz.
1. Tardyon(Beden)
2. Luxon (Nefs)
3. Tachyon yani Soyut beden BİLİNÇ...Bu sonuncusunun adı bilinç. Her şey onda...
 Fizik beden ya da ceset CANSIZ eşyadır. Onun bilinci yoktur (Mekanizm görüşün tersine vitalizm geçerlidir.)
Ya da şöyle diyelim: Fizik beden bir Quantum niceliği olup ışıktan YAVAŞ gider. Bunun aynadaki tam tersi görünüşteki ve sıfır gramdan küçük (imajiner) olan BİLİNÇ bedeni ise adı üzerinde ÜST boyut yani bilinçtir, zihinsel boyuttur, akıl boyutudur.
Herkesin kendi BİLİNÇ bedeni kendi bilincidir. Bilinç ÖLMEZ öldükten sonra DEVAM EDER ve ebediyen yaşar. Ya da eskilerin deyimiyle RUH ölmez. Bilinç >>>>>>ışıktan hızlıdır. Işıktan hızlı olduğunun kanıtı şudur:
Eğer bilinç ışık hızında olsaydı, DÜNE yani geçmişe gidemeyeceğinden bir SANİYE öncesini (Adımızı, neyi niye hatırlamamız gerektiğini) bilemeyecektik. Geçmişi anımsamamızın nedeni, bilinç denen düşünce hızının IŞIKTAN hızlı olduğu için ZAMANDA GERİ gitmesidir.
Bu yüzden ne yediğimizi anımsıyoruz, bir cümle önce ne yazdığımızı biliyoruz. Bu BİLİNÇTE yani rüyadaki gibi bir yolculuk değildir.

•   Bilinç denen düşünce hızının IŞIKTAN hızlı olduğu için ZAMANDA GERİ gitmesi bizi ne kadar geriye götürebilir ?
Bilinciniz sizin yeni bedeninizdir. Ama henüz ölmediğiniz için YENİDEN BEDENLENMESİ gerekir. O zaman İnsanlık tarihinden bu yana artan 2-4-8-16........n atalarımız piramidinde her bir yaşa karşılık 14 yıl (Bunu aşarsa kütlesi sonsuz olur) GERİYE gider.
•   Düşünce bir statik matrix kalıbıdır. Onu etkileyen BİLİNÇ'tir. Bilinç bunu İDRAK eder (edrak) evren olduğu gibi A
RAÇTIR. Eşyadır, nesnedir, ŞEY'dir. Amaç BİLİNCİN (ruh) onu idrak etmesidir. Bilinç DÜŞÜNCE üreten bir sistem değildir. Düşünce bilincin derinliklerinde noktasal olarak buraya gelir ve gelirken de büyür ve şekillenir hep gelir
bunu biz üretmeyiz. Üretseydik, gece RÜYA göremezdik. HAYAL kuramazdık.
Dejavu,duru görü, öngörü gibi normal olmayan şeyleri yapamazdık.
Düşünce>>Allah'ın ruhunun (kendi düşüncesinin) ÜFLENMESİ ve bize bunun noktasal değil de giderek büyüyen sabun köpükleri gibi ulaşmasıdır.

teorikfizik.com.
« Son Düzenleme: Kasım 16, 2008, 09:48:57 ös Gönderen: MASON »


Kasım 16, 2008, 10:02:13 ös
Yanıtla #1

Tam ilgilendiğim Konulardan (: Bilgilendirilmemi sağladığınız için Teşekkürler.
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
15 Yanıt
11967 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 08, 2007, 01:51:52 öö
Gönderen: Kaan
0 Yanıt
2827 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 29, 2007, 02:06:57 öö
Gönderen: shemuel
7 Yanıt
13861 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 26, 2008, 01:12:29 öö
Gönderen: Kaan
5 Yanıt
6731 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 27, 2009, 06:37:05 ös
Gönderen: Prenses Isabella
0 Yanıt
3485 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 16, 2010, 08:01:08 ös
Gönderen: redkit
1 Yanıt
3170 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 03, 2010, 10:27:56 öö
Gönderen: MASON
3 Yanıt
12536 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 09, 2011, 03:53:13 öö
Gönderen: MASON
1 Yanıt
3413 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 15, 2011, 11:54:31 öö
Gönderen: Pagan
0 Yanıt
2901 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 27, 2011, 02:17:18 ös
Gönderen: karahan
1 Yanıt
2928 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 23, 2013, 01:07:44 ös
Gönderen: Felix Steiner