Şu sıralarda forumda bu başlık ile bağlantılı ilginç bir durum var.
Katılımcılarımızdan kimileri sıkı sol eğilimli. Bu doğrultuda yazılar yayınlıyorlar forumda.
Olmaz değil, olur. Niçin olmasın?
Ancak ben de işte tam bu sırada Masonlukta da yer yer ve zaman zaman değinilen şu “hak” kavramıyla bağlantılı birkaç tümce yazacaktım. Garip!...
Diyeceksiniz ki “Bunun ne ilgisi var? Neresi garip?”
İlgisi ve gariplik şurada ki, “hak” sözcüğünün Batı dillerindeki karşılıklarına baktığımızda (Örneğin Fransızcada Droit, İngilizcede Right, Almancada Recht) bunların hepsinin bir diğer anlamı “sağ”. Öyle ki sanki sağ ile hak eş anlamlı olduğuna göre özdeş, dolayısıyla sol bunun karşıtı yani hak olmayan.
Bir de hak dilimizde Allah ile de eş anlamda kullanılır ya… O zaman demek ki sağ Allah ile bağlantılı, sol bunun karşıtı olduğuna göre bağlantısız yani Allah’a karşı.
Nasıl demagojik mantık ama…
Demagojik mantık deyince de aklıma bir denklemler serisi geldi. Onun da az sonra bir başka bölümdü bir başka başlık altında aktarıvereyim.
Hak nedir?
Sözlükte şöyle diyor: Bireyin ya da toplumun, nesnel ya da tinsel olarak elde etmesi, sahip olması gereken şey.
Kimileri bireyin ve toplumun haklarının, eşitliğin gereği olduğunu ileri sürer. Masonluğun temel ilkelerinden biri de “eşitlik” ya. Bunu oraya yerleştirir.
Yanlış!... Toplum içindeki bireylerin ya da tüm toplulukların hakları eşit olmayabilir.
Fakat eşitlik, bir olgu değil bir ülkü olarak herkese hakkı olanın verilmesini ve tanınmasını, insanlar ve topluluklar arasında bu açıdan ayırım güdülmemesini gerektirir.
Konuya, “Hak adaletin gereğidir.” diyerek de bakabilirsiniz. Bu kavramı “adalet” kavramıyla ile birlikte irdelemeye alabilirsiniz.
Nitekim bireylerin ve toplulukların hakları, ancak adaletin gerçekten varlığı ile sağlanabilir. İşte buna hiçbir diyeceğim yok.
Bir başka başlık altında “Adalet var mı gerçekten?” diye bir soru ortaya atmıştı bir katılımcımız. Doğada adalet olabilir de olmayabilir de… Buna verilecek yanıt, adalete bakış açısına bağlıdır. Ancak adalet yoksa gerçekten, o zaman hak da yoktur zaten.
Hakkı’nın hakkını Hakkı’ya vermeyi bilmek gerek.
Masonlar haktan ve haklıdan yanadır. Üstelik her mason, kendi hakları gibi, başkalarının haklarını da korumayı, güçsüzlere ve ezilenlere haklarını elde edebilmeleri için destek olmayı yükümlenmiştir. Bunu biliyor muydunuz?
Masonlar biliyor mu?
Unutmuş olabilirler. Üstümüze görev olmasa da anımsatmış olalım.